Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 30 KASIM 2009 PAZARTESİ
4 HABERLER
2000’Lİ YILLARDA
ERDAL ATABEK
Geleceğimizin Atatürk’ü (3)
Atatürk’ün günümüzde bize soruları şunlar
olurdu:
1. Bugün hedeflerinizi biliyor musunuz?
Bugün yeni bir dünyada yaşıyoruz. Bilişim
devriminin günlük yaşamımızı değiştirdiği,
biyoteknoloji devriminin yaşamımız içine girdiği
yeni bir dünya.
Güç dengeleri değişik. İlişkiler karmaşık.
Bütün dengeler değişken. Amerika tek güç
görünüyor ama değil. Hindistan, Çin yeni
dünya devleri. Asya güçleniyor.
Siz, bugünün ulusal hedeflerini biliyor
musunuz?
2. Koşulları doğru ölçüyor musunuz?
1946 yılından beri seçimler yapıyorsunuz.
Ülkenin seçimle gelen iktidarı her seçimle biraz
daha sağa kaydı. Bugün din referanslı bir
siyasal iktidarınız var.
Neden böyle olduğunu anlıyor musunuz?
Kendi sorumluluk payınızı görebiliyor, daha
önemlisi kabul ediyor musunuz? Ne
yapabileceğinizi planlıyor musunuz?
3. Toplumsal güçlerinizi ölçüyor musunuz?
Biliyorsunuz, Kurtuluş Savaşı ve Türkiye
Büyük Millet Meclisi halkın iradesiyle
gerçekleşti. Bugün halk iradesi sizin yanınızda
mı, değil mi? Her iki durumun da nedenlerini
düşünüyor musunuz? Toplumsal güçlerinizi
ölçemiyorsanız hedeflerinize nasıl
ulaşacaksınız?
4. İç ve dış dostlarınızı tanıyor musunuz?
Bu güçleri kendi gücünüze katabiliyor
musunuz?
5. İç ve dış düşmanlarınızı biliyor musunuz?
Onları nasıl etkisiz kılacağınızı ya da yanınıza
alacağınızı hesaplıyor musunuz?
6. Mücadele sürenizi hesaplıyor musunuz?
Aylar hatta yıllar sürecek bir mücadeleyi göze
alıyor musunuz?
7. Mücadele gücünüzü arttırabiliyor
musunuz?
Mücadele çok yıpratıcı bir süreçtir. Güçleriniz
kaybolabilir, karşı tarafa geçebilir, böylece
azalır. Siz bu süreçte güç arttırımını nasıl
yapabileceğinizi planlıyor musunuz?
8. Mücadele azminiz her koşulda sürüyor
mu?
Yoksa, yıpranmaya karşı dayanıksız mısınız?
Bıkıyor musunuz? ‘Bana mı kaldı?’ diyor
musunuz? Size kaldığının farkına varıyor
musunuz?
9. Her an, her koşulda, her alanda bıkmadan,
yorulmadan çalışmayı göze alıyor musunuz?
10. Kaybetmeyi göze aldığınız şeyler kadar
cesur olabileceğinizi biliyor musunuz?
İşte, Atatürk’ten geleceğimize ilişkin on soru.
EVET diyorsanız yolunuz açık olsun.
Evet diyemiyor, ‘bilmem ki’ ile geçiştiriyor,
‘birileri yapar herhalde’ diyorsanız;
Geleceğinizin karanlığı bugünden görünüyor.
Bayramınız mı? İlerde kutlanacak bir şölendir
bayram...
erdalatak@gmail.com
EMİNE KAPLAN
ANKARA - Kürt açõlõmõ çerçe-
vesinde işkence ve kötü muamelenin
önlenmesi için bağõmsõz kurullar
oluşturulacağõnõ açõklayan AKP hü-
kümeti, AİHM’nin verdiği kararlara
ilişkin ödenen tazminatlarõ sorumlu
kamu görevlilerine rücu ettirmiyor.
Adalet Bakanõ Sadullah Ergin,
AİHM’nin 1995-2008 yõllarõ ara-
sõnda 1676 ihlal davasõnda Türkiye’yi
tazminata mahkûm ettiğini açõklar-
ken; tazminatlarõn sorumlu kamu
görevlilerine rücu ettirilmesi için
yalnõzca 5 kamu görevlisi hakkõnda
dava açõldõğõnõ söyledi. Ergin’in ver-
diği bilgiye göre, bugüne kadar taz-
minat cezalarõnõn rücu ettirildiği bir
tek kamu görevlisi bulunmuyor.
CHP Antalya Milletvekili Hüsnü
Çöllü, Ergin’in yanõtlamasõ istemiy-
le soru önergesi verdi.
Çöllü, önergesinde i önergede
“AİHM’ye açılan davalarda Tür-
kiye, şu ana kadar kaç davada ne
kadar tazminata mahkûm olmuş ve
ne kadar ödeme yapılmıştır? İş-
kence ve kötü muamele ile yaşam
hakkı ihlali gibi nedenlerle açılan
davalarda ödenen tazminatlarla
ilgili kaç kamu görevlisi hakkında
ne kadarlık tazminat istemi ile ilgili
işlem yapılmıştır? Yapılmamış ise
gerekçesi nedir” sorularõnõ yöneltti.
128 milyon TL tazminat
Ergin’in verdiği bilgiye göre, Tür-
kiye, 1995-2008 yõllarõ arasõnda
AİHM’nin 1676 davada verdiği ihlal
kararõ uyarõnca 101 milyon 709 bin
TL, 9 milyon 631 bin Fransõz Fran-
gõ, 7 milyon 278 bin Avro, 2 milyon
159 bin ABD Dolarõ, 1 milyon 663
bin İngiliz Sterlini ve 57 bin 369 Al-
man Markõ olmak üzere bugünkü
döviz kuruyla hesaplandõğõnda yak-
laşõk 128 milyon 598 bin TL tazmi-
nat ödedi. AİHM ve uluslararasõ tah-
kim kuruluşlarõ tarafõndan Türkiye
hakkõnda verilen kararlarda, kamu gö-
revlilerine ilişkin herhangi bir kusur
değerlendirmesi yapõlmadõğõnõ be-
lirten Ergin, şu bilgileri verdi: “Ba-
kanlığımızca dava konusu olayın il-
gili bulunduğu idarelerden, kamu
görevlilerinin kişisel sorumluluk-
larının olup olmadığının, sorum-
luluk söz konusu ise sorumluların
açık kimlik ve tebligata elverişli ad-
reslerinin bildirilmesi talep edil-
mektedir. İlgili idarelerce bildiril-
mesi halinde Borçlar Kanunu’nun
41. ve devamı maddeleri uyarınca
bildirilen kişiler aleyhine rücuen
alacak davaları açılmaktadır.”
Üç dava açıldı
AİHM’nin 3 kararõ gereği yapõlan
ödemelerin tahsili için rücu davala-
rõnõn açõldõğõnõ belirten Ergin, dava-
lardan birinin reddedildiğini, ikisinin
ise sürdüğünü söyledi. Ergin, işken-
ce ve kötü muamele ile yaşam hak-
kõ ihlaline ilişkin 48 bin 500 Av-
ro’nun tahsili için 5 kamu görevlisi
aleyhine 3 dava açõldõğõnõ, bunlardan
birinin reddedildiğini, 2’sinin ise
sürdüğünü bildirdi.
Türkiye’nin AİHM’ye ödediği tazminatlar nedeniyle yalnõzca 5 kamu görevlisine rücu davasõ açõldõ
AKP işkenceciyi koruyor
İstanbul Haber Servisi - İdamõndan yaklaşõk 500
yõl sonra Yunanistan’õn Serez kentindeki meza-
rõndan, 29 Kasõm 1961’de Cağaloğlu’ndaki 2.
Mahmut Türbesi’nin bulunduğu mezarlõğa nakle-
dilen devrim tarihinin önde gelen isimlerinden Şeyh
Bedreddin, dün Halkõn Kurtuluş Partisi (HKP) üye-
lerince mezarõ başõnda anõldõ.
“İlk sosyal devrimci Şeyh Bedreddin’in öz-
lemlerini ve ideallerini yaşatacağız”, “Halkız,
haklıyız kazanacağız” döviz ve pankartlarõ açan
HKP’liler, “Şeyh Bedreddin ölümsüzdür”, “Bed-
reddin’in davası, davamızdır” sloganlarõ attõ. HKP
İstanbul İl Başkanõ Pınar Akbina, Şeyh Bedred-
din’in halkõn alõn terinin karşõlõğõnõ alacağõ kardeşçe
ve eşitce bir düzen kurmak için mücadele ettiğini
söyledi. Akbina, Bedreddin, yalnızca bedence ara-
mızdan ayrıldı, yüzyıl geçmesine karşın düşün-
celeriyle, mücadelesiyle halen yaşıyor” dedi.
‘Düşünceleriyle
hâlâ yaşõyor’
‘Halk sağlığı tehlikeye atıldı’
TÜREY KÖSE
ANKARA - CHP’nin GDO Yö-
netmeliği tartõşmalarõ üzerine kur-
duğu komisyonun üyelerinden Muğ-
la Milletvekili Gürol Ergin, yönet-
melikte yapõlan değişikliklerin “it-
halatçıların baskısı ve iktidarın
fiyatların yükseleceğinden duy-
duğu endişeden kaynaklandığını”
söyledi. Ergin, “Yalnızca ithalatçı-
nın sorunu çözüldü. İktidar ke-
sinlikle GDO’lu olduğunu bildiği
ürünleri, halkın sağlığını tehlike-
ye atarak içeri sokmuş oldu” açõk-
lamasõnõ yaptõ.
Tarõm ve Köyişleri Bakanlõğõ, 26
Ekim’de çõkardõğõ GDO yönetmeli-
ğini yoğun tepkiler üzerine 25 gün
sonra değiştirdi. Yönetmeliğin çõka-
rõlmasõndan önce kontrol belgesi al-
mõş ithalatçõlara 1 Mart 2010 tarihi-
ne kadar süre tanõndõ. CHP GDO Ko-
misyonu üyelerinden Gürol Ergin,
“Yönetmeliğin apar topar çıka-
rıldığı ortaya çıktı. Mart ayına
kadar ne getirirsen getir Türki-
ye’ye sokacaksın, hiçbir analiz
yapmadan. Ondan sonra yönet-
melik uygulanacak. 27 üründe
GDO analizi yapılacaktı, 9’a in-
dirdiler. Bu da şu anlama geliyor:
Anlamadan, dinlemeden, bilmeden
sıralamışlar. Dünyada ticarete ko-
nu olan GDO’lu ürünler belli, bi-
zim bunların içinden ülkemize al-
dıklarımız belli. Hiç ilgisi olmayan
bütün ürünleri saymış olmaları
bu konunun üzerinde ciddi olarak
durulmadığını gösteriyor” dedi.
Ergin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İktidar, ithalatçıların baskısı ve
fiyatların yükseleceğinden endi-
şeye kapıldı. Bunlar yem ham-
maddesi. Bunları girmemesi de-
mek, tavuk yemi fiyatının yüzde
100’lere varan oranda yükselme-
si anlamına gelir. Bu fiyat artışla-
rı onları korkuttu. Yönetmelik de-
ğişikliğiyle sorun çözülmedi. Yal-
nızca ithalatçı için sorun çözüldü.
Aslında şu çıktı ortaya: İktidar, ke-
sinlikle GDO’lu olduğunu bildiği
ürünleri halkın sağlığını tehlikeye
atarak içeri sokmuş oldu. Eskiden
GDO’lu olduğunu bilmiyoruz,
GDO’lu ürün girmiyor, dediler.
Analizde bunların GDO’lu oldu-
ğunun ortaya çıkması üzerine, şu
tarihe kadar serbeste girebilir, di-
yerek GDO’lu ürünleri serbestçe
Türkiye’ye sokmuş olacaklar. Ön-
celikle bu konuda bir yasa çıka-
rılmalı” diye konuştu.
CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza
Öztürk de Tarõm ve Köyişleri Ba-
kanõ Mehdi Eker tarafõndan yanõt-
lanmasõ istemiyle verdiği soru öner-
gesinde, yönetmelik değişikliğiyle it-
hal edilen ürünlerin GDO denetimi-
nin 1 Mart 2010 tarihine ertelendiğine
dikkat çekti. Öztürk, “1 Mart 2010
tarihine kadar, her türlü GDO’lu
ürünün, 1998 yılından bu yana ol-
duğu gibi, hiçbir kontrole tabi ol-
madan ülkeye serbestçe girmesinin
yolunun açıldığı iddiaları doğru
mudur? GDO’lu ürünlerin ülkeye
kontrolsüz girişine neden izin ve-
rilmiştir” sorularõna yanõt istedi.
CHPGDOKOMİSYONUÜYESİERGİN,YÖNETMELİKDEĞİŞİKLİĞİNİDEĞERLENDİRDİ
PROF. HURŞİT’TEN GDO UYARISI
‘Dışa bağımlı
hale geleceğiz’
SAMSUN (AA) - Ondokuz Mayõs Üniversitesi
(OMÜ) Mühendislik Fakültesi Gõda Mühendisli-
ği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdülkadir
Hurşit, “GDO’lu ürünler kısır olduğu için ül-
ke, bir süre sonra tohum alımında dışa bağım-
lı hale gelir” dedi.
Prof. Dr. Hurşit, Genetiği Değiştirilmiş Orga-
nizmalarõn (GDO) sağlõk açõsõndan oluşturduğu
risklerin yanõnda bir de ülkeyi dõşa bağõmlõ hale
getirme riski taşõdõğõnõ söyledi. GDO’lu ürünle-
rin kõsõr ürünler olduğunu, bu ürünlerin tohum
olarak kullanõlamayacağõnõn altõnõ çizen Prof. Dr.
Hurşit, özellikle buğday gibi stratejik ürünlerde
bu konu üzerinde hassasiyetle durulmasõ gerekti-
ğini ifade etti. Buğdayõn insanlarõn açlõğõnõ gider-
mede en önemli ürün olduğunu belirten Prof. Dr.
Hurşit, şöyle konuştu: “GDO’lu mısır ve soya
alımı yapıldığını biliyoruz. Buğday için de bu
söz konusu ise durum son derece ciddi demek-
tir. Çünkü buğday, stratejik bir üründür.
Stratejik ürünler, ülkelerin birbiriyle bunun
yüzünden savaşabileceği ürünlerdir. Buğday,
insanların açlığını gidermede en önemli ürün-
lerden biridir. GDO’lu ürünler, kısır ürünler-
dir. Belki verimi yüksektir, belki hastalıklara
karşı dirençlidir ama bu ürünlerden tohum
alamazsınız. Bizim üreticimiz ürünü eker, ha-
sattan sonra kendisine tohumunu ayırır. Belki
ilk başlarda ekonomik gelebilir.. ama sonra
ülke tamamen dışa bağımlı hale gelir. Bize bu
ürünü satmadıklarında ne yapacağız? Buğday
ekmeyecek miyiz? Birçok ülkede bunu yapı-
yorlar. Artık mısır ekemiyor, soya ekemiyor,
buğday ekemez hale geldiği zaman da o halkın
açlığı tokluğu o firmaların elinde olacak.”
‘Devlet ıslah çalışması yapmalı’
Bir ürünün verimini arttõrmak, hastalõklara kar-
şõ dirençli olmasõnõ sağlamak, farklõ iklim şartla-
rõna dayanõklõ kõlmak için õslah çalõşmalarõnõn
yapõlmasõnõn ülke için uzun vadede çok daha ya-
rarlõ olacağõnõn altõnõ çizen Prof. Dr. Hurşit, çok
uzun yõllar süren bu çalõşmalarõn kişiler veya fir-
malarca değil, tarõm politikasõ olarak devlet tara-
fõndan yapõlmasõ gerektiğini söyledi.
ŞIRNAK (Cumhuriyet) - Şõrnak’õn Beytüş-
şebap ilçesinde, DTP’nin bayramlaşma töreni-
ne katõlan Şõrnak Milletvekili Hasip Kaplan,
“Beytüşşebap’a, Uludere’ye, güzelim dağla-
rımıza domuz gribi gelmemiş. Çünkü domuz
gribi ve mikropların çoğu Ankara ve ötesin-
de kaldı” dedi.
Şõrnak’õn ilçelerinde bayramlaşma törenlerine
katõlan DTP’li Kaplan, Şõrnak İl Başkanõ Selim
Bayar ve bazõ ilçe belediye başkanlarõ ile birlikte
Beytüşşebap ilçesinde bayramlaşma törenlerine
katõldõ. Ankara’dan geldiğini ve halkla kucak-
laşarak bayramlaştõğõnõ belirten Kaplan, şunla-
rõ söyledi: “Domuz gribi ve mikropların çoğu
Ankara ve ötesinde kaldı. Halkımızın iki şe-
ye dikkat etmesi lazım: Bir domuzlara, iki
mikroplara. Irkçılık yapan mikroplara, ka-
fatasçılık yapan mikroplara, insanları asılla-
rı, kimlikleri etnisiteleri nedeniyle ayıran
mikroplara; dinleri, inançları nedeniyle ayı-
ran mikroplara ve kendini başkalarından üs-
tün gören mikroplara karşı, faşist mikropla-
ra karşı halkımızın çok uyanık olması lazım.”
‘Mikroplar
Ankara’da kaldõ’
Karakola molotoflu saldõrõ
Yurt Haberleri Servisi -
PKK’nin 31. kuruluş yõldönümü
nedeniyle terör örgütü üyeleri
çeşitli kentlerde korsan gösteriler
yaptõ. Mersin’de yaklaşõk 400
kişilik bir grup, taş ve molotof-
kokteylleriyle polis merkezine
saldõrdõ. Bir gösterici yaralandõ.
Diyarbakõr’da önceki akşam AKP
Kayapõnar İlçe Başkanlõğõ ile
Hizbullahçõlara yakõnlõğõyla bi-
linen iki derneğe molotofkokteylli
saldõrõ düzenlendi. AKP ilçe baş-
kanlõğõndan da ateşle karşõlõk ve-
rilmesi üzerine 17 yaşõndaki sal-
dõrgan yaralandõ. İstanbul Ok-
meydanõ’nda da araçlarõna mo-
lotofkokteyli atõlan polis me-
murlarõ yanmaktan son anda kur-
tuldu.
MERSİN’de Yeni Pazar, Şev-
ket Sümer ve Güneş mahallele-
rinde dün akşam saatlerinde top-
lanan PKK yanlõsõ yaklaşõk 400
kişi, 2 mahalle arasõnda kalan Si-
teler Polis Merkezi’ne yöneldi.
Göstericiler, ellerindeki molo-
tofkokteylleri ve havai fişekleri
karakola fõrlattõ. Karakolun ya-
kõnõndaki belediye ekmek kulü-
besi de ateşe verildi. Mersin Em-
niyet Müdürlüğü’nden çok sayõ-
da ekip Siteler Polis Merkezi’ne
yönlendirildi. Polis havaya ateş
açarak göstericileri dağõtmaya ça-
lõştõ. Göstericiler ara sokaklara da-
ğõldõ. Göstericiler kaçõşõrken 16
yaşõndaki Ş.A. ateşli silahla sağ
omzundan yaralandõ. Polis ekip-
leri, ara sokaklarda yakaladõkla-
rõ bazõ kişileri gözaltõna aldõ.
İSTANBUL Okmeydanõ’nda
dün akşam saatlerinde korsan
gösteri yapan bir grubun molo-
tofkokteyli ve havai fişek attõğõ
polis aracõ alevler içinde kaldõ.
Polisler, araçtan güçlükle dõşarõ
çõkarak yanmaktan son anda kur-
tuldu. Gösteride, yoldan geçen si-
vil araçlar da zarar gördü. İçinde
kadõn ve çocuklarõn bulunduğu
bir araç molotofkokteylinin atõl-
masõ ile ortaya çõkan alevlerin ara-
sõnda kaldõ. Araçtaki yurttaşlar
olaydan yara almadan kurtuldu.
DİYARBAKIR’da AKP Ka-
yapõnar İlçe Başkanlõğõ, Musta-
fazaf-Der ile Şûra Derneği’ne
düzenlenen molotoflu saldõrõlar-
da maddi hasar meydana geldi.
AKP Kayapõnar İlçe Örgütü’nde
ise güvenlik görevlisinin ateş
ettiği saldõrganlardan 17 yaşõn-
daki Selim Tekel yaralandõ. Li-
ce’ye bağlõ Fis köyünde düzen-
lenmek istenen etkinliğe valilik
izin vermedi. Bismil ilçesinde
düzenlenen yürüyüşe çok sayõ-
da kişi katõldõ. Çõnar ilçesinde
DTP İlçe Örgütü önünde yapõlan
gösteride Abdullah Öcalan le-
hine sloganlar atõldõ.
BATMAN ve VAN’da dü-
zenlenen etkinliklere katõlan
DTP milletvekilleri Ayla Akat
Ata ve Özdal Üçer, Kürt hal-
kõnõn 27 Kasõm’õ bayram olarak
kutladõğõnõ söyledi.
ŞANLIURFA’nõn Viranşehir
ilçesinde de bir grup, ateş yakõp
yolu trafiğe kapattõ. Bir balõkçõ
dükkânõnõn yanõndaki depo, atõ-
lan molotofkokteylleri nedeniy-
le hasar gördü. Polis, gösterici-
leri göz yaşartõcõ gazla dağõttõ.
Adalet Bakanõ Ergin’in verdiği bilgiye göre 1995-2008 yõllarõ arasõnda AİHM’nin 1676 davada
verdiği ihlal kararõ uyarõnca Türkiye bugünkü döviz kuruyla hesaplandõğõnda yaklaşõk 128 milyon
598 bin TL tazminat ödedi. Ergin, işkence ve kötü muamele ile yaşam hakkõ ihlaline ilişkin
AİHM kararlarõ gereğince yapõlan 48 bin 500 Avro’nun tahsili için 5 kamu görevlisi aleyhine 3
dava açõldõğõnõ, bunlardan birinin reddedildiğini, 2’sinin ise sürdüğünü bildirdi.
Bir kişi yaralandı - Göstericilerin attığı molo-
tofkokteyli Siteler Polis Merkezi’nin girişinde pat-
ladı. Karakolun camları da atılan taşlar nedeniyle
kırıldı. Saldırganlardan bir kişi yaralandı. İstanbul
Sultanbeyli’de ise belediye otobüsüne molotofkok-
teyli atıldı. Otobüs kullanılamaz hale geldi. (AA)
Terör örgütü PKK’nin 31. kuruluş yõldönümünde
göstericiler, Mersin ve İstanbul’u savaş alanõna çevirdi.
Mersin’de 400 kişilik bir grup molotofkokteylleriyle
karakola saldõrdõ. İstanbul’da da araçlarõna
molotofkokteyli atõlan polisler son anda kurtuldu.
KAPLAN’DAN İLGİNÇ YORUM
HKP ŞEYH BEDREDDİN’İ ANDI
Mersinİstanbul