29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 30 EYLÜL 2014 SALI 6 HABERLER Suriye tarafından atılan havan toplarının sınır kapısı yakınına düşmesi üzerine sevkıyat yapıldı 35 tank sınırda CHP’DEN RAPOR PKK, Programını Uyguluyor İran’dan güzel güzel dönüp neredeyse “savaşın içine” düşmek hoş duygu değil! İran üzerine şüphesiz yazacağız, ama şu güncelliği de kaçırmamak gerek.. Cumhurbaşkanı, IŞİD ile PKK’yi aynı kefeye koymuş.. “Sorunlu bir cümle” yorumları yapılıyor. Nedeni “kardeşim çözüm sürecini sürdürdüğün partnerin PKK’ye böyle davranılır mı, sonra ne olur o süreç..” Pardon neydi o süreç? Bunu hep sorduk bu köşede. “Çok yol alındı, yüzüldü yüzüldü kuyruğuna gelindi, derken süreci bitirecek böyle davranışların âlemi ne, süreç biterse yazık olur..” Yine pardon! Ne konuda anlaştılar? Bilen beri gelsin.. Kuyruğa gelinceye kadar ne oldu ne bitti? Şüphesiz “çatışmasızlık” durumu iyi, PKK’nin arada sırada sürdürdüğü saldırılara rağmen (son olarak polis merkezine roket atışı) bir yılı aşkın zamandır kitlesel ölümler olmadı... Keşke hep böyle sürse! Keşke bu sürece şöyle millet de katılsa, ne alınıyor ne veriliyor, hep birlikte karar verilse.. Böylece sürecin yarım yükünü millet AKP’nin sırtından alsa ve iktidar da rahatlasa.. Yok hayır, bu mümkün değil, çünkü AKP anlaştık, anlaşıyoruz, az kaldı, bakın cenazeler de gelmiyor artık, diyerek bu sürecin mamasını seçimlerde oy alarak yiyor.. Ama sürece bir destek ki sormayın gitsin.. AKP+Cemaat iktidarına birkaç yıl önceye kadar destek atanlarla, Silivri’deki tarihi utanmazlıkları gözü kapalı onaylayanlar ve “arada yaşlar da yandı, ama önemli değil, mesele ordu olunca çek kuyruğunu gitsin” diyenlerin, çözüm sürecinde de iktidarın itirazsız arkasında olmaları, eşyanın tabiatına aykırı değil.. Merak yok, ne oluyor demek yok, nasıl olacak diye soran da.. PKK ve Kürt Siyasal Hareketi, sık sık hükümetle görüşmelerinde anlaşılan masaya koydukları taleplerini fiiliyatta gerçekleştirme operasyonlarına girişti. “Merkezi Hükümet”in kendi bölgelerinde güvenlik önlemleri almasını engelleme girişimlerinden tutun.. okulları yakmaya.. tamamen Kürtçe eğitim için binalar kurmaya kadar.. Ve en son Kobani vesilesiyle sınırların yıkılması ve “buraları Kürdistan toprakları, sınırların burada ne işi var” deyişleri.. Tabii Aysel Tuğluk’un attığı taşı da unutmamalı.. Kürt Siyasal Hareketi haklı olarak sıkıştırıyor RTE iktidarını.. Çözüm çözüm.. somut bir şey, bir yol haritası bile yok ortada, bizi oyalıyorsunuz ve sırtımızdan siyasi çıkar, oy topluyorsunuz.. Haklılar! Ama bunları yazıp çizen, RTE sizi kullanıyor diyenler de zaten hep “çözüm sürecine karşı” kötü kişilerdik.. Yok hayır, PKK’nin yukarıda yaptıklarını onaylıyor değilim... Sürecin geldiği noktayı tartışıyorum... HHH IŞİD ile iktidarın arasındaki gizli ittifakı da yazdık, iki ay oldu. İktidarın silahşorları üzerimize saldırdı! Dedik ki, Suriye’deki Kürt bölgesini sıkıştırmasından ve daha sonra Esad iktidarına karşı yöneleceğinden dolayı, iktidar IŞİD’in harekâtından memnun. Hangi ülke, kendi topraklarında, IŞİD gibi bir köktendinciterör örgütünün adam devşirme, para toplama, hücre kurma faaliyetine göz yumabilir! Ancak, onların faaliyetlerinden yarar umanlar.. Tabii Sünni kardeşlik de var serde.. Bunlar bir bir doğrulanıyor. Uluslararası kamuoyu yekvücut IŞİD’e karşı cephe kurunca ve rehineler bırakılınca, bizimkiler de ilk kez terör örgütü dedi.. Ama, olaylar iktidarı çözüm sürecinde, Kürtler karşısında birkaç basamak aşağı düşürünce, PKK Kobani’de RTE iktidarına yüklenince ve itibar kazanınca, Erdoğan IŞİD ile PKK’yi aynı kefeye oturtuverdi.. Batı’ya yüklendi.. Elhak, bazen doğru şeyler de var dediklerinde.. Yalçın Akdoğan da demez mi ki, Kandil’de yan gelip yatacağına, gücün yetiyorsa git Kobani’de IŞİD’e karşı savaş, Türkiye’ye ne meydan okuyorsun.. Kentlerimizde PKK odakları zaten vardı.. Şimdi de iktidarın ülkemize büyük bir hediyesi olarak ve bilemediğimiz ölçüde IŞİD odakları oldu! Sanki IŞİD’i PKK’ye karşı kullanacak, gibi uyduruk komplo düşünceler geliyor insan aklına.. İki tarafın da birbirine muhtaç olduğunu düşünecek olursak, öldü demek erken, ama yeni bir aşamaya yükseldi diyebiliriz. PKK, RTE’yi bir üst aşamada sıkıştırıyor. Dün de polise ateş açmaları, ve sıraladığımız diğer olaylar, birer işaret fişeği.. İktidarın IŞİD’e karşı savaşa girmesi çok zor, imkânsız gibi, hele içeride IŞİD’in terör odaklarına bu kadar göz yumduktan sonra.. Ancak iş yapıyor görünecek, ufak tefek destekler atacak, görünüyor. PKK, tüm Kürt bölgelerinde bir liderlik iddiasında.. Barzani’ye karşı da.. Bu durum, PKK’nin Türkiye’ye dayattıklarının gerçekleşmesini imkânsız kılar. Sorun, ülkedeki taleplerle sınırlı değil. Stratejileri, tüm Kürdistan’ı kapsayıcı nitelikte.. Hele Suriye Kürt bölgesinde kazandıkları başarı, PKK’nin beklentilerini üst düzeye çıkardı.. PKK bu nedenle silah falan bırakmaz.. Bıraksa, ve talepleri salt Türkiye ile ilgili olsa, sorun çok daha rahat çözülür. PKK silahla RTE’yi, istediği çözüme zorluyor. İşler zorlaşırsa ve çıkmaza girerse, RTE her şeyi göze alarak büyük bir milliyetçi söyleme sarılabilir Kürtlere karşı.. Tezkere Meclis’ten çıkmamalı.. RTE’nin Suriye’de maceracı girişimlerine izin verilmemeli. İktidarın bugüne kadar yaptığı bütün büyük yanlışlıklar birikti birikti, yığıldıkça yığıldı.. Türkiye’yi zor günler bekliyor. ‘Türkiye tehdit altında’ AYŞE SAYIN ANKARA IŞİD saldırıları nedeniyle Suruç’a gelen sığınmacılara yardım götüren ve daha sonra da saldırıların hedefi olan Kobani’de incelemelerde bulunan CHP heyeti, bölge için “acil eylem planı” oluşturulmasını önerdi. CHP heyetinin Kobani’de görüştüğü PYD yetkilileri ve kanton yöneticileri IŞİD’in bu noktaya gelmesinden AKP hükümetini sorumlu tutarken, Türkiye’deki bazı yöneticilerin IŞİD’i desteklediği eleştirisinde bulundular. IŞİD’den kaçarak Türkiye’ye geçen sığınmacılara geçen hafta yardım götüren CHP Genel Başkan Yardımcıları Veli Ağbaba ve Mehmet Bekaroğlu başkanlığındaki heyet, Suruç ve daha sonra geçtikleri Kobani’de yaptıkları görüşmeler ve incelemeleri rapor haline getirdiler. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na da sunulan raporda, Türkiye’nin iç ve dış kamuoyundan gelen baskılar nedeniyle sınır kapısını açmak zorunda kaldığına işaret edildi. Kamuoyuna 150 binin üzerinde kişinin sınırı geçtiği bilgisi yansımasına karşın CHP heyeti, hem kendi gözlemleri, hem de Suruç’ta yetkililerden aldıkları bilgilere göre rakamların daha düşük olduğunu vurguladı. CHP raporunda, “Gelen kişi sayısı ile ilgili belirtilen rakamların tutarlı olmadığına” dikkat çekildi. Raporda, CHP heyetinin Kobani Kantonu Eşbaşkanı Enver Müslim ve PYD Eşbaşkanı Asya Abdullah’la yaptığı görüşmelerden edinilen izlenimler de yer aldı. Türkiye’den bazı yöneticilerin IŞİD’e destek verdiğine ve hastanelerde IŞİD militanlarının tedavi edildiğine işaret eden Müslim, IŞİD’in AKP desteğiyle güç kazandığına işaret ederek, “AKP IŞİD’e destek veriyor, Türkiye IŞİD’e destek vermeseydi işler bu noktaya gelmezdi” siteminde bulundu. CHP heyetinin görüştüğü PYD Eşbaşkanı Asya Abdullah ise IŞİD’in sadece Irak ve Suriye’yi değil, artık Türkiye’yi de tehdit ettiğine işaret ederek bir an önce harekete geçilmesini istedi. Raporda, sığınmacıların çok zor ve sağlıksız koşullarda yaşamlarını sürdürmeye çalıştıklarına değinilerek, “Çocuklar günlerdir banyo yapmamış durumda. Şanlıurfa halkı destek için adeta gönüllü olmuş. Ancak yine de bölgede yiyecek, içecek ihtiyacı had safhada. Bölge için acil derhal eylem planı oluşturulmalı” görüşüne yer verildi. Yurt Haberleri Servisi IŞİD’in Kobani’ye saldırıları sürerken dün IŞİD tarafından atılan bir havan mermisi saat 12.20 sıralarında Mürşitpınar Sınır Kapısı yakınlarında güvenlik güçleri ve gazetecilerin bulunduğu yere yakın bölgeye isabet etti. Aradan 5 dakika geçtikten sonra ikinci havan mermisi de Suriyeli Kürtler için geçici barınma merkezi yapılan Süleyman Şah Dostluk Parkı’nın yakındaki boş alana düştü. Saat 14.20 sıralarında atılan üçüncü bir havan topu ise sınırın yaklaşık 2 km. mesafede boş araziye düştü. TSK’nin karşılık verdiği havan mermileri nedeniyle ölen ya da yaralanan olmazken büyük panik yaşandı. Görgü tanıkları çatışmaların başladığı günden bu yana ilk kez bu kadar şiddetli bir patlama duyduklarını söyledi. Çatışmaları izlemek üzere bölgeye gelen vatandaşlar askerler tarafından uzaklaştırıldı. Mürşitpınar Mahallesi’ndeki boş araziye havan mermisi düşmesi üzerine bölgedeki 35 tank, sınır bölgesine sevk edildi. Tankların bir süre hareket ettiği ve namlularını da Suriye tarafına çevirdiği görüldü. Patlamaların ardından tanklar ve zırhlı araçlar sınıra doğru harekete geçti. Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapı lan açıklamada olayın ardından angajman kuralları çerçevesinde atış yapılarak karşılık verildiğini açıkladı. Açıklamada, “Suriye’de devam eden çatışmalardan sektiği değerlendirilen bir adet havan mermisi, TürkiyeSuriye sınırının 1400 metre Türkiye tarafına, Mertismail köyünün 950 metre kadar kuzeyinde yol kenarında boş araziye düşmüştür. Olayda herhangi bir zayiat meydana gelmemiştir. Suriye tarafında, söz konusu havan atışının yapıldığı yer olarak değerlendirilen bölgeye, angajman kuralları çerçevesinde atış yapılarak karşılık verilmiştir” denildi. Sınırı aşan top mermilerinin önceki gün düştüğü Alanyurt köyünde ise sessizlik hâkim. Patlama ile yıkılan duvardan sıçrayan taş parçalarının vücuduna isabet etmesiyle yaralanan ev sahibi Mehmet Demir, Suruç Devlet Hastanesi’nde yapılan tedavisinin ardından taburcu edildi. Demir’in eşi ve 6 çocuğunun patlamadan 10 dakika önce evden ayrıldığı öğrenildi. Muhammed Demir, patlamadan 10 dakika önce annesi ve kardeşleriyle evden ayrıldıklarını belirterek, “Suruç’a gitmiştik. Suruç’a ulaştığımız Yetkililer aramadı sırada bize telefon geldi ve evde patlama olduğu söylendi. Yeniden döndüğümüzde babamın yaralı olduğunu gördük ve hemen hastaneye götürdük. Burada çatışmalar nedeniyle sürekli mermiler evimize ve evimizin yakınına geliyor. Çok endişeliyiz ve tedirginlik yaşıyoruz. Biz evde olsak belki daha kötü de olabilirdi. Ancak tüm bunlara rağmen dünden bu yana hiçbir yetkili bizi arayıp, sormadı” dedi. Öte yandan sınır hattındaki bazı mahallelerdeki boş arazilere de mermiler gelmeye devam ediyor. Sınırı aşan ve mahalle sakinlerini tedirgin eden olayın ardından birçok aile, mermilere hedef olmamak için Suruç ve iç kesimlerdeki köylerde yaşayan yakınlarının yanına gitti. Çatışmalar sınırdan izleniyor Angajman kuralları Kobani’nin Siftek köyü Zorava mevkisindeki çatışmalar dün de devam etti. Zaman zaman ağır silahların da kullanıldığı çatışmalarda, gruplar ve araçların hareketi ilçeye bağlı Karaca Mahallesi’nden de izlendi. Bölgedeki önlemlerini artıran güvenlik güçleri, Kobani’deki çatışmaları dürbünle takip ediyor. PKK taleplerini fiiliyata döküyor AKP desteğiyle güçlendi Bağdat’a yaklaşan IŞİD durduruldu Fotoğraf: UĞUR DEMİR İÜ’DE TEKBİR GETİRİP SALDIRDILAR ‘ESKİLER RAHATSA...’ Davutoğlu’ndan demokrasi kriteri İstanbul Haber Servisi Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Bizim IŞİD benzeri terör örgütlerine karşı tavrımız kesindir. IŞİD herkesten çok Türkiye’ye tehdittir” dedi. Davutoğlu, Dünya Ekonomik Forumu’nun “Bölgesel Kalkınma İçin Kaynakların Serbest Bırakılması’ konulu toplantısında konuştu. Davutoğlu, Suriye lideri Esad’la yaptığı bir görüşmeyi şöyle anlattı: “2011’de 7 saat Beşar Esad’la görüştüm. O sırada ‘ya biz ne olacağız’ şeklinde bir soruya muhatap oldum. Esad’a ‘Eğer bir ülkede eski cumhurbaşkanları, eski başbakanlar huzur içinde yaşayabiliyorsa o ülkede demokrasi vardır. Eğer eski cumhurbaşkanları, başbakanlar ya hapiste ya mezarda ya da yurtdışındaysa o ülkede demokrasi yoktur’ dedim. Biz aylarca sabırla Beşşar Esad’ı ikna etmeye çalıştık. Bütün Sünni camia Esad’a cephe almışken biz onu destekledik.” Davutoğlu, 2012 yılındaki Arap Baharı’na değinerek, “1988’de ben doktoramı yazarken Mübarek iktidardaydı. Bilgisayar, internet icat oldu Mübarek iktidardaydı. Facebook, Twitter icat olunca dayanamadı. Mısır’da Türkiye bir tavır aldı. Bedelini ödediğimiz bir tavır. Mısır’a Arap’ın beyni denir. Biz Mısır’la stratejik ortaklığımızın devam etmesini istiyoruz. Mısır’da istikrar demokrasiyle sağlanabilir” dedi. Ortadoğu ve Arap dünyasındaki gelişmeler üzerinden demokrasi vurgusu yapan Davutoğlu, “Bize demokrasi dersi vermeye kalkanlar, Ortadoğu’da demokrasiyi ve demokratik güçleri terk ettiler ama biz terk etmeyeceğiz” dedi. ‘Bu çeteleri okula sokmayacağız’ İstanbul Üniversitesi’nin Beyazıt Kampusu’nda bulunan Fen Fakültesi’nde “Gericiliğe ve savaşa karşı özgürlük buluşmasına” isimli etkinliğe katılmak için üniversite toplanan öğrencilere, yaklaşık 15 kişilik grup tekbir getirerek soda şişesi, taş ve çivili sopalarla saldırdı. Bunun üzerine sol görüşlü öğrenciler de karşı gruba soda şişesi ve taşlarla karşılık verdi. Kısa süreli çatışmanın ardından üniversite önünde bekleyen polis, Müslüman Gençlik ve IŞİD sempatizanlarına müdahale ederek Unkapanı’na kadar kovaladı. Kadınlar Pazarı’na giren grup, izlerini kaybettirdi. Saldırının ardından FenEdebiyat Fatültesi’nde toplanan yaklaşık 200 öğrenci, “Katil IŞİD’den, işbirlikçisi AKP’den hesap soracağız. Üniversiteler bizimdir” sloganları attı. Burada öğrenciler adına basın açıklamasını okuyan Sude Ak, geçen cuma günü üniversite içinde IŞİD karşıtı açılan pankarta müdahale eden grubun tekrar saldırdığını belirterek “Biz bu çeteci katillerin kimlerden güç aldığını çok iyi biliyoruz. Bu çeteci katilleri üniversitemize sokan AKP’nin ırkçı, mezhepçi politikalarıdır. Bizler üniversite öğrencileri olarak ne AKP’ye ne de beslediği katil IŞİD çetesine geçit vermeyeceğiz” dedi. Kürtçe olarak da yapılan açıklamanın ardından öğrenciler üniversiteye girerek saldırılara karşı forum düzenledi. Dış Haberler Servisi ABD ve müttefikleri dün hem Suriye hem Irak cephesinde IŞİD mevzilerine yoğun hava saldırılarısı düzenledi. Irak’ın başkenti Bağdat’a 10 kilometre kadar yaklaşan IŞİD militanlarının ilerleyişi, Amerika’nın havadan desteklediği Irak kuvvetleri tarafından durduruldu. Bağdat’a doğru önemli ilerleme kaydeden cihatıların başkente 40 kilometre uzaklıktaki stratejik Amariya el Felluce bölgesinde durdurulduğu, kuzeydeki Felluce kentine giden ana yolda çatışmaların sürdüğü öğrenildi. ABD Savunma Bakanlığı Bağdat’a 80 kilometre uzaklıktaki Anbir vilayetinde de IŞİD mevzilerinin havadan vurulduğunu duyurdu. Suriye’de ise Amerikan uçakları, Halep, Hama, Rakka, Tel Abyad, Haseke ve Der el Zor’da rafineriler, ülkenin en büyük doğalgaz tesisi ile bir tahıl ambarını vurdu. Amerikan saldırılarının yoğunlaşması üzerine, bu yılın başlarında çatışan IŞİD ile El Kaide bağlantılı El Nusra örgütünün yakınlaştığı, iki örgütün liderlerinin görüşmeler yaptığı bildiriliyor. Bölgedeki kaynaklar, Suriye’nin kuzeyindeki El Nusra birliklerinin birçoğunun IŞİD’le birleştiğini, iki örgütün liderlerinin birlikte savaş planları yaptıklarını duyurdular. Eski İngiltere Genelkurmay Başkanı General David Richards, IŞİD’e karşı hava saldırılarının yeterli olmayacağını, savaşın mevcut haliyle “sonsuza kadar” sürebileceğini söyledi. Richards, IŞİD’i yenmek için, Irak kuvvetleri, peşmerge ve ılımlı Suriyeli muhaliflerden oluşan 100 bin kişilik güçlü bir kara ordusu kurulması gerektiğini belirtti. Washington’ın yakın terör tehdidi, hatta IŞİD’den bile tehlikeli ilan ettiği Suriye’deki Horasan grubunun gerçekte var olmadığı, ABD yönetimi tarafından uydurulduğu öne sürüldü. Eski ABD Ulusal İstihbarat Ajansı (NSA) çalışanı Edward Snowden’ın sızdırdığı gizli belgeleri yayımlamasıyla tanınan Amerikalı gazeteci Glenn Greenwald, Murtaza Hussain ile birlikte “Horasan grubu: Suriye’deki bombalamaları meşrulaştırma amaçlı sahte terör tehdidinin anatomisi” başlıklı bir haber analiz yayımladı. Eski terörle mücadele savcılarından Andrew McCarthy’ye göre de örgütün uydurma olduğu belirtilen yazıda, “Olup bitenlere hiç yabancı değiliz. Obama yönetimine, bir başka Müslüman ülkeyi bombalamak için propaganda malzemesi ve meşru bir zemin lazımdı. IŞİD’in baş kesme videoları infial yarattıysa da bu uzun sürecek bir savaş için yeterli değildi” denildi. Çözüm süreci öldü mü? ‘Horasan diye bir örgüt yok’ Geçişler sürüyor Yurt Haberleri ServisiŞanlıurfa’nın Suruç ilçesinin karşısında bulunan Suriye’deki Kürt bölgesi Kobani’de IŞİD ve PYD güçleri arasındaki çatışmalar dün şiddetlenirken sınır hattında yoğun güvenlik önlemleri alındı. Suruç’un birçok noktasında polis ve jandarma kontrol noktaları oluşturuldu. Çatışmalardan kaçarak Türkiye’ye gelen sığınmacıların geçişi dün de sürdü. Yumurtalık bölgesinden dün sabahın erken saatlerinden itibaren beklemeye başlayan Kobanililer öğleden sonra Türkiye’ye alındı. Üstleri ve eşyaları arandıktan sonra AFAD tarafından kayıtları yapılan Suriyeliler, araçlarla Suruç’a götürüldü. Bir grup Kobanili de dün Mürşitpınar Sınır Kapısı’ndan ülkelerine döndü. Evlerindeki eşyalarını almak için Kobani’ye geçmek isteyen Suriyeli Kürtlerin geçişine ancak öğlen saatlerinde izin verildi. Mürşitpınar Sınır Kapısı’ndan geçen 500’den fazla Kobanili ülkelerine geri döndü. Ülkesine geçmek için bekleyen Fadıl Bozan, eşyalarını alıp Türkiye’ye döneceğini ifade etti. Sitare Esma da kucağında bebeğiyle Kobani’ye geçerken, “Kimliğimi ve elbiselerimi alıp Türkiye’ye geleceğim. Burada çocuğumu bırakacağım kimse olmadığı için mecburen onu da yanımda götürüyorum” dedi. Öte yandan sınırdaki Elbeyli ilçesinde bir grup yasadışı yollarla Kilis’e geçmeye çalışınca güvenlik güçleri uyarı ateşi yaptı. Suriyeli A.V, F.B. ve M.B hafif yaralandı. Kaymakamlık ve AKP’ye bombalı saldırı n DİYARBAKIR (Cumhuriyet) AKP Sur İlçe Başkanlığı ile Sur Kaymakamlığı’nın bulunduğu binaya, dün akşam el yapımı bomba ve molotoflarla saldırı düzenlendi. Bombalar, nöbetçi kulübesi ve bina kapısına isabet etti. Binanın camları kırıldı. Caddeyi trafiğe kapatan polis, inceleme yaptı. Bu sırada Ali Emiri Caddesi’nden geçmekte olan bir polis ekibi panikledi. Bombanın atıldığı binaya 150 metre mesafedeki polisler, saldırının kendilerine yapıldığını zannederek patlamanın geldiği yöne doğru ateş açtı. Görgü tanıkları, polisin bir şarjör mermiyi boşalttığını, şans eseri kurşunların kimseye isabet etmediğini aktardı. Saldırının Kobani’ye saldırılar nedeniyle YDGH ve YDGK gruplarınca düzenlendiği öne sürüldü. Diyarbakır’da önceki gece de Eski Mardin Yolu mevkisinde polis aracına uzun namlulu silahlarla yapılan saldırıda 2 polis hafif yaralandı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear