29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
7 KASIM 2013 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER GÜNCEL n Baştarafı 1. Sayfada 13 MALATYA (AA) Zirve Yayınevi’nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesine ilişkin davanın 90. duruşmasına Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Mahkeme tutuklu sanıklardan Hüseyin Yelki’nin tahliyesine karar verirken duruşma 16 Aralık’a ertelendi. CÜNEYT ARCAYÜREK Etmeyin eylemeyin, adamın geçmişi geleceğin aynası diyenler dışlandı ve… …on bir yıl sonra, RTE’nin Türkiye Cumhuriyeti’ni adım adım din devletine dönüştürmesine karşı çıkan da kalmadı. Medyayı,TSK’yi, ne kadar demokratik kurum varsa hepsini, demokrasi getirdiğini söyleyerek sustalı maymuna çevirdi. Asıl hedefi 2023... 29 Ekim 2023’te; Türkiye Cumhuriyeti’nin adını, namını Türkiye ‘İslam’ Cumhuriyetine dönüştürdüğü gün; 2002’den başlayarak bu noktaya varmasını sağlayan bütün adımları özetlemiş ve laik cumhuriyete son noktayı koymuş olacak! Toplumun kuzuların sessizliği içinde izlediği, RTE’nin erişmek için her gün attığı adımlardaki amaç, olanca çıplaklığıyla sırıtıyor ve... …RTE de tek adamlığını inkâr etmiyor artık. HHH Öğrenci evleri tartışması bu saptamanın son belgesi, kanıtı. AKP önde gidenleri bile RTE’nin tek adam tavrını ve “ben ne dersem o” diye özetlenen demokrasiye aykırı, ne ki kendi ifadesiyle“farklı karakter sahibi” olduğunu yadsıyamaz durumda... Grupta “Ne yapıyorsak inanarak yapıyoruz” diyor ya; bu açıklaması, “partide de tek adamım, benden gayrısının sözü davranışı vız gelir” demeye geliyor. Tek adamlık savlarını redderken “her konuda çevremdekilerle istişare etmek benim ahlakımdır” diyen RTE’ye bakınız. Kızılcahamam’da devlet yurtlarında yer bulamayan kız ve erkek öğrencilerin evlerde kalmalarını “gayri ahlaki” işlere meydan veriliyor diye yorumladı. Bu söylemi basında yer alınca partide. hükümette söz sahibi, Bakanlar Kurulu sözcüsü Bülent Arınç; özel evlerde kalan öğrenciler denetlenecek veya baskınlar yapılacak şeklinde yazılanlar “gerçeği yasıtmamaktadır” dedi. Başbakan’ın danışmanı, “ne derse o” diye yazılar döktüren, açıklamalar yapan RTE’ye çok yakın Prof. Yalçın Akdoğan da “kız ve erkeklerin aynı evde kalmasına yönelik bir denetim söz konusu değil. Evleri nasıl kontrol edeceksin, yok öyle bir şey” içeriğinde bir açıklama yaptı. Meclis Başkanı Cemil Çiçek de Arınç ile aynı kanıda olduğunu açıkladı. Ama tek adam birden kükredi. Meclis Başkanı’nı da, Başbakan Yardımcısı’nı da, baş danışmanını da elinin tersiyle iterek “adeta sizler kim oluyorsunuz da..” demeye gelen sert bir açıklama yaptı... Artık fuhuş dahil, çeşitli olasılıkları akla getiren bir ifadeyle kız erkek öğrencilerin kaldığı evlerde “Karmakarışık her şey oluyor” dedi. Şimdi bu görüşe karşı çıkan AKP’li zevatı muhterem, hâlâ RTE’nin tek adam olduğunu yadsıyorlar mı acaba? Ya da RTE kendini tarif ederken söylediği gibi şimdi… …bakalım, “öyle eğilip bükülmeden, omurgasız olmayan bir şekilde” ilk söylediklerinin arkasında duracaklar mı? HHH Kimileri de kız erkek öğencilerin evlerde kalmalarına yasal önlemler de alacağını söyleyen Başbakan’ın anayasal sınırları aştığını söylüyor. Oysa ülkemizde RTE’nin, “ben yaptım oldu” anayasası egemen! Şimdi kız erkek öğrencinin çaresiz barındığı evleri yasaklayacak tasarı hazırlanmasını emretse, bu emre Adalet Bakanı mı karşı çıkacak? Bakanlar Kurulu veya AKP grubu mu olmaz böyle şey diyecek? Güldürmeyin insanı! Korku yalnız toplumun her katmanına sinmiş değil. AKP yönetiminde olanları da RTE öylesine sindirdi ki çıt çıkmıyor hiçbirinden! HHH Hâlâ RTE’nin demokratlığına inananlara Allah akıl fikir verir inşallah! Yalnız onlara değil; kimi davranışları, konuşmalarıyla akil adam, laik demokrasiye inançlı bir kişi diye tanımlanarak karanlıkta bir umut ışığı gibi gösterilen Çankaya’dakini RTE’ye yeğleyenlere… RTE’nin laik, Atatürk Türkiyesi’ne vurduğu her darbeyi onayladı Çankaya’daki AKP’li. Pek çok örneğe ek son bir davranışı; Çankaya’daki ile hükümetin başındaki AKP’linin birbirinden farkları olmadığının kanıtı... Hürriyet bu gerçeği dün; yabancılara verilen devlet ve liyakat nişanlarından Atatürk siluetinin ve TC yazılarının silinmesini manşetinde “Ata ve TC atıldı” diye özetledi. Bu konuda RTE’nin yaptığı yönetmelik değişikliğini yukarıdaki AKP’li itirazsız onayladı. HHH Atatürk ey Türk milleti mi dedi... Yok yok!... Ne demek “millet?” Gidişata bakılırsa; yarınlarda bir gün: Ey ümmeti Muhammet! Der mi, der! Madende yolsuzluğa ALİCAN ULUDAĞ Ankara Başsavcısı, Eti Maden ihalelerindeki iddialar için harekete geçti ‘Zirve’de bir tahliye soruşturma izni ANKARA Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nde görevli başmüfettiş Musa Duran’ın, “kurum ihalelerinde milyonlarca liralık yolsuzluk gerçekleştirildiği” iddiasıyla yaptığı suç duyurusunun ardından harekete geçti. Başsavcı Fethi Şimşek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na başvurarak kurumun genel müdürü ile diğer yöneticileri hakkında arasında “ihaleye fesat karıştırmanın” da bulunduğu bir dizi suçtan soruşturma izni istedi. Cumhuriyet 27 Eylül günü manşetinden “Yolsuzluk madeni” başlığıyla Eti Maden Genel Müdürlüğü’ndeki yolsuzluk iddialarını gündeme getirmişti. Şimşek’in bakanlığa yazdığı soruşturma izin talep yazısında savcılığa şikâyet dilekçesi veren müşteki Musa Duran’ın suçlamaları şöyle anlatıldı: Milyonlarca liralık yolsuzluk “... Verilen teftiş görevi kapsamında düzenlediğim raporlarda belirtilen milyonlarca liralık yolsuzlukla ilgili genel müdürlük yetkilileri tarafından herhangi bir işlem yapılmadığı gibi hakkımda soruşturmalar açılıp bana cezalar verildi. Bana yönelik tehdit ve mobbing gerçekleştirilerek ka munun uğradığı zarar ve kamuya karşı işlenen suçların soruşturulması engellenmeye çalışıldı. Kamu ihale mevzuatına aykırı işlemler tesis edildi. Öztaş İnşaat Ticaret AŞ isimli yüklenici firmaya haksız kazanç temin edildi. Teftiş Kurulu Başkanı’nın doğrudan tehdidine maruz kaldım. Edimin ifadesine fesat karıştırma, kamuya gerekli şeylerin yokluğuna neden olma irtikap, denetim görevinin ihmali, görevi kötüye kullanma, kamu görevlisinin suçu bildirmemesi gibi suçlar işlendi.” Duran’ın bu şikâyet konularını anlatan Başsavcı Şimşek, izin talebi yazısında “Şikâyet edilenler, 233 sayılı KHK kapsamında KİT olan Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu üyeleri olup, soruşturma izni istenilmesi gereği sonucuna ulaşılmıştır” dedi. Şimşek, soruşturma izni verilmemesi halinde dosyanın ve kararın kendilerine geri gönderilmesini istedi. Dava açılabilir Soruşturma izni verilmesi durumunda Memur Suçları Soruşturma Bürosu Savcılığı, müfettiş Duran’ın yolsuzluk bulduğu raporlar ile suç konusu ihaleleri mercek altına alacak. Suç tespit edilmesi durumunda, Eti Maden yöneticileri ile ihaleyi alan inşaat firması yetkilileri hakkında dava açılacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek, Sözcü gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk’ün yazısında geçen Emniyet’e TOMA alacağı yönündeki haberlere ilişkin yaptığı suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturmada müşteki sıfatıyla ifade verdi. Gökçek, ifadenin ardından soruları yanıtsız bırakarak adliyeden ayrıldı. Gökçek ‘TOMA’ mağduru ORGAN BAĞIŞI Aile izni kalkıyor mu? Haber Merkezi Özel bir televizyon kanalında konuşan Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, “Organ bağışında aile izninin kaldırılması için yasal düzenleme hazırlanıyor” dedi. Bakan Müezzinoğlu, organ bağışıyla ilgili duyarlı olunması gerektiğine dikkat çekerek şöyle devam etti: “Organ bağışında cebimizdeki kredi kartı sayısı gibi organ bağışı kartı olmalı. Bir organı bağışlamakta cesur, fedakâr davranmalıyız. Bağışlama konusunda toplumsal duyarlılığımızda kaygılar var. Bir gün organlarımızı bir nedenle verme noktasında benim vârislerimin ‘Bizim rızamız yok’ deme hakkı var. O hak nedeniyle bağışta bulunan 1427 kişiden 1132’sinin ailesi rıza vermemiş. Halbulki ben sağlığımda rızayı veriyorum. Bunu dedikten sonra beyin ölümü olduktan sonra evlatlarımın, eşimin duygusallığı engel olmamalı. Şimdi bir yasal düzenleme üzerinde çalışıyoruz. Ben sağlığımda bu taahhütte bulunduysam benim yakınlarım bu taahhüdüme müsade edebilir mi üzerinde yasal düzenleme üzerinde çalışıyoruz.” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada, 28 Şubat döneminde Genelkurmay Harekât Başkanlığı İç Güvenlik Harekât Dairesi Plan Şubesi’nde görev yapan emekli Albay Ruşen Bozkurt’un çapraz sorgusu yapıldı. Bozkurt, “Eğer 3 sivil memur, 2 teğmen hükümeti devirdiyse, zaten o hükümetin olmaması gerekir” dedi. ‘2 teğmen devirdiyse...’ Trafik Güvenliği Platformu tarafından dün Baltalimanı Polis Moral Eğitim Merkezi’nde “Trafik Güvenliğinde Medyanın Rolü” konulu panel düzenlendi. Fotoğraf: SİBEL BAHÇETEPE DünyaDa her 3 DakikaDa 1 çocuk trafik kazalarınDa ölüyor ‘Kemer hayat kurtarır’ İstanbul Haber Servisi Türkiye’de her yıl trafik kazalarından 4 bin kişi yaşamını yitiriyor, 250 binden fazla kişi ise yaralanıyor. Trafik kazalarının sosyoekonomik maliyetinin ise 20 milyar TL olduğu tahmin ediliyor. Kaza nedenlerinin ilk sırasında yüzde 45 oranında hız ihlali geliyor. Emniyet kemeri kullanmanın ölümlerin ve yaralanmaların azalmasında büyük önem taşıdığı vurgulanıyor. YILMAZ BAŞTUĞ ELENA ALTİERİ DENİZLİ (Cumhuriyet) Yol kenarına park halinde bulunan lüks otomobilden silah sesi duyanlar içine bakınca kafe işletmecisi Gökalp Gürsoy’u (37) kanlar içinde gördü. Olay yerine gelen ekipler, kiralık otomobilin kilitli olması nedeniyle çilingir yardımıyla açtırdıkları otomobilde, Gürsoy’un cesedine ulaştı. Gürsoy’un borçları nedeniyle intihar ettiği bildirildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Lüks araçta borç intiharı TAYAD’lılara yine müdahale çok büyük’ ‘Medyanın rolü Trafik kazalarının azalması için harekete geçen Trafik Güvenliği Platformu, hazırlanan “eylem planı” ile 2020 yılına dek ölümlerin yüzde 50 azaltılmasını hedefliyor. Trafik Planlama ve Destek Dairesi Başkanı Yılmaz Baştuğ, trafik kazalarının azaltılmasında medyanın çok önemli bir rolünün olduğunu belirterek “Medya, trafik güvenliği sağlayan unsurla rın üzerinde denetleyicidir ve toplumda trafik güvenliğine dair farkındalık oluşturur” dedi. Panelin açılışında konuşan Yılmaz Baştuğ, dünyada her yıl trafik kazalarından 13 milyon insanın yaşamını yitirdiğini, 50 milyon kişinin de yaralandığını anımsatarak “Karayollarında saatte 150 kişi, 3 dakikada bir çocuk yaşamını yitirmektedir. Dünya genelinde sosyoekonomik maliyeti 518 milyar dolar olan trafik kazaları, ülkelerin gayri sa fi milli hasılalarının yaklaşık yüzde 23’ünü alıp götürmektedir” diye konuştu. Trafik kazalarındaki ölümlerin yüzde 90’ından fazlasının dünya üzerindeki araçların yarısından daha azına sahip düşük ve orta gelirli ülkelerde meydana geldiğini anımsatan Baştuğ, son 30 yılda ülkemizde trafik kazalarından 160 bin insanımızın kaza yerinde yaşamını yitirdiğini, kaza sonrası ölümlerle birlikte bu rakamların 358 bine çıktığını söyledi. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) iletişim uzmanı Elena Altieri ise motorlu taşıtlarda yaşanan kazalara dikkat çekerek “Motorlu taşıtlar dairesinin katı tutumu kask satışını patlattı. Kask takarsanız hayatınız kurtulur. Ancak kaskların ne yazık ki yüzde 80’i halen güvenli değil” dedi. Altieri, trafik kazalarının azaltılmasında medyaya çok önemli görevler düştüğünü kaydetti. İstanbul Haber Servisi Yunanistan’dan Türkiye’ye iade edilmesi istenen 4 kişiye destek için Yunanistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu önünde eylem yapan TAYAD’lılara polis dün yine müdahale etti. Dün “Yunanistan’daki süresiz açlık grevi 40’lı günlerinde! Destek için süresiz açlık grevindeyiz” pankartı açan TAYAD’lılar gözaltına alındı. ECZACIBAŞI TOPLULUĞU’NUN CEO’SU KARAMERCAN: İlhan Erdost anılıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 12 Eylül askeri yönetim döneminde, gözaltına alındığı Mamak Askeri Cezaevi’nde dövülerek öldürülen yayıncı İlhan Erdost, öldürülüşünün 33. yılında, 16 Mart’ta yaşamını yitiren Sol ve Onur Yayınları editörü Barış Erdost’la birlikte anılacak. Sol Yayınları sahibi ve yönetmeni Muzaffer Erdost ve kardeşi Onur Yayınları sahibi ve yönetmeni İlhan Erdost, Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı’nın yazılı emri ile ve yasak yayın bulundurdukları gerekçesiyle gözaltına alındıkları Mamak Askeri Cezaevi’nde, aynı garnizon içinde bulunan A Blok’tan CBlok’a Reo aracıyla nakilleri sırasında, araca bindirilmeden önce, araç içinde, araçtan indirildikten sonra, CBlok F Koğuşu avlusunda dört ere dövdürülmüşlerdi. Muzaffer Erdost ağır yaralanmış, İlhan Erdost koğuşa alındıktan kısa bir süre sonra ölmüştü. Türkiye’nin en büyük sorunu ‘kadın’ ÖZLEM YÜZAK Eczacıbaşı Topluluğu’nun CEO’su Erdal Karamercan, “Bana göre Türkiye’nin en büyük sorunu kadın sorunu” diyor. “Ne eğitim, ne siyasi çekişmeler; piramitin en tepesinde kadın sorunu yatıyor. Çünkü gelecek nesilleri yetiştiren kadın, kültürü yaratan, aileyi kuran kadın. Üstelik ekonomide yer aldığı takdirde milli geliri artıran da kadın. Tüm iş burada. Önemli olan o kadını işe alınacak kaliteye, doğru çocuk yetiştirecek kaliteye getirmek.” Karamercan ile Dünya Sürdürülebilir Kalkınma İş Konseyi’nin (WCBSD) İstanbul’daki toplantısı dolayısıyla bir aradayız. Konseyin yeni başkanı Peter Bakker ve Borusan Holding’in CEO’su Agah Uğur ile birlikte sohbet ediyoruz. Dünyada 200 küresel şirketin üye olduğu konseyin İstanbul’daki yıllık toplantısına 70 CEO katılıyor. 20 yıl önce kurulan konseyin ana hedefi sürdürülebilir kalkınmayı özel sektörün gündemine sokmak. Üye olmak, bu konuda taahhütlerde bulunmak ve onları yerine getirmekten geçiyor. Türkiye’den ise sadece 2 üyesi var: Eczacıbaşı Topluluğu ile Borusan Holding. Her iki grup da kendi bünyelerinde kadın istihdamını artırmak ve üst kadrolara kadını taşımak için pozitif ayrımcılık yapıyor. Her iki grup da esnek çalışma modelini başarıyla uyguladıklarını söylüyorlar. Örneğin saat 9.00’da işbaşı yapan 18.00’de çıkıyor, 10.00’da gelen akşam 20.00’de... “Hiçbir kayıt tutmuyoruz” diyor Karamercan, “Çünkü çalışanımız zaten ne yapması gerektiğini biliyor. Zaten performans ölçümleri de var.” 2 bin 600 beyaz yakalı çalışanın kadınerkek ayrımı gözetmeksizin esnek çalışma modelini uyguladıklarını anlatıyor ve ekliyor: “Goldman Sachs’ın raporuna göre dünyada kadın istihdamının yüzde 5 artırılması yoksulluğu yüzde 15 azaltıyor.” İstanbul Haber Servisi CHP Milletvekili Osman Korutürk ve CHP PM Üyesi Ercan Karakaş’ın katılımıyla SODEV tarafından düzenlenen “Ortadoğu’daki Gelişmeler ve Türk Dış Politikası” paneli, 9 Kasım’da TÜYAP Kitap Fuarı Karadeniz Salonu’nda 17.00’de yapılacak. Korutürk, 10 Kasım’da da 11.00’de CHP Kadıköy İlçe Örgütü’nde “Atatürk’ün Dış Politikası” başlıklı konferans verecek. ‘Atatürk’ün Dış Politikası’ Haber Merkezi CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce bugün 32. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nda (TÜYAP) Tuncay Özkan’ın yeni çıkan ve roman türünde yazdığı ilk kitap olan “Ötekiler”i imzalayacak. Etkinlik 2. Salon 408 B’de saat 15.00’te başlayacak. CHP’li İnce bugün TÜYAP’ta Diyarbakır’da ‘Ne Mutlu Türk’üm’ yazılı tabela kaldırıldı DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Yenişehir ilçesi Büyükalp Caddesi üzerinde asılı bulunan “Ne mutlu Türk’üm diyene” yazısı ile Diyarbakır’ı simgeleyen karpuz figürünün bulunduğu 20 metre uzunluğundaki tabela valilik kararıyla dün akşam saatlerinde kaldırıldı. Karayolları işçileri, iki vinç yardımı ile tabelayı bulunduğu yerden kaynakla keserek indirdi. 1980 askeri darbesinin ardından asıldığı belirtilen tabelanın indirilişini bölgeden geçen yurttaşlar, ‘tarihi an’ diyerek fotoğrafladı. ANKARA (AA) Şans Topu’nda numaralar “4, 17, 23, 25, 28 ve +10” olarak belirlenirken 5 +1 bilen 1 kişi, 619 bin 183 lira kazandı. 5 bilenler 2 bin 948 lira doksan beşer kuruş, 4 +1 bilenler 232 lira yetmiş beşer kuruş, 4 bilenler 23 lira otuz beşer kuruş, 3 +1 bilenler 12 lira altmış beşer kuruş, 3 bilenler 2 lira seksener kuruş, 2 +1 bilenler 4 lira beşer kuruş, 1 +1 bilen 232 binler 2 lira otuz beşer kuruş kazandı. 1 kişiye 619 bin TL
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear