23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 ŞUBAT 2015 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA kultur@cumhuriyet.com.tr KÜLTÜR ANTALYA DEVLET OPERA VE BALESİ 17 u Rossini’nin ‘İtalya’da Bir Türk’ adlı operasının ikinci perdesinde bazı sanatçılar türbanla sahnede yer aldı. İzleyicilerin bir bölümü, bu duruma tepki gösterdi. Operada türban var DHA (ANTALYA) Devlet Opera ve Balesi’nin (ANTDOB) sahnelediği Gioacchino Rossini’nin ‘İtalya’da Bir Türk’ adlı operasının ikinci perdesinde bazı sanatçıların türbanla sahnede yer alması, izleyicilerden bazılarının tepkisine neden oldu. İzleyiciler, tepkilerini anı defterinde dile getirdi. 19’uncu yüzyıla ait eserin prömiyeri, dün saat 20.00’de Haşim İşcan Kültür Merkezi’nde yapıldı. Eserin ikinci perdesinde sanatçılardan 2’si başlarında türban ve tesettür kıyafetiyle sahnede yer alınca izleyicilerden bazıları salonu terk etti. Emekli rejisör Mehmet Ergüven’in yorumuyla hazırlanan eserin ilk bölümünde salondan ayrılan bazı izleyiciler, fuayedeki ANTDOB’a ait anı defterine de tepkilerini yazılı olarak aktardı. Bir izleyici, “1814’te kaleme alınmış bu eserin ilk sahneye konuluş koreografisi esas alınmalıydı. Eseri günümüze adapte etme gayreti anlamsız ve G. Rossini’ye haksızlık olmuş” sözlerine yer verdi. Bir diğer izleyici ise deftere “Sanata kirli eller, kirli ruhlar uzandı. Güzel eserleri mahvetmeye hakkınız yok. Türk kadını ve Türk erkeğinin tarifi bu mudur? Yazıklar olsun sizlere” diye yazdı. Bir başka izleyici de “Bir Türk kadını olarak ne kendime, ne de erkeklerimize böylesi kıyafetleri yakıştıramadım. Biz bu değiliz. Sürekli gelen bir izleyici olarak 2’nci perdeyi seyretmiyorum” diye tepki gösterdi. Yazarımız izinde olduğu için yazılarına kısa bir süre ara vermiştir. BİSİKLETLE TÜRKİYE’Yİ DOLAşACAKLAR Masal ve tohum ASLI ULUŞAHİN Gerçek (ya da tercih ettikleri adlarıyla) Rüzgâr Yolgezer ve Filiz Çöpcü, Türkiye’nin dört bir yanını bisikletle dolaşmaya, gittikleri yerlerden masal ve tohum toplamaya hazırlanıyor. “Türkiye Masal ve Tohum Turu” adını verdikleri, 9 ay süreceğini düşündükleri yolculuğa iki hafta sonra başlayacaklar. Önlerinde ülkenin tüm bölgeleri ve 12 bin kilometrelik bir yol var. Filiz Çöpcü, amaçlarının unutulmaya yüz tutmuş masalları gün yüzüne çıkararak geleneklerin, doğanın önemini tekrar hatırlamak ve hatırlatmak olduğunu söylüyor: “Masalın anlatılmazsa yok olacağını, tohumun ekilmezse öleceğini düşünüyor ve buna bir dur demek istiyoruz.” “Masallar ve tohumlar insanlar gibi bencil değildir. Bu yüzden onlarca kişi gerekir dilden dile dolaşması, unutulmaması için” diyen Çöpcü ilgilenenleri desteğe çağırıyor: “Bu yolculuğu biz başlatıyoruz ama yolda karşımıza çıkacak insanlarla yüzlerce kişiyi bulacağımızı düşünüyoruz. Ayrıca bu süreçte köyün yerlileri dışında; köy öğretmenleri, üniversitelerin ilgili bölümleri ve derneklerle işbirliği yapmak istiyoruz. Kısacası masala giden yolları bulmamız konusunda veya direkt bizi masalın kaynağına götürme konusunda bize yardımcı olabilecek her türlü kişi veya kurumlara açığız.” Rüzgâr Yolgezer ve Filiz Çöpcü, öncesinde yine bisikletle Avrupa turuna çıkmış, hiç fosil yakıt harcamayarak, vejetaryen beslenerek ve turlarını parasız tamamlayarak bu şekilde de yolda olunabileceğini göstermişti. “Bisikletli Sahaf” projesiyle de kitapların elden ele ulaşmasını sağlamıştı. Onlara ulaşmak ve proje hakkında daha çok bilgi almak için http://bisikletlisahaf.com/bizimlemasaltoplamakistermisiniz/ toplayacaklar ‘Hoş gör sen…’ MEHMET KESKİN Şarkılarını söyleyenlerin pek çoğu Fikret Şeneş’in cenazesinde yoktu Dinlerken hüzünlendiren, yaşanmışlıkları düşündüren, gülümseten birçok şarkının sözlerini yazan kadına son veda yapılacak. Teşvikiye Camii’nin avlusu bembeyaz. Avluyu mesken edinen, sıcak yaz günlerinde güneş en tepeye çıktığında gölgeye sığınan güvercinler yine kuytulara saklanmış. Önce çelenkler geliyor, sonra geçen pazartesi hayatını kaybeden Fikret Şeneş’le vedalaşmak isteyenler sökün ediyor. “Bir şarkının kalıcı olması için şarkı sözünün çok samimi ve hakikaten yaşanmış olması lazım. Bunları yaşayacaksın ki ayna gibi her insan kendinden bir parça bulabilsin şarkının içinde” diyen Şeneş’le vedalaşmak için gelenler... Yakalara gülümseyen bir fotoğrafı iliştiriliyor; altında 1921’de doğduğu yazıyor. 300’e yakın şarkı Şarkılarını seslendiren onca ünlünün cenazeye katılması bekleniyor. Yalnızca yakınları değil, gazeteciler de onların bekleyişi içinde. Ama en çok “vefasızlık” sözcüğü dolanıyor dillerde. Şeneş’in, Enrico Macias’ın müziğine yazdığı “Hoş Gör Sen”in u Şeneş’in cenazesinde gözler, şarkılarıyla meşhur olan onca ünlüyü aradı. Son anda gelen Ajda Pekkan, unutulmaz söz yazarının yakınlarına teselli oldu. Ama yine de, Şeneş’in ‘Hoş Gör Sen’ şarkısını mırındananlar çoktu. sözlerini mırıldananlar da yok değil: “Bilsen neler dönüyor şu garip dünyada / Arkadaşlık düşmanlıkla yan yana / Bazen sebep bir aşksa çoğu zaman da para / Değiştirir insanları hep bir anda…” 300’e yakın şarkının sözlerini yazmış Şeneş. Yazdığı şarkıların birçoğu hâlâ dillerde. Bazıları o güzel filmleri çağrıştıran şarkılar. Ayla Dikmen’in söylediği “Anlamazdın”... Duyan, bir “ıssız”lığa kapılmıyor mu? ‘Güzel bir hayat yaşadı’ Tam o sıra, cenaze namazının kılınmasına yakın Ajda Pekkan görünüyor. Yakasına Şeneş’in fotoğrafını asarak aileye başsağlığı dilemeden yardımcılarının kollarında, önünde bir gazeteci ordusuyla Fikret Şeneş’in cenazesinin başına geliyor. Birçok şarkısını seslendirdiği Şeneş’in yanında çok kısa kalıp vedalaşıyor. Bir şeyler söyleyip söylemeyeceğini merak eden gazetecilere iki kelime fısıldıyor: “Çok üzgünüm.” Şeneş’in oğlu, İstanbul eğlence hayatının bilinen ismi Celal Çapa annesinin güzel bir hayat yaşadığını söylüyor. Son yıllarda yaşadığı hastalığına atıfla, acı çekmeden hayatını kaybettiğini belirttikten sonra ekliyor: “Şarkıları devam edecek.” Sonra yağmaya başlayan kar, kara eşlik eden gökgürültüsü... Cenaze namazından sonra omuzlara alınan Şeneş defnedilmek üzere Zincirlikuyu Mezarlığı’na doğru yola çıkarılıyor. AYRINTI YAYINLARI’NDAN YENİ Dİzİ SAKSOFON USTASI RAVİ COLTRANE TÜRKİYE’DE TürkçeKürtçe ‘Sarı Kitaplar’ Kültür Servisi Ayrıntı Yayınları’nın yeni dizisi “Sarı Kitaplar”da, başka dillerde yazan Kürt yazarların kitapları, Kürtçe ve Türkçeye çevrilerek yayımlanıyor. Dizinin editörlüğünü, Batmanlı yazar Yavuz Ekinci üstleniyor. Dizinin ilk kitabı ise Arapça yazan Rojovalı Selîm Berekat’a ait. İsveç’te yaşayan Berekat’ın eseri, Türkçede “Tüy”, Kürtçede “Perik” adıyla yayımlandı. Berekat, “Arap dilinin yularını elinde tutan adam”, “Arap edebiyatının Yaşar Kemal’i” olarak niteleniyor ve eserlerinin arka planını yakın dönem Kürt tarihinin oluşturduğu belirtiliyor. Berekat’ın Türkiye’de ilk kez yayımlanan bu üçüncü romanında, “Gizemli büyük bir adamı görmek için Kıbrıs’a giden Suriyeli Kürtlerden genç Mem’in hikâyesi” anlatılıyor. Sarı Kitaplar dizisi, Cemil Turan’ın Yunancadan Türkçeye çevrilen “Kurdun Gözü”; Sherko Fatah’ın “Im Grenzland”, Şeyhmus Dağtekin’in “A la source, la nuit” kitaplarının çevirileriyle devam edecek. Caza yeni bir soluk ‘Korsanlar’a hayvan hakları tepkisi Kültür Servisi Saksofon ustası Ravi Coltrane Türkiye’de ilk kez İş Sanat’a konuk olacak. Konser 27 Şubat saat 20.00’de İş Sanat’ta gerçekleştirilecek. İş Sanat, geçen sezon Soma’da meydana gelen maden kazası nedeniyle konseri ertelenen saksofoncu Ravi Coltrane’i hayranları ile şubat ayında buluşturuyor. Sanatçı, ilk albümü Moving Pictures’ı 1997’de yayınladı. Ravi Coltrane, 2005 yılında Grammy’ye aday gösterilen albümü In Flux’tan sonra Blending Times albümüyle de beğeni topladı. Coltrane, günümüzün yeniliğe açık caz müzisyenlerinden biri olarak niteleniyor. Deneyimli saksofoncu, doğaçlama bir kuartet düzenlemesi yarattığı son albümü Spirit Fiction ile İş Sanat’ta olacak. Kültür Servisi “Karayip ğu, film setinin bu denli zeki ve sosKorsanları”nın beşincisinin çe yal bir hayvan için uygun bir yer kimleri için iki kapuçin maymunu olmadığı vurgulandı. Jack Sparrow’u Johnny Depp’in nun Kaliforniya’dan Avustralya’ya götürülecek olması, hayvan hak canlandırdığı “Karayip Korsanları” dizisinin ilk filmi “Siyah İnlarını savunan dernek ve kurucinin Laneti” 2003 yılınluşların büyük tepkisiyle u da büyük gişe geliri sağkarşılaştı. Hayvan hakları lamıştı. Ardından çeMaymunların sağdernekleri, iki maymunun kilen “Ölü Adamın lığının bu uzun yolculuktan zarar gö‘Karayip Korsanları’ filminin Sandığı” (2006) ve receğini savunan yeni bölümünde oynatılmasına “Dünya’nın Sonu” (2007) ile birlikte dernekler, yabanıl karşı çıktı. Bu tür hayvanların dizinin ilk üç böhayvanların filmlümü toplam 2.79 lerde oynatılmasıfilmlerde oynatılmasının milyon dolar hasının doğal olmadıdoğalarına aykırı olduğu ve lat getirmişti. ğını ve maymunlayabanıl hayvan ticaretini 2011’de çekilen rın filmlerde görünteşvik ettiği ileri “Gizemli Denizler mesinin yabanıl hayde” adlı dördüncü bövan ticaretini teşvik etsürüldü. lümden sonra bugünlerde tiğini ileri sürdüler. Kapuçin maymunlarının Güney Avustralya’nın Queensland eyaAmerika ve Orta Amerika’nın yağ letindeki Altın Sahil’de çekilmekte mur ormanlarında geniş aileler ha olan “Ölü Adamlar Masal Anlatlinde yaşadığı, karmaşık fiziksel ve maz” adlı beşinci bölümün 2017’de psikolojik gereksinimlerinin oldu gösterime girmesi bekleniyor. l 2022 ŞuBAT TArİHlerİ ArASındA Filmmor için geri sayım 12 yıl önce “Kadınlar Sinema Yapıyor” diyerek yola çıkan Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali’nin 13. yolculuğu 13 Mart’ta, İstanbul’da başlayacak. 27 Nisan’a kadar 6 şehirde “Kadınların Sineması, Kadınların Direnişi, Direnişin Sineması” perdede olacak. !f İstanbul Adana’da SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA !f İstanbul Film Festivali 2022 Şubat tarihleri arasında Adana’da sinemaseverlerle buluşacak. Adana Sinema Derneği’nin katkılarıyla yapılacak festivalde, daha önce İstanbul’da gösterilen 5 film izlenecek. Bu yıl 14. kez gerçekleşen !f İstanbul Film Festivali’nin Adana ayağındaki gösterimler 3 gün boyunca Adana Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleşecek. Dünyada ilk kez gerçekleştirilen, “Alternatif Dağıtım ve Paylaşım Projesi” olan festivalin farklı bölümlerinden seçilen 5 film baz seçilen illerde gösteriliyor. Bu kez de festivalin İstanbul ayağının son üç gününde gösterilen 5 film, aynı anda Anadolu’da 30’dan fazla şehirin yanı sıra; Girne, Gümrü, Erivan, Kudüs ve Ramallah’daki sinemaseverlerle buluşturuluyor. C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear