Catalog

2 10 KASIM 2010 ÇARŞAMBA TURİZM C 10 KASIM 2010 ÇARŞAMBA 3 Sayın: Antalya’nın turizm potansiyelinin Türkiye ekonomisi içinde önemli bir yeri var Baştarafı 1. Sayfada Küresel krizin bir sonucu olarak turizm gelirlerinde yüzde 10 oranında azalma gözleniyor. Bunun Antalya ekonomisine etkileri nelerdir? Antalya kent ekonomisinin en önemli kaynağı turizm gelirleridir. Tarımdan, hizmet sektörüne kadar pek çok iş kolu turizme yönelik faaliyet göstermekte. Doğal olarak turizm gelirlerindeki azalış, pek çok sektörü olumsuz etkilemekte. Ancak Antalya ölçeğinde bakıldığında turizm gelirlerinde azalma, gelen turist sayısı ile paralellik göstermiyor. Turist sayısındaki artışa rağmen gelirler aynı oranda artmayabiliyor. Bu tek bir nedene bağlı değil; turist profilindeki değişim, diğer turizm pazarları ile rekabet, TL’nin aşırı değerlenmesi sonucu Avro’nun düşük kalması gibi pek çok neden sayılabilir. Ayrıca, Antalya’nın turizm potansiyelinin Türkiye ekonomisi içinde önemli bir yeri var. Gerçi bu potansiyelin Türkiye ekonomisine ne ölçüde katkı yaptığı resmi istatistiklere tam olarak yansımıyor. Çünkü bölgede faaliyet gösteren turizm işletmelerinin merkez muhasebeleri genelde İstanbul ve Ankara gibi diğer illerde ve bu işletmeler gelir vergilerini bu illerde ödüyorlar. Bu da doğal olarak Antalya’nın daha az vergi üretiyor görünmesine neden oluyor. kullanmaktadır. Merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasında sağlıklı bir koordinasyon ve yetki paylaşımı yoktur. Turizm Bakanlığı’nın yatırım onayı verdiği bir turistik tesis projesine, yürürlükteki imar mevzuatı gereğince belediye ruhsat verememekte, imar yönetmeliğine uygun yapılacak bir proje ise bakanlık tarafından uygun bulunmayabilmektedir. Bu soruna palyatif bir çözüm olarak, turistik tesis yapımına uygun olan bölgeler turizm alanı ilan edilmekte ve belediyeler devre dışı bırakılmak suretiyle sorun aşılmaya çalışılmaktadır. Bu tür kolaycı çözümler kentin imar gelişimini olumsuz etkilemektedir. Bugün pek çok turizm yatırım belgeli tesis, imar planına uygun yapılmadıkları için kaçak durumundadırlar. Yatırımcı, bakanlıkla belediye arasında sıkışıp kalmıştır. Bu sorunların çözümü için adım atmakta merkezi yönetim isteksiz davranmaktadır. Yerel yönetimlerin turizm konusunda daha etkin olarak yer alabilmeleri için gerekli yasal düzenlemeler bir an önce yapılmalıdır. Yerel yönetimler merkezi yönetimin belirlediği politikalara uygun olarak kendi yerel politikalarını oluşturabilmeli, eylem planlarını yapabilmelidir. Turizmden elde edilen gelirden yerel yönetimlerin daha çok pay almaları için gereken idari düzenlemeler yapılmalı, böylelikle yerel hizmetlerin sayısı ve kalitesinin arttırılmasının önü açılmalıdır. Fotoğraf ALİ ORHAN ‘ANSET fuarlarda yer alacak’ Belediyenin, turizm sektörünün yararlanabileceği başka kültür ve sanat etkinlikleri de var değil mi? Var elbette. Bir diğer etkinliğimiz de bu yıl 11’incisini yapacağımız Piyano Festivali. Sanat yönetmenliğini uluslararası üne sahip sanatçımız Fazı Say’ın yürüttüğü festival, her yıl pek çok ünlü klasik müzik sanatçısını ağırlıyor. Bu etkinliğimizin de turizm açısından pazarlanabileceği, Antalya’nın tanıtımına daha fazla katkı sağlayacağı bir noktaya getirilmesine çalışıyoruz. Bunların dışında Gençlik Festivali, Caz Festivali, İsmail Cem Dizi Filmleri Festivali gibi yıl içine yayılmış pek çok festiv a l d e planlanıyor. Ancak bu kadar çok festivalin sadece belediye bütçesinden karşılanması olanaksız. Bu nedenle Antalya’nın tanıtımına katkı koymak zorunda olan ve başta turizm sektörü olmak üzere tüm kurum ve kuruluşların bu projelerde paydaş olarak yer almaları gerekmektedir. Antalya Büyükşehir Belediyesi iştiraki olan ANSET LTD’de göreve geldiğimizden itibaren, kültür, sanat, eğitim ve turizm konularında yeniden yapılandırılmıştır. Şu ana kadar gerçekleşen festivallerin çoğunda etkin olarak yer alan ANSET, bundan sonraki süreçte de, yurtdışı tanıtım fuarlarında organizatör firma olarak yer almayı planlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda sektör temsilcileri ile bir dizi görüşmeler yürütülmektedir. ‘Her şey dahil turisti otele hapsediyor’ Kent merkezinde turiste yönelik faaliyet gösteren esnaf turistin kente inmemesinden şikâyetçi. Bunun için bir çalışmanız var mı? Ne yazık ki “Her şey dahil” sistemi turisti otele hapsediyor. Bundan dolayı turizmciyi suçlamamak lazım. Bu Türkiye’ye alternatif pazarlarla rekabetin doğal bir sonucu. Otelciler de akşama kadar misafir ağırlamaktan çok hoşnut değillerdir. Turlarda daha fazla yurtiçi tur düzenleyerek gelirlerini arttırmak isterler. Ayrıca, gelen konuklara otel dışında da aynı beş yıldızlı kaliteyi sunmak gerekir. Bütün bunlara karşın turistin kente inmesini sağlayacak bir şeyler yapılmasına inanıyoruz. Bu düşünceyle, “Sightseeing tours” adı verilen ve turizmin geliştiği pek çok ülkede de uygulaması olan, rehberli kent içi gezi turları planlıyoruz. ANSET LTD olarak ilk etapta 3 adet üstü açık çift katlı otobüs alacağız. Makul ücretlerle yapılacak bu turlarda turistlere rehber eşliğinde kent merkezini ziyaret etmeleri sağlanacak. Esnafın yoğun bulunduğu yerlerde, güvenli bir ortamda alışveriş olanağı yaratılacak. Üzerinde yoğun biçimde çalıştığımız bu projenin, turistin kent merkezine gelmeme sorununu, bir ölçüde hafifleteceğine inanıyoruz. Bunun dışında, Kaleiçi ve yat limanı için yeni bir yönetimsel yapı kurguladık. Bunu harekete geçirerek Kaleiçi’ni eski canlı günlerine döndürmeyi hedefliyoruz. ANSET Genel Müdürü Sancar Sayın ‘Farklı seçenekler sunmak şart’ Turizm gelirlerini arttırmak için yatak sayısını arttırmak bir çözüm olabilir mi? Ziyaretçi sayısının artışının turizm gelirlerini aynı oranda arttırmadığı ortada. Bu nedenle yatak sayısını arttırmanın bir çözüm olacağını düşünmüyorum. Yapılması gereken farklı seçenekler sunabilmektir. Antalya’ya gelen turist, deniz, kum, güneş için geliyor. Yani 3S turizmi (sun, see, sand). Pek çoğu birkaç kez gelmiş. Ziyaretçi sayısı 89 milyon arasında değişiyor ve son 34 senedir bu rakamlar oturmuş gözüküyor. Önemli olan yeni pazarlar bulmak ve turizmi 12 aya yayacak seçenekler sunmak. Kültür, doğa, sağlık, spor, yat ve kongre turizmi ilk akla gelenlerden. Üstelik bu saydığım seçenekler en fazla gelir getiren faaliyetlerdir. Ülkemizde turist başına düşen ortalama konaklama süresi 8 gün ve harcama miktarı ise 400 Avro düzeyindedir. Oysa sağlık turizmi gibi, yat turizmi gibi alternatiflerde gerek konaklama, gerek harcama rakamları çok daha yüksektir. Belediyeler turizme yönelik hangi yetkilere sahipler, ne gibi yasal düzenlemelere ihtiyaç var? Ülkemizde turizm politikaları merkezi hükümet tarafından belirlenmekte ve yürütülmektedir. Belediyelerin yetki ve görevleri anlamında yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Turizmin öncelikli olduğu bir ilin belediyesi ile sanayinin öncelikli olduğu bir ilin belediyesi aynı yetki ve görevlerle donatılmışlardır. Ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığı imar planlamasından işletme belgesinin verilmesine kadar pek noktada, belediyeleri devre dışında bırakmakta ve bu yetkileri tek başına Antalya ‘güneş toplayacak’ Baştarafı 1. Sayfada Projeye, enerjide dışa bağımlılıktan kurtaracak, ulusalcı bir çalışma olarak bakılıyor. Büyükşehir Belediyesi, yakın zamanda belediye binasının çevresine güneş enerjisi panelleri yerleştirecek ve enerjinin bir kısmını bu panellerden sağlamaya başlayacak. Ayrıca Hurma’daki Atık Su Arıtma Tesisleri’nde güneş tarlaları kuran Antalya Büyükşehir Belediyesi, buradaki çalışmayı Sabancı Üniversitesi, Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Muğla Üniversitesi, Ege Üniversitesi ve Akdeniz Üniversitesi desteği ve GENSED’in (Güneş Enerjisi Sanayicileri ve Endüstrisi Derneği) konsorsiyumu ile yürütüyor. Antalya sahil şeridinde 200’den fazla bulunan 5 yıldızlı otellerde başlatılması planlanan “Yeşil TurizmYeşil Oteller” çalışması ile de otellerde tasarruflu sistemlere geçilmesi, enerji ihtiyaçlarını güneş enerjisinden sağlamaları, katı atık yönetimleri ve deniz suyunu verimli kullanmaları amaçlanıyor. Not: Geçtiğimiz hafta Turizm ekinde yayımlanan Antalya fotoğrafları Ali Orhan’a aittir okurlardan ve Ali Orhan’dan özür dileriz. ‘Altın Portakal istenilen etkiyi yaratamıyor’ Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak turizm tanıtımına yönelik hangi çalışmalar yürütülüyor? Belediye olarak Antalya’nın tanıtımına önem veriyoruz. Bu amaçla belediyemizin dışında turizmle ilgili diğer yapıların da içinde yer alacağı bir Tanıtım AŞ kurmak istiyoruz. İlgili paydaşlarla çalışmalar bir süredir sürüyor. Böylelikle, birbirinden kopuk olarak yürütülen ve bir stratejiye dayanmayan tanıtım çalışmaları, daha koordineli ve kaynak ve güçleri birleştirerek daha etkin bir şekilde gerçekleştirilecek. Bilindiği gibi belediyemizin kültür ve sanata yönelik gerçekleştirdiği pek çok etkinlik var. Bunların başında bu yıl 47’ncisi yapılan Altın Portakal Film Festivali geliyor. Ülkemizin de önemli festivalleri arasında yer alan Altın Portakal, bunca yıldır sürdürülebilmiş bir gelenek haline gelmiş olmasına rağmen, turizme yönelik istenilen etkiyi yaratamıyor. Bu nedenle festivalin gerçek anlamda uluslararası bir etkinlik haline gelebilmesi için turizm sektörü temsilcilerinin de sürece dahil edilmesi gerekiyor. Festivalin bir kültür ve sanat etkinliği olduğu kadar, turizm etkinliği olarak da yeniden yapılandırılması gerekiyor. TURİZM İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız Yayın Yönetmeni: Hayri Arslan Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Miyase İlknur Yayınlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Yönetim Yeri: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No.2 Şişliİstanbul C Tel: 0 212 343 72 74, Fax: 0 212 343 72 64 Reklam: Cumhuriyet Reklam, Genel Müdür: Özlem Ayden, Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal, Reklam Koordinatörü: Neşe Yazıcı Reklam Müdürü: Onur Çeliköz Tel: 0 212 251 98 7475 Ege Reklam Sorumlusu: Zuhal Altungüneş Tel: 0 232 441 12 20 Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı Cumhuriyet gazetesinin ekidir. Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri. C MY B C MY B