Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
37. İstanbul Müzik Fesitvali ge-
çen hafta Daniel Barenboim’un iz
bõrakan bir konseriyle sona erdi.
Barenboim, Beethoven’in 3. Piya-
no Konçertosu’nda, yõllarõn damõt-
tõğõ bir müzik anlayõşõyla, yapõtõn
bestelendiği çağõ gözeten, besteci-
nin kendine özgü renklerini koru-
yan kontrollü bir yorum sergiledi.
Konserini kendi solistliğinde ve
baştan sona ezbere yöneten acaba
kaç şef vardõr? Barenboim, prog-
ramõn ikinci yarõsõnda yer alan
Berlioz’un Fantastik Senfonisi’ni
erken romantizmin saflõğõndan sõy-
rõlõp dramatik anlatõmla yönetti. La
Scala Filarmoni Orkestrasõ’nõn pi-
rinç çalgõlarõnõ özel olarak kutla-
mak gerek.
Ayrõca, günümüzde sanatçõnõn
toplumsal duyarlõlõğõnõ taşõyan Ba-
renboim’a İKSV’nin “Yaşam Bo-
yu Başarı Ödülü” sunmasõ önemli
anlamlar taşõyordu. Eğitime, top-
lumlarõn buluşmalarõna, müziğin
bir barõş gücü olmasõna verdiği
önem, onu ayrõcalõklõ kõlõyor.
En görkemli konser
Bu festivalde bir şey dikkatimi
çekti: Artõk yalnõz merkez Avru-
pa’dan değil, dünyanõn dört bir
yanõndan sanatçõ geldiği gözleni-
yordu: Kore, Lima, Kopenhag,
Şanghay, Cordoba, Transilvanya,
Sri Lanka, Buenos Aires ve Rus-
ya doğumlu nice sanatçõyõ konuk
ettik.
Festivalin dört dörtlük ve en
görkemli konseri Mutter, Har-
rell ve Previn üçlüsünün dinleti-
siydi. Onlarõn çaldõğõ Mozart ve
Mendelssohn üçlüleri uzun süre
kulaklarõmõzdan silinmeyecek ve
bu festivalin simgesi olarak tarihe
geçecek. İstanbul Müzik Festivali
gibi bir organizasyonun artõk her
açõdan donanõmlõ bir konser salo-
nuna son derece gereksinimi ol-
duğu bir kez daha ortaya çõktõ.
Aya İrini, büyüleyici atmosferi
bir yana, büyük orkestralarõ dinle-
mek için felaket bir mekân. An-
cak oda müziği, koro ve kalabalõk
olmayan, eski (özgün) çalgõlarla
yorumlanan bir oda orkestrasõ bu
ortamda güzel tõnlayabiliyor.
Ne yazõk ki hâlâ AKM’nin du-
rumunu bilmiyoruz. Cemal Reşit
Rey Salonu festivalde neden kul-
lanõlmaz, onu da bilmiyoruz. Ka-
dõköy’deki Süreyya Operasõ güzel
akustiğine ve sevimli ortamõna
karşõn çok az sayõda dinleyici ala-
biliyor. Lütfü Kõrdar da bir kon-
ser salonu olarak inşa edilmedi-
ğinden akustik açõdan sorunlar
yaratabiliyor. Bugün dünyanõn
büyük sanat merkezleri konser ve
opera binalarõnõn kusursuzluğuyla
yarõşõyorlar. Savaş sonrasõ Al-
manya’da ilk onarõlan binalar
opera evleriydi. Böylesi büyük
sanatçõlarõ getirdiğimiz İstanbul’a
bu kadar mõ zor doğru dürüst bir
konser-opera sahnesi yapmak!
www.evinilyasoglu.com
8 TEMMUZ 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
KÜLTÜR 17kultur@cumhuriyet.com.tr
CMYB
C M Y B
Kültür Servisi - Devlet Tiyat-
rolarõ Genel Müdürü Lemi Bilgin,
İstanbul Devlet Tiyatrosu Sanat
Yönetmenliği’ne Şakir Gürzu-
mar’õ atadõ. Daha önce 3 ayrõ dö-
nemde toplam 10 yõl İstanbul
Devlet Tiyatrosu’nda, 6 yõl da
Adana Devlet Tiyatrosu’nda sa-
nat yönetmenliği göre- vinde bu-
lunan ancak geçen haftalarda ‘yo-
rulduğu’ gerekçesiyle
istifasõnõ sunan eski sa-
nat yönetmeni Osman
Wöber konuyla ilgili
gazetemize yaptõğõ açõk-
lamada “İstanbul gibi
bir metropolde böyle
büyük bir geminin dü-
meninde olmak zor.
Üstelik 2010 yılı yeni
vizyonlar yeni projeler
gerektiriyor. Şakir Bey Adana
Devlet Tiyatrosu Müdürü iken
ben onun yardımcısı olarak ça-
lışmıştım. O sonra Ankara’ya
gitti ve şimdi bu görevi benden
teslim alıyor. Bu güzel bir zin-
cir” dedi.
Şakir Gürzumar ise İstanbul
Devlet Tiyatrosu’nun vizyonun en
geniş tutulmasõ gereken oluşum-
lardan biri olduğunu söylerken, iyi
oyunlar, yeni sahneler ve iyi kad-
rolarla İDT’yi İstanbul’da gün-
demde tutmak ve yurtdõşõnda da
oyunlar sahnelemek istediğini
belirtti.
1958 Ankara doğumlu Gürzu-
mar, eğitimini Ankara Devlet
Konservatuvarõ Tiyatro
Bölümü’nde aldõ.
1981’de Adana Devlet
Tiyatrosu Müdürlüğü’ne
atandõ. 1986’da Devlet
Tiyatrolarõ tarafõndan
eğitim için Londra The
British Theatre Asso-
ciation’a gönderildi, ora-
da ‘Alexandre Tekniği’
üzerine araştõrma yaptõ.
1987’de Adana Devlet Tiyatrosu,
1989’da Ankara Devlet Tiyatro-
su’na müdür olarak atandõ.
2001’de emekli olana dek aralõk-
larla bu görevde bulunan Gürzu-
mar, 2007’de Devlet Tiyatrola-
rõ’na rejisör olarak döndü ve 40’a
yakõn oyunda görev aldõ.
Aydınlık bir tiyatro emekçisiydi
Tiyatro dünyasõ Ayşegül Devrim’i hüzün ve övgülerle sonsuzluğa uğurladõ
Kültür Servisi - Bir süredir be-
yin tümörü tedavisi gören ve
önceki gün evinde yaşamõnõ yi-
tiren tiyatro sanatçõsõ Ayşegül
Devrim dün Teşvikiye Cami-
si’nde kõlõnan öğle namazõnõn ar-
dõndan Aşiyan Mezarlõğõ’nda
toprağa verildi. Devrim için, ilk
olarak Reşat Nuri Sahnesi’nde tö-
ren düzenlendi.
İBB Kültür ve Sosyal İşler
Müdürü Numan Gürel, konuş-
masõnda Devrim’in, şehir tiyat-
rolarõ için çok önemli bir zen-
ginlik olduğunu, onun gidişiyle
Şehir Tiyatrolarõnõn göz bebeği-
ni kaybettiğini dile getirdi. Tö-
rende ayrõca, sanatçõnõn oğlu
Devrim Yalçın ve tiyatrocular
Aliye Uzunatağan, Metiner
Ürer ile Cem Davran da birer
konuşma yaptõlar.Önceki gün
yaşamõnõ yitiren tiyatro oyuncu-
su Ayşegül Devrim, dün Teşvi-
kiye Camisi’nde kõlõnan öğle
namazõndan sonra Aşiyan Me-
zarlõğõ’nda toprağa verildi.
Ayşegül Yüksel
Ayşegül Devrim’in ölüm ha-
beri başka türlü sarstõ beni. ‘Ay-
şegül’ adõnõn henüz çok yaygõn
olmadõğõ 1960’lõ yõllarõn başõn-
da adaşõm ve yaşça da yakõnõm
olan üç ünlü ‘Ayşegül’ benim
için övünç kaynağõydõ: Piyanist
Ayşegül Sarıca, rekortmen yü-
zücü Ayşegül Çilli ve tiyatro sa-
natçõsõ Ayşegül Devrim. Ay-
dõnlõk yüzüyle ve berrak, õşõltõlõ
sesiyle etkileyici bir sahne kim-
liği olan Devrim, tiyatro-sinema-
TV yapõtlarõndaki ve seslendir-
diği yapõtlardaki yorumlarõyla
görsel ve işitsel belleğimizde
uzun yõllar boyunca nice izler bõ-
raktõ.
Aliye Uzunatağan
Ayşegül Devrim benim 49 yõ-
lõk arkadaşõmdõ. Çok yönlü bir
sanatçõ, çalõşkan, neşeli, canlõ
bir insandõ. Son derece bağlõ ol-
duğu Şehir Tiyatrolarõ’ndaki gör-
evini, kendi kimliğinden üstün tu-
tardõ. Kurumda yetişen gençler
üzerinde çok emeği vardõ. Türk-
çeyi doğru kullanmaya çok önem
verirdi, gençlerin dil hatalarõnõ
düzeltmek için elinden geleni
yapardõ.
Üstün Akmen
Derin bir hüzün içindeyiz.
Devrim’in adõ, hiç kuşkum yok
ki yeri zor doldurulur tiyatrocu-
lar arasõnda yer alacaktõr.
Zeynep Oral
Yaptõğõ işi yalnõz sevgiyle de-
ğil, aynõ zamanda sonsuz bir
saygõyla, kendini değil, yaptõğõ işi
ön plana çõkararak, emeğe say-
gõsõnõ hiç yitirmeden çalõşan en-
der tiyatroculardan biriydi.
Dikmen Gürün
Ayşegül Devrim, Şehir Tiyat-
rolarõ’na çok emeği geçmiş, her
üstlendiği rolü başarõyla sahne-
ye taşõmõş, değerli bir sanatçõy-
dõ. Bir kuşağõn giderek azalan
temsilcilerindendi.
Orhan Alkaya
Darülbedayi geleneğini temsil
eden, Şehir Tiyatrolarõ’nõn ru-
huna ve ilkelerine sonuna kadar
bağlõ, çok iyi bir oyuncuyu, bir
arkadaşõ kaybettik.
Ayşe Nil Şamlıoğlu
Birlikte çalõşma şansõna eri-
şemedim ama ne mutlu ki, onu
sahnede izledim. Bu ardõ ardõna
gelen gidişlerle bir dönemin ka-
panõşõna şahitlik ediyoruz. On-
larõn kaybõ bambaşka. Birçok gi-
denin yeri dolmayacak, biliyo-
rum. Bu sayfalarõn biri daha
çevrildi, acõsõ içindeyim.
İdil Biret Topkapı Sarayı’nda
Kültür Servisi - Ünlü piyano sanatçõsõ İdil
Biret, The Whitehall Orchestra eşliğinde 11
Temmuz’da saat 20.00’de Topkapõ Sarayõ’nõn 1.
Avlusu’nda bir konser verecek. Konser
öncesinde, kültür-sanat dünyasõnõn duayeni
Doğan Hõzlan DJ’lik yapacak ve klasik müzik
arşivini izleyicilere açacak. Konserde Çaykovski,
Edward Elgar ve Beethoven’in bestelerine de yer
verilecek. Türkiye’de ilk kez konser verecek olan
The Whitehall Orchestra, adõnõ Londra’da
hükümet binalarõnõn bulunduğu caddeden alõyor.
Orkestra, 80’li yõllarda, üyelerinin tamamõ İngiliz
devlet görevlilerinden oluşan bir senfoni
orkestrasõ olarak kuruldu. Bugün aralarõnda üst
düzey bürokratlarõn da bulunduğu çeşitli
kademelerden devlet çalõşanlarõnõn katõlõmõyla
70-80 kişiye ulaşmõş durumda. Orkestranõn
müzik yönetmenliği ve şefliğini Michael Nebe,
başkemancõlõğõnõ Nathaniel Vallois üstleniyor.
(Bilgi için: 0212 293 65 42)
Rus yazar Aksyonov öldü
Kültür Servisi - Rus yazar Vasili Aksyonov,
18 aydõr süren hastalõğõna yenik düşerek önceki
gün yaşama veda etti. 76 yaşõndaki yazar, eski
Soyvet döneminin istihbarat örgütü KGB’nin bir
kitabõnõn el yazmalarõnõ bulmasõnõn ardõndan
1980’de ABD’ye sürgüne gitmiş ve
vatandaşlõktan çõkarõlmõş, ancak SSCB’nin
dağõlmasõndan sonra 1990’lõ yõllarõn başõnda
Rusya’ya dönmüştü.
Çelik Gülersoy anıldı
İstanbul Haber Servisi - Eski Türkiye Turing
ve Otomobil Kurumu Yönetim Kurulu Başkanõ,
İstanbul âşõğõ Çelik Gülersoy , ölümünün 6. yõl
dönümünde Kilyos Demirciköy’deki mezarõ
başõnda, dün düzenlenen törenle anõldõ. Törende
konuşan Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu
Başkanõ Dr. Uğur İbrahimhakkõoğlu, Gülersoy’u
bir İstanbul şovalyesi olarak gördüğünü
belirterek, Fenerbahçe, Yõldõz ve Emirgan Parkõ
gibi birçok eski yapõyõ restore ettirerek kentte
kazandõrdõğõnõ söyledi. Anma törenine Sarõyer
Belediye Başkan Yardõmcõsõ Hüseyin Coşkun,
Turing çalõşanlarõ ile Gülersoy’un sevenleri ve
dostlarõ katõldõ.
Manguel’den ‘Kelimeler Şehri’
Kültür Servisi - Arjantinli yazar Alberto
Manguel’in yeni kitabõ ‘Kelimeler Şehri’, Yapõ
Kredi Yayõnlarõ tarafõndan Esen Ezgi Taşçõoğlu
çevirisiyle yayõmlandõ. Ülkemizde ‘Hayali Yerler
Sözlüğü’ ve ‘Okumanõn Tarihi’ kitaplarõyla
tanõnan Manguel, ‘Kelimeler Şehri’nde toplumlar
arasõnda giderek artan tahammülsüzlüğe edebiyat
cephesinden yaklaşõyor. Yazar dünya üzerinde
bir arada yaşamanõn nasõl mümkün olacağõ
sorusunun yanõtõnõ yazarlar, şairler, sanatçõlar ve
‘hikâye’lerin verebileceğini, çünkü hikâyelerin
din, dil, õrk ayrõmõ olmaksõzõn herkesi bir
paydada birleştirdiği savõnõ temellendiriyor.
SANAT YÖNETMENİ DEĞİŞİKLİĞİ
İstanbulDevletTiyatrosu
ŞakirGürzumar’aemanet
Devrim, ŞT’nin yapımı Hürrem Sultan’da.
37. Uluslararasõ İstanbul Müzik Festivali dünyanõn dört bir yanõndan sanatçõlarõ ağõrladõ
Salon ihtiyacõ kapõya dayandõ
Şehir Tiyatrolarõ oyuncusu Ayşegül Devrim, tiyatronun
yanõ sõra sinema ve televizyon oyunculuğu, seslendirme,
yönetmenlik ve çeviri de yapõyordu. Sanatçõ dostlarõ
tarafõndan da üretken ve çalõşkan bir sanatçõ olarak
tanõmlandõ.
Mutter, Harrell
ve Previn
üçlüsünün
dinletisi,
festivalin en
görkemli
konseriydi.
Ancak böyle bir
organizasyonun
artõk her açõdan
donanõmlõ bir
konser salonuna
gereksinimi
olduğu bir kez
daha ortaya çõktõ.