15 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazar 13 Mayıs 2018 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: FUNDA YAŞAR ER ‘Senin haddine mi?’ haber 5 CHP’nin adayı İnce, Ege’de Erdoğan’ın ‘dindar nesil’ söylemine ilişkin, ‘O devletin değil, ailelerin görevi. Müslümanlığı senden mi öğreneceğiz’ diye karşılık verdi CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, seçildikten sonra Tay yip Erdoğan’ı yargılayıp yar gılamayacağını soran yurttaş lara, “Hayır. O benim işim de ğil. O mahkemelerin işi. Dev let intikamla, rövanşla yöne tilmez” yanıtı nı verdi. Ken di döneminde yüksek yargıçla rın “düğme ilik lemeyeceğini” Hakan DİRİK vurgulayan İnce, Yüksek yar gıyı, birinci sı nıf hâkimler arasından kuray la seçersin. Ona dersin ki gö revini düzgün yap, düğmeni ilikleme. Cumhurbaşkanı ol duğumda, yüksek yargının bir toplantısına gittiğimde onlar ayağa kalkmayacak. Yargıçlar ayağa kalkmaz. O yüksek yar gıçlar günü geldiğinde beni de yargılamalı, Tayyip Erdoğan’ı da yargılamalı. Böyle olursa memleket düzelir” dedi. Sansüre tepki İttifak alanlarda kuruluyor HAKAN DİRİK Seçim akşamları televizyonlarda gösterilen seçim haritalarında Ege, Türkiye’nin diğer bölgelerindeki “yeşil renkten” ayrışıyorsa bunda “bölgenin hassasiyetleri” önemli rol oynuyor. “Deniz”in biçimlendirdiği gündelik yaşam, cumhuriyet değerlerine bağlılık, laikliği sahiplenme, yaşam biçimini koruma güdüsü, kıyıların “doğal rengini” korumasını sağlıyor. O rengin ilk kademe bekçileri ise bölgedeki “sol damarın” yanı sıra “milliyetçi” değerlere daha bağlı bir anlayışa yakın olan, bölgenin dört bir yanına dağılmış Yörükler. Cumhurbaşkanlığı için aday isimlerinin havada uçuştuğu günlerde kafaları karışan Ege Yörüklerinin gözünde şimdi her şey çok net. Bozkurt’ta, kendilerinin “sarı yağlık” dediği poşularını omuzlarına dolayıp Muhar milliyetçi cenahın ilgisini üze rine çektiğinin bir nişanesi gi bi Muharrem İnce’nin de om zundaydı. Hakkâri performansı umut verici olsa da, ikinci tur da HDP oylarını ne ölçüde ken dine çeker bilinmez ama milli yetçi cepheden oy devşirmek te zorlanmayacağı kesin gibi. İnce miting için alana gelen yurttaşlarla özçekim yaptı. Fotoğraf: Muharrem İnce Miting alanındaki milletvekili aday adaylarının yakalarındaki rozetler bunun kanıtı. Çünkü rem İnce için miting alanına ge o rozetlerde “6 ok” yoktu, “İYİ” len Denizlili Yörükler, kararları yazıyordu. İYİ Parti’nin Deniz nı “Tek adamdan bıktık, öz li milletvekili aday adayları Ne gürlüğü özledik” diye akta zir Aktan ve Ramazan Yüksel ile rıyor. 2008’deki 1047 keçi Bozkurt İlçe Başkanı Meral Ko siyle üretim yaparken şimdi caman, İnce’yi karşılamak için tek bir hayvanı bile kalma miting alanında saf tutanlar ara yan Hasan Yurdagül, Tayyip sında yer alıyordu. “Vatanını se Erdoğan’ın “Ananı da al git!” de ven herkesin yanındayız” diyor diği günleri unutmamış: du İYİ Partililer, ardından da ekli “O çiftçiyi sıfırladı, şimdi de yorlardı: “Satanların değil!” biz onu sıfırlayacağız.” İnce Denizli’de Ege seçmeni İçlerinden çıkan pek çok “dev nin kantarına çıkarken, “Millet İt rimciye” haksızlık etmeyelim, tifakı” ikinci turdan önce alanlar ancak Yörüklerin sarı yağlığı, da kuruluyordu... Havuzun sansürü nedeniy le “milletin medyası akıllı te lefonlar” aracılığıyla canlı ya yımlanan Bozkurt ve Deniz li’deki mitinglerde, AKP Ge nel Başkanı ve cumhurbaşka nı adayı Erdoğan’ın CHP’ye yönelik olumsuz söylemlerini yanıtlamayacağını belirten İnce, “Çöp diyor, tezek di İnce’nin mitingi için yurttaşlar Türk bayraklarıyla toplandı. yor, hiç cevap vermeyeceğim. Testide ne varsa ağzından o çı kar” diye konuştu. “O çöplük desin, ben kuantum diyece ğim, o küfretsin ben uzay di yeceğim” sözleriyle “endüst ri 4.0” söylemini anlattı. Genç lere bağıran, çağıran, “küfre den” bir cumhurbaşkanı olma yacağını, onlara yol gösterece ğini kaydetti. “Akıllı telefon la zım, ama akıllı cumhurbaşka nı da lazım” diyerek ezan oku nurken konuşmasına aran ve diyor. Filmler karışıyor. De Çocukluğumda çobanlık yap bağımlı olmayan bir düzen ku ren İnce, ekonomi, hukuk ve mek ki Türkiye’nin tahlil so tığım günlerde, bir göz odada racağız” diye konuştu. eğitim alanında yapılacakları nuçları başka ülkeyle karış 4 çocuk anam babamla otur İnce, Erdoğan’ın “dindar ne anlattı. İnce, “Madem ekono mış. Batıyoruz beyler batıyo duğum, kırılan masanın altın sil” söylemine ilişkin de “Se mi iyi, neden gelişmiş ülkeler ruz! Medyaya güvenmiyorum. da ders çalıştığım günleri hiç nin haddine mi düşmüş. O de enflasyon yüzde 3 de, biz Bir kadınlara güveniyorum, unutmuyorum. Şimdi o çocuk devletin değil ailelerin görevi. de 11? Neden gençlerin yüz bir de gençlere. Bu ülkeyi ka ların umuduyuz biz. Onurlu Küçükken ben de Kuran kur de 20’si işsiz. Kemal Sunal fil dınlar ve gençlerle değiştire bir dış politika, üretime dayalı suna giderdim. Müslümanlığı mi gibi. İki hasta doktora gi ceğiz. Önemli olan eğitimdir. bir ekonomi yürüteceğiz. Dışa senden mi öğreneceğiz” dedi. CHP’de aday mesaisi CHP’de milletvekili aday adaylarıyla mülakatlar tamamlandı. Başvurular PM’de değerlendirilecek ve isimler netleşecek. CHP bazı isimlere de adaylık teklif ediyor Gülümse... Çocuklar yaşamaz, yaşamaya hazırlanır... Bir Rus atasözü akşamın karanlığında doldurdu odanın içini. Bir genç kadın çocukluk düşlerini anımsadı o anda. Soğuk kış gecelerini düşündü, sevdanın kaçışını durdurmaya çalıştı... Yağmur yağıyordu... O ise yapayalnızdı... Her şey ölümdür, karada ve denizde; fakat daha da acımasızdır insanın yazgısı; o bilmek zorundadır, daha doğduğunda; hakkında verilmiş ölüm kararını... Acaba o genç kadın yaşamın hızlı akışını kavrayabilmiş miydi? Hayır düşünmüyordu bunları... Samuil Marşak’ı tanır mıydı? Hiç sanmıyorum... Voronej’ın adını duymamıştı, Samuil’in barış ve savaş şiirlerini okumamıştı hiç... Burns, Shakespeare, Byron, Heine, Petöfi’den çevirilerini biliyor muydu?.. Genç kadın “boş ver” dedi saçlarını yana atarak... Adam ise gülümsedi... Bir sevda bulutu mavilerini giymişti o saatlerde bilinmeyen bir ülkede... Üstünde yeşil vadinin, günbatımında gümüşlenen ırmakların pembeleşen enginliğinde sevişme çanları çalardı... Hiç yazılmamış aşk öyküleri o bilinmeyen ülkenin kadınları üzerine kurulurdu... Düşler gerçeğe dönüşür müydü hiç orada? Bir genç kız şiirler okur muydu erkeğine? Maviler çoğalır mıydı hüznün üzerine çöken grilerde? İvanov ya da Fyodor Sologup bir şeyler fısıldar mıydı kulaklarına? Bir erkek ellerini tutsun istiyordun zamana yenik düşen sabahlarda; bir kadın gülümsesin, kollarında uyutsun diyordun gözlerini yumduğun gecelerde... Her şey yitip gitti aşklarımız gibi... Eğer dünyaya Madagaskar’da gelseydim, bir dil konuşurdum ‘a’ sesiyle dolu; aşkın ateşini çağırırdı şiirim, çıplak dilberlere, Samoa’lı... HHH Çocuklar yaşamaz, yaşamaya hazırlanır... Uzun uzun çocuk yıllarını düşündü, yoksulluğunu, hüznünü, yalnızlığını anımsadı yıllar sonra... Sonra bir şeyler mırıldanmaya başladı: “Sık sık gel al götür beni ge ne Güzelim duygu sık sık gel gene Beden uyanınca bellekte O bilinen istek coşturur ka nınızı Anımsar dudaklar yeniden teni Duyar gene ellerin buluşma sını. Sık sık gel gene, al götür beni gecelere Anımsasın dudaklar, anımsasın tenim...” Yağmur camlara vuruyordu... Yerinden kalktı ve geniş koltuklar bulunan salona geçti... Acaba her şey ölüm müydü? Butler Yeats’ın “Leda ile Kuğu”su aklına geldi... Bir sigara yaktı, ocakta kaynayan sudan kahve fincanına döktü... Artık kahvesi hazır sayılırdı, poşeti fincanın içine boşalttı... Yeniden bir gün başlayacaktı... Gözlerini yumdu, olduğu yerde dakikalarca kaldı... Belki o saatlerde bilinmeyen ülkede, mızıka çalıyordu erkekler... Anıların selinde bir çocuk gibi ağlıyordu tüm kadınlar geçmişin özlemiyle... Lawrence’nin dizelerinden çıkan bir kadın gecenin karanlığında şarkı söylüyordu sevdiğine... HHH Çocuklar yaşamaz, yaşamaya hazırlanır... Büyüklerin yüreklerinde hep büyümemiş çocuklar vardır... Geceler boyu yalnızlar o çocuksu düşlerle birleşir, aşkın kaçışı o zamanlar yoğunlaşır... Doğanın türküsünü söylermiş eskiler; ırmak, dağ, duman, kar, çiçek, ay ve rüzgâr; sevdanın ateşiyle yanarmış eskiler kendi bedenlerini çoğaltarak... Sen bilir misin, aşk hiçtir, korku her şey! O çocuk parmaklarınla dokunduğunda mevsimler yaz oluyor hiç farkında olmadan... Fotoğraflarda gördüğüm, kitaplarda okuyup sonra da kaybettiğim sen kumruların üstünde dörtnala koşan gök gibiydin... Nasılsa sonradan tanıdığım Şilili şair Vicente Huidobro anlattı olup bitenleri bana... Hani yıldızlar kumru gibi seslenirken tepemizde, hani ayın boğuluşuna baktığım yıllarda olduğu gibi... Sırtında alev alev bir gömlek vardı, gözlerinse bir deniz fısıltısıydı... İKLİM ÖNGEL 7Mayıs’ta sona eren milletvekilliği aday adaylığı için CHP’de ‘aday belirleme’ mesaisi başladı. 2 bin 319’a ulaşan aday adayları başvuruları 20 Mayıs’taki Parti Meclisi (PM) toplantısında değerlendirilecek ve 600 kişinin ismi netleştirilecek. 2 bin 319’a ulaşan aday adayı başvuruları Genel Başkan Yardımcıları Çetin Osman Budak, Muharrem Erkek, Fait Öztrak, Seyit Torun ve Tekin Bingöl tarafından değerlendirildi. Her bir aday adayı ile tek tek mülakat yapan Genel Başkan Yardımcıları adaylara ilişkin hazırladıkları raporları bugün Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile yapacakları toplantıda Kılıçdaroğlu’na sunacak. Adayların 1706’sını erkekler, 613’ünü kadınlar, 166’sını da gençler oluşturdu. Partiden teklif alanlar CHP’nin bazı isimlere de teklif götürdüğü ve götürmeye devam edeceği öğrenildi. Bu kişilerin, “alanında başarılı olmasının yanı sıra demokrasi ve adalet mücadelesiyle de topluma mal olan” isimler olacağı belirtilirken, teklif gittiği belirtilen isimler arasında yer alan anayasa hukukçusu İbrahim Kaboğlu aday adaylığı başvurusunu yaptı. İhraç edilen diğer bir akademisyen Murat Sevinç’e de teklif gideceği belirtilirken KHK ile ihraç edilen Prof. Dr. Yüksel Taşkın’ın da başvuru yaptığı öğrenildi. Gazeteciler Murat Aksoy ve İrfan Değirmenci de aday adaylığı için başvuran isimler arasında. Teklif götürülmesi beklenen isimler arasında; Adalet Yürüyüşü’nde Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte yürüyen ve aynı zamanda doktorluğunu da yapan, Meclis’e türban ile giren ilk kadın milletvekili Merve Kavakçı’nın eski eşi Cihangir İslam da yer alıyor. Balyoz ve Ergenekon davalarından mağdur olanların kendileri veya ailelerinin de listelerde olabileceği belirtiliyor. 7 Mayıs’a kadar bilinen birçok isim de aday adaylıği için başvuran isimler arasında yer alıyor. Eğitimİş’in eski Genel Başkanı öğretmen kökenli Veli Demir, EğitimSen eski başkanlarından Kamuran Karaca CHP’den aday adaylığı başvurusunda bulundu. İş Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Rahmi Aşkın Türeli, eski CHP Milletvekili Umut Oran ve DİSK Genel Başkanlığından istifa eden Kani Beko aday adaylığı için başvuru yaptı. Türkiye’nin en büyük yazarlarından Orhan Kemal’in oğlu Kimya Mühendisi Işık Öğütçü, şehit olan kardeşinin cenazesinde söylediklerinin ardından KHK ile TSK’dan ihraç edilen Yarbay Mehmet Alkan aday adaylığı için bavuran isimler arasında yer aldı. Yargıçlar Sendikası Başkan Yardımcısı ve Çocuk Suçları Soruş turma Bürosu’nda görevliyken istifa ederek aday olan Ankara Cumhuriyet Savcısı Bülent Yücetürk’ün ismi de aday adayları arasında dikkat çekerken, Eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu ile İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek’in kızı İrem Çiçek, eski Çankaya Belediyesi Başkanı Bülent Tanık da aday adaylığı başvurusunda bulundu. Şener muamması CHP’nin cumhurbaşkanı adayları arasında adı geçen eski Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener de CHP’den milletvekili olup olmayacağı merak edilen isimler arasında. 7 Mayıs’a kadar olan süre içinde aday adaylığına başvurmayan Şener’in adı daha önceki genel seçimlerde de geçmiş ancak Şener listelerde yer almamıştı. 7 isim başvurmadı CHP’nin mevcut milletvekilleri arasında yer alan altı isim ise adaylık için başvuru yapmadı. Bu altı vekilin İstanbul milletvekilleri Bihlun Tamaylıgil ile Dursun Çiçek, İzmir milletvekili Zekeriya Temizel, Adana milletvekili Aydın Uslupehlivan, Bursa milletvekili Ceyhun İrgil, Mersin milletvekilleri Aytuğ Atıcı ve Hüseyin Çamak olduğu öğrenilirken, eski genel başkan yardımcısı ve mevcut PM Üyesi Erdal Aksünger’in de adaylık başvurusu yapmadığı belirtildi. l ANKARA ‘İlk işimiz OHAL’i kaldırmak’ ZEHRA ÖZDİLEK CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Maltepe’de CHP Yurtdışı Birlikleri 2018 Genel Değerlendirme Toplantısı’na ve Maltepe Belediyesi’nin hak sahibi ailelere destek sunmak amacıyla hayata geçirdiği Aile Sigortası projesinin tanıtım törenine katıldı. Kılıçdaroğlu, “25 Haziran sabahı uyandığımızda ilk yapacağımız iş OHAL’i kaldırmak olacaktır. Olağanüstü hal olmayacaktır. Bu ne demektir? Bütün dünyaya şu mesajı veriyoruz demektir: Türkiye’ye bahar geldi, Türkiye’ye demokrasi geldi, Türkiye’ye özgürlük geldi. Türkiye 25 Haziran’da yeni bir sabaha uyandı” diye konuştu. “Demokrasiye ihanet etmek istediler. 15 milletvekilimizi görevlendirdik, demokrasiye yapılan ihaneti boşa çıkardık” diyen Kılıçdaroğlu, “Sayın Muharrem İnce ‘tarafsız olacağım’ dedi, yakasındaki CHP rozetini çıkardı. Bir ezberi daha bozdu. Dün akşam kadınlarla bir toplantımız vardı. AK Partili bir kadın şunu söyledi: ‘Siz neden cumhurbaşkanı adayı olmadınız?’ Şunu söyledim: Cumhurbaşkanı seçildiğiniz anda Meclis’e geleceksiniz. Cumhurbaşkanlığı yemini var onu edeceksiniz. Bir partinin genel başkanı tarafsız olamaz. Bizim cumhurbaşkanı adayımız 80 milyonu kucaklayacak. A partisi, b partisi, c partisi ayrımı yapmayacak. Bizim cumhurbaşkanı adayı ‘ANNELERİMİZE EN BÜYÜK HEDİYE HUZUR VE BARIŞ’ CHP lideri Kılıçdaroğlu, Anneler Günü dolayısıyla mesaj yayımlayarak anneleri kutladı. Kılıçdaroğlu “Yeniden gönül köprülerini kuracak ve hep birlikte Türkiye’nin önünde biriken bütün sorunları çözeceğiz. Annelerimize bu yıl vereceğimiz en büyük hediye, huzur ve barış içerisinde bir Türkiye’dir” dedi. l ANKARA mız bir partinin genel başkanı olarak Anayasa Mahkemesi’ne hakim tayin etmeyecek. Bizim cumhurbaşkanı adayımız hakimleri yanına alıp ‘gelin hep beraber çay toplamaya gidelim’ demeyecek, tarafsız olacak” dedi. Ekonomide çok ağır bir tablonun olduğuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Başlı başına bir felaketin içindeyiz... Faizden şikâyet ediyorlar. Sanki bu memleketi şimdiye kadar Fransızlar yönetiyordu. Sen yönetiyordun. Açıklama yapıyor, ‘Faiz her kötülüğün hem anası hem de babasıdır’. Günaydın, günaydın Recep Bey. Düne kadar sesi çıkmıyordu ne zamanki çıkıp milletin sırtına yıktıkları faizi anlattım şimdi faizden şikâyet ediyor. 151 milyar dolar dışarıdaki bir avuç tefeciye faiz ödedi bu millet. İçeride 687 milyar lira ödediler. ‘Faizi aşağı indirmeliyiz’ diyor. İndir kardeşim yetki elinde niye indirmiyorsun çünkü tefeciler istemiyor. Yakayı tefecilere kaptırmışsın. ” l İSTANBUL C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear