23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada kullanmayacağı konusu... ...Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan’ın; Türkiye’nin kabul edilmez koşullar öne sürdüğünü iddia ederken Türkiye’ye dayattığı kabul edilemez koşullar... Kamuoyu yoklamalarının KKTC’deki Cumhurbaşkanlığı seçimini yitireceğine kesin gözle baktığı... “Çözüm için ben kazanmalıyım” diyen son açıklamasıyla Kıbrıs Türklerini, bağımsızlık bilincini Rumlara teslim etmeye hazır olduğunu bir kez daha kanıtlayan... Bay MA Talat’ın son çabaları... ...bugün hiçbiri güncel değil. Bugün Güncel; bir mahkeme kararı nedeniyle İlhan Selçuk’la baş başa. Şu nedenden: Ergenekon masalı eşine rastlanmayan bir soruşturmanın adı olalı beri.... Silivri, şüpheli oldukları bile şüpheli yüzlerce aydına mekân olalı beri... İlhan hastanede, Balbay mapusta yatalı beri... Bu ülkede demek ki yargıçlar da var diyemediğimiz günlerde; bir an için de olsa ama sadece bir an için, geleceğe güvenle bakmamıza olası bir mahkeme kararına tanık olduk. Ergenekon savcıları neyle suçluyordu İlhan Selçuk’u, mahkeme neye karar verdi: Ergenekon savcıları Zekeriya Öz, Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın’ı; Selçuk’un davayla ilgisi olmayan telefon konuşmalarını iddianameye (hatta delil olarak) alarak kişilik haklarına saldırmakla suçladı... İstanbul 5. Asliye Hukuk Mahkemesi, Selçuk’u haklı buldu. Savcıların iddianamelerinde şüpheli dediği, sanık diye gösterdiği kişilerle; örneğin benimle, gazetemiz sorumluları ya da yazarlarla davayla uzaktan yakından ilgisi olmayan konularda yapılan “özel” nitelikteki konuşmalar yer aldı.. Yüz binlerce özel telefon konuşması, kişilik hakları gözetilmeksizin yüz binlerce sayfalık Ergenekon iddianamesinde şüpheli dediklerini suçlamak için kullanıldı. Karara bu nedenle daha geniş açıdan bakmak hukuksal bir zorunluluk. ...Yargıtay, kararı süzgecinden geçirirken genel bir kuralın altını çizmeli; özel olsun olmasın anayasanın güvenceye aldığı telefon konuşmalarının iddianamelerde, üstelik delil diye nitelenerek yer almaması gerektiğini bir kez daha vurgulamalı. Savcıların olur olmaz her konuşmayı iddianameye almaları ülkede bir korku imparatorluğu yarattı: Sade vatandaşlardan yüksek bürokratlara kadar hemen herkes telefonla eşiyle dostuyla sohbet etmekten bile çekinir, korkar oldular. Düşünebiliyor musunuz Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya telefon dinlemelere karşı yarın neyle suçlanacağını kestiremediği için önlem alıyor. Telefon görüşmelerini bir önlem olarak kaydediyor. Bir başka örnek: Tanınmış bir kadın sahne sanatçısına sorgusu sırasında özel yaşamını fütursuzca ortaya saçan özel bir telefon konuşması dinletilmedi mi? O sanatçının özel yaşamı medyaya yansıtılmadı mı? İlhan Selçuk yaşamı boyunca türlü badirelerden geçip geliyor. Hastanede yatarken, sanırım laik, hukuk devleti Cumhuriyetin temel ilkelerinin -her türlü yobaz uğraşıya karşın- ayakta kalacağına olan inancını yitirmediğini kanıtlayan mahkeme kararına şaşırmamıştır. Bugün yanında olabilseydim İlhan’a; “Kuvayı Milliye Şiirleri” yazan Yetkin Aröz’ün son kitabındaki şu “İlhan Ağbi” şiirini okurdum: “Hiç değişmedin İlhan ağbi / Hiç adam olamadın yani / Bir örnek alsaydın Cemal’i / Görseydin cemalini / Rahat ederdin şimdi... ...Hiç değişmedin İlhan ağbi / Atatürk’tü, Mustafa Kemal’di / Aydınlanmaydı, ulusal devrimdi / Soldu, sosyalizmdi / Yüzyılların yüce imecesiydi / Hiç bırakmadın kalemini / Çok kötüydün yani... ...Hiç değişmedin İlhan ağbi / Ne değişme, ne başkalaşma / Ne tövbe, ne susma / Ödünsüz bildiğin yolda / Zor kurtardık kendimizi / Ne var biraz ılımlı olduksa / Adam yerine koydular bizi / Aç kalacaktık hani... ...Hiç adam olamadın İlhan ağbi / Öğrenemedin gitti / Sokup aklımızı çarşafa / Kösemen kösemen ileri / Sömürgenin kemikçileri / Bindik halkımızın sırtına / Kostak kostağız şimdi... ...Hiç adam olamadın İlhan ağbi / Atatürk’tü, ulustu, milli devletti / Devri geçmişlerin naneleri / Çok utandırdın bizleri / Kuşatmışız her bir yeri / Çok sesli koroyuz şimdi... ...Hiç değişmedin İlhan ağbi / Değiş biraz, başkalaş biraz / Umut bu memleket sevgisi / Kimselerin gelmez aklına / Sen ne yazarsan yaz / Post modern olmuş her biri / Dönen dönmüş köşeyi... ...Hiç adam olamadın İlhan ağbi...” Bildiğin yolda hiç değişmedin... hiç değişmedik dünya ahret kardeşim “İlhan Ağbi”. SAYFA 15 NİSAN 2010 PERŞEMBECUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 15 Nisan Oslo B 14 Helsinki B 4 Stockholm B 13 Londra PB 14 AmsterdamPB 13 Brüksel PB 13 Paris PB 14 Bonn PB 15 Münih PB 14 Berlin B 13 Budapeşte Y 14 Madrid Y 17 Viyana Y 10 Belgrad Y 14 Sofya Y 17 Roma B 17 Atina PB 20 Zürih Y 13 Moskova Y 14 Aşkabat Y 21 Taşkent PB 25 Bakû PB 14 Bişkek B 19 Tiflis PB 19 Kahire B 30 Şam B 29 İstanbul B 19 Edirne Y 21 Kocaeli B 22 Çanakkale B 20 İzmir B 24 Manisa B 25 Denizli B 23 Zonguldak B 16 Sinop B 13 Samsun B 16 Trabzon Y 16 Giresun Y 16 Ankara PB 19 Eskişehir PB 19 Konya PB 17 Sıvas Y 16 Antalya A 23 Adana B 25 Mersin B 23 Diyarbakır Y 21 Şanlıurfa B 25 Mardin B 18 Siirt Y 19 Hakkâri B 11 Van Y 12 Kars Y 9 Ülkemizin kuzey ve doğu kesimleri parçalı ve çok bulut- lu, Trakya, Orta Ka- radeniz’in iç kesim- leri, Doğu Karade- niz, Doğu Anado- lu’nun kuzey ve do- ğusu ile Çankırı, Sı- vas, Kastamonu, Di- yarbakır, Batman ve Siirt çevreleri yağ- mur ve sağanak ya- ğışlı, diğer yerler az bulutlu geçecek. Ha- va sıcaklığı kuzey, iç ve batı kesimlerde 4-6 derece artacak. Başbakan’õn, önümüzdeki ay Atina’ya yapacağõ ziyaret öncesinde Yunan basõnõndan ağõr eleştiriler geldi ‘Erdoğan ‘balon’ bir lider’ MURAT İLEM ATİNA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn önümüzdeki ay ortasõnda Atina’ya yapacağõ gezi öncesinde kom- şu basõnõnda eleştiren dozu çok yüksek yorum yer aldõ. İmerissia gazetesinde Mihalis İg- natiu isimli yazarõn kaleme aldõğõ yo- rumda Erdoğan’õn kendisini bölgesel bir lider, yeni imparator ve yoksul Arap- larõn sözcüsü olarak tanõttõğõna dikkat çekerek “Ancak bu durum yavaş ya- vaş kişisel trajediye dönüşmeye baş- lamıştır. Erdoğan vakası artık kişi- sel eleştiriler ve tebessümlerle ele alı- nıyor” yorumu yaptõ. Erdoğan’dan “er ya da geç patlayacak balon” ola- rak söz eden yazar “Ancak bu balon Ankara’daki askeri düzen tarafından değil, Türklere ve bölge halklarına verdikleri sözler yüzünden patlaya- caktır. Çünkü Türkiye başbakanının verdikleri sözleri yerine getirmesine imkân yok” dedi. ‘Kendini beğenmiş biri’ Yazõnõn devamõnda “Askerlerin ülkesinin başbakanının durumu budur” denilerek “Türkiye önü- müzdeki 25 yıl içinde toprak kay- betme tehlikesinde olan tek ülkedir. Gizli raporlar ve güneydoğudaki ge- lişmeler Kürtlerin ayrı bir devlet oluşturmasından söz ediyor” ifadesi yer aldõ. Başbakan Erdoğan’õn Lon- dra’da yaptõğõ “100 bin Ermeniyi ko- vabiliriz” açõklamasõna dikkat çeki- len yazõda “Bu tehdit dolu açıkla- malardan sonra kendisine sert eleş- tiriler yöneltildi. Kaldı ki eleştiriler hem muhalefet hem de dostları ta- rafından yapıldı. Kendisine ‘aynõ sözler Avrupa’da ça- lõşan Türk işçiler için söylenseydi ne ya- pardõnõz?’ sorusu yöneltildi” denildi. Yazõda “Londra açıklamalarının dü- şünceleri kendini beğenmişlikle do- lup taşmış (narsist) bir liderin dü- şünmeden yaptığı söylemler” olduğu belirtildi. İgnatiu, Erdoğan’õn İsrail’e yönelik sert tutumunun analiz edilme- si için “psikiyatrik” bilgilere sahip olunmasõ gerektiğini de savundu. 1974 Kõbrõs Barõş Harekâtõ’ndan sonra İsrail devleti ile ABD’deki ve İs- rail lobisinin tüm etkinliklerini Türki- ye lehinde kullandõklarõ kaydedilen yazõda şu ifadelere yern verildi: “İsrailliler o kadar canla başla ça- lışıyorlardı ki, tüm bu çalışmalar olayların Yunanistan ve Ermenistan aleyhinde gelişmesine neden oldu. İş- te tüm bu gelişmelerden sonra Tür- kiye başbakanı şimdi kalkmış ken- disine bu kadar yardım eden İsrail ve lobisine karşı korkunç küfürler ve ni- telendirmeler yaparak saldırıyor.” ANKARA (AA) - BDP Muş Mil- letvekili Sırrı Sakık, eşinin meza- rõyla ilgili Gölbaşõ Belediyesi Mec- lisi’nin MHP’li üyesi Mehmet Atak’õn “Teröristlerin eşini bura- ya defnettiniz” şeklindeki sözlerine sert tepki gösterdi. Sakõk, “3 yıl ön- ce ölen eşim Gülsima için terbiye- sizce terörist demişler. Konuyu TBMM’ye getireceğim. Gerekirse mezarı taşırım” dedi. Gölbaşõ‘nda MHP ve AKP’li üyelerin belediye- nin icraatlarõnõ tartõşõrken yeniden eşinin defin ve mezarõyla ilgili tar- tõşmalarõnõn kendilerini yürekten ya- raladõğõnõ kaydeden Sakõk, “Eğer biz, bu ülkede yan yana gömüle- miyorsak, nasıl ortak bir vatan- dan bahsedebiliriz?’’ diye sordu. Gazetecilerin, sorularõnõ yanõtlayan Sakõk, eşini Gölbaşõ‘na defnettikten kõsa bir süre sonra da ablasõnõ kay- bettiğini söyledi. Ablasõnõ da aynõ mezarlõkta defnetmek istediklerini, ancak o zaman AKP’den olan bele- diye başkanõnõn defin için yer ver- mediğini belirten Sakõk, “Acımızı yüreğimize gömerek başka yerde defnettik’’ dedi. “Bunları tartışıp konuşurken ruh halim parampar- ça’’ diyen Sakõk, AKP ve MHP’nin temsilcileriyle ilgili iki partinin yet- kili organlarõnõn gerekli girişimlerde bulunmasõnõ istedi. Sakõk, “Kamuo- yundan ve bizden özür dilemeleri- ni bekliyoruz’’ dedi. SAMSUN (Cumhuriyet) - Sam- sun’da birlikte olduğu kadõnõ öldür- düğü öne sürülen sanõk, söz konusu kişiyi yaraladõğõ iddiasõyla daha ön- ce hakkõnda açõlan davada 5 yõl hap- se mahkûm oldu. Samsun 1. Ağõr Ceza Mahkeme- si’nde Ayfer Yılmaz Karagöz’ü gasp etmek ve yaralama suçlarõndan 15 yõla kadar hapis cezasõ istemiyle yargõlanan Mustafa Dural’õ 5 yõl hapis cezasõna mahkûm etti. Musta- fa Dural, birlikte olduğu Ayfer Yõl- maz Karagöz’ü Sarõõşõk köyü yakõn- larõnda tabancayla öldürmüş, cina- yetin ardõndan Samsun’dan ayrõlan zanlõ, cep telefonuyla konuştuğu ar- kadaşõna olayõ anlatõnca, kendisini başka bir olay nedeniyle teknik taki- be alan güvenlik güçlerince Amasya yakõnlarõnda yakalanmõştõ. Bu olay sonrasõ, Ayfer Yõlmaz Karagöz’ün eşinin yaklaşõk 1 yõl önce Gire- sun’da aracõnõn içinde ölü bulunma- sõ nedeniyle güvenlik güçlerinin zanlõ ile öldürülen kadõnõn telefonu- nu bir yõldõr teknik takibe aldõğõ an- laşõlmõştõ. Cinayet suçundan görülen dava ise halen Samsun 2. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor. ? Eşinin mezar yeri SIRRI SAKIK ÖZÜR BEKLİYOR ? Önce yaraladı sonra öldürdü ADALET GECİKİNCE CANINDAN OLDU SERVER TANİLLİ’YE ONUR ÖDÜLÜ Köy Enstitülerinin kuruluşunun 70. yıldönümü nede- niyle Kastamonu Üniversitesi’nde Köy Enstitüleri ko- nulu bir sempozyum düzenlendi. Sempozyumun açılı- şında Prof. Dr. Server Tanilli’ye sempozyum onur ödülü, Kastamonu Gölköylüler Köy Enstitüleri Me- zunları Vakfı’nca da “Vakıf üyeliği” ile “Vakıf Onur Ödülü” verildi. Tanilli, rahatsızlığı nedeniyle progra- ma katılamazken ödülleri Mehmet Başaran’a verildi. Sempozyumun açılışında bir konuşma yapan Kasta- monu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bahri Gökçebay, “Yüce önder Atatürk’ün yaptığı devrimlerle bu ülke çok ileri doğru gidiyordu. Onun ölümünden sonra da devam ettirildi. Bunun bir örneği de Köy Enstitüleriy- di” diye konuştu. (Fotoğraf: MİNE ÖZGÜR) ‘Aydõnlanma engellendi’ Haber Merkezi - Köy Enstitüle- ri’nin kuruluşunun 70’inci yõlõ çeşit- li etkinliklerle kutlanõyor. Işõk Üniversitesi’nin 2010 Kültür Sa- nat Etkinlikleri kapsamõnda, üniver- sitenin Maslak Güzel Sanatlar Fa- kültesi’nde gerçekleştirilen konfe- ransta konuşan gazetemiz yazarlarõn- dan Prof. Dr. Coşkun Özdemir, Köy Enstitüleri’ni ve halk evlerini aklõn ve bilimin öncü kuruluşlarõ olarak nite- lendirerek Köy Enstitüleri’nin baş- lıca amacı, kırsal alanı kalkındır- mak, köylüyü eğitmek ve eğitmen- lerle köylüyü üretici duruma getir- mekti”dedi. Köy Enstitüleri ve Halk Evleri’nin kapatõlmasõnõn Türkiye Cumhuriyeti için acõ bir dönüm nok- tasõ ve geleceğimizi karartan bir ge- lişme olduğunu dile getiren Özdemir Köy Enstitüleri’nin kapanmasõnõn ar- dõndan İmim Hatip okullarõnõn açõl- maya başlandõğõna dikkati çekerek, özetle şunlarõ kaydetti: “Türkiye’yi yönetenler, Atatürk’ün akıl ve bilim mirasını reddetmiş, benimseyeme- mişlerdir. Özetleyecek olursak, kar- şı devrim, yobaz, köy ağası ve poli- tikacılar Köy Enstitüleri’ni elbirli- ği ile kapatmışlardır. Böylece, Tür- kiye’de aydınlanma devriminin önü kesilmiştir, bu gün hala karşı dev- rimi yaşamaktayız.” ‘Rozette orak-çekiç arandı’ Samsun’da ise tanõklarõ enstitüleri anlattõ. Avukat Nadi Macit, 35 yõl ön- ce Samsun’da İl Milli Eğitim Müdür Yardõmcõsõ olarak görev yapan baba- sõnõ Ahmet Nuri Macit’in Köy Ens- titüsü rozeti taktõğõ için “Komünizm propagandası yapmak” suçundan yargõlandõğõnõ belirtti. Macit, bilirki- şilerin optik aletlerle rozette yaptõğõ aramada orak-çekiç resmi bulamadõ- ğõ için babasõnõn beraat ettiğini söyledi. ‘Onur ödülü Gönco Erkal’a’ İzmir’in farklõ noktarõnda da sergi- ler açõlõrken Yeni Kuşak Köy Ensti- tülüler Derneği’nin 2010 Aydõnlanma Onur Ödülü de, enstitülerin kuruluş yõl- dönümü olan 17 Nisan’da, İzmir’de düzenlenecek törenle Sanatçõ Genco Erkal’a verilecek. 2003’ten bu yana verilen ödüle, daha önceki yõllarda sõ- rasõyla Vedat Günyol, Dr. Engin Tonguç, Server Tanilli, gazetemiz imtiyaz sahibi İlhan Selçuk, avukat Halit Çelenk, Prof. Dr. Türkan Say- lan, geçen yõl da Cengiz Bektaş de- ğer görülmüştü. Erkal’a da ödülü, 17 Nisan’da verilecek. 31 Mart Vakası’nın 101’inci yılı Asker taşıyan araca saldırı: 3 asker yaralı ŞIRNAK (AA) - Şõr- nak’ta askeri birlikten çõ- kan sivil minibüse yapõlan silahlõ saldõrõda, bir yüzba- şõ ve 2 er yaralandõ. Olay sonrasõ güvenlik güçleri bölgede hava destekli ope- rasyon başlattõ. Balveren beldesindeki Milli Taburu’ndan çõkan jandarmaya ait sivil mini- büs, Balveren beldesi ile Geçitboyu köyü arasõnda dün saat 17.00 sõralarõnda terör örgütü PKK üyeleri- nin silahlõ saldõrõsõna uğra- dõ. Minibüste bulunan as- kerlerin teröristlere karşõ- lõk vermesi üzerine çatõş- ma çõktõ. İsimleri öğrenile- meyen 1 yüzbaşõ ile 2 er yaralanõrken yaralõ asker- ler Şõrnak Asker Hastane- si’ne kaldõrõldõ. Yüzbaşı sevk edildi Şõrnak Valisi Ali Yerli- kaya yaptõğõ açõklamada, saldõrõda yaralanan 2 erin durumlarõnõn iyi olduğu- nu, ağõr yaralanan yüzba- şõnõn ise Diyarbakõr’a sevk edildiğini söyledi. Vali Yerlikaya, saldõrõyla ilgili geniş çaplõ araştõrmanõn sürdüğünü bildirdi. İstanbul Haber Servisi - 2. Meşrutiyet’in ila- nõnõn ardõndan dini cemaatlerin etkisiyle, ülkenin şeriata göre yönetilmesini isteyen subaylarõn başlattõğõ ve Osmanlõ’daki mu- halefet hareketinin ciddi kayõplara uğradõğõ 31 Mart Vakasõ, 101. yõldönümünde. 13 Nisan 1909’da meydana gelen ayak- lanma, Rumi takvime göre, 31 Mart 1325’e denk gelmesi nedeniyle 31 Mart Vakasõ olarak anõlõyor. İttihat ve Terakki Cemiye- ti’nin iktidar üzerindeki denetimi tam ola- rak kuramamasõ sonucu oluşan yönetim za- fiyeti, muhalefet gruplarõnõn da kõsa sürede İttihat ve Terakki’ye karşõ birleşmelerine zemin hazõrlamõştõ. Politik istikrarsõzlõk ve çatõşmalar ile İttihat ve Terakki’ye muhale- fet eden tanõnmõş gazetecilerin öldürülme- siyle ülkedeki istikrarsõzlõk şiddetlenmişti. Cihaner’e yine ret DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Erzincan Cumhuriyet Başsavcõsõ İlhan Ciha- ner’in avukatlarõ, tutuk- luluk halinin sona erme- si için Diyarbakõr’daki özel yetkili 5. Ağõr Ceza Mahkemesi’ne itirazda bulundu. Dosyadaki in- celemesini tamamlayan mahkeme heyeti, itirazõ oyçokluğuyla reddetti. Hâkim Mustafa Yõlmaz, karara muhalefet şerhi koydu. Hanifi Yıldırım tutuklandı İstanbul Haber Servisi- “Balyoz Pla- nõ” iddialarõna ilişkin sürdürülen soruşturma kapsamõnda hakkõnda yeniden yakalama ka- rarõ çõkarõlan Albay Hanifi Yõldõrõm, dün Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne gelerek teslim oldu. Burada hakkõndaki yakalama emri yüzüne okunan Hanifi Yõldõrõm, işlemlerinin tamam- lanmasõnõn ardõndan cezaevine gönderildi. ÖSYM’den açıklama ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - ÖSYM’den yapõlan ya- zõlõ açõklamada, pazar günü gerçekleştirilen YGS girmek için 1 mil- yon 512 bin 450 adayõn başvurduğu anõmsatõldõ. Başvurularõ sõrasõnda adaylardan, sõnava gir- mek istedikleri merkez- lere ilişkin birinci ve ikinci tercihlerinin alõn- dõğõ ve 152 merkezden 142’sinde kapasitenin yeterli olduğu belirtildi. Açõklamada, 10 sõnav merkezinin kapasitesinin yetersiz kalmasõ nede- niyle yaklaşõk 17 bin adayõn, tercih ettiği iller yerine başka illerde sõna- va girmek zorunda kal- dõklarõ belirtildi. Kamu araçlarına uydudan takip ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Resmi plakalõ araçlarõn 2009 yõlõnda 2008’e oranla tü- kettikleri akaryakõtõn 135 milyon lira artõş göstermesi üzerine Mali- ye Bakanlõğõ, memurun her türlü taşõt kullanõmõ- na denetim getirme kara- rõ aldõ. Araçlara takõla- cak elektronik cihazla hem yakõt tüketimi hem de güzergâhlar kolaylõk- la takip edilecek.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear