Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 13 ŞUBAT 2012 PAZARTESİ 8 İstanbul Y Edirne Y Kocaeli Y Çanakkale Y İzmir Y Manisa Y Denizli Y Zonguldak B Sinop B Samsun PB Trabzon B Giresun PB PB Ankara 10 3 12 11 13 9 9 12 11 12 13 9 4 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B 1 PB 7 S 2 B 15 PB 16 PB 16 B 9 B 13 B 7 B 9 S 1 S 1 S 14 Oslo PB Helsinki B Stockholm B Londra Y AmsterdamK Brüksel B Paris B Bonn B Münih PB Berlin B BudapeştePB Madrid B Viyana B HABERLER 2 6 3 7 5 2 3 3 8 1 3 10 3 Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Moskova Aşkabat Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam K K K Y PB K PB Y B PB PB B B 4 3 8 16 0 19 1 6 5 0 2 23 15 Ülkemiz kuzey ve batı kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Marmara, Afyon dışında Ege bölge geneli yağmur ve sağanak yağmurlu geçecek. İç ve doğu kesimlerde buzlanma ve don olayı ile birlikte sis bekleniyor. Hava sıcaklığı kuzey ve iç kesimlerde 1 ila 3 derece artacak. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 13 Şubat MEB, Cumhuriyet’in kurucusunun ilkelerini manevi değerlerle değiştirdi GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Sayın Başkan, Lütfen Nükleere ‘Kale’nin Kapısını Açmayınız! Nükleer santrallar konusunda neredeyse dünyanın tümü Mersin’e giderken ülkemizi yönetenler olabildiğince sessiz ve derinden tersine gitmekte kararlı görünüyorlar. Geçen yılın aralık ayında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Akkuyu’da (Mersin) Türkiye’nin ilk nükleer santralını inşa edecek Rus şirketine iki koşul öne sürmüştü. Koşullardan biri, bölge halkı başta olmak üzere sivil toplum örgütlerinin ve ilgili kurumların, nükleer santrallar konusunda sorularının tümü, çeşitli seminerler, basılı malzemeler, yerelde uygulanacak simülasyon gösterileriyle yanıtlanacak; yöre halkı, sivil toplum kuruluşları, nükleer karşıtı örgütlerin katılımıyla sorun enine boyuna irdelenecek ve sonuçta herkesin ikna olması sağlanacaktı. Girişimin tabir yerindeyse “sloganı” da amaca uygundu: “Halkı ikna et, santralı kur.” Ne ki daha başlangıçta işe çevik kuvveti getirmişler, bir avuç nükleer karşıtını zor kullanarak toplantının dışına kovalamışlardı. Nasılsa içeride kalmayı başaran birkaç nükleer karşıtı ise sesleri pek duyulmasa da nükleerin bölgeye ve ülkeye zararlarından söz ederek bu tehlikeli sevdadan uzak durulmasını dile getirmişlerdi. Aslında bu toplantı her türlü ciddiyetten uzak bir oyalama girişiminden başka bir şey değildi. Ortalıkta ne seminer, ne basılı malzeme ne de halkı nükleere ikna edecek somut veriler vardı. Üstelik nükleer karşıtı sivil toplum ve çevre örgütlerinin katılımı da gizliaçık bahanelerle önlenmişti. Bu açıdan bakıldığında “Halkı ikna et santralı kur” sloganı bütünüyle çocuklar için masaldan ibaret kalmış. Dahası bu cafcaflı girişim fiyaskoyla sonuçlanmıştı. Aslında fiyaskodan çok “dağ fare doğurdu” demek daha isabetli olurdu. Zira bakanlık ve Rus şirketinin bu konudaki tek başarısı soyadı “Kale” olan ve o zamana kadar kararlı bir nükleer karşıtı sağlam bir kale olarak yöre halkı ile birlikte nükleere direnen Sayın Başkan’ın, bu kez ikna olarak kalenin kapılarını santrala açmış görünmesiydi. Başkan, “Devletimizin büyükleri buraya nükleer santral yapılmasına karar vermişlerdir. Artık bizim ve yöre halkının fikirleri çok da önemli değildir” diyerek nükleer santral kurulmasına ikna olduğunu açıklamıştır. Ancak Sayın Başkan, nükleere dönüşü karşılığında Rus şirketinden tek bir bahçıvan da olsa işe alınma söz konusu olduğunda bunun bu yöreden sağlanacağıyla ilgili söz almıştır. Sayın Başkan böylece bir taşla iki kuş vurarak hem santrala kavuşacak hem de işsizliğe çare bulmuş olacaktır. Ancak bunu yaparken önemli bir hususu unutmuş görünmektedir. Trajedi o ki, Sayın Başkan yöredeki azımsanmayacak sayıdaki insanlar gibi, nükleer konusundaki gelişmelerden, Çernobil’den, hele son Fukuşima faciasından ve facianın otuz bini aşkın cana, milyarlarca dolar zarara patlayan yıkımından ve bugün bu ülkenin nükleere karşı olduğundan zerrece habersiz görünmektedir. Bizce bu habersizlik nükleer kadar tehlikelidir. Ayıca nükleer salt bulunduğu yöre için değil komşu iller, dahası komşu ülkeler için de tehlikelidir. Ayrıca doğanın en önde gelen yardımcıları bahçıvanlara santral yörelerinde ihtiyaç yoktur. Çünkü o topraklarından elde edilen ürünler zehirlidir. Çocuklar elli kilometrelik çevrede kan kanserine yakalanırlar. Fukuşima valiliği Çernobil’in ardından çocukları kırıp geçiren tiroid hastalığının korkusuyla Fukuşima yöresinde yaşayan 360 bin çocuğu tıbbi incelemeden geçirmek zorunda kalmıştır. Turizm cenneti yörelerimiz ise çok geçmeden kimsenin uğramadığı zehirli birer çöle dönüşeceklerdir. Atatürk’e yeni tırpan SİNAN TARTANOĞLU ANKARA “Dindar nesil yetiştirme” tartışmaları sürerken Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bir adım daha attı. “Öğrencileri Atatürk inkılap ve ilkeleri doğrultusunda yetiştirmek amacı” Milli Eğitim Temel Yasası ve Özel Eğitim Kurumları Genel Müdürlüğü Yönetmeliği’nin ardından Okul Aile Birliği Yönetmeliği’nden de çıkarıldı. Yönetmelikte öğrencileri, “Atatürk inkılap ve ilkeleri” yerine “milli manevi değerler” doğrultusunda yetiştirmek amacı benimsendi. Başbakan Tayyip Erdo ? Bakanlık, “dindar nesil yetiştirmek” için son adımını OkulAile Birliği Yönetmeliği’nde attı. Bu kapsamda, “öğrencileri Atatürk inkılap ve ilkeleri doğrultusunda yetiştirmek” amacı önce MEB Teşkilat Yasası’ndan, ardından da MEB Özel Eğitim Kurumları Genel Müdürlüğü’nce hazırlanan yönetmelikten çıkarıldı. ğan’ın “dindar nesil yetiştirmek” çerçevesindeki açıklamaları çok tartışılmış, bu amacın Milli Eğitim Bakanlığı mevzuatına yansımaları ortaya çıkmıştı. Bu kapsamda, “öğrencileri Atatürk inkılap ve ilkeleri doğrultusunda yetiştirmek” amacı önce kanun hükmünde kararname ile MEB Teşkilat Yasası’ndan, ardından da MEB Özel Eğitim Kurumları Genel Müdürlüğü’nce hazırlanan yönetmelikten çıkarıldı. Bakanlık, “dindar nesil yetiştirmek” için son adımını OkulAile Birliği Yönetmeliği’nde attı. İZLERİ SİLİNİYOR Resmi Gazete’de 2005 tarihinde yayımlanan eski OkulAile Birliği Yönetmeliği’nin “Birliğin görev ve yetkilileri”nin sıralandığı 6. madde, 9 Şubat 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan yeni OkulAile Birliği Yönetmeliği’nde değiştirildi. Değişiklikle, OkulAile Birliği’nin birinci sıradaki “öğrencileri Atatürk ilkeleri doğrultusunda yetiştirmek” görevinin yerini “milli ve manevi değerler doğrultusunda yetiştirmek” aldı. SINIRDA HAVA HAREKÂTI Kuzey Irak vuruldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanlığı, Zap ve Hakurk bölgelerinde tespit edilen bölücü terör örgütüne ait iki hedef grubunun, Türk Hava Kuvvetleri uçakları tarafından, 11 Şubat 2012 günü gece saatlerinde etkili olarak vurulduğunu bildirdi. Genelkurmay Başkanlığı’ndan, Irak’ın kuzeyinde bölücü terör örgütüne ait hedeflere icra edilen hava harekâtıyla ilgili yapılan açıklamada şöyle denildi: “Irak’ın kuzeyinde yapılan keşif ve hedef analizi sonuçlarına istinaden, Zap ve Hakurk bölgelerinde tespit edilen bölücü terör örgütüne ait iki hedef grubu (barınak ve mağara), Türk Hava Kuvvetleri uçakları tarafından, 11 Şubat 2012 günü gece saatlerinde etkili olarak vurulmuştur. Görevlerini başarıyla tamamlayan uçaklarımız emniyetle üslerine dönmüşlerdir.” ‘Taksim beton çölü olacak’ “Taksim Meydanım, Bu Ağaç Evladım” sloganıyla yola çıkan Taksim Platformu, Başbakan Erdoğan’ın açıkladığı Taksim projesine karşı Gezi Parkı’nda toplandı. Eyleme Hale Soygazi, Lale Mansur, Orhan Alkaya, Deniz Türkali, Şebnem Dönmez, Nejat Yavaşoğulları ve CHP Milletvekili Şafak Pavey’in de aralarında olduğu çok sayıda kişi katıldı. Taksim Platformu adına açıklama yapan oyuncu Deniz Türkali, park düzenlemesinin bir bütün olarak ele alınması ve sürecin şeffaf olması gerektiğine vurgu yaptı. İstanbul 2010 Kentsel Uygulamalar Direktörü Korhan Gümüş ise “Proje Taksim’i ruhsuz ve beton bir çöle çevirecek” dedi. CHP’li Pavey ise “Meydan şehirlileri bir araya getirmek için yapılır. Meydan bizim, Taksim hepimizin” diye konuştu. Kürecik’teki radar test edildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İsrail istihbaratına yakınlığıyla bilinen Debka internet sitesine göre, ABD ve İsrail, geçen hafta İran’ın olası füze saldırısına karşı tatbikat yaptı. Bir F15 uçağından İsrail yönüne atılan füze, hem İsrail’deki hem de NATO’nun füze kalkanı projesi kapsamında Malatya Kürecik’te kurulan radardan anbean izlendi. Türkiye’de muhalefet partileri, radarın İran’ın füze saldırısına karşı İsrail’in korunması amacıyla kurulduğuna dikkat çekmişti. Debka sitesinin iddiasına göre, NATO’nun İran ve Kuzey Kore’nin uzun menzilli füzelerine karşı geliştirilen ve 2018 yılında devreye girmesi planlanan füze kalkanı projesi ilk ciddi testini önceki gün yaptı. Bir İsrail F15 savaş uçağı Akdeniz üzerinde uluslararası sularda seyrederken, doğubatı yönünde bir Rafael Blue Sparrow 2 füzesini fırlattı ve hemen ardından fırlatılan füze hem İsrail’deki EL/M2080 Super Green Pine radarından hem de Malatya Kürecik’teki NATO radarından anında tespit edildi ve izlendi. Bu süre içerisinde İsrail’deki radar ile Malatya’daki radar arasında veri paylaşımı ve tam koordinasyon sağlandı. Böylece olası bir İran saldırısında füzenin koordinatlarının belirlenebilmesi için İsrail ve Türkiye’deki radarın uyumlu olarak çalışabileceği görülmüş oldu. Debka’ya göre, Türkiye’nin veri paylaşımı çekincesi nedeniyle Barack Obama yönetimi, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Washington ziyaretine denk gelen tatbikatta, Ankara’ya “Siz bu çekinceyi kaldırın biz de Türkiye’nin Suriye planına tam destek verelim” önerisi sundu. düşündüm. Okuyunca anladım ki demeç Anadolu Ajansı’na verilmiş. Bir güzel planlanmış, tasarlanmış, üzerine kafa yorulmuş. Gedikli’nin NeoconErgenekon takımının teknik direktörü Şimon Peres, kalede Abdullah Öcalan, defansta Nicolas Sarkozy, Angela Merkel, Benjamin Netenyahu, orta sahada Mehmet Haberal, Doğu Perinçek, Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Yalçın Küçük, ileride Kemal Kılıçdaroğlu ve Selahattin Demirtaş var. Bu kişileri bir araya getirip “işte Ergenekon takımı” demek Ergenekon’un ne olduğunu çok iyi tarif ediyor. Ergenekon iddianamelerinden bile güzel bir anlatım olmuş. Öyle anlaşılıyor ki Sayın Gedikli ya Ergenekon savcılarından çok etkilendi, ya polisten özel brifing aldı ya da çok güçlü bir analiz yeteneğine sahip; Ergenekon gerçeğinin ancak bu şekilde anlatılabileceğini düşündü. ??? Gedikli, Anadolu Ajansı’na verdiği özel demeçte sadece futbol takımı kurmakla kalmıyor. Aynı zamanda senaryolar kuruyor, derin stratejiler kuruyor, kuruyor da kuruyor. Olayları birbirine bağlama ve ortak sonuçlar çıkarma yeteneğine de şapka çıkarmamak elde değil. Örneğin Ergenekon’la ‘Arap Baharı’ arasında bağlantı kuruyor. Bağ kendi cümleleriyle şöyle: “NeoconErgenekon ortaklığının amigoları medya... Dikkat ederseniz, ne söylerseniz söyleyin konuyu sivil diktaya bağlıyorlar papağan gibi. Bu biraz da ‘Arap Baharı’ ile bağlantılı. ‘Arap Baharı’ olan ülkelerde kime başkaldırılıyor? Diktatörlere... Sivil dikta var ya oralarda. Şimdi aynı konsepti Türkiye’ye uyarlamaya çalışıyorlar...” Herkes Türkiye’nin ‘Arap Baharı’na model olduğunu söylüyordu. Meğer tersiymiş. Ergenekon bunu da başarmış... Gedikli’ye göre NeoconErgenekon kadrosunun başlıca amacı Türkiye’de kaos yaratmak. Türkiye güçlendikçe çekemiyorlar ve suyu bulandırmaya çalışıyorlar. Bu durumda Neocon’larla birlikte Türkiye üzerine siyaset üretenler de aynı zamanda Ergenekoncu. Bu isimleri tek tek sıralasak sütun yetmez. Neredeyse tümü bugünkü iktidarın yanındaki kişiler! Gedikli, Şimon Peres’le takımda henüz ilk 11’e giremeyen Paul Auster’ın yanına Salman Rüşdi’yi de koymuş. Bu üçünün birlikte hareket ettiğini söylüyor. Belgesini de şöyle açıklıyor: “Birlikte samimi pozları var.” Tam Ergenekon iddianamesine girecek delil. Bir fotoğraf bütün örgüt bağını kanıtlamaya yeter de artar bile. Daha ne olsun; bir örgüt kurmak için gerekli olan üç kişi beraberliğini fotoğraf çektirerek kalıcılaştırmış. ??? Gedikli’nin demecini gazetelerin çoğunluğu yorumlu başlıklarla vermişler. İşte bazıları: “Yaftalamayı sınır ötesine taşıdı.” “Gedikli komplo!” “Gedikli şov!” “Auster Ergenekoncu!” “SarkozyMerkel Ergenekon kardeşliği!” İlk bakışta “yok artık, daha neler” diyerek gülümsenip geçilecekmiş gibi görünen bu demeç, yazının başında da vurguladığımız gibi Ergenekon olayının tarifidir. Eskiden iktidarın şu ayrımı yaptığını düşünüyorduk: “Türkiye’de iki kesim var. Bizden olanlar ve olmayanlar.” Bu ayrım küreselleşmiş: “Dünyada bizden olanlar ve olmayanlar.” Hâlâ Ergenekon’un “muhalif avı” olmadığını düşünenler... Hâlâ bu davaların iktidardan bağımsız yürüdüğüne inananlar... Hâlâ, “bırakalım hukuk işliyor” diyenler... Gerçekleri ne zaman göreceksiniz? Kadroya girince mi? Devlet protezin parasını istiyor ? KONYA (Cumhuriyet) Hasan Ata (40), 1993’te vatani görevini yaptığı sırada cinnet getiren bir askerin ateş etmesi sonucu yaralandı ve 2009 yılında elektronik protez bacak taktırdı. Protez bacağın masrafını karşılayan SGK, 2 yıl sonra Ata’nın ‘terör malulü’ sınıfına girmediği için protez bedelini faiziyle birlikte geri istedi. Ata ise bedeli ödemeye gücü olmadığını belirtti. ‘Haydarpaşa halka aittir, satılamaz’ İstanbul Haber Servisi Aralarında KESK’e bağlı Birleşik Taşımacılık Sendikası (BTS), Halkevleri (HE), Anadolu Kültür ve Araştırma Derneği (AKADER), Halkların Demokratik Kongresi (HKD) Kadıköy Meclisi, Çarşı Grubu’nun da bulunduğu grup, Haydarpaşa seferlerinin hızlı tren projesi kapsamında 2 yıl durdurulmasını ve garın kapatılarak otele dönüştürüleceği iddialarını dün Haydarpaşa Garı’nda alkışlarla protesto etti. Grup, “Haydarpaşa halkındır, satılamaz”, “Haydarpaşa tarihtir, bu tarih bizim” sloganları attı. Nâzım Hikmet’in “Haydarpaşa Garı’nda bahar” adlı şiirin okunmasının ardından, katılımcılar halaylar çektiler. SOĞUK ALGINLIĞI İÇİN GİTMİŞTİ POLİSE SALDIRI UCUZ ATL ATILDI Yanlış iğne sakat bıraktı İstanbul Haber Servisi Soğuk algınlığı rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırılan 16 yaşındaki Fırat Keser adlı gencin yanlış iğne yapılması sonucu sakat kaldığı iddia edildi. Soğuk algınlığı nedeniyle gittiği Esenyurt Devlet Hastanesi’nde stajyer bir sağlık çalışanı tarafından Keser’e yanlış iğne yapıldı. Ailenin şikâyetleri üzerine Keser’in durumunu inceleyen hastane, iğnenin yanlış uygulandığını tespit etti. İğne, Keser’in ayağındaki sinirlere ve damara denk geldi ve kısmi olarak sakatlanmasına yol açtı. Ailenin iddiasına göre, iğneyi yapan stajyer sağlıkçı, tedavi masraflarını üstleneceğini söyledi Ancak daha sonra vazgeçti. Baba Yıldırım Keser, hastane yönetimine durumu anlatıp yardım talep etmesine rağmen hastaneden kimsenin konuyla ilgilenmediğini öne sürdü. İl Sağlık Müdürlüğü’nün açıklamasında ise tedavi sürecinin başlatıldığı belirtilerek, “Hasta zayıf olduğu için verilen sıvı, siyatik sinire baskı yapmıştır” denildi. Bomba elinde patladı ABİDİN YAĞMUR MERSİN Mersin’de, devriye görevi yapan çevik kuvvet polisine ait zırhlı araca bomba atmak istediği öne sürülen 18 yaşındaki R.T’nin elinde bomba patladı. Sol elinin 5 parmağı kopan şüpheli, hastanede tedavi altına alındı. El yapımı olduğu belirlenen patlayıcının infilak etmesi sonucu, elinden yaralanan R.T., patlamanın ardından bir evde gizlendi. Sol elinin 5 parmağı da kopan şüpheli, daha sonra yakınları tarafından Toros Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Ameliyata alınan R.T’nin sol eli bileğinden kesildi. R.T’nin Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’ne ait bir zırhlı araca, bombalı saldırı düzenlemek istediği iddia edildi. Olayla ilgili soruşturma başlatan Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, patlama sırasında şüphelinin yanında olan amcasının oğlu 23 yaşındaki T.T’yi gözaltına aldı. AKP’li belediye başkanı gözaltında ? ERZURUM (AA) Iğdır’da yürütülen bir soruşturma kapsamında dün Aşkale’ye giden Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele ekipleri, Aşkale İlçesi Belediye Başkanı AKP Ahmet Yaptırmış ile aynı ilçede bir benzin istasyonu sahibi olan N.A’yı gözaltına aldı. Eşzamanlı operasyonlarda 15 kişi gözaltına alındı. ? ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Şanlıurfa’da hafif şiddetli deprem meydana geldi. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi, dün sabah saat 06.49’da merkez üssü Bahçeli köyü olan 4.1 büyüklüğünde hafif şiddetli deprem kaydetti. Depremde can ve mal kaybı olmadı. C MY B C MY B Şanlıurfa 4.1 ile sallandı