24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Vitrin Sonbalıar Düşü/Mustaja Suphı/Ozgür Yayınlan/117 s. Mustafa Suphi genç edebiyatımızın usta kalemlerindendir. Şiirlc rinde de, romanında da karmaşık, çapraşık, bulanık olanın değil, açık ve aydınhk olanın, anlaşılır olanın peşindedir. Bu tutumuyla o soyutlamacılardan uzak kalır, toplumcu gerçekçi bir çizgiye yerleşir. lyi bir gözlcmci olan Mustafa Suphi'nin gerçekçiliği kaba saba değildir, insanı toplum içinde ele geçirmeye çalışırken onu iç derinlikleri ile yakalamak ister, bu arada bilinçaltının kapılarını zorlar. Dili dupdurudur, kocaman kocaman cümlclcr kurmadığı için onıınla hemcn kaynaşırsınız. O her zaman sert çizgilcrden kaçar, yumuşak alana yönelir, derini basitte arar ve bulur. Metres/Hü'scyin Rahmt Gürpınar/Günümüzün Türkçesi: Ketnal Bek/Özgür Yayınları/156 s. Hüseyin Rahmi Gürpınar, Metrcs'te, mutluluğu ailesinde değil "cvililik dışında" arayan Hami, Müştak vc Reyhan'ın başlarına gelenleri anlatıyor. Parnas Istanbul'a gelerek "metreslik mesleğiyle" geçincn bir Fransız'dır ve üç arkadaşın yaşamlarına bir bomba gibi düşcr. Gürpınar bu romanda, yine "ibrct vcrici" anlatımıyla güldürüyle ağlatıyı harmanlayarak, okurlarını hem güldürü yor hem de düşündürüyor; yazarın artık klasikleşmiş olan, en güzel yapıtlarından biridir "Metrcs". Toplumlar ve Ekonomiler/F«<j/ Ercan/Sarmal Yaytne vı/301 i Sosyal gerçekliği bir labirent olarak tanımlayacak olursak, bu labirent hakkında edinebileceğimiz en anlamlı bilgi, onun kendi içinde sürekli farklılaşan dchlizleri, aç~ mazları olduğunu kabul etmek olacaktır. Bu söylenenler kcsinlikle bilinemezci bir bakışın ürünü değil, tam tersine bilme biçiminin özgür leşmesi sonucunda, labirentin dehlizleri içinde özgürce harcket etme yeteneği kazanma anlamına geliyor. Elimizi kolumuzu, düşünsel yeteneklerimizi bağlayan disiplinlcrin sınırlandırılmış yapısına karşdık, ele alınan sosyal gerçekliği ilişki içinde olduğu diğer değişkenlerle bağlantısını kurarak analiz etmek için geliştirilen bir çerçevc, bizi içine alan/hapseden çitlerden kurtaracaktır. Burada vurgulanan disiplinlerarası işbirliğine gitmek değil, amaçlanan verili disiplinlerin ötesine, yani sosyal bilimlcrin araştırma nesncsi olan sosyal ilişkilerin tanımladığı gerçekliğe ulaşmaktır. Yasalar/Platnn/Çcviren. Candan Şcntuna, Saffet Babür/Kabala Yayıncvi/Cill 1:206 s. ;Cilt II: 24i s. Platon (ÎÖ 427347) Batı geleneğindeki ilk büyük felsefe sistemi kurucusudur. Büyük hayranlık duyduğu Sokrates'in 399'da ölüme mahkum edilmesi üzerine Atina'yı i ) ! \ ır . 1 1 wiı(ı:tı]ın terk ctti; ustasının yöntem ve öğre •ırtl Sl'l tilorini yaymak amacıyla SokraUha s,ı»k \Mr.ıri m ırr I I M . H . Jmıtuı,.iu.,l mıtuı,iu tes'in ana karakter olduğu diyaloglar yazmaya başladı. flk felsefe okulu olan Akadeınia'yı kıırduktan sonra kendi görüşjerini temel alan kitaplar yazmaya başladı. Platon, 12 kitaptan oluşan son yapıtı "Yasalar"da, toplum görüşiine yeni boyutlar katar; devletin temelini oluşturması gereken yasaları sıralar. l'emel sorun, yasa koyucunun akd aracıljğıyla toplumun gereksinimlerinc karçılık gclen bir kurallar butununu nasıl oluşturabileceğidir. 2400 yıl öncesinden günümüze ışık tutan Yasalar Yunanca ashyla birlikte Candan Şentuna ve Saffet Babür'ün çevirileriyle sunuluyor bizlere. Sosyal Bilimlerin Mantığı \izenne/)ürgcn llaber mas/Çeviren: Mustafa Tüzcl/Kabala Yaytnevi/628 s. Habermas, "ikinci kuşak" FrankSosyal Iîüinılain furt Okulu'nun en önemli temsilMantığı t'Jzerins cilerindendir. Marksizmin eleştirel toplumsal kuram olarak yenil'inttKırıvul hır rtıp ııııııı )L[iıJt;[i Urcnn) den tormule edilmesi projesıne ^ i n ı t d n . V.IIIU/VJ ıcknii >l:ııA .lüftLıkıulırikbılii hil katılmış; baskı ve sömürüye daya.< kılllaıulııkn >ı knnlılcf kkında vc c>kmlcrintı nan biitün giiç ilişkilerini tanımJcneıı hukkındii nı^ınK k lkl lamaya ve çözümlemeye çalışmışJÜRtaiN . 'HAHI.KMA' tır. "Sosyal Bilimlerin Mantığı", Habermas'ın sosyal bilimlerin felscfi alanında klasik olmuş kitabıdır. Bu oylumlu kitapta Habermas, sosyal bilimlerin doğası ve ayırt edici yöntemleri ve ilgi alanlan üzerine görüşlerini sunuyor. Doğal bilimler ile sosyal bilimler arasındaki geleneksel ayrımı; sosyal eylemin karakteristiklerini vc toplumsal gereklilik açısından dil teorisinin göndermelerini; yorumbilimın doğasını, işlevini ve sınıfla malarını; işlevselcilik ve sistem teorilerinin güçlü ve zayıf yönlerini; Popper'ın sosyal bilimler felsefesine bakışını inccliyor. Habermas'ın çözümlemeleri her zamanki gibi sert, derinlikli ve yapıcı. 1 laberms, Frankfurt Üniversitesi'nde Felsefe Profesörü'dür. Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar/Arthur Schopcnhaııer/Çevıren: Mustafa Tiızel/Kahalcı Yayınevı/233 s. Schopenhauer daha çok Hegel'in hrhşum Uil^cli^i ÜM;nno iyimser felsefesine karşı gelis,tirdi\forizmalar ği kötümser (elselesiyle tanınır. Platon, Kant ve iJoğu telsefesını, W « k y . özellikle Budizmi kendisine özgü BunscJ JÖ"vkjı üı^ıl nUnk dıh ı bir şekilde kaynaştırdığı felsefesi ıt sahip nlın, clintkkilcı ^ıylil ılitn^cvı nMİLırın Tolstoy, Mann, Wagner, Freud, pdlkıyctiiH: ulosuhılınvk t^ııt, Nietzche ve Wittgenstein'i derinden etkilemiştir. Schopenhauer başyapıtı "Istenç ve Tasarım Olarak Dünya"yı 1818'de yayımladığında tam bir sessizlikle karşılanmış ve büyük bir hayal lunklığı yaşamıştı. Ama 1851'deaforizmalar, denemeler, söyleşiler toplamı "Parerga ve Paralipomena" olağanüstü bir başarı kazandı. Daha önce hiçbir Alman filozof felsefcnin derinlildi konularını bu kadar anlaşılır ve keyifli bir şekilde aktarmamıştı. "Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar" bu devasa yapıtın aforizmalar bölümünü içermektedir. Psikolojinin ABCsi/Gillian Butler, Freda McManm/Çeviren. Zeliha tyıdoğan Babayiğit/Kabalcı Yayınevi/IH'İ s. "Psikolojinin ABC'si", zihinscl yaşamın bilimi olan psikoloji üzerine hem kapsamlı hem de okunması keyifli mükemmel bir giriş kitabı. G. Butler ve K MıMiinııs, psikolojinin tanımını, tarihçesini aktardıktan sonra, modern psikolojinin zihnin işleyişini ve davranışlarımızın nedenlerini nasıl ele aldığını inceli yorlar. Olgusal bilgileri aktarırken, psikolojinin sınırlarını da dürüstçe sorguluyorlar. (î. Butler, Oxford Universitesi, Psikiyatri Bölümü'nde on yıl boyunca araştırmalar yaptı, şimdi Ulusal Sağlik Servisi'nde çalışmaktadır. F. McManus ise ()xlord Universitesi, Psikiyatri Bolürrui'nde terapist olarak çaltşmaktadır. Onüç Günün Mcktuplan/(îcwtilSüreya/Adcım Yayınlart/131 s Onüç Günün Mektupları, Türk şiirinin büyük ustası Cemal Süreya'nın 1972 Temmuz'unda, Okmeydanı SSK'da yatan eşi Zuhal Tekkanat'a yazmış olduğu mektuplardan oluşuyor. Kitabın bu baskısında, önceki baskılanndan farklı olarak, Cemal Süreya'nın yine Zuhal Tekkanat'a çeşitli dönemlerde yazdığı 24 mektup daha yer alıyor. Bütün bu mektuplar, gcrçek ve düşlerin iç içe geçtiği bir aşka tanıklık ediyor. Tilki/D. H. iMtvrence/Çeviren: Coskun Büktel/îyişeyler Yayıncıltk/l 11 .v. D. H. Lawrencc, "Tilki" adlı öyküsünde "St. Mawr", "Captain's Daughter" ve "The Woman Who Rode Away" öykülcrinde olduğu gibi insan ve doğa, kadın ve erkek, toplum ve birey arasındaki ilişkileri şiirsel bir anlatımla dile getiriyor. Çoşkun Büktel'in çevirdiği Tilki adh öyküde Lawrence, çiftlikte toplumdan bağımsız bir yaşam denemeye kalkan iki genç kadınm başarısızlığını ve sağlıklı ilişkilerin nelere bağlı olduğunu açıklıyor. Tilki, ilginç anlatımı ve içeriği ile Türk okurlannın dikkatini çekecek bir eser. Bçdensel aşkta kutsal bir yan olduğunu ileri sürmcsinden dolayı bağnaz eleştirmenlerle savaşmak zorunda kalan Lawrance'ı merak edip tanımak isteyenler için Tilki, merakla okunacak bir öykü olma özelliğini taşıyor. Dünyada ve Türkiye'de Kültür Politikaları/H;/z/ Topıız/Adam Yaymlan/H6 s. Kültür politikaları bir ülkede kültürlerin ve kültür varlıklarının koDUNYADA runması ve geliştirilmesi için kültürle ilgilcnen devlet kuruluşlarıKİIJ.TİIR nın ve sivil toplum örgütlerinin POIJTİKALARI külrür alanlannda izledikleri politikalardır. Kültür politikaları, halkın kültürel yaşama katılabilmesi için elverişli koşullann yaratılması ve toplumda her kişiye yaratıcılığını ortaya koyması ve geliştirmesi için alınan önlcmleri içerir. Elimizdeki kitap, kültür politikalarının dünyada ve ülkemizde nasıl oluşup geliştiklcrini incelemektedir. Sait Faik'in Hikâyeciliği/Fe/^/ Naci/Adam Yayınlan/135 s. "Sait Faik'in Hikâyeciliği", ünlü hikâyecimiz Sait Faik'in yaratısı üstüne bütünlüğiine bir çalışma. Fethi Naci, bu çalışmasında sanatçının ilk yapıtlarından sonunculara dek her kitabını tek tek ele alarak temalarından anlatımına, kişilerinden dünya görüşüne derinliğine irdeliyor. Fethi Naci şöyle diyor: "Orhan Veli'yle arkadaşları şiirin biçimini yenileştirirken, aynı yıllarda, Sait Faik de, sessiz sedasız, hikâycnin biçimini yenileştirmiştir. Orhan Veli'yle arkadaşlannın şiirde yaptıklan, yıllar öncesinden Batı etkisine açılan şiirimizin gelişme serüveni içinde kolayca açıklanabilir; ama Sait Faik'in hikâyede yaptığı yeniliği, 'özgür koşuk'a benzeterek 'özgür hikâye' diyebileceğim bir hikâyeyi yaratmasını, Orhan Veli'yle arkadaşlannın vezni, kafiyeyi vb. atmaları gibi hikâyeyi bağlayan kimi kayıtları, kurallan atmasını, yeni bir hikâye dili yaratmasını açıklamak, olanaksız dcmiyeyim, oldukça güç. Dcscm desem 'bireysel yetenek' diyebilirim, 'yaratıcı güç' diyebilirim, 'Batı edebiyatıyla beslenmiş bir beğeni' diyebilirim." Yaşar Kemal'in Romancılığı/Fc/A/ Naci/Adam Yayınları/95 v "Yaşar Kemal romancı olduğunu hiçbir zaman unutmaz; bunun için uzaktan bakılınca hep birbirine benzer göriınen köylülerin hiç de birbirine benzemediklerini, öyle akla kara gibi şematik tasnillerle köylülerin anlatılamaya^ağını, hepsinin ayrı bir iç dıinyası olduğunu, bireysiz olduğu söylenen köy topluluklarmda unutulmaz bireysel dramların yaşanabileceğini gösterir. "diyor Fethi Naci. Yaşar Kemal'in çeşitli yapıtları üstüne ya ( SAYFA 21 asalar n CUMHURİYET KİTAP SAYI 458
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear