Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
9 MART 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Yine Acı, Yine Gözyaşı...
Acı bir haberle sarsıldık dün sabah...
Elazığ’ın Karakoçan ilçesine bağlı kimi
köylerde 6 büyüklüğündeki deprem yine can
almıştı...
Televizyonlar canlı yayına başladılar...
Kerpiçten evler... Taş temel üzerine yükselen
kerpiç duvarlar... Evlerin çatısı çinko kaplıydı.
Duvarlar altı büyüklüğündeki sarsıntıya
dayanamamıştı...
Haberleri izlerken kendi kendime sordum:
“Acaba Japonya’da insanlar, Türkiye’deki
altı büyüklüğündeki depremde 50’nin üzerinde
insanın öldüğünü, yüze yakınının yaralandığını
duyunca ne düşündüler?”
Büyük olasılıkla çok şaşırmışlardır!
Altı büyüklüğünde bir deprem Japonya’da
çok sık olurdu ve kimsenin burnu kanamazdı...
Şili’de 8.8 büyüklüğünde deprem olmuştu...
Bir oranlama yaparsak Elazığ’dakinin bilmem
kaç mislisiydi.
Bir tarafta Japonya, öteki uçlarda Taiti ve
Türkiye...
Bir toplumun gelişmişlik çizgisiydi bu...
40 yıl önce Gediz depremini izlemiştim...
Gediz’in hem içini, hem de köylerini vurmuştu
deprem. Yanılmıyorsam 800’e yakın insanımız
can vermişti.
Köyleri dolaşırken yine kerpiç evlerin
çöktüğüne, insanlarla hayvanların aynı
mekânlarda yaşadıklarına tanık olmuştum.
Önceki gün Bursa’dan İstanbul’a dönerken,
Eskihisar’da arabalı vapurdan inip TEM’e
çıktık...
TEM’e girerken geçtiğimiz yerlerin ne adını
biliyorduk ne sanını... Dere yataklarına yapılan
derme çatma binaları görünce, olası İstanbul
depremini ve uzmanların yaptıkları
açıklamaları anımsadım.
Böyle bir depremde İstanbul’da binlerce
konut çökecek, 30 bin kişi ölecekti...
Çarpık yapılaşma, tüm büyük kentlerimizi
kuşatmıştı... Anadolu’da ise insanlarımız
kerpiçten yapılmış damlarda oturuyorlardı.
Acı ama gerçek buydu!
Televizyonlar canlı yayın yapıyorlar...
Uzmanlar yıllardır söyledikleri acı gerçekleri
anlatıyorlar...
Köy alanında ateş yakan ve çevresinde
oturan kadınlar... Ağlayan çocuklar...
Derin acıların içine gömülmüş bu
insanlarımızı hep görüyoruz... Yağmur suları
İstanbul’u vurduğunda da görmüştük, bugün
de.
Titreyen ve parlayan bir ufukta
umutsuzluğun yankısı gibi bir şey dün ve
bugün yaşananlar.
Gözlerimiz derin mavi akşamların korkunç
elleri gibi karanlığı gösteriyor. Umutlar yok
oluyor, ölümler, kıyımlar sanki yaşam biçimine
dönüşüyor.
Sığ bir oyukta başlıyor yaşam. Gecenin
suskunluğu sabahın ayazıyla buluşuyor.
Sağ kurtulan bir yurttaş haykırıyor:
“Çocuklarım, karım göçük altında kaldılar,
çıkaramadım...”
Derinden gelen boğuk bir çığlık gibi
konuşmalar...
Deprem kuşağında olan bu topraklarda
bugüne değin ne yapıldı?
Her depremde, ölümlerde aklımıza geliyor
nerede yaşadığımız... Toplantılar yapılıyor,
önlem alınması gerektiği söyleniyor.
Peki sonuç?
Değişen bir şey yok!
Aynı tas aynı hamam!
Türkiye yapı kalitesi anlamında depreme
hazırlıklı olan ülke değil...
Türkiye Japonya gibi, Şili gibi değil!
Gelişmişlik dediğimiz olay, dünya
markalarının, son model araçların, cep
telefonlarının Türkiye’de kullanılması değil!
Elazığ yöresi jeolojik olarak çok sık deprem
üreten bir bölge...
Erzincan, Erzurum, Bingöl gibi...
O nedenle önlem alınması gerekiyor.
Nedir bu önlem?
Konutların dayanıklılığı!
Köy yerleşim alanlarındaki yapılaşmanın
gözden geçirilmesi gerekiyor...
Son 50 yıla bakın, kaç deprem yaşandı ve
bu alanlarda insanlar nasıl öldü?
Devlet bir kaynak ayırmadı bu yöreler için.
İnsanlar yüz yıl önce kerpiçten evde
oturuyorlardı şimdi de. Yüzyıl önce nasılsa
bugünde aynı durumda köylerde evler ve
hayvan barınakları.
Türkiye depremle birlikte yaşamayı
öğrenmek zorunda ama öğrenemedi!
Yine acı, yine gözyaşı!
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
CHP’li Ersin, cemaat ilişkilerini sorgulayan partisinin mağdur edilmek istendiğini savundu
‘Gizlitanõkterörüvar’FIRAT KOZOK
ANKARA - Dinci medya
tarafõndan Erzincan’daki id-
dianamede “gizli tanık” ola-
rak ifadeleri yer alan kişilerle
görüşerek onlarõ baskõ altõna al-
makla suçlanan CHP’li Ahmet
Ersin, “Türkiye’de bir gizli
tanık terörü yaşandığını”
söyledi. Ergenekon davasõ ile
Erzurum-Erzincan hattõnda ce-
maat ilişkilerini sorgulayan
partisinin mağdur edilmek is-
tendiğini vurgulayan Ersin,
kendisinin “gizli tanık” olarak
tanõtan kimseyle görüşmedi-
ğinin altõnõ çizdi.
Partisinin il kongresi için
25 Şubat’ta İzmir’e giden ve o
tarihten bu yana kentte temas-
larõnõ sürdüren CHP İzmir Mil-
letvekili Ahmet Ersin, Cum-
huriyet’e çarpõcõ değerlendir-
melerde bulundu. Partisinden
2 arkadaşõyla birlikte bir süre
önce Erzurum ve Erzincan’a
gittiklerini anõmsatan Ersin,
burada tutuklanan başsavcõ İl-
han Cihaner ve Eskişehir
Alay Komutanõ Kõdemli Kur-
may Albay Recep Gençoğlu
ile görüştüklerini söyledi.
Ersin, iddianamede gizli ta-
nõk olan kişiyle karşõlaşmala-
rõnõ ise şöyle anlattõ:
“Ankara’ya döneceğimiz
günün sabahında otelde par-
timizin il ve ilçe yöneticile-
riyle kahvaltı yapıyorduk,
gazeteci arkadaşlar da var-
dı. Daha sonra birisi geldi,
benimle görüşmek istediğini
söyledi. Bana ailevi sorun-
larını anlattı ve benden ken-
disine Ankara ya da İz-
mir’de iş bulmamı istedi.
Ben de bu kriz ortamında
kendisine iş temin edemeye-
ceğimi söyledim. Sonra ken-
disinin can güvenliği sorunu
olduğunu söyledi. Nedenini
sorunca da kendisine baskı
yapıldığını ve başsavcı ile
ordu komutanı hakkında
ifade vermek durumunda
kaldığını söyledi. Ben de bu-
nun üzerine kendisinin giz-
li tanık olabileceğini düşü-
nerek konuşmayı kestim.
Avukatla görüşmesini, mah-
kemeye gitmesini söyledim.
O kişinin gizli tanık olduğu-
nu ben nereden bileyim?
Vatandaş gelmiş, benimle
görüşmek istemiş, ben ‘se-
ninle görüşmem’ mi diye-
cektim. Kendisini bana giz-
li tanık olarak tanıtmadı.
Sonra Ankara’ya dönerken,
iki gazeteci arkadaş Erzu-
rum Havaalanı’nda ‘Gizli
tanõkla görüşmüşsünüz’ de-
di. Ben de onlara ‘Siz nere-
den biliyorsunuz, bu nasõl giz-
li tanõk? Herkes tarafõndan bi-
linen gizli tanõk mõ olur?’ de-
dim ve o tarihten sonra da
kimseyle görüşmedim. Zaten
11 gündür İzmir’deyim.”
Türkiye’de son dönemde bir
“gizli tanık terörü yaşandı-
ğını” vurgulayan Ersin, yaşa-
nanlara ilişkin tepkisini sert bir
üslupla dile getirdi.
Ersin, “Birileri birtakım
zibidileri buluyorlar, onla-
rı bir şekilde ikna ederek,
özendirerek veya baskıyla
birileri hakkında bir şeyler
söyletiyorlar. Sonra da bu
kişilerin sözlerine dayana-
rak, koskoca başsavcıyı,
koskoca alay komutanını
tutukladılar. Bu nedir? Bu
terördür. Yani ne idüğü be-
lirsiz birtakım insanların
sözlerine bakarak, toplu-
mun saygın insanları intihar
ve cezaevinde çürümek ara-
sında tercihe zorlanıyor.
Bunda hukuk var mı?” di-
ye konuştu.
‘Adamlarınıza
sahip çıkın’
Gizli tanõklarõ ortaya çõka-
ranlarõn, asõlsõz beyanlarda bu-
lundurduklarõ bu kişilere sahip
çõkmalarõ gerektiğini ifade eden
Ersin, “Bunların sahiplerine
sesleniyorum; adamlarınıza
sahip çıkın. İfadelerini al-
dıktan sonra ortalığa bırakı-
yorlar, kimin başına patla-
yacağı belli değil. Affeder-
sin, bağlasınlar bu adamları.
Serseri mayın gibi dolaştır-
masınlar” dedi.
CHP’nin gerek Ergenekon
davasõnda gerekse Erzurum-
Erzincan hattõnda yaşanan
olaylar konusunda cemaat yön-
lendirmelerini ortaya çõkar-
maya çalõştõğõnõ anlatan Ahmet
Ersin, “O nedenle şimdi
CHP’yi böyle mağdur etme-
ye çalışıyorlar” diye konuştu.
Ersin, şunlarõ kaydetti: “Bu
gizli tanıklar, her gördükle-
ri kişiye ‘Biz baskõ altõnda
ifade verdik’ diyorlarsa, o za-
man işin içinde iş var de-
mektir. Kapı kapı gezip ‘Biz
baskõyla ifade verdik’ diyorlar,
bu sözleri de kamuoyuna
yansıyor. Artık bunların söz-
lerine inanılır mı? Kim bun-
ları yönlendirmişse onlar
hakkında soruşturma açıl-
ması lazım. Ya bu gizli ta-
nıklar doğruyu söylüyor ya
da orada verdikleri ifadeler-
de bir hata var.”
CHP’Lİ OKAY:
Terör
şehre
inmişse
af olmaz
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Grup Başkan-
vekili Hakkı Süha Okay,
“Türkiye’de halen terörle
mücadele ediliyorsa, terör
dağdan şehirlere inmişse, bir
af söz konusu olamaz” dedi.
Okay, 8 Mart Dünya Ka-
dõnlar Günü dolayõsõyla Ça-
nakkale’den gelen CHP Ezine
Kadõn Kollarõ üyelerini ka-
bulde, gazetecilerin sorularõnõ
yanõtladõ. CHP Grup Başkan-
vekili Kemal Kılıçdaroğ-
lu’nun, “Toplumsal barışın
bir parçası olacaksa genel
affa ‘evet’ deriz” açõklamasõ-
nõn anõmsatõlmasõ üzerine
Okay, genel affõn önşartõnõn,
toplumsal barõş olduğunu ifa-
de etti. Okay, toplumsal barõş
için önce terörün bitmesi,
analarõn gözyaşõnõn dinmesi,
silahlarõn bõrakõlmasõ, dağda-
ki teröristin teslim olmasõ ve
terörle yaşayan bir ülke ol-
maktan çõkõlmasõ gerektiğini
söyledi. Okay, genel affõ, “ye-
ni, temiz bir sayfa açmak”
olarak tanõmlayarak sözlerini
şöyle sürdürdü: “Ama bugün
Türkiye’nin gündeminde
toplumsal barışa, toplumsal
barışın sürecine ilişkin bek-
lentiler gerçekleşmiş du-
rumda değildir. Türkiye’de
halen terörle mücadele edi-
liyorsa, terör dağdan şehir-
lere de inmişse; teröristler
can almaya devam ediyorsa,
bu konjonktürde bir af söz
konusu olamaz. Ama af, bir
toplumsal uzlaşmadır. Top-
lumsal uzlaşmanın kon-
jonktürü oluşmadan, top-
lumsal uzlaşma için af ol-
maz. Önce affın altyapı ko-
şulları oluşur, ondan sonra
ihtiyaç varsa, bu Türki-
ye’nin gündemine gelebilir.”
AKAM’õn anketine göre son 6 ay için 2 parti geriledi. CHP oyunu 0.6 puan arttõrdõ
AKP ve MHP oyları düşüşte
ŞULE KÖKTÜRK
Avrasya Kamuoyu Araştõrmalarõ Mer-
kezi’nin (AKAM) “6 Aylık Seçmen
Tercihleri Değişim Analizi”ne göre
AKP son 6 ay içinde 2 puan, MHP 1.1 pu-
an düşerken CHP 0.6 puan artõş göster-
di. Analize göre, bugün seçim olsa muh-
temel oy oranlarõ AKP yüzde 30.2, CHP
yüzde 27.3, MHP yüzde 20.8 olacak.
AKAM’õn “6 Aylõk Seçmen Tercihle-
ri Değişim Analizi” araştõrmasõna göre,
ekim ayõnda yüzde 32 oy oranõ olan
AKP’nin, oy oranõ mart ayõnda yüzde
30.2’ye düştü. Araştõrmada AKP seç-
meninin, oy verdikleri partiden kop-
malarõnõn en önemli nedeninin yüzde
28.7 ile “Kürt açılımı”, yüzde 22.5
“yerel yönetimler” yüzde 21.1’i “eko-
nomik nedenleri”, yüzde 12.4’ü yol-
suzluğu öne sürüyor.
CHP’nin ise 6 ay önce yüzde 26.7 olan
oy oranõ, kasõm ve aralõk aylarõnda dü-
şüş yaşadõ ancak ocak ayõnda yükselişe
geçerek mart ayõnda yüzde 27.3’e çõktõ.
CHP seçmeninin, oy vermesinin en
önemli nedeni üslup değişikliği (yüzde
32.1). CHP’nin yeni seçmenin yüzde
20.2’si “ekonomik krizi” oy verme ne-
deni olarak gösterirken yüzde 19.5’i
“yerel başarı”nõn neden olduğunu be-
lirtti. Ekim ayõnda yüzde 21.9 oy oranõ
araştõrmalara yansõyan MHP ise araştõr-
maya göre, özellikle şubat ayõnda yüzde
18.7 ile en düşük oy oranõna sahip olduğu
ayõ yaşadõ. MHP’nin mart ayõndaki oy
oranõ ise yüzde 20.8.
Araştõrmalarda, AKP’nin oy kaybetme
nedenleri arasõnda ekonomik kriz, açõlõm
sürecinin olumsuz etkileri, sert üslup, yol-
suzluklar ve yerel yönetimdeki başarõ-
sõzlõklar olduğu kaydediliyor.
‘Yanlõş duymadõnõz.
Genel af istiyoruz dedi’
MANİSA/ANKARA (Cumhuriyet) -
CHP Grup Başkan Vekili Kemal Kılıç-
daroğlu’nun “Genel affa taraftarız” yö-
nündeki sözleri AKP’de yankõ yarattõ.
Başbakan Tayyip Erdoğan, Kılıçda-
roğlu’nun sözleriyle ilgili sorular üzerine
CHP’yi anlamakta zorlandõğõnõ belirtti.
Erdoğan, “Nerede ne dedikleri hiç belli ol-
muyor. Dolayısıyla şöyle sağlıklı açıkla-
malarını bir yapsınlar, ondan sonra biz
de değerlendirme fırsatını bulalım” de-
di. Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç, Kõ-
lõçdaroğlu’nun sözleriyle ilgili “Yanlış
duymadınız. Birbirinizi çimdikleyin, di-
yor ki ‘Genel af istiyoruz.’ Genel af de-
diğiniz zaman bizi `Öcalan İmralõ’dan
çõkacak’ diye itham ediyorlardı. E sen bu-
nunla bizi suçluyordun, aklımızdan geç-
meyen şeyleri bize iftira atarak ‘bunlar va-
tan hainidir, bölücüdür’ diyordun. Peki sen
şimdi ‘genel af istiyoruz’ diyorsun, nere-
de? Batman’da. Bugün mutlaka sayın
Baykal’ın veya parti yetkilisi olacak bi-
risinin ‘biz Kõlõçdaroğlu gibi düşünüyoruz.
Genel af’tan yanayõz’ demesini bekliyoruz”
yorumu yaptõ. AKP Grup Başkanvekili
Bekir Bozdağ ise “Gündemimizde genel
af yok” açõklamasõnõ yaptõ.
Ahmet Ersin, Erzurum ve Erzincan’da kendisini gizli tanõk olarak
tanõtan kimseyle görüşmediğini belirterek “Birileri birtakõm zibidileri
buluyorlar, onlarõ bir şekilde ikna ederek, özendirerek veya baskõyla
birileri hakkõnda bir şeyler söyletiyorlar. Sonra da bu kişilerin
sözlerine dayanarak, koskoca başsavcõyõ, koskoca alay komutanõnõ
tutukladõlar. Bu nedir? Bu terördür. Yani ne idüğü belirsiz birtakõm
insanlarõn sözlerine bakarak, toplumun saygõn insanlarõ intihar ve
cezaevinde çürümek arasõnda tercihe zorlanõyor” dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Demokrat Yargõ Derneği Eş-
başkanõ Osman Can, düzenlediği basõn toplantõsõnda, yargõ bağõmsõz-
lõğõnõ güçlendirmek amacõyla hazõrladõklarõ 2082 sayõlõ Hâkim ve Sav-
cõlar Kanunu’nda değişiklik yapõlmasõna ilişkin önerilerini içeren yasa
teklifi hakkõnda bilgi verdi.
Yasa teklifiyle, yargõç ve savcõlarõn yükselme, atama ve disiplin iş-
lemlerinin objektif ölçütlere kavuşturulmasõnõn amaçlandõğõnõ söyle-
yen Can, hâkim ve savcõlarõn yükselmesi için gereken Yargõtay ve Da-
nõştay’da görülen iş sayõsõ, not verme gibi sistemlerin kaldõrõlmasõnõn
önerildiğini belirtti. Can, atamalarda da, “bireysel yakınlık, bağlantı,
ziyaret gibi subjektif ve keyfiliğe açık mevcut sistem yerine, yapı-
lan hizmetin niteliğini esas alan bir puanlama sistemine geçilmesi-
ni önerdiklerini” söyledi. Can, Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Kuru-
lu’nun (HSYK) yapõsõnda yapõlacak değişiklikle ilgili somut önerileri-
nin sorulmasõ üzerine, HSYK’ye, Avrupa’daki örnekler gibi Parla-
mento ve Cumhurbaşkanõ tarafõndan üye seçilebileceğini, ancak Kuru-
lun yapõsõnõn özellikle hâkim ve savcõlarõn seçimine dayalõ hale geti-
rilmesi gerektiğini belirtti. HSYK’nin şu andaki yapõsõnõn, hâkim ve
savcõlarõ hiçbir şekilde temsil etmediğini savunan Can, bunun “utanç
verici bir durum” olduğunu ve değiştirilmesi gerektiğini öne sürdü.
CHP’LİNİN KUŞKULU ÖLÜMÜ
KÜTAHYA (AA) - CHP Kütahya İl Genel Sekreteri
Nurhan Akdemirci (57), dağlõk alanda otomobilinin
içinde ölü bulundu.
Merkeze bağlõ Kumarõ köyündeki ormanlõk alanda
bir otomobilin bir gündür park halinde bulunmasõndan
şüphelenen yurttaşlar, jandarmaya bilgi verdi. Olay ye-
rine gelen jandarma ekipleri, aracõn arka koltuğunda
hareketsiz yatan bir erkek olduğunu gördü. Yapõlan
araştõrma sonucunda, ölü bulunan kişinin Nurhan Ak-
demirci olduğu anlaşõldõ. Vücudunda darp ve cebir izi
bulunmayan Akdemirci’nin, zehirlendiği şüphesi üze-
rinde durulduğu bildirildi. Akdemirci’nin önceki gün
bir cenazeye katõlmak üzere 11.45’te parti binasõndan
ayrõldõğõ, akşam eve gitmeyince ailesince polise kayõp
başvurusunda bulunulduğu öğrenildi. CHP Kütahya İl
Başkanõ Ali Rıza Muslu, “Ölü bulunduğu yer çok il-
ginç. Kendisi ile hiçbir alakası olmayan Yaylababa
köyüne yakın bir arazide bulundu” dedi. Eski CHP
Kütahya İl Başkanõ Sabahattin Uçar da geçen mayõs
ayõnda eşini vurduktan sonra intihar etmişti.
CAN’DAN SİYASİ MÜDAHALEYE VİZE
Arınç, Manisa’da
temaslarda bulundu.
Terör örgütüne
bir darbe daha
BRÜKSEL (AA) -
Belçika’da 4 Mart’ta
PKK’ye yönelik operas-
yonlarda, ülke dõşõna kaç-
tõğõ için gözaltõna alõna-
mayan örgütün eski Bel-
çika sorumlusu Sezai
Uçar, Anvers kentinde
gözaltõna alõnda. Brük-
sel’e getirilen Uçar’õn bu-
gün tutuklanmasõ istemiy-
le mahkemeye çõkarõlma-
sõ beklenirken Belçi-
ka’daki terörle mücadele
soruşturmasõ kapsamõnda
gözaltõnda bulunanlarõn
sayõsõ 10’a yükseldi.
AKP, ormanları
kiraya verecek
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - AKP
Burdur Milletvekili
Bayram Özçelik, orman
alanõnda müsadereye
konu olan fabrika ya da
ticarethanenin, dava ko-
nusu olmamasõ halinde,
Orman Genel Müdürlü-
ğü’nce 29 yõllõğõna kira-
ya verilmesi amacõyla
yasa teklifi hazõrladõ.
TBMM Başkanlõğõ’na
sunulan teklif, Orman
Kanunu’nda değişiklik
yapõlmasõnõ içeriyor.
Gül, referandum
süresini onayladı
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - Cum-
hurbaşkanõ Abdullah
Gül, anayasa değişiklik-
lerinin halkoylamasõna
sunulma süresini 120
günden 60 güne indiren
yasayõ onayladõ. “Anaya-
sa Değişikliklerinin Hal-
koyuna Sunulmasõ Hak-
kõnda Kanunda Değişik-
lik Yapõlmasõna İlişkin
Kanun”a göre yurtdõşõn-
da yaşayan yurttaşlarõn
halkoylamasõnda oy kul-
lanacaklarõ süre 40 gün-
den 20 güne çekiliyor.
Aytaç Yalman’dan
‘ses kaydı’ tepkisi
Haber Merkezi -
Emekli Kara Kuvveteleri
Komutanõ Orgeneral Ay-
taç Yalman, Zaman gaze-
tesinde Levent Ersöz’ün
ses kaydõndan alõnarak
“Yalman Paşa hepimizi
sattõ” başlõklõ haberin ha-
yal mahsulü olduğunu bil-
dirdi. Yalman tarafõndan
yapõlan yazõlõ açõklamada,
kendisinin görevde bulun-
duğu dönemde adõ geçen
şahõslarõn ne yaptõklarõnõ
ve ne ile suçlandõklarõnõ
bilmediğini kaydederek,
“Emekli Orgeneral Hilmi
Özkök ile iddia edildiği
gibi bir görüşme asla ol-
mamõştõr. O dönemin ko-
mutanlarõ konuya ilişkin
görüşlerini açõklarsa söz
konusu ses kaydõndaki
sözlerin iftiralarla dolu ol-
duğu anlaşõlacaktõr” dedi.
Emniyette rüşvet
operasyonu
Yurt Haberleri Ser-
visi - Tekirdağ’õn Marma-
ra Ereğlisi ilçesinden İs-
tanbul’a kamyonlarla yük
taşõyan ve ismi açõklanma-
yan bir firma sahibi, bölge
trafik polislerinin kam-
yonlarõn tonaj fazlasõ yük
taşõmasõna izin verdiğini,
bunun karşõlõğõnda da rüş-
vet aldõğõnõ belirterek şi-
kayetçi oldu. Düzenlenen
operasyonda Bölge Trafik
Müdürü Feridun G. ve 24
polis gözaltõna alõndõ.
Aziz Yıldırım
şikâyetçi olmadı
İstanbul Haber
Servisi - Fenerbahçe Spor
Kulübü Başkanõ Aziz Yõl-
dõrõm, “sahte çürük rapo-
ru” soruşturmasõ kapsa-
mõnda özel yetkili İstan-
bul Cumhuriyet Başsavcõ-
lõğõ’nda ifade verdi. Adli-
yeden ayrõlõrken Yõldõrõm,
basõn mensuplarõnõn soru-
su üzerine “Ne ifadesi,
ifade falan vermedim” de-
di. Yõldõrõm ile adliyeye
gelen Fenerbahçe Spor
Kulübü Asbaşkanõ avukat
Şekip Mosturoğlu ise Yõl-
dõrõm’õn “sahte çürük ra-
poru soruşturmasõ” kapsa-
mõnda geldiğini şikâyetçi
olmadõğõnõ söyledi.