22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
16 13 MAYIS 2020 ÇARŞAMBA TASARIM: BAHADIR AKTAŞ HABER/YORUM Büyük devlet kime denir? Dış politikanın, uluslararası ilişkilerin sık sorulan sorularındandır başlıktaki soru. Elbette temelinde ekonomik güç vardır verilecek yanıtın. Fakat yetmez. Siyasi, askeri, diplomatik, toplumsal, kültürel, bilimsel, teknolojik güç de gerekir. Dahası, bunların uyumu, ahenkli yönetimi şarttır. İşin içine doğal kaynaklar, yüzölçümü, nüfus da katılır. Salgın hastalık, büyük devletlere, en başta da ABD’ye, Avrupa’nın Fransa, İngiltere, İtalya gibi büyük güçlerine ilişkin genel yargıları yıktı. Toplum sağlığı konusunda başarısız oldular. Halk sağlığı konusunda sınıfta kaldılar. Temel bir kamu hizmeti olan sağlık hizmetini yurttaşlarına vermede yetersiz oldukları görüldü. Bu büyük devletlerin, güçlü, halkçı, kamucu bir sağlık sistemine, bu alanda etkin bir devlet yapılanmasına sahip olmadıkları anlaşıldı. Büyük devletin, güçlü devletin, etkin devletin tanımını da tartışmaya açtı bir anlamda COVID19. Ekonomik büyüklüğün, savunma bütçesinin, çokuluslu şirket sayısının, kişi başına düşen milli gelirin, teknolojik ve endüstriyel altyapının çok önemli olmakla birlikte; güçlü, nitelikli bir sağlık sistemi yoksa eğer, işlevsiz kalabildiğini gösterdi. Maske, eldiven, önlük üçlüsü; bahçe içindeki üç katlı evlerden, garajdaki pahalı arabalardan, deniz kenarındaki villalardan, evi dolduran beyaz eşyadan daha anlamlı hale geldi Londra’da, Paris’te, Roma’da, New York’ta. Emperyalizmin ideolojik saldırısı Gelelim kendimize. Yıllardır “Büyük Türkiye”, “Yeni Türkiye”, “Yeniden Büyük Türkiye” sözlerini dilinden düşürmeyen, ama Cumhuriyetin bütün iktisadi birikimini özelleştiren; kamucu, halkçı karakterini küçümseyen; planlama geleneğini yıkanlar; Cumhuriyetin sağlık altyapısıyla övünüyorlar şimdi. Türkiye’nin sağlık ordusunun çalışkanlığı, özverisi, vatan sevgisi ve meslek aşkı; göğsümüzü kabartıyor, gözlerimizi yaşartıyor. Neredeyse tüm kamu iktisadi teşebbüslerinin (KİT) özelleştirildiği ülkemizde, çok sayıda özel sağlık kuruluşu olsa da, bilinçlerde ve belleklerde sağlık hizmetinin özelleştirilmesine karşı güçlü bir direnç olduğu görülüyor. Sağlık çalışanlarımızın; özelleştirmeyi engelleyemeseler bile, özelleştirmeyi, hele de sağlıkta özelleştirmeyi içine sindiremediği anlaşılıyor. Buradan alınacak dersler var. Sıralayalım. Öncelikle, işgücü piyasalarının esnekleştirilmesine, sendikasızlaştırmaya, emeğin örgütlenmesinin önüne yeni engeller konmasına karşı çıkılmalı. “Serbest piyasanın her derde deva olduğu” yönündeki yalana ve ideolojik saldırıya itiraz edilmeli. Yoksullaşan, örgütsüz bırakılan, siyasetten soğuyan, politik mücadeleye olan inancını yitiren, her seferinde acı reçeteleri içmek zorunda kalan geniş halk kitleleriyle buluşmanın yolu bulunmalı. Küreselleşme yanlılarının maskesi düşürülmeli. Geliri azalan, üretimden aldığı pay düşen ücretli emeğin, yeniden siyasallaşması, toplumsallaşması sağlanmalı. Kısacası, Atatürk’ün “Cumhuriyet, bilhassa kimsesizlerin kimsesidir” sözündeki halkçı, toplumcu, kamucu, devletçi, sınıfsal vurgu, iyi anlaşılmalı ve doğru anlatılmalı. Hukuk devletinin, demokratik devletin, sosyal devletin, yalnız ve ancak iktisadi açıdan güçlü, siyasi açıdan bağımsız bir Cumhuriyetle mümkün olduğu hiç unutulmamalı. Kâğıt toplayan çocuğa zabıtadan darp iddiası Diyarbakır’ın Sur ilçesinde zabıta ekiplerinin sokakta kâğıt toplayan bir çocuğun arabasına el koyduğu, ardından yere yatırarak darp ettiği iddia edildi. Fenalaşan çocuğun çevredeki yurttaşlar tarafından zabıtanın elinden alındığı kaydedilirken, olayla ilgili görüntülerin sosyal medyada paylaşılmasıyla tepki gösterildi. l Haber Merkezi 13 MAYIS 2020 SAYI: 34552 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey / Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ek Yayınlar) Görsel Yönetmen Münevver Oskay Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Tel: (0212) 454 32 55 Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 03:56 05:41 13:05 17:00 20:20 21:58 Ankara 03:46 05:28 12:50 16:43 20:02 21:37 İzmir 04:16 05:55 13:13 17:04 20:21 21:52 Şehir hastaneleri: Kim kazanıyor, kim kaybediyor? Şehir hastanelerinin halka maliyeti şehir efsanesi haline gelmişti... Cumhuriyet’te yer alan haber selimizle son iki yazıda bu maliyetleri gözler önüne serdik. “Kral çıplak” dedik... Konu ile ilgili hükümete, Sağlık Bakanlığı’na ve müteahhit şirketlere “yanıt hakkı” verdiğimizi ifade etmemize rağmen şu ana kadar gündeme getirdiğimiz konularla ilgili bir açıklama yapılmadı. Bugün devam ediyoruz... Düşünün, müteahhit hastaneyi yapmış, bina beş yıldızlı otel gibi, ancak içine koydukları teknik cihazların teknolojisi eski ve cihazlar kullanılamaz durumda... Bazı şehir hastanelerindeki teknik donanım, kapattıkları devlet hastanelerinin bile gerisinde... Normal şartlarda müteahhitle ilgili soruşturma açılması, bu hastanelerin eski teknoloji ve sözleşme dışı bir donanım ile neden teslim edildiğinin sorgulanması gerekirdi. Vatandaşın boğazından kesip ödediği vergilerle yapılan bu hastanelerde kamunun hakkı ne aranıyor ne de korunuyor! Yapılan tespitlerden örnek vereyim: “(...) müteahhidin teslim ettiği anjiyo cihazının, ameliyat masaları ve anestezi cihazlarının üretimlerinin sonuna geldiği, 20 yıl öncesi teknolojileri olduğu, dünyada kullanılmadığı... solunum cihazlarının yeni doğanlar için uygun olmadığı, ultraso yanıt bekliyoruz. Bitmedi... Kiraların ulaştığı astronomik rakamlar... Şehir hastanelerindeki Şehir hastaneleri ile ilgili “ulaşılması imkânsız” bir sır rakamları başka konu, bu hastanelere devletin yıllık ne kira ödedi açıklıyoruz... ği ile ilgili... Prof. Dr. Duran Bülbül, Sayıştay raporları, mali ana nografi cihazlarının teknik yetersizlik nedeni ile hastane depolarına kaldırıldığı...” Peki, “hizmete hazır” denilerek teslim edilen bazı şehir hastanelerindeki uygun olmayan cihazlar depolara kaldırılınca yerlerine ne getirilmiş? Bu sorunun yanıtı da ayrı bir skandal... Çünkü eski ve eksik malzemelerin yerine, kapatılan devlet hastanelerinden sökülen cihazlar getirilmiş! l Devlet hastanelerinden cihaz lizler, yatırım programları, bütçe ödemelerinden yola çıkarak, iğne ile kuyu kazar gibi bir inceleme raporu hazırladı. Bu raporda yer alan ilk kira bedelleri ile kur farkının yansıtılmasının ardından bugün gerçekleşen kira bedelleri arasında devasa uçurumlar var! Örneğin: Ankara Etlik Şehir Hastanesi, devlete 319 milyon TL yıllık bedelle kiralandı. Sözleşmelere göre üç ayda bir kur farkı kiraya yansıtılıyor. Mayıs ayı kur hesabı ile hastanenin yıllık ki söküp getirecekseniz, şehir hasta ralama bedeli 1 milyar 376 milyon linelerini yalnızca binası için mi yap raya ulaştı! tınız? l Sözleşmelere göre hastaneleri Ankara Bilkent Şehir Hastanesi, 289 milyon TL yıllık bedelle devlete teknik donanım dahil teslim etmesi kiralandı. Hastanenin bugün ulaştı gereken müteahhitlere, eksik ve es ğı yıllık kira 1 milyar 103 milyon 885 ki donanımdan kaynaklı yaptırım uy bin TL. guladınız mı? Elazığ Şehir Hastanesi, 94 milyon lKamu hastanelerinden söktüğü 837 bin TL bedelle yıllık olarak kira nüz cihazları hangi kanuna dayana landı. Bugün kiranın ulaştığı rakam rak şehir hastanelerine taşıdınız? Bu 374 milyon 526 bin TL... cihazları sattınız mı, kiraladınız mı, Adana Şehir Hastanesi’nin, 137 hibe mi ettiniz? milyon TL yıllık kira bedeli, bugün Çok sayıda soru var, yetkililerden 535 milyon 251 bin TL’ye ulaştı. Yozgat Şehir Hastanesi, 44 milyon TL bedelle kiralandı, bugün kur farkı yansıtılarak kiranın ulaştığı rakam 168 milyon 931 bin TL... İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi... 242 milyon yıllık kiralama bedeli mayıs ayı itibari ile 940 milyon TL! Hastanelerin bir kısmı faal, bazılarının yapımı sürüyor. Şehir hastanelerine ödenen yıllık kira bedelleri ile devletin kendi hastanelerini yapabileceğini daha önce açıklamıştık. l Devlet kendisi hastane yapmak yerine neden müteahhitlere bu alanı devretti. Şehir hastanelerine yer açmak için devlet hastaneleri neden kapatıldı? l Müteahhitlere ayrıcalıklı, fahiş kiralama hizmetleri neden ve nasıl sunuldu? l 25 yıl boyunca ticari alanlar ve görüntüleme, yemek, temizlik gibi birçok hizmeti müteahhitlere veren hükümet, neden bu faturaları denetlemiyor? Aynı iş ve hizmetler neden farklı fahiş fiyatlarla fatura ediliyor? l Tüm alt hizmetlerde verilen garantiler, bu hastanelerin hasta garantili olarak ihale edildiğini gösteriyor. Neden? l Kamunun, vergi verenin, devletin, şehir hastaneleri ile kazancı nedir? Devlet neden kendi hastanelerini kapatıp özel şirketlere kiracı duruma düşürüldü? Müteahhitlere sunulan ayrıcalıkları ve gazetemizde 3 haftadır gündeme getirdiğimiz soruları yanıtlamanızı bekliyoruz. Değerli Okur; Bir kez daha soralım; Kim kazanıyor, kim kaybediyor? AİHM, ‘Osman Kavala derhal serbest bırakılsın’ kararına Türkiye’nin yaptığı itirazı reddetti Kavala kararı kesinleşti Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), iş insanı Osman Kavala’nın tutukluluğunun “siyasi sebeplerle olduğu” ve “derhal serbest” bırakılması yönündeki kararına Türkiye’nin yaptığı itirazı reddetti. AİHM’nin kesinleşen kararı 10 Aralık 2019’dan beri tutuklu olan ve Gezi direnişi soruşturmasından tahliye edildikten sonra “casusluk” iddiasıyla tekrar tutuklanan Kavala’nın durumunda değişiklik yaratmayacak. AİHM, Kavala’nın Gezi Direnişi sü reci nedeniyle tutuklanması ve cezaevinde geçirdiği süreyle, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) üç noktada ihlal edildiğine hükmetmişti. Mahkeme ‘makul şüphe olmadan Osman Kavala’nın siyasi sebeplerle tutuklanması’ ve ‘AYM’nin başvuruyu makul bir sürede incelememesi’ gerekçesi ile AİHS madde 5/1, 5/4 ve 18’den ihlal bulup Kavala’nın ‘derhal serbest bırakılmasına’ karar vermişti. Türkiye, üç aylık sürenin sonunda AİHM kararına itiraz etti. An cak AİHM’de üç yargıçtan oluşan panel, dosyayı Büyük Daire’ye götürmeye gerek görmeden itirazı reddederek kararı kesinleştirdi. AİHM’nin Türkiye’nin yaptığı itirazı reddetmesi, Kavala’ya özgürlük getirmeyecek. AİHM’nin ihlal kararının ardından Kavala hakkında 20 Mart’a tahliye kararı verildi. Ancak Kavala, henüz cezaevinden çıkarılmadan, bu kez “casusluk” iddiasıyla bir kez daha tutuklandı. Kavala 925 gündür Silivri’de tutuklu bulunuyor. l Haber Merkezi ŞULE İDİL DERE’NİN ÖLÜM YILDÖNÜMÜ Adaletsiz 4 yıl Kadıköy’de hafriyat kamyonunun çarp lu olan üst düzey yetkililer ödüllendirilircesine ması sonucu hayatı 11 gün sonra birbirleri nı kaybeden Şule İdil nin yerine terfi ettirildi. Dere’nin yakınları, ölü Çalışmayı yöneten bi münün dördüncü yılın rimin başında bulunan da verilen hukuk mü ve hakkında soruştur cadelesini anlatarak ma istenen kişi İBB Tef “Adalet aramaya devam tiş Kurulu Başkanlığı’na edeceğiz” dedi. Şule 24 yaşındaydı. getirilerek savcılıkça is Dere ailesi kızlarının ölüm yıl tenen soruşturmada kendini ak dönümünde yaptığı yazılı açık lattı. İBB ve Valilik, ‘İdil’in ca lamada hukuki süreci anlata nı neden alındı’ diye soruştur rak kızlarının öldürülmesinden ma açmadı. İdil’i 2016’da İBB kimsenin sorumlu tutulmadığı hafriyat kamyonuyla kaybetme nı vurguladı. Açıklamada özetle mizden bugüne İBB, 3 belediye şu ifadeler yer aldı: “Şoför ola başkanı gördü. 3’ü de İdil’in adı yın ertesi günü serbest bırakıl nı anmadı; İdil’in canının alınma dı. Hakkında savcılık tarafın sından sorumlu olanlarolabile dan soruşturma istenen 11 İBB cekler hakkında idari soruştur üst düzey yetkilisinden 8’i ter ma bile açmadı. Davamız baş fi ettirilerek koruma altına alın layamadan adalet yok oldu.” dı. Can alan çalışmadan sorum l İSTANBUL/Cumhuriyet AYT TÜRKİYE GENELİ DENEME SINAVI CEVAP ANAHTARI TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI SOSYAL BİLİMLER1 SOSYAL BİLİMLER2 MATEMATİK FEN BİLİMLERİ 1 B 2 E 3 A 4 D 5 A 6 A 7 D 8 E 9 B 10 C 11 E 12 C 13 B 14 C 15 A 16 C 17 E 18 B 19 C 20 C 21 C 22 D 23 E 24 B 25 E 26 A 27 B 28 E 29 C 30 D 31 E 32 C 33 C 34 A 35 B 36 A 37 A 38 E 39 C 40 E 1 D 2 A 3 A 4 B 5 C 6 D 7 E 8 C 9 E 10 A 11 B 12 D 13 B 14 A 15 C 16 E 17 A 18 C 19 E 20 A 21 D 22 B 23 E 24 A 25 D 26 C 27 A 28 D 29 B 30 D 31 C 32 E 33 D 34 B 35 A 36 E 37 E 38 C 39 E 40 B 41 A 42 D 43 E 44 E 45 D 46 B 1 D 2 B 3 C 4 C 5 B 6 D 7 E 8 A 9 A 10 D 11 B 12 B 13 B 14 E 15 E 16 D 17 E 18 A 19 D 20 A 21 C 22 D 23 E 24 D 25 B 26 C 27 C 28 C 29 E 30 A 31 B 32 A 33 E 34 C 35 A 36 D 37 E 38 C 39 B 40 D 1 B 2 A 3 C 4 C 5 E 6 A 7 D 8 E 9 D 10 A 11 B 12 C 13 B 14 B 15 D 16 A 17 D 18 C 19 E 20 B 21 E 22 A 23 B 24 C 25 A 26 C 27 E 28 A 29 E 30 D 31 C 32 B 33 A 34 C 35 C 36 B 37 E 38 D 39 C 40 B KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 23 4 5 6789 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Güzel kokulu çiçekler 1 A RMUD İ Y E 2 Ğ A L AMANA 3 I R AKARET açan bir 4 R A K İ M K A ağaççık. 2/ 5 Ş N O R K E L L Topraktan yapılmış, kulpsuz ve küçük 6 ATÇA T İ KE 7 K İ LA KÜT 8 YA L SÖR çömlek... 9 Y E D İ V E R E N Geleneksel Japon şarkılarına verilen ad. 3/ Bir nota... Pazar ya da panayır kurulan gün. 4/ İki sert cismi birbirine bağlamaya yarayan, iki ucu sivri ve kıvrık metal parça. 5/ Cinsel güçsüzlük... Eski dilde su. 6/ Gü neş doğmadan önceki alaca karanlık... Artvin yöresine özgü bir halk oyunu. 7/ İtaat eden, yumuşak başlı... Tırpana balığına verilen bir başka ad. 8/ Hay vanların beğenmeyerek yemedikleri iri saman... Bir renk. 9/ Öğütülmüş tahıl... Türlü renklerde kareli olan kumaşlar için kullanılan sözcük. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Güzel çiçekler açan bir süs bitkisi. 2/ Üye... Büyük Okyanus’ta küçük bir adadevlet. 3/ Lübnan’ın plaka imi... Kışla, okul, fabrika gibi yerlerde yiyecek ve içecek maddelerinin satıldığı yer. 4/ Antalya’nın Lara bölgesinde denize dö külen şelale... Küçük mağara. 5/ Düzenli olarak ekim yapılan arazi... Bir cetvel türü. 6/ Güzel söz söyleme sanatı. 7/ Ege Bölgesi’nde bir dağ... Bizmut elementinin simgesi. 8/ Tanrıtanımaz... Tarım bitkilerine ve orman ağaçlarına büyük zarar ve ren bir böcek. 9/ Şanlıurfa’nın bir ilçesi. ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear