01 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DIŞ HABERLER [email protected] 7 15 ARALIK 2020 SALI İran istihbaratının muhalif ismi kaçırmasında rol aldığı iddia edilen Zindaşti bağlantılı hücre çökertildi MİT’TEN OPERASYON İran’ın yurtdışındaki muhaliflere yönelik operasyon haberlerinin ardından bu kez Türkiye’den İran istihbaratıyla bağlantılı olduğu iddia edilen bir hücrenin çökertildiği açıklaması geldi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ile Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) düzenlediği belirtilen soruşturma ve operasyonda, İstanbul’da rejim muhalifi Habib Chaab’ın kaçırılması ile suçlanan bir hücrenin hedef alındığı duyuruldu. Yakalananlar ise Türk kamuoyunda geçmişte de kirli ilişkileriyle gündeme gelen, hakkında uyuşturucu kaçakçılığı suçlaması da bulunan Naci Şerifi Zindaşti ile irtibatlı 13 isim. Eski eşi üzerinden... Haber, yabancı basında da geniş yankı buldu. ABD’de yayımlanan Washington Post gazetesi, Chaab’ın kaçırılması ile ilgili yürütülen soruşturma kapsamında İran istihbaratına bağlı bir hücreSiyaset, yargı ve Emniyet üçgenindeki skandallar sonrası serbest bırakılmasının ardından İran’a kaçtığı iddia edilen uyuşturucu kaçakçısı Zindaşti’yle ilintili 13 kişi tutuklandı. Chaab’ın (solda) yanı sıra Fransa’da yaşayan muhalif gazeteci Zam’ın da İran istihbaratı tarafından kaçırıldığı haberi gündeme yansımıştı. Zam’ın geçen cumartesi idam edildiği açıklanmıştı. nin çökertildiğini yazdı. “MİT’in başarılı operasyonu sayesinde Chaab’ın ortadan kayboluşunun gizemi çözüldü” ifadelerini kullandı. Casusluk filmini andırmayacak operosyonun ayrıntılarına ilişkin iddialar ise şöyle: İsveç’te 14 yıl sürgün hayatı yaşayan Chaab, geçen ekimde Türkiye’ye geldikten sonra ortadan kayboldu. MİT’in yürüttüğü soruşturmada, İran’ın “terör listesi”nde yer alan Ahvaz’ın Kurtuluşu İçin Arap Mücadelesi Hareketi İsveç kolunu yönettiği belirtilen Chaab’ın, İran istihbaratının kontrolündeki Zindaşti tarafından eski eşi olduğu iddia edilen Saberin S. isimli bir kadın kullanılarak tuzağa düşürüldüğü tespit edildi. Eski eşinin, Chaab’ı İsveç’ten kendisini görmek ve 100 bin Avro borç vermek vaadiyle İstanbul’a çağırdığı belirtildi. Washington Post’un haberine göre Saberin S., Chaab’dan bir gün önce sahte pasaportla İran’dan İstanbul’a geldi. Chaab’ın İstanbul’a geldiği gün ise çetenin elemanlarının bir hırdavatçı dükkânından alışveriş yaptıkları belirtildi. Minibüste bayıltıldı 9 Ekim’de Beylikdüzü’ndeki bir adrese gelen Chaab, Saberin S.’nin içinde bulunduğunu düşündüğü minibüse bindiğinde bayıltılarak kaçırıldı. Chaab, Zindaşti’nin adamları tarafından Van’a ulaştıktan sonra teslim edildiği bir insan kaçakçısı tarafından İran’a götürüldü. Washington Post’un haberinde bir süre sonra İran devlet medyasının, Chaab’ın gözaltında olduğunu duyurduğu, iki yıl önce askeri törene düzenlenen bir saldırıyı itiraf ettiği iddiasını aktardığı kaydedildi. 22 Eylül 2018’de İran’ın Ahvaz şehrinde bir askeri geçit törenine silahlı saldırı düzenlenmiş, 25 kişi yaşamını yitirmişti. Habere göre Zindaşti’nin akrabası CUMHURİYET ORTAYA ÇIKARMIŞTI Operasyonda gözaltına alınan 15 kişiden 13’ü mahkemece tutuklandı. Bahtiyar Fırat, geçen ekimde İran’a gitmeye çalışırken gözaltına alındı. Karısı Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, akrabalarını ziyarete gittiğini öne sürmüş Fırat’ın gözaltına alınması ile ilgili MİT’İ işaret etmişti. Bahtiyar Fırat’ın, Türk yetHakkında “adam öldürmek”, “cinayete azmettirmek”, “FETÖ üyeliği” suçlamaları da bulunan İranlı uyuşturucu kaçakçısı Naci Şerifi Zindaşti, 19 Ekim 2018 akşamı tartışmalı bir şekilde 3 adamı ile birlikte tahliye edildi. Savcılık, Zindaşti’nin tahliyesine itiraz etti. Hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Ancak kayıplara karışan Zindaşti bir türlü bulunamadı. Zindaşti’nin tahliyesinin arkasındaki ismin Burhan Kuzu olduğu iddia edildi. İddiaları “Kendisini tanımam” diyerek reddeden Burhan Kuzu’nun Zindaşti bağlantısını Cumhuriyet, yemek yerken çekilmiş fotoğrafını yayımlayarak ortaya çıkarmıştı. Zindaşti’nin tahliyesine ilişkin soruşturma başlatan HSK’nin görevlendirdiği müfettişlere ifade veren cumhuriyet savcısı Ercan Devrim ile hâkimler Özkan Gürel ve Ersin Öztürk, Kuzu’nun Zindaşti’nin tahliyesi için yaptığı baskıları detaylarıyla anlatmıştı. İsmi birçok cinayete karışan Zindaşti ve adamları hakkında geçen aylarda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak ve yönetmek”, “tasarlayarak kasten öldürme”, “resmi belgede sahtecilik”, “adli görevi kötüye kullanmak” suçlamalarının içinde olduğu yaklaşık 20 suçtan dolayı iddianame düzenlendi. Zindaşti hakkında 4 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 24 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Yeğeni de yakalandı kililere Chaab’ın kaybolmasından önce Zindaşti’nin İranlı yetkililerle birkaç kez bir araya geldiğini söylediği belirtildi. Tahran’a idam tepkisi Tahran’ın muhaliflere yönelik tartışma yaratan kararlarından biri de Fransa’da yaşayan, ardından gizli servisçe kaçırıldığı belirtilen İranlı muhalif gazeteci Ruhullah Zam’ın geçen cumartesi idam edilmesi. Zam, 2009’da, hileli olduğu iddiasıyla protestolara neden olan cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından gözaltına alınmış, daha sonra İran’dan kaçarak siyasi sığınmacı olarak Fransa’ya yerleşmişti. İran Devrim Muhafızları geçen yıl Zam’ın yakalanarak İran’a götürüldüğünü açıklamıştı. Zam, “hükümet karşıtı gösterileri kışkırtmak, casuslukla” suçlanmıştı. Zam’ın idamına Berlin, Fransa’dan kınama yükselmiş, Tahran’dan buna tepki gelmişti. Almanya ve Fransa’nın Tahran elçileri İran Dışişleri’ne çağrılmıştı. Dün de AB ile Tahran arasında nükleer konusunda yapılacak bir toplantının ertelenebileceği haberi geldi. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ise AB’nin yorum yapma hakkının olduğunu ancak Zam konusunda kararın yargı tarafından verildiğini söyledi. ‘İlişkiler gerilebilir’ Öte yandan MİT operasyonuyle birlikte gözler AnkaraTahran ilişkilerinde. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Baku’daki Zafer Geçit Töreni’nde okuduğu şiir İran’la diplomatik krize neden olmuş, Türkiye’nin Tahran’daki büyükelçisi İran Dışişleri’ne çağrılmıştı. Gerilimin ardından iki ülke dışişleri bakanları telefonda görüşmüş, taraflardan ılımlı mesaj gelmişti. Washington Post’taki haberde son gelişmenin, bölgesel rakip aynı zamanda ticaret, enerji gibi pek çok konuda işbirliği yapan AnkaraTahran arasındaki ilişkileri gerebileceğine işaret edildi. Haberde Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul’da konsolosluk binasında katledilmesi de hatırlatıldı. ‘Arka bahçe’ Soruşturmayı derinleştiren MİT ise Zindaşti için çalışan ve olaya karışan 15 kişiyi gözaltına aldı. Dün de operasyonun sonunda 13’ünün tutuklandığı haberi gündeme yansıdı. Washington Post’a konuşan Chaab’ın bir arkadaşı İranlı muhalifin “İran istihbaratının arka bahçesi olarak” nitelendirdiği Türkiye’ye gideceğini kendilerine söylemediğini savundu. Zindaşti’nın kızı Arzu Şerifi Zindaşti ile şoförü Devrim Öztunç, 2014’te Büyükçekmece’de trafik ışıklarında uğradıkları saldırıda öldürülmüştü. 2017’de birçok ünlü Türk dizisinin Ortadoğu’ya satış hakkını da elinde bulunduran GEM TV’nin sahibi, İran kökenli İngiliz Saeed Karimian, İstanbul’da Kuveytli ortağı ile birlikte infaz edilmişti. Ailesi Tahran’ın Karimian’ın peşinde olduğunu söylemiş, cinayetten Zindaşti’nin ortağı bir uyuşturucu kaçakçısı sorumlu tutulmuştu. “Siber dünyanın harika çocuğu” olarak gösterilen ve geçen yıl İstanbul’da öldürülen İranlı muhalif Masoud Molavi Vardanjani ile ilgili de İran gizli servisi suçlanmıştı. Reuters, suikastın İran büyükelçiliğinde görev yapan istihbarat çalışanları tarafından düzenlendiği iddiasını aktarmıştı. ABD’den S400 yaptırımı MİT’in dün duyurulan operasyonuna ilişkin, Turgay D. ve Naci Şerifi Zindaşti’nin öz yeğeni Bahtiyar F. liderliğindeki ekibin aktif rol aldığı Türkiye aleyhine casusluk faaliyetleri yürüttükleri tespit edildi. Bu kapsamda 27 Kasım’da İstanbul merkezli 4 ilde 15 şüphelinin yakalanması için eşzamanlı operasyon düzenlendi. İstanbul’da H. Y., E.Ö., Y.D., B.F., F.D., Van’da N.Ç., D.A., E.A., M.F., A.F., ve Ankara’da ise F.Ş.’nin de aralarında olduğu 13 kişi mahkemece tutuklandı. Trump yönetimi, Türkiye’nin Rusya’dan S400 hava savunma sistemi alması nedeniyle ABD’nin Hasımlarına Yaptırımlar Yoluyla Karşı Koyma Yasası (CAATSA) yaptırımlarını açıkladı. Buna göre listede Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB), SSB Başkanı İsmail Demir, SSB Başkan Yardımcısı Faruk Yiğit, SSB Hava Savunma ve Uzay Daire Başkanlığı’ndan Serhat Gençoğlu ve Uzay Daire Başkanlığı Grup Müdürü Mustafa Alper Deniz bulunuyor. Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Twitter’dan “Rusya’nın savunma sektörüyle girilen ciddi ticari faaliyetlere tolerans göstermeyeceğiz” mesajını paylaştı. Türkiye’yi “değerli bir müttefik” olarak niteleyen Pompeo, savunma alanındaki işbirliğini sürdürmek istediğini belirtti. Dışişleri Bakanlığı, yaptırımlarda “ABD’nin ürün ve teknolojileri için ihracat lisansı ve yetkilerinin verilmesinin yasaklandığını” kaydedildi. Yaptırımlar, SSB yetkilerine vize kısıtlaması getirilmesini, mal varlıklarının dondurulmasını, ABD’li finans kuruluşları tarafından SSB’ye 10 milyon doları aşan kredi ve borç vermesinin kısıtlanmasını öngörüyor. Ankara ve Moskova tepkili Dışişleri Bakanlığı, “Türkiye’ye karşı tek taraflı yaptırımlar içeren kararını kınıyor ve reddediyoruz” açıklamasını yaparken İsmail Demir, “Türk savunma sanayiini hiçbir şekilde engelleyemeyecektir” dedi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “ABD’nin Türkiye’ye yaptırım uygulaması, uluslararası hukuka karşı kibirli tutumunun bir başka tezahürüdür” ifadelerini kullandı. ACILARINIZI PAYLAŞIYORUZ... Vefat ve başsağlığı ilanlarınız için yaptığınız ödemenin yüzde 20’sini Cumhuriyet Vakfı Burs Fonu’na aktarıyoruz. Bu fondan, yetenekli, ihtiyaç sahibi öğrencilere burs veriyoruz. Acılarınızı paylaşıyoruz. Yakınlarınızın adı bu burslarla yaşasın. www.cumhuriyetvakfi.org.tr ANKARA: 0312 442 30 50 İZMİR: 0232 441 12 20 İSTANBUL: 0212 343 72 74 KISITLAMALARA PROTESTO Dünya genelinde yeni tip koronavirüs (Covid19) salgınında dün itibarıyla vaka sayısı 72 milyon 795 bin 538’e, can kaybı ise 1 milyon 621 bin 581’e yükseldi. Avrupa’da birçok ülke noel ve yeni yıl süreçleriyle birlikte yeniden kısıtlamaları sertleştirme kararlarını yaşama geçiriyor. Fransa’nın başkenti Paris’te dün restoran, bar sahipleri ve çalışanları kısıtlamalara karşı protesto düzenledi. Bu kez mayın can aldı BakuErivan arasında gözler Rusya arabuluculuğunda varılan kırılgan ateşkeste. Azerbaycan önceki gün Ermenistan güçlerinin ateşkesi ihlal ettiğini belirtmiş, son saldırılarda 4 askerin şehit olduğunu duyurmuştu. Dün Ağdam’da Ermenistan’ın döşediği mayının patlaması sonucu bir Azerbaycanlı sivilin yaşamını yitirdiği, bir asker ve bir sivilin yaralandığı bildirildi. Daha önce de Ermenistan güçlerinin döşediği mayınların patlaması sonucu beş Azerbaycanlı sivil yaşamını yitirmişti. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, dün muhalefetten kendisine yönelik istifa çağrılarını reddetti. Ateşkes ihlalleri için ise Azerbaycan’ı suçladı. Kremlin Sözcüsü ise bölgede kaygı verici bir durumun ortaya çıktığını ancak bunun kısa sürede çözüme kavuşturulduğunu söyledi. BAŞBAKAN VİRÜSE YENİK DÜŞTÜ E Dlamini svatini Krallığı (eski Svaziland) Başbakanı Ambrose Dlamini’nin yeni tip koronavirüs (Covid19) nedeniyle yaşamını yitirdiği açıklandı. Dlamini’nin yaklaşık bir ay önce virüsü kaptığı, tedavi için komşu Güney Afrika’da hastaneye kaldırıldığı belirtildi. Başbakan Vekili Themba Masuku, “Majestelerinin talimatıyla” yaptığı açıklamada, 52 yaşındaki Dlamini’nin ölümünden bütün ülkenin üzüntü duyduğunu ifade etti. 1.2 milyon nüfuslu krallıkta, şimdiye kadar 6 bin 768 pozitif vaka, 127 can kaybı meydana geldi. RusyaTürkiyeİran liderler düzeyinde, Suriye’de çatışmasızlık bölgeleri uzlaşısının çıktığı Astana sürecini yaşama geçirdi. Suriye’den Dağlık Karabağ’a... TahranAnkara hattında gerilimler yeni değil. Ama son yıllarda komşuluk ilişkileri vurgusuyla birlikte bölgesel konularda “kazan kazan” bir tuMINE ESEN tum izlenme stratejisi hâkim. Bunda, Ankara ile Riyad liderliğindeki Sünni Körfez ülkeleri arasındaki yüksek tansiyon, bu cephenin yine Ankara ile yakın ilişkilerdeki Katar’a yönelik İhvan ve Şii İran’la yakın ilişkiler suçlamalarıyla uyguladığı baskının da etkisi var. Bu bileşenler de AnkaraTahran’ı, farklı vurgularla da olsa, İsrail’e karşı cephede yer yer bir araya getiriyor. Sahada değişen denklem İran’la Türkiye’nin işbirliği modelinde Rusya’yla birlikte oluşturulan, Suriye konusunda Astana formatı ise önemli bir yer tutuyor. Bu, farklılıklardan ziyade ortak yaklaşım odaklı işbirliği modeli açısından güçlü bir örnek. Ancak bu sürecin başlamasından yaklaşık 3 yıl sonra Suriye’de sahada pek çok denklem de değişmiş durumda. Savaşın seyrinde Şam yönetimine hayat verenin, Rusya ve İran’ın tam kapsamlı desteği olduğu malum. Ancak İdlib krizi dışında Rusya’dan artık çatışma söylemleri yerine, Suriye’nin yeniden inşası, istikrarına odaklanılması, sığınmacıların dönmesi için şartların oluşturulması, uluslararası destek çağrıları yükseliyor. Elbette bunda Rusya’nın savaşın ağır maliyetinden yorulduğunu, artık ticaretin, kalkınmanın kendi yararına da dönecek şekilde başlaması arzusu da var. Uluslararası destek denince ise İran’a karşı ABD bloğu set çekiyor. Moskova’nın Esad yönetimi üzerindeki etkisi gibi Tahran da yıllar boyu askeri, siyasi büyük yatırım yaptığı, uluslararası güç satrancını neredeyse üzerine inşa ettiği Suriye konusunda kazandığı alanı yitirmeme hedefinde. Şam ile işbirliğini pekiştirerek ben de burdayım diyor. İşte bu kısımda da bir yandan Moskova, diğer yandan Ankara hattıyla farklı kulvarda kalabiliyor. Konu yine ABD, İsrail ve onların Şii İran karşıtlığındaki Sünni Körfez cephesine dönüyor. Moskova’nın İsrail tutumu Bu cephe Irak’ta etkisini artıran Tahran’ı Suriye’de kısıtlama peşinde. Rusya’nın pragramist, bölgesel dengeler vurgulu dış politika yaklaşımında İsrail ile de yakın ilişkiler var. Bu nedenle İsrail’in İran’ın bölgede etkin güç olmasına karşı uyguladığı askeri, siyasi politikalara çoğu kez yorumsuz kalıyor. Kısaca İran’a, Suriye’de belli bölgeler için çizilen sınırda kalması yönündeki yaklaşımı üstü kapalı destekliyor. İran’a yönelik böyle bir tutumun Ankara için de geçerli olduğunu söylemek mümkün. İdlib’de Şam yönetimine destek veren İran destekli gruplara yönelik TSK ve destekli muhalif grupların operasyon düzenlediği iddiaları geçmişte gündeme yansımıştı. Suriye’nin dışında Tahran’ı son dönemde geren bir diğer konu ise Dağlık Karabağ savaşı. İran, Trump’lı dönemdeki ABDİsrail’in görünür baskısı altındayken BakuErivan hattında Rusya arabuluculuğunda varılan ateşkes, Ermenistan’ın Dağlık Karabağ işgalinin kısmi sona ermesiyle bölgede dengelerin değişmesinin alarmında. Moskova’nın bu kez Erivan’a tam arka çıkmaması ise Tahran’ı biraz şaşırtmış halde. Suriye’de üçlü işbirliği modelinin bu kez RusyaTürkiye hattında Azerbaycan üzerinden yapılması karşısında temkinli. Baku’ya destek veren Türkiye’nin NATO üyesi olarak bölgede etkinlik kazanması, Rusya’nın barış gücü hamlesiyle alana konuşlanması kuşkusuz Tahran’da dikkatle izleniyor. Moskova da bunun farkında. Rus Dışişleri Bakanı Lavrov’un İran basınına “Dağlık Karabağ’daki ihtilafın çözümünde İran’ın çıkarlarının göz ardı edilmediği” demeci dikkat çekti. Bu sözler Tahran’ı iknaya yeter mi, bilinmez... Nükleer faaliyetleri dışında Tahran’ın muhaliflere baskısı, insan hakları karnesi konusunda uluslararası toplumla yaşadığı gerilim yeni değil. Ama Türkiye’deki operasyonların aleni açığa dökülmesi zamanlama açısından da ilginç. AnkaraTahran’ın uzun süredir farklılıklardan ziyade ortak tutumlara odaklandıkları denge siyasetinde kırılma noktası olup olmayacağı iki ülke arasındaki diplomasi trafiği, tonunun nasıl ilerleyeceğine bağlı. Netanyahu’dan salvolar Trump yönetimi müttefikliğiyle İran’a baskıyı artıran İsrail’in dünkü konuğu ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Robert O’Brien’dı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ortak basın toplantısında Tahran’a sert çıkışlarını sürdürdü. İran’ın dünya barışını tehdit ettiğini ileri sürerek “Hepimiz birleşmeliyiz” dedi. “Bugün engellenmezse yarın Avrupa ve Amerika’yı hedef alabilecek nükleer füzelere sahip olacak ve küresel bir zorba haline gelecektir” ifadesini kullandı. ABD’nin arabuluculuğuyla Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Sudan ve Fas’ın İsrail ile normalleşme anlaşmalarına işaret etti. “İran’ı durdurma konusunda anlaştık” dedi. İran’da uluslararası nükleer uzlaşı çerçevesinde dikkatler ABD’de Biden dönemine çevrilmiş durumda. Tahran son olarak nükleer programının beyni olarak görülen Muhsin Fahrizade’ye yönelik suikasttan İsrail’i sorumlu tutmuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear