23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazartesi 30 Kasım 2015 DUNYA dishab@cumhuriyet.com.tr Putin’in Ankara’dan 3 talebi Rus liderin yakın danışmanı Sergey Markov, uçak krizinin ardından Putin’in Türkiye’den üç talebi olduğunu söyledi: 1) Rus uçağının Suriye hava sahasında düşürüldüğünün kabul edilmesi. 2) Türkiye’nin özür dilemesi. 3) Sorumluların cezalandırılması. Suriye için 1200 Alman askeri Suriye’de IŞİD’e karşı yürütülen operasyonlara Tornado keşif uçakları ve bir savaş gemisi gönderecek Almanya, gemi ve uçaklarda 1200 kişilik mürettebat görevlendirecek. Uçakların İncirlik ve Amman üslerine konuşlandırılması planlanıyor. Markov TASARIM: ECE KURTULUŞ 13 Sığınmacılara karşılık para ve vize rüşveti AB zirvesinden Türkiye’ye, sığınmacılara toplama kampı olması karşılığı ‘3 milyar Avro, ekimde vize muafiyeti ve müzakerenin canlanması’ çıktı , sığınmacı seliyle baş edemeyip yardımına muhtaç kaldığı Türkiye’ye dün düzenlediği özel zirvede bir parmak bal çaldı. Suriye’ye MİT TIR’ları haberleri nedeniyle Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklanması ve Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin öldürülmesinin gölgesinde düzenlenen zirvede 28 üye ülkenin liderleri Başbakan Ahmet Davutoğlu ile bir araya gelirken, basın özgürlüğü ve insan haklarını unuttu. Zirvenin ardından basın toplantısı düzenleyen AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, Avrupa Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker ve Başbakan Ahmet Davutoğlu hak ve özgürlüklere değinmedi. Gazeteciler bu yönde soru yöneltmedi. Juncker “Basın özgürlüğü, insan hakları konusunda farklı görüşlerimiz olabilir. Bu konuya tekrar tekrar dönebiliriz” dedi. Tusk ve Davutoğlu’nun “2016 yılının TürkiyeAB ilişkilerinde dönüm noktası olacağı” mesajına karşın zirve kararlarının perde arkası pek parlak değil. Türkiye ile AB arasında 11 yıldır ilk kez düzenlenen özel zirvenin aile fotoğrafında Davutoğlu, Güney Kıbrıs lideri Anastasiades ile yan yana getirildi. Can, Erdem ve Tahir Elçi... us uçağının düşürülmesinin arkasındaki hesap kitaplar... Yayın Yönetmenimiz Can Dündar ve Ankara Temsilcimiz Erdem Gül’ün mesleklerini yaptıkları için apar topar cezalandırılması... Barış köprümüz sevgili Tahir Elçi’nin “kim vurduya gitmesi”... Bunların hepsi ilintili. 7 Haziran’da yitirdikleri tek başına iktidarı, “istikrar” vaadiyle tekrarlattıkları seçimle geri alanların, Türkiye’nin diğer yarısına ödettikleri/ödetecekleri bedellerin sadece bir kısmı... Şimdilik kurbanlar memleketin kronik yaralarına el atmış, barış ve demokrasi arzulayanlar. Yarın “istikrara” oy verdiklerini sananlar kendilerini “cehennemin kapılarının” eşiğinde dururlarsa şaşırmasınlar. HHH Rus uçağının hesapsız/kitapsız düşürülmesi; Türkiye’yi yöneten aklın emperyal heveslerle Suriye’deki kirli vekâlet savaşında bulandığı çamur deryasından Batı ile Rusya’yı kapıştırarak çıkma gayretinden ibaret. İşe yaramayacağı aşikâr da, yarasa bile en fazla yıkım getirir. Gazetecilerin cezalandırılması; İslam sosuna bulanmış yeni “resmi ideolojinin” bu kirli savaşta vekil güçlerini nasıl silahlandırdığını ortaya sererek toplumun haber alma hakkını savunanları baskılama harekâtı. Baskının olduğu yerden direniş yükselir. Tahir Elçi’nin öldürülmesi; komşunun Kürt, Alevi, Hıristiyan ahalisine jeostratejik bahanelerle hasmane bakarken, kendi Kürt vatandaşıyla her tür barış ve diyaloğu hunharca gömen bir aklın eseri. Kaza eseri yahut kasıtlı olması sonucu değiştirmez. Bu en hafifinden vatandaşları arasına nifak tohumları ekmeyi maharet sayanların ehliyetsizliğinin son ıspatı. Bu anlamda Suruç ve Ankara’nın devamı. HHH Orta yolculuk, kıvırtmacılık işe yaramayacak. Binlerce masum mağdur ve kurbanın sesi olmuş Tahir Elçi, Can ve Erdem’in tutuklanmasından sonra “Şiddetli bir toplumsal refleks gösterilmezse dönüşü olmayan karanlık tünelden geri dönüş zor olacak” demişti. Ertesi gün “kim vurduya gitti”. Onu bu memlekette korkmadan, korksa bile korkusuna teslim olmadan dik durabilen erdemli bir insan olduğu için yitirdik maalesef. Bir yanda Can, Erdem ve Tahir Elçi var; diğer yanda onlar işlerini yaptıkları, fikirlerini dile getirdikleri için hedef tahtasına konulduklarında ya susmayı yahut kısık sesle konuşmayı seçenler; hatta onlar gibi olmadıklarını haykırmak için çıpınanlar... HHH Biz George Orwell’in sözünü tekrarlamaktan bıkmayacağız: “Gazetecilik başkalarının yayımlamak istemediğini yayımlamaktır. Onun dışında her şey halkla ilişkilerdir.” İfade özgürlüğü de ancak makbul bulunmayan görüşleri dile getirenleri sahiplenerek savunulur. Sorun neyin, hangi maksatla söylendiğidir. Yakmak, yıkmak, yok etmek, tekçileştirmek için, mi yoksa inşa etmek, bu çağda farklılıklarla barış içinde bir anlayış geliştirmek için mi? Gazetecilik, toplumsal sorunların üstünü örterek değil, parmakla işaret edilerek yapılır. Her tür barışçı düşünce ve ifade özgürlüğünü savunmayı gerektirir. Haksızlıklara karşı sesini yükseltmeyi, soru sormaktan vazgeçmemeyi... Yanılgıları olur, yanıldığında hesabını açıkça vermekten çekinmez. HHH George Orwell totaliter devletlerde iktidar sınıfının toplum önünde “yanılmaz görünmek zorunda olduğunu” söylüyor. Basın dünyasındaki yandaşlarının da “mutlak doğruya ulaşılamayacağı için çoğunlukla büyük yalanların küçük yalanlardan daha kötü olmadığını iddia etme eğiliminde olduklarını” belirtiyor. Basın ve ifade özgürlüğü içinse “Temelinde aslında bu özgürlüklerin arzulanırlığı ile, ya da yalan söylemek veya söylememekle ilgili bir tartışma yatar. Buradaki esas nokta, güncel olayları topluma doğru (ya da en azından her gözlemcinin mustarip olduğu bilgi eksikliği, taraflılık ve kendini kandırma unsurları el verdiği ölçüde) bir şekilde bildirme hakkıdır” diye vurguluyor. İşte bu hakkı kullanmak için “akıntıya karşı kürek çekeceğimiz” bir dönemden geçiyoruz. Can, Erdem de Tahir Elçi de ‘kılavuz kaptanlarımız’. Rastgele... R AB Zirvede Merkel’in (sağda) hararetli bir görüşme yaptığı Davutoğlu, basın toplantısında Tusk ile samimi pozlar verdi. manın yanı sıra Türkiye vatandaşlarının vize muafiyetinin Ekim 2016’da başlaması ve AB’ye üyelik müzakerelerinin canlandırılması kabul edildi. Ancak Merkel, Juncker ve Tusk vize muafiyetinin başlaması için geri kabul anlaşmasının tümüyle uygulamaya sokulması şartının altını çizdi. Bu da 2.2 milyondan fazla sığımacıyı ağırlayan Türkiye’ye, AB’nin mülteci statüsü vermediği göçmenlerin geri gönderilmesi demek. Transit ülke Türkiye’nin geri gönderilenleri asıl memleketlerine zorla yollaması ise yepyeni trajedilere gebe. AB vize muafiyetinin kapsamını da muğlak tutuyor. Sonuç bildirisinin maddeleri şöyle: l AB ve Türkiye, uluslararası korumaya ihtiyacı olmayan göçmenlerin, Türkiye ve AB’ye seyahatlerini engelleyecek, iki taraflı geri kabul hükümlerini uygulayarak geldikleri memleketlerine gönderilmesini sağlayacak. l AB Türkiye’ye sığınmacılar için başlangıçta 3 milyar Avro verecek, duruma göre finansmanı gözden geçirecek. Basın toplantısında Davutoğlu bu paranın Türkiye değil sığınmacılar için olduğu vurgusu yaptı. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande paranın Türkiye’ye taahhütlerini yerine getirdikçe aşamalı verilmesini istedi. l Geri kabul anlaşması Haziran 2016’da tam uygulamaya geçmişse, Schengen Bölgesi’nde Türkiye vatandaşlarına vize uygulaması Ekim 2016’da kaldırılabilecek. DAVUTOĞLU: Avrupa Evimiz aşbakan Ahmet Davutoğlu, zirvede “Tarihi bir gün. Avrupa ortak evimiz Biz bir Avrupa halkıyız” dedi. B RENZİ Dündar’ı HATIRLATTI talya Başbakanı Matteo Renzi, Türkiye’den insan hakları ve basın özgürlüğü beklentilerinden vazgeçmediklerini söyledi. MİT TIR’ları davası kapsamında tutuklanan Cumhuriyet Yayın Yönetmeni Can Dündar ile Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün cezaevinden AB liderlerine yazdığı mektubu hatırlatan Renzi, “Diğer liderler gibi ben de, tutuklanan iki gazetecinin bize gönderdiği bu mektubu yanımda götürüyorum” diyerek ekledi: “Arkadaşım Davutoğlu ve Erdoğan insan hakları beklentilerimizden ödün vermediğimizi çok iyi biliyor.” İ AB geri yollayacak Tusk’ın “Türkiye, sığınmacı krizinin çözümünde anahtar ülke. Naif olmayalım. En önemli sorumluluğumuz Avrupa’nın sınırlarını korumak” diye açtığı zirvede sığınmacıları Türkiye topraklarında tutmak için talep ettiği 3 milyar Avro’luk finans Ekonomi faslı l AB, Türkiye ile üyelik müzakerelerinde 14 Aralık’ta ekonomiyle ilgili 17. başlığı açacak, 2016’nın ilk çeyreğinde diğerlerini açacak. Müzakerelerin ilerlemesi ise Rum vetosunun kalkmasına bağlı. l Yılda iki kez ABTürkiye zirvesi yapılacak. Davutoğlu, gülme krizi geçirir gibi şöyle konuştu: “Yüzde 97 oranında temsile sahip meclisimiz var. Yüzde 49.9 oy almış bir partinin başkanıyım. Türkiye’de çok dinamik bir demokrasi var. Yeniden başbakan seçildim.” Ancak Tusk Ankara’nın hak ve özgürlükler kriterlerini yerine getirmesini, AB Yüksek Temsilcisi Mogherini çözüm sürecinin başlamasını talep etti. Çok dinamik demokrasi İsrail İsrail, hava saikaz edip gönderdik hasını ihlal eden Rus savaş uçağını ikazla yetindi. Savunma Bakanı Moşe Yalon, Golan Tepeleri’nde seyreden Rus jetinin sınırı 1.6 km geçip İsrail hava sahasını ihlal ettiğini, uyarıların ardından sorunun çözüldüğünü ve jetin sınırlarını terk ettiğini açıkladı. Yalon, “Rus uçaklarının bize saldırmak gibi bir niyetleri olmadığını biliyoruz. Bu yüzden hava sahası ihlali sırasında uçağı vurmadık” dedi. : İhlal yapan Rus uçağını Rus pilotun cenazesi memleketine gönderiliyor Türkiye’nin Suriye’de Rus uçağı düşürmesiyle Rus yaptırımları devreye girerken, ölen Rus pilotun cenazesi ülkesine teslim ediliyor. “Cumartesi gecesi sınırdan teslim edilen cenaze” Hatay’da hastanede Ortodoks din adamlarının düzenlediği törenin ardından dün uçakla Ankara’ya getirildi. Havaalanlarında askeri ve mülki erkân hazır bulundu. Cenazenin Rusya’ya teslim edileceği bildirildi. Rusya yine TIR garajı ve İHH fırınını vurdu ürkiye’nin Suriye topraklarında Rus savaş uçağı düşürmesinin ardından, Türkiye’nin Suriyeli isyancılara yönelik lojistik destek hattına Rus saldırıları tırmandı. Ankara’nın Suriye’de “güvenli bölge” planı içinde yer alan, Türkiye sınrının dibindeki, Halep vilayetine bağlı Azez’de perşembe günü 20 kamyonun vurulduğu ve 7 kişinin öldüğü TIR garajı Reuters’e göre bir kez daha hedef ol Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Önceki Yönetim Kurulu Üyelerinden, Basın Şeref Kartı sahibi, Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü sahibi T du. Azez’de ÖSO ve Nusra’yı bombalayan Rus jetlerinin aynı TIR garajını bir kez daha vurduğu bildirilirken, bölgeden bir isyan cı 10 TIR’ın imha edildiğini, 5 kişinin öldüğünü söyledi. Al Jazeera Türkçe’ye göre 15’ten fazla kişi öldü.Bu garajda İHH araçlarının ya da Türkiye’den silah taşıyan TIR’ların bulunduğu iddia ediliyor. İHH, İdlib’in Serakip ilçesinde işlettiği ekmek fırınının Rus uçaklarınca bombalandığını duyurdu. İdlib’in Ariha kasabasına Rusya’nın düzenlediği sanılan hava saldırısında 70kişinin öldüğü iddia edildi. Hasan Pulur’u kaybettik. Gazetecilik mesleğine uzun yıllar başarıyla hizmet eden usta gazeteci Hasan Pulur’u hiç unutmayacağiz. Hasan Pulur’u sevgi ve saygıyla anarken, ailesine ve basın topluluğumuza başsağlığı diliyoruz. Abdülkadir Yücelman’ı Aramızdan Ayrılışının 6’ncı Senesinde Sevgiyle, Saygıyla, Rahmetle anıyor, Büyük bir özlemle arıyoruz. Yaşamında her zaman yanında yer alan tüm yakın dostlarıyla 1 Aralık 2015 Salı günü saat 13.00’te Eyüp Sultan’daki Aile Kabristanı’nda O’nu bir kez daha anacağız. Yer: Teleferik yanındaki otoparkta buluşma. Değerli Varlığımız, Canımız, Babamız, Dedemiz, Aile Büyüğümüz, Örnek İnsan, Örnek Gazeteci. Pek çok spor gazetecisini mesleğe kazandırmış, Cumhuriyet Spor Servisi Kurucuları’ndan Türk Spor Gazeteciliği’nin Duayen İsmi TÜRKIYE GAZETECILER CEMIYETI YÖNETIM KURULU AİLESİ C M Y B 1932 30 Kasım 2009 ACI KAYBIMIZ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear