Catalog

CMYB C M Y B 3 NİSAN 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Genç, TBMM’de rahatsızlandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Meclis Genel Kurulu’nda söz sõrasõnõn kendisine gelmesi nedeniyle kürsüye çõkmaya hazõrlanan Tunceli Bağõmsõz Milletvekili Kamer Genç’in burnu kanadõ. Muhalefet kulisine çõkarõlan Genç’e ilk müdahaleyi DSP’li Mücahit Pehlivan, Sağlõk ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanõ Cevdet Erdöl ve Meclis doktoru yaptõ. Genç’e tansiyonun yükselmesi nedeniyle dil altõ ilacõ verildi. Genç, Meclis doktorluğuna götürülerek müşahede altõna alõndõ. Genç’in rahatsõzlõğõ nedeniyle Genel Kurul’a 10 dakika ara verildi. Polis dayağına soruşturma İstanbul Haber Servisi - İstanbul Valisi Muammer Güler, Beyoğlu’nda bir kişinin, polislerden dayak yediği iddiasõnõ araştõrmak üzere bir soruşturmacõ görevlendirdi. Güler, Hakim Adlõğ’õn Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlõ polislerden dayak yediği konusunda savcõlõğa başvurmasõ üzerine konuya ilişkin soruşturma başlattõ. ‘AKP’ye baskı yap’ çağrısı Dış Haberler Servisi - İnsan Haklarõ İzleme Örgütü, ABD Başkanõ Barack Obama’ya gönderdiği mektupta 5-6 Nisan’daki ziyareti sõrasõnda insan haklarõ konusunda Türkiye’ye baskõ yapmasõnõ istedi. Türkiye’de son yõllarda insan haklarõ alanõnda ciddi bir “geriye düşüş” olduğunu belirten örgüt, Barack Obama’nõn AKP hükümetine “cezasõzlõk kültürünü sona erdirme, ifade ve basõn özgürlüğü sağlama, polis şiddetini önleme ve Ergenekon davasõnda etkin ve adil bir soruşturma yapma” çağrõsõnda bulunmasõnõ istedi. Bağış: AB bizi başarılı buluyor İstanbul Haber Servisi - Brüksel’de Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu’nun (KPK) 3 gün süren 61. toplantõsõna katõlan Başmüzakereci Egemen Bağõş, yurda dönüşünde düzenlediği basõn toplantõsõnda AB üyelik sürecinin ilerletilmesi için temaslara devam ettiklerini söyledi. Bağõş, “AB seçim sonuçlarõnõ nasõl değerlendiriyor?” şeklindeki bir soruyu “AB ülkeleri, 7 yõldõr iktidarda bulunan bir partinin bu kadar büyük bir küresel kriz yaşanõrken hâlâ yüzde 40 oy alõyor olmasõnõ büyük bir başarõ olarak nitelendiriyorlar” diye yanõtladõ. AÇIKLAMA MESA yönetimi, gazetemizde 28 Mart tarihinde “Önce bağõş sonra imar izni” başlõğõyla yayõmlanan habere ilişkin yazõlõ açõklama yaptõ. Açõklamada, “Söz konusu arazi 2 Kasõm 2005’te 1 milyon TL’ye satõlmõştõr. Bu tarihten itibaren söz konusu arazi ile hiçbir ilişiğimiz yoktur” denildi. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Sevginin Sesi... GİRNE - Bazen sessizliği severim... Tek başıma kalmayı, gözlerimi bir noktaya çevi- rip bakmayı. Kendi kendimle konuşmayı! Soluk alıp vermem, gözlerim yaşamın haritasın- da dolaştırıyordur o an beni. Bir dünya kayasının yosunlu yamacı üzerinde otu- rurum... Yükselen bir sesi duyar gibi olurum... Serin ağaçlar altında düşler kurarım. Ben yaşadığım toprakların insanlarını din, dil, ırk, renk, mezhep ayrımı gözetmeden severim. Beni ben yapan Mustafa Kemal Atatürk’ün “ay- dınlanma devrimi”dir, bilirim... Çağdaşlığa ve uygarlığa açtığı perceredir. Çalışma odamda Atatürk’ün de fotoğrafı vardır Karl Marx’ın da... Kimi sosyalistler kızarlar, öfkelenirler, ben onları ta- nırım! Gözlerimin önünden kağnılar geçer... Afyon Ovası’ndayımdır, Kocatepe’de... Güneşin doğuşunu seyrederim. Mustafa Kemal’e saldıranlara acır geçerim. Gardırop Atatürkçülerini yakından tanırım. Atatürk’ü putlaştıranlardan, kullananlardan, dar- beci paşalardan, ırkçılardan, faşistlerden nefret ede- rim. Devlet içindeki örgütlü silahlı çetelerden de hesap sorulmasını isterim, darbecilerden de. Daha önce yazdım, bir kez daha altını çizeyim: Askeri darbelere de karşıyım, dinci faşizme de! Demokrasiyi ve özgürlükleri bir yaşam biçimi olarak görürüm, araç olarak değil! Pazartesi ve perşembe günleri Cumhuriyet’in Şişli’deki bahçesine genç, yaşlı, orta yaşlı okurlar ge- liyor... Gazete insan ırmağına dönüşüyor... Gazeteci dostlar, sanatçılar, bilim insanları! Mustafa Balbay için Bursa’da ve Ankara’da iki gün üst üste dayanışma örneği sergiledik, sırada İzmir var. Zor günlerden geçiyoruz dostlar zor! Yaşama sımsıkı sarılma zamanıdır... Şiir zamanıdır, sevgi ve aşk zamanı. Cumhuriyet Devrimleri’ne sahip çıkmak neredeyse suç sayılacak benim ülkemde! Şeriat pazarlamacılarına, din baronlarına karşı de- mokratik mücadelemiz sürecek! Soros’un Çocukları’nın maskelerini indireceğiz! Aldıkları Avro’ları, villaları, paraları! Laik demokratik Cumhuriyet’e karşı takındıkları tavırları, ihanetleri! Televizyon kanallarını nasıl parsellediklerini, köşe- leri nasıl kaptıklarını. Cumhuriyet gazetesine olan kinlerini, öfkelerini, kuyruk acılarını. Bir bir yazacağız, hiç merak etmesinler! Cumhuriyet Devrimleri’ni savunacağız inatla! Demokrasiyi, özgürlükleri, yaşam hakkını... Sermaye-emek çelişkisini, sosyalizmi, kardeşliği, ba- rışı. Aşkı ve sevgiyi! Gecenin sesi olacağız, sessizliğin çığlığı... Umudun türküsü, hüznün şarkısı... Buradayız, hiçbir yere gitmiyoruz! Bizi bize kırdıramazsınız!.. Ne gücünüz yeter, ne ça- pınız. Kenetlendik işte omuz omuza, yürek yüreğeyiz! Kimi zaman Octavia Paz’ın kimi zaman Nâzım Hik- met’in dizelerindeyiz... Sonsuza dek yalansız, birbirimize yansıttığımız o ışı- ğın altındayız. Dinci faşistlerle, liberal tosuncuklarla, ahlaksız- larla işimiz yok bizim! Ne Ergenekoncuları savunuyoruz, ne darbecileri, ne dinci faşistleri... İstediğimiz, yargısız infaz yapılmasın, hukukun üs- tünlüğü ilkesi çiğnenmesin! Suçlu-suçsuz bir torbaya doldurulmasın! Özel ya- şam sayfa sayfa el altından dağıtılmasın! Atatürk sevgimiz sonsuz! Eğer bu suçsa suç işliyoruz! Çığlığımızı duyuyor musunuz? Yolunuz düşerse Şişli’ye, yediden yetmişe dost- larımızı görürsünüz... Yağmurda, soğukta, kar da kışta, güneşte günler- dir Cumhuriyet’in bahçesinde onlar. Gözleri ışıl ışıl... Gözlerinde Atatürk sevgisi, aydınlanmanın, çağ- daşlığın pırıltısı. Ellerinde gazeteleri... Dinci faşizme karşı dire- nişleri... Demokrasi ve özgürlük aşkları... Kitaplarımız kitapçılarda... Yazılarımız köşeleri- mizde. Demokratik bir mücadelenin içindeyiz! Suçumuz Atatürkçü, laik, demokrat, cumhuri- yetçi, yurtsever, solcu, devrimci olmaksa, evet öy- leyiz. Bu suçsa suçumuzu kabul ediyoruz! Başımız dik, onurluyuz! Laik cumhuriyetten ödün vermeyeceğiz! Kitap köşesi: Stefan Zweig’in “Bir Kadının Ya- şamından 24 Saat ve Bir Yüreğin Ölümü”, Paul Aus- ter’in “Lulu Köprüde” (Can Yayınları), Ernest He- mingway’in “Çanlar Kimin İçin Çalıyor” (Bilgi Ya- yınları), Zeru Şalev’in “Aşk Hayatım” ve “Kadın ve Kocası” (Doğan Kitap). hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 TÜBİTAK Başkanõ’na göre, Bilim ve Teknik’te yaşanan skandal iç süreçten kaynaklanan bir sorun MAHMUT LICALI ANKARA - TÜBİTAK Başkan Yardõmcõsõ Ömer Ce- beci tarafõndan “Darwin ve Evrim” konulu mart sayõsõ sansürlenen Bilim ve Tek- nik’in nisan sayõsõnda derginin Yayõn Kurulu’na 4 yeni üye daha dahil edildi. Ancak yö- netmeliğe göre 8 üyeden oluş- masõ gereken kurulda hâlâ 2 üye eksik. Bilim ve Teknik dergisinin nisan sayõsõ çõktõ. Derginin ni- san sayõsõnda Genel Yayõn Yönetmeni Dr. Çiğdem Ata- kuman’õn yerine bir sunuş yazõsõ yazan TÜBİTAK Baş- kanõ Prof. Dr. Nüket Yetiş, mart sayõsõnda dergide yaşanan skandalõn sansür değil, iç sü- reçlerden kaynaklanan bir so- run olduğunu savundu. Yetiş, yazõsõnda şunlarõ dile getirdi: “Dergimizin Mart 2009 sa- yısının kapak ve içeriği ko- nusunda, hazırlık aşamasın- daki iç süreçlerimizden kay- naklanan sorunun, kurum dışına amacı aşan bir biçim- de yansıması ve farklı algı- lanması, hem kurumumuz hem de bilim camiamız ve toplumumuz için üzücü ol- muştur. Kurumumuzun po- püler bilim politika ve stra- tejisi, daha önceki yıllarda ol- duğu gibi bundan sonra da aynı şekilde devam etmek- tedir.” Yayın kurulu eksik üyeyle çalışıyor Darwin ve evrim teorisinin sansürlenmesinin ardõndan Es- fer Kerimoğlu derginin yayõn kurulu üyeliğinden istifa et- mişti. Yalnõzca 2 kişiden Ömer Cebeci ve Ahmet Onat’tan oluşan kurula yeni sayõda 4 yeni üye daha dahil oldu. Bilim ve Teknik dergi- sinin yayõn kuruluna Doç. Dr. Tarık Baykara, Prof. Dr. Atil- la Güngör, Adnan Kurt ve Prof. Dr. Muharrem Yazıcı katõldõ. Yönetmeliğe göre ya- yõn kurulunun 3’ü TÜBİ- TAK’õn içinden, 5’i de kurum dõşõndan olmak üzere toplam 8 üyeden oluşmasõ gerekirken kurul halen 2 eksik üyeyle ça- lõşmalarõnõ yürütüyor. Evrimden kısaca bahsedilmiş Derginin içeriğinde Darwin ve evrim teorisiyle doğrudan bağlantõlõ tek bir makale dahi bulunmazken Prof. Dr. Nur- dan İnan’õn kaleme aldõğõ “Dünyanın Jeolojik Tari- hinden Sayfalar” başlõklõ ya- zõda evrimden, dünyanõn ge- çirdiği jeolojik süreçler anla- tõlõrken kõsaca bahsediliyor. Yazõda dergi genelinde yer alan yazõlarõn çoğunun lisans- üstü öğrencileri tarafõndan ka- leme alõnmasõ derginin yazar kadrosunun daraldõğõnõ da gös- teriyor. Bilim ve Teknik dergisinin nisan sayõsõna Genel Yayõn Yönetmeni Atakuman’õn yerine sunuş yazõsõ yazan TÜBİTAK Başkanõ Prof. Dr. Nüket Yetiş, Darwin ve Evrim konulu mart sayõsõnõn sansürlenmesini açõklamaya çalõştõ. Yetiş, yazõsõnda “Dergimizin Mart 2009 sayõsõnõn kapak ve içeriği konusunda, hazõrlõk aşamasõndaki iç süreçlerimizden kaynaklanan sorunun, kurum dõşõna amacõ aşan bir biçimde yansõmasõ ve farklõ algõlanmasõ, hem kurumumuz hem de bilim camiamõz ve toplumumuz için üzücü olmuştur” dedi. BAYKAL KRİZE DİKKAT ÇEKTİ ‘Gündem ekonomi olmalı’ Ekonomik kriz sürecinde Türkiye gündeminin siyasi tartõşmalara teslim edilmemesi gerektiğini belirten Baykal, “Türkiye’nin ihtiyaçlarõnõ göz önünde bulundurarak iktidarõn harekete geçmesini bekliyorum” dedi. GÜRSU KUNT ANTALYA - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, Antalya prog- ramõ sõrasõnda gazete- cilerin sorularõ üzerine Fazıl Say’õn mektubu- nu, “Ani ilhamla, Tür- kiye’de her şeyin bir- den bire yeni bir nok- taya geleceği varsa- yımına dayalı tahlil- lerin hiçbir geçerliliği olmadığını bilecek ka- dar deneyime sahi- biz” diye değerlendir- di. Baykal, erken seçi- me ilişkin de ekonomik kriz içinde Türkiye’nin gündemini tekrar siya- si tartõşmalara teslim etmeyi uygun görme- diğini belirtti. Baykal, DP 10. ve 11. dönem Antalya Millet- vekili ve Antalyaspor Kurucu Başkanõ Atilla Vehbi Konuk’un ce- naze töreninin ardõn- dan, yeni yönetimi oluş- turulan Antalya Ticaret ve Sanayi Odasõ’nõ (AT- SO) tebrik etti. Daha sonra Büyükşehir Bele- diye Başkanõ Mustafa Akaydın’õ makamõnda ziyaret eden Baykal, ba- sõn mensuplarõnõn da sorularõna yanõt verdi. Fazõl Say’õn CHP yö- netimini eleştirdiği mek- tubunun anõmsatõlmasõ üzerine Baykal, 9 mil- yondan fazla kişinin CHP’ye niye oy verdi- ği ve ne beklediğini de- ğerlendirmek istedikle- rini söyledi. Say gibi çok değerli bir sanatçõ- nõn düşüncelerini daha bir dikkatle değerlen- direceklerini vurgula- yan Baykal, şöyle ko- nuştu: “Daha yüksek hedeflere ulaşmanın, bir sihirli reçetesi, mu- cizevi bir çözümü ne yazık ki yok. Eğer ol- saydı çoktan çözülür- dü. Geldiğimiz nokta tatmin edici değil ama bunun yolu da aynı sabır ve dayanışmayla çalışmayı sürdürmek- tir. Ani ilhamla, Tür- kiye’de her şeyin bir- denbire yeni bir nok- taya geleceği varsayı- mına dayalı tahlille- rin hiçbir geçerliliği olmadığını bilecek ka- dar deneyime, bilgiye sahibiz.” Seçim sonuçlarõnõn, erken bir genel seçim getirip getirmeyeceği yönündeki bir sorusu üzerine Baykal, şunlarõ söyledi: “Türkiye eko- nomik kriz içinde. Böyle bir ortamda, ana muhalefet partisi olarak Türkiye’nin gündemini tekrar si- yasi tartışmalara tes- lim etmeyi doğrusu çok uygun görmüyo- ruz. Türkiye’nin bir an önce gerçek gün- demine sahip çıkması ve ekonomiye ilişkin önerileri hayata geçir- mesi lazım. Böyle bir ana gündemi bizim bir erken seçim talebiyle bozmaya kalkmamız, ağır bir sorumluluk olur. Türkiye’nin ihti- yaçlarını göz önünde bulundurarak iktida- rın harekete geçmesi- ni bekliyorum.” İhanetle suçlanan 5 muhalif milletvekili disiplin kuruluna sevk edildi DSP’de ihraçlar yolda ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DSP Genel Sekreteri Süleyman Yağız, “İçimizde gö- züken bazı isimler CHP’nin se- çim otobüslerine binerek gö- rülmemiş bir ilkesizliğe ve etik dışılığı tartışılamayacak bir davranışa imza attılar. Ece- vit’in bize en büyük mirası olan Demokratik Sol’a tuzak kurdular, ihanet ettiler” açõk- lamasõnõ yaparken, yönetime muhalif 5 milletvekili ihraç is- temiyle disiplin kuruluna sevk edildi. Rahşan Ecevit, yakõn çevresine söz konusu kararõ “Bu DSP’yi Ecevitsizleştirme, Ece- vit’ten kurtulmaya çalışma operasyonudur. Başarısızlık- larına mazeret üretmeye çalı- şıyorlar. Hesaplaşacağız” diye değerlendirdi. DSP’de seçimlerin ardõndan parti içindeki kavga büyüyor. DSP milletvekilleri Ahmet Tan, Emrehan Halıcı, Mücahit Peh- livan, Recai Birgün ve Tayfun İçli, yerel seçimlerden önce DSP Genel Başkanõ Zeki Sezer’e mektup yazarak “İstanbul’da Ahmet Vefik Alp’i aday gös- terme, ya kendin aday ol ya da Kemal Kõlõçdaroğlu’nu destek- le” çağrõsõ yapmõştõ. Ahmet Tan, CHP’nin İstanbul mitingine ka- tõlarak Kõlõçdaroğlu’na açõk des- tek verdi. DSP Başkanlõk Kurulu dün Sezer başkanlõğõnda yaptõğõ top- lantõda seçim sonuçlarõnõ değer- lendirdi. Yağõz, bu toplantõdan sonra yaptõğõ açõklamada, Se- zer’in olağanüstü kurultaya gi- dilmesinin gerekliliği üzerinde durduğunu anlattõ. Seçim souç- larõnõn arzuladõklarõ düzeyde ol- madõğõnõ anlatan Yağõz, muha- lifleri hedef alarak “İstanbul’da bir partilimiz seçim çalışması yaptığı sırada uğradığı saldırı sonucu dalağını yitirirken, içi- mizde gözüken bir milletveki- li, o partilimizi bıçaklayanların seçim otobüsünde boy göster- miştir. Bazı CHP’liler de son anda adaylarımızı çekeceği- miz yalanını uydurarak ahlak dışı yollara başvurmuşlardır. Ecevit’in vasiyeti çerçevesinde biz, 2007 seçimlerine girmeye- rek üzerimize düşeni yaptık. 2009 yerel seçimleri öncesinde de çok somut önerilerde bulu- narak yasal çerçeveye uygun iş- birliğinin kapısını açtık. Ama bazı kimseler, bunu anlamak yerine, Ecevit’i algılamak ye- rine, Ecevit’in olmayan vasi- yetine sığındılar ve işbirliği önerimizi reddeden CHP’nin seçim otobüslerine binerek gö- rülmemiş bir ilkesizliğe ve etik dışılığı tartışılamayacak bir davranışa imza attılar” dedi. DSP yönetimi bu açõklamanõn ardõndan dün akşam 5 muhalif milletvekilini ihraç istemiyle di- siplin kuruluna sevk etti. Bu mil- letvekillerinden özellikle Birgün ve Halõcõ’nõn Rahşan Ecevit’e çok yakõn olduğuna dikkat çeki- lirken, önümüzdeki dönemde partideki kavganõn daha da tõr- manacağõ vurgulandõ. İçli: Başkanlığa adayım Halõcõ, “Birbirine yakın iki partinin birbirini suçlaması bile yanlış, aynı partidekilerin daha da yanlış. Seçimlerde ba- şarısız olmuş, yüzde 2.8 oy al- mış bir partinin iç çekişmele- riyle boğuşuyor görüntüsü ve- rilmesi üzücü. İhanet, gibi ke- limeleri ağzıma bile almak is- temem. Bunlar, başarısızlık için suçlu arama çabasının ne- ticesi olabilir” diye konuştu. Birgün, “Parti yönetimi seçim- de aldığı başarısızlığı birkaç ki- şiye fatura ederek bu işten sıy- rılmayı düşünüyor” diyerek ka- rara tepki gösterdi. İçli de, “İfti- raların hesabını kurultayda soracağım. Hodri meydan. Ge- nel başkanlığa adayım” dedi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com TRT’den Kürtçe ve Ermenice radyo ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - TRT’nin Kürtçe ve Ermenice rad- yolarõ yayõna başladõ. TRT’den yapõlan yazõlõ açõklamaya göre, Kürtçe radyo yayõnõ önceki gün, “Türkiye’nin Sesi” rad- yosunda dil çeşitliliğine dahil edilen Ermenice rad- yo yayõnõ ise dün başladõ. Önceki gün yayõna başla- yan ve 24 saat kesintisiz dinlenilebilecek Radyo 6, FM bandõndan yayõn yapan vericilerle antene ulaştõrõ- lacak. “Türkiye’nin Sesi Radyosu” kapsamõndaki Ermenice yayõnlar ise TSİ sabahlarõ 7.00-7.30, ak- şamlarõ ise 18.00-18.30 sa- atleri arasõnda gerçekleşti- rilecek. Radyo 6 ile Tür- kiye’nin Sesi Radyosu ya- yõnlarõ, TÜRKSAT uydu- su ile internet üzerinden dinlenilebilecek. Sansür savunmasõ Genel Sekreter Yağõz, “İçimizde gözüken- ler bize ihanet ettiler” dedi. Rahşan Ecevit, 5 milletvekilinin disiplin kuruluna sevk edilmesi kararõnõ “DSP’yi Ecevitsizleştirme operasyo- nu. Başarõsõzlõklarõna mazeret üretmeye çalõşõ- yorlar. Hesaplaşacağõz” diye değerlendirdi.