22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Y ASAM 2 lman polisi 1984’te ortadan kaybolduktan sonra bir cinayet soruşturmasına Pazsitka konu olan kadının yıllardır Düsseldorf’ta yaşadığını açıkladı. Başka genç kızı öldürmekten hüküm giyen bir zanlı, Pazsitka’yı da öldürdüğünü itiraf etti. Ancak yıllar sonra polis, araştırmaları sırasında kimliği olmayan 55 yaşındaki bir kadınla karşılaştı. Kadın sonunda sahte kimlikle yaşadığını itiraf edip, gerçek adını polise itiraf etti. Sokak köpeklerine dikkat Brezilya Seri A ekiplerinden Sao Paulo, sokak köpeklerine dikkat çekmek ve bu köpeklerin sahiplendirilmesi konusunda duyarlılığı artırmak amacıyla Palmerias maçına da sahaya köpeklerle çıktı. EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: İLKNUR FİLİZ Salı 29 Eylül 2015 31 yıl sonra ortaya çıktı A Büyük rezalet ünyanın en önemli kültürel varlıklarındanAspendos Antik Tiyatrosu’ndaki basamaklar ve oturakların orjinal koyu gri yerine beyaz mermer kullanılarak restore edilmesi eleştirilere yol açtı. Antalya’nın Serik İlçesi’nde iki tepe üzerinde milattan sonra 2. yüzyılda Marcus Aurelius döneminde inşa edilen Aspendos Antik Tiyatrosu, geçen hafta sona eren Uluslararası Aspendos Opera ve Bale Festivali öncesinde restorasyon için 7 8 ay kapalı tutuldu. Antalya Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü tarafından restorasyonu gerçekleştirilen Aspendos’un oturakları ve merdivenlerinde kullanılan beyaz mermerlerin tiyatronun koyu gri renkteki aslına uygun olmayışı, eleştiri ve tepkilere neden oldu. Aspendos’taki restorasyonu gördüğünde çok üzüldüğünü belirten Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı Recep Yavuz, son zamanlarda ülkemizde restorasyon faciaları yaşandığını söyledi. Aspendos’taki tadilatta oturak yerleri ve merdivenlerin beyaz, mutfak mermeri tarzında kaplandığını kaydeden Yavuz sözlerini şöyle sürdürdü: “Aspendos’un taşının rengi koyu ve açık gri. Tabii ki bunu bilim adamları ve işinin ehli kişiler daha iyi bilecektir ama bir izleyici, Aspendos Antik Tiyatrosu’nun basamakları ve oturakları orijinal koyu gri yerine beyaz mermerle restore edildi D Şinzo Abe’nin sıradan yaşamı Bu yıl Türkiye’nin ev sahipliği yapacağı G20 Liderler Zirvesi’nin programında da Aspendos Antik Tiyatrosu bulunuyor. aponya Başbakanı Şinzo Abe debdebe ve korumadan uzak bir yaşam sürüyor. Japon kamuoyu nezdinde en nefret edilen liderlerinden biri olan Abe ile ilgili The Times’ın Tokyo muhabiri Richard Lloyd Parry, sempatik gözlemlerde bulundu. Geçen hafta Şinto festivali sırasında mahalledeki kutlamalara kızı ve oğluyla katılan Parry, bir evin dışına yaşlı bir hanımefendinin çocuklar için çerez bıraktığını, kadının 60 yaşlarındaki, buruşuk gömlek giymiş oğlunun da dışarı çıkıp etrafa gülümsediğini, bir süre sonra onun aslında kim olduğunu fark ettiklerini anlattı: Şinzo Abe, Japonya Başbakanı. J turizmci ve kokartlı bir rehber olarak şunu söyleyebilirim; girdiğiniz anda restore edilen yerin göze çarpmaması gerekir. Zaten restorasyonda amaç budur. Siz oraya gittiğinizde zaten direkt o bembeyaz mermerleri görüyorsunuz ki çok can sıkıcı.” Aspendos’un UNESCO Dünya Miras Listesi’ne aday ve dünyanın en önemli kültürel eserlerinden biri olduğuna dikkat çeken Recep Yavuz, burada çok daha itinalı olunması gerektiğini söyledi. Aspendos’a turlar düzenleyen rehber Alper Erpolat da, tarihi mekanı gezdirmek için getirdikleri turistlerden de bu yönde eleştiriler aldıklarını belirterek, turistlerin ilk gördüklerinde kötü bir restorasyon görüntüsü olduğunu söylediklerini kaydetti. Bu yıl Türkiye’nin ev sahipliği yapacağı ve Serik’e bağlı Belek Turizm Bölgesi’nde düzenlenecek G20 Liderler Zirvesi’nin programında da Aspendos Antik Tiyatrosu bulunuyor. Obama, Merkel, Putin gibi dünya liderlerinin 2 günlük Antalya’daki zirve programının düzenleneceği Belek’e yaklaşık 6 kilometre uzalıktaki Aspendos Antik Tiyatrosu’na gezi düzenlenmesi ve burada bir konser etkinliği de planlanıyor. zamanında hiçbir restorasyon doğru yapılmadı. Restorasyonlar taşeronlar aracılı Yılmaztürk ğıyla yapılıyor, ucuza getirmek için de uzmanlar çalıştırılmıyor. Aspendos’takinin de böyle olduğunu düşünüyorum. Aspendos 2 bin yıllık bir yapı. Aspendos’taki gibi restorasyonlarda sadece yapının yıpranmasını önleyecek tedbirler alınması gerekir. Böylesi restorasyonlarda malzemenin kalitesi veya rengi bir yana, tamamlamaya çalışmak için araya malzeme koymak yanlıştır. Araya malzeme koyulmamalı AKP SAMİ YIlMAzTüRk: Bir Komutan: Yavuz Binbaşı... Savaş için yetiştirilmişti ama bir “Barış elçisiydi”... Kağızman’da görev yaptığı sırada iki aşiret arasında 70 yıldır süren kan davasını bitirmişti... Adı gibi yavuz bir komutandı... Operasyonlarında askerlerinin önünden giderdi... Tunceli’nde, Demirkapı köyünde, terörle savaşta “çevre emniyeti” alınmasını beklemeden koşarken vuruldu... Eşi Burcu, fotoğrafına sarılarak ağladı... Annesi Emine, “Neredesin Tayyip” diyerek bağırdı; “Zindana atsın isterse beni...” diyerek feryat etti... Kızı Sude, tabutunun arkasından “Hayır hayır” diye haykırdı! Anısı sonsuza kadar yaşayacak, rahmet ve nur içinde! HHH Bir Kurban: Elif Şimşek... Kirli savaşta taraf olamayacak kadar küçük ve masumdu... 8 yaşındaydı... Hayalleri, umutları vardı... Bütün suçu, Diyarbakır’da, Bismil’de oturmaktı... Terör savaşında evine isabet eden bir roket ile hayatını kaybetti... Rahmeti Rahman’a kavuştu henüz yaşamın tadını alamadan! HHH Ve paylaşılamayan, üzerinde yine savaş ve terör rüzgârları estirilen, kötü yönetilen, içine yeniden nifak tohumları sokulan Anadolu’nun yüzyıllardan süzülerek yarattığı sentezin simgesi, bir Cumhuriyet okuru: Leman Hanım... Kuvvaı Milliye yiğitlerinden Yörük Ali Efe takımının gazilerinden Aydınlı Mustafa Posacı’nın kızıydı... Sarıkamış süvarilerinden 1939 Dersim sürgünü Ali Rıza Karsu’nun ve ailenin yiğit hatunu İzzet’in geliniydi... Yüreğine bastı sürgünün onurlu ailesini... Sevdasını kattı sızılarına... Halkının âşığı 1516. dönem Erzincan CHP Milletvekili Nurettin Karsu’nun yoldaşıydı, aşkıydı.. Atatürk devrimlerinin kuşağıydı.. Çocuklar, torunlar yetiştirdi: Cumhuriyet nesli. Zarifti, kibardı, yardımseverdi, fakirin, mağdurun annesiydi... Bir sonbahar gününde, 5 Eylül’de Hakk’a yürüdü; 7 Eylül’de de toprağa; Aydın’ın işgalden kurtuluş gününde: Sonsuzluğa yolcu ettik... Işıklar içinde yatsın! 3 ölüm Osmanlı’nın ilk sahte parası da onda Sultanahmet Köftecisi’nin sahibi Mehmet Tezçakın, Osmanlı Kâğıt Paraları Koleksiyonu yapıyor. Tezçakın’ın en büyük isteği, Türkiye’de bir para müzesinin kurulması Mehmet Tezçakın ünyadaki en kapsamlı Osmalı Kâğıt Paraları Koleksiyonu’nun sahibi, Sultanahmet Köftecisi’nin sahibi Mehmet Tezçakın “Gelişmiş her ülkede olduğu gibi Türkiye’de de bir para müzesi kurulmasının zamanı geldi. Bu konuda her türlü fedakârlığa hazırım” diyor. Tezçakın, her bir parçasının ayrı hikâyesi olan, Osmanlı’nın kutsal emaneti olarak gördüğü koleksiyonunun kasasında tozlanmasının, bu nadide parçaları sergileyememenin kendisini derinden üzdüğünü belirtiyor. Tezçakın, 7 yaşında gazoz kapakları ile başlayan toplama merakının ardından bütün dünya madeni ve kâğıt paralarının koleksiyonunu yapmaya başladığı D nı, son 30 yıldır da Osmanlı kâğıt paraları üzerine yoğunlaştığını anlattı. Bu süre içerisinde 45 koleksiyonu bütün parçaları ile satın alarak, fuarlara, müzayedelere katılarak dünyanın en kapsamlı Osmanlı Kâğıt Paraları Koleksiyonu’nu oluşturduğunu kaydeden Tezçakın, şunları söyledi: “Dünyada halen 12 bine yakın Osmanlı kâğıt parası bulunmaktadır. Bunların 7 bin 500’ünü ben topladım. Bu koleksiyonu oluşturmak için 56 milyon dolara yakın para harcadım. Pişman mısın diye sorsalar, asla pişman değilim derim. Para Müzesi kurulursa, turizme de büyük katkı sağlar. Ayrıca Para Müzesi, bilinen fakat henüz ortaya çıkmamış tüm kaimeleri de bir araya toplayabilir” dedi. Mehmet S. Tezçakın’ın verdiği bilgiye göre, koleksiyonun en değerli parçalarını 1840 yılında tedavüle sunulan Osmanlı’nın ilk kâğıt parası olan el yazması kaimeler oluşturuyor. Koleksiyonda ayrıca 1870 yılına ait Osmanlı’nın ilk sahte kâğıt parası, dört ayrı dilin (Osmanlıca, Fransızca, Rumca, Ermenice) birlikte kullanıldığı dünya tarihindeki tek para, Çanakkale Savaşı’nda İngilizlerin İstanbul’da kullanılmak üzere özel olarak bastırdıkları, ancak gemileri ile birlikte Boğaz’ın serin sularına gömülen paralar, merkezi yönetimden para temin edemeyen Kafkas yerel yönetimlerinin üzerine mühür basıp Osmanlı parasına dönüştürdükleri yabancı paralar da yer alıyor. Organik hamburgeri herkes YiYEMEYECEK McDonald’s ilk yüzde yüz organik biftek hamburgerini sınırlı bir süre için Almanya’da satışa sunacağını açıkladı. Almanya ve Avusturya’daki organik çiftliklerden elde edilen organik biftekten yapılan “McB” burgerler, 1 Ekim’den 18 Kasım’a kadar satışa sunulacak. McDonald’s Almanya Baş Yöneticisi Holger Beeck, “Organik gereksinimleri ve kendi kalite iddiamızı karşılayan yeterli miktarda eti güvence altına almak için büyük çaba sarf ettik’’ dedi. C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear