Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
7 KASIM 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
DİZİ 9
M. KEMAL GÖĞSÜNDEN VURULUYOR
S
üngü takmõş askerler hep birden fõr-
layarak ve “Allah Allah” haykõ-
rõşlarõyla İngiliz siperlerine atõlõr-
lar. Kendisi her zaman olduğu gibi aske-
rinin önündedir. İlk hattaki İngiliz asker-
lerinin tümü yok edilir ve Türk askerleri
Conk Bayõrõ’ndan aşağõya akmaya baş-
larlar. Daha aşağõda bulunan Yeni Zelan-
dalõ askerlerin makineli tüfekleri Türk
askerlerine çok kayõp verdirir. Makineli tü-
feklerden birini kullanan bir asker hatõra-
larõnda şöyle der: “Silahımın iyi durum-
da olduğunu biliyordum ve tetikle oy-
nuyordum ki tepeye baktığımda hayret
verici bir şey gördüm. Türkler büyük bir
kitle halinde tepeyi aşarak geliyorlardı...
Silahımı doğrulttum ve yapacağım tek
şey tetiği çekmekti ve doğal olarak on-
lar her tarafa yığılıp kaldılar.”
Gün ağarõnca taarruzu gören İngiliz ge-
mileri ve kara topçusu Conk Bayõrõ’nõ kor-
kunç bir top ateşine tutar ve çok kayba ne-
den olur. Bu ateş “Conk Bayırı’nı ce-
henneme çevirmişti” der Alb. Mustafa
Kemal. O askerlerinin arasõnda ve ateş al-
tõnda korkusuzca duruyor, emirler veriyor
ve askerlerini cesaretlendiriyordu. Göğ-
sünün sağ tarafõna bir şarapnel parçasõ çar-
par. Fakat cebindeki saatini parçalar ve vü-
cuduna girmez. Kendi deyişiyle “yalnız de-
rince bir kan lekesi” bõrakõr. Vurulduğunu
gören yanõndaki subaya bunu askerlere fark
ettirmemesini söyler. Saati onu ölümden
kurtarõr ve büyük bir olasõlõkla Türk ulu-
sunu sonradan esaretten kurtarõp yeni bir
çağdaş ve laik cumhuriyeti kurmasõna ön-
cü olur. Türk askerlerinin bir bölümü
“The Farm”a ulaşõr ve Moseley’nin bu-
lunduğu 38. Tugay da bu şiddetli çarpõş-
malara katõlõr.
Buradan kurtulan bir İngiliz askeri ora-
daki çarpõşmayõ şöyle anlatõr: “Büyük bir
kitle halinde geliyorlardı, omuz omu-
zaydılar, bazı yerlerde sekiz diğerlerinde
üç-dört asker arka arkaya idiler. Türk-
ler aramıza girdiler, vücut vücuda, bı-
çaklarla, taşlarla ve dişlerle korkunç bir
çarpışma oldu.”
MOSELEY BAŞINDAN
VURULUYOR
Henry Moseley de komuta ettiği yirmi
altõ askeriyle beraber bu çarpõşmanõn için-
dedir. Telefonla yerlerini bildirip yardõm
istemeye ve emirleri iletmeye çalõşmak-
tadõr. Taarruz eden Türk askerlerine çok ya-
kõndõr. Mesajõnõ iletemeden saat 10’a doğ-
ru başõndan vurulur ve 28. yaş gününe iki
ay kala yaşamõnõ yitirir. 38. Tugay Ko-
mutanõ General Baldwin, tugayõn binbaşõsõ
ve birçok subayõ da yaşamõnõ yitiren yak-
laşõk bin İngiliz askerinin arasõndadõr.
Sağ kalanlar denize doğru geri çekilmeye
başlar. Conk Bayõrõ tamamen temizlen-
miştir. Müttefikler buraya bir daha ayak ba-
samayacaklardõr.
General Ian Hamilton raporunda
“Türkler pek yiğitçe saldırdılar ve dö-
vüştüler” diye yazar. Diğer bir söyleşi-
de şöyle der: “Öylesine umutsuz bir çar-
pışma ki anlatılamaz. Türkler tekrar
tekrar geldiler.. harika dövüşerek,
Tanrı’nın adını haykırarak. Bizim as-
kerlerimiz buna karşı geldiler, ırkları-
nın eski ananesini koruyarak ve cesa-
retle. Çekinmeden durdukları yerde öl-
düler.”
Atatürk İstanbul’un değil, tüm
memleketin işgalini önledi...
Albay Fahrettin
(Fahrettin Altay),
10 Ağustos taar-
ruzu için “Mustafa Kemal
10 Ağustos’ta yalnız İs-
tanbul’un değil, tüm
memleketin işgalini önle-
miştir...” der.
Times muhabiri E. Ash-
mead Bartlett’e göre “Bu
muharebe devler ülkesin-
de bir devler muharebesi”
idi. General Von Sanders o
akşam Enver Paşa’ya gön-
derdiği telgrafta şöyle der
“Bu sabah Conk Bayı-
rı’nda karşımızda bulu-
nan düşmana üç alayla ta-
arruz edilerek düşmana
büyük kayıp verdirilmiş
ve büyük bir bölümü ara-
ziden geri püskürtülmüş-
tür. Bu taarruzu Mustafa
Kemal Bey bizzat idare et-
miş ve birlikler pek büyük
yüksek kahramanlıkla
muharebe etmişlerdir…”.
Moseley, Gelibolu Yarõ-
madasõ’na vardõğõndan bu
yana annesine devamlõ ola-
rak mektup yazar. Varõşõn-
dan iki aydan daha az bir sü-
re sonra mektuplarõ kesilir.
Sonunda Moseley’nin su-
bay arkadaşlarõnõn birin-
den annesine o korkunç
mektup gelir: “Oğlunuz
bir kahraman olarak öl-
dü, son ana kadar yerini
bırakmayıp görevini yap-
tı. Başından vuruldu ve bu
nedenle ölümü ani oldu.
Tugay onunla çok yete-
nekli bir subayı ve iyi bir
arkadaşı yitirdi. Onun
için işi her şeyden önce ge-
lirdi ve tüm ayrıntılara
çok dikkat ederdi.”
Bilim dünyası
şokta
Moseley’nin ölümü, bi-
lim dünyasõnda büyük şok
etkisi yaratõr. Haber Manc-
hester’e geldiğinde Ernest
Rutherford şoke olur. Sci-
ence dergisine bir not yazar
ve “O benimle çalışan
genç insanların en iyisiy-
di, ölümü bilime çok bü-
yük bir kayıptır” der. Ya-
nõnda daha önce çalõşan ve
o an cephede olan birçok
kişiye mektup yazarak kö-
tü haberi verir. Royal So-
ciety’nin üyesi olmamasõna
karşõn Moseley’nin ölüm
haberi Proceedings of the
Royal Society’de yayõm-
lanõr.
Elektronun yükünü ölç-
mesiyle bilinen Nobel ödü-
lü sahibi Amerikalõ fizikçi
Robert A. Milikan’õn şu
sözleri çok ilginçtir: “En
parlak bir tasarlamayla ve
yetenekle yapılan ve ay-
dınlatıcı sonuçların elde
edildiği az sayıda araş-
tırmaların biriyle bu genç
adam daha önce rüyasını
bile göremediğimiz bir bi-
çimde atomun dünyasını
görebileceğimiz pencere-
leri açmıştır. Avrupa’da-
ki bu savaş, başka bir şey
yapmayıp sadece bu genç
insanın yaşamını bitirse
bile tarihte görülen en
korkunç ve en onarıla-
mayacak bir cinayettir”.
Arkadaşõ Charles G.
Darwin, Moseley’nin ta-
nõdõğõ en parlak insan ol-
duğunu söyler. Maddenin
dalga-parçacõk çift karak-
teri teorisiyle bilinen Nobel
ödülü sahibi Fransõz fizik-
çi Louis de Broglie şöyle
konuşur: “Moseley Yasa-
sı, doğa filozofisinin en
büyük ilerlemelerinden
biridir.” Niels Bohr, “O
sadece deneysel bilimci
olmayıp çok iyi bir teorik
anlayışa da sahipti” der.
Yõllar sonra 1962’de ölü-
münden bir süre önce
Bohr’un söylediği şu söz-
ler çok ilginçtir: “Aslında
Rutherford’un çalışması
(nükleer atom) ciddiye
alınmamıştı. Bugün an-
layamayız, fakat bu hiç
ciddiye alınmamıştı. Bu
çalışmadan hiçbir yerde
söz edilmezdi. Büyük de-
ğişiklik Moseley’den
geldi.”
Biyokimyacõ ve popüler
bilim yazarõ Isaac Asimov,
Moseley’nin ölümü için şu
yorumu yapar: “Yaşasaydı
onun daha neler yapabi-
leceğini göze alır-
sak, ölümü sava-
şın insanlığa en
pahalıya mal
olduğu tek
ölümdür.”
Mose-
l e y ’ n i n
ölümün-
den bir ay
sonra hâlâ bu
şokun etkisinden kur-
tulamayan Rutherford Na-
ture dergisine bir mek-
tup gönderir ve askeri or-
ganizasyonlarõn bilimde
çalõşan böyle değerli kişi-
leri cepheye göndermesi-
nin bir ulusal trajedi ol-
duğunu söyler. Bu kõnama,
Moseley’nin yanõ sõra sa-
vaşõn çeşitli cephelerinde
ölen bilimciler için de ge-
çerlidir. Rutherford’un bu
kõnamasõ etkisini gösterir
ve daha sonra 2. Dünya
Savaşõ sõrasõnda İngiliz
hükümeti bilimcilere sa-
dece cephe gerisinde gö-
rev verir. Alman tarafõ bi-
le bu acõyõ paylaşõr. Daha
önce Rutherford’la çalõ-
şan Almanya’da Karlsru-
he Teknik Üniversite-
si’ndeki Kasimir Fajans,
Die Naturwissenschaf-
ten dergisine gönderdiği
yazõda “Olağanüstü ye-
tenekli bu insanın ölümü
bilimsel çevrelerde bü-
yük acı yaratacaktır” der.
Evden 10 römork çöp çıktı
SALİHLİ (AA) - Manisa’nõn Salihli ilçesin-
de, belediye ekipleri, çevreye kötü kokular ya-
yõldõğõ yönündeki ihbar üzerine Mithatpaşa Ma-
hallesi Fevzi Paşa Caddesi’ndeki Osman Ü’ye
ait eve gitti. Ev sahibini ikna ederek içeri giren
zabõta ekibi, evin bütün odalarõnõn çöple dolu
olduğunu gördü. Yaklaşõk 4 saat çalõşan ekipler,
evden 10 traktör römorku dolusu çöp çõkardõ.
Diğer yandan evin kapõsõndaki “Buraya çöp
dökmeyin” yazõsõ ise dikkat çekti.
Kuban’a Eğitim Onur Ödülü
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ulusal
Eğitim Derneği’nin “Eğitim Onur Ödülü”, Prof.
Dr. Doğan Kuban’a verilecek. Ulusal Eğitim
Derneği’nden yapõlan açõklamada, her yõl veri-
len “Eğitim Onur Ödülü”nün, bu yõl “Türk ve
Anadolu mimarlõk eğitiminin dünyaca tanõnmõş
hocalarõndan” Prof. Dr. Kuban’a, 24 Kasõm Öğ-
retmenler Günü’nde düzenlenecek törenle veri-
leceği kaydedildi. Kuban halen gazetemizin Bi-
lim Teknoloji ekinde yazõyor.
Dilbilimci Ayverdi yaşamını yitirdi
İstanbul Haber Servisi - Türk dilbilimci
İlhan Ayverdi 83 yaşõnda vefat etti. Kubbealtõ
Akademisi Kültür ve Sanat Vakfõ Başkanõ
Ayverdi, bugün Merkezefendi Camisi’nde
kõlõnacak öğle namazõnõn ardõndan Merkez-
efendi Mezarlõğõ’nda toprağa verilecek. İstan-
bul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili
ve Edebiyatõ Bölümü’nü bitiren Ayverdi’nin,
34 yõl emek verdiği Misalli Büyük Türkçe
Sözlük en önemli eseri oldu.
2 milletvekili yasası için başvuru
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP,
her ilin en az 2 milletvekili çõkarmasõnõ düzen-
leyen yasayõ, “eşit oy ve temsilde adalet ilkesi-
ne” aykõrõ olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahke-
mesi’ne götürdü. CHP Grup Başkanvekili Hak-
kõ Suha Okay, yasanõn anayasanõn 2, 10, 67 ve
80. maddelerine aykõrõ olduğunu söyledi.
Örgüt üyeleri ölü bulundu
Yurt Haberleri Servisi- Bitlis’in Mutki ilçe-
si kõrsal alanõnda önceki gün bulunan 2 cese-
din, terör örgütü PKK üyelerine ait olduğu be-
lirlendi. Öte yandan, Suriye güvenlik güçlerinin
Halep ve Kamõşlõ kentlerinde terör örgütünün
hücre evlerine yönelik eşzamanlõ operasyonun-
da Menal İbrahim (28) ve Roj Hat Subhi (27)
gözaltõna alõnõrken evlerde 75 kilogram uyuştu-
rucu madde ele geçirildi. İstanbul’da ise terör
örgütüne yardõm sağlamak amacõyla tehdit yo-
luyla zorla örgüt adõna para topladõğõ gerekçe-
siyle gözaltõna alõnan 11 kişiden 2’si tutklandõ.
‘Çocuk pornosu’ tutuklaması
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara
Kaçakçõlõk ve Organize Suçlarla Mücadele Şu-
be Müdürlüğü Bilişim Suçlarõ Büro Amirliği
görevlileri, Avusturya polisinin Interpol kana-
lõyla yaptõğõ bir başvuru üzerine Berat B. (40)
adlõ kişiyi takibe aldõ. Takibin ardõndan, bilgisa-
yar tamirciliği yaptõğõ bildirilen bu kişinin evine
baskõn düzenlendi. Evdeki cihazlarda yapõlan
incelemede bilgisayarõnda 400 binden fazla ço-
cuk pornosu görüntülerini depoladõğõ tespit edi-
len zanlõ mahkeme tarafõndan tutuklandõ.
Malki davasında tahliye
BURSA (Cumhuriyet) - Yargõtay 1. Ceza
Dairesi’nin Bursa 2. Ağõr Ceza Mahkemesi’nce
verilen kararõ ikinci kez bozmasõnõn ardõndan
yeniden görülmeye başlanan Nesim Malki cina-
yeti davasõnda, tutuklu sanõklardan Burhanettin
Türkeş’in tahliyesine karar verildi. Türkeş tahli-
ye sonrasõnda yaptõğõ açõklamada, “Bundan son-
ra köyde yaşamayõ düşünüyorum” diye konuştu.
Deprem olasılığı 50’de bir
İstanbul Haber Servisi - Boğaziçi Üniversi-
tesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştõrma
Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Erdik, İs-
tanbul’da bir yõlda 7 büyüklüğünde depremin
meydana gelme ihtimalinin 50’de 1 olduğunu
söyledi. Erdik “İhtimal küçük gibi gözükse de
dünyadaki mega kentler açõsõndan en büyük ih-
timal. Bu ihtimali dünyada paylaşan üç kent
var. İstanbul, Tokyo ve San Francisco” dedi.
2010’da 40 bin öğretmen
ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - Milli
Eğitim Bakanõ Nimet Çubukçu, TBMM Plan ve
Bütçe Komisyonu’nda sözleşmeli öğretmen uy-
gulamasõna karşõ olduğunu belirterek bu öğret-
menlerin kadroya geçirilmesi konusundaki yasa
tasarõsõ hazõrlõğõnõ, Maliye Bakanlõğõ ve Perso-
nel Genel Müdürlüğü’ne gönderdiğini söyledi.
Bu süre içinde kadrolu öğretmen taleplerinin
olacağõnõ belirten Çubukçu, “2010’da düşündü-
ğümüz kadro sayõsõ 40 bin” dedi.
Dubai’ye kadın müftü
ANKARA (AA) - Filistin’de yayõmlanan El
Kuds gazetesinde çõkan habere göre, Dubai Di-
yanet İşleri Fetva Dairesi Müdürü Dr. Ahmed
Bin Abdulaziz, Dubaili kadõnlar dini sorunlarõnõ
erkek müftülere anlatmaktan çekindiği için ka-
dõn müftülerin görevlendirileceğini söyledi.
Okul ve üniversitelerde de kõz öğrencilerin dini
sorunlarõnõ hocalarõna anlatamadõğõnõ belirten
Bin Abdulaziz, sorulara kadõn müftülerin cevap
vermesinin uygun olacağõnõ ifade etti.
Henry G. J. Moseley and
Charles G. Darwin, The Ref-
lexion of the X-Rays, Phil.
Mag. 26, 210-232, 1913.
Henry G. J. Moseley, The
High-Frequency Spectra of
the Elements, Phil. Mag.
26, 1024-1034, 1913.
Henry G. J. Moseley, The
High-Frequency Spectra of
the Elements, Part II, Phil.
Mag. 27, 703-713, 1914.
Lord Kinross, Ataturk: A
Biography of Mustafa Ke-
mal, Father of Modern Tur-
key, Quill, William Mor-
row, New York, 1964.
John L. Heilbron, The
Work of H. G. J. Moseley,
Isis, 57, 336-364, 1966.
Bernard Jaffe, Moseley
and the Numbering of the
Elements, Anchor Books,
Doubleday & Company,
Inc., Garden City, New
York, 1971.
Isaac Asimov, Asimov’s
Biographical Encyclopedia
of Science and Technology,
Anchor Books,Doubleday
& Company, Inc., Garden
City, New York, 1972.
John L. Heilbron, H. G. J.
Moseley: The Life and Let-
ters of an English Physi-
cist, 1887-1915. University
of California Press, Berkeley
and Los Angeles, California,
1974.
C. E. W. Bean, The Story
of Anzac: From 4 May,
1915, to the Evacuation of
the Gallipoli Peninsula (The
Official History of Australia
in the War of 1914-1918,
Volume 2), University of
Queensland Press, 1981.
Richard Rhodes, The Ma-
king of the Atomic Bomb, Si-
mon & Schuster, New York,
1986.
Mustafa Kemal, Anafar-
talar Muharebatõ’na Ait Ta-
rihçe, Türk Tarih Kurumu
Basõmevi, Ankara, 1990.
Şevket Süreyya Aydemir,
Tek Adam, Mustafa Kemal,
1. Cilt, Remzi Kitapevi, İs-
tanbul, 1994.
Alan Moorehead, Galli-
poli, Ballantine Books, New
York, 1996.
M. A. B. Whitaker, The
Bohr-Moseley Synthesis and
a Simple Model for Atomic
X-Ray Energies, Eur. J.
Phys. 20, 213-220, 1999.
Liman von Sanders, Five
Years in Turkey, The Battery
Press, Inc., Nashville, 2000.
Dan van der Vat, The Ship
That Changed The World,
The Escape of the Goeben to
the Dardanelles in 1914,
Birlinn Limited, Edinburgh,
2000.
Richard Reid, A “Duty
Clear Before Us”, Com-
monwealth Department of
Veterans’ Affairs, Canberra,
Australia, 2000.
Nigel Steel and Peter Hart,
Defeat at Gallipoli, Pan Bo-
oks, London, 2002.
Tonie and Valmai Holt,
Major & Mrs. Holt’s Batt-
lefield Guide to Gallipoli,
Leo Cooper, Barnsley, 2002.
Erol Mütercimler, Geli-
bolu 1915, Alfa Yayõnlarõ,
İstanbul, 2005.
Sermet Atacanlõ, Atatürk
ve Çanakkale’nin Komu-
tanlarõ, MB Yayõnevi, İs-
tanbul, 2007.
Dan van der Vat, The Dar-
danelles Disaster. Winston
Churchill’s Greatest Failu-
re, Duckworth Overlook,
Peter Mayer Publishers,
Inc., London & New York,
2009.
B İ T T İ
KİMLİĞİ BİLİNMEDEN GÖMÜLDÜ
ÇANAKKALE’DE SAVAŞAN
ASKERLER SİPERDE
DİNLENİRKEN.
(Fotoğraf:AA)
Gelibolu Yarõmadasõ’nda ölen birçok in-
sanõn cesedi muharebelerin yoğunluğu ne-
deniyle hemen gömülemez. Savaştan son-
ra 1919’da İngilizler yarõmadaya dönerek
çeşitli alanlarda bulduklarõ insan kemikle-
rini gömmek için birçok mezarlõk yaparlar.
“The Farm” düzlüğünü de General Bald-
win’in 38. Tugay’õndan kalan insan ke-
mikleri ile örtülmüş olarak bulurlar. Bura-
da yaptõklarõ mezarlõğa bulduklarõ 652 ki-
şiyi gömerler.
Bunlardan sadece 7’sinin kimliğinin bi-
lindiği sanõlmaktadõr ve bu askerlerin adõ-
nõ taşõyan 7 mezar taşõ vardõr. Büyük bir ola-
sõlõkla Moseley de kimliği bilinmeyen 645
askerden biridir ve bu mezarlõkta yat-
maktadõr. Bugün Conk Ba-
yõrõ’ndan aşağõya bakõl-
dõğõnda yaklaşõk 400
metre uzaklõktaki
“The Farm” me-
zarlõğõ görünür. İn-
gilizler askerlerinin
anõsõna birkaç anõt
yaparlar. Bunlar-
dan en büyüğü Sed-
dülbahir bölgesinde bir
Mõsõr obeliskini andõran
mermerden yapõlmõş “Helles Memorial”
adlõ anõttõr. Bu anõtõn üzerinde mezarlarõ bi-
linmeyen 19 bin askerin adı yazõlõdõr.
Bunlarõn arasõnda Teğmen Henry Gwyn
Jeffreys Moseley’nin de adõ vardõr.
Moseley artõk Türk vatanõnõn en kutsal
yerlerinin birinde yatmaktadõr. 1934’te
Cumhurbaşkanõ Gazi Mustafa Kemal Ata-
türk, İçişleri Bakanõ Şükrü Kaya’ya Geli-
bolu Yarõmadasõ’nda Mehmetçiklerin me-
zarõ başõnda okumasõ için o ünlü söylevini
verir. Bugün bu söylev Arõburnu bölgesin-
de dikilmiş büyük bir anõtta İngilizce ola-
rak yazõlõdõr: “Bu memleketin toprakları
üstünde kanlarını döken kahramanlar!
Burada bir dost vatanın toprağındasınız.
Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun
koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını
harbe gönderen analar! Gözyaşlarınızı
dindiriniz. Evlatlarınız bizim bağrımız-
dadır. Huzur içindedirler ve huzur için-
de rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar, bu
topraklarda canlarını verdikten sonra ar-
tık bizim evlatlarımız olmuşlardır.”
Henry Moseley de bu kutsal topraklarda
Mehmetçiklerle beraber yatmaktadõr ve
ulu önder Atatürk’ün dediği gibi artõk bu va-
tanõn bir evladõ olmuştur.
Kaynaklar (yayımlanma tarihi sırasına göre):