24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumartesi 15 Ekim 2016 EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ haber 13 77 milyon bebek İLK BİR SAAT SÜTE ULAŞAMIYOR UNICEF ayrıca, her yıl dünyaya gelen 140 milyon bebekten 77 milyonunun doğumu izleyen bir saatte anne sütüne erişemediğini belirtirken, bu durumun bebekleri hastalık ve ölüm riskinden koruyacak temel besinlerden, antikorlardan ve anneyle yakın temastan yoksun bıraktığını aktardı. Rapora göre sadece yeni doğan bebeklerin yüzde 45’i doğumu izleyen 1 saat içinde anne sütüne ulaşabiliyor. 6 çocuktan birinin karnı doyuyor UNICEF: FİZİKSEL VE BEDENSEL GELİŞİMİ TAMAMLAYACAK BESİNE ULAŞAMIYOR Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) doğumdan iki yaşa kadar çocuk beslenmesini küresel olarak incelediği “Doğumun ilk saatinden itibaren: Bebek ve çocuklarda beslenme” raporunu dün yayımladı. Rapora göre 2 yaşın altındaki her 6 çocuktan 5’i fiziksel ve beyin gelişimi için yeterli olan besinlerle beslenemiyor. Raporda 623 aylık çocukların yüzde 52’sinin günlük almaları gereken mi nimum besine ulaşabildiği belirtilirken, 6 çocuktan sadece 1’inin kendisi için gerekli besin çeşitliliğine uyacak biçimde beslendiğine dikkat çekiyor. Ayrıca yüksek yağ, şeker ve tuz oranına sahip, düşük protein, vitamin ve mineral seviyesindeki yiyecekler hem yoksul hem de zengin ülkelerde daha da yaygınlaşırken, 2 yaşın altındaki çocukların öğünleri de bundan payını alıyor. Beslenme çeşitliliği yok Raporda çocuklarda sebze, meyve, peynir, süt, karbonhidrat, balık, et, yumurta ve kuruyemişlerden oluşan besin diyetinin önemine de dikkat çekiliyor. UNICEF, raporun sonuç kısmında anne sütüne ulaşma ve beslenme çeşitliliğinin önemini vurgulayarak, bunun çocuklar için hayati önemde olduğunun da altını çizdi. Zira UNICEF’e göre sadece anne sütü yılda 800 bin, kaliteli ve doğru beslenme de 100 bin çocuk ve bebeğin hayatını kurtarabilir. Ayrıca çocuk hastalıklarına bağlı sebeplerin engellenmesiyle küresel ekonomide 300 milyar dolarlık bir kazanç sağlanabilir. Yuvalarda, yurtlarda büyüyen, reşit olunca kendilerini birden “dışarıda” bulan 20’li yaşlardaki üç gençle konuştuk: Devlet elini çekince sudan çıkmış balığa dönüyorsun YURT İNTİHARLARI SON BULSUN KAMPANYASI Hayat Sadece ‘yurt Sende sesleri çocuğu’ değiller oldu Kendilerine isim seçmelerini istedim; Deniz, Ali, Yuvalar ve yurtlar, ancak sıra dışı denebilecek dayak, şiddet, taciz vakalarıy Umut oldular. Üçü de dev la haberleşegeldi hep. Tek let korumasında, yuva tek bunlara dair anlatacakla larda, yurtlarda büyüyen rı da var ama asıl yurtlardaki 20’lerinin ortasında, son “gerçek hayattan” kopuk dü larında gençler. Geçmişlerini bilhassa saklama derdinde değiller. Deniz, “Ya PÖınğaürnç zenden, “dışarıya” hazır bireyler yetiştirilmemesinden ve sonrasında yalnız kalmak lan yalanı doğuruyor, bel tan yakınıyorlar. Üniversite ki sonra samimi olacağım biriyle ya de okumuyorsa 18 yaşına bastığı an lan üzerinden tanışmak istemiyo kurumla bağı kesiliyor gencin, üni rum, söylüyorum” diyor. Deniz, an versiteye giden için bu yaş 25. Sonra nesini babasını hiç bilmiyor, bebekli ne yapacaklar? Bir başlarınalar. ğinden beri Hatay ve İstanbul’da dev Umut, “Eskiden böyle denmesine let korumasında kalmış. 14 yaşında kızardım ama hiçbirimiz normal de yurtta kalmaya başlayan Ali, sami ğiliz, zaten travmalarımız var. Bunun mileştiği tanıdıklarına söylüyor “yurt üzerine yurttan ayrılmak yeni bir çocuğu” olduğunu. Bu travma demek. Dev zorla sırtlarına yapıştırılan bir tabir. Liseden sonra meslek kursuna giden Ali şu an bir bakanlıkta memur. Başta istifayı çok kez düşün Erkekler daha zorda let elini çekince sudan çıkmış balığa dönüyorsun” diyor. Tek başına banka hesabı dahi açamayan, özgüven yoksunu bireyler olarak müş. “Yurttan çıktım diye beni odasına almayan vardı. Ofiste ne sorun olsa benden bilen Kurumlardayken her bakanla değişen kadrolardan yılmışlar. İçeriye hiçbir görevli almadan büyümekten yakınıyorlar. Hiçbirinin yeteneğine bakılmaksızın topluca meslek lisele çıkıyordu” diyor. kapıyı kapatıp sadece rine kaydedilen, son 11 yaşında yurt çocukları dinleyen Nimet ra mutsuzluktan lise ta kalmaya başlayan Umut, bir arkadaşıyla Çocuk Esirgeme Kurumu üzerine sohbet ederken “Ha orası annesinin babasının istemediği çocukların gittiği yer değil mi?” cüm Çubukçu’yu ayrı anıyorlar. Korumaları yüzünden yanına yaklaşamadıkları bakan hikâyeleri de mevcut. 18 ya da 25 yaşında koruma kararının birden kalkıvermesi tekinsiz bir süreci, bir kısmı karanlık ihtimalleri ge yi dahi yarım bırakan gençleri anlatıyorlar. Umut, okula geç başladığı için 18’ine geldiğinde hâlâ lisede olduğundan ve bunun yasa/yönetmeliklerde karşılığı bulun lesini duymuş. “O za tiriyor. Suça meyleden, madığından lise öğ mana kadar ailemi is kalacak yer bulamamak rencisiyken kendi temeyenin ben olduğumu düşünüyordum. O günden sonra herkese rahat söyleyememeye başladım” diyor. Umut, bir Anadolu üniversitesinde sosyoloji bölümünü geçen yıl bitirdi, tan sokağa düşen, “hayatı kararan”, “kötü yola düşen” gençleri anlatıyorlar. Erkeklerde çetelere katılma oranı yüksek. Umut, kalacak yeri olmadığı için suç işleyerek cezaevine girenlerden bahsediyor. Her şe ni “dışarıda” bulmuş. Mecburen yurttan tanıdığı birinin ablasına sığınmış, anlaşamamışlar. 20082011 arası Beşiktaş’ta bir “gençlikevinde” kalmış. Yurttan ayrılmış tezi tam da kendi gibi ye rağmen kız öğrenci gençler için ara is gençlerin adaptasyon lere daha özenli yaklaşıl tasyon olan, bakanlı süreci üzerine. Belki küçücük üçün cü sayfa haberi bile ola dığını ama 18’ini dolduran erkekleri kimsenin umursamadığını düşünüyor. ğa bağlı ama bir bağışçıyla ayakta duran bu nevi kurumların madı, son bir ay için devamı gelmediğine de yurtlarda büyümüş, üzülüyor. 2011’de bir sonra hayata atılmış tam dört kişi in den, gerekçesiz buradan çıkarıldıy tihar etti. İkisi çalıştıkları yerlerin sa bile... Müşterek şikâyetlerinden çatısından bıraktı kendini aşağı, bi biri keyfi uygulamalar zaten. Umut ri evinde, biri askerde hayatına son şu anda yurttan arkadaşlarıyla bir verdi. Peki neden? ev paylaşıyor, iş arıyor. İntihar, bireysel olduğu kadar top İyi bir üniversitede burslu olarak lumsal mesele; ihtiyatlı cümleler ge Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde rektiren hassas bir konu. Hâlâ ora okuyup bitiren, bir yılını yine burs larda olan gençlerin haleti ruhiye la Amerika’da geçiren Deniz, “Yaşa sini düşünmek, bunun istisnai bir nanlara herkesin tepkisi farklı. Bi hal olduğunu hatırlatmak gerekiyor. ri içine kapanıp bunalıma girerken, Toplumun geri kalanına düşen de ben kendimi yetiştirmeyi, güçlü ol bir görev var, anlamak... mayı seçtim. Ama benim de intiha ‘Güçlü olmayı seçtim’ rı düşündüğüm oldu, söyleyeyim size. Yurtlarda herkes görevini yapar, Üç genç de sayısını hatırlamadıkla gününü geçirir. Yahu cam kırıp ko rı kadar intihar teşebbüsüne tanık ol lunu kesenin bir derdi var, bunu an muş daha çocukken. Umut, kurum lamaya çalışsanıza...” diyor. En ha dan ayrıldıktan sonra intihar eden fif gerekçeyle antidepresan verilen bir arkadaşının fotoğrafını gösteriyor çocukları, gençleri anlatıyor. Anti Facebook’tan, Ali böyle üç kişi tanı depresan tepsisiyle gezen bir görevli yor. Cevabı onlar biliyor, neden? düşünün, bu gerçek. Hayat Sende Derneği (http://hayatsende. org/), 2007’de onun gibi idealist gençlerin bir araya gelmesiyle oluştu. Amaçları da koruma altında yetişen çocuk ve gençlerin eşit, ayrımcılığa uğramadan hayata atılması için çalışmak, insanlarının başının bu yöne dönmesini sağlamak. Bunu başardılar da. “Yurt intiharları son bulsun” başlıklı kampanyaları, sadece son bir ay içinde bu kurumlarda yetişmiş dört kişinin intihar etmesinin ardından oluştu. www. change.org üzerinden bir imza kampanyası açtılar. Çocuk ve gençlik alanında çalışan yüze yakın STK de destek verdi. Devletten talepleri var. Kurumlardan ayrılan gençler için etkili psikososyal hizmetler sağlanmasını, durumlarının takip edilmesini, haklarında kapsamlı istatistik yayımlanmasını, intiharların nedenleri ve çözüm önerilerinin Meclis Araştırma Komisyonu’nca araştırılmasını istiyorlar. Akademinin bu konuya ilgi göstermesini ve en başta da onları gizlemeye mecbur bırakan “yurt çocuğu” damgasının kaldırılmasını arzu ediyorlar. HAYAT SENDE DERNEĞİ BAŞKANI OSKAY: Yurttan gelindamat istemeyen var Hayat Sende Derneği Başkanı Abdullah Derneğin başlattığı “Yurt intiharları son bulsun” başlıklı imza kampanyası büyük ilgi gördü. Oskay’ın anlatacağı çok, çünkü o da devlet koruma ‘En kötüsü bir şey çalındığında sındabüyümüş. Oskay, 2005’te Malatya Çocuk Yuvası’ndaki dayak skandalının ardından yuva bakım senden bilecekler korkusu’ modelinden aile temelli hizmet modellerine yönelindiğini söylüyor. Oskay, “Bugün ço Hayatları boyunca parayla doğrudan ilişkisi olmamış İşin bir de dışlanma kısmı mev yurttan çıkan biri üniversizubahis. Umut, “bir şey çalındı te kazandı gibi. “Hem özel bil cukların dörtte biri koruyucu ailede, dörtte biri sevgi evinde, dörtte biri çocuk evinde, gençlerin dışarıda afalladığını an ğında senden bilecekler korkusu gimi ifşa ettikleri için kızdım, dörtte biri de kışla tipi bakım latıyor Ali. Kendi kardeşinin na nu” anlatıyor uzun uzun. Deniz, hem de sıradan bir üniversite modeli dediğimiz yuva sıl lükse düşkün biri haline geldi “zengin üniversitesinde” okuma nin sıradan bir bölümünü ka ve yurt modellerin ğini... İntihar edenlerden birinin gerekçesinin, altından kalkamadığı borçları olduğunu söylüyor. “Memurluk hakkın var, bekledin çıktı, ilk kez maaş aldın, hemen en pahalı cep telefonundan alıyor örneğin. Yurttan arkadaşlarımın rahat yüzde 98’inin kredi kartı borcu vardır” diyor. Ali yurttan çıkarıldıktan sonra sokakta kalmamak için Büyükşehir belediyesinin sokak çocukları için açtığı bir merkezde kalmış. Burayı kabul etmese belki o da sokağa düşecek, ne tuhaf... Yurttan sonra ilk kız arkadaşın erkekler açı sına rağmen iyi insanlara denk geldiğini, hiçbir zaman hırsızlıkla suçlanmadığını söylüyor. Kırgın Çiçekler dizisine tepkililer Bu korkudan bu kadar normal bahsetmeleri hazin geliyor insana. Şu an oynayan Kırgın Çiçekler dizisinden hepsi nefret ediyor; “Yurttaki çocukların tamamı mı hırsız olur, hastaneden, hapishaneden çıkmaz” diye öfkeleniyorlar. Dışlanmanın bir farklı kılı zanmam büyük başarıymış, bu asla bizden beklenmiyormuş gibi düşünülmesine. Biz aptal değiliz ki!” diyor. Deniz’in bir gün bakan olsa planı net, bütün yurtları yıkıp yerle bir etmek... Uyum süreci için ayrı kurumlara, özel sektörde iş bulabilmek için kolaylıklara ihtiyaç duyduklarını anlatıyor. Üçü de inatla ve dirayetle “dışarıda” dik durabil de. Kışla tipi bakımın azalacağına ilişkin demeçler verildi ama henüz o aşamaya erişilemedi” diyor. Yurttan gelin ya da damat istemeyen ailelerden söz ediyor Oskay, işyerinde dışlananlardan, okula öğretmenlere baskı yaparak “yurt çocuklarıyla” arkadaş sından öneminden bahsediyor bir ğı da her başarılarına şaşırma, miş gençler. lığı yasakla de; “Ayrılma olayı olduğunda dar aşırı övgü. Umut, üniversite Ama fazla yan veliler maduman ediyor, toparlanama yi kazandığında şehrin bir ye sına ihti Abdullah Oskay den... yan çok tanıdığım var” diyor. rel gazetesi haberini yapmış, yaçları var. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear