24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 17 OCAK 2009 CUMARTESİ 16 SPOR GÖRÜŞ / BARBAROS TALI Kıymet Bilmiyoruz... Son veriler 28.3 yaşın altında 35 milyon insana sahip ol- duğumuzu gösteriyor. Avrupa’nın birçok gelişmiş ülkesine kı- yasla çok genç bir nüfusa sahibiz. Ancak, gençlerimizin büyük bir kısmı spor yapacak orta- ma sahip değil. Spor yapabilecek imkânı olanların büyük bir kısmı da eğitim sisteminin zorluklarını aşabilmenin uğraşı için- de… Geriye kalan çok az sayıda gencimizle Türk sporunun gelecek yıllarını başarılı kılmaya çalışıyoruz. Nasıl mı? Yetenekli gençlerimize sahip çıkmayarak. Spo- ru okullarına tercih eden; sporda başarı uğruna birbirinden renkli ortamlarıyla sosyal hayatı terk eden yeteneklerimizi ken- di hallerine bırakarak. Bu konuda en ilginç örneklerden biri olan Alper Tezcan’ın hikâyesi, önce yazılı basında yer alan haberlerle ve son ola- rak NTV Spor’da yapılan röportajla gündeme geldi. Galatasaray A takımına 19 yaşında gelen başarılı ve gele- cek vaat eden futbolcu Alper Tezcan, takımının UEFA ku- pasında Bologna ile oynadığı karşılaşmanın son 3 dakikasında oyuna girer ve topla buluştuğu ilk anda ayağı kırılır. Tedavisi çok uzun sürer Alper’in… Tam 11 kez ame- liyat edilmek zorunda kalır. Yıllar süren bu zor ve zah- metli dönemin ardından bugün olması gereken yerin çok uzağında bir yerde. Başına gelenleri, yaşadıklarını anlatırken “Sakın boş mu- kaveleye imza atmayın!” diye uyarıyor gençleri röportajında. Nedeni bütün masrafları ailesinin karşılamak zorunda kalması. Aslında Futbol Federasyonu’nun zorunlu kıldığı bir sigortadan söz ediliyor ancak yeterli olmaması en büyük sı- kıntı olarak belirtiliyor. Futbol gibi, spor denince akla ilk gelen dalın profesyonel düzeyde en başarılı takımlarından birinde yaşananlar yete- neklerimize sahip çıkmayışımızın can alıcı bir örneği. Bir başka hikâye atletizm dalından. Çekiç atmada ülkemizin en başarılı bayan sporcularından biri Zübeyde Yıldız’ın ba- şına gelenler de en önemli konuları bile bela defetmek için yapıyor olmamızın ilginç örneklerinden biri. Zübeyde Yıldız, 2003 yılında Seul’de düzenlenen Üniver- siteler Dünya Şampiyonası’nda, kaldıkları otelden yarışma- ların yapıldığı stada gitmek üzere bindiği otobüste kaza ge- çirir. Organizasyonun ring sefer yapan otobüsünün ön kol- tuğunda ölümden döner. İki otobüsün çarpıştığı kaza sırasında ayağı kırılır, sonra- sında boynunda fıtık oluşur. Seul’de hastaneye kaldırılır ve acilen ameliyat edilir. O şartlarda daha fazla kalmak istemez ve doktorların izni ile Türkiye’ye döner. Tedavisinin devam ettiği dönemde öğrenir ki yaptırılan si- gorta, organizasyon komitesinin üstlendiği ameliyatın para- sını ancak karşılar düzeyde… En kötüsü olsa ve hayatını kay- betse ailesinin alacağı para 10 bin dolar bile değil. Futbol örneğinde olduğu gibi bir şeyler yapılıyor ama ya- pılan genelde bela defetmek üzerine kurulu. Sonuçta başarı uğruna hayatını spora adayanlar en ufak aksilikte yalnız ve çaresiz kalıyorlar. Birbirinden başarılı yöneticilerimiz ise harcayacakları ye- ni yeteneklerin peşinde koşmaya devam ediyorlar. İlki 17 Ocak 1909’da oynanan F.Bahçe-G.Saray derbisi 100 yaşını dolduruyor Spor Servisi - Biri 104, diğeri 102. yõlõnõ yaşayan Galatasaray ve Fenerbahçe kulüplerinin 17 Ocak 1909’da başlayan rekabetleri bugün ilk asrõnõ geride bõrakõyor. Papazõn Çayõrõ’nda Sarõ - Kõrmõzõlõlarõn 2-0’lõk galibiyetiyle sonuçlanan özel maçõn üzerinden tam 100 yõl geçti. G.Saray’dan Emin Bülent Serdaroğlu’nun golüyle başlayan süreçte sayõsõz futbolcu, teknik adam, başkan ve yönetici rol aldõ. İki devin arasõndaki çekişme geride kalan bir asõrda biçim değiştirse de yarattõğõ heyecan hiç azalmadõ. Tam tersine birbirlerinden aldõklarõ güçle giderek kõzõştõ, futbolumuzu ileri götürdü ve bir derbi olmaktan çok öteye gitti. Sadece ülkemizin değil, dünyanõn da ilgi odağõ haline gelen F.Bahçe - G.Saray rekabeti birçok sahadõşõ olaya, sert mücadelelere, yönetimler arasõ tartõşmalara ve gündem değişikliklerine neden olsa da büyük önem taşõyan centilmenlik örneklerine de sahne oldu. İki takõm arasõndaki ezeli rekabette futbolcu ve yöneticilerin o dönemde adõ konmamõş ‘Fair Play’ olgusuna sadõk hareketleri bu zevkli mücadeleye renk kattõ. Spor tarihçilerinin derlemelerine göre ezeli rakiplerin birbirleriyle yapacaklarõ bir maç öncesinde F.Bahçe Başkaptanõ Galip Kulaksızoğlu, G.Saraylõlara, “Oberle kardeşler hasta, Hasan da sakatlanmış. Sizi karşımızda eksik kadroyla görmek istemiyoruz. Dilerseniz maçı erteleyelim” diye haber göndererek maçõn ertelenebileceğini iletti. F.Bahçe’nin bu önerisini kabul eden G.Saray, oyuncularõn iyileşmesinden sonra, 20 Ekim 1914’te yaptõğõ erteleme maçõnda Sarõ - Lacivertlileri 6-1 yendi. Kiralık ev Aynõ kaynaklara göre, ezeli rekabetin yeni başladõğõ dönemlerde G.Saray ile F.Bahçe sporcularõ ortak kiraladõklarõ bir evde kalõyorlar ve beraber ava çõkõyorlardõ. İki takõm sporcularõ geceleri bir araya gelerek sohbet ediyorlardõ. Yine bir gece sohbetin koyulaştõğõ sõrada G.Saray’dan Ali Sami Yen, F.Bahçelileri, “Said, yarın bizimle maçınız var. Git yat ve dinlen” diye uyardõ. Ezeli rakipler arasõnda 17 Kasõm 1922’de yapõlan maç öncesinde de ilginç bir durum yaşandõ. Bu tarihte Kadõköy’de ezeli rakiplerin maçõ vardõ. Maç öncesinde günlerce yağan yağmur sahayõ adeta göle çevirmişti. F.Bahçe Başkaptanõ Galip Kulaksõzoğlu, G.Saray Kulübü’ne telefon ederek, “Saha çok kötü, maçı erteleyelim” dedi. G.Saray Başkaptanõ 1. KOŞU: F: Yavuzsoy (11), P: Ferdibaba (1), PP: Kafkasbeyi (2), S: Üseyid (3). 2. KOŞU: F: Monjal (3), P: Kardiyen (5), PP: Baliya (2), S: Way To Joy (1). 3. KOŞU: F: Big Brother (3), P: Kõzõldağlõ (6), PP: Aderans (1), S: Austin (2). 4. KOŞU: F: Al Pacino (4), P: New Salvador (8), PP: Shruuq (14), S: Karkas (11). 5. KOŞU: F: Acarbey (10), P: Gülözkan (6), PP: İltan (7), S: Ayberk (14). 6. KOŞU: F: Monte Negro (4), P: Wind Of Copperland (5), PP: Fume (3), S: Aydõn Abi (1). 7. KOŞU: F: Veritas (9), P: Son İmparator (7), PP: The Cranberri (8), S: Zeev (10). 8. KOŞU: F: Tuğçenaz (10), P: İrem Abla (11), PP: Yõlõşõk (16), S: Delal (2). GÜNÜN PROGRAMI FUTBOL - Fortis Türkiye Kupası (Atatürk/13.30) Antalya-G.Antep, (A.Aker/13.30) Trabzon-G.Antep B., (Alsancak/19.00) Altay-Ankara, (Ali Sami Yen/19.00) G.Saray- Malatya. Bank Asya 1. Lig (19 Eylül/13.30) Ordu-Diyarbakõr. BASKETBOL - Beko Ligi (A.Şahenk/14.30) G.Saray Cafe Crown-T.Telekom, (17.00) Efes Pilsen-Mersin B., (TOBB Üniv./16.00) Casa TED-Beşiktaş Cola Turka, (19 Mayıs/16.00) Mutlu Akü S.Üniv.-D.Şafaka C.T., (Kepez/ 17.00) Kepez B.-O.Renault, bayanlar /(A.Şahenk-12.30) G.Saray-S.Basketbol, (Burhaniye/ 14.00) Burhaniye B.-F.Bahçe, (Tarsus/ 15.00) Tarsus B.-BOTAŞ. VOLEYBOL - Aroma Erkekler 1. Ligi (S.Sırrı Tarcan/15.00) Polis Akd.-F.Bahçe, (H.Alagaş/18.30) İstanbul B.-SGK, Aroma Bayanlar Ligi (S.Sırrı Tarcan/13.00) Gazi Üniv.-Karşõyaka, (17.00) Telekom- Ereğli B., (Ayazağa/ 17.30) E.Zentiva-Beşiktaş, (B.Felek TVF 50. Yıl/14.00) F.Bahçe Acõbadem- V.Güneş Sigorta. TV’DE SPOR Lig TV/13.30 Antalya-G.Antep, (19.00) G.Saray-Malatya, Spormax/14.30 G.Saray Cafe Crown-T.Telekom, (17.00) Chelsea- S.City, (19.30) H.City-Arsenal, Skytürk/17.00 Efes Pilsen-Mersin B., D Spor/15.00 Tarsus B.-BOTAŞ, (17.30) E.Zentiva-Beşiktaş, NTV/21.30 Milan Fiorentina, NTV Spor/21.00 Barcelona-Deportivo, (23.00) Sevilla-Numancia. SON yõllarda ezeli re- kabetteki maçlarõn ge- nelinde olaylar yaşanõr- ken G.Saray Kulübü Başkanõ Özhan Canay- dõn, rekabete centilmen- ce yaklaşõmõyla alkõş aldõ. Sarõ - Kõrmõzõlõlarõn 6 Kasõm 2002’de, F.Bahçe Şükrü Sara- coğlu Stadõ’nda ezeli rakibine 6-0’lõk yenilgiyle tarihi hezime- te uğradõğõ maçta, başkanlõk sõ- fatõyla ilk F.Bahçe derbisini iz- leyen G.Saray Kulübü Başkanõ Özhan Canaydõn’õn, rakibinin attõğõ golleri alkõşlayarak F.Bah- çeli yöneticileri kutlamasõ, maça damgasõnõ vurdu. Canaydõn’õn bu centilmenlik gösterisi kendi camiasõndan bazõ tepkiler alsa da, Dünya Fair Play Konseyi (CIFP) tarafõndan ‘2002 Dünya Fair Play Ödülü’ne layõk görül- dü. Özhan Canaydõn ayrõca, bu davranõşõ nedeniyle, Türkiye Mil- li Olimpiyat Komitesi (TMOK) ta- rafõndan düzenlenen ‘Fair-Play Sportif Davranõş Ödülü’nü aldõ. A L T I L I G A N Y A N 3 4 10 4 9 10 6 8 6 7 11 14 7 8 16 11-2 14-11 GÜNÜN İÇİNDEN FUTBOL Federasyonu eski Başkanõ Haluk Ulusoy’un kuzeni Mustafa Ulusoy (51), geçirdiği kalp krizi sonucu hayatõnõ kaybetti. ESKİ basketbol hakemi Alper Mütevellioğlu, yaşamõnõ yitirdi. A.GÜCÜ’nün Tom Tomsk’la yaptõğõ hazõrlõk maçõ, çõkan olaylar nedeniyle yarõda kaldõ. SIVASSPOR; Fikret, Sedat, Abdurrahman ve Balili’nin sözleşmesini 1’er yõl uzattõ. Denizlispor ise Kartal’dan Zafer Çevik’le anlaştõ. ULEB Avrupa Ligi’nin son haftasõnõn ‘en değerli oyuncusu’ (MVP), F.Bahçe Ülker’in ulusal pivotu Oğuz Savaş oldu. REAL MADRİD Başkanõ Ramon Calderon, kulüp dõşõndan getirilen kişilere oy kullandõrdõğõ iddialarõnõn doğruluk kazanmasõ üzerine istifa etti. BASKETBOL Federasyonu Disiplin Kurulu; Beşiktaş’a 4 bin TL para cezasõ, G.Saray’a da ihtar verdi. Lig (B): Çankaya Üniv.- Beşiktaş Cola Turka: 63-70. 6’LI SONUÇLARI: 8-7-9-2-1-10 (İzmir: 28 bin 314.44 TL). 107 maç oynayan ikili: Şeren-Tanman G.Saray’da küskünlük bitmedi SAMİ GÜREL G.Saray’da kaptanlõk kriziy- le başlayan küskünlük takõm içerisinde huzursuzluk yarat- maya devam ediyor. Lincoln’ün kaptanlõğa getirilmesiyle başlayan tar- tõşma, yerli oyuncularõn Futbol AŞ Ge- nel Müdürü Adnan Sezgin’e giderek şi- kâyette bulunmalarõyla büyümüştü. İlk kez UEFA Kupasõ’nda Hertha Berlin maçõnda kaptanlõk pazubandõnõ takan yõl- dõz oyuncuya tepki gösteren futbolculara yanõt başkan Adnan Polat’tan gelmiş- ti. Polat oyuncularõ sert bir dille uyara- rak “Kararı biz veririz. Kabullenme- yen buradan gider” demiş ve konunun kapandõğõnõ belirtmişti. Ancak takõm içinde durum farklõydõ. Son olarak Wer- der Bremen maçõnda sahaya Mehmet Güven’in kaptan olarak çõkmasõ akõl- larda soru işareti yarattõ. Karşõlaşma ön- cesi bazõ oyuncularõn kaptanlõk teklifi- ni kabul etmemesinden sonra genç oyuncunun pazubandõnõ taktõğõ ve takõm içinde yaşanan krizin tekrar gündeme geldiği öğrenildi. Öte yandan G.Saray Fortis Türkiye Kupasõ B Grubu’ndaki son karşõlaşmasõnda Ali Sami Yen’de Malatyaspor’u ağõrlayacak. Saat 19.00’da başlayacak mücadele Lig TV’den naklen yayõmlanacak. Karşõ- laşmayõ Tolga Özkalfa yönetecek. Sarõ-Kõrmõzõlõlarda kaptanlõk kriziyle başlayan huzursuzluk sürüyor G.SARAY FORMASI GİYEN FUTBOLCULAR EZELİ REKABETE DAMGASINI VURDU TAKSİM STADI’NDA OLAYLI KARŞILAŞMA EZELİ rakiplerin 23 Şu- bat 1934 tarihinde yap- tõklarõ İstanbul Ligi maçõ futbolcular arasõnda çõ- kan büyük bir kavga ne- deniyle yarõda kaldõ. Tak- sim Stadõ’nda yapõlan ma- çõn 60. dakikasõnda G.Saraylõ Kadri Dağ’õn, F.Bahçeli M.Reşat Nayir’e attõğõ tekme ve Kadri’nin üzerine doğru koşan F.Bahçeli Fikret Arõcan’õn, G.Saraylõ Tevfik tarafõndan kucaklanõp saha kena- rõna atõlmasõyla saha bir anda karõştõ. İki takõm oyuncularõ ara- sõnda başlayan kavgaya tribün- lerdeki seyirciler de katõlõnca olay- lar iyice büyüdü. Yarõda kalan ma- çõn ardõndan toplanan ‘Mõntõka Futbol Heyeti’, Türk spor tarihi- nin en ağõr cezalarõndan birisini verdi ve F.Bahçe’den 9, G.Sa- ray’dan 8 futbolcu olmak üzere toplam 17 oyuncuyu uzun süreli cezalandõrdõ. Bu cezalardan en kârlõ çõkan takõm Beşiktaş olurken sezonu ezeli rakiplerinin önünde şampiyon tamamladõ. Nihat Bekdik, Şeref Bey, Zeki Rıza Sporel. 40’lı yıllardaki bir derbiden enstantane. Union Club sahasında bir maç (1920 yılı) Metin Oktay, jübilesinde Can Bartu’yla. Necip Şahin, bunun üzerine, “Anamız bizi bugün için doğurdu. Galip Bey, gelip maçı oynayacağız” diye yanõtladõ. G.Saray, Kadõköy’e gelip maça çõktõ ve F.Bahçe karşõlaşmayõ 3-0 kazandõ. Ortak takım Ezeli rakiplerin kuruluşlarõnõn ilk yõllarõnda birleşme durumlarõnõn bile ortaya çõktõğõ, hatta iki kulüp başkanõnõn ortak takõm kurma konusunda anlaştõklarõ iddia edildi. G.Saray Dergisi’nin Şubat 2003 sayõsõnda, Adnan Işık’õn belgelere dayandõrarak verdiği haberde, 1912 yõlõnda G.Saray Başkanõ Ali Sami Yen ile F.Bahçe Başkanõ Hulusi Bey’in ortak imzayla kayõt altõna aldõklarõ belgenin, birleşmeseler dahi, 2 kulübün yabancõlara karşõ ‘ortak bir takım’ kurma konusunda anlaştõklarõnõ, hatta tüzüğü bile hazõrladõklarõnõ gösterdiği kaydedildi. Kaçırılan penaltı Ezeli rakiplerin 23 Ocak 1925 tarihinde Taksim Stadõ’nda yaptõklarõ Vatan Gazetesi Kupasõ maçõnda ilginç bir olay yaşandõ. F.Bahçe’nin kazandõğõ penaltõ sonrasõ, atõş öncesinde stadõn büyük balkon kõsmõ çöktü. F.Bahçeli Cafer Çağatay, penaltõ atõşõnda topu bilerek kaleci Ulvi Yanal’a teslim etti. Üç renkli karma F.Bahçe ile G.Saray, 1934 yõlõnda Türkiye’ye davet ettikleri yabancõ takõmlarla birer kez hazõrlõk maçõ yaptõktan sonra, üçüncü maçõ ‘F.Bahçe- G.Saray Karması’ şeklinde oynadõlar. Bu karmanõn formasõ ise iki kulübün renklerinin karõşõmõ olan lacivert, sarõ ve kõrmõzõdan oluştu. F.Bahçe ve G.Saray kulüpleri, yüz yıldan beri rekabet içindeler. Ulusal Savaş sırasın- da yakılan meşale bugüne kadar hiç sön- memiştir. Bundan sonra da sönmeyecektir. Bu, neredeyse kutsal bir rekabete dönüşm- üştür. Böylesine uzun süren bu kutsal reka- bet, bizim dışımızda başka bir ülkede olabi- lir mi bilemiyorum. Bu rekabetin başlaması 1941-42 yıllarına dayanır. Bu konu ile ilgili bir sürü anım var. Bunların bir makale içinde an- latılması zor... Bir kitapçık yazmak gerekir. Bizden önceki kuşak, Ulusal Savaş yıllarının kuşağıdır. Yani devrim yıllarının... Her iki takım da kramponları ile emperyalizm karşısında sa- vaş vermiştir. Bu savaş ruhu F.Bahçe ve G.Saray yönetici ve futbolcularını adeta bir kar- deş haline getirmiş ve de bu nedenle birbirle- rine karşı sevgileri olmuştur. O kuşaktan son- ra gelen başkanlar ve futbolcular da birbirle- rini hem severler hem de birbirlerine karşı çok saygılı davranırlardı. Başkanlar, zaman zaman birbirlerinin kampına gider, başarı dileklerini bil- dirirlerdi. Örneğin; Selahattin Beyazıt, sanki sadece G.Saray’ın başkanı değil de F.Bah- çe’nin de başkanıydı... Bazı F.Bahçeli spor- culara hastalıkları nedeni ile yardım ettiği çok görülmüştü. Bizim kuşağın F.Bahçe ve G.Sa- ray’da oynayan futbolcuları haftayı, Kadıköy Al- tıyol ağzındaki Kerim Ağa’nın kahvesinde toplanıp, türlü espriler ve şakalaşmalarla ge- çirirlerdi. Özellikle; Bülent, Reha ve Kova Os- man biz F.Bahçeli futbolculardan hiç ayrıl- mazlardı. Maçlarda damlasına kadar terimizi akıtır, galip gelmek için çok çalışırdık ama hiç- bir zaman birbirimize kasti davranmazdık. Maçın ertesi günü, yine aynı yerde buluşur ve birbirimizle gırgır geçerdik. Bu durum uzun yıl- lar böyle devam etti. Ne var ki profesyonellik geldikten sonra mücadele koşulları değişti. Pa- ra, bir virüs gibi, dostluğun ve arkadaşlığın önü- ne geçmeye başladı. Bu virüs kulüplerin kanına girince de ne dostluk, ne arkadaşlık ve ne de ulusallık kaldı. Kulüplerin yönetimine gelen baş- kan ve yöneticilerin, bu görevlere uygunlukları açısından kimlik ve kişilikleri pek araştırılma- dı. Sadece para sahibi olma özellikleri bu gö- revler için yeterli sayıldı. Bu nedenle gerek ku- lüplerin kendi içlerinde, gerekse rakipler ara- sında büyük mücadeleler oldu. Sermaye kıs- mı, iktidarda kalabilmek için her yola baş- vurdu. Bazı taraftarları güç olarak yanlarına aldılar. Onları yedirdiler içirdiler. Ceplerine pa- ra koydular. Deplasman maçlarına götürdüler. Sanki maç izlemeye değil de savaşa gider gi- biydiler. Hepimizin bildiği gibi tatsız olaylar ve yaralanmalar oldu... Başkanların birbirle- riyle tartışmalarını okuyor ve görüyoruz. Ne kadar üzülüyoruz... Futbolculara büyük prim- ler vaat ederek onlara, “Ne yaparsanız yapın, galip gelin” emri veriliyor. Bu nedenle glad- yatörler gibi sahada birbirlerini yiyorlar. Sa- rı ve kırmızı kartlar havada uçuşuyor. Sed- yeler arka arkaya, sakatlananları taşıyor. Anlattıklarımdan anlaşılacağı üzere artık F.Bahçe ile G.Saray arasındaki kutsal re- kabette o eski yılların dostluklarının yerini düşmanlık aldı. Rekabeti bu hale getiren- ler utanmalı. H A L İ T D E R İ N G Ö R Nerede O Eski Derbiler? 100 YILLIK REKABET e-posta: hderingor@hotmail.com DERBİNİN ENLERİ En fazla seyirci: İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadõ - 70.125 / G.Saray: 2- F.Bahçe: 2 (Türkiye Ligi / 21.09.2003) En az seyirci: F.Bahçe Stadõ - 14 / F.Bahçe: 3 - G.Saray: 0 (İstanbul Ligi / 17.11.1922) İlk goller: Emin Bülent Serdaroğlu (G.Saray / 17.01.1909), Hasan K.Sporel (F.Bahçe / 04.01.1914) En çok gol atanlar: Zeki Rõza Sporel- 27, Alaaddin Baydar - 24, Lefter - 20 (F.Bahçe), Metin Oktay - 19, Hakan Şükür - 16, Tanju Çolak - 14 (G.Saray) Bir maçta en çok gol atanlar: Zeki Rõza Sporel - 4 (F.Bahçe / 19.09.1918), Celal İbrahim - 4 (G.Saray / 12.02.1911), Metin Oktay - 4 (G.Saray / 18.12.1960) En çok oynayanlar: Esat Kaner - 49, Şeref Has - 49, Fikret Arõcan - 46, Müjdat Yetkiner - 46 (F.Bahçe), Turgay Şeren - 54, Cüneyt Tanman - 53, Nihat Bekdik / Metin Oktay - 44 (G.Saray) Veriler,‘www.turkfutbolu.net’sitesindenalınmıştır. TURGAY ŞEREN: 1950’lerde bir G.Saray-F.Bahçe maçõ öncesi Gündüz Kılıç “Bugün Turgay tam bir G.Saray’lı olacak. F.Bahçe’ye karşı oynayacak. Bu sebeple Turgay’ı bugün kaptan çıkarmak istiyorum” dedi. Tüm takõm sevinç gözyaşlarõ döktü. Sahaya her zaman kaptan Gündüz Kõlõç’õn arkasõnda ben çõkardõm. F.Bahçe’nin kaptanõ da Cihat Arman’dõ. Kaptan olarak el sõkõşmaya gittiğimizde beni görünce çok şaşõrdõ ve “Sen ne kadar çabuk kaptan olmuşsun” dedi. Tribünler de benim kaptan olacağõmõ duymuş ve F.Bahçelisi de, G.Saraylõsõ da “Turgay çok yaşa” tezahüratlarõ yapmõştõ. Maç çok iyi geçti ve 1-0 kazandõk. Maç sonunda Cihat Arman gelip tebrik etti. Öpüp, sarõlõrken “Sen hepimizden iyi olacaksın” dedi. Futbolu bõrakõrken “Ulusal Takım kalesini sana bırakıyorum” dediği de dün gibi aklõmda. CÜNEYT TANMAN: F.Bahçe maçlarõ her zaman farklõ olmuştur. Genç takõmlarda başlayan rekabet, veteran maçlarõnda bile aynõ heyecanla, elektrikle devam etti. F.Bahçe ile sakin bir maçõmõz hiç olmamõştõr. Sahada veya koridorlarda kesin bir olay yaşanõrdõ. O kadar elektrikli karşõlaşmalardõr ki artõk veteran maçlarõnda oynamak bile zor geliyor. Ama hepimiz her zaman birbirimizle arkadaşõzdõr. Türk futbolunun keyifli olmasõnda da bu rekabetin önemi çok fazladõr. Hiçbir rekabetle karşõlaştõrõlamaz. Sonuçlarõ yönetimleri, antrenörleri değiştirebilecek derbilerdir. Hiçbir maçta takõmlar bu kadar etkilenmez. Gol attõğõm maçlar var unutamadõklarõm arasõnda. Futbol hayatõmõ F.Bahçe’yi yenerek bõrakmak en iyisiydi. CANAYDIN’IN FAIR-PLAY DERSİ GÖKHAN GÖNÜL SAKATLANDI Spor Servisi - F.Bahçe yarõnki Eskişehirs- por maçõnõn hazõrlõklarõnõ sürdürürken Gök- han Gönül dünkü antrenmanõn son bölü- münde sol ayağõna aldõğõ darbeyle sakatlandõ. Kulüp doktoru Piyer Arzuman, Gökhan’da darbeye bağlõ ağrõ şikâyeti bulunduğunu ve oyuncunun tedavisine başlandõğõnõ bildirdi. ‘TARAFTAR KENETLENMELİ’ Spor Servisi - Beşiktaş Başkanõ Yıldırım De- mirören, “Beşiktaş‘ın Beşiktaş‘tan başka dostu yok” dedi. Demirören, Asbaşkan Le- vent Erdoğan ve bazõ yöneticilerle Denizli’de Beşiktaşlõlar Derneği temsilcileri ve taraf- tarlarõn düzenlediği panelin açõlõşõnda yaptõ- ğõ konuşmada, bütün Beşiktaşlõlarõn ülke çapõnda kenetlenmesi gerektiğini söyledi. ŞEREN Lincoln. Bir asõrlõk ezeli rekabet TANMAN
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear