28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
KULTUR Halk ozanı Ali Ekber Çiçek türküleriyle anıldı Ünlü halk ozanı Ali Ekber Çiçek, Maltepe’de adına düzenlenen gecede, türkülerle anıldı. Maltepe Belediyesi Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde düzen lenen “Ali Ekber Çiçek Türküleri” anma programında, Türk halk müziğinin genç kuşak yorumcularından Baran Metin ve Çağdaş Aslan sahneye çıktı. Metin ve As lan programda 400’den fazla türküyü derleyerek geniş kitlelere ulaştıran ve Anadolu müziğini dünyaya tanıtan Ali Ekber Çiçek’in eserlerini seslendirdi. Pazartesi 25 Aralık 2017 EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK kultur@cumhuriyet.com.tr 15 Türkiye’nin yeni nesil sanatçılarını ilk kez İstanbul’da Galata Rum Okulu’nda aynı çatı altında buluşturan ve dört gün süren BASE’i yaklaşık 12 bin kişi izledi. Sanat buluşmasını takip eden, konuşma yapan ve gençlerle buluşan sanatçılardan Mehmet Güleryüz, Hande Şekerciler, Murat Germen, Taner Ceylan’a BASE’iBASE’isorduk. 12 bin kişi izledi Türkiye’nin yeni nesil sanatçılarını ilk kez İstanbul’da Galata Rum Okulu’nda aynı çatı altın da bir sergide buluşturan yeni nesil sa nat buluşması BASE sona erdi. 20 ilde 31 üniversiteden 108 sa natçıya ait 116 yapıta ev sahipliği yapan sa nat buluşması BASE’i yaklaşık 12 bin kişi ta ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK kip etti. 2124 Aralık tarihleri arasında 4 gün boyunca birbi rinden önemli konuş macıları ağırlayan BASE Talks ise sanat dünyasını bir araya getirdi. Ara larında Hande Şekerciler, Hera Büyük taşçıyan, Agah Uğur, Alev Ebuzziya, Ali Kazma, Banu Çarmıklı, Gülsün Kara mustafa, Hale Tenger, Mehmet Güler yüz, Murat Germen, Mustafa Taviloğlu, Refik Anadol, Taner Ceylan gibi isimle rin de bulunduğu 75 konuşmacı sanat severle buluştu. “BASE’e, Türkiye’nin neresinde olur sa olsun yaratıcı genç insanlarımız oku lunu bitirdiği o çok önemli kavsakta gö rünür olsun, takdir edilsin, aileleri gu rurlansın ve yaratım süreci için cesa ret bulsun amacıyla yola çıktık” diyen BASE kurucularından Ali Kerem Bilge, “Geçirdiğimiz son 4 gün içerisinde ko leksiyoneri, galerisi, küratorü, sanat severi ve sanat dünyamızın önde gelen sanatçılarının yoğun ilgisiyle hayalimi zin gerçekleştiğini görmenin ve bu se ne mezun olacak sanat öğrencilerinin Taner Ceylan Mehmet Güleryüz mutluluğuna tanık olmanın verdigi gururu yaşıyoruz. 12 bine yaklaşan ziyaretçilerimizin iyi vakit geçirdiğini görmekten cok mutluyuz” dedi. Sanat buluşmasını takip eden, konuşma yapan ve gençlerle buluşan sanatçılardan Mehmet Güleryüz, Hande Şekerciler, Murat Germen, Taner Ceylan’a BASE’i sorduk. Mehmet Güleryüz Güzel sanatlar fakültesinden mezun olup sanata adım atan gençlerin üzerine dikkati çekmek onların ilk adımda bulundukları noktayı ve kendilerinin kendilerini görmesini, aynı zamanda aynı işi yapanların da gençleri görmesini sağlamak çok önemli. Bu amaçta organizasyonlar var ama burada çok daha geniş bir yelpazeyi bir araya getirmek ve sadece sergilemekle kalmayıp bu genç sanatçıları sanatın, Türkiye’deki sanat ortamının düşünürleri ve sanatçılarıyla karşılaşmalarını ve görüşlerini alabilirliklerini sağlamak yönünden geniş düşünülmüş özenli bir buluşma. Şu ana kadar görüştüğüm kişiler yani bu etkinlikte yer alanlar ve önayak olanlar bunu seneye ve ileriki seneye ne kadar geliştirebileceklerini, bu hareketle nasıl deneyimler elde ettiklerini ve bunlardan nasıl yararlanacaklarını ifade ettiler. Sanat buluşmasının sürmesinin çok isterim ve elimizden geleni de esirgemeyeceğim” diyor. Hera Büyüktaşçıyan BASE’in benim gözümdeki en değerli yanı büyük şehir odağını kırıp Türkiye genelindeki sanat eğitimine ve üretimin çeşitliliğine dair bize bir ışık tut ması oldu. Gençlerin sergideki görünürlüklerinin yanı sıra bence onlar açısından bu etkinliğin en önemli kısmı düzenlenen konuşma serileri oldu. Sanat üretiminin ve bu yolculuğun başlarında olanlar için kendilerinden önce bu süreci yaşamış olanların deneyimlerinden kendilerine feyz alabilmeleri ve belirli noktalara dair bilinçli olarak yaklaşabilmeleri açısından çok önemliydi. Sadece gençlerin değil, tüm sanat ortamının ihtiyacı olan bir araya gelme oldu BASE. Murat Germen BASE farklı yaş nesillerden, yaklaşımlardan ve profillerden insanları bir araya getirdi. Bu yüzden 4 gün süren konuşma serisi şüphesiz ki gayet faydalı oldu genç sanatçılar için. BASE’in her sene yapılması gerektiğini düşünüyorum. Konuşmalarda farklı sanat alanlarından insanların spesifik grup ve zaman dilimlerinde konuşması yanında, çeşitli karma panellere de yer verilmesi gerekir. Yani; sanatçıyöneticikoleksiyoner, yerleştirmevideoresimheykelfotoğraf, genç nesilorta yaş nesilkıdemli nesil gibi farklı profilleri aynı konuşmada bir araya getirmek iyi sonuç verecektir. Öğrencilerin işlerinin başında durması ve işlerini anlatma şansı yakalamaları önemli... Hande Şekerciler BASE beni çok heyecanlandıran, severek takip ettiğim bir organizasyon ol du. Sanat okullarından mezun olacak genç sanatçı adayları belki de hayatlarında ilk defa böyle kapsamlı bir sergide eserlerini izleyiciyle buluşturdu ve hatta değerli koleksiyonlara dahil etme şansını yakaladı. Üstelik sadece İstanbul’daki sanat okullarında okuyan azınlık değil ülkenin dört yanından gelen öğrenciler BASE ekibinin hiçbir karşılık beklemeden ulaşımdan konaklamaya, sergilemeye uzanan geniş bir aralıkta organize ettiği bu kapsamlı organizasyona dahil olarak büyük bir deneyim yaşadılar. BASETalks bağlamında gerçekleştirilen konuşmaların hafta içi sabah saatlerinde bile oldukça kalabalık olmasından, bu tip bir aradalıklara ne kadar ihtiyacımız olduğunu da görmüş olduk. BASE umarım önümüzdeki yıllarda da gelişerek devam edecektir. Taner Ceylan Yıllardır çevremde yeni gelen sanatçı adaylarına nasıl destek olabileceğimiz konusunda hep bir fikir alışverişi yürütüyoruz. Tüm bu soruları düşünürken böyle bir cevap geldi. Ben BASE Istanbul etkinliğini çok olumlu ve heyecan verici buldum genç sanatçı adaylarının sanat ortamıyla yanyana gelmeleri çok değerli ve onlar için şüphesiz eşsiz bir deneyim. Umarım devamı gelir. Ve hatta her etkinlik ülkenin başka başka şehirlerinde gerçekleşir. Böylece sanatta İstanbul tekelinin de aşılması adına önemli bir adım atılmış olur. İstanbul’un kedileri Rus sinemalarında Yönetmen Ceyla Torun’un çektiği ve İstanbul kedilerini konu alan “Kedi” belgeseli Rusya’da da gösterime girdi. Belgesel, daha önce ABD’de yoğun ilgi görmüş, hatta Time dergisinde yılın en iyi 10 filmi arasında yer almıştı. Rus sinema yazarları, “Kedi”nin büyük ilgiyle karşılandığını duyururken, filmin en çok izlenen “The Legend of Kolovrat” adlı filme de meydan okuduğunu savundu. Ceyla Torun’un yönetmenliğini üstlendiği film Moskova’nın yanı sıra diğer kentlerde de izleyici ile buluşuyor. Filmi izleyen Anna Laxanova, filmi çok beğendiğini ifade ederek, “Kedileri çok sevdiğim için bugün buraya gelip arkadaşlarımla filmi izledim. Bir defasında İstanbul’da bulunmuştum. Tam hatırlamıyorum ama kedileri görmüştüm orada. Ama bu kadarını bilmiyordum” dedi. l İHA ‘Onların Hikâyesi’ yeni yılda Kenter Tiyatrosu’nda... Nesrin Kazankaya’nın yazdığı, yönettiği ve oynadığı, Tiyatro Pera’nın oyunu “Onların Hikâyesi”, 2018’de de sahnelenmeye devam edecek. Oyun, 14 Ocak 2018 Pazar günü Kenter Tiyatrosu’nda izleyiciyle buluşacak. Dramaturjisini Şafak Eruyar’ın, kostümünü Fatma Öztürk’ün, dekorunu Başak Özdoğan’ın, yönetmen yardımcılığı ve ışığını Zeynep Özden’in, dans düzenini Erdinç Anaz’ın yaptığı oyunda Kazankaya’nın yanı sıra Mehmet Bilge Aslan, Başak Meşe, Onur Atilla gibi isimler yer alıyor. “Onların Hikâyesi”, Yahudi ve Ermeni ailelerin zorunlu gö çüne, kaybolmalarına ve kalanların hikâyesine dayanıyor. Oyunda üçüncü kuşak Yahudi bir aile ile Ermeni dostlarının hikâyesi sahneye taşınıyor. Tiyatro Pera’nın geçen seneki oyunlarından “Vanya, Sonya, Maşa ve Spike” da 14 ve 17 Ocak 2018 tarihlerinde yine Kenter Tiyatrosu’nda sahnelenecek. Kaptan’dan ilk kişisel sergi: ‘Arboretum’ Başak Kaptan’ın ilk kişi sel sergisi “Arboretum” REM Art Space’te görülmeye devam ediyor. Lewis Johnson’un küratörlüğünde 15 Ocak’a kadar sürecek sergide Kaptan, “Arboretum”u insan eliyle oluşturulmuş kırsal bir manzara olarak ele alıyor. Sanatçı, yakın tarihin politik ve toplumsal süreçlerindeki bastırılmışlıkları, resimsel malzemenin renk ya da desene varmaksızın kullanıldığı görsel bir dilde gizlemeyi amaçlıyor. Sergi ile daha fazla bilgi info@remartspace.org adresinden elde edilebiliyor. Rem Art Space, Çukurcuma Caddesi No: 20, Beyoğlu / İstanbul’da. Telefon numarası: 0212 245 25 40. 3600 yıllık mühür ilk kez görüntülendi Hitit döneminde kral ile kâtip arasında yapılan yazışmalarda kullanılan ve dünyada üç tane bulunduğu belirtilen 3 bin 600 yıllık mühür yurtdışına kaçırılmak üzereyken Çorum Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından düzenlenen ope rasyonda krem kutusunda ele geçirilmişti. Paha biçilemeyen mühür ilk kez görüntülendi. Diğer örnekleri Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Metropolitan Müzesi ve Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde bulunuyor. Çorum Müzesi Müdürü Dr. Önder İpek, mühürle ilgili yargı sürecinin devam ettiğini söyledi. Hitit dönemine ait olan bu mührün önemli bir mühür olduğunu dile getiren Dr. İpek, “Bronz bir mühür. Bu mühür üzerindeki hiyeroglif yazılar ilerde bilim adamları tarafından çözülecektir ve bilimsel çalışmaları yayımlanacaktır. Mühürle birlikte müzemiz de önemli bir koleksiyon sahibi oldu” dedi. l İHA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear