24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 3 EYLÜL 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Toplumsal Bilinç... Ay-yıldızlı bayrağımıza sarılı tabutlar, ağlayan eş- ler, çocuklar, anneler, babalar, kardeşler... 25 yıl- dır o fotoğrafları görmeye alışan toplum... Şehitlerimizin cenaze törenlerinde atılan slo- ganlar hiç değişmiyor: “Şehitler ölmez vatan bölünmez.” Olan analara, babalara, eşlere, çocuklara oluyor! Bazen mayınlı bir tuzak, bazen silahlı çatışma! 25 yıldır sürüp giden bir savaş bu! Adına ister “Güneydoğu” ister “Kürt” deyin, or- tada bir sorun var. Bu sorunun ekonomik, kültürel, sosyal boyutu var. Yıllardır tartışıyoruz bu konuyu. Televizyon ek- ranlarında, panellerde, hemen hemen her yerde. Olan çocuklarımıza oluyor... Gencecik yavrula- rımız ölüyor... Eşler, çocuklar, anneler, babalar göz yaşı döküyor. Biz onların yüreklerinde duydukları acıları du- yumsamıyoruz! 25 yıldır süren bu savaşta Türkiye bölünmedi... Kürt kökenli yurttaşlarımızın yüzde 65’i Anka- ra’nın batısında yaşıyorlar. Türkler, Kürtler, Boş- naklar, Çerkezler aynı mahallelerde, aynı binalar- da oturuyorlar. AKP iktidarı gerçekten bu sorunu çözmek istiyor mu? Güneydoğu ve Doğu’yu kalkındırmak için ora- lara devlet eliyle yatırım yapılıyor mu? Büyük kentlerde yaşayan Kürt kökenli yurt- taşlarımız bu konuda ne düşünüyor? İçişleri Bakanı Beşir Atalay “Bölünme korku- sundan kurtulmamız gerekir” diyor. Biz ayrışmayız ama ya bizi ayrıştırmaya kalkar- larsa ne yapacağız? Bu sırada bir soru geliyor aklıma: “AKP’nin elinde sosyal, ekonomik, kültürel ko- nularda bir proje var mı? Gerçekten demokrasi ve özgürlükler konusunda samimi mi?” Bu yazı son iki yazımın devamı... Türkiye’de 30 Ağustos Zafer Bayramı kutla- nırken Şemdinli’den dört askerimizin şehit olduğu haberi geldi... PKK bombalı tuzak kurmuştu askerlerimize! PKK silahı bırakmadan Türkiye’de “demokratik açılım”dan söz edilir mi? Eğer demokrasiyi araç olarak değil amaç olarak görüyorsak edilir! Demokrasi ve özgürlükler gelişirse, terör örgütü iyice köşeye sıkışır ve dağılır. Ekonomik açılımlar yapılır. Hayvancılık geliştirilir. Kültürel haklar tanınır. İnsanlarımız Kürtçe konuştukları için “potansi- yel terörist” olarak suçlanmaz. DTP’ye çok iş düşüyor bu konuda... DTP bunları yapabilir mi? İşte asıl sorun burada. DTP, PKK’nin açtığı siyaset tabanında politika ya- pıyor. Bir bakıma varlığını PKK’ye borçlu. DTP, PKK’nin çizdiği “yol haritası”ndan bir mi- lim bile çıkamaz... Zaten bunu da açık açık söylü- yorlar, “Muhatap İmralı” diye. İşi daha da “uçuk” hale getirenler bile var: “Türk-Kürt Devleti!” Bu arada Apo İmralı’da yazılanları çizilenleri gördükçe celalleniyor: “40 milyon Kürt ayağa kalkarsa, ortada devlet mevlet kalmaz!” Böyle olunca da tepkiler yoğunlaşıyor: “Hooop kendine gel Apo!” Şemdinli’de şehit düşen Astsubay Aydın Güle- ken Kürt kökenliydi. Ailesi yıllar önce Şanlıurfa’dan Tarsus’a göç etmişti. Astsubay Güleken, Kürtçe ağıtlarla toprağa ve- rildi. Bu acı ve gözyaşı karşısında ne yapacağız? Aklıevveller hem yazıyorlar hem de konuşuyorlar: “AKP, Kürt sorununu çözecek ama önündeki en büyük engel ulus-devlet!” Ulus-devlet çözülürse ne olur? Ne olduğunu anlamak için Balkanlar’a, Irak’a hatta Afganistan’a bakınca görürsünüz! Aysel Tuğluk Diyarbakır’da ne dedi: “Hükümet diretirse Kürtler ayrılığı tartışır!” Gözdağı veriyor Tuğluk!.. Dikkat edin, üç sorun üst üste geldi: Kürt... Er- meni... Ve Kıbrıs sorunu... Dilleri, dinleri, ırkları, mezhepleri, renkleri ne olursa olsun sınıfsal temele dayalı emekçilerin bir- likteliği çözüm için en önemli adımdır. Anayasal eşitlik ilkesinde birleşip emperyalizme, küresel kapitalizme karşı alınacak tavır barış sü- recinin en önemli halkalarından biri olacaktır... Önce 12 Eylül’ün getirdiği seçim yasası, parti- ler yasası değişmeli, sosyalist partiler Meclis’e gir- meli. Karl Marx, insanca bir yaşamın olabileceğini, top- lumsal bilincin böyle gelişebileceğini öğretmemiş miydi bize? Haydi söyleyin, çatışmalarda ölen Türk ve Kürt gençleri arasında bir tane zengin çocuğu var mı? hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 Cindoruk: Üçüncü eşbaşkan Öcalan ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DP lideri Hüsamettin Cindoruk, düzenlediği basõn toplantõsõnda hükümetin “açõlõmlarõnõ” değerlendirdi. Kürt açõlõmõ tartõşmalarõ sürerken ardõndan Ermenistan’la ilişkilerin gündeme geldiğine işaret eden Cindoruk, “Ben buna Obama açõlõmõ diyorum. Çünkü Obama’nõn TBMM’de yaptõğõ konuşmada tavsiyeyi aşan direktif niteliğinde bir konuşma paragrafõ var. Onun devamõ olarak bu konu ortaya çõktõ” dedi. Başbakanlık’ta kritik toplantı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tayyip Erdoğan, “Kürt açõlõmõ” kapsamõnda bugün, “güvenlik toplantõsõ” gerçekleştirecek. Başbakanlõk Merkez Bina’daki toplantõ saat 13.00’te başlayacak. Toplantõya, İçişleri Bakanõ Beşir Atalay, Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ ve kuvvet komutanlarõ da katõlacak. Erdoğan, ardõndan da haftalõk olağan görüşme kapsamõnda Çankaya Köşkü’ne çõkarak Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül ile görüşecek. Erdoğan, bazı bakanları topladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tayyip Erdoğan, dün kabinenin ekonomi bakanlarõyla bir araya geldi. Yaklaşõk 3.5 saat süren çalõşma toplantõsõna, Başbakan Yardõmcõsõ Ali Babacan, Devlet Bakanõ Cevdet Yõlmaz, Maliye Bakanõ Mehmet Şimşek, Çalõşma ve Sosyal Güvenlik Bakanõ Ömer Dinçer ve Sağlõk Bakanõ Recep Akdağ katõldõ. Toplantõda sosyal güvenlik sistemindeki son gelişmeler ele alõndõ. Türker: AKP teslimiyetçi İstanbul Haber Servisi - DSP Genel Başkanõ Masum Türker, hükümetin “Ermeni açõlõmõ” adõ altõnda gündeme getirdiği konunun Türkiye için olumsuz bir gelişme olduğunu, Azerbaycan’õ tedirgin etmeyecek bir yaklaşõm sergilenmesi gerektiğini söyledi. Türker, AKP’nin diplomatik ilişkilerde teslimiyetçi olduğunu belirtti. Fransız bakana tepki STRASBOURG (AA) - TBMM İnsan Haklarõnõ İnceleme Komisyonu heyeti, Fransa’nõn göç, uyum ve ulusal kimlikten sorumlu bakanõ Eric Besson ile bugün yapõlmasõ öngörülen toplantõyõ, Fransõz bakanõn kendilerine az süre ayõrmasõ nedeniyle iptal etti. Komisyon Başkanõ AKP’li Zafer Üskül, ziyaretin dört ay önce planlandõğõnõ, Fransõz bakanõn, Cumhurbaşkanõ Nicolas Sarkozy ile yapacağõ görüşmeyi gerekçe göstererek kendilerine 5 dakika ayõrmasõnõ protesto ettiklerini söyledi. Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleştirilmesi protokolüne destek mesajlarõ sürüyor ÇİMEN TURUNÇ BATURALP BRÜKSEL - AB, çeşitli tem- silcileri kanalõyla Türkiye-Er- menistan ilişkilerinin normal- leştirilmesi hedefiyle hazõrlanan protokolü desteklediğine ilişkin mesajlarõnõ kamuoyuna duyur- maya devam ediyor. AB mem- nuniyetini NATO Genel Se- kreteri Anders Fog Rasmus- sen, Avrupa Komisyonu ge- nişlemeden sorumlu üyesi Ol- li Rehn ve Dõş İlişkilerden So- rumlu Üyesi Benita Ferrero- Waldner gibi üst düzey isimler kanalõyla duyururken, Alman- ya Federal Meclis üyesi Prof. Dr. Hakkı Keskin protokole tepki göstererek Karabağ soru- nuna dikkat çekti. NATO Genel Sekreteri An- ders Fog Rasmussen, Türki- ye-Ermenistan ilişkilerinin nor- malleştirilmesi hedefiyle ha- zõrlanan protokolü destekledi- ğini açõklarken, Avrupa Ko- misyonu genişlemeden sorum- lu üyesi Olli Rehn ve Dõş İliş- kilerden Sorumlu Üyesi Beni- ta Ferrero-Waldner de yaptõk- larõ ortak açõklamada, Türkiye- Ermenistan arasõndaki anlaş- madan memnuniyet duyduk- larõnõ belirterek bölgedeki is- tikrar için iki ülkenin ilişkileri- ni hõzlõ bir şekilde normalleş- tirmesi çağrõsõnda bulundu. Rehn AP Dõş İlişkiler Komis- yonu’nda yaptõğõ açõklamada “İki tarafı da son birkaç ay- dır yüreklendiriyorduk” dedi. AB Yüksek Temsilcisi Javi- er Solana’nõn yanõ sõra Avru- pa Parlamentosu Türkiye Ra- portörü Ria Oomen Ruijten ve AB İsveç Dönem Başkanlõğõ da süreci desteklediklerini ifade eden açõklamalarda bulundular. Ruijten iki protokolün sunul- masõ ile ilgili memnuniyetini di- le getirdiği basõn açõklamasõn- da raportörlüğünü yaptõğõ 2008 raporundan bir alõntõya da yer verdi. Ruijten’in basõn açõkla- masõnda yer alan bölümde Türk hükümetine Ermenistan sõnõ- rõnõ açma ve Ermenistan’la eko- nomik ve siyasi ilişkileri dü- zeltme çağrõsõnda bulunuluyor. Avrupa Birliği, Türkiye ile Ermenistan’õn ilişkilerin normalleşmesine yönelik girişimlerinden duyduğu memnuniyetini üst düzey isimler aracõlõğõyla duyurdu. AP Türkiye Raportörü Ruijten protokol ile ilgili memnuniyetini dile getirdiği basõn açõklamasõnda raportörlüğünü yaptõğõ 2008 raporundan bir alõntõya da yer verdi. Ruijten’in basõn açõklamasõnda yer alan bölümde Türk hükümetine Ermenistan sõnõrõnõ açma, ekonomik ve siyasi ilişkileri düzeltme çağrõsõnda bulunuluyor. AB İsveç dönem başkanlõğõ da iki ülke arasõnda normalle- şen ilişkilerin bölgeye istikrar getireceği görüşünü dile ge- tirdi ve atõlan adõmdan duydu- ğu memnuniyeti ifade etti. Av- rupa Konseyi dönem başkanõ Slovenya Dõşişleri Bakanõ Sa- muel Zbogar yaptõğõ yazõlõ açõklamada, “Ortak gelecek için atılan bu önemli adımın uluslararası camia tarafından desteklenmesi gerekiyor” ifa- desini kullandõ. Avrupa Konseyi’nin geçici Genel Sekreteri Maud de Bo- er-Buquicchio da, Türkiye ile Ermenistan arasõnda iki proto- kolün imzalanmasõndan duy- duğu memnuniyeti dile getirdi. Boer-Buquicchio, “Bu bölge ve iki ülke için tarihi bir adım. Bu adım Avrupa Kon- seyi’nin iki üye ülkesi ara- sındaki ilişkilerin normalleş- tirilmesine katkı sağlayacak. Her iki ülkeye Avrupa’nın bu bölgesinde istikrarın geliş- mesine yol açacak adımları atmaları yolunda destek ve- riyorum” dedi. Keskin’den tepki Öte yandan Almanya Fede- ral Meclis üyesi Prof. Dr. Hak- kı Keskin protokole tepki gös- terdi. Tepkisini “Türkiye Ne- reden Yönetiliyor?” başlõklõ basõn açõklamasõyla dile getiren Keskin, Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan’õn 13 Mayõs 2009’da Bakû’da yaptõğõ ko- nuşmayõ anõmsatarak şunlarõn altõnõ çizdi: “Azerbaycan’ın özellikle Yukarı Karabağ ko- nusundaki hassasiyeti, bizim aynen hassasiyetimizdir. Yu- karı Karabağ’da işgal orta- dan kalkmadıkça, kapıların açılması mümkün değildir. Bunu kim söylüyor? Türkiye Cumhuriyeti’nin başbakanı söylüyor. Bundan daha baş- ka garantili bir ifade olabilir mi?” Muhalefet partilerini ve Türk kamuoyunu hükümeti izlediği politikadan vazgeçirmesi için göreve çağõran Keskin, yazõlõ açõklamasõnda, “Özellikle bü- yük ülke politikası güden ABD’nin istemleriyle, Tür- kiye’nin çıkarlarının çoğu kez örtüşemeyeceğini bilmek gerekir” dedi. AB memnun oldu Erdoğan: Kardeşliği koruyalım Başbakan Tayyip Erdoğan, kardeşlik, birlik, dirlik, bütünlük, devlet-millet kaynaşmasının korunması durumunda aşılamayacak hiçbir engel olmadığını söyledi. Erdoğan, “Ne olur birbirimize güvenelim, kendimize güvenelim” dedi. Başbakan Erdoğan, sağlık filosuna 10 yeni helikopter ambulansın katılımı nedeniyle Ankara Etlik İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde düzenlenen törende üstü örtülü olarak Kürt açılımına değindi. Hükümetin eğitimde yaptığı çalışmalarla ilgili bilgi veren Erdoğan, “Yeter ki bizler kardeşliğimizi, birliğimizi, dirliğimizi, bütünlüğümüzü muhafaza edelim, yeter ki devlet-millet kaynaşmasını, devlet-millet dayanışmasını hep birlikte muhafaza edelim, inanın aşamayacağımız hiçbir engel yoktur. Bu millet güçlü bir millet aslında, ama kendi gücünün farkında değil. Ne olur birbirimize güvenelim, kendimize güvenelim, inanın bugün elde ettiğimiz sonuçlardan çok daha iyilerini biz elde edeceğiz, ederiz” dedi. (Fotoğraf: AA) ‘Ölümlerin eşliğinde çözüm olmaz’ Cumhurbaşkanõ Gül’ün yargõlanmasõna karar verince hakkõnda soruşturma açõlmõştõ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kayõp Trilyon da- vasõnda Cumhurbaşkanõ Ab- dullah Gül’ün yargõlanmasõna karar veren Sincan 1. Ağõr Ce- za Mahkemesi Başkanõ Os- man Kaçmaz, Adalet Bakan- lõğõ’nca hakkõnda yürütülen so- ruşturma kapsamõnda müfet- tişlere ifade vermedi. Kaç- maz’õn avukatõ soruşturmaya esas bilgi ve belgelerin, gizlilik kararõ bulunduğu gerekçesiyle kendilerine verilmemesi üzeri- ne savunma yapmayacaklarõnõ söyledi. YARSAV Başkanõ Ömer Faruk Eminağaoğlu, bu soruşturmalarda en temel in- san haklarõnõn yargõç ve savcõ- lara tanõnmadõğõnõ dile getirdi. Osman Kaçmaz dün sabah saatlerinde avukatõ Baykal Do- ğan ile Adalet Bakanlõğõ Teftiş Kurulu Başkanlõğõ’nõn bulun- duğu Konya yolundaki binaya geldi. Yaklaşõk 45 dakika içe- ride kalan Kaçmaz, daha sonra binadan ayrõldõ. Kaçmaz’õn avukatõ Doğan, gazetecilere yaptõğõ açõklamada, daha önce “soruşturma sürecindeki usulsüzlükleri açık açık beyan ettiklerini” vurguladõ. Doğan, şunlarõ söyledi: “Bugün de ay- nı şey ile karşılaştık. Soruş- turmaya esas bilgi ve belgeler, talep ettiğimiz halde, gizlilik kararı olduğundan bahisle tarafımıza verilmedi. Buna rağmen, belgelere dayana- rak savunma yapmamız is- tendi. Bilmediğimiz, görme- diğimiz, incelemediğimiz bel- gelere dayanarak yapılan so- ruşturmada sorulara cevap veremeyeceğimizi ifade ettik. Çünkü bunun savunma hak- kının kısıtlanması niteliğinde olduğunu beyan ettik.” Doğan, Birleşmiş Milletler’in yargõ bağõmsõzlõğõna ilişkin te- mel prensiplerine göre, bir hâ- kim hakkõnda yürütülen soruş- turmanõn gizli olamayacağõnõ dile getirdiklerini aktararak, bu beyanlarõnõn zapta geçtiğini, ancak zaptõn da kendilerine ve- rilmediğini ifade etti. ‘Dünyada benzeri yok’ Kaçmaz’õn içeride bulundu- ğu dakikalarda binaya gelen YARSAV Başkanõ Ömer Fa- ruk Eminağaoğlu da gazete- cilere açõklama yaptõ. Emina- ğaoğlu, “Bir süredir Adalet Bakanlığı’nın yargıya yönelik soruşturmalarının kamuoyu gündeminde bulunduğunu” belirterek, “ancak bu soruş- turmalarda en temel insan haklarının bile yargıç ve sav- cılara tanınmadığını” söyledi. “Bakanlığın; hangi delille- ri, hangi yöntemlerle, nasıl, hangi içerikle elde edildiğini hiçbir meslektaşına açıkla- madan savunma alma yoluna gittiğini” vurgulayan Emina- ğaoğlu, “Bunun dünyada eşi benzeri yok. Bu gibi olaylar- la yargının muhatap edilme- si, bir de yargı reformu söy- lemini dilinden düşürmeyen bakanlığın bunu yapması hu- kuken kabul edilemez bulu- yoruz. YARSAV olarak her türlü hukuksuzluğa karşıyız ve buna karşı mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu. “Osman Kaçmaz’a destek için mi geldiniz” sorusuna Eminağaoğlu, “Biz, bütün meslektaşlarımıza yapılan haksızlıklar için destek anla- mında buradayız” yanõtõnõ verdi. Eminağaoğlu, “Osman Kaç- maz ifade veremedi. Hak- kında bundan sonraki süreç nasıl olacak” sorusu üzerine de, “Adalet Bakanlığı’nın huku- ka uymasıyla olacaktır. Tabii hukuka uyarsa. Beklentimiz budur. Ama hukuken yürü- meyen bir süreç var. Bundan sonra nasıl gideceğini hukuk dışı anlamda ortaya koymak mümkün değil. Çünkü hukuk belli, yol belli. Yeter ki bun- lara uyulsun” dedi. DİYARBAKIR (Cumhu- riyet Bürosu) - ÖDP Genel Başkanõ Alper Taş, ‘‘Kürt halkı Türkiye’nin eşit özgür ve demokratik bir temelde birliği açısından çok önemli umut ve demokrasi kaynağı- dır’’ dedi. Güneydoğu Gazeteciler Ce- miyeti’nde Kürt sorununa iliş- kin bir basõn toplantõsõ düzen- leyen Taş, 1 Eylül Dünya Ba- rõş Günü’nün Diyarbakõr’da coşkulu ve kitlesel biçimde kutlandõğõnõ vurguladõ. Kürt halkõnõn bir korku kaynağõ ola- rak görülmemesi gerektiğini belirten Taş, “Egemen zihniyet ve şoven çevreler Kürt halkını bir bölücülük kaynağı olarak görüyorlar. Aslında Kürt hal- kı Türkiye’nin eşit, özgür ve demokratik bir temelde bir- liği açısından çok önemli umut ve demokrasi kaynağı- dır. Bu kaynağın Türkiye’nin demokratikleşmesi açısından değerlendirilmesi gerekir” dedi. Çatõşmalarõn gölgesinde ölümlerin eşliğinde bir çözüm ve barõşõn mümkün olamaya- cağõnõ ifade eden Taş, “Bu açıdan PKK’nin çatışmasız- lık sürecini uzatması olum- ludur. Burada esas olan bu çatışmasızlık halinin gerçek anlamda yerleşmesidir. Bu- nun içinde operasyonlara son verilmesi ve durdurulması kalıcı bir çatışmasızlık orta- mı açısından oldukça önem- lidir” diye konuştu. İçişleri Bakanõ Beşir Ata- lay’õn açõklamalarõnõ da de- ğerlendiren Taş, şunlarõ söyle- di: “Atalay bir süreç başlat- tıklarını söyledi ve herkesi taşın altına koymasını istedi. Şimdi bu çağrıya karşılık bi- lindiği üzeri Öcalan’ın 160 sayfalık bir yol haritası var. Bu yol haritası hâlâ kamuo- yu ile paylaşılmış değildir. Öcalan önemli ve belirleyen faktördür. Hem DTP hem de PKK, Öcalan’ın işaret et- mektedir. Türkiye kamuoyu bu düzeyde belirleyici olan bir aktörün hazırladığı yol hari- tasını öğrenmelidir.” Hâkim Osman Kaçmaz, hakkõndaki soruşturma nedeniyle ifade vermek için geldiği Teftiş Kurulu’nda soruşturmaya esas bilgi ve belgeler gizlilik gerekçesiyle kendisine verilmeyince savunma yapmadõ. Kaçmaz’õn içeride bulunduğu dakikalarda binaya gelen YARSAV Başkanõ Eminağaoğlu da “Bu soruşturmalarda en temel insan haklarõnõn bile yargõç ve savcõlara tanõnmadõğõnõ” söyledi. Hâkim Kaçmaz ifade vermedi PKK’nin çatõşmasõzlõk sürecini uzatmasõnõ olumlu bulduğunu söyleyen ÖDP Genel Başkanõ Taş, çatõşmalarõn gölgesinde bir çözümün mümkün olamayacağõnõ belirtti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear