Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Hıristiyan inancına göre Hazreti İsa’nın doğu-
mu ve vaftiz edilişinin yıldönümü, Fener Rum
Patrikhanesi’nde düzenlenen ayin ve denizden
haç çıkarma töreniyle kutlandı. Fener Rum
Patrikhanesi bahçesindeki Aya Yorgi Kilisesi’nde
yapılan ayine Türkiye’den ve yurtdışından çok
sayıda kişi katıldı. Fener Rum Patriği Bartho-
lomeos’un yönettiği ayinde, mumlar yakıldı,
dua okundu. Yaklaşık 3 saat süren ayinin ar-
dından Bartholomeos, elindeki tahta haçı deni-
ze attı. Haçın atılmasıyla iskele açığında bekle-
yen bir tekneden atlayan 11 kişi, haça ulaşmak
için mücadele etti. Haça ilk ulaşan Yunanistan’ın
Kavala kentinden gelen Yorgos Mihailidis oldu.
Patrik Bartholomeos, Mihailidis’in boynuna al-
tın haç kolye taktı ve gençleri tebrik etti. (AA)
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
Ankara muhabir yardımcısı bir-iki yıllık gazete-
ci ben, bir köşede Sönmez’le Sebük’ü izliyorum.
Adı korkuyla karışık fısıltıyla söylenen bir isim-
den söz ediliyor: Nâzım Hikmet!
Vatan başyazarı Ahmet Emin Yalman’ın Bur-
sa Tutukevi’nde ziyaret ettiği Nâzım Hikmet’le yap-
tığı bir röportaj günün tek konusu. Nâzım’ı anla-
tıyor yazısında Yalman.
Siyasal görüşlerine, inançlarına bağlı, ne ki ül-
kesini seven, ülkesine bağlılığını, ulusal duygula-
rını şiirleriyle kanıtlayan şairi övüyor.
Bir dünya şairi bu; af edilmeli, diyor...
Sebük, Nâzım Hikmet’in affını sağlamak ama-
cıyla geldi Ankara’ya… Çantasında Nâzım’ın pe-
lür kâğıdına yazılı şiirleri. Yıllar sonra ancak
1965’te yayımlanan, ulusal savaşın destansal
başyapıtı: Kuvayı Milliye Destanı!
Kimi dizeler okuyor Sebük; “CHP iktidarı” diyor,
“bu kanıtları kabul edecek olursa Nâzım’ın affı gün-
deme gelebilir, hatta gerçekleşebilir”.
Çantasında ulusal savaş destanı, Adalet Bakanı
Fuat Sirmen’i gördü. Cumhurbaşkanı İsmet
İnönü kabul etti Sebük’ü...
Ne Adalet kapısından ne de Çankaya Köş-
kü’nden Nâzım’ın af edilebileceğine değinen bir
işaret alınabildi.
Sessizce dinlediler Sebük’ü.
Vatan, Nâzım affıyla ilgili yayınlarını sürdürüyor.
Zaman öyle bir zaman, üstelik Nâzım Hikmet öy-
lesine bir konu ki, aydın kesimden sesini yük-
seltmesini beklemek dağın fare doğuracağını
beklemek gibi bir şeydi. Nâzım konusunda, Va-
tan dışındaki basın sustu.
Sonra… Tek parti iktidarı CHP’den bir haber sız-
dırıldı. 27 Mayıs 1950’de (tabii oy kaygısıyla) se-
çimlere giderken CHP bir genel af çıkaracak, bu
yasanın bir maddesiyle Nâzım Hikmet’in affı sağ-
lanacaktı.
Yasa geldi Meclis’e. Yurdun dört bir köşesin-
de hapishanelerde yataklar toplanmış, bavullar ha-
zırlanmış, kader mahkûmları genel affın çıkması-
nı bekliyor. Tabii Nâzım da.
Yasa Adalet Komisyonu’ndan geçti. Genel ku-
rulda müzakereleri izliyorum.
Kabul edildi, edilecek. Müzakerelerin geceye
uzandığı bir saatte hiç beklenmedik bir olay ger-
çekleşti.
Adalet Komisyonu Başkanı Hulki Karagülle, çık-
tı kürsüye. “Komisyonumuz genel af yasasının ba-
zı maddelerini yeniden incelemek kararındadır. Bu
nedenle tasarıyı geri çekiyoruz” dedi ve işte o an,
hapishanelerdeki binlerce insan ve aileleri... kuş-
ku yok, yıllarını demir parmaklıklar arkasında ge-
çiren Nâzım Hikmet yıkıldı…
O genç gazetecinin, Vatan muhabiri yardımcı-
sının da… içinden bir şeylerin koptuğu andı, o an!
Vatan’a telefonla af yasasını iktidardaki CHP’nin
engellediği haberini yazdırırken… lise son sınıfta,
üniversitedeki ilk yıllarda kimi dergilerde -Nâzım
Hikmet’in yazdığı- Orhan Selim imzasıyla ya-
yımlanan şiirleri okurken yaşadığı duygusal or-
tam… daha sonra CHP’nin yayın organı Ulus’ta
çalışırken Posta Caddesi’nde Kürt’ün Meyhane-
si’nde masa altlarından gizlice elden ele geçen Nâ-
zım’ın kimi şiirlerini daktiloda çoğaltıp eşe dosta,
Nâzım’ı sevenlere dağıttığı günler aklına geldi…
27 Mayıs 1950 genel seçiminde CHP iktidardan
düştükten sonra… iktidara gelen Demokrat Par-
ti’nin ilk icraatı genel af çıkarmak oldu.
Nâzım Hikmet çıktı hapishaneden. Özgürlüğe,
dostlarına ve şiirsel dünyasına kavuştu.
Fakat gelen iktidarın kafası, giden iktidardan fark-
lı değildi.
Demokrat Parti’nin de bir sanat adamı olan Nâ-
zım’a bakışı değişmedi.
Nâzım Hikmet’i yeniden askere alacaklardı.
Bir sabah uyandık: Nâzım Hikmet, yurtdışına
kaçmıştı.
Kaçmakta haklıydı, hakkıydı. Tabii o tarihlerde
bunu söylemek derdest edilip komünist damga-
sı yemek, hapishaneleri mesken edinmek demekti.
57 yıl önce, 25 Temmuz 1951’de vatandaşlık-
tan çıkardılar Nâzım’ı. Ölmezden önce 1962’de
yazdığı bir şiirin başlığı: “Vatan Haini!”
Şöyle diyordu şiirinin sonlarında:
“Vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuy-
sa,
Ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
Vatan kurtulmamaksa kokmuş karanlığınızdan,
Ben vatan hainiyim.
Yazın üç sütun üstüne kapkara puntolarla:
Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâ-
lâ…”
Dün komüniste vatan haini diyorlardı. Bugün la-
ikliği, çağdaşlığı savunanlara neredeyse hain di-
yecekler. Kafalar o kafa; değişen bir şey yok!
Ve hâlâ… Moskova’da bir mezarlıkta, ünlü ya-
zarların, şairlerin arasında:
“Anadolu’da bir köy mezarlığında, bir çınar al-
tında, taş maş da istemeden yatmayı” düşleyerek
yatıyor Nâzım Hikmet.
SAYFA7 OCAK 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET
17HABERLERİN DEVAMI
İstanbul B 7
Edirne B 4
Kocaeli B 7
Çanakkale B 7
İzmir PB 11
Manisa PB 8
Aydın PB 12
Denizli B 12
Zonguldak B 6
Sinop Y 4
Samsun Y 5
Trabzon K 8
Giresun K 10
Ankara B 3
Eskişehir B 0
Konya B 3
Sıvas K 1
Antalya B 16
Adana Y 14
Mersin Y 15
Diyarbakır K 4
Şanlıurfa Y 9
Mardin Y 7
Siirt K 4
Hakkâri K - 2
Van K - 2
Kars K - 1
Oslo B -10
Helsinki B - 9
Stockholm B - 4
Londra B 3
Amsterdam B 4
Brüksel PB 0
Paris PB - 1
Bonn K - 2
Münih PB - 8
Berlin PB 1
Budapeşte PB 0
Madrid Y 6
Viyana PB 0
Belgrad PB 3
Soyfa Y 5
Roma K 13
Atina Y 13
Zürih B - 1
Moskova PB -10
Aşkabat PB 11
Astana B - 6
Taşkent PB 14
Bakû Y 6
Bişkek B 9
Tiflis Y 0
Kahire B 19
Şam PB 16
Yurt geneli parçalı ve
çok bulutlu, Orta Kara-
deniz, İç Anadolu’nun
doğusu, Doğu Akde-
niz ile sabah saatlerin-
de Batı Karadeniz ya-
ğışlı geçecek. Yağışlar
Doğu Akdeniz, Doğu
Karadeniz olmak üzere
kıyılarda yağmur iç ke-
simlerde ise karla karı-
şık yağmur ve kar şek-
linde olacak.
1. KOŞU: F: Turkish Dance (5), P: Kaymet (13), PP:
Set Point (3), S: Fasedis (2). 2. KOŞU: F: Oklahama
Kid (9), P: Benito (4), PP: Memurbey (5), S: Karya
Prensi (2). 3. KOŞU: F: Olguner (5), P: Nevgül (13),
PP: Gölgem (10), S: Deli Timur (1). 4. KOŞU: F: Ey-
vağ (2), P: Bilgecan (1), PP: Tezcan Kõzõ (9), S: Şer-
minim (8). 5. KOŞU: F: Best Tango (1), P: Show Bu-
siness (5), PP: Sõrça Bebek (6), S: Şamaş (7).6. KO-
ŞU: F: Uraltay
(8), P: Çüngüşlüm
(6), PP: Salkõmkõz
(1), S: Depreşen
(11). 7. KOŞU: F:
Lunatic (2), P: Ev-
reka (9), PP: Ben-
hur (4), S: Duri-
wand (3).
ALTILI GANYAN
9 5 2 1 8 2
4 13 5 9
5 10 6 4
2 1 7 3
3 3 1
YÖK’ün, öğretim üyelerinin kamu ve meslek kuruluşlarõnõn yönetim ve denetim
kurullarõnda izinsiz yöneticilik yapamayacaklarõna ilişkin genelgesi tartõşma yarattõ
Odalar sert çıktı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - YÖK’ün kamu ve meslek
kuruluşlarõnõn yönetim ve dene-
tim organlarõndaki öğretim üye-
lerinin izinsiz görev yapamaya-
cağõna ilişkin genelgesi meslek
odalarõnõn tepkisini çekti. Türk
Mühendis ve Mimar Odalarõ Bir-
liği (TMMOB) ve Türk Tabiple-
ri Birliği (TTB) konunun yasal
boyutunu araştõrõrken Anayasa’da
belirtilen “seçme seçilme hak-
kının izne bağlanamayacağı ve
genelgenin TMMOB Yasası’na
göre yönetici konumundaki öğ-
retim üyelerini kapsayamaya-
cağına” dikkat çekiliyor.
YÖK Başkanvekili Prof. Dr. İz-
zet Özgenç imzasõyla üniversi-
telere gönderilen genelgede öğ-
retim üyelerinin kamu ve meslek
kuruluşlarõnõn yönetim ve dene-
tim organlarõnda görev yapmala-
rõnõn YÖK Yasasõ’nõn 38. mad-
desi kapsamõnda görevlendirme-
leriyle mümkün olacağõnõn belir-
tilmesi meslek odalarõnõ ayağa
kaldõrdõ. YÖK Yasasõ’nõn 38.
maddesine göre, öğretim üyeleri,
Üniversite Yönetim Kurulu’nun
uygun görmesi ve rektörün ona-
yõna tabi tutularak görevlendiri-
lirken, TMMOB Yasasõ’na göre
ise mesleğini yapmak isteyen
tüm öğretim üyelerinin birliğe
üye olmalarõ zorunlu tutuluyor.
Randevu verilmedi
TMMOB Yönetim Kurulu Baş-
kanõ Mehmet Soğancı, genelge-
nin yasalara aykõrõ olduğu için
YÖK’ten 22 Aralõk’ta randevu ta-
lep ettiğini, henüz yanõt gelme-
diğini söyledi. Genelgenin mes-
lek örgütlerinde istihdam edilen
akademisyenleri mi, yöneticileri
mi kapsadõğõnõn belli olmadõğõnõ
belirten Soğancõ, şunlarõ dile ge-
tirdi: “Akademisyenlerin meslek
örgütlerinde yönetici ya da de-
netci olmaları yasal bir haktır.
Burada anayasa ve yasalara
karşı hukuksuzluk bulunuyor.
6535 sayılı TMMOB Yasası’na
göre akademisyenler meslekle-
rini yapabilmeleri için birliğe
üye olmak zorundalar. Birliğe
üye olan herkesin de yönetime
seçilme hakkı vardır. YÖK bü-
tün öğretim üyelerinin izne ta-
bi olarak yönetim ve denetim-
de çalışmalarını sağlayacak bir
genelge yayımlayamaz.
YÖK’ün genelgesi net değil.
Tam olarak neyi kastettiğini
açıklamalı.” YÖK’ün söz konusu
genelgeyi anlaşõlabilir düzeye
getirmesini isteyen Soğancõ, YÖK
Başkanõ Prof. Dr. Yusuf Ziya
Özcan’õ 15 gündür kendilerine
yanõt vermediği için kõnadõğõnõ
belirterek, “Bir meslek odası
başkanı olarak 15 gündür bek-
letiliyorum” dedi. Soğancõ,
YÖK’ün akademisyenlerin mes-
lek örgütlerinde şube başkanõ ya
da yönetici olmalarõnõ izne bağ-
lõ tutmasõ için anayasayõ değiş-
tirmesi gerektiğini, bunu da ya-
pamayacağõnõ kaydetti.
‘Yöneticileri kapsamıyor’
TTB Genel Sekreteri Eriş Bi-
laloğlu da meslek odalarõnõn yö-
netimlerinde yer alan akademis-
yenlerin genelgedeki kapsam
içinde değerlendirilemeyeceğini
belirterek “Genelgede ifade edi-
len 38. madde yönetimde bu-
lunan arkadaşları kapsamı-
yor” diye konuştu. Bilaloğlu,
şunlarõ kaydetti: “Seçme ve se-
çilme hakkı anayasal bir hak-
tır. Seçme-seçilme hakkını bu
genelgeyle izne bağlamak doğ-
ru bir şey değildir.”
HALİÇTE HAÇ ARADILAR
Alevilerden Pir Sultan duruşu
İstanbul Haber Servisi - Al-
evilere bugün yapõlacak AKP if-
tarõna katõlmama çağõrõsõnda bu-
lunan Alevi-Bektaşi Federasyonu
(ABF) Genel Başkanõ Ali Balkız,
“Alevilerin Hızır Paşa sofrası-
na oturmayıp, Pir Sultan du-
ruşu göstereceklerini” söyledi.
ABF Genel Başkanõ Balkõz,
dün yaptõğõ basõn toplantõsõnda,
Alevilere bugünkü AKP iftarõna
katõlmama çağrõsõ yaptõ. AKP ve
Cem Vakfõ Başkanõ İzzettin Do-
ğan’õn işbirliği içinde olduklarõ-
na değinen Balkõz, kendilerinin
“Madımak’ın müze olması, zo-
runlu din dersinin kaldırılma-
sı” gibi taleplerde bulunduklarõ-
nõ, Doğan’õn ise “dedelere maaş
bağlanması, cemevleri yapımı-
na destek” gibi para eksenli is-
tekler sunduğuna işaret etti. Bal-
kõz, “Cem Vakfı’yla, Alevilik
anlayışımız değil laiklik anla-
yışımız farklı. Biz ‘Devlet dinden
elini çeksin, devlet dine yatõrõm
yapamaz’ dedikçe, Cem Vakfı
‘Bize de para’ diyor” dedi.
Pir Sultan duruşu...
Balkõz, AKP iftarõna ilişkin
şunlarõ söyledi: “Laikliğe karşı
mücadelenin odağı haline gel-
miş olan AKP, Cem Vakfı’nı da
yanında sürüklüyor. İzzettin
Doğan kendine gelmeli. ‘Alevi
İslam’ denilen şey ılımlı İslam-
dır. Bu proje ABD’nindir. Şe-
riata doğru sürüklenmek iste-
nen Türkiye’de, Aleviler de bu
proje kapsamına alınmak iste-
niyor. Fethullah ile Sünniler, İz-
zettin ile Aleviler BOP’un pe-
şine takılmak isteniyor. Yarın-
ki (bugünkü) iftar sofrası, Hızır
Paşa sofrasıdır. Aleviler Pir
Sultan duruşu sergileyerek, Hı-
zır Paşa sofrasına oturmaya-
caklardır. AKP Cem Vakfı’nı
para pul ile etkisizleştirebilir
ama Alevileri asla!” Toplantõda,
Gülen ve Doğan’õn yan yana otu-
rurken çekilmiş bir fotoğrafõnõn
bastõrõldõğõ ve üzerinde “Fotoğraf
çok net” yazan dövizler açõldõ.
Balkız, Alevilere ‘AKP iftarına katılmayın’ çağrısı yaptı, Cem Vakfı’na tepki gösterdi
GÜMÜŞ: AKP’NİN ASİMİLASYON SOFRASINA OTURMAYACAĞIZ
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Pir Sultan
Abdal Kültür Derneği Genel Başkanõ Fevzi
Gümüş, AKP’nin iftar yemeğine katõlmayacak-
larõnõ açõkladõ. Gümüş, “Alevilikte lüks me-
kânlarda, şatafat ve gösteriş içinde oruç aç-
ma geleneği bulunmuyor. AKP’nin asimilas-
yon sofrasına oturmayacağız” dedi. Gümüş,
yaptõğõ yazõlõ açõklamada, bugün İstanbul Fes-
hane’de Alevilere iftar yemeği verileceğini
anõmsatarak, Kerbela kõyõmõnõn yasõnõ tutan Al-
evilerin, zengin sofralardan uzak bir şekilde
oruçlarõnõ açtõklarõ belirtti. Gümüş, şunlarõ kay-
detti: “Alevi iftarõ’ tanımlaması Aleviliğin içi-
nin boşaltılması anlamına gelmektedir. Ye-
meğin harcamalarının Abdal Musa Kültürü-
nü Araştırma ve Tanıtma Vakfı tarafından
karşılanacağı belirtilmektedir. Vakfın bu ka-
dar büyük bütçeli bir yemeğin masraflarını
nasıl karşıladığı kamuoyuna açıklanmalıdır.
Ve bir yıl önceki yemeğe katılmayan Cem
Vakfı Başkanı İzzettin Doğan, ne değişmiştir
ki bu yıl iftarda bulunacağını söylemiştir?”
Yunanistan’da polise saldırı
MURAT İLEM
ATİNA - Yunanistan’da 6 Aralõk günü
15 yaşõndaki Aleksis Grigoropoulos adlõ
gencin öldürülmesi üzerinden 1 ay geçme-
den polise ikinci önemli saldõrõ düzenlendi.
Önceki gece sabaha karşõ Kültür Bakanlõ-
ğõ önünde nöbet tutan polise Kalaşnikof ve
tabanca ile ateş açan kimliği meçhul kişiler,
21 yaşõndaki Diamandis Macunis isimli
polis memurunu ağõr şekilde yaraladõlar.
Saldõrõnõn ardõndan izlerini kaybettiren sal-
dõrganlarõn geçen yõllarda çökertilen 17 Ka-
sõm örgütünün destek kolu olan “Devrimci
Mücadele” örgütü elemanlarõ olduğu sanõ-
lõyor. Atina Polis Müdürü’nün, saldõrõda
kullanõlan Kalaşnikof silahõn, 23 Aralõk ge-
cesi yine Atina’nõn Zografou semtinde polis
otobüsüne yapõlan saldõrõda kullanõldõğõnõ
açõklamasõ, saldõrõlarõn “sistematik bir ha-
le mi geldiği” sorusunu gündeme getirdi.
Yaralõ polisin durumunun ciddi olduğu
açõklandõ. Yunanistan Cumhurbaşkanõ Ka-
rolas Papulyas, Başbakan Kostas Kara-
manlis ile bakan ve siyasi parti liderleri sal-
dõrõyõ şiddetle kõnadõklarõnõ açõkladõlar. Sal-
dõrõyõ yapan örgüt olarak üzerinde durulan
Devrimci Mücadele Örgütü 2003 yõlõnda 17
Kasõm terör örgütünün çökertilmesinin ar-
dõndan faaliyete geçti.
Gösteriler yeniden başlıyor
6 Aralõk 2008’de bir gencin polis tara-
fõndan öldürülmesinin ardõndan Noel tati-
line giren göstericiler, yarõndan itibaren
yeniden meydanlara çõkõyorlar. Yunanis-
tan’õn bütün önemli şehirlerinde Komünist
Partiler ve öğrenci derneklerinin organize
ettiği eylemlerin yapõlmasõ bekleniyor.
Geçen ay yaşanan büyük olaylarõn ardõndan bir güvenlik görevlisi daha vuruldu
Ankara’da büyük tehlike
Muhtardan
‘mücavir
alan’ uyarısı
Seçmen listelerinde karmaşa
4 bine yakın
seçmen kayıp
MAHMUT LICALI
ANKARA - Başkentte mücavir alanõn 50
kilometreye çõkmasõyla birlikte, anakent
belediyesine bağlanmasõna karşõn devir
işlemleri yapõlmayan pek çok mahallenin
yerel seçimlerde oy kullanamayacağõ be-
lirtildi. Ahmet Taner Mahallesi Muhtarõ
Ayşe Sevil Kuru, mücavir alan içinde ka-
lan mahallelerin anakent belediye başkan-
lõğõ için oy kullanamayacağõna işaret etti.
Yerel seçimlerde sõnõrlarõ belli olmayan
ve anakent belediyesine bağlõ olmasõna
karşõn, devir işlemleri henüz bitmeyen
pek çok mahallenin yalnõzca il genel mec-
lisi ve mahalle muh-
tarlõğõ için oy kulla-
nabileceği belirtili-
yor. Çayyolu’ndaki
Ahmet Taner Kõşlalõ
Mahallesi muhtarõ
Kuru, 2004 yõlõnda
kabul edilen yasayla
Ankara’da mücavir
alanõn 50 kilometreye
çõktõğõnõ anõmsattõ.
Böylece 50 kilometre
mücavir alan içerisin-
deki köylerin şehir
muhtarlõğõna dönüş-
tüğünü belirten Ku-
ru, söz konusu şehir
muhtarlõklarõnõn çoğunun mahalli idarele-
re devrolmadõğõna dikkat çekti. Kuru,
şunlarõ dile getirdi: “Bu köyler yalnızca
il genel meclisi ve mahalle muhtarlığı
için oy kullanabilecek. Anakent beledi-
ye başkanlığı için oy kullanamayacak-
lar. Mücavir alan içine alınan köylerin
de anakent belediyesi seçimlerinde oy
kullanmaları lazım. Fakat bu devir iş-
lemleri yapılmadı.” Kuru, Çayyolu’nda-
ki Dodurga ve Erdemkent gibi mahallele-
rin devir yapõlmadõğõ için anakent için oy
kullanamayacaklarõna dikkat çekti.
‘Yanlışlıklar düzeltilmedi’
Batõkent’teki Kent Koop Mahallesi
muhtarõ Şükran Ayaz da ikinci kez askõya
çõkan seçmen listelerinde var olan yanlõş-
larõn aynen kaldõğõnõ belirterek “Yurttaş-
lardan hem nüfus müdürlüklerine hem
de YSK’ye gitmeleri isteniyor. Hem kira
sözleşmesi hem de yurttaşların adına
kayıtlı fatura isteniyor. Bu vatandaşa iş-
kenceden başka bir şey değil” dedi.
Ayşe Sevil KURU.
İstanbul Haber Servisi -Yüksek Seçim Ku-
rulu (YSK) tarafõndan yeniden askõya çõ-
karõlan seçmen listeleri yine tartõşma ya-
rattõ. İstanbul’un Ataköy Mahallesi’nde
yaklaşõk 4 bin seçmenin önceden kayõtlõ
olduğu ve adres değişikliği yapmadõğõ
halde listelerde yer almadõğõ ortaya çõktõ.
NTV’nin internet sitesinde yer alan ha-
berde Ataköy’de önceki listede yer alan
ve senelerce aynõ mahalle muhtarlõğõnda
kayõtlõ seçmenlerin büyük bölümü yeni
listede yer almadõ. Ataköy Muhtarõ Aylin
Keserkaya, “Son seçimlerde seçmen sa-
yımız 18 bin 750’ydi. Gelen son listeye
göre 14 bin 169 çıktı. Aşağı yukarı 900
tane dairenin listelerde olmadığını far-
kettim. 900 çarpı 4 derseniz aşağı yu-
karı 4 bine yakın bir seçmen yapıyor.
Ki bu büyük bir rakam” dedi.
‘Oyumuzu kullanacağız’
Listede yer almayan yurttaşlarda tepki
gösterdi. “Eğer İstanbul’un göbeğin-
de, Ataköy’de bunlar oluyorsa ücra
köşeleri düşünemiyorum nasıl olur”
diyen yurttaşlar şu görüşleri dile getirdi:
“Madem vatandaş değiliz, bizi yok sa-
yıyorlar, biz de vergimizi vermeyelim
bundan sonra. Ama yok ne gereki-
yorsa yapılacak, oyumuzu da sonuna
kadar kullanacağız. Kimsenin ekme-
ğine yağ sürmek yok.” Seçmen kayõt-
larõnda yanlõşlõk ya da eksiklik tespit
edenlerin ilgili nüfus müdürlüğüne baş-
vurmalarõ gerekiyor. Seçmen listeleri
30 Ocak’a kadar askõda kalacak.