28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
31 OCAK 2015 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 13 Bu bölümlerde okumak isteyen öğrenciler ‘başarı sırası sınırlamasına’ göre belirlenecek Tıp ve hukuka baraj Mustafa Suphi ve arkadaşları Mahallenin Namusu Yıl 1953. O zamanlar İstanbulCihangir’de oturuyoruz. Yaşım 10. Taksim’de, şimdi olmayan Taksim Sineması’nın kapı yanlarına asılmış afişler dikkatimi çekti. Cebimi yokladım, 60 kuruş çıktı; “birinci mevki” denilen ön sıralardaki koltukların biletine yeterli. Girdim. Filmin adı: Mahallenin Namusu. Avni Dilligil yönetiyor. Konusu şöyle: Bir delikanlı olan Bilal (Hulki Günay) denizaşırı sefer yapan bir gemide makine dairesinde yağcıdır. Geminin süvarisinin (Avni Dilligil) kızı olan Afet’le (Belkıs Dilligil) aralarında bir aşk doğar ve kız hamile kalır. Bu arada gemideki bir kısım mürettebat kaçakçılıkla suçlanınca Bilal de hapse atılır. Delikanlının hapiste olduğu sırada Afet’in namusunu temizlemek ve doğacak çocuğuna babalık yapmak üzere, kıza komşusu Melek Hanım (Aliye Rona) tarafından yaşı ilerlemiş fakat varlıklı bir mahalle sakiniyle evlenmesi için baskı yapılır. Kız, baskıya dayanamayıp yaşlı adamla dünyaevine girince mahallenin namusu da kurtulmuş olur. Kısa bir zaman Bilal’in suçsuzluğu anlaşılır, cezaevinden salıverilir. Fakat vakit artık Afet için de Bilal için de çok geçtir. Ne yalan söyleyeyim, 10 yaşında bir çocuk için oldukça ağır bir filmdi. Filmden aklımda o zaman 40 yaşında olan Hamiyet Yüceses’in söylediği, bir Bimen Şen bestesi olan “Yüzüm şen, hatıram şen, meclisim şen…” şarkısıyla bir de filmin sonunda gözyaşlarına boğulan kadın izleyiciler kalmış. Yukarıdaki satırları ise arşivden derledim. HHH Belki kafanızda, bu yazıya ilişkin olarak “ülkede başka konu mu kalmadı” sorusu canlanmıştır. Ne var ki burası Türkiye ve burada hangi konunun ne zaman gündemin ilk sıralarına oturacağı hiç belli olmuyor. İki gündür haber kanallarında AKP İstanbul Milletvekili İsmet Uçma’nın TBMM’de kurulan  Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi amacıyla kurulan Araştırma Komisyonu’nda yaptığı konuşma tartışılıyor. Milletvekiline kulak verelim: “Beyefendi geçici hiddete kapılmış olduğunda, hanımefendi de bunu değerlendirdiğinde; örneğin sabah kahvaltısını yaparken ya işte ‘Yüzüme baktın, psikolojimi bozdun’ diye karakolu aradığında 6 ay uzaklaştırma alıyorsa, burada başka bir gerginliğe sebebiyet veriyoruz demektir. Butonları (imdat düğmelerini) biz örnek aile ve insanlardan oluşturabiliriz. Mahallenin namusu (a.b.ç.) diye bir şey geliştirebiliriz, o mahallede birisine yönelik bir şey yapılıyorsa herkes ona sahip çıkar ve hakikaten de yapanı neredeyse ifna eder (yok sayar).” AKP milletvekilinin bu “çarpıcı” önerisinin yukarıdaki filmi çağrıştırması doğal değil mi? HHH Bana kalırsa “laf ola torba dola” bir öneri bu! 2010’lu yıllarda 1950’lerin mahalle kültürünü nasıl yaratacaksınız? Çünkü “mahallenin namusu” yaklaşımı, belli bir mahalle kültürünü gerekli kılar. Toplumun sosyodemografik yapısında, yeni yerleşim birimlerindeki mimari yaklaşımlarda, insan ilişkilerinde ortaya çıkan radikal değişimler, yok olmakta olan eski mahalle kültürünün yeniden hayata geçirilmesini olanaklı kılabilir mi? Konunun bir başka ilginç yanı da aynı komisyon üyelerinden CHP İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Binnaz Toprak’ın, iki gündür televizyon ekranlarına yansıyan yorumlarında “bir ölçüde de olsa” İsmet Uçma’nın sözlerinde haklılık payı olduğunu ifade etmesidir. Her iki İstanbul milletvekiline de kendilerine zaman ayırıp temsil ettikleri kentin, örneğin, Ataşehir, Beylikdüzü, Esenyurt, Kozyatağı gibi yerleşim bölgelerini gezmelerini öneriyorum. Bu semtlerdeki gökdelenapartmanlarda yaşayan milyonlarca insan hayatlarını birbirlerinden kopuk, alt katlarında, üst katlarında kimlerin oturduğundan habersiz olarak sürdürmektedir. Kim kime dum duma hayatlar sürülen bu konutlarda adam karısını doğrasa ancak ceset koktuğunda komşuların haberi olmaktadır. Hem unutmayalım, “Kızını dövmeyen dizini döver”, “Kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyeceksin”, “Koca, karısını hem sever, hem döver”, “Keseye kadın eli girerse bereketi gider”, “Kadın erkeğin şeytanıdır” gibi kadını aşağılayan ifadeler “mahallenin namusuna” zemin oluşturmuş eski mahalle kültüründe ortaya çıkmıştır. Kısacası milletvekilleri nostaljiyi bir yana bırakıp kadını her açıdan güvence altına alacak yeni yasaların çıkmasına önayak olmalıdır. anılıyor l İstanbul Haber Servisi Karadeniz’de 94 yıl önce katledilen Türkiye Komünist Fırkası’nın kurucusu Mustafa Suphi ve yoldaşları, Halkın Türkiye Komünist Partisi (HTKP) ve Komünist Parti (KP) tarafından düzenlenecek etkinliklerle ayrı ayrı anılacak. Mustafa Suphi ve yoldaşlarını anmak amacıyla düzenlenecek olan etkinliğe ilişkin HTKP’den yapılan açıklamada, 15’lerin eşitlik ve özgürlük mücadelesinin unutulmadığı belirtildi. 94 yıl önce gerçekleşen katliamın ardından ülkenin her karış toprağında sosyalizm bayrağının dalgalanmaya devam ettiği kaydedilen açıklamada yarın saat 15.00’te Haliç Kongre Merkezi’nde bir etkinlik düzenleneceği vurgulandı. Komünist Parti’den yapılan açıklamada ise “94 yıl önce adil, özgür, bağımsız ve yaşanası bir Türkiye istedikleri için öldürüldüler. İşte o Türkiye’yi kuracağız” ifadelerine yer verildi. Ayrıca Komünist Parti tarafından bugün saat 19.30’da Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nde Suphi ve yoldaşlar sergi ve programla anılacağını belirtildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, bu yıl üniversiteye girişte, ilk kez tıp ve hukuk programlarına, “başarı sırası sınırlamasına” göre öğrenci alınmasının kararlaştırıldığını bildirdi. Buna göre 2015 ÖSYS’de tıp programlarına başarı sırası en düşük 40 bininci kişi, hukuk programlarına ise başarı sırası en düşük 150 bininci kişi kayıt yaptıracak. Saraç, tıp ve hukuk programları kontenjanlarına ve yerleşen öğrenci sayılarına ilişkin bir çalışma yapıldığını, bu çalışma sonunda da bu programlara yerleşen ve aynı bölüm de okuyan öğrenciler arasındaki puan farkının yıllar geçtikçe açıldığının gözlemlendiğini söyledi. Tıp programına 2010’da 20 bin 200’üncü, 2014’te 101 bininci, hukuk programına 2010’da 177 bininci, 2014’te ise 366 bininci adayın yerleştiğine dikkat çekti. YÖK tarafından “hukuk ve tıp fakültelerine başarı sırasına göre” bir sınırlama getirildiğini bildiren Saraç, bu uygulamayla, bu bölümlerin belli bir aralıkta yer alan öğrencilerden oluşmasının ve bu şekilde eğitim seviyesinin yükselmesine katkı sağlanmasının amaçlandığını kaydetti. Sa raç, “2015 ÖSYS’de, tıp programlarına başarı sırası en düşük 40 bininci sırada olan, hukuk programlarına ise başarı sırası en düşük 150 bininci sırada olan adaylar yerleştirilecek” dedi. Saraç, isteyen vakıf yükseköğretim kurumlarının bu programlar için daha üst başarı sıralaması koyabileceğini dile getirdi. Saraç, üniversiteye girişte bu yıl ilk kez tıp ve hukuk programlarında gerçekleştirilecek olan bu uygulamanın, önümüzdeki yıllarda diğer bölümlerde de yaygınlaştırılacağını belirtti. ‘Yaygınlaşacak’ 21 Şubat’ta Kürtçe için kampanya ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) HDP İmralı heyeti üyesi ve DTK Eş Başkanı Hatip Dicle, Özgür Gündem gazetesinde yayımlanan yazısında 21 Şubat Anadil Günü’nden itibaren kapsamlı bir Kürtçe kampanyası başlatılacağını açıkladı. Dicle, seçimlerle de birleşecek bu kampanya ile artık bölgedeki tüm faaliyetlerin, yazışmaların, basın açıklamalarının çokdilli yapılacağını belirtti. Dicle, şunları dile getirdi: “Her kurumumuz hatta her insanımız kendi çapında bu kampanyaya katılabilir, güç verebilir. Köy tabelalarının eski isimlerini l BULUNAN NOT ASELSAN ÖLÜMÜNÜ HATIRLATTI Ataşehir’de mühendisin esrarengiz ölümü İstanbul Haber Servisi Ataşehir’de camında “Dikkat zehirli gaz” yazısı bulunan ve kimyasal madde bulunan park halindeki otomobilin içinde bilgisayar mühendisi Volkan K.’nin cesedi bulundu. Olay saat 16:00 sıralarında Ataşehir Atatürk Mahallesi, Meriç Caddesi üzerinde meydana geldi. Park halindeki otomobilin camındaki “Dikkat zehirli gaz” uyarı yazısını gören özel güvenlik görevlileri, polise bildirdi. Gelen ekipler, otomobilden kimyasal madde kokusu alınca durumu itfaiyeye haber verdi. Kimyasal sızıntılara karşı eğitilmiş bir görevli otomobilin camını kırarak kapısını açtı. Otomobilin açılmasıyla çevreye ağır kimyasal madde kokusu yayıldı. Otomobilden çıkarılan cesedin bilgisayar mühendisi Volkan K.’ye ait olduğu anlaşıldı. Otomobildeki aramalarda kimyasal bir madde bulundu. Volkan K.’nin kimyasal madde nedeniyle öldüğü öne sürüldü. Volkan K’nin intihar etmiş olma ihtimali üzerinde duran polisin incelemeleri sürüyor. Aracın camında bulunan “Dikkat zehirli gaz” yazısı Ankara’daki 15 Ocak’ta ASELSAN mühendisi Erdem Uğur’un (28) ölümünü hatırlattı. Polis, Uğur’un dairesine girdiğinde ‘Dikkat gaz açık’ yazılı bir uyarı notuyla karşılaşmıştı. de içerecek şekilde çift dilli hazırlanması vatandaşa verilen makbuzların TürkçeKürtçe basılması, belediye bültenleri ve anonslarının iki dilli yapılması, tüm hizmet araçlarında Kürt dilinin de kullanılması gibi birçok yaratıcı pratikle bu kampanyaya güç verebilir. Tüm işyerlerinin isimlerini bu kampanya çerçevesinde Kürtçeleştirmek, Kürtçe adlarla değiştirmek; ya da manav etiketlerini, lokanta menülerini iki dille hazırlamak gibi girişimler, çözüm sürecinin ruhunu daha da güçlendirip besleyecektir.” Yolsuzlukla pankartı l İstanbul Haber Servisi MHP Beşiktaş İlçe Başkanlığı binasına, partililer tarafından üzerinde haklarında Yüce Divan oylaması yapılan 4 eski bakanın fotoğraflarının da yer aldığı “Patron Mutlu Son İstedi Sizce AKlandılar mı” yazılı pankart asıldı. Pankartı indirmek için binaya gelen polis ekipleri, partililerin mahkeme kararı istemesi üzerine geri döndü. Pankartı indirmek için gelen polislerin mahkeme kararını gösterememesinin ardından basın açıklaması yapan MHP Beşiktaş İlçe Başkanı Tuncay Buruşuk, geçen günlerde yapılan Yüce Divan oylamasını anımsatarak “Yüce Divan oylamasında kendi kurdukları indirmek istediler divanda bakanlar kendilerini akladılar. Biz de buna tepki olarak ilçemize pankart astık. Zor bir zeminde siyaset yapıyoruz. Bunu da buradan İstanbul ve Beşiktaş halkına soruyoruz. Gerçekten aklandılar mı? Aklanmadıkları gün gibi ortadadır, kendi 40 milletvekili de gitmeleri için oy kullandı. Bunun dışında Beşiktaş’ta zor bir siyaset yapılıyor. Barbaros Bulvarı da İstanbul’un can damarıdır. Can damarına da bu pankartla İstanbullulara ve Beşiktaşlıya soruyoruz. Polisler müdahale etmek istiyorlar. Biz de indirmeyeceğimizi söyledik. Mahkeme kararlarını bekliyoruz, pankartın da sabaha kadar nöbetçisi olacağız” dedi. Cem Tüzün milletvekili aday adayı İstanbul Haber Servisi Gezi Direnişi’nde aktif rol alan Cem Tüzün CHP İstanbul 2. Bölge milletvekili aday adaylığını CHP İstanbul il binasında dün açıkladı. Tüzün “Doğa, bilim, estetik, hukuk, demokrasi ve emekten yana uğraşlarımı yeni bir düzleme taşıma kararı aldım. Hazirandaki seçimde CHP İstanbul 2. bölge milletvekili adaylığı için başvuruda bulunacağım” dedi. Toplantıya katılan eski parlamenter ve gençlik kolu yöneticileri de Tüzün’e destek olacaklarını söylediler. ZONGULDAK (DHA) Kozlu’da geçen yıl 8 Ocak’ta eve alkollü gelerek kendisine şiddet uygulayan 18 yıllık eşi Muhammet Ali Erke’yi (38) boğarak öldüren Ayşegül Erke’nin (36) tutuksuz yargılanmasına Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Cumhuriyet Savcısı Erdoğan Doğan mütalaasında, eylemini haklı görülebilir bir korku ve telaştan kaynaklanan güdü ile savunma sınırını zorlayarak gerçekleştirdiği kanaatiyle sanığa ceza verilmemesini istedi. Duruşma ertelendi. Savcı, eşini öldüren kadına ceza istemedi KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK DHA DTK EŞBAŞKANI HATİP DİCLE AÇIKLADI behicak@yahoo.com.tr Dışişleri hatasını 1 ay sonra öğrendi! ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanlığı’nın 2015 için, “Çanakkale Kahramanlık ve Ebedi Dostluk Anısına” başlığıyla bastırdığı ajandasında, Çanakkale fotoğrafları ile birlikte Erivan’daki Ermeni Soykırımı Anıtı’nın fotoğraflara da yer verildiği ortaya çıktı. Bakanlığın her yıl bastırdığı takvimin nisan ayındaki fotoğraflarında anıtın fotoğrafının neden basıldığı sorusuna, Bakanlık yetkilileri, “Yanlışlıkla, diğer fotoğrafların arasına karışarak basılmış. Soruşturma başlatılmıştır” bilgisini paylaştı. Dışişleri ajandayı başta Türkiye’deki diplomatik misyon olmak üzere dünyanın dört bir yanına gönderiyor. BULMACA SEDAT YAŞAYAN Suriye sınırına askeri sevkıyat GAZİANTEP (DHA) Gaziantep 5. Zırhlı Tugay Komutanlığı’ndan dün sabah yola çıkan üzerinde zırhlı araçların bulunduğu TIR’lar, konvoy halinde Suriye sınırındaki kritik bölgelere gönderildi. Zırhlı araçlar, IŞİD ve PYD militanlarının kontrolündeki bölgelerin bulunduğu bölgelerin karşısındaki Türkiye topraklarına konuşlandırıldı. Maç izlerken ensesine mermi isabet etti BATMAN (AA) Batman Akyürek Mahallesi İstasyon Caddesi’nde halı saha maçı izleyen Bekir Akgül (40), ensesinde yanma hissetti. Eliyle dokunduğu bölgenin kanadığını fark eden Akgül, arkadaşları tarafından hastaneye kaldırıldı. Burada Akgül’ün ensesine uzun namlulu silah mermisinin saplandığı tespit edildi. Mermi, ameliyatla çıkarıldı. ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI kamilmasaracı@gmail.com KONYA (DHA) Konya’da kendisini terk edip baba evine dönen nikâhsız eşini rahatsız ettiği için 3 ay uzaklaştırma cezası alan 33 yaşındaki İ.T., bunu ihlal edince yine şikâyet edildi. Adliye sevk edilen İ.T., ifade verdikten sonra çıkışta çevreyolu kenarına gelip, eşi F.C.’ye “Kendimi öldüreceğim, şikâyetini geri al””diye bağırdı. Bu sırada, annesinin yanındaki oğlu 5 yaşındaki A.C., “Ne olur gitme baba. Bizi bırakma” diye ağladı. Çevredekiler İ.T.’yi güçlükle engelleyip, F.C. ve oğlu A.C.’nin yanına götürdü. Çift bir süre konuştuktan sonra ayrılıp, uzaklaştı. Olan çocuklara oldu BATMAN (Cumhuriyet) Batman Valisi Azmi Çelik, makam aracı ile Özel İdaresi’ndeki bir toplantıya giderken araç şoförü Turgut Özal Bulvarı üzerinde yolun karşısına geçmeye çalışan 72 yaşındaki Hediye Baltaş’a çarptı. Yere yığılan Baltaş, ambulansla hastaneye götürüldü. Baltaş’ın sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi. Valinin makam aracı kadına çarptı HARBİ SEMİH POROY Toprağa gümülü silahlar bulundu VAN (DHA) Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri aldıkları bir istihbarat üzerine Şabaniye Mahallesi Kanal Yolu Sokak’ta tali yol kenarında toprağa gömülü vaziyette 4 Kalaşnikof marka uzun namlulu silah, bu silahlara ait şarjör ve mermi ele geçirdi. Silahların PKK’ye ait olduğu belirtildi. SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Kişinin 1 ruhsal olgun 2 luğa erişmesi için acı çek 3 mesi gerekti 4 ğini savunan 5 felsefi akım. 6 2/ İnsan soyunun ge 7 netik yardı 8 mıyla geliş 9 tirilmesini amaçlayan 1 2 3 4 5 6 7 8 9 bilim dalı... İla 1 H E Y A M O L A ve. 3/ Üflemeli bir 2 A S A A B A K A çalgı... Nijerya’nın 3 V E R İ A H I R para birimi. 4/ Ta 4 A M A N İ UMU kımlar grubu, kü5 C E S A R E T N me... İnce ve kesA Y T İ P kin ses. 5/ Balede 6 I E B E İ O kullanılan bir dans 7 V E J figürü... Övme. 6/ 8 A L A T İ N İ Kimi balıkların is 9 OD Z E N N E te kurutularak yapılan pastırması. 7/ Yabancı... Balıkesir’in eski adı. 8/ Bir gıda maddesi... Jokeylerin giydiği kenarsız başlık. 9/ Tektonik çukur... Kuzu sesi. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1/ Rüzgârın önünde top gibi yuvarlanan kurumuş çalı ve otlara verilen ad. 2/ Tırnak boyası... Yiyecek ve içeceğin saklandığı oda ya da ambar. 3/ Güzel kokulu çiçekler açan bir ağaççık... Uzaklık işareti. 4/ Bir sayı... Mardin yöresinde, kızartılarak hazırlanan içliköfteye verilen ad. 5/ Boks yapılan alan... Yaşamını ya da kariyerini boşa harcamış kimse. 6/ Yapma, etme... Gümüşhane ve Bayburt yöresine özgü, yufka ve yoğurtla yapılan bir yemek. 7/ Piston. 8/ Yünü dokumacılıkta kullanılan bir koyun. 9/ Trabzon yöresine özgü, altın ya da gümüş tellerin elde örülmesiyle yapılan kuyumculuk işi. C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear