Catalog

CMYB C M Y B 7 OCAK 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Adam Olacak Çocuk... Biliyorum gecikmiş bir yazı olacak ama olsun... Başbakan Tayyip Bey’in aile doktoru Prof. Yunus Söylet, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül onayıyla İs- tanbul Üniversitesi Rektörlüğü’ne atandı. Aslında önceden biliniyordu atanacağı. Tayyip Bey’le olan ilişkisini kendisi söylemişti. Söylet, AKP iktidarına çok yakındı. En büyük özlemi ise, “sıkmabaşlı” eşini İstanbul Üniversitesi’nin Baltalimanı’ndaki sosyal tesislerine götürüp bir akşam yemeği yemekti. Artık Türkiye’de rektör olmanın koşullarını sakla- maya hiç gerek yok. İktidar partisine yakın olacak- sınız bu bir. Eğer erkekseniz eşiniz “sıkmabaşlı” olacak bu da iki. Eğer İskenderpaşa cemaatinin içindeyseniz, bir yandan Fethullahçılara göz kırpıyorsanız diğer adaylardan bir değil, üç adım önde sayılırsınız. Prof. Söylet bugün Türkiye’nin en eski ve en bü- yük üniversitesinin rektörüdür. Yunus Söylet 19 Ocak günü rektörlük koltuğu- na oturacak... Söylet’in açıklamalarını gazetelerde okudum, de- diği şuydu: “Bilim insanlarına, öğrencilere ve topluma özgür- lükçü, katılımcı ve saydam bir yönetim biçimi getir- mek...” Türkiye’de “özgürlükçü ve katılımcı” tümcesi çok sık kullanılır. AKP 2002 yılında iktidara geldikten sonra beş yıl benzeri söylemleri kullanmadı mı? Kullandı! Türkiye’yi “demokrasinin ve özgürlüklerin” bah- çesine dönüştüreceğini anlatıp durdu, AB uyum ya- salarıyla avutmayı başardı. Peki sonuç ne oldu? Sonuç ortada, söyleye söyleye dilimizde tüy bitti! Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okulların yönetim kadroları ortada. Eğer imam hatip çıkışlı değilseniz müdür ve mü- dür yardımcısı olma şansınız hiç yok! Üniversite, devlet ve SSK has- tanelerine yolunuz düşerse gö- receksiniz... Sıkmabaşlı doktor ve hemşire sayısı giderek ar- tıyor. Her hastanede mescit var. Cuma günleri ya da öğle nama- zında acil servislerde ne doktor ne de hemşire bulursunuz... Anadolu üniversitelerinde “sıkmabaş”la derslere giri- yorlar artık kız öğrenci- ler. Sıkıysa güvenlik giriş kapısında “başındakini çıkar” desin! Güvenlik şirketlerinin patronları çalışanlarını uyar- dı: “Sakın ha başındakini çıkar deme kız öğren- cilere!” Bazı üniversitelerdeki “doktor odaları” boşaltılıp mescit yapıldı. Tarikatçı-dinci yapılanma “devletin en duyarlı” kadrolarında kendini göstermeye başladı. Bu konulara değinen gazeteci sayısı medyada gi- derek azalıyor... Kimi meslektaşlarımız özellikle Fet- hullahçıları eleştirmekten korkuyor... Telefonları dinleniyor gazetecilerin... Tehditlerin önü arkası kesilmiyor... “Ergenekon’dan içeri alınmak istenmiyorsan bi- ze dokunma!” Kimden güç alıyor Fethullahçılar, sırtlarını kimle- re dayıyorlar? Dinci-tarikatçı ve iktidar yandaşı medyanın to- suncuklarına gelince... Hepsi 12 Eylül 1980 askeri-faşist cunta dönemi- ni anımsatan “muhbir yurttaş” görevini başarıyla yerine getiriyorlar. Hele bir “yandaş var ki” hem şişman hem de dersini hiç çalışmamış. Kurusıkı atıyor mübarek hiç durmadan! Bir dönem Ergun Babahan’ın yanı başındaydı, gazetede Fethullahçı kuşatma başlayınca, tornis- tan yapıp “Kemalistler Gülen’e niye sinir oluyor” diye yazılar yazmaya başladı. Muhtereme göre Gülen, Anadolu’nun sıradan Müslümanını küresel boyutta hareket eden bir öz- ne haline getirmiş... Pöh! Pöh! Pöh! Hem şişman hem dersini çalışmıyor... Sığlıktan öteye gidemiyor... Ergun’dan boşalan koltuğa göz dikmiş ama ıııhh! Çap meselesi koçum çap! Yukarıdaki karikatürdeki gözlüklü genç kim? Prof. Yunus Söylet. Bir elinde Erbakan Hoca’nın “Milli Selamet Anahtarı” öteki elinde 99’luk tespih. Karikatürü İstanbul Erkek Lisesi’nin 1973-74 yıl- lığından aldım. Yunus Bey o tarihte 17-18 yaşların- da. Ne demiş büyüklerimiz? Adam olacak çocuk elindeki tespihten bellidir. hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 Gül, Krasniki’yi kabul etti ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, dün Kosova Meclis Başkanõ Yakup Krasniki ve beraberindeki heyeti kabul etti. Çankaya Köşkü’ndeki kabul, basõna kapalõ gerçekleşti. Krasniki, Gül’ü ziyaretinden önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õ TBMM’deki makamõnda ziyaret etti. Basõna kapalõ yapõlan görüşmenin sonunda Erdoğan, Krasniki’ye TBMM Şeref Kapõsõ’na kadar eşlik etti. Karayalçın Radyo İmaj’da ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP’nin Ankara Anakent Belediye Başkan Adayõ Murat Karayalçõn, bugün Radyo İmaj’da canlõ yayõna katõlacak. Hüseyin Bekâr’õn hazõrlayõp sunduğu program, saat 15.00’te başlayacak. Karayalçõn, programda Ankara projelerini açõklayacak ve Melih Gökçek yönetimini değerlendirecek. Eski vekil gözaltında ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski Mardin Bağõmsõz Milletvekili Süleyman Bölünmez, akaryakõt kaçakçõlõğõ yaptõğõ iddiasõyla 11 kişiyle birlikte gözaltõna alõndõ. Zanlõlarõn 10 gemi ile 36 bin ton civarõnda akaryakõt kaçakçõlõğõ yaptõğõ, yurtiçi piyasaya satõş yapmõş gibi gösterdikleri iddia edildi. Bölünmez, 22 Temmuz seçimlerinde de AKP’den milletvekili aday adayõ olmuştu. Ahmet Tıktık’a yeni görev ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Planlama Teşkilatõ (DPT) Müsteşarõ Ahmet Tõktõk’õn, İslam Kalkõnma Bankasõ Başkan Yardõmcõlõğõ görevine getirileceği öğrenildi. Tõktõk, dün yayõmlanan bir genelge ile Müsteşarlõk Müşavirliği görevine atandõ. Devlet Bakanõ Nazõm Ekren’in oluruyla hazõrlanan genelgeyle, DPT Müsteşarlõğõna da Müsteşar Yardõmcõsõ Halil İbrahim Akça’nõn vekalet etmesi kararlaştõrõldõ. ‘Kapanan belediye seçime girebilir’ İstanbul Haber Servisi - Avukat Turgut Kazan, Büyükşehir Belediyesi sõnõrlarõ içindeki ilçelerin birleştirilmesine ilişkin düzenlemeyle tüzelkişiliği sona eren ilçe ve beldelerin 29 Mart’ta gerçekleştirilecek yerel seçimlere girebileceğini, düzenlemenin bu seçimlerde uygulanamayacağõnõ söyledi. CHP tarafõndan Anayasa’nõn 67. maddesine aykõrõ olduğu gerekçesiyle yargõya taşõnan düzenlemenin 22.03.2008’de yürürlüğe girdiğini anõmsatan Kazan, seçim yasalarõnda yapõlan değişikliklerin, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yõl içinde yapõlacak seçimlerde uygulanamayacağõna ilişkin yasal düzenleme bulunduğunu anõmsattõ. Baykal, Başbakan Erdoğan’õn İsrail ile ilişkiler konusundaki değişken tavrõnõ eleştirdi ‘Gürlüyor ama yağmõyor’ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başka- nõ Deniz Baykal, “Gazze’de- ki topyekûn imha teşebbüsü- nün dünyanın gözleri önünde yaşanmasının utanç verici ol- duğunu” vurgularken Başba- kan Recep Tayyip Erdoğan’a İsrail Başbakanõ Ehud Olmert ile yaptõğõ görüşmede saldõrõ hakkõnda bilgi verilip verilme- diğini sordu. Baykal, “Eğer bilgi verilmediyse Türkiye’ye saygısızlık. Verildiyse, önce susup sonra nutuklar atıl- ması samimiyetten yoksun demektir. Başbakan gök gü- rültüsü gibi, gürlüyor ama yağmıyor” dedi. CHP grup toplantõsõnda kadõn milletvekilleri kefiye takarken, CHP lideri Baykal “Gün, Fi- listin halkıyla dayanışma gü- nüdür” diyerek kedilerine des- tek verdi. Baykal’õn açõklama- larõ özetle şöyle: Utanç verici tablo: İn- sanlõk tarihinin karanlõk, utanç verici sayfalarõndan birisi, bu olay vesilesiyle Gazze’de ya- şanmõştõr. Böyle bir tablonun sorumluluğunu hangi vicdan üstlenebilir, hangi yürek bunun acõsõnõ taşõmaya kendinde güç bulabilir, hangi akõl bu olayõ zihninde mazur gösterebilir? Böylesine bir topyekûn imha te- şebbüsünün dünyanõn gözleri önünde sergilenmesine anla- yõş göstermek herkes için utanç vericidir. Sanki ortada bir giz- li mutabakat var. Belki gizli ol- mayan bir mutabakat var. Ya- ni orada birileri her şeyi mubah sayarak kendi amacõna ulaşmak için bütün insanlõk suçlarõnõ işleyebilecek ve herkes bu so- nucun ortaya çõkmasõna sessiz kalarak yardõmcõ olacak. Bu yo- lun sonu çõkmaz. Buradan kimseye aynalara bakabilme hakkõ ve olanağõ yok. Bu yolun sonu karanlõk. 60 yõldõr çözüm yok, çözümsüzlük şiddeti bes- liyor, şiddet terörü davet ediyor, terör de çözümsüzlüğü getiri- yor. Çözüm, Filistin’in bağõm- sõz bir devlet olmasõ, iki devlete dayalõ çözümdür. Olmert görüşmesi: Fa- ciadan 5 gün önce Olmert An- kara’daydõ. Türkiye Cumhuri- yeti Başbakanõ’na bu görüş- mede saldõrõ konusunda bilgi verildi mi? Mõsõr basõnõ, Mõsõr’a bilgi verildiğini söylüyor. Baş- bakan, saldõrõdan sonra “Bize karşı saygısızlık” diyerek ko- nunun ele alõnmadõğõ izleni- mini vermeye çalõşõyor. Eğer bilgi verilmediyse, Türkiye’ye saygõsõzlõk. Verildiyse, önce susup saldõrõdan sonra nutuklar atõlmasõ samimiyetten yoksun demektir. Başbakan; ülke yö- netmek bakkal dükkânõ yönet- mek gibi değildir, demiş. Bugün Can Dündar, kendisinin geç- mişte İsrail konusunda söyle- diklerini bize hatõrlatõyor. Bu- gün Türkiye bir yandan İsrail ile can ciğer kuzu sarmasõ, al gü- lüm-ver gülüm... Öte yandan Başbakan verip veriştiriyor. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşu- su... Başbakan gök gürültüsü gi- bi, gürlüyor ama yağmõyor. Türkiye Ortadoğu’da değil; ABD’de, İngiltere’de, Fran- sa’da ateşkes için ciddi bir kampanya yürütmeli. Doğalgaz facia- sı: Ciddi bir kamu yö- netiminde en azõndan özür dilenir, üzüntü- ler paylaşõlõr, mahcu- biyet ifade edilirdi. Bir genel müdür çõkõp ko- nuşuyor, olayõ saptõrõ- yor, yalan söylüyor. Çocuklara zihnindeki, ruhundaki çarpõklõkla- rõ yansõtan iftiralarda bulunuyor. Bu tablo, Ankara’nõn hangi zih- niyetin elinde olduğu- nu gösteriyor. Hiç ol- mazsa iki damla yaş düşsün gözlerinden, yüzlerinin kõzardõğõnõ görelim. Bu zihniyet Ankara’ya yakõşmõyor. Türkiye’ye yakõşmõ- yor. Sonradan öğren- dik ki, genel müdür çok marifetliymiş, İsrail’in Gazze’ye saldõrõsõndan 5 gün önce Olmert’in Ankara’da olduğunu hatõrlatan Baykal, ‘‘Türkiye Cumhuriyeti Başbakanõ’na bu görüşmede saldõrõ konusunda bilgi verildi mi? Başbakan, saldõrõdan sonra “Bize karşõ saygõsõzlõk” diyerek konunun ele alõnmadõğõ izlenimini vermeye çalõşõyor. Eğer bilgi verilmediyse, Türkiye’ye saygõsõzlõk. Verildiyse, önce susup saldõrõdan sonra nutuklar atõlmasõ samimiyetten yoksun demektir’’ dedi. ‘Devlete serbest, DTP’ye yasak’ Ahmet Türk Kürtçe üzerinde süren yasaklara dikkat çekti, anayasal güvence istedi, Erdoğan için de “sahte arabulucu” benzetmesi yaptõ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DTP Genel Başkanõ Ahmet Türk, TRT’nin başlattõğõ Kürtçe yayõnõ “küçümsenmeyecek önem- li adım” olarak nitelendirirken, bunun bir “seçim yatırımı” olarak kalmamasõ için tüm yasalarda de- ğişiklik yapõlmasõnõ ve anayasal gü- vence sağlanmasõnõ istedi. Partisinin grup toplantõsõnda ko- nuşan Ahmet Türk, İsrail’in Gaz- ze saldõrõsõnõn bir “insanlık suçu” olduğunu söyledi. İsrail pilotlarõnõn Konya’da eğitildiği iddialarõ ko- nusunda hükümetten açõklama is- teyen Türk, Erdoğan’a da “Siz bir yandan komşu ülkenizin topra- ğına havadan karadan operas- yonlar düzenleyeceksiniz, diğer yandan da ‘İsrail Gazze operas- yonunu durdursun, derhal ateşkes sağlansõn’ diyeceksiniz. Bu sahte politikalarla, sahte arabuluculuk arayışlarıyla kimseyi kandıra- mazsınız” sözleriyle yüklendi. Konuşmasõnda TRT-6’nõn Kürt- çe yayõna başlanmasõna dikkat çe- ken Türk, bu girişimi “tabuların yıkılması yolunda atılan kü- çümsenmeyencek bir adım” ola- rak nitelendirdi. Kürtçe yayõnõn başlamasõnõn, Kürtçenin ve Kürt kimliğinin tanõndõğõ anlamõna gel- mediğini belirten Türk, seçim, si- yasi partiler yasasõ başta olmak üze- re birçok düzenlemenin yasak ön- gördüğünü, milletvekilleri hak- kõnda Kürtçe konuştuklarõ için fez- lekelerin hazõrlanmaya devam et- tiğini, Kürtçe propagandanõn hâlâ yasak olduğunu ifade ederek “Kürtçe, devlete ve hükümete serbest ama DTP’ye ve Kürtlere yasak. İşte Türkiye’nin geldiği nokta budur” diye konuştu. Anayasada ve yasalarda yasak- çõ zihniyet sürdüğü sürece TRT’den yapõlan yayõnõn sorunu çözemeyeceğini kaydeden Türk, “Eğer hükümet samimiyse der- hal yeni anayasayı Meclis gün- demine getirmelidir. Yasaları bu yönlü değiştirmelidir” görü- şünü savundu. Belediyece kiraya verilen şehirlerarasõ otobüs terminalinden yedi yõldõr hiç kira almamõş Gökçek’ten bedava AŞTİ İLHAN TAŞCI ANKARA - Melih Gökçek yönetimindeki Anakent Beledi- yesi’nin şehirlerarasõ otobüs ter- minali AŞTİ kompleksinin ki- rasõnõ 7 yõldõr hiç almadõğõ, bu nedenle de kamunun 37 milyon 734 bin TL zarara uğratõldõğõ or- taya çõktõ. Sayõştay, Gökçek’in de aralarõnda bulunduğu 18 beledi- ye bürokratõnõ zararõn sorumlu- larõ olarak belirledi. Başbakan Tayyip Erdoğan’õn, yeniden belediye başkan adayõ gösterdiği Gökçek ve bürokrat- larõnõn, trilyonluk kamu zararõ- na yol açan ilginç bir kiralama skandalõ ortaya çõktõ. Sayõştay denetçileri, mülkiyeti Ankara Anakent Belediyesi’ne ait olan AŞTİ’nin kiraya verilmesi ihalesi, kõymet takdiri ve sözleşmelerini in- celemeye aldõ. Sayõştay’õn sorgu- lamasõna göre, Ankara Anakent Belediyesi ile belediyenin ortağõ ol- duğu Başkent Ulaşõm ve Dağõtõm Hizmetleri Proje Taahhüt Sanayi ve Ticaret AŞ (BUGSAŞ) 28 Ocak 2000 tarihinde 4047 noter numaralõ kira sözleşmesiyle AŞTİ otobüs terminali kompleksini ki- raya verdi. Sayõştay’õn yaptõğõ in- celeme sonucunda, şehirlerarasõ otobüs terminali işletmesi komp- leksinin 2006 yõlõ da dahil olmak üzere “7 yıllık kirasının hiç alın- madığı” saptandõ. Yapõlan dene- timlerde borcunu zamanõnda öde- meyen şirket hakkõnda belediye ta- rafõndan tahliye davasõ açõlmadõ- ğõ da anlaşõldõ. Sayõştay, Ankara Anakent Be- lediyesi’nin AŞTİ’den 7 yõl bo- yunca hiç kira almamasõ nedeniy- le oluşan kamu zararõnõ 37 milyon 734 bin 269 TL olarak hesapladõ. AŞTİ içerisindeki terminal, kafe- terya, restoran, kafe, banka, mar- ket, kõrtasiye, kantin, çay bahçesi gibi yerlerin işletme hakkõnõ kira- layan BUGSAŞ’tan belediyece alõnacak kira bedelleri hesapla- nõrken KDV’nin de hesaba katõl- madõğõ belirlendi. Sorguda, AŞTİ kompleksinin muhammen bedeli- ni tespit eden kõymet takdir ko- misyonunu bu bedeli hangi un- surlara dayanak belirlediğinin an- laşõlamadõğõ vurgulandõ. Yapõlan incelemelerde, AŞTİ’nin kiralan- masõna ilişkin sözleşmenin An- kara Anakent Belediyesi’ni za- rara uğratacak nitelikte hüküm- ler içerdiğine işaret edildi. Sayõştay çalõşmasõnda, AŞ- Tİ’nin kiralanmasõnda oluşan zararõn sorumlularõ de tek tek be- lirtildi. Anakent Belediye Başka- nõ Melih Gökçek, hem belediye ge- lirlerini takip ve tahsil etmekle so- rumlu görevli olarak hem de iha- lenin ve kira sözleşmesinin yapõl- masõ aşamalarõnda sorumluluğu olan kamu görevlileri arasõnda gösterildi. Gökçek dõşõnda genel sekreter, Hesap İşleri Daire Baş- kanõ ve encümen üyelerinin ara- larõnda yer aldõğõ 17 bürokrat, ka- mu zararõnõn sorumlusu olarak belirlendi. HUKUK MÜCADELESİ SÜRÜYOR Akman dosyası Danıştay’a gitti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Görevi kötüye kullanmak suçundan yargõlanmasõna Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafõndan izin verilmeyen RTÜK Başkanõ Zahid Akman’õn önündeki hukuk süreci, davacõ daire başkanõ ve savcõnõn inadõ yüzünden bitmedi. Başbakan’õn kararõna itiraz eden savcõ, kararõn anayasaya uygun olmadõğõnõ savundu. Danõştay Birinci Daire Başkanlõğõ’na başvuran Ankara Cumhuriyet Savcõsõ Mehmet Bozkurt, dilekçesinde, Başbakanlõk’õn RTÜK Daire Başkanõ Cengiz Özdiker’in şikâyeti ile başlayan yargõ süreci konusundaki kararõnõn anayasaya, idari yargõ kararlarõna ve kanõtlara uygun bulunmadõğõnõ belirtti. Bozkurt, bu gerekçelerle Başbakanlõk’õn kararõnõn kaldõrõlmasõnõ istedi. Özdiker’in avukatõ Nadire Özkaya da, aynõ daireye yaptõğõ başvuruda, anayasal düzen içinde vuku bulan suçlar için hukuk düzenine uygun açõlan bir soruşturma süreci devam ederken, yargõ yetkisine müdahale niteliğinde bir yasa değişikliğiyle Akman hakkõndaki soruşturma sürecinin durdurulduğunu belirtti. Ahmet Türk, grup top- lantısı konuşması sırasın- da rahatsızlandı. (AA) Gökçek ve bürokratlarõnõn, trilyonluk kamu zararõna yol açan ilginç bir kiralama skandalõ ortaya çõktõ. Sayõştay denetçileri, Ankara Anakent Belediyesi’nin şehirlerarasõ otobüs terminali işletmesi kompleksinin 2006 yõlõ da dahil olmak üzere 7 yõllõk kirasõnõ hiç almadõğõnõ saptandõ. Deniz Baykal, CHP grup toplantısında yaptığı konuşmada İsrail’in saldırısını kınarken CHP’li kadın milletvekilleri de kefiye takarak Filistin halkına destek verdi. (Fotoğraf: AA) Gökçek’in dosyalarõnõ kapatmõş. Eczacılara des- tek: Sağlõk politika- larõ tõkanmaya doğru sürüklendi. Hükümet “bedava muayene” diyor, sonra eczacõlara tahsil ettiriyor. Hükü- met caka satacak diye eczacõlar perişan olu- yor. Talepleri haklõ- dõr. 15-16 milyar do- larlõk bir pazar birile- rine ihale edilmek is- teniyor. Market-zincir eczacõlõğõna geçilmek isteniyor. Telekulak: Dinle- me konusunda maale- sef emniyete güven kaybõ içindeyiz. Türki- ye dinleniyor, yüz bin- lerce telefon dinleni- yor. Ergenekon dava- sõnõn delillerinin tama- mõ telefon dinlemeleri- ne dayanõyor.