Catalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 14 NİSAN 2010 ÇARŞAMBA 6 HABERLER AVRUPA GÜRAY ÖZ Zaman Geçip Gitsin Yanımızdan İnsanlar artık yoruldu. Hepimiz yorulduk. Neredeyse zamanın içinde adımlarımızı yavaşlatıp, geçip giden günleri seyredeceğiz. İnsanı en çok ne yorar? Çektiğimiz mihnetler, taşıdığımız ağır yükler mi? Bizi galiba en çok kendini cümle âlemin üstünde gören o küstah bakış yoruyor. Kendini en fazla güvende hissettiği zaman sırrını açıklayıveren gizli niyet sahibi yoruyor. İşte kaç zamandır tartıştığımız şu anayasa yoruyor. Biz bu anayasayı değiştirebilir miyiz? Değiştiremeyiz, çünkü neyi değiştireceğimiz konusunda bir fikre sahip değiliz. Askeri bir darbenin ürünü olan anayasa değil mi söz konusu olan? Öyleyse öncelik bu askeri darbe ürünü anayasanın ruhunu terk etmek olmalıdır diye düşünür insan. Oysa anayasa değişikliği için yola çıktıklarını söyleyenler bu anayasanın ruhunu kendi ruhlarına uydurmaktan başka bir şey istemiyorlar. Bu, bizi artık bıktıran “askeri vesayet - sivil vesayet” tartışmasının özü, aslı esasıdır. Anayasanın halkı, siyaseti, ekonomiyi, yargıyı sıkan, boğan cenderesini ortadan kaldırmak isteyen falan yok, yalnızca halkı yönetilecek bir sürü gibi gören mekanizmanın başına kendileri, kendi üsluplarınca geçmek istiyorlar, hepsi bu. Daha başka şeyler de var. Anayasalar, sistemlerin, o sistemlerin bir tür yürütme yöntemi olan rejimlerin bekçileridir. O nedenle sistem için değil belki, ama halk için en iyi anayasa üç beş cümleden oluşan ve özgürlüklerin kapısını ardına kadar açan anayasadır. Peki, biz böyle bir anayasanın peşinde miyiz? Hayır, biz özgürlüklerin nasıl sınırlandırılabileceğini ince ince yazan bir yasanın peşindeyiz. Boş versenize, o zaten elinizin altında var. Eğer siz halkın doğal, sınırsız özgürlüğünü güvenceye alan bir yasa yapmak niyetinde değilseniz, bizi kandırmayı bırakın. Zaten kandığımız falan da yok. Yorulduk sadece. Yorulduk ve artık zaman geçip gitsin yanı başımızdan, biz de seyredelim bundan sonra neler olacaksa, diye düşünüyoruz neredeyse. Teslim vaziyetteyiz! Bundan sonra neler olacak? Onu da uçak 6-7 bin fite çıktığı zaman dili özgürleşen Başbakan söylüyor. Biz hep ne diyorduk? Söyledikleri söyleyemediklerinin işaretidir. Takıyye dedikleri böyle bir şeydir. Herkesin bir takıyyesi var. Başbakanın da varmış meğer: “Mikrofon uzatılınca ‘inandığımızı söylüyoruz’ diyorlar. Olur mu öyle şey, yasalar ne kadarına müsaade ediyorsa o kadarını söyleyeceksin. Biz inandığımızı söyleyemiyoruz. Onlar da söyleyemez. Ben de sınırsız konuşamıyorum. Konuşursam yüksek yargı devreye giriyor. Hatta üst yargıya bile gerek kalmıyor bazen” diye anlatıyor tatlı tatlı. Milliyet gazetesinde Mehmet Tezkan da soruyor; “Erdoğan 7 yıldır Başbakan. İnandığımızı söyleyemiyoruz diyor... Çok merak ettim... Başbakan’ın inandığı, ama söyleyemediği mesele ne? Hangi konuda konuşamıyor, gerçek fikrini söyleyemiyor, niyetini gizliyor?” Başbakan, Tezkan’ın sorusuna yanıt verir mi? Vermez. Yasalar izin vermiyor o niyetin açıklanmasına. Oysa verse, o da söylese, ben de söylesem. Halk da söylese ne istediğini. Sorsa; “işsizlik nasıl ortadan kalkar, sendika nedir, grev neden yapılır, sistem nasıl sorgulanır, rejim nasıl değişir, değiştirilir,” konuşsak özgürce, olmaz mı? Olmaz! Bu cendereyi ortadan kaldırıp başka bir üslubun ve o 7 yıldır söylenemeyenlerin cenderesini getirecekler ya, işte onun için olmaz. Ama işte yorulduk artık! Bir yandan gizli niyetlerin ağır ağır işleyen takvimi, bir yandan kendilerini dünyanın hâkimi sayan, âlemi kör, herkesi sağır belleyen, kerametleri kendilerinden menkul “liberal” kardeşlerimizin öfkeli bakışları; beyaz bayrağı çekmek üzereyiz! Anayasayı değiştirsinler kendi gönüllerince, liberal kardeşlerimiz hanya Konya konusunda bir fikir sahibi olsun, Abdurrahman Dilipak İçişleri Bakanlığı’na getirilsin, Şamil Tayyar Sıkıyönetim Komutanı, Alper Görmüş Başsavcı, Fethullah Gülen Diyanet İşleri Başkanı yapılsın vesaire... Zaman geçip gitsin istiyoruz artık yanımızdan! e-posta: guray@cumhuriyet.com.tr Ahmet Türk’e yapõlan saldõrõ Güneydoğu’da sokak gösterileriyle protesto edildi, esnaf kepenk kapattõ Saldırı huzuru bozduYurt Haberleri Servisi - Kapatõlan DTP’nin siyasi yasaklõ lideri Ahmet Türk’e yönelik saldõrõ eylemler ve basõn açõklamalarõyla kõnandõ. Hakkâri’de olaylar çõktõ. Hakkâri: Türk’ün Samsun’da uğradõğõ sal- dõrõyõ protesto etmek isteyen grup, dün sabah sa- atlerinde Cengiz Topel Caddesi’nde toplandõ. Slo- gan atarak yola barikat kuran grubun taşla sal- dõrdõğõ polis ekipleri, gruba biber gazõ ve basõnçlõ suyla müdahale etti. Grup, müdahalenin ardõn- dan ara sokaklara dağõldõ. Fõrõn ve nöbetçi eczane dõşõnda tüm işyerleri kepenklerini kapatõrken po- lis, ilçede geniş güvenlik önlemi aldõ. Grup, da- ha sonra BDP il binasõ önünde toplandõ. Slogan atarak Bulvar Caddesi’ndeki belediye binasõ önü- ne kadar yürüyen grup, burada yapõlan basõn açõk- lamasõnõn ardõndan dağõlmaya başladõ. Bu sõra- da gruptan bazõ kişiler, çevre güvenliğini sağlayan polise taşla saldõrdõ. Polis, gruba biber gazõ ve basõnçlõ suyla müdahale etti. Grup, ara sokaklara dağõldõ. Olaylarda 6’sõ polis memuru 9 kişi çe- şitli yerlerinden yaralanõrken, 9 gösterici göz- altõna alõndõ. Yüksekova ilçesinde de gösterici- lerle polis arasõnda çatõşma çõktõ. Van: BDP il binasõ önünde bir araya gelen göstericiler Sanat Sokağõ’na doğru yürüyüşe geç- ti. Van Belediye Başkanõ Bekir Kaya’nõn da ka- tõldõğõ protesto eyleminde konuşan BDP İl Baş- kanõ Cüneyt Caniş, saldõrõyõ şiddetle kõnadõk- larõnõ belirtti. Diyarbakır: İHD Diyarbakõr Şubesi, Türk’e yönelik saldõrõnõn tüm demokrasi ve barõş güç- lerine yönelik olduğunu belirterek “Saldırının arkasındaki güçlerin bir an önce ortaya çı- karılması gerekmektedir” dedi. Şõrnak Baro Başkanõ Nurşivan Elçi, Şõrnak, Muş, Diyarba- kõr, Bitlis, Hakkâri, Mardin, Van, Kars, Bingöl, Siirt, Ağrõ, Iğdõr, Adõyaman ve Batman barola- rõ adõna hazõrlanan ortak basõn açõklamasõnõ oku- du. Elçi, saldõrõyõ kõnadõ. Diyarbakõr’da BDP il binasõ önünde toplanan yüzlerce kişi, “Ahmet Türk’e uzanan eller kırılsın”, “Baskılar bizi yıldıramaz” gibi sloganlar attõ. Yapacağõ ko- nuşma için halktan özür dileyen Diyarbakõr Belediye Başkanõ Osman Baydemir, “Hiçbir alçak, hiçbir şerefsiz halkımın onuruyla oy- nayamaz. Halkımın kararlı duruşu bu pro- vokasyonları ortadan kaldıracaktır. Gerekirse yaramıza tuz basarız, ama metaneti elden bı- rakmayız. Bu yolda hiçbir Kürt evladı öl- meyecektir. Yolumuz barış ve demokrasi yoludur.” İSTANBUL: Barõş ve Demokratik Çözüm Platformu, Türk’e yönelik saldõrõyõ Taksim Meydanõ’nda düzenlediği kitlesel gösteri ile protesto etti. Galatasaray Lisesi önüne kadar “in- san zinciri” oluşturarak yürümek isteyen kitle- ye polis izin vermedi. Bunun üzerine yaklaşõk 2 saat oturma eylemi düzenleyen platform üyele- ri basõn açõklamasõnõ bulunduklarõ noktada yap- tõ. Basõn açõklamasõnõ okuyan BDP İstanbul İl Eşbaşkanõ Çiğdem Kılıçgünuçar, Ahmet Türk’e yapõlan saldõrõnõn demokrasiye ve ortak yaşam iradesine yapõldõğõnõ belirtti. Aydın: Didim ilçesinde protesto yürüyüşü dü- zenleyen gruba polis müdahale etti. Polislerden kaçan grup üyeleri, ilçe merkezindeki bir kah- vehane ve iki araca taşlõ saldõrõda bulundu. Po- lis ekipleri 13 kişiyi gözaltõna aldõ. Denizli: Türk’e yönelik saldõrõyõ protesto et- mek için Delikliçõnar Meydanõ’nda açõklama ya- pan BDP’lilere başka bir grup tepki gösterdi. “Kahrolsun PKK” sloganlarõ atan grup ara- sõndan bir kişi, BDP grubuna taş attõ. BDP’li grup da meydandaki Denizli Belediyesi’nin sergile- diği eski altyapõ borularõnõ atarak karşõlõk verince iki grup arasõnda gerginlik başladõ. Başõna aldõ- ğõ bir taşla yaralanarak baygõnlõk geçiren BDP’li bir genç hastaneye kaldõrõldõ. Gerginlik polisin gruplarõ dağõtmasõ sayesinde önlendi. BDP İzmir İl Başkanlığı önünde toplanan partililer slogan ve alkışlarla saldırıyı protesto etti. (AA) Van’da BDP il binası önünde toplanan göstericiler “Ahmet Türk’e saldırı Kürt halkınadır” solaganları attı. (YUSUFZİYACANSEVER) Taksim Meydanı’ndan Galatasaray Lisesi’ne kadar yürümek isteyen gru- ba izin verilmedi. Gruptakiler oturma eylemi yaptı. (VEDAT ARIK) ‘SUÇLU AKP’ Bahçeli olayı kınadı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP Genel Baş- kanõ Devlet Bahçeli, parti- sinin grup toplantõsõna, son dönemde “siyasileri hedef alan fiziki müdahaleleri” eleştirerek başladõ. Bu kap- samda geçen günlerde Van’da CHP lideri Deniz Baykal’õ, önceki gün de si- yasi yasaklõ olan Ahmet Türk’ü hedef alan saldõrõlara dikkat çeken Bahçeli, “En- dişe ve üzüntü verici sal- dırıları kınıyorum” dedi. Bahçeli, siyaset adamlarõ- na yönelen bu “tacizlerin” son aylarda artmõş olmasõnõn ve giderek de artõş eğilimi göstermesinin, “özellikle hü- kümet tarafından kışkırtı- lan gerilim ortamında bir tesadüf olarak görülmeme- si” gerektiğini ifade etti. Geçen yõl Çanakkale Bay- ramiç, Muş Bulanõk, Mani- sa Selendi’de yaşanan olay- lara dikkat çeken Bahçeli, “Yaşanan talihsiz olaylar Başbakan Erdoğan ve kad- rolarının ağır tahrikleri ile ortaya çıkmıştır. Van’da ve Samsun’da ya- şanan olaylar da aynı zih- niyetin yıllardır cepheleş- tirme, kutuplaştırma ve çatışma siyasetinin bir ürü- nüdür” diye konuştu. Bu kapsamda herkese “sağdu- yu” çağrõsõ yaptõ. Seçim Yasasõ’nda yapõlan değişiklikle, Türkçe dõşõnda- ki dillerde siyasi propaganda serbestisi getirildiğine işaret eden Bahçeli, bu değişiklik- le siyaset ve siyasetçinin “fii- len yerelleşeceğini, bütün milletin değil, sınırları bir anadille çevrilmiş sahanın temsilcisi haline geleceği- ne” işaret etti. Bahçeli, “Bu, özellikle bölücülüğün yıllardır ıs- rarla istediği son derece tehlikeli bir gelişmedir ve ülkemizi etnik federasyona doğru adım adım götürme tehlikesini içinde barın- dırmaktadır” görüşünü di- le getirdi. SELAHATTİN DEMİRTAŞ: Halk bu provokasyonu boşa çıkarmalı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - BDP Genel Başkanõ Selahattin De- mirtaş, kapatõlan DTP’nin Genel Başkanõ Ahmet Türk’e yapõlan saldõrõyõ kõnarken yurttaşlara sağ- duyu çağrõsõ yaptõ. BDP’liler dünkü grup toplantõsõnda, başta Ge- nel Başkan Demirtaş ol- mak üzere, bugün 1. yõlõ- nõ dolduracak olan partili belediye başkanlarõ, yö- neticilere yönelik tutukla- malarõ, yakalarõna “siyah kurdele” takarak protes- to etti. Konuşmacõ kür- süsüne “1483 BDP’li hâ- lâ tutuklu” yazõsõ asõlõr- ken başkanlõk kürsüsünün önüne de tutuklu partili- lerin fotoğraflarõ asõldõ. Kürsüye gelen Demirtaş, partililer 1 yõldõr tutuklu olmasõna karşõn, hâlâ or- tada iddianamelerinin bu- lunmadõğõnõ belirtti. Konuşmasõna Ahmet Türk’e Samsun’da yapõlan yumruklu saldõrõyõ kõna- yarak başlayan Demirtaş, Muş Milletvekili Sırrı Sa- kık’õn İçişleri Bakanlõ- ğõ’nõ arayarak “güvenlik önlemi” alõnmasõ uyarõsõ- na rağmen, önlem alõn- madõğõna dikkat çekti. Demirtaş, “Devlet Ka- leşnikoflarla halkın üze- rine ateş açan köy koru- cularını koruyor, ömrü siyasi bedeller ödeyerek geçmiş bir genel başka- nı koruyamıyor. Türki- ye Cumhuriyeti devleti katili korumayı, Ahmet Türk’ü korumaya yeğ- lemiştir. Bu olay münfe- rit bir saldırı olarak de- ğerlendirilmemeli” de- di. “Faşist ve ırkçı saldı- rı” nedeniyle halklarõn birbirini “boğazlaması- na” fõrsat yaratõlmamasõ- nõ, halkõn bu provokas- yonlarõ boşa çõkarmasõnõ isteyen Demirtaş, halka sağduyu çağrõsõ yaptõ. De- mirtaş, “Samsun halkının günahı yok ama duruş- manın Ankara’ya alın- masında fayda görüyo- ruz” dedi. Anayasa değişikliği tar- tõşmalarõna da değinen Demirtaş, “Başbakan ve Adalet Bakanı konsen- süs arıyoruz derken tek bir hedefleri var; CHP’yle uzlaşmak. CHP’nin ifade ettiği uz- laşma ‘benimle uzlaş’tır. O noktaya doğru gidil- diğini görüyoruz” dedi. Grup toplantõsõndan son- ra, saldõrõ sõrasõnda Türk’ün yanõnda bulunan Sırrı Sakık da sorularõ yanõtladõ. Samsun halkõn- dan konukseverlik gör- düklerini, ancak bu saldõ- rõyõ “faşist odaklar”õn te- tiklediğini kaydeden Sa- kõk, “Bu olayın arkasın- da kim varsa ortaya çı- karılmalı. Çünkü katil- leri tanıyoruz. Bu faşist odakları tanıyoruz” dedi. CEMİL CİĞERİM SAMSUN - Kapatõlan DTP’nin eski Genel Başkanõ Ahmet Türk’e Samsun Adliyesi önün- de saldõrarak burnunu kõran İsmail Çelik tu- tuklandõ. Türk’ün içinde bulunduğu araca bir ci- sim attõğõ iddiasõyla gözaltõna alõnan Uğur K. ise mahkeme tarafõdan serbest bõrakõldõ. Türk’e saldõran İsmail Çelik (27), emniyet- teki sorgusunda saldõrõnõn planlõ bir eylem ol- madõğõnõ söyledi. Çelik, BDP’li Sırrı Sa- kık’õn yurttaşlarõn tepkisi üzerine polislere “Susturun şu terbiyesizleri” demesi üzerine kendisini zor tuttuğunu belirterek şunlarõ söy- ledi: “Basın açıklamasını dinlerken vurma düşüncem olmasa da, bir anlık hırsıma ye- nik düşerek şahsa saldırdım.” Herhangi bir siyasi parti ile bağlantõsõ olma- dõğõnõ ifade eden Çelik, “Yapmış olduğum bu eylemden dolayı çok pişmanım ve Türk hal- kından özür diliyorum” diye konuştu. Geniş güvenlik önlemleri altõnda adliyeye sevk edilen 2 zanlõya adliye önünde toplanan bir grup destek verdi. Ellerinde Türk bayraklarõ bulunan eylemciler terör örgütü lehine slogan attõktan son- ra güvenlik görevlilerinin uyarõsõyla dağõldõ. Babası sahip çıktı Türk’e saldõran Çelik’in babasõ Ali Çelik, Güneydoğu’da askerlik yapan oğlunun dev- re arkadaşõ ve yakõn bir akrabalarõnõn şehit düş- tüğünü ve bu nedenle dengesinin bozulduğunu belirterek, BDP’li Sakõk’õn da kalabalõğõ tah- rik ettiğini ileri sürdü. Türk’ün burnunu kõran saldõrgana destek için ise sosyal paylaşõm sitesi facebookta “Ahmet Türk’ün Burnunu Kıran Yiğit Türk” baş- lõklõ bir sayfa açõldõ. Saldõrgan Çelik’e “İs- mail kardeşim ellerin dert görmesin”, “Bunun adına yürek derler böyle bir anda çakarlar” gibi destek mesajlarõ gelirken, “Ahmet Türk’e uzanan bir yumruk size bomba olarak geri dönmez mi sanırsınız” ifadeleri de dikkat çekti. Geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye sevk edilen İsmail Çelik, Ahmet Türk’e ‘bir anlık hırsına yenik düşerek saldırdığını’ söyledi. (Fotoğraf:AA) Saldırgan tutuklandı ‘TOPLUMSAL ÇATIŞMA TETİKLENECEK’ ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Türkiye İnsan Hakla- rı Kurumu Başkanı Muzaffer İlhan Er- dost, Ahmet Türk’e, yapılan saldırı ile ilgi- li açıklama yaptı. Er- dost şunları kaydetti: “Van’da Baykal’a saldırının kişisel bir kinin dışavurumu ol- duğu söylenemeyece- ği gibi. Türk’e saldırı, ‘bireysel’ bir iradenin ürünü olsa da, sonuç- ları bakımından top- lumsal çatışmaları te- tikleyecek, tarihsel olarak perçinlenmiş ama şimdi büyük ya- ra almış Türk-Kürt kardeşliğini ve birlik- teliğini olumsuz etki- leyecek nitelikte bir saldırı olduğu da göz ardı edilmemelidir.” SAMSUN’DA GERİLİM TIRMANIYOR SAMSUN (Cumhuriyet) - Samsun’da ka- patılan DTP’nin siyasi yasaklı eski lideri Ah- met Türk’e yapılan saldırıyı protesto etmek isteyen “Emek ve Demokrasi Güçleri”ne sağ görüşlü bir grup saldırmak istedi. Olay poli- sin müdahalesiyle son anda önlendi. Samsun İstiklal Caddesi Süleymaniye Geçi- di’nde, Barış Girişimi, Demokrasi İçin Birlik Hareketi, Halkevi, 78’liler Derneği, Emekli- Sen, EMEP, Eşitlik ve Demokrasi Partisi, ÖDP, Sosyalist Parti ve TKP üyeleri Türk’e düzenlenen yumruklu saldırıyı protesto et- mek için basın açıklaması yapmak istedi. Grup adına Mustafa Cengiz, basın açıklama- sını okuduğu sırada, ülkücü işaretleri yapan bir grup basın açıklaması yapanlara saldırdı. Ancak saldırganlar polisin müdahalesiyle uzaklaştırıldı. Olay yerine giden Emniyet Müdürü Muzaffer Erkan, saldırganları sakin olmaları konusunda uyardı ve dağılmalarını istedi. Grup uyarılar üzerine dağıldı. Öte yandan bir başka grup da TKP Samsun İl Başkanlığı’na taşlı saldırıda bulundu. Gazi Caddesi’nde bulunan TKP Samsun İl Baş- kanlığı binasının camları kırıldı. Polis, bina çevresinde geniş güvenlik önlemleri aldı. Haber Merkezi - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, kapatõlan DTP’nin eski Genel Başkanõ Ahmet Türk’ün Samsun’da uğradõğõ saldõrõ- nõn “tasvip” edilemeyeceğini belirterek “Bunlar orada kalmıyor. Bu tip sorumsuz hareketlerin başka yerlerde başka netice- leri oluyor” dedi. Saldõrõ görüntülerini izle- diğini ve çok üzücü ve sorumsuzca bulduğu- nu ifade eden Cumhurbaşkanõ Gül, Türk’ün olayõn ardõndan herkesi sükunete çağõran ve gerginliğe sebebiyet verilmemesini isteyen çağrõsõnõ takdirle karşõladõğõnõ söyledi. Gül, “Daha iyi tedbir alınması lazımdı” dedi. Gül: Tasvip etmiyorum ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DTP’nin eski Genel Başkanõ Ahmet Türk’ü tedavi gördüğü hastanede ziyaret eden Başbakan Yar- dõmcõsõ Bülent Arınç, olaydan duyduğu üzün- tüyü dile getirdi. Türk’ün olaylarõ soğukkanlõ- lõkla karşõladõğõnõ bildiren Arõnç, Türkiye’nin huzurunu bozmak isteyenlere fõrsat vermeye- ceklerini söyledi. Bazõ illerde gösterilerin dü- zenlendiğinin anõmsatõlmasõ üzerine Arõnç, “Halkımız bu olaya karşı bir demokratik tepkiyi her zaman ortaya koymalıdır” dedi. Arınç, Türk’ü ziyaret etti