28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cuma 6 Ocak 2017 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: SERPİL ÜNAY haber 11 Berkin Elvan 18 yaşında Tek Gezi Parkı eylemleri sırasında polisin gaz fişeğiyle başından vurarak öldürdüğü Berkin Elvan, dün, 18 yaşına girdi. Baba Sami Elvan, “18 yıl önce bugün en mutlu günümdü. Bugün ise geçirdiğim en kötü günlerden biri. Bize bunları reva görenler, ‘emri ben verdim’ diyenler kafalarını yastığa koyduklarında rahat uyuyabiliyorlar mı” diye sordu. Berkin Elvan’ın doğum gününü sosyal medyada da çok sayıda kişi kutladı. Nâzım Hikmet’in “büyümez ölü çocuklar” dizelerini paylaşan çok sayıda ki şi, Berkin Elvan’ı andı. Gazeteci Elif Ilgaz, Twitter’da, “Yaşasaydı 18 yaşında olacaktı...” diye yazdı. CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu, “Berkin Elvan’ın doğum günü. O da Erdal Eren gibi hep çocuk kalacak ve hep hatırlanacak” dedi. CHP milletvekili Gürsel Tekin, “Belki senin halkındır mutluluk. İyi ki doğdun çocuk!” mesajını paylaştı. Polisin işkence ile öldürdüğü gazeteci Metin Göktepe’nin ablası Meryem Göktepe ise “Berkin Elvan ve Metin Göktepe iki kuş kaşlı kardeşti onlar..” dedi. Ferhat Tunç, “Öldürülmeseydi bugün 18. yaşını kutluyor olacaktı” diye yazdı. Duruşma günü belli değil Elvan’ın faili polis hakkında iddianame vurulmasının üzerinden 1270 gün geçtikten sonra tamamlanmış, polis Fatih D. hakkında müebbet hapis cezası istenmişti. Ancak iddianameyi kabul eden İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi henüz yargılama gününü belirlemedi. l İSTANBUL / Cumhuriyet yol laIklIk Laik bir ülkede yaşamak isteyenlerin çoğunlukta olduğunu söyleyen Halkevleri Başkanı Ersoy, ‘Yaşamın her alanında sesimizi duyurmaya devam edeceğiz’ dedi ŞEYMA PAŞAYİĞİT Laiklik eylemleri nedeniyle üyeleri tutuklanan Halkevleri’nin Başkanı Oya Ersoy, AKP iktidarı ta rafından hedef haline getirildiklerini be lirterek, “Bütün toplum olarak bu ka ranlığın içinden çıkmanın tek yo lunun laik ve de mokratik bir ülke nin kurulmasın dan geçtiğine ina nıyoruz” dedi. Yılbaşı gece si İstanbul’da ger çekleşen terör sal dırısının ardından Okmeydanı’nda bir kahvehane Oya Ersoy de yurttaşları IŞİD militanları ve sempatizanlarına karşı mücadeleye da vet eden ve laiklik çağrısı yapan Hal kevleri üyeleri Hamit Dışkaya ve Ayşe gül Başar’ın İçişleri Bakanlığı talimatıy la tutuklanmasının ardından Halkevleri Başkanı Ersoy, “Kamu Yararına Dernek” statüsündeki Halkevleri’nin laiklik mü cadelesini Cumhuriyet’e değerlendirdi. Karanlıktan çıkmak için Ersoy, uzun süredir Halkevleri’nin iktidar tarafından hedef haline getirildiğini belirterek şöyle konuştu: “14 yıldır AKP iktidarının bu toplamda uyguladığı gerici politikalarının sonuçlarını yaşamaya başlamış durumdayız. Bütün toplum olarak bu karanlığın içinden çıkmanın tek yolunun laik ve demokratik bir ülkenin kurulmasından geçtiğine inanıyoruz ve bu yüzden laiklik mücadelesi veriyoruz. Bu nedenle de AKP tarafından hedef haline getirildik. Köşe yazarlarından tutun da Aktrollere kadar bir saldırı kampanyası başlatıldı. Biz laik ve demokratik bir ülke mücadelesinden vazgeçecek bir örgüt değiliz.” Kapı kapı mücadele Yılbaşından önce kutlamalara yönelik hedef gösterme, ötekileştirme kampanyaları ile gericiliğe karşı laikliği öne çıkaran bir süreç başlattıklarını vurgulayan Ersoy, “Mahalle mahalle kapı kapı dolaşarak yaptığımız bir mücadele var. İktidar gibi düşünmeyen herkesin sansürlenmesine karşı hayatın içinden örgütleniyoruz. Tabii ki yaşamın her alanında sesimizi duyurmaya devam edeceğiz. Laik bir ülkede yaşamak isteyenler çoğunluk, bastırılabilecek kadar az değil” ifadelerini kullandı. OHAL ve başkanlık tartışmaları ile iktidarın istediği gibi bir rejime geçiş süreci yaşandığını belirten Ersoy, “Bu rejimin ayakları kadın düşmanı; tamamen ırkçı ve gerici bir anlayış üzerine inşa edilen bir süreci yaşıyoruz. Bizler demokrasiden yana, laiklikten yana olan tüm güçlerin bu mücadeleyi sürdürmesin gerektiğini düşünüyoruz. Bizler mücadeleye devam edeceğiz. Ev ev, kapı kapı gezmemiz de gerekse tüm mücadele alanlarımızı genişleteceğiz” diye konuştu. Suç duyurusu yapacağız 15 Temmuz darbe girişimi akabinde ilan edilen OHAL’in ardından yaşanan süreç için “kadın düşmanı, ırkçı, gerici” nitelemesi yapan Ersoy, “Kendileri gibi yaşamayan herkesi düşmanlaştırıp, birbiriyle alakası olamayan bir kokteyl suçlama yaratılıyor” ifadeleriyle yaşananları yorumladı. Ersoy, Halkevleri’ne yönelik başlatılan karalama kampanyaları ve tehditlere ilişkin suç duyurusunda bulunacaklarını aktararak, “Biz Aktroller ve yandaş medya başta olmak üzere, hedef gösteren kişiler için erişim engelleme başvurusu, suç duyurusu ve tazminat davaları açacağız. Yargı iktidara bağlı olsa da yaşananları tarihe not düşmek için bu davaları açacağız” dedi. l ANKARA ‘YASA YANLIŞ YORUMLANDI’ Okmeydanı’nda laiklik çağrısı yaptıkları için tutuklanan Halkevleri üyeleri Hamit Dışkaya ve Ayşegül Başar’ın Avukatlarından Deniz Özbilgin, Başar ile Dışkaya’nın, Türk Ceza Kanunu’nun 216. maddesinde yer alan “Halkı kin ve düşmanlığa alalen tahrik etme” suçlamasıyla tutuklandıklarını açıkladı. Özbilgin, “Savcılık ve hakimlik, bu maddeyi ilgisiz bir yerden ve tersten yorumladı. Bu madde, halkı kin ve nefrete sevk etme suçlamasıdır. Halkevi üyeleri, aksine halkı dostluğa davet etmiştir. Halkı laikliğe davet etmek, suç değildir” dedi. l İSTANBUL / Cumhuriyet ‘SAVUNMAK HERKESİN GÖREVİ’ Halkevleri Mersin Şubesi, Halkevleri Mersin Şube Yönetim Kurulu üyesi ve gazetemiz stajyeri Ayşegül Başar ile Halkevleri Okmeydanı Şubesi üyesi Hamit Dışkaya’nın laikliği savunma çağrısı yaptıkları için tutuklanmalarını bir açıklamayla protesto etti. Halkevleri Mersin Şube Başkanı Şamil Işık Cevahir, “Bu ülkede devlet içinde göreve başlayan herkesin ettiği yeminde yer alan ilkelerden biri de laikliktir. Laiklik din ve devlet işlerinin ayrı tutulmasıdır ve anayasada yeralan bir ilkeyi savunmak suç sayılamaz” dedi. l MERSİN / Cumhuriyet Barbaros Şansal, tek kişilik hücre istedi Tutuklanan modacının avukatları, Şansal’ın can güvenliği endişesi taşıdığını söyledi KKTC’den sınır dışı edildikten sonra Atatürk Havalimanı’nda linç girişimi yaşayan ve tutuklanan modacı Barbaros Şansal’ın avukatı Efgan Bolaç, Şansal’ın hukuksuz bir şekilde tutuklandığını belirterek, “Tutuklama yasağı üst sınırı 3 yıldır. 3 yılın altındaki cezalarda denetimli serbestlik ile serbest bırakılmalıdır” dedi. Şansal için İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde dün basın açıklaması düzenlendi. Basın açıklamasında ‘İnsan hakları ile insandır’ pankartı açıldı. Şansal’ın avukatı Efgan Bolaç, Silivri 9 No’lu Cezaevi’nde tutulan Şansal’ın can güvenliği için tek kişilik yerde kalmak istediğini belirterek, “Ceza kanunda hâkimlerin bildiği bizim bilmediğimiz bir madde var. AKP’nin canını sıkanlar cezalandırlır diye bir madde. AKP’nin canını sıkan herkes mahkeme huzuruna çıkabilir, karakola çekilebilir veya milli hislerle hareket eden kişiler tarafından cezalandırılabilir” dedi. Bolaç, Şansal’ın “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” gerekçesi ile tutuklandığını hatırlatarak, “Tutuklama yasağı üst sınırı 3 yıldır. 3 yılın altındaki cezalarda denetimli serbestlik ile serbest bırakılmalıdır. Bunların hiçbiri Barbaros Şansal’a uygulanmadı. Tutuklanmasına bugün itiraz edeceğiz” dedi. Saldırı planlı... İHD Eş Genel Başkanı avukat Eren Keskin, Barbaros Şansal’ın planlı ve organize bir şekilde linç girişimine maruz kaldığını ardından hukuksuzca tutuklandığını, vurgulayarak “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik edenler, Şansal’ı hedef gösteren, hakkında homofobik ve cinsiyetçi ifadeler kullanan, saldıran, saldırıya göz yuman, ortam hazırlayan, saldırıyı alkışlayanlardır. Sosyal medyada fikirlerini açıklayan Şansal değil” dedi. l İSTANBUL / Cumhuriyet Denktaş: Sınır dışı kararı kaldırılmalı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş, sosyal medyada Barbaros Şansal’ın dediklerinin çok daha ağırlarının kendileri için söylendiğini dile getirerek sınır dışı kararının kalkması Serdar Denktaş gerektiğini belirtti. Denktaş, sosyal medya mesajları nedeniyle KKTC’den sınırdışı edilen ve getirildiği Atatürk Havalimanı’nda saldırıya uğrayan modacı Barbaros Şansal’la ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kıbrıs Postası’nın haberine göre, Denktaş, KKTC’den sınır dışı edildikten sonra Türkiye’de tutuklanan Şansal’ın İstanbul Atatürk Havalimanı’nda darp edilmesiyle ilgili olarak Meclis’te yaptığı konuşmada konu hakkında fazla bilgisi olmadığını söylemiş ve araştırma yapacağını belirtmişti. Denktaş, yaptığı araştırmada apron içinde yabancıların bulunmadığını ve darp edenlerin uçak içinde bulunan yolcuların olduğunu öğrendiğini söyledi. “Şansal’ın uçaktaki tavırlarına sinirlenen vatandaşların” uçak dışında Şansal’a saldırdığını da söyleyen Denktaş, alınan sınır dışı kararı ile ilgili olarak “Bana göre kalkmalı” ifadesini kullandı. Denktaş, sosyal medyada Barbaros Şansal’ın söylemlerinin çok daha ağırlarının kendileri için söylendiğini de ifade ederek sınır dışı kararının kalkabileceğini belirtti. l Haber Merkezi Hakaretten 3 tutuklama Nevşehir’de, sosyal medyadaki hesabı üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği belirtilen N.K, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, sosyal paylaşım sitesi üzerinden, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, çevresindekilere ve seçmenlerine karşı hakaret eden paylaşımlar yapıldığı yönündeki bir ihbarı değerlendirdi. Paylaşımları yaptığı iddia edilen N.K, gözaltına alındı. Emniyet’teki işlemlerin ardından, “suçu ve suçluyu övme”, “devlet büyüklerine hakaret” suçlarından çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Düzce’nin Akçakoca ilçesinde T.B. (24) ve İ.B. (22) , sosyal paylaşım sitesi Facebook hesaplarında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ettikleri iddiasıyla önceki akşam evlerinde polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. Şüpheliler, polisteki sorguları ar dından dün adliyeye sevk edildi. T.B. ve İ.B., çıkarıldıkları nöbetçi mahkemece tutuklandı. Havalimanında gözaltı Öte yandan İstanbul Atatürk Havalimanı’ndaki özel bir şirkette çalışan A.G, sosyal medya hesabından Cumhurbaşkanına, devlet büyüklerine hakaret ve darbeyi övücü paylaşımlar yaptığı gerekçesiyle gözaltına alındı. l Haber Merkezi Ah şu bizim kahrolası yaşam tarzımız Hadi hayal edin. Laiklik suç olmamış. Milli bayramlar rafa kaldırılmamış. Üniversitelerden ilkokullara kadar her yere mescit açılmamış. Atatürkçülüğü müfredattan çıkarmaya yeltenenler yok. Çocukların eline tebeşir verip tahtalara cihat güzellemeleri yazdıran öğretmenler yetişmiyor ülkede. “İlk laik şeytandır” diyen birinin okul müdürü olması imkânsız. Şort giydi, mini etek giydi, ramazanda içki içti, parkta sevgilisiyle el ele gezdi diye dayak yemiyor; İnanç özgürlüğü ya da inançsızlık üzerine tartışmaktan daha çekinmiyor hiç kimse. Cemaatlerin iktidarla işbirliği yapıp ülkeyi yönetmelerinin mümkünü yok. Cumhurbaşkanının tarafsızlığını ihlal etmesi; ülkeyi babasının çiftliği gibi yönetmesi mevzu bahis değil. Hadi hayal edin. Cumhurbaşkanı ailesiyle Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nde gösterişten uzak bir hayat sürüyor ve politikada tarafsızlığın güvencesi sayılıyor. Meclis’te muhalif partiler bazen birbirine giriyor ama çok satan mizah dergileri alayını sayfalarında rezil ediyor. Televizyon iktidarı yerden yere vuran skeçlerden geçilmiyor. Hadi, hayal edin... Oyuncuları çıplak bir dans gösterisi mesela; bundan yıllar yıllar önce olduğu gibi, gelsin şehrin göbeğinde sergilensin. Meydanlara öpüşen sevgililerin ya da çalışan işçilerin heykelleri dikilsin. Hadi hayal edin. Okullarda zorunlu din dersleri kaldırılmış, liselerde felsefe dersleri var. Çocuklar Hegel, Kant, Eflatun falan okumaktalar. Hadi hayal edin. 19 Mayıs kutlamalarında genç kızlar mini etekleriyle kortejdeler. 23 Nisan’da çocuklar folklorik kıyafetlerle şehrin sokaklarında gezinmekteler. 1 Mayıs’ta tüm örgütler ellerinde bayraklar Taksim’e yürümekteler. Hepimiz insan haklarından bahsediyoruz; kadın haklarından, cinsel özgürlükten, basın özgürlüğünden, fikir özgürlüğünden. Hadi hayal edin. Dergiler her dilde özgürce çıkıyor, gazeteler her dilde özgürce basılıyor. Gazeteciler korkusuzca yazıyorlar; aydınlar korkusuzca tartışıyorlar. İktidar onları suçlasa, hapse atsa bile; dışarıda kalanlar yoldaşlarını kurtarmak için hukuku sonuna kadar zorluyorlar. Adalete güveniyoruz, yargının tarafsızlığına ve üstünlüğüne... Hadi biraz daha ötesini hayal edin. Atatürkçülüğü her yönüyle tartışmaya başlamışız. Diyoruz ki asker kıyafetli heykelleri, resimleri kaldırılsın artık, her yere sivil fotoğrafları koyulsun. Salıncakta sallansın, denize girsin, dans etsin, flört etsin, rakı falan içsin. Çocuklar onu öyle görsün, öyle bilsin. Tarih derslerinde savaşın ne kadar korkunç bir şey olduğunu anlatmaya başlamışız. Kurtuluş Savaşı’nın bile... Acıları ve kayıplarıyla, tarafsızca. Bugün bize bağımsızlığımızı veren devrimlerin ne kadar sancılı yapıldığını öğretiyoruz onlara. Ödenen bedelleri hakkıyla bilsinler istiyoruz. Ki aynı acıların yaşanacağı ortam yeniden oluşmasın. Bir arada yaşamanın büyüsünü; ırkların, dinlerin, dillerin kardeşliğini anlatıyoruz hep onlara, karıncayı incitmekten ürker olsunlar istiyoruz. Cinsel bilgileri okullarda bilimsel olarak erkenden öğretiyoruz; cinsel kimliklerine nasıl sahip çıkacaklarını biliyorlar, gökkuşağının tüm renklerini seviyorlar. Hadi düşünün. Şu an elimizden kayıp giden; iktidar tarafından tehdit edilen kahrolası yaşam tarzımızın bu olduğunu düşünün. Nerde hata yaptığımızı düşünün ve daha nerelerde hata yapacağımızı düşünün. Referanduma kadar iyice düşünün. Gözaltındaki üniversite öğrencileri serbest bırakıldı Halkevleri üyeleri Hamit Dışkaya ve Ayşegül Başar’ın tutuklanmasına gerekçe gösterilen laiklik bildirisini okudukları için gözaltına alınan Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencisi 7 genç, dün, serbest bırakıldı. Öğrenci Kolektifi üyesi öğrenciler, Dokuz Çeşmeler Kampüsü yemekhanesinde, 4 Ocak’ta, Halkevleri’nin laiklik bildirisini okumuş ve “üniversiteliler olarak bizlerde bu metnin imzacısıyız” demişlerdi. Özel güvenlik görevlilerince dövülerek yemekhane dışına çıkarılan yedi öğrenci, polislerce darp edilerek gözaltına alınmıştı. İzmir Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube’de tutulan öğrenciler dün serbest bırakıldı. l Haber Merkezi C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear