28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 27 EKİM 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 Genelkurmay, İrticayla Mücadele Eylem Planı’yla ilgili ikinci kez soruşturma başlatõldõğõnõ açõkladõ Askeri savcı devredeANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanlõğõ, medyada “İrticayla Mücadele Eylem Pla- nı”na ilişkin yeni bazõ haberlerin yer almaya başlamasõ üzerine Genelkur- may Askeri Savcõlõğõ’nca, dün soruş- turmaya başlanõlmasõnõn sağlandõğõnõ duyurdu. Genelkurmay, “şayet orta- da delil değeri taşıyan bir belge mevcut ise bunun bulunması gere- ken yerin basın organları değil, yet- kili soruşturma makamları olduğu” vurgulanarak“yaşanan gelişmelerin, konuyla ilgili yeni deliller yaratma- ya yönelik çabalar olarak algılan- masının dahi mümkün olduğuna” dikkat çekildi. Duyuruda, “Bugün, bu konuda gelinen nokta vahimdir” değerlendirmesine yer verildi. Genelkurmay Başkanlõğõ’nõn inter- net sitesine dün saat 20.10’da konulan “bilgi notu”nun tam metni şöyle: 1. 23 Ekim 2009 tarihinden itibaren medyada, “İrticayla Mücadele Eylem Planı”na ilişkin yeni bazõ haberler yer almaya başlamõştõr. 2. Söz konusu planõn 12 Haziran 2009 tarihinde medyada gündeme ge- tirilmesini müteakip, hemen aynõ gün saat 10.50’de Genelkurmay Başkanlõğõ Askeri Savcõlõğõ’nca soruşturmaya başlanõlmõştõr. 3. Soruşturma, 24 Haziran 2009 ta- rihinde, 12 gün sonra sonuçlanmõş ve sonuçlar kamuoyuna açõklanmõştõr. 4. Soruşturma, aynen adli yargõ teşkilatõ içerisindeki Cumhuriyet Baş- savcõlõklarõ gibi, anayasal teminatlar al- tõnda bağõmsõz bir şekilde yargõsal faa- liyetlerde bulunan Genelkurmay Baş- kanlõğõ Askeri Savcõlõğõ tarafõndan yürütülmüştür. Askeri Savcõlõk, yasa- lar çerçevesinde tüm hususlarõ ince- lemiş ve bir karara ulaşmõştõr. Verilen karara, bağõmsõz ve tarafsõz bir soruş- turma neticesinde ulaşõlmõştõr. Huku- ka saygõlõ olduğunu ifade eden hiç kim- senin, karara karşõ saygõsõz tavõrlar içi- ne girme ve karara gölge düşürmeye çalõşma hak ve yetkisi yoktur. ‘Çiçek’in görev yeri değişti’ 5. Soruşturma devam ettiği sõrada, Dz. P. Kur. Alb. Dursun Çiçek; bulunduğu görevden alõnarak Ge- nelkurmay Ana Karargâhõ binasõ dõ- şõnda bulunan Terörle Mücadele Mü- kemmeliyet Merkezi Akademik Ku- rulu’nda geçici olarak görevlendiril- miş, 4 Eylül 2009 tarihinde de Deniz Kuvvetleri Komutanlõğõ Karargâ- hõ’na atandõrõlmõştõr. Başbuğ’un açıklamaları 6. Genelkurmay Başkanõ, 26 Hazi- ran 2009 tarihindeki toplantõsõnda aşağõdaki açõklamalarõ yapmõştõr: a. “Türk Silahlı Kuvvetleri, hukuk devleti ve demokrasi ilkelerine bağ- lıdır ve saygılıdır.” b. “Bu ilkelere aykırı düşünce içinde olan ve davranışlarda bulu- nan personelini Türk Silahlı Kuv- vetleri bünyesinde barındırmaz.” c. “Hukuk açısından yaşadığımız olayda bugün gelinen nokta (26 Haziran 2009) iddia edilenin bir belge olmadığını göstermektedir.” ç. “Genelkurmay Başkanlığı As- keri Savcılığı, kovuşturmaya yer olmadığı kararı vermiştir. Kovuş- turmaya yer olmadığı kararı kesin değildir. Bu belgenin doğru oldu- ğuna ilişkin yeni delil, bilgi veya emare çıkarsa, elbette bu soruştur- ma tekrar açılabilir.” 7. Bugün gelinen süreçte ise konu- nun basõnda yapõlan haberlerle tekrar ve farklõ bir şekilde gündeme getiril- mesi bir ihbar kabul edilerek 353 sa- yõlõ Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargõlama Usulü Kanunu kapsamõn- da askeri yargõ görev alanõna giren ko- nularõn kapsamlõ bir şekilde araştõrõl- masõ maksadõyla Genelkurmay Aske- ri Savcõlõğõ’nca, 26 Ekim 2009 günü saat 13.30’da soruşturmaya başlanõl- masõ sağlanmõştõr. ‘Güvensizlik yaratır’ 8. Şayet, ortada delil değeri taşõyan bir belge mevcut ise bunun bulunma- sõ gereken yerin basõn organlarõ değil, yetkili soruşturma makamlarõ oldu- ğunda şüphe bulunmamaktadõr. Bu ne- denle, 24 Ekim 2009 tarihinde Ge- nelkurmay Başkanlõğõ’nca yapõlan açõklamada; adli makamlara gönde- rildiği öne sürülen ihbar mektubunun, soruşturmanõn gizliliği ilkesi ihlal edi- lerek basõna sõzdõrõlmasõnõn ve bunun ne amaçla ve kimler tarafõndan yapõl- dõğõnõn düşünülmesi gereken bir nok- ta olduğuna dikkat çekilmiştir. Bu tip davranõşlar, soruşturmalarõn şüpheli ha- le gelmesine ve kurumlar arasõnda gü- vensizlik ortamõnõn doğmasõna ne- den olabilecektir. ‘Yargısız infaz’ vurgusu Yaşanan gelişmelerin, konuyla ilgili yeni deliller yaratmaya yönelik çaba- lar olarak algõlanmasõ dahi mümkün- dür ki, bu husus şüphesiz hukuk dev- leti ilkesi ile bağdaştõrõlamaz. Soruş- turmalarda, soruşturmanõn gizliliği il- kesinin ve masumiyet karinesinin her zaman dikkate alõnmasõ gerekliliği açõktõr. Bu kapsamda, soruşturma ko- nusu olaylarla ilgili olarak yargõsõz in- faz sonucunu ortaya çõkarabilecek davranõşlardan kaçõnõlmalõ, soruştur- manõn gizliliğinin ihlali anlamõna ge- lebilecek bilgi ve belge sõzdõrma ey- lemleri önlenmeli ve failleri cezalan- dõrõlmalõdõr. Belirtilen bu hususlar, hukuk devletinin olmazsa olmazla- rõndandõr ve bugün, bu konuda gelinen nokta vahimdir. 9. Türk Silahlõ Kuvvetleri, her or- tamda, hukuk devleti ilkelerine, hu- kukun üstünlüğüne, soruşturma usul ve yöntemlerine bağlõ olduğunu söylem ve eylemleriyle ortaya koymuştur ve koymaya da devam edecektir. ‘Savcılık subayları istedi’ iddiası Bir subay tarafõndan İstanbul Cumhu- riyet Başsavcõlõğõ’na gönderildiği iddia edilen ihbar mektubunda adõ geçen 6 subayõn ifadelerinin alõnabilmesi için Genelkurmay Başkanlõğõ’na ihtarlõ da- vet mektubu gönderildiği öne sürüldü. Savcõ Seçen ise bu bilgiyi doğrulamadõ. İstanbul Haber Servisi - “İrtica ile Mü- cadele Eylem Planı”nõn orijinalinin bir su- bay tarafõndan Ergenekon savcõlarõna gönde- rildiği yönündeki iddialarõn ardõndan, İstan- bul Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn harekete geçtiği öne sürüldü. Savcõlõğõn, aynõ subay tarafõndan kaleme alõndõğõ belirtilen 5 sayfa- lõk ihbar mektubunda adõ geçen 6 subayõn sorgulanmasõ için Genelkurmay’a ihtarlõ da- vet mektubu gönderildiği iddia edildi. Geçen hafta iletilen mektuba yanõt verilmediği, mektubun söz konusu personelin polis neza- retinde görüldüğü yerde tutuklanarak sorgu- ya getirilmesini öngördüğü öne sürüldü. İs- tanbul Cumhuriyet Savcõsõ Fikret Seçen ise 6 subayõn ifadeye çağrõldõğõna ilişkin bilgini- nin doğru olmadõğõnõ söyledi. Savcõlõğa gönderilen ihbar mektubunda eylem planõnõn geçen haziran ayõnda basõna yansõmasõnõn ardõndan belgenin hazõrlanma- sõnda kullanõlan tüm bilgisayarlarõn temiz- lendiği, 40 torba evrakõn yakõldõğõ öne sürü- lüyor. Mektupta, plandan Genelkurmay Baş- kanõ’nõn da haberdar olduğu, sivil savcõlõğõn olaya el koymasõ gündeme gelince tüm bilgi- sayarlarõn özel programlarla 35 kez geri geti- relemeyecek şekilde silindikten sonra hard- disklerinin savcõlõğa gönderildiği iddia edili- yor. Mektupta, planõn Orgeneral Hasan Iğ- sız’õn emriyle hazõrlandõğõ öne sürülüyor. ‘Devlet personeli fişlendi’ Genelkurmay Bilgi Destek Daire Başkan- lõğõ’nda görevli olduğu iddia edilen subayõn mektubunda şu iddialar yer alõyor: “Öncele- ri doğru ve gerekli olduğuna inandığım ancak şu an içinde bulunmaktan büyük pişmanlık duyduğum, sadece 3. dünya ül- kelerine özgü bir şekilde kendi vatandaşı- na ‘psikolojik harekât’ uygulayan ve bunun adına da ‘bilgilendirme faaliyeti’ şeklinde masum ve haklı görünen bir maske uydu- ran bir ‘cunta’ oluşumunda birçok arka- daşımla birlikte görev aldım. Bu oluşum ilk başta gayet haklı gerekçelerle kurulan ve gerçek görevi düşmana karşı psikolojik harekât uygulamak olan Psikolojik Hare- kât Daire Başkanlığı’nı kendine maşa ola- rak kullanıyordu. Bu güzide kurumun im- kân ve kabiliyetlerinden yararlanılarak devletin vali, kaymakam, savcı, hâkim gi- bi önemli kadrolarında görevli personeli de dahil olmak üzere insanlarımız hakla- rında oluşturulan ‘Bilgi Fişi’ adı verilen belgelerle tek tek fişlendi.” ‘Belgenin aslını gizlice aldım’ Söz konusu belgenin basõnda yer almasõn- dan sonra aslõnõ klasörden aldõğõnõ kaydeden subay, ihbar mektubunda şu görüşlere yer verdi: “Sayın savcım, ‘İrticayla Mücadele Eylem Planõ’ basında yer alır almaz, erken davranarak söz konusu evrakın aslını giz- lice dosyalandığı klasörden aldım. Belge- nin aslının yerinde olmadığı anlaşılınca önce bir kriz yaşandı. Ancak daha sonra belgenin ele geçmesinden korkan bir cunta mensubu tarafından imha edildiği görüşü benimsendi. Nitekim Org. İlker Başbuğ, belge hakkında basın açıklamasını aslının imha edildiğine kanaat getirdikten sonra yaptı. Mensubu bulunduğum TSK’ye uzun yıllar hizmet etmiş bir subay olarak bir hizmetim daha olsun istiyorum. Özve- rili çalışmalarınıza katkıda bulunmak adı- na bu belgeyi size göndermeyi vatanım ve milletim adına bir vazife biliyorum.” İHBAR MEKTUBUNDAKİ İSİMLER 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hasan Iğsız, İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın’ı makamında ziyaret etti. Iğsız’ın Hüseyin Çapkın’a iadei ziyaret için geldiği belirtildi. Ancak ziyaretin zamanlaması dikkat çekti. 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hasan Iğsız, çıkışta gazetecilerin sorusu üzerine, İstanbul Emniyet Müdürü Çapkın’a nezaket ziyare- tinde bulunduğunu söyledi. Orgeneral Iğsız, “İrtica belgesiyle ilgili iddialar var. Bununla ilgili bir şey söyleyecek misiniz” sorusunu ise yanıtlamadı. (Fotoğraf: AA) IĞSIZ’DAN ÇAPKIN’A ZİYARET Genelkurmay açõklamasõnda, delil de- ğeri taşõyan belgelerin bulunmasõ gereken yerin basõn organlarõ değil, soruşturma makamlarõ olduğu vurgulanarak “yaşanan gelişmelerin, konuyla ilgili yeni deliller yaratmaya yönelik çabalar olarak algõlan- masõnõn dahi mümkün olduğu” belirtildi. Açõklamada, Soruşturma konusu olay- larla ilgili yargõsõz infaz sonucunu ortaya çõkarabilecek davranõşlarõn ve soruşturma- nõn gizliliğinin ihlali anlamõna gelebilecek bilgi ve belgelerin sõzdõrõlmasõnõn önlen- mesi gerektiği belirtilerek “Bugün, bu ko- nuda gelinen nokta vahimdir” denildi. ‘TSK zan altõnda kalamaz’ Başbakan Erdoğan, İrticayla Mücadele Eylem Planı’yla ilgili haberlerin doğru çıkması halinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin böyle bir bedeli kaldıramayacağını söyledi TAHRAN (AA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “İrticayla Mücadele Eylem Planı”na ilişkin yeni gelişmelerle ilgili olarak “Temen- nim odur ki şu andaki yazılanlar çizilenler ve- ya söylenenler doğru çıkmasın, yanlış çıksın. Böyle bir bedeli Türkiye Cumhuriyeti Dev- leti kaldıramaz” dedi. Pakistan’dan İran’a giderken uçakta açõkla- malarda bulunan Erdoğan, konuya ilişkin bir so- ru üzerine parti olarak olayla ilgili suç duyuru- sunda bulunduklarõnõ söyledi. Erdoğan, “Bu sü- reçle ilgili o zaman erken tespitler yapılmış- tı. Bu erken tespitlerin de şu anda tartışılır hale geldiğini görüyoruz... Temennim odur ki şu andaki yazılanlar çizilenler veya söyle- nenler doğru çıkmasın, yanlış çıksın. Böyle bir bedeli Türkiye Cumhuriyeti Devleti kaldı- ramaz. Özellikle de Silahlı Kuvvetlerimizin böyle bir zan altında kalmasını da tabii haz- metmek kabul edilebilir gibi değil” dedi. İhbarda bulunan subayõn tanõk olarak ifade ve- rebileceğinden bahsettiğini hatõrlatan Erdoğan, “İfade verirse o zaman birçok gerçek çok da- ha net ortaya çıkar. Tabii burada hiç kim- senin aslında üzülmemesi, hiç kimsenin ba- na göre ‘niçin böyle bir şey oluyor?’ diye de bir sıkıntının içerisine girmemesi gerekir. He- pimiz doğru olanın, gerçeğin ortaya çıkma- sının ülkemiz için hayırlı olacağı noktasında birleşmemiz lazım” diye konuştu. Erdoğan, “Sayın Başbuğ ile görüştünüz mü? Veya Türkiye’ye dönünce ‘neler oluyor?’ diye sor- mayı düşünüyor musunuz?” şeklindeki soru üzerine “Haftalık rutin görüşmemiz oluyor. Bir araya geldiğimizde bu konuyu muhakkak görüşeceğiz. Önemli bir konu ve süreci de- ğerlendiririz” yanõtõnõ verdi. Erdoğan, “Yurt- dışından gelişlerin durdurulması kararını Ge- nelkurmay Başkanı ile aldığınız yönünde ha- berler var” denilmesi üzerine de “Tam aksi- ne bu, Koordinatör bakanımla beraber gö- rüşerek aldığımız bir karar” dedi. HACETTEPE’DE GERGİNLİK Hacettepe Üniversitesi Hazırlık Bölümü önünde ideolojik amaçlı stant açmak isteyen bir grup öğrenci ile özel güvenlik görevlileri arasında tartışma çıktı. Güvenlik görevlilerinin öğ- renciler tarafından darp edilmesinin ardından üniversite yöne- timi, emniyet güçlerinin olaya müdahale etmesini istedi. Güven- lik Şube Müdürlüğü ekiplerinin ilk müdahalesinde bir polis me- muru bıçakla yaralandı. Öğrenciler daha sonra üniversite bün- yesindeki kütüphaneyi işgal etti. Bunun üzerine üniversiteye çağrılan Çevik Kuvvet ekipleri olay çıkaran öğrencilere müda- hale etti. Olaylarda yaklaşık 70 öğrencinin gözaltına alındı. Fotoğraf: AA Cezaevindeki Hacı Orman’a kitap verilmiyor Yaşar Kemal’in kitaplarõ hâlâ yasaklõ ANKARA(Cumhuriyet Bü- rosu) - Sincan F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Sanat ve Hayat dergisi yayõn yönetmeni Hacı Or- man, DTP Diyarbakõr Milletvekili Akın Birdal’a gönderdiği mek- tupta, aralarõnda Yaşar Kemal’in kitaplarõnõn da bulunduğu yayõn- larõn 4 haftadõr kendisine veril- mediğini belirtti. Orman, mektubunda hapishane yönetiminin adõna gönderilen ki- taplarõ ve kaynaklarõ kendisine vermediğini belirtti. Orman, ya- yõnlarõn hukuken bir sakõncasõ ol- madõğõnõ, disiplin cezasõnõn da bu- lunmadõğõnõ kaydetti. Mektubun- da, verilmeyen yayõnlarõn Yaşar Kemal’in “Zulmün Artsın” ve “Binbir Çiçekli Bahçe” adlõ ki- taplarõ, önceden Haluk Gerger ve İsmail Beşikçi ile yaptõğõ röpor- tajlar, Leyla Halid’le birlikte ka- tõldõğõ panellerin konuşma metin- leri, yõllarca tuttuğu roman ve se- naryo notlarõ, Turgut Uyar ile Behçet Aysan şiirleri olduğunu be- lirten Orman, “Yoksa Yaşar Ke- mal, Başbakan’ın ‘kültür liste- sinde’ yer almıyor mu? Yoksa Behçet Aysan sadece ‘yakõla- caklar listesinde’ mi yer alıyor?” diye sordu. Mektup üzerine Mec- lis İnsan Haklarõ Komisyonu’na başvuran Birdal ise, durumun “ive- dilikle” ele alõnmasõnõ istedi. DEVLET BAKANI ARINÇ ‘Ben olsam görevden alırdım’ KARAKOLDA ŞİDDET İDDİASI Polise taciz suçlaması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç, kamuoyunda irtica belgesi olarak bilinen belgenin tekrar gün- deme geldiğinin belirtilmesi ve “Bu belgenin giderek Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) prestijine, görünüşüne zarar veren bir hal aldığı yorumları yapılıyor. Siz buna katılıyor musunuz” sorusu üzerine, “Kesinlikle bu soruştur- manın en iyi imkânlarla yapılma- sı ve gerçekten bu işe dahil olan- lar varsa bunların öncelikle Si- lahlı Kuvvetler dışına çıkarılması ve sonra da yargılanması, hakla- rında da bir karar verilmesi la- zım” dedi. NTV’de sorularõ yanõt- layan TBMM Başkanlõğõ yaptõğõnõ anõmsatan Arõnç, “Meclis’ten böy- le bir belge veya bunu yazdığı id- dia edilen şahısla ilgili soruştur- ma başlasaydı ben derhal o kişiyi görevden alırdım, açığa alırdım. En azından soruşturma neticele- nene kadar bu işin kendi göreviy- le olan ilişkisini keserdim” dedi. Arõnç, “Sanıyorum saygıdeğer ko- mutan bu konuda gerekli davra- nışı gösterecektir. Bunun sonucu- nun Silahlı Kuvvetler’e çok daha büyük itibar kazandıracağını, hatta gerçek bir itibara dönüşece- ğini umuyorum” diye konuştu. İstanbul Haber Servisi - Esenler’de bildiri dağõtõrken gözaltõna alõndõ- ğõnõ ve polis merkezinde cinsel ta- ciz ve işkenceye maruz kaldõğõnõ ileri süren ESP üyesi Gökben Keskin (24), polisler hakkõnda suç duyurusunda bulundu. Keskin, po- lislerin kendisini döverek soyduğu- nu ve vajinasõnõ kontrol ettiğini id- dia etti. Keskin, 22 Ekim 2009 gü- nü bildiri dağõtõrken Yılmaz Sel- çuk ile birlikte gözaltõna alõndõğõnõ belirterek “Karakolda soyunmayı reddettim. Bunun üzerine adı Eylem ya da Özlem olan bir ka- dın polis ‘Ağzõna şarjörü boşaltõ- rõm’ diyerek beni tehdit etti. Po- lisler tarafından dövüldük” dedi. 23 yıl aradan sonra Sırbistan’ı ziyaret eden ilk Türkiye Cumhurbaşkanı Ab- dullah Gül, dün Belgrad’daki resmi te- maslarına başladı. Gül, dün Sırbistan Devlet Başkanı Boris Tadiç’le görüştü. Gül için, Sırbistan Sarayı’nda resmi tö- ren düzenlendi. Törende Devlet Bakanı Faruk Çelik, Çalışma ve Sosyal Güven- lik Bakanı Ömer Dinçer ve Türkiye’nin Belgrad Büyükelçisi Süha Umar da ha- zır bulundu. Gül, resmi ziyaret ger- çekleştirdiği Sırbistan’ın başkenti Belg- rad’da basın mensuplarıyla yaptığı soh- bet toplantısında “kamuoyunda irtica belgesi olarak bilinen belgeye ilişkin su- bayların ifadeye çağrılması yönünde savcılığın bir girişimi olduğu iddiaları- nın bulunduğunun” söylenmesi üzeri- ne, “Olağanüstü bir durum değil. hu- kuk devletinde hukukun gereği neyse o yapılır” diye konuştu. (Fotoğraf: AA) GÜL: OLAĞANÜSTÜ BİR DURUM DEĞİL
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear