22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
10 3 ŞUBAT 2019 PAZAR TASARIM: İLKNUR FİLİZ hafta sonu Çin ile ABD arasındaki ticaret savaşında Huawei hedefte 1923 devrimini yıktılar enkazı kaldırıyorlar Hukukun alet edildiği bir dava: Meng tutuklaması Çinli teknoloji şirketi Huawei’nin mali sorumlu da ve Avustralya da, Huawei ekipmanlarının 5G mobil ağla su Meng Wanzhou’nun, 1 rında kullanımını engelledi. Bu Aralık’ta ABD’nin talebi üzeri ABD’nin Çin ile girdiği ticaret ne Kanada’da tutuklanması Çin ile ABD arasındaki ticaret savaşının bir yansıması. Bu tutukla MUSTAFA K. ERDEMOL savaşında müttefikleri olduğu anlamına da geliyor. Washington ve Pekin dünya ma operasyonu bir kez daha gösterdi nın dört bir yanındaki müttefiklerini ki ABD Çin’in dünya çapında çok et kendi 5G teknolojilerini kullanmaya kili bu firmasını yok etmek için siya ikna etmek için çaba gösteriyorlar. seti de hukuku da kullanıyor. Kanıt Dolayısıyla müttefiklerini taraf tutma lanan bir başka gerçek de politikanın ya da zorluyorlar. Kanada ABD lehine ABD ile Kanada yargı işlerinde büyük bunu yapan ilk ülke oldu. rol oynadığı. Oysa güvenlik endişeleri bir ABD Kanada savcılarına göre, Meng, propagandası. Şirketin ekipmanla İran’a uygulanan rı tam 170 ülkede ABD yaptırımlarını ih güvenilir bulundu lal edişini örtbas et ğu için kullanılmaya mede Huawei’ye yar devam ediyor. Şir dımcı olmakla suçla ket geçen yılın ilk nıyor. ABD’nin Kana yarısında 47.4 mil dalı yetkililere tutuk yar dolar gelir elde lama gerekçesi olarak etti. Bu bir önceki sunduğu suçlama bu. döneme göre yüzde Meng’in tutuklanma 15’lik bir artış de sı ABD ile Çin arasın mek. da süren ancak yakın Bu tutuklama kar bir zamanda iki ülke şılıklı “saldırılara” arasında varılan anlaş yol açacak bir ge mayla ertelenen tica lişme. Çin de ba ret savaşındaki ateşkesi tehlikeye atabilir. Gerçek neden ne? Bunun için Meng’in tutuklanmasından önceki gelişmelere bakmak gerekecek. Huawei ABD firmaları için büyük bir ticari rakip. Huawei kendi alanında ABD firmalarını ge 46 yaşındaki patroniçe Huawei’nin kurucusu Ren Zhengfei’nin kızı olan, Sabrina Meng ve Cathy Meng olarak da bilinen Meng, Huawei’nin baş finans sorumlusu ve Huawei’nin yönetim kurulu başkan yardımcı zı ABD firmalarına karşı “misillemeye” gideceğini açıkladı. Sınırlarını gümrük duvarlarıyla koruyan ABD’nin Çin ürünlerine engel koymaya devam edeceği de sır değil. Bunun için “Çin tehlikesine” karşı AB ile de dirsek teması var. ride bırakan dev bir şirket. Bu yüzden ÇinABD ticaret savaşla sı olarak görev yapıyor. Çin İnşaat Bankası’ndaki kısa iş yaşamının ardın Apple’dan fazla satıyor rı başladığında hedef dan kariyerinin tamamı Huawei, Shenz lerden biri haline gel nı Huawei’de geçiren 46 hen merkezli, dün di. Öyle ki, önüne özel yaşındaki Meng’in Ren ya çapında akıllı te likle ABD’de çıkarılma Ping olarak da bilinen lefonlar ve teleko dık engel kalmadı. Ge kardeşi Meng Ping de bir münikasyon ekip çen yıl ağustos ayın Huawei yan kuruluşunda manları satan Çinli da, Donald Trump yö çalışıyor. bir teknoloji şirketi. netimi, Savunma Yet Geçen yılın başla kilendirme Yasası’nın rında Samsung’dan bir parçası olarak Huawei ve ZTE tek sonra dünyanın en büyük ikinci akıllı nolojisinin hükümetçe kullanımını ya telefonu üreticisi oldu. Apple’dan da saklayan bir karara imza atmıştı. Ya ha fazla telefon satıyor. ni uzun zamandan beri şirkete yöne Çin’in teknoloji alanındaki en iyi lik bir engelleme politikası uyguluyor firması olan Huawei, ülkenin küresel du ABD hükümeti. bir teknolojik süper güç olma hede Huawei cihazlarının ulusal gü finde önemli bir role sahip. venlik riskleri yarattığı gerekçesiyle Şirket, 5G teknolojisini geliştirmek Amerikan istihbarat örgütleri Ameri için uluslararası alanda rakipleriyle kan vatandaşlarının Huawei telefon yarışıyor ve Çin’in süper hızlı kablo larını kullanmaması gerektiğini du suz ağların piyasaya sürülmesine yö yurdu birkaç kez. Güvenlik kaygıları nelik planlarının merkezinde bulu İngiltere’de dile getirildi. Yeni Zelan nuyor. Meng Wanzhou duruşmada. Işık Kansu, “Yurt Kemiricileri”nde din, ticaret, siyaset ve medya sacayağında yükselen karşıdevrimci inşayı çözümlüyor GAMZE AKDEMİR Gazeteci yazar Işık Kansu’nun kısa sürede ikinci baskı yapan yeni kitabı “Yurt Kemiricileri” (Telgrafhane Yayınları) için iri puntolarla ve büyük harflerle kenara bir bir yazdıkları demeli ilk olarak. Karşı devrimcilerin yoğun saldırılarıyla dolu çok yakın tarihin ortasında, Cumhuriyetin çürütülüşüne tanıklık etmek zorunda kalan bir gazetecinin not defteri diye devam etmeli sonra. Kansu’nun, “Cumhuriyet yıkılırken TarikatTicaretSiyaset üçgeni ‘medyatör’leri nasıl kullandı?” altbaşlığıyla yazdığı bu not defterinin konuğu ise bol! Her sektörden, kurumdan ve kılıktan Cumhuriyet düşmanları ve taşeron medyatörler... Siyasal iktidarcısından tezgâhçı cemaatçisine envai, içdış güdümlü, çoğu taze kalanı ise satılmış veya işgal edilmiş yayın organları ve neferleri... Mimarları, mühendisleri, komutanlarıyla kemiricilerin en azılıları ekseninde; din, ticaret, siyaset ve medya sac ayaklarında yükselen karşı devrimci inşayı, çıkar ve şer birliğini sa tır satır işliyor Kansu. Türk medyasının utanç dolu yakın tarihini merkeze alarak toplumun ve havanın küresel dönüşümünü vurguluyor. Çalışmasının “Ergenekon Düzmecesi” başlıklı bölümünde Cumhuriyet gazetesinin üzerine hangi ana gerekçeler, uydurma savlarla yüründüğünü irdeliyor Kansu. Ardından Cumhuriyet gazetesinde yaratılmak istenen çizgi değişikliğini çözümlüyor. Işık Kansu’nun yazı dilini iyi biliriz! “Yurt Kemiricileri”nde de umudunu diri tutarak yumruk gibi yazıyor yine. Hedeflerine vardılar! Kitabınızda yurt kemiricilerinin yola devam haritasında şu nihai amacı sıklıkla vurgulanıyor: Türkiye’nin 1923 devriminin ilkelerinden, Atatürk ile simgelenen tüm özdeşlik niteliklerinden koparılması, yani laik, demokratik, sosyal ve ulusdevlet yapısından koparılması, bölünmesi. Medyatörlerini merkeze alarak sorarsam, her şey nasıl başladı? Kardeşim Gamze, aslında bilinçli sorunun içinde yanıtı da var. Kuyuya taş atan deli, (aslında hiç de deli değil, şeytan akıllı) sömürücü egemenliktir. Emperyalizmin 1970’lerden başlayarak tüm dünyaya anlatmaya başladığı yeni masal küreselleşmedir o şeytanlık. Masalın gelip dayandığı yer, sermayenin akışkanlığı önündeki tüm engellerin, sınırların, duvarların yıkılması, finans kapitalin alabildiğine özgürleşmesidir. Bu azgın özgürleşme (serbestleşme); ulusal sınır, ulusal planlama, kazanılmış hak, kamu yararı, kamu hizmeti ve işletmeciliği, karma ekonomi gibi emeği ve emekçiyi, mazlum halkları, dolayısıyla “tam bağımsızlık” istencini simgeleyen tüm alanları dümdüz etmeyi öngörüyordu. Öngörmekle kalmadı, Türkiye’de olduğu gibi, yoksullaşma, birbirine yabancılaşma ve düşmanlaşma, gericileşme, cahilleşme, lümpenleşme, demokrasiyi askıya alarak diktatörleşme ile doğrudan yaşama geçti. Bunun için basınyayın hizmetinin iliştirilmiş ve de yandaşlaştırılmış medyaya doğru evrilmesi; kamu mallarının, siyasal kadroların, kısacası tümüyle devletin ve kamusal düzenin, küresel şeytanlık tasarımının emir ve görüşlerine uygun olarak dönüştürülmesi gerekiyordu. Hedef oydu, o hedefe de varıldı. 1923 devrimi yıkılmalıydı, yıkıldı. Şu anda Türkiye’yi küresel egemenler için yönetenlerin ifadesiyle onun enkazı kaldırılıyor. Devrimciler, Atatürkçüler, Cumhuriyetçiler, sosyalistler; yıllardır 1923 devrimi ve onun yaratıcılarını aşağılayan medyatörlerin, yobazların, ruhlarını küresel şeytana satmış yetmez ama evetçilerin üstünde tepindiği işte o enkazın altındadır bugün. Ayıplı tarihe tanıklık Uyananı, uyanamayanıyla “Bu yeni insanı ve yurdu daha neler bekliyor”u nasıl ortaya koymayı amaçladınız? Biz gazetecilerin temel ödevi yaşamı özetlemek, yaşadığı dönemin tarihine tanıklık etmektir. Yurt Kemiricileri, bu ödevi yerine getirmek üzere yazıldı: Kardeşi kardeşe düşüren, halkçı atılımları körelten, top lum çıkarlarını kollayan kurumları örseleyen, hatta çürüten; basın özgürlüğünden tutun düşünce özgürlüğüne değin elimizdeki tüm uygarlık birikimlerini Ortaçağ’a geri iten, siyaseti ve ülke yönetimini kokuşmuş ilişkilerle sarmalayan, halk yararına nesnel ve ilkeli görevler üstlenmiş gazeteleri sinsice işgal eden bir dönemi özetlemek, yaklaşık yarım yüzyıllık bir ayıplı tarihe tanıklık etmektir asıl amaç. Ayakkabıya yapışmış sakız gibi Medya patronları bankaları, şirketleri, televizyonları ve gazeteleriyle medya holdingleri büyük bir güç haline geldikçe, sizin “medyanın cici beyleri” diye tabir ettiğiniz ve kitapta isimleriyle andığınız pek çok gazeteci de gazeteci olmaktan çıkıyor. Neye/nelere dönüştüler ve nasıl bir motto içselleşti? Gazeteciliği gazetecilikten çıkarıp son yılların moda deyimiyle “etki ajanlığı”na dönüştürenlerin hiç unutulmaması gerekiyor. Onlar; insanlığın güzel geleceğinde, geçmişte yürünen zorlu yollarda ayakkabı tabanlarına yapışmış kirli sakızlar gibi anımsanmalılar. Onlar ki; Uğur Mumcu’nun deyimiyle “tarikat, ticaret, siyaset” sarmalına girip küresel satış masasında birer lokma meze olmuşlardır. Şimdi bir kısmı “aldatıldık” filan diye ağlaşsa da timsah gözyaşları, üzerlerindeki lekeli damgaları hiçbir zaman yıkayamayacaktır. Yurt Kemiricileri; özünde siyaset te, orduda, örgütlerde, basında ve akademik alanda bir serbest düşüşün, alçalmanın tanıklığıdır. Kuşatılmak istendi “Ergenekon Düzmecesi” başlıklı bölümde Cumhuriyet gazetesinin üzerine hangi ana gerekçeler, uydurma savlarla yüründüğünü irdeliyorsunuz. Ardından Cumhuriyet gazetesinde yaratılmak istenen çizgi değişikliğini çözümlüyorsunuz. Cumhuriyet gazetesine son beş yılda yaşatılan ağır süreç basın ve hatta küresel siyaset tarihine nasıl geçmiştir sizce? Cumhuriyet gazetesi, önce, siyasi iktidardan destek alan casusluk cemaatinin uyduruk savları ile dışarıdan kuşatılmak istendi. O kuşatma sürerken, siyasi iktidar ile cemaatin arasında tümüyle çıkarlara dayalı bir çatışma çıktı. O çatışma döneminde, Cumhuriyet gazetesi bu kez içeriden işgal edildi. İşgal, gazetenin hem temel ilkelerine hem emekçilerine hem de geleceğine dönüktü. Amaç, Cumhuriyet gazetesini önce dönüştürmek, sonra diz çöktürmek, son olarak da çökertmekti. Niye? Çünkü, Cumhuriyet, bir 1923 devrimi kurumuydu. Tıpkı, Cumhuriyet rejimi gibi Cumhuriyet’i savunan Cumhuriyet gazetesi de enkaz haline getirilmeliydi. Görevlendirilenler, bu amaca ulaşamadılar. Alev Coşkun’un başlattığı hukuksal savaşım sonrası, Cumhuriyetçiler, bugün hem kuşatmayı hem de işgali kaldırmış; gazeteyi bağımsızlığına kavuşturarak gerçek yoluna döndürmüşlerdir. Kitabımda bu kuşatmanın, işgalin ve kurtuluşun ayrıntılarına da yer verdim. Memlekette her şeye rağmen konkordato ilan edilmeyen değerlerimize inancınızla sürüyor ve bitiyor çalışmanız. Kuvayı Milliye ruhu, bu topraklarda iflas edebilir mi? Aydınlanmanın güneşi ile yıkanmış insanlar karanlığa doğru koşabilir mi? Onur balçıkta boğulabilir mi? Öyleyse yapacak daha çok işimiz var. Dağ başını duman almışsa eğer, bize yürümek düşer. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear