Catalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 3 NİSAN 2009 CUMA 10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr KAVŞAK ÖZGEN ACAR Doruklar Trafiğinden Obama’ya… Hollanda’da ABD’nin Afganis- tan-Pakistan Özel Temsilcisi Richard Holbrook’un İran Dışişle- ri Bakan Yardımcısı Muhammed Mehdi Ahundzade ile ayaküstü de olsa görüşüp görüşmemesi… İstanbul’daki Afganistan-Pakis- tan başkanlarının bölgeye barış ge- tirme buluşması ve sorunlarının Türkiye aracılığıyla KAAÖ doruğuna aktarılması… Burnundan kıl aldırmayan, sözde her şeyi bilen Amerikalı bankerlerin çökerttiği küresel ekonomideki çık- maz sokağın dün Londra’da G–20 doruğunda ele alınması… ABD Başkanı Barack Husein Obama ile Rus Devlet Başkanı Di- mitri Medvedev’in nükleer silahla- rın denetimini Londra’da görüşme- leri… Bugün Almanya-Fransa’nın iki komşu kentinde başlayacak olan KAAÖ’nün 60. yıldönümü doruğu… İstanbul’da pazartesi başlayacak “Uygarlıklar Bağlaşması” doruğu ve bu toplantıya, teröre prim veren İs- lamiyet karşıtı Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen’in de ka- tılacak olması.. gibi konular önü- müzdeki haftalarda da Türkiye bağ- lantılı gündem oluşturmayı yoğun bi- çimde sürdürecek. Ankara’da, Rasmussen’in KA- AÖ’nün bu toplantısında “veto” edilmeyip genel yazmanlığın boşa- lacağı temmuza kadar beklenece- ğinden söz ediliyor. Kuşkusuz uluslararası alandaki bu doruklar trafiğinden sonra Türkiye’nin “ikili ilişkileri” açısından önemli olayı- nı, Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan’ın oğlu Burak’ın adaşı, ABD Başkanı Obama’nın ziyareti oluştu- racak. İlk “ikili ilişki” amaçlı dış gezi- sini, geleneksel olarak, Kanada’ya yapan Obama, ikinci “ikili ilişki” ziya- retini Ankara’ya yaparak dünya siya- sacılarının gözlerini kuşkusuz Türki- ye’ye çevirdi. G–20 doruğunun aile resmine bakarsanız Obama-Erdo- ğan’ın yan yanalığı da bu yakınlaş- manın bir görsel kanıtıdır. Günlerce önceden başlayan Anka- ra ve İstanbul’a uçaklarla her türlü gü- venlik, sağlık önlemlerini içeren araç ve gereç, personel yığınağı sürüyor. Aralarında 200’ü tornadan çıkmışça- sına birbirine benzeyen koruma gö- revlisi olan 500 kişilik personel içinde bir de aşçılar ordusu var. Obama ve görevlilerin özel içme suları, aşçıların mutfak tüpleri, başkanın dışkılarının da kalacağı otelden güvenlik içinde taşı- nacağı özel kutularla çeşitli kan grup- ları da her an hazır ve nazır olacak. Obama, Çankaya Köşkü’nün zırh- lı “limuzini” yerine “titanyum ve se- ramik” zırhla güçlendirilmiş, gece görüşlü dürbünlü kameraları, göz yaşartıcı bomba atan fırlatıcılarla do- nanmış iki özel aracıyla Ankara ve İstanbul caddelerinden geçecek. Salı günü köşemizde bu geziyi de- ğerlendirirken 29 Mart yerel seçim sonucuna şu göndermeyi yapmış- tık: “AKP hükümetinin yerel seçim- de gerilemesi nedeniyle Obama’nın 6 Nisan Pazartesi günü TBMM’de- ki konuşmasında ne gibi bir deği- şiklik yapacağı bilinmiyor.” Ne değişiklik yapacağını bilmiyoruz, ama bu nedenle programına son da- kikada bir ek yapıldığı açıklandı. Ge- rileyen AKP iktidarı karşısında güçle- nen muhalefet partileriyle beşer daki- kalık görüşme yapması son dakikada programa alındı. Beyaz Saray’ın An- kara bağlantılı iç siyasasındaki deği- şime örnek olabilecek küçük bir ayrıntı! Londra’daki G–20 do- ruğunun doruğu, çar- şamba gecesi İngiliz Krali- çesi 2. Elizabeth’in katılım- cılara verdiği akşam yeme- ğiyle başladı. Başta İngiliz gazeteleri ol- mak üzere Amerikan ve Fransız basını, G–20 doru- ğundaki yoksulların sokak gösterileri, görüşülecek eko- nomik sorunların yanı sıra katılımcıların “baş ka- dınlarının” giysilerine de önemli yer verdiler. Bu haberlerde ABD Başkanı’nın eşi Mic- helle Obama, modacı Isabel Toledo’nun ta- sarımı zarif siyah-beyaz elbisesiyle öne çıktı. Baş kadınları izleyen moda muhabirleri, Ba- yan Obama’yı, yıllarca önce giysileriyle zara- fetini dünyaya kabul ettiren Jacueline Ken- nedy, Prenses Diana ve bir model olan Carla Bruni Sarkozy ile kı- yaslayıp giysilerine tam not verdiler. Bayan Obama, yapılmaz bir şeyi da- ha yaparak Amerikalı alışkanlığıyla kraliçeyi de kucakladı! Orada Türkiye’yi “ikinci ka- dın” Emine Erdoğan temsil et- ti. Mustafa Kemal Atatürk’ün “çağdaş uygarlık” düzeyine çı- karmak istediği Türkiye’yi ne- mene bir şey olduğu anlaşıl- mayan giysisiyle temsil eden Emine Ham’fendi herhalde mo- da muhabirleri arasında hayret uyandırmıştır! Ama helal olsun Emine Ha- nım’a… O da ne yapmış etmiş, eşi- nin ABD Başkanı’nın yanında aile fo- toğrafı çektirdiği gibi, kendisi de Bayan Obama’nın yanında yer al- masını bilmişti. Bayan Obama’dan Emine Hanım’a! 1950’lerde Ankara’da dört önemli gazete vardı. Biri, dev- letin “Resmi Gazete”siydi… Ötekiler üç partinin “resmi yayın organları” olan CHP’nin “Ulus”, DP’nin “Zafer” ve MP’nin “Kudret” gazeteleriydi. Ne yazık ki Ankara basını holding dev- leri yüzünden çöktü… Günümüzde dinsel grupların “be- dava” dağıttıkları gazetelerinin yanı sıra AKP’nin de, eski deyimiyle, “gayri resmi yayın organı” var. Baş- bakan’ın damadının dizginlerini elin- de tuttuğu “Sabah” gazetesi AKP’nin “hoparlörü” görevini yerine getiriyor. Gazete, önceki gün ilginç bir ha- beri başlığa çıkarttı. 29 Mart seçi- minden sonra toplanan ilk Bakanlar Kurulu’nda bazı bakanlar, Başba- kan’a “centilmenlik (çelebilik)” gös- tererek istifalarını sunmaya hazır ol- duklarını söylemişler. Amaçları, ye- ni dönem siyasasını uygulayacak ye- ni bir hükümeti kurmasında Başba- kan’ı serbest bırakmak ve ayak ba- ğı olmamaktı. Sabah’ın haberinden anlaşıldığına göre demokratik ülkelerde sıkça rast- lanan bu uygar davranışı AKP’li ba- kanlar da çelebice yerine getirmişler- di. Anımsarsınız Turgut Özal zama- nında, bakanlar kabineye girdikleri an, tarihsiz imza mektuplarını kendi- sine vermek zorundaydılar ki Başba- kan ileride bir sorunla karşılaşmasın! Şimdi bir de ne görelim! Doktorla- rın çoktandır kendisine “hazımsızlık ila- cı” vermeleri gereken Başbakan, da- madının gazetesine açtı ağzını yum- du gözünü. Başbakan, bakanlarının çelebice yaptıkları davranışı yalanla- mıyor, “haberin neden sızdırıldığı” üzerinde şöyle kıyameti koparıyor: “(…) Bakanlar Kurulu toplantısının o anı tamamen gizlidir. (…) Böyle ha- bercilik olur mu? 6 bakan nasıl olur da gizli bir toplantıyı deşifre (sızdırır) eder. Bunu deşifre (sızdırdığı) ettiği anda o bakan, bakan olmaktan çık- mıştır. Ben 6 bakanın 6’sını da dışarı koyarım.(…)” Gazeteciliğe başladığımdan beri yüzlerce Bakanlar Kurulu toplantısı ha- berleştirdim. Bakanlar, toplantıdan sonra akşam evlerine gittiklerinde; ben, başka arkadaşlar ya da öteki ga- zetelerdeki meslektaşlar, “diyalogla- rı” olan bakanları telefonla arayıp “neler görüşüldüğünü” her zaman sormuşuzdur. Derlenen bilgiler yak- laşık yarım yüzyıldır haber olagel- miştir. Bu atlatma haberden dolayı Sa- bah gazetesi kadar, çelebice davra- nan bakanları da kutlamak gerekir. “Hazımsızlığı” artık “sinir sistemi bozukluğuna” dönüşen Başbakan’ın iyi bir “psikiyatra” danışmasının za- manı geldi galiba... Kendisini se- çimlerin “yenilmez armadası” gören Başbakan, gerçekte bakanlarının bu davranışını herhalde “Sayın Baş- bakanımız artık siz de yenilmeye başladınız” biçiminde algılıyor olmalı. Yargıda ilk soruşturmalar gizli ol- duğu halde nasıl oluyor da Ergene- kon bağlantılı soruşturmalar, ifade- ler, belgeler başta Sabah olmak üzere yandaş basına “deşifre (sız- dırılırken)” edilirken Başbakan neden sinir küpü olmuyor? Sabah gazetesi yönetiminden bir ricam var. Bu başarılı gazeteciliğinizi Ankara Savcılığı’nca “gizlilik” dam- gası vurulan “Deniz Feneri” dosya- sının içeriğini de haberleştirerek pe- kiştiriniz derim. Ha gayret! ‘Deşifreci’ Damat Gazetesi! Elmek: oacar@superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 Wall Street Journal, Ankara ile Erivan’õn bugünlerde sõnõrõ açmak için anlaşabileceğini yazdõ Ermenistan ile yoğun mesai Dış Haberler Servisi - Borsa ve finans çevrelerinin sesi olarak bilinen Ameri- kan gazetesi Wall Street Journal, Türkiye ve Ermenistan sõnõrõnõn açõlmasõ için ta- rihi anlaşmanõn önümüzdeki günlerde imzalanabileceğini yazdõ. Diplomatik kaynaklara dayandõrõlan haberde, sõnõrõn açõlmasõ ve ilişkilerin normalleşmesi ile birlikte, Batõ ülkele- ri için çok önemli bir petrol ve doğalgaz geçiş yolu olan bölgede istikrar sağla- nabileceğine vurgu yapõldõ. Habere gö- re, ABD Başkanõ Barack Obama’nõn önümüzdeki hafta yapacağõ Türkiye zi- yareti ve Ermenilerin “soykırım” id- dialarõna kaynaklõk eden 1915 olaylarõ- nõn yõldönümü olarak andõklarõ 24 Nisan günü öncesinde yoğunlaşan görüşme- lerde taraflar şu 3 konuda resmi görüş- melere başlama konusunda uzlaşmaya yakõn: Sınırların açılması, diplomatik ilişkilerin kurulması ve soykırım id- diaları gibi anlaşmazlık konularını ele alacak komisyonlar kurulması. ABD devrede İki ülke sõnõrlarõnõn, Ermenistan’õn kanlõ bir savaş sonunda, Azerbaycan’a ait Dağlõk Karabağ bölgesini işgal etmesiyle kapandõğõ hatõrlatõlan haberde, bir uz- laşmaya varõlmasõna Türkiye ve Erme- nistan içinden olduğu kadar, Azerbay- can’dan da muhalefet geleceği belirtildi. ABD Dõşişleri Bakanlõğõ’nõn Güney- doğu Avrupa ve Kafkaslar’dan sorumlu müsteşar yardõmcõsõ Matthew Bryza, Türk-Ermeni ilişkilerinin normalleşti- rilmesinin, “Sovyetler Birliği’nin çö- küşünden beri bölgede ekonomi ve ula- şım ağlarını geliştirme çabalarına bü- yük dinamizm sağlayacağını” vurgu- ladõ. Bryza’õn uzlaşma çabalarõna destek için Bakû’ye hareket ettiği belirtildi. Haberde, uzlaşma sağlanmasõnõn, se- çim kampanyasõ döneminde ABD Kon- gresi’ne sunulan “soykırım” iddiasõnõ destekleyen karar tasarõsõnõ destekleye- ceğini ilan eden Obama’nõn bu adõmdan vazgeçmesine ve 24 Nisan konuşmasõn- da “soykırım” ifadesini kullanmamasõ- na yarayabileceğini vurgulandõ. ABD’li diplomatlarõn Türk ve Erme- ni meslektaşlarõnõn görüşmelerine yar- dõmcõ olduklarõnõ gazete, Başbakan Tay- yip Erdoğan’õn Türkiye’de Obama ile Karabağ sorunu, Ermenilerin iddialarõnõ da görüşeceğini söylediğini aktardõ. Ola- sõ bir anlaşma tarihi olarak 16 Nisan gös- terilirken gazeteye konuşan ABD’deki Alman Marshall Fonu’nun Türkiye di- rektörü Özgür Ünlühisarcıklı, Anka- ra’nõn 24 Nisan’dan önce bir anlaşma im- zalamak yerine, kapõlarõ açmayõ vaat etmekle yetineceği tahmininde bulundu. Türk ve Ermeni diplomatlarõn, ABD’li meslektaşlarõnõn teşvikiyle yoğun bir görüşme sürecinde olduğunu belirten Wall Street Journal gazetesi, taraflar arasõnda 16 Nisan’a kadar anlaşmaya varõlabileceğini iddia etti. Gazeteye göre, anlaşma taslağõ sõnõrlarõn açõlmasõnõ, ilişkilerin normalleşmesini ve soykõrõm iddialarõ gibi tartõşmalõ konularda ortak komisyonlar kurulmasõnõ içerecek. Almanya’da ırkçı partiye darbe OSMAN ÇUTSAY FRANKFURT - Berlin’in, aşõrõ sağ akõmlarla mücadelede kararlõ ol- duğu bir kez daha vurgulandõ. Hafta başõnda Alman hükümeti- nin neonazi eğilimli bir gençlik derneğini Federal İçişleri Bakanlõ- ğõ emriyle kapatmasõnõn ardõndan, dün de bir türlü kapatõlamayan neo- nazi parti NPD’yle ilgili “ölümcül bir karar” alõndõ. “Heimattreue Deutsche Jugend” (Vatana Sadõk Alman Gençliği) adlõ nasyonal sos- yalizmi öven ve kamplarda aşõrõ sağ ideolojisine uygun genç insanlar yetiştiren dernek, Federal İçişleri Bakanõ Wolfgang Schäuble’nin emriyle yasaklandõktan sonra, dün de Federal Meclis İdaresi’nden bir açõklama yapõlarak, NPD’ye 2.2 milyon Avro tutarõnda bir ceza ve- rildiği belirtildi. Partinin mali raporlarõnda sapta- nan hatalar nedeniyle verilen ve nor- mal koşullarda 1 Mayõs 2009 tari- hine kadar ödenmesi istenen bu cezadan sonra, NPD’nin varlõğõnõ sürdürmesinin çok zor olduğu ileri sürüldü. NPD yönetimi ise hemen bir açõklama yayõmlayarak “Parti- miz iflas etmiş değildir” görüşünü dile getirdi. Neonaziler Milano’da buluşuyor ASLI KAYABAL MİLANO - Avrupalõ Neonaziler 5 Nisan’da Milano’da toplanacak. İtalyan aşõrõ sağcõ siyasi hareketi Forza Nuova’nõn düzenlediği ve Avrupalõ Neonazileri Milano’da bir araya getirecek olan toplantõ ve yürüyüşe, muhalefetteki Demokrat Parti’nin belediyenin bu etkinliğe engel olmasõ yönündeki önerisine karşõn Milano Belediye Başkanõ Letizia Moratti izin verdi. Forza Nuova’nõn kurucusu ve Genel Sekreteri Roberto Fiore, Nazilere karşõ direnişin simge şehri Milano’da düzenlenen kritik buluşmanõn ekonomik kriz ve mevcut siyasi sorunlar karşõsõnda Avrupa’nõn kimlik sorununu masaya yatõrmayõ hedeflediğini açõkladõ. Fiore’nin, Milano Direnişçiler Derneği (ANPI) üyelerini gerçekleşecek olan sempozyuma davet etmesiyse bir tür provokasyon olarak yorumlandõ. Milano’daki Neonazi buluşmasõna Fransõz Ulusal Cephe hareketinin õrkçõ lideri Jean-Marie Le Pen, İngiliz Ulusal Parti lideri Simon Darby, Kõbrõs Rum kesiminin dõş ilişkiler sorumlusu ve Türkiye’nin AB üyeliğine karşõ tavrõyla tanõnan ve Avrupa’nõn Hõristiyan kimliğini savunan Stratos Karanikolau, Alman aşõrõ sağcõ Ulusal Parti lideri Ugo Viogt da katõlacak. Nazilere karşõ direniş günü olarak kutlanan 25 Nisan öncesinde Milano’da düzenlenecek olan bu toplantõnõn Milano’daki faşizm karşõtõ sol gruplar ve Direniş Derneği tarafõndan protesto edileceği duyuruldu. BELEDİYEDEN İZİN Zimbabve hapishaneleri ölüm kampı gibi Batı’nın yaptırımları, yüzde 200 milyonlara ulaşan enflasyon ve gıda kıtlığı nedeniyle insani krizin giderek ağırlaştığı Zimbabve’de, açlıktan ve hastalıktan dolayı ölümle burun buruna yaşayan mahkûmların görüntüleri ülkede yaşanan dramı gözler önüne serdi. Güney Afrika televizyonunun yayımladığı ve gizli çekilen belgeselde, Beitbridge kentindeki bir hapishanede tüberküloz ve çeşitli ölümcül hastalıklardan, bakımsızlıktan ve açlıktan ayakta duramayan erkek mahkûmların görüntülerine yer verildi. Zimbabve’de her gün 20 kişinin hapishanelerde öldüğü belirtiliyor. (Fotoğraf: AP) Aşõrõ sağcõ NPD’ye verilen para cezasõnõn ardõndan partinin varlõğõnõ sürdürmesinin zor olacağõ belirtiliyor. Erdoğan çifti G-20’de. TÜRK KALP VAKFI Yaşamınızı Şansa Bırakmayın Kalbinizi Koruyun 19 Mayıs Cad. No:8 Şişli / İSTANBUL Tel: (212) 212 07 07 (pbx) http://www.tkv.org.tr