Catalog

EGITIM Çarşamba 1 Nisan 2015 DENİZ ÜLKÜTEKİN Sosyal bilimler ne işe yarar? Sosyal bilimlerden akademisyen ve öğrenciler, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki atölye çalışmasını kitaplaştırdı. “Sosyal Bilimler Ne İşe Yarar?’’ başlıklı kitap, Boğaziçi Yayınevi tarafından yayımlandı. EDİTÖR: FİGEN ATALAY TASARIM: BETÜL BERİŞE Gençlere ‘inovasyon kampı’ “GEGenç Başarı İnovasyon Kampı”nın ikincisi, İTÜ Ayazağa Kampusu’nda gerçekleşti. Kampa katılan 64 öğrenci, enerji, sağlık ve internet için fikirler geliştirerek yarıştı. Sahibinden lise görünümlü dershane ershaneler kapatılmaya karşı yeni formüller üretmeye devam ediyor. Çok sayıda dershane, farklı isimlerle öğrenci kaydını sürdürürken, okula dönüşmek için başvuranlar ise, “sabah okul, öğleden sonra dershane” formülünü benimsiyor. Önümüzdeki eğitim yılı için öğrenci kaydettirmek “bahanesiyle” aradığımız dershanelerin çoğu isteğimizi geri çevirmezken, hem okul hem de dershaneyi birlikte yürüteceklerinin sözünü veriyordu. ÜL M R FO LAR İ N E Y U BULD 15 Nabi Avcı Kimi dershaneler farklı isimler altında yollarına devam etmeye çalışırken, kimi de ‘lise görünümlü dershane’ modeliyle öğrenci kayıdı almaya devam ediyor D Nabi Avcı: Naklini yaptıran kalacak D Testlere devam FEM Dershanesi’nin İstanbul şubelerinden birindeki yetkili, “Seneye temel lise olarak devam edeceğiz” derken, uygulayacakları eğitim modelini, “Sabahtan öğlene kadar temel lise eğitimi olacak, günün geri kalan zamanında ise sınava yönelik çalışmalar yapılacak” sözleriyle açıklıyor. “Dershane alışkanlıklarından” vazgeçmediklerini ise “Her cumartesi öğrenciler için, seviye belirleme sınavı olacak” diyerek açıklıyor. Adana’daki Işık Dershanesi görevlisi de “Seneye dershane olarak devam etmeyeceğiz” diyerek söze başlasa da, daha okullar başlamadan temmuz ve ağustos aylarında kayıt yaptıran öğrenciler için, sınava hazırlık kursları olacağının müjdesini (!) veriyor. Diyarbakır’daki Özel Asıl Final Dergisi Dershanesi de, seneye hem dershane hem de temel lise eğitimini bir arada yürüteceklerinden emin. Tıpkı diğerleri gibi “İsterseniz gelin, hemen kayıt şartlarını konuşalım” diyor. anıştay’ın öğrenci nakilleriyle ilgili yürütmeyi durdurma kararı vermesinin ardından açıklama yapan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, nakil işlemleri tamamlanan öğrencilerin durumunda bir değişiklik olmayacağını söyledi. Danıştay’ın verdiği kararın da yürütmeyi esastan durduran bir karar olmadığının altını çizen Avcı, karar esastan da bozulsa, uygulamada bir değişiklik olmayacağını sözlerine ekledi. Sınavla öğrenci alan ortaöğretim kurumlarıyla ilgili geçen yıl yapılan değişiklik sonrası taban puanı şartı kaldırılmıştı. Değişiklikle birlikte, öğrenim yılı boyunca nakillerin de önünün açılmasıyla, önceden yüksek puanla öğrenci alan Anadolu liselerine çok sayıda düşük puanlı öğrenci nakil yaptırma imkânı bulmuştu. bakanlık uygulam ile okullarda boş kalan kontenjanları doldurmayı amaçlarken, eleştiriler, düşük puanla eğitim seviyesi yüksek okullara girecek öğrencilerin sınıf tekrarı yaparak eğitim hayatını terk edebileceği üzerine yoğunlaşmıştı. Başvurular sonrası durumu incelemeye alan Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararının ardından ise öğretim yılı içinde nakil yaptırıp, öğrenim görmeye başlayan öğrencilerin durumu merak konusu olmuştu. Rakamlarla dershanelerin kapanma süreci 1 milyon 220 bin: Dershanelerle ilgili düzenleme öncesinde, dershaneye giden öğrenci sayısı. 44 bin 470: Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı hakkında TBMM’de verilen gensoru önergesinde işsiz kalacağı iddia edilen, yurt çapındaki haneler için son umut olan Anayasa Mahkemesi’nin henüz karar vermediğini, normal şartlarda dershaneleri kapatma kararının mahkemeden dönmesi gerektiğini; ama şu anda tüm devlet kurumları gibi, yargının da siyasi yönetimin beklentilerine göre kararlar verdiğini söylüyor. Dolayısıyla kendisinin bir umudu yok ve 1 Eylül’den sonra dershanelerin kapatılacağından emin. Dershaneye talebi ortadan kaldırmadan, bu eğitim kurumlarının kadershanelerde çalışan personel sayısı. 5 bin 536: Nabi Avcı’nın gensoruya verdiği cevapta, iddia ettiği “gerçekte dershane sektöründe çalışan sigortalı personel” sayısı. 1295: Okula dönüşmek için Milli patılmasının büyük bir yanlış olduğunu savunan Arıkan, bu durumun velileri tek çare olan özel dersle baş başa bıraktığını, bunun da en alt maliyetinin 120 TL. olduğunu söylüyor. Zaten başından beri illegal olan özel ders uygulamasını artık şikâyet edecek noktaya geldiklerini söylüyor. Eğitim Bakanlığı’na başvuran dershane sayısı. 979: Milli Eğitim Bakanlığı’nın dönüşümüne onay verdiği dershane sayısı. 326: Kendi isteğiyle kapanan dershane sayısı. hanelerin kapatılacağı tarih olan 1 Eylül’e kadar lise olmaya yönelik eksiklerini kapatmaları istenen eğitim kurumları, “önkayıt” adı altında öğrencileri bünyelerine katmaya devam ediyor. Bakanlık tarafından valiliklere gönderilen genelgelerde, “seviye belirleme sınavları” ve benzeri uygulamalarla öğrencilere üniversiteye hazırlık eğitimi veren kurumlara izin verilmeyeceğini açıklamıştı. Yargıda umut yok Fen Bilimleri Dershanesi kurucusu Nazmi Arıkan, tüm bu örnekleri, “Dershanelere kayıt yaptıranlar, hayal satın alıyor” sözleriyle eleştiriyor. Bakanlığın genelgesini işaret ediyor ve “dershane gibi lise” benzeri uygulamalara kesinlikle izin verilmeyeceğinin altını çiziyor. “Peki, kayıt yaptıranlar neye güveniyor olabilir” diye sorduğumda, ders İKBU’nun dört koldan sağlık atılımı stanbul Kemerburgaz Üniversitesi, Tıp ve Eczacılık fakültelerinden sonra Diş Hekimliği Fakültesi de dahil olmak üzere sağlık bilimlerinde 7 yeni program açtı. İlk öğrencilerini bu yıl alacak olan Diş Hekimliği Fakültesi ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, üniversitenin Bakırköy Kampusu’nda eğitim verecek. Üniversite Rektörü Prof. Dr. Yıldırım Üçtuğ, sağlık bilimlerinde atılım yaptıklarını belirterek “Tıp, Eczacılık, Diş Hekimliği fakültelerimiz ile Sağlık Hizmetleri MYO Bakırköy yerleşkemizde eğitim verecek. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulumuzda da halen eğitim verilen ilk ve acil yardım, odyometri ve optisyenlik programlarına ek olarak ağız ve diş sağlığı, ameliyathane hizmetleri, anestezi, fizyoterapi, radyoterapi programları yer alacak” dedi. İ Velileri bekleyen tehlike Özellikle, henüz bakanlıktan onay almayan ve başvuruları sonrası, ders YÖK Başkanı Yekta Saraç’tan akademide adaletsizlik itirafı YÖK günah çıkardı ‘Yeditepe EpilepsiSİZ’ Y editepe Üniversitesi Hastanesi’nin başlattığı akıllı telefon uygulaması “Yeditepe EpilepsiSİZ” ile hastalığın seyri akıllı telefonlardan takip edilebilecek. Hastanenin Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Gazi Yaşargil hastalar epilepsi cerrahisini bilmiyorlar, bilenler de korkuyor. Dünyadaki nörolog sayısı yetersiz, doktor yetişmiyor” dedi ve epilepsi nöbetlerinin çok çeşitli olduğunu ifade ederek, “Hasta bir anda pis bir koku duyuyor, kalbi yanıyormuş gibi hissediyor; ama epilepsiden şüphelenmiyorlar. Bunlar da epilepsi belirtisi olabilir. İçki ve uyuşturucudan herkes uzak durmalı” diye konuştu. . Epilepsi hastalığı hakkında halkın farkındalığını artırmak adına hayata geçirilen akıllı telefon uygulaması “Yeditepe EpilepsiSİZ” ios ve android işletim sistemlerinde uyumlu olarak birçok telefonda ücretsiz indirilerek kullanılabiliyor. “Epilepsi Günlüğü”, gibi özellikleri içinde barındıran uygulama ile paralel olarak yayına geçen www.yeditepeepilepsisiz.com web sitesi sayesinde epilepsi hastaları, hastalığın seyrini akıllı telefonlardan takip edebilir hale gelecek. Web sitesi yayında orun Üreten Değil Sorun Çözen YÖK” Projesi kapsamında yapılan, araştırma görevlilerinin sorunlarının ele alındığı toplantıya katılan YÖK Başkanı Yekta Saraç, yüksek öğretimdeki değişikliklerde toplumda geniş bir mutabakat aranması gerektiğini belirtti. Sorunların çözümü için herkesin başvurduklarını dile getiren Saraç, “yükseköğretimdeki değişikliklerin bir YÖK başkanının veya ekibinin önerisi ile olmaması, diğer süreçlerin yanı sıra özellikle paydaşlarla birlikte toplumda geniş bir mutabakat aranması gerektiğine inanıyoruz” diye konuştu. Yükseköğretim sisteminin sorunları bulunduğunu, bunun aynı zamanda gelişmenin bir dinamiği olduğunu söyleyen Saraç, sorunları kısa ve orta vadede çözülecek olanlar diye tasnif ettiklerini ve programlı şekilde çözme “S ye çalıştıklarını dile getirdi. Bu kapsamda “Sorun Üreten Değil, Sorun Çözen YÖK” projesi’ni başlattıklarını, soilli Eğitim Bakanlığı verilerine göre, lise düzeyinde en çok tercih edilen seçmeli ders, 9 ve 10’uncu sınıflarda Hz. Muhammed’in hayatı; 11 ve 12’nci sınıflarda ise matematik oldu. Ortaokul düzeyinde ise 5, 6 ve 7. sınıf öğrencileri, en çok matematik uygulamaları dersini, 8. sınıf öğrencileri de medya okur yazarlığı dersini tercih etti. 2 milyon 400 bin 9. sınıf öğrencisi arasında en çok tercih edilen ders ise 312 bin 913 öğrencinin seçtiği Hz. Muhammed’in hayatı oldu. Bu dersi 294 bin 478 öğrenci ile Sos runları, yükseköğretim kurumlarının temsilcileri ve diğer paydaşlarla ele alacaklarını bildiren Saraç, araştırma görevlilerinin tabi oldukları maddelere göre üç gruba ayrıldığını ve bu çeşitliliğin diğer eğitim kadrolarında görülmediğini söyledi. Saraç, “Türkiye’de akademisyenliğe giden yönde adımını atan bir genç, maalesef belli zaman dahilinde, yürüyen merdivenin ilk basamağına adımını atan birisi gibi fazla bir gayret göstermeden sonunda yukarı çıkıp profesör olabilmektedir” diyerek eğitim personeli içindeki adaletsizliğe de değindi. Araştırma görevlisi konusunu sırf bir statü meselesi olarak görmediklerinin de altını çizen Saraç, 16 üniversiteden akademisyenlerle bazı sendikalardan temsilcilerin katıldığı toplantıda, akademisyenlerin sorunlarını dinleyerek, çözüm önerilerini aldı. Uzman aranıyor İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Müdürü Prof. Dr. Mehmet Kıldır, gelişen teknolojinin sağlık alanına uygulanmasının bu alandaki çalışmaların ekipler tarafından yürütülmesi gereğini doğurduğunu söyledi. Öğretmen öğrenciye ulaşıyor mu? Ö Lisede peygamberin hayatı ilk sırada M yal Etkinlik dersi, 268 bin 369 öğrenci ile de insan hakları dersi izledi. 10. sınıfta okuyan 1 milyon 910 bin öğrenciden 160 bin 818’inin seçtiği Hz. Muhammed’in hayatı, en çok tercih edilen seçmeli ders olurken, 137 bin 465 öğrencinin seçtiği demokrasi ve insan hakları dersi ikinci, 132 bin 754 öğrencinin seçtiği temel dini bilgiler dersi ise üçüncü oldu. Ortaokulda, 5, 6 ve 7. sınıf öğrencilerinin matematikten sonra seçtikleri dersler, “yabancı dil”, “Kuranı Kerim” ve “spor ve fiziki etkinlikler” olarak belirlendi. zel Sezin Okulu bünyesinde, “Öğrencime Ne Kadar Ulaşabiliyorum?” temasıyla “Sezin Teach21” adlı uluslararası eğitim sempozyumu düzenlendi. Devlet ve özel okullardan, üniversitelerden katılan eğitimciler ve öğrenciler, sempozyum boyunca öğrenme ve öğretme tekniklerinin paylaşımı üzerine konferanslar dinlediler. Konuk yazarlar Phil Bildner ve Kevin Lewis, ana sınıfı ve ilköğretim öğrencilerinin katılımıyla atölye çalışmaları yaptılar. Sempozyumda, “Kitaplar Nasıl Hayat Bulur, “Öğretime Sayısal Düşünme Sistemini Entegre Etme”, “Kazanımların Disiplinlerarası Entegrasyonu”, “ Uyum Sorunu Yaşayan Öğrencileri Destekleme”, başlıkları altında uygulamalı çalışmalar gerçekleştirildi. C M Y B