Catalog

CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada Kendisini gazeteyle bütünleşmiş hisseden yazar- lar, yöneticiler, tüm çalışanlar... Böyle bir yapının içinde olmaktan, bir parça ol- maktan her zaman onur duydum, duymaya devam ediyorum. Cumhuriyet gazetesi hem her şeyiyle dışa açık bir kurumdur, hem de dışarıdan anlaşılması çok zor bir kurumdur! Dedikodusundan mali yapısına, öne çıkardığı ha- berlerden duruşuna kadar her şeyi “haber” değeri ta- şır! Bir başka yanıyla Cumhuriyet, eleştirilmesi çok se- vilen gazetedir. Bu, gazetenin bir başka gücüdür. Cumhuriyet’in yazarları, elin parmakları gibidir. Her biri ötekinden farklıdır ama, hiçbiri birbirinden ayrıl- maz. Çok kardeşli bir ailede, bazen iki kardeş orda ol- mayanı çekiştirir. Ancak kardeşler arasında aile ba- ğı hiçbir zaman kopmaz. Medyada üfürülen Cum- huriyet yazarlarına ilişkin dedikodular bundan farklı değildir. Türkiye gibi çalkantılı bir ülkede fikir gazetelerinin çizgisini bozmadan ayakta durması çok zordur. Cumhuriyet böylesi dönemleri çalışanların ve oku- run dayanışmasıyla aşmasını bildi. Ben de aldığım sorumluluk çerçevesinde, gazetenin gücünü arttırmak için var gücümle çabaladım. Aynı çabayı göstereceğim günleri dört gözle bekliyorum. Cumhuriyet’in tonlarca işlevinden biri şudur: Atatürk devrimlerinin yerleşmesi... Konu buraya gelmişken yazmadan geçemeyece- ğim bir gerçeği paylaşmak istiyorum: Soyadı Kanunu çıktığında bunu hemen yaşama ge- çirmek güç olur. Bu nedenle 2 yıl süre konarak, 2 yıl içinde herkes kendine bir soyadı alacağı bu zaman diliminde soyadı seçmeyenlere, nüfus memuru bir so- yadı yazacak. Rasgele verilmiş kimi soyadlarının bun- dan kaynaklandığı söylenir. Cumhuriyet gazetesi bu ortamda sorumluluğu üstlenir ve her güne bir harf ayırıp tam sayfa soyadı önerir. Birinci gün “A”, ikinci gün “B”. Herkesin adını anne-babası, ailesi koyar. Ama ki- milerinin soyadını Cumhuriyet koymuştur. Gazetemizin başyazarı İlhan Selçuk, İlhan Abi sık sık şu vurguyu yapar: “Cumhuriyet’in sahibi çalışanlarıdır, Cumhuriyet’in en büyük gücü okurudur...” Ardından ekler: “Böyle bir gazete dünyada yok.” Cumhuriyet’in kuruluş yıldönümü nedeniyle bu ger- çeğin altını bir kez daha çizmek gerek: Yaşasın Türkiye’nin “Cumhuriyet”i! 7 Mayıs günü gazetemizin Ankara Bürosu’nda, gör- evimin başında olmak isterdim. Sanırım Cumhuriyet çalışanları ve Cumhuriyet okurları beni görevimin başında sayarlar. En büyük dileğime gelince... Gazetemizin 100. yaşını görmek. O gün gazetemle iç içe olmak. O günlere... GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada la çıkarma telaşında. Daha önceleri aynı konu tartışıldığında ha beş yıl, ha yedi, diyorlardı. Çankaya’da galiba ateş ba- cayı sardı. Çankaya’dakinin görev süresi üzerinde tartış- maların kızıştığı bu sırada Köşk muhalefet lider- leriyle anayasa değişikliği üzerinde görüşmeler yap- maya başladı. Yürütme ve yasama dışındaki konumuyla so- rumsuz Çankaya’nın liderlerle anayasa konusunu tartışmasına olumlu gözle bakmak olanaklı mı? Bakılamaz; zira Çankaya boyunu aşan yetkiler kullanıyor. Anayasa değişikliğiyle ilgili partiler arası görüş- meler yapılacaksa veya iktidar, muhalefetin gö- rüşünü almak ya da muhalefetle mutabakat sağ- lamayı düşünüyorsa... Bu görüşmeleri -üstelik görev süresi tartışma- lı- tarafsızlığı da kuşkulu Çankaya’daki AKP’linin değil... Yasama ve yürütme olanaklarını elinde bulun- duran RTE’nin yapması gerekiyor. Gündemde yeri, gereği yokken Çankaya’daki AKP’li birden “çeşitli konularda” ama baş konu ana- yasa değişikliğini görüşme gereksinimi duyuyor. Köşk’e çıkan Deniz Baykal; görüşmede üç te- mel konunun ele alındığını açıkladı. Birinci sırada anayasa değişikliği ve diğer iki konu, terör soru- nu ile Türkiye-Ermenistan-Azerbaycan ilişkileri. Baykal, Çankaya’nın yetki sınırları içinde olma- yan bir konuyu, anayasa değişikliğini sorumsuz Çankaya ile görüşmemesi gerekirken, neden gö- rüşüyor? Neden RTE’nin yapması gereken girişimi Çan- kaya’daki üstleniyor? İktidarın değişiklik konusunda “muhalefetin ka- pısını çalacağı” söyleniyor. Çankaya’daki öncelik alıyor. İktidara yardımcı olacak ikili görüşmeler ya- pıyor. AKP’nin muhalefetle yapacağı görüşmele- re zemin hazırlıyor, bilgi taşıyor. Baykal Köşk’e çıktığı önceki gün CHP grubun- daki konuşmasında açıkladığı anayasa değişik- likleriyle ilgili görüşleri Köşk’te yineledi. Örneğin Baykal milletvekili görev süresini 4 yıl- dan 5 yıla, cumhurbaşkanı süresini 5 yıldan 7 yı- la çıkarılmasını isteyen AKP’nin (tabii Çanka- ya’dakinin) görüşünü... “ibretlik bir manzara” di- ye niteliyor. Hukuksal açıdan bu görüşün savunulur tarafı ol- madığını söylüyor. Herhalde Çankaya’daki Kayserili renk verme- miştir ama; Baykal, yukarıdaki ile aşağıdaki AKP’li- lerin umutlarına darbe vuruyor: “Bir anayasa de- ğişikliğine CHP’yi ikna etmeleri kesinlikle mümkün değildir...” Çankaya konusunda sağlıklı yargıya varmak için klasik anlamda Köşk’te devletin saygınlığını tem- sille görevli kişinin, ABD’nin saygın gazetelerinden New York Times’a verdiği demeci okumak yeterli. Şöyle diyor: “...Obama’nın ilk Avrupa seyaha- tinde başarılı olmasını istedik. Başarısız olması bir- çok şeyi gölgeleyecekti. Bu nedenle Rasmussen’i (karşı çıktıkları NATO genel sekreterliğini) kabul et- tik...” Türkiye sanki ABD’nin ve başkanının uydusu... Bu söylemle Türkiye Obama’nın Avrupa’da başarılı olması görevini üstlenen yalaka bir devlet kimliği... Obama’ya (ABD’ye) yağ çekmek uğruna ulusal ya- rar ve onurumuzu hiçe sayan bir davranış sergi- liyor. Anayasa değişikliği konuşuluyor Köşk’te ve şimdi şu soruya yanıt beklemenin zamanıdır: Baykal, Köşk’e çıktığı gün CHP grubundaki ko- nuşmasında siyasallaştırılan yargıya, hukuk dü- zenine ve Ergenekon davasına ağırlık veren eleş- tiriler yaptı. Haklı olarak; “dünyanın neresinde, hukuk, sav- cılık, iddianame kurumu, dedikodulara itibar ka- zandırmak için kullanılır? En utanç verici, ayıp de- dikodular, resmi belge haline getirilmiş” dedi. Acaba Çankaya’dakine sordu mu: İlgi alanınızda olmaması gereken anayasa de- ğişikliğini görüşüyorsunuz... ve şayet gerçekten ta- rafsız bir cumhurbaşkanı iseniz... yargıyı siyasal- laştıran... dedikoduları iddianameye alarak hem yar- gıyı hem de insanlık değerlerini hiçe sayan geliş- meler karşısında hükümet nezdinde ne yaptınız, ne düşünüyorsunuz? Ergenekon davası... savcılık iddianameleri... en az anayasa kadar önemli... Hatta daha da önemli. Çankaya’daki farkında mı acaba? ankcum@cumhuriyet.com.tr İstanbul Y 19 Edirne B 22 Kocaeli Y 20 Çanakkale Y 19 İzmir PB 23 Manisa PB 24 Aydın PB 26 Denizli PB 23 Zonguldak Y 17 Sinop Y 17 Samsun Y 17 Trabzon Y 16 Giresun Y 14 Ankara Y 19 Eskişehir B 18 Konya Y 17 Sıvas Y 15 Antalya Y 22 Adana Y 24 Mersin Y 23 Diyarbakır Y 21 Şanlıurfa Y 22 Mardin Y 20 Siirt Y 21 Hakkâri Y 13 Van Y 16 Kars Y 13 Oslo Y 11 Helsinki Y 9 Stockholm B 14 Londra Y 16 Amsterdam PB 15 Brüksel PB 18 Paris PB 20 Bonn Y 19 Münih PB 22 Berlin PB 23 Budapeşte PB 22 Madrid PB 31 Viyana Y 20 Belgrad PB 19 Sofya PB 18 Roma B 19 Atina Y 21 Zürih PB 24 Moskova B 17 Aşkabat Y 30 Astana B 19 Taşkent PB 31 Bakû B 19 Bişkek PB 24 Tiflis Y 24 Kahire B 25 Şam B 23 Ülke geneli parçalı ve çok bulutlu, Marma- ra’nın güney ve doğu- su, Karadeniz, İç Ana- dolu’nun güney ve do- ğusu, Akdeniz ile Doğu ve Güneydoğu Anado- lu gök gürültülü sağa- nak yağışlı geçecek. Hava sıcaklığı: Ülkenin güney ve iç bölgele- rinde 2 ila 4 derece ar- tacak. 7 MAYIS 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAMI 19 Deniz Feneri soruşturmasõnda RTÜK Başkanõ Zahid Akman ifade verdi Frankfurt’un istemi sõradaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Deniz Feneri vur- gununun Türkiye’deki “asıl failleri” arasõnda sayõlan RTÜK Başkanõ Zahid Ak- man, soruşturmanõn Türkiye ayağõnõ yürüten savcõ Nadi Türkaslan’a, 1.5 saat ifade verdi. Savcõlõk gelecek gün- lerde Frankfurt Savcõlõğõ’nõn ifadesinin alõnmasõnõ istedi- ği ve aralarõnda Kanal 7’nin sahibi Zekeriya Kara- man’õn da bulunduğu 15 ki- şinin ifadesine başvuracak. Deniz Feneri vurgunu- nun Türkiye ayağõnõ so- ruşturan Ankara Cumhuri- yet savcõsõ Türkaslan, Almanya’daki 41 mil- yon Avro’luk vurgunun asõl failleri arasõn- da sayõlan RTÜK Başkanõ Akman’õ ifade- sini almak üzere savcõlõğa çağõrdõ. Deniz Fe- neri davasõnõn dosyasõ 2 aydõr tercüme ediliyor. Savcõlõğõn henüz bu tercüme ta- mamlanmadan Akman’õn “şüpheli” olarak ifadesine başvurmasõ dikkat çekti. Dosya- nõn tamamõnõn Türkçeye çevrilmesinin ar- dõndan Akman’õn ek ifadesine başvurulacak. İşçi Partisi, Akman ve Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanõ Karaman ile Türkiye’deki Deniz Feneri Derneği yöneticilerinin de ara- larõnda olduğu isimler hakkõnda geçen yõl suç duyurusunda bulunmuştu. Başlatõlan so- ruşturma kapsamõnda Almanya’da karara bağlanan davanõn dosyasõ istenmişti. Al- manya’dan yaklaşõk 6 ayda Türkiye’ye ulaşan 3 bin sayfalõk dosyanõn iki aydõr da tercümesi yapõlmaya çalõşõlõyor. Listede 16 kişinin adı var Frankfurt Savcõlõğõ, 24 Nisan’da Türki- ye’ye başvurarak, aralarõnda Akman’õn da bulunduğu 16 kişi hakkõnda adli yardõm ta- lebinde bulunmuştu. Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, ikinci Deniz Feneri e.V. so- ruşturmasõnõ başlatan Alman savcõlõğõnõn ad- li yardõm talebinde ismi geçen diğer 15 ki- şinin ifadesinin alõnmasõ için talimat gön- derdi. Talep yazõsõnda yer alan ve ifadeleri alõnacak 16 kişi şöyle: RTÜK Başkanõ Ay- kut Zahid Akman, Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanõ Zekeriya Karaman, İsmail Kara- han, Mehmet Sıddık Balıkçı, Bedrettin Bülent Bilgin, Mustafa Çelik, Ahmet Coşar, Orhan Durmaz, Gökhan Gürbüz, Harun Kapıyoldaş, İzzet Kurum, Şahin Küsmüş, Seyyar Kutun, Hakkı Sadal, Ümit Yaşar Sincanoğlu ve Erhan Atar. ‘Bağışlar Türkiye’de nasıl dağıtıldı’ Talimatla sorulacak sorulardan bazõlarõ ta- lepnamede şöyle sõralandõ: “Deniz Feneri e.V’ye yapılan bağışlar, Türkiye’de hangi şekilde dağıtıldı? Deniz Feneri e.V ile Ka- nal 7 yöneticileri arasında organik bağ var mı? Kanal 7’de resmi yönetim kurulu ya- nında fiili bir başka yönetim kurulu var mı? Türk Deniz Feneri’ne havale edilen bağış paraları nasıl kullanıldı? 2002-2007 yılla- rı arasında yurtdışındaki (Yemen, Bulga- ristan, Kosova vb.) yardım projelerinin fa- turaları elde edilebilir mi?” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hava Kuv- vetleri Komutanõ Orgeneral Aydoğan Babaoğ- lu, görevlerinden ayrõlarak emekliliklerini iste- yen Hava Harp Okulu Komutanõ Tümgeneral Sinan Şanlı ile Tümgeneral Levent Türk- men’in kendi istekleriyle ayrõldõklarõnõ söyledi. Tümgeneral Türkmen de ayrõlma kararõnda “komutanlarının bir teklif ve telkininin ol- madığını” açõkladõ. Hava Kuvvetleri’nde görevli iki tümgenera- lin görevlerinden istifa ederek emekliliklerini istemelerinin basõna yansõmasõnõn ardõndan ko- nuya ilişkin açõklamalar gelmeye devam edi- yor. Babaoğlu, dün gazetecilerin sorularõ üzeri- ne, “Kendi istekleriyle ayrıldılar” dedi. Eskişehir’deki 1. Hava Kuvvet Komutan Yardõmcõlõğõ görevinden ayrõlan Türkmen de istifa kararõnõn tamamen kişisel olduğunu belir- terek “Mensubu olmaktan gurur duyduğum TSK’den kendi irade ve isteğimle ayrıldım. Tek taraflı bu kararımda komutanlarımın hiçbir telkin ve teklifi olmamıştır” dedi. Babaoğlu: Kendi istekleriyle ayrıldılar 7 MAYIS 2009 Saat 11.30 C 85 YAŞINDA! ADINI ve KURULUŞ EMRİNİ ATATÜRK’ÜN VERDİĞİ; BAĞIMSIZLIK VE AYDINLANMA DÜŞMANLARININ HER DARBESİNDE HEDEF ALINAN SEVGİLİ GAZETEMİZİN DOĞUM GÜNÜNDE, SAAT 12.00’DEN BAŞLAYARAK GAZETEMİZ ÖNÜNDEYİZ. 18.30’DA, ŞİŞLİ CEVAHİR OTEL’DEKİ YUNUS NADİ ÖDÜL TÖRENİ’NE KUTLAMAYA GEÇECEĞİZ. SEN GELMEZSEN BİR EKSİĞİZ! İletişim-Bilgi: 0536 739 02 29 - 0505 815 10 17 0544 384 45 52 - 0532 371 08 76 CUMOK İSTANBUL ÇAĞRISI www.cumokistanbul.org BASKI VE İŞKENCELER ATATÜRKÇÜLERİ YILDIRAMAZ AYDINLIK GÜNLER YAKIN “BALBAY ÇIKACAK YİNE YAZACAK” İSTANBUL CUMOK HAYKIRIYOR www.cumok.org 7 MAYIS 2009 PERŞEMBE SAAT: 16.30 GAZETEMİZİN KURULUŞ YILDÖNÜMÜNDE TÜRKİYE’NİN VE KIBRIS TÜRKLERİ’NİN UNUTULMAZ KAHRAMANI KKTC’NİN İLK CUMHURBAŞKANI SAYIN RAUF R. DENKTAŞ “GÜNÜMÜZDE KIBRIS SORUNU ve ÇÖZÜMLERİ” KONULU KONFERANSTA İSTANBUL CUMHURİYET OKURLARI İLE BULUŞUYOR VE KİTAPLARINI İMZALIYOR. Yer: İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ MAÇKA SOSYAL TESİSLERİ KONFERANS SALONU - MAÇKA İletişim : 0533 438 50 22 GİRİŞ ÜCRETSİZ VE SERBESTTİR. İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI 10 MAYIS 2009 PAZAR S: 11.00’DE 2009’un TÜRKİYE’ye GETİRDİKLERİ KONULU KAHVALTILI TOPLANTIDA; DEĞERLİ BİLİM İNSANI-YAZAR Sayın YALÇIN KÜÇÜK İLE BULUŞUYORUZ. ANNELER GÜNÜNDE ANNENİZİ HOCAMIZLA KAHVALTIYA GETİRMEZSENİZ BİR EKSİĞİZ Yer: ADEN OTEL Vapur İskelesi Karşısı-KADIKÖY LÜTFEN YER AYIRTINIZ İletişim: 0536 739 02 29 - 0505 815 10 17 - 0544 384 45 52 - 0532 371 08 76 - 0532 461 21 47 - 0532 281 54 54 CUMOK İSTANBUL ÇAĞRISI www.cumokistanbul.org www.cumok.org “BALBAY ÇIKACAK YİNE YAZACAK” Y E N İ B A K A N A D E N İ Z F E N E R İ S O R U S U ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Antalya Milletvekili Hüsnü Çöllü, Deniz Fe- neri e.V. davasõ kapsamõnda Almanya’nõn 3 Ka- sõm 2008’de hukuki yardõm talebinde bulunup bulunmadõğõnõ sordu. Çöllü, Adalet Bakanõ Sadullah Ergin’in ya- nõtlamasõ istemiyle TBMM’ye soru önergesi verdi. Çöllü, hukuki yardõm talebi kapsamõn- da gündeme getirilen, suçlananlarõn kimlikle- rinin belirlenmesi için fotoğraf, parmak izi ve avuç içi izlerinin gönderilmesi ile Alman yet- kililerin Türkiye’de yürütülecek çalõşmalara ka- tõlmasõ konusunda izin verilmesiyle ilgili ta- leplere ne yanõt verildiği, yanõt verilmediyse bu- nun gerekçesinin ne olduğu sorusunu yönelt- ti. Adalet Bakanlõğõ’nca hazõrlanan bilgi no- tunda, Alman makamlarõnõn 24 Nisan’da ad- li yardõm talepleri ile ilgili süreç konusunda bil- gi verilirken aynõ notta 3 Kasõm 2008’de hu- kuki yardõm başvurusunun yer almamasõnõn ge- rekçesinin ne olduğu sorusunu yönelten Çöl- lü, şöyle devam etti: “Bu talepler, dava ve so- ruşturma süreci ile görülmemiş midir? 3 Ka- sım 2008 tarihli başvuru ile ilgili olarak han- gi süreçlerin izlendiğini de kamuoyuna açıklayacak mısınız? Evrak ile ilgili bir iş- lem yapılmamış ise söz konusu süreci so- ruşturma konusu yapacak mısınız?” Görevi kötüye kullanma iddiası Dink cinayetinde davalar birleşti TRABZON (Cumhuriyet) - Agos Gazetesi Ge- nel Yayõn Yönetmeni Hrant Dink’in öldürül- mesinde, görevi ihmal iddiasõyla yargõlanan 2 jandarma görevlisinin dosyasõ, dönemin Trab- zon İl Jandarma Komutanõ Albay Ali Öz’ün de “görevi kötüye kullanmak” suçlamasõyla yar- gõlandõğõ davayla birleştirildi. Dink’in öldürülmesine ilişkin, İstanbul 14. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde açõlan davada yar- gõlanan Yasin Hayal’in eniştesi Coşkun İğci, Hayal’in silah temin etmek için kendisine para verdiğini, bu du- rumu jandarma istihbarat görev- lisi olarak tanõdõğõ Jandarma Ast- subay Okan Şimşek ile Jandar- ma Uzman Çavuş Veysel Şa- hin’e aktardõğõnõ söylemişti. Bu- nun üzerine Şimşek ve Şahin hakkõnda dava açõlmõştõ. Sanõk- lar, istihbarat bilgisini dönemin İl Jandarma Komutanõ Öz’e ilettik- lerini, onun konuyu kapattõğõnõ öne sürmüşlerdi. Bunun üzerine Albay Öz, İstihbarat Şube Müdü- rü Kõdemli Yüzbaşõ Metin Yıldız, aynõ birim- de görevli astsubaylar Gazi Günay, Hüseyin Yıldız, uzman çavuşlar Önder Araz, Hacı Ömer Ünalır ile Şimşek ve Şahin hakkõnda “görevi kötüye kullanmak” suçundan yeni bir dava açõlmõştõ. Dün devam eden davada hâ- kim, dosyalarõn birleştirilmesine karar verdi. Dink ailesinin avukatlarõndan Bahri Bay- ram Belen, birleştirilen iddianamede, sanõkla- rõn istihbarat aldõklarõnõ göstermemek için “ha- ber kayıt ve bildirim formu” ile “görev so- nuç raporu”nda sahtecilik yaptõğõnõn anlatõl- dõğõnõ, ancak bunun iddianamede suç unsuru olarak yer almadõğõna dikkat çekti. Talat ile ortak basın toplantısı düzenleyen Davutoğlu, Adadaki müzakere sü- recini olumsuz etkileyecek adımlardan kaçınılması gerektiğini söyledi. (AA) Yeni Dõşişleri Bakanõ Davutoğlu, Talat’la görüştü İlk gezi KKTC’ye ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu, ilk resmi ziyaretini KKTC’ye yaptõ. Davutoğlu, önceki gün TBMM’de ye- min ettikten sonra, dün Dõşişleri gele- neğini bozmayarak ilk resmi yurtdõşõ zi- yaretini KKTC’ye gerçekleştirdi. Gü- nübirlik KKTC’ye giden Davutoğlu, Cumhurbaşkanõ Mehmet Ali Talat ile görüştükten sonra düzenlenen ortak basõn toplantõsõnda Kõbrõs müzakere sü- recini olumsuz etkileyecek her türlü adõmdan herkesin özenle kaçõnmasõ gerektiğini ifade etti. Talat ise Türkiye Cumhuriyeti’ni yanlarõnda görmenin kendilerini rahatlattõğõnõ söyledi. Daha sonra KKTC Başbakanõ Derviş Eroğlu ile bir araya gelen Davutoğlu, KKTC’de yapõlan seçimler dolayõsõy- la Eroğlu’nun şahsõnda yeni hükümeti ve Kõbrõs Türk halkõnõ tebrik ettiğini kaydetti. Eroğlu ise Kõbrõs görüşmele- rinin devam ettiğine işaret ederek, “Bu görüşmelerin seyri esnasında da ta- bii sizlerle diyalog içerisinde olmak, sizlerin görüşlerinizi almak ve stra- tejilerimizi ona göre belirlemek du- rumundayız” diye konuştu. Kõbrõs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas ise Katar gezisi sõrasõnda Da- vutoğlu’nun KKTC ziyaretini eleştire- rek, “Türk yetkililer tarafından ya- pılan ziyaretlerin uluslararası meş- ruiyetle bir ilgisi olmadığını” söyledi. İSTİFA EDEN GENERALLER Sadullah Ergin