23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Salı 2 Ocak 2018 6 KHK’liye rahat yok Adalet Bakanlığı, ihraç edilen akademisyenin avukatlık yapmasına da karşı çıktı ALİCAN ULUDAĞ KHK ile Ankara Ünivresitesi’nden ihraç edilen ve öğrenci olarak da okula girişine izin verilmeyen akademisyen Cent Yiğiter’in bu kez avukatlık yapması engellenmek istendi. Adalet Bakanlığı, Yiğiter’i avukatlık stajına başlatan Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) işleminin iptali ve yürütmesinin durdurulması talebiyle dava açtı. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Genel Kamu Hukuku bölümünde araştırma görevlisi olan Dr. Cenk Yiğiter, 7 Ocak 2017’de ilan edilen 679 sayılı KHK ile ihraç edil di. LYS’ye giren Yi ğiter, Ankara Üni versitesi İletişim Fakültesi Radyo Te levizyon ve Sinema Yiğiter bölümünü kazan dı. Üniversite, KHK ile ihraç edilen akademisyenlerin öğrenci de ola mayacağı yönünde bir yönetmelik değişikliği yaptı. Yiğiter, bu neden le ihraç edildiği üniversiteye öğ renci olarak kaydını yaptıramadı. Hukuk fakültesi mezunu olan Yiğiter, bu süreçte avukatlık yaparak hayatını devam ettirme kararı aldı. Ankara Barosu’nun kapısını çalan Yiğiter stajyer avukat oldu. Bu kapsamda Ankara Üniversitesi’ne karşı açtığı davanın görüldüğü Ankara 18. İdare Mahkemesi’nde staj yapması kararlaştırıldı. Yiğiter’in itirazı üzerine staj yapılan mahkeme değiştirildi. İhraç çarpıtması Türkiye Barolar Birliği, Ankara Barosu’nun staj kabul kararını onayladı. Adalet Bakanlığı ön ce bu kararı geri gönderdi. TBB ise ısrar kararı verdi. Bunun üzerine Adalet Bakanlığı TBB’nin staja kabulüne ilişkin kararına Ankara 10. İdare Mahkemesi’nde dava açtı ve yürütmenin durdurulmasını talep etti. Bakanlığın dava dilekçesinde, Cenk Yiğiter’in barış bildirisi nedeniyle ihraç edilmesine karşın sanki FETÖ bağlantılıymış gibi iddialarda bulundu. Dilekçede, Yiğiter’in avukatlık stajı yapmasının, “terörle mücadeleyi sekteye uğratacağı”, “avukatlık mesleğinin itibarını zedeleyeceği” öne sürüldü. l ANKARA ‘Bizi açlıkla terbiye etmeye çalışıyorlar’ Biri 23, diğeri 14 yıllık memurken KHK ile işlerinden oldular. 2 ‘politik işsiz’, mağduriyetlerini ve yaşam mücadelelerini gazetemize anlattı Maile Ariç, İzmir Bayraklı Sosyal Güvenli Kurumu’nda 23 yıllık me mur, Mustafa Benli ise Mardin Ver gi Dairesi’nde 14 yıllık memur ken KHK ile ihraç edildiler. Ariç ih raç edildikten sonra semt pazarın da gözleme yapıp satmaya başladı. Benli ise zeytinyağı satarak geçimi ni sağlıyor. Gazetemi ze konuşan Ariç, “İh raç edildiğimde AKP’li biri ‘Oh ne iyi yap tık. Bunlara çobanlık ta yaptırmazlar’ dedi. ZEHRA ÖZDİLEK Sadece sosyal dışlanmışlığın değil bizi aç lıkla terbiye etmek is tediklerinin kanıtıydı. O insanların ağzından çıkan söz ile ihraç edildik” dedi. Türkiye’yi “kanun hükmün de hukuksuzluk” olarak tanımlayan Benli de, “Bu sürecin de çok yakın bir zamanda sona ereceğini düşünü yorum. Çünkü bu kadar hukuksuz bir durum sürdürülemez” diye ko nuştu. İhracın nedeni ‘gizli’ 15 Temmuz darbe girişiminden sonra binlerce kişi KHK’lerle işinden edildi. İşinden edilenler arasında yer alan Maile Ariç, 679 sayılı KHK ile ihraç edildiğini belirterek hiçbir gerekçe gösterilmeden bir gecede işlerine son verildiğini söyledi. Bilgi edinme haklarının da ellerinden alındığına değinen Ariç, “Dosyanın gizliliği gereği cevap verilmiyor. Orada da bir sebebi bir gerekçesi yok. Politik işsizleriz. Açığa alındığımda İzmir Bayraklı Sosyal Güvenlik Kurumu’nda işveren servisinde şeftim. Büro Emekçileri Sendikası’nda yönetim kurulundaydım” diye konuştu. ‘Kızım çok etkilendi’ Bir kızı olduğunu ve bu süreçte onun çok etkilendiğini dile getiren Ariç, “Benim mücadeleme biraz hayat mücadelesi eklendi. Ama kızım TEOG sürecindeydi çok etkilen Mustafa Benli, zeytinyağı satarak geçinmeye çalışıyor. ‘Darbe olsaydı yine işsizdim’ Mardin Vergi Dairesi’nde memurken ihraç edilen Mustafa Benli ise evli ve iki çocuğunun olduğunu ifade ederek KESK’e bağlı Büro Emekçileri Sendikası Mardin Şubesi Başkanı ve KESK dönem sözcülüğü yaptığına değindi. 677 sayılı KHK ile ihraç edildiğini belirten Benli, “ 15 Temmuz gecesi darbe girişimini duyar duymaz ‘her türlü darbeye’ hayır yazarak gerek kişisel gerekse de kurumsal tavrımı ortaya koydum. Çünkü biliyordum ki darbe başarılı olduğunda ben yine işimden olacaktım. 12 Eylül döneminde ağabeyim de işinden olmuştu” dedi. di. İstediği meslekten vazgeçti. Çünkü çevremizde ihraç olan doktorlar var. Bu ülkeyi bırakıp gitmek istiyor ‘Nasılsa burada boşuna çalışıyorum. Kazansam da bir şey olmayacak’ diyor. Notları düştü. TEOG’dan bir ay önce Eğitim Sen’li arkadaşlar ihraç olan arkadaşların çocuklarını topladılar. Çocuklara zayıf oldukları dersleri vererek dayanıştılar. Moral oldu, birbirlerini biraz iyileştirdiler. İyi bir okulu kazandı fakat ora Maile Ariç, ihraç edildikten sonra pazarda gözleme satıp, bez bebek örmeye başladı. dan daha iyi bir yeri istiyordu. Kızım hayallerinden vazgeçti” ifadelerini kullandı. Gözleme ve örgü bebekler İhraç edildikten sonra pazarda gözleme açan Ariç, “İhraç edildikten sonra insanlar yanımıza geldiğinde gözlerimizin içine, derinlere bakıyorlardı. Ben de derinlerde yıkılmış bir Maile görmelerine fırsat vermeden peynir satmaya başladım. Bir arkadaşımız da, pazarda satmayı dene, dedi. Bir iki pazar denedim tutmadı. Ardından bir arkadaşımızın önerisi ile Özkanlar pazarında gözleme açmaya başladık. İki ay boyunca pazarda gözleme açtık. Şimdi de pazarın mahkeme süreci varmış biz de mecburen gözleme işini bırakıyoruz. İş başvuruları yaptım fakat ihraç edildiğimizi duyanlar vazgeçiyor. Peynir ve tereyağ satıyorum. Tezgâh açacağız. Bebek örüyorum, takı yapıyorum” dedi. ‘Selam vermeyenler var’ Üretim yapmanın kendisini mutlu ettiğini belirten Ariç şöyle konuş tu: “Bazı yeteneklerim varmış, yeni keşfettim. Diğer taraftan öfke de var bu öfkenin getirmiş olduğu gayret de var. Sendikal anlamda da bu gayret mevcut. Hem alanları hem işyerlerini terk etmiyoruz. İşyerlerinde de tabii olumsuz tepkiler alıyoruz. Görüşmek istemeyen, selam vermek istemeyenler var. Aksine ısrarla sahip çıkanlar var. Hayatın her alanı mücadeleye döndü. Sosyal ilişkilerimiz bile mücadeleye döndü. Bazen yorucu olabiliyor. İleriye doğru belki kendi işim ile ilgili büro açarım.” ‘Dayanışma önemli’ Geçim sıkıntısı kaygısı yaşadıklarını dile getiren Benli ise, şöyle devam etti: “Hatay’dan getirdiğim zeytin ve zeytinyağını satarak geçimimi sağlamaya çalışıyorum. Yakın bir zamanda da imece usulü bir yer açmayı düşünüyoruz. Bugüne kadar emek, demokrasi, özgürlük, barış talep etmiştim. Bundan sonra da bu ilkeleri savunmaya devam edeceğim ve işsiz kalan kamu emekçileri ile dayanışılması gerektiğine inanmaktayım” diye konuştu. l İSTANBUL MEB’in ihraç körlüğü OZAN ÇEPNİ Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), yeni yılda eğitim süreçlerine ilişkin eğitim sendikaları ile görüşmeye başladı. Görüşmelerden ilki, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin, bakanlık bürokratları ile birlikte EğitimSen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan ve beraberindeki sendika yönetim kurulu üyeleri arasında gerçekleşti. Görüşmelerde OHAL döneminde KHK ile on binlerce personeli görevden ihraç edilen Milli Eğitim Bakanlığı’nın suçsuzluğu kanıtlansa da eski personeli ile ilgili süreçleri takip etmediği ortaya çıktı. ‘Muhatap değiliz’ Bakanlık bürokratlarının, kendileriyle görüşen sendika yöneticilerine, aralarında tüm suçlamalardan beraat eden Semih Özakça’nın da olduğu ihraç edilen ve açığa alınan öğretmenlerle ilgili kendilerinin yapacakları bir şey olmadığını, MİT’ten gelen listeleri hükümete ilettiklerini söylemekle yetindikleri öğrenildi. Bakanlık yöneticileri, bir tem silcilerinin olduğu OHAL Komisyonu’nu adres gösterdi. Edinilen bilgiye göre sendika yöneticileri, ihraçlarla ilgili sorularına “Biz MİT’ten gelen isimleri bildirdik ve ihraç edildiler. Bundan sonraki süreçle bir ilgimiz yok. Muhatap değiliz” yanıtı aldı. Ayrıca KHK ile ihraç edilmesine karşın hakkında başlatılan adli soruşturma ve davalardan beraat eden, OHAL komisyonuna ise başvurmayan öğretmenlerin göreve iadesine ilişkin bir çalışmanın olmaması da dikkat çekti. l ANKARA haber TASARIM: EMİNE BİLGET Atom altı düzeyinde hayata bakış Bilimin dünya çapındaki değiştirici ve yenilikçi gücünün hızla arttığını net olarak gözlemlediğimiz 2017’nin dün başladığımız önemli keşif ve gelişmelerden bir demet daha. Türkiye’deki siyasetin toz dumanı içinde boğulmayalım, küremiz nereye gidiyor bakalım. Bu haberleri bilimin seçkin mesleki dergilerinden kısaca derledim... Atom düzeyinde hayat Evrenin ve hayatın hakikati, her türlü maddenin mikro düzeyinde neler olduğunu anlamaktan geçiyor. İlk mikroskopun keşfiyle hastalık yapan etkenler, virüsler, bakteriler, hücreler görüldü ve tıp gerçeklik kazanmaya başladı. Yani insanoğlu aletler sayesinde “derin” gözlere, kulaklara kavuştu... Tıp’ta geçen yılın en önemli “alet” keşfi ise “Kryo Elektron Mikroskop”tu (CryEM) ve 3 geliştiricisine Kimya Nobeli verildi bu yıl. Peki, ne yapıyor? Eksi 150 derece sıcaklıkta, biyolojik parçaları, herhangi bir işleme tabi kılmadan, ilk özgün halleriyle gözlemleme olanağı veriyor. Saydam, en küçük katmanları, ışık ve elektrik geçirgenlikleri, karmaşık moleküllerin birbiriyle girdikleri etkileşimler, anahtar proteinlerin çalışmaları izlenebilir oldu; bugüne kadar gözlenememiş yapıların atomik çözünürlükleri sayesinde biyokimyasal ve genetik gözlemlere büyük bir hız kazandırdı. Alzheimer hastalarının beyinlerinde biriken karmaşık ve plak oluşturan fibrillerin yüksek çözünürlüklü modelleri bu sayede üretildi vb...  Bakın, CRYEM daha nelerde devrimci açılımlar getirecek. Soyumuz 100 bin yıl daha geriye Fas’ta bir mağarada eskiden bulunmuş bazı kafataslarının yeniden incelenmesiyle, aynı bazılarının tarihi yeniden belirlendi ve soyumuz Homo sapiens’in ortaya çıkışı 100 yıl daha geriye, gitti: En az 300330 bin yıl önceden beri varız! Kim bilir belki de daha eskiyiz! Şunu da belirtelim, elektron düzeyindeki incelemeler ve yöntemler geliştikçe, yeni incelemelerle fosiller üzerindeki bilgiler de değişiyor ve yenileniyor. Yeni teknolojiler ve yeni yöntemler! Bir minik aletin büyük başarısı Hazır söz yeni teknolojik aletten açılmışken: Fizikçiler atom altı parçacıkları gözlemleyebilecekleri küçük bir dedektöre kavuştu ve bu sayede en zor gözlemlenen atom altı parçacık sayılan nötrinoların saçılımlarını saptadılar ve böylece bu amaçla kullanılan devasa donanımlara ihtiyaç kalmadı... Bu neden önemli? En küçük atom parçacıklarının nükleer reaksiyonlarda nasıl ortaya çıktığı, dağılıp saçıldığı, birbirini etkilediği ve bu etkileşim sonucu hangi parçacığın neye dönüştüğü konusunda önemli bilgi eksikliği giderilebilecek. Neler oluyor? Özellikle atom altı düzeyde? Evrenin ve hayatın sırları bu sorularda! Araştırmalara açıklık Bilimsel araştırmaların mesleki bilim dergilerinde yayımlanması büyük önem taşır. Böylece araştırmalar bilim dünyasının görüşüne sunulur. Ancak bilimsel araştırmalar arttıkça, önemli bilim dergilerinde yayımlanmaları uzun zaman alıyor ve bu da gelişmelerin hızını engelliyor. Fizikçilerin önemli bir kısmı yıllar önce araştırmalarını anında elektronik arşivlerde yayımlamaya ve eleştirilere açmaya başlamıştı (yüzde 70’i). Fakat şimri biyoloji araştırmalarında tutuculuk değişiyor. En eski yayıncı bioRxiv arşivinde mikrobiyoloji, hücre biyolojisi ve sinirbilimi araştırmaları boy gösterdi. ABD ve İngiltere bu araştırmaların paylaşımını teşvik etmeye yöneldi. Chan Zuckerberg Girişimi, bioRxiv’e büyük bir yatırım yaptı ve biyolojinin bu en popüler sunucusunu güçlendirdi. Bazı saygın bilim dergileri, kendisine gönderilen araştırmaların bir ön versiyonlarının burada yayımlanmasına izin veriyor. Şimdi her ay biyolojitıp ile ilgili en az 1500 araştırma, öncelikle bioRxiv’de boy gösteriyor. Ama bu alanda araştırmaların özetlerini yayımlayan veritabanı PubMed’e her ay kabaca 100 bin yeni makale eklendiğini düşünürsek henüz çok az. Araştırma ve sonuçlarını çok hızlı ulaşım sayesinde, araştırmalar da büyük bir ivme kazanacak. Nitelikli dergilerin kurdukları tekeller de sarsılıyor. HHH 2017’deki yenilikler çok çok fazla. Siz en iyisi Herkese Bilim Teknoloji dergisini her hafta izleyin veya portaldan elektronik abonesi olun. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear