26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 14 OCAK 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Çekin Elinizi... Ortalık toz duman... Herkes birbirine soruyor: “Neler olur, nedir bu toprak altında çıkan askeri mühimmat?” Yarbay Mustafa Dönmez’in evinden çıkan kro- ki, yapılan kazılar, bulunan mermiler ve patlayı- cılar... Ankara’da Zir Vadisi... Bir gazeteci olarak bu işin peşini bırakmaya- cağım! Türkiye’yi karanlığa gömmek isteyen demokrasi düşmanlarıyla, kalemimle mücadele edeceğim... Televizyon kanalları Ankara’da toprak altından çıkanları gösterirken tüylerim diken diken oluyor... Peki, 800 merminin silahları nerede? Şu ana dek silahlar bulunmadı. Bu mermilerin, el bombalarının, plastik patla- yıcıların bir kişi tarafından toprağa gömülmesi dü- şünülemez. Toprağa gömülen “askeri mühim- mat” nereden getirildi, hangi eylemde kullanıla- caktı? Üstelik bir kişinin bunları alıp getirip toprağın al- tına gizlemesi akıldışı. Yarbay Dönmez tek başına mı yaptı bu eylemi? İbrahim Şahin’in ifadesine ne demeli? Bana sorarsanız hafızası yerinde... O raporu Adli Tıp Kurumu nasıl verdi? İbrahim Şahin, Susurluk davasında altı yıl hü- küm giydi, ancak “hafıza yitimi” nedeniyle bu ce- zasını çekmedi. Eski MİT’çi Korkut Eken Hürriyet’te Saygı Öz- türk’e “çukurdan çıkan silahlar” için bakın ne di- yor: “Susurluk’ta ‘kayıp’ denen silahlar 10 tanedir. Bir operasyon için yurtdışına götüren TIR şoförü bile bilmiyordu. O ülkede ‘emin kişiler’ silahları aldı. Ancak o sı- rada Susurluk gündeme gelince görevden ayrıldım. Bunları Türkiye’ye getirmek mümkün olmadı.” Son bir haftadır yaşananlara baktıkça kafam iyi- ce karışıyor. Olay yeniden Susurluk’a doğru mu kayıyor, yok- sa kafalar mı karıştırılıyor? Veli Küçük ve İbrahim Şahin Susurluk zinciri- nin halkaları arasındaydı, bilmeyen yok... İki adla nereye varılır? Kontgerilla’yı ortaya çıkarıp Türkiye’nin son otuz yılını aydınlatmak gibi bir amaç varsa öy- le dönemeçli yollara girmeye hiç gerek yok. Türkiye’yi kan gölüne çevirenlerin ortaya çıkarı- lıp hesap vermesi kaçınılmazdır. Ben de bir gazeteci olarak, kan gölünden beslenenlerle dün olduğu gibi bugün de mü- cadele edilmesinden yanayım. Ergenekon davası sürüyor... Baştan beri söylediğimi bir kez daha yineleye- yim: Siyasal erk yargının üzerinden elini çekmeli... Yargının bağımsızlığına ve hukukun üstün- lüğüne inanıyorum. Türkiye’de yargı bağımsız olduğu sürece devlet içindeki yasadışı örgütlenmeler çözülür, suçlular hesap verir. Bugün Ergenekon soruşturmasını yürüten savcıları, yargıçları rahat bırakmak gerekir. Çünkü hukuk bu gibi olayları kendi içinde çözer. Burada önemli olan, telefon dinlemelerinin ka- nıt olarak ortaya çıkmaması, kurunun yanında ya- şın yanmaması; liboş takımı ve yandaş bazı med- ya organlarının kendilerini savcı ve yargıç yerine koymamasıdır. Yapılması gereken devlet içinde örgütlü yasa- dışı silahlı güçlerin birer birer yakalanıp yargı önü- ne çıkarılmasıdır. Cumhuriyet gazetesine atılan bombalar, kan- lı Danıştay baskını, Hrant Dink cinayeti, Malat- ya “Zirve Yayınevi” katliamı, Trabzon’da rahip Santoro’nun öldürülmesi... Tüm bunlar aydınlatılmalı, tüm faili meçhul cina- yetlerin “derinlerde yaşayan” patronları bulunmalı! Ve... Ankara’da ortaya çıkan iki cephanelik... Kim ve kimler toprağa gömdürdü, ortaya çı- karılsın, hesap sorulsun. Üniformalı - üniformasız o kişiler kimse kamuoyuna açıklansın. Askeri darbeye karşı, sivil darbeyi anımsatan “cadı avı” son bulsun, demokrasi işlesin. Enis Berberoğlu’nun saptamasını ben de yineleyeyim: “Askeri darbenin alternatifi sivil darbe değildir.” hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com Kõlõçdaroğlu, AKP’nin iktidara geldiği günden beri attõğõ adõmlarla altyapõyõ oluşturduğuna dikkat çekti: Ergenekon kuşkulu bir süreç MELTEM YILMAZ CHP Grup Başkanvekili Kemal Kı- lıçdaroğlu, Ergenekon davasõnõn kuş- kulu bir süreç haline geldiğini belirte- rek AKP hükümetinin iktidara geldiği günden bu yana attõğõ adõmlarla Erge- nekon’un altyapõsõnõ oluşturduğuna dik- kat çekti. Kõlõçdaroğlu, bu durumun en temel göstergeleri olarak telefon dinle- melerinin tek elden yapõlabilmesi için te- lekomünikasyon dairesi ve başkanlõğõ- nõn kurulmasõ ve Başbakan’a bağlan- masõ gibi delilleri gösterdi. Ergenekon davasõ kapsamõnda şüp- helilerin gözaltõna alõnma biçimini “Bas- kı rejimlerinde izlediğimiz görüntüler bugün 21. yüzyıl Türkiye’sinde yaşa- nıyor” diye eleştiren Kõlõçdaroğlu, “da- vayı kuşkulu bir süreç haline getiren” delilleri ortaya koyduğunu vurguladõ. Da- nõştay saldõrõsõnõn gerçekleştirildiği gün olan 17 Mayõs 2006’da dönemin Baş- bakan Yardõmcõsõ Mehmet Ali Şa- hin’in “Sürprizlere hazır olun” dedi- ğini, 9 Temmuz 2007’de ise Cumhur- başkanõ Abdullah Gül’ün Ümraniye’de ele geçirilen bombalara ilişkin “Ümra- niye soruşturmasına dikkat edin” sözlerini sarf ettiğini anõmsatan Kõlõç- daroğlu, 23 Ocak 2008’de Başbakan Tayyip Erdoğan’õn “yürütme ile yar- gının işbirliği içinde olduğunu” söy- lediğine dikkat çekti. Bakanlıktaki kadrolaşma “Yürütme ile yargının birlikte ha- reket ettiği bir ortamda güçler ayrı- lığı nasıl olur” sorusunu yönelten Kõ- lõçdaroğlu, Fethullah Gülen’e karşõ büyük mücadele veren Van 100. Yõl Üni- versitesi Rektörü Prof. Yücel Aşkın’õn yolsuzlukla suçlananarak cezaevine ko- nulduğunu, bunun da sürecin bir parça- sõ olduğunu kaydetti. Kõlõçdaroğlu, 3 Ha- ziran 2005 tarihli Yargõtay Başkanlar Bil- dirisi’nde Adalet Bakanlõğõ’ndaki kad- rolaşma ile atamalara dikkat çekildiği- ni belirterek şöyle devam etti: “Bir di- ğer delilimiz de telefon dinlemelerine ilişkin. Telefon dinlemelerinin tek el- den yapılabilmesi için telekomüni- kasyon dairesi, bu kurumun içinde de telekomünikasyon dinleme dairesi başkanlığı kuruldu. Ancak burada il- ginç olan, dinleme işinin başkanı ile denetim kurulunun yalnızca Başba- kan’ın imzasıyla atanıyor olması.” Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt’ün şikâyeti üzerine sav- cõnõn dinleme merkezini bastõğõnõ ve Pak- süt’ün eşi Ferda Paksüt’ün dinlendi- ğinin ortaya çõktõğõnõ anõmsatan Kõlõç- daroğlu, “Dinlemeyi ortaya çıkaran savcı pasif göreve alınmıştı” dedi. Adalet Bakanlõğõ Teftiş Kurulu’nda ya- põlan yönetmelik değişikliğiyle müfet- tiş soruşturmasõ sõrasõnda yargõç ve sav- cõlarõn telefonlarõnõn dinlenebilmesinin önünün açõldõğõna dikkat çeken Kõlõç- daroğlu, şunlarõ kaydetti: “Elimizdeki deliller, Ergenekon davasının siyase- tin güdümünde olduğunu ortaya ko- yuyor. Davanın arkasında yalnızca AKP değil, soruşturmayı yapan ekip- te ciddi bir F tipi bir örgütlenme de var. Dünyanın neresinde emekli su- bayların darbe yaptığını gördünüz? İkinci iddianamenin hazırlanacağı söyleniyor. Bana kalırsa savcılar ne yapacağını bilmiyor. Yargıtay Başkanı ‘Her şey hukuk içinde olmalõ’ diyorsa demek ki ortada hukuk yok” Tuncer Kılınç’ın NATO resti Soner Yalçın’õn 19 Ekim 2008’de Hürriyet gazetesindeki yazõsõnda emek- li Orgeneral Tuncer Kılınç’a ait ifade- lerin yer aldõğõna dikkat çeken Kõlõçda- roğlu, yazõda Kõlõnç’õn 7 Mart 2002’de Harp Akademileri Komutanlõğõ’nõn sem- pozyumunda yaptõğõ konuşmaya yer verdiğini söyledi. Kõlõçdaroğlu, Kõ- lõnç’õn bu konuşmada “Eğer NA- TO’dan sıyrılırsanız, ABD’nin size ba- kışının hayrınıza veya şerrinize olup olmadığının kararını daha kolay ve- rirsiniz” ifadelerini kullanarak “Tür- kiye’nin NATO’dan çıkması gerekti- ği” yönünde görüşünü dile getirdiğini, ardõndan Ergenekon davasõ kapsamõnda gözaltõna alõndõğõnõ kaydetti. Şahin’in tepkisine eleştiri MİT: Eminağaoğlu: AKP yargıyı kullanıyor Şahin’le sosyal ilişki var ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Milli İstihbarat Teşkilatõ (MİT) Müsteşarlõğõ, Ergenekon soruşturma- sõ kapsamõnda tutukla- nan İbrahim Şahin ile kurumsal bir temaslarõ- nõn bulunmadõğõnõ be- lirtirken, Şahin’in bir süre önce Güneydo- ğu’daki bazõ olaylara ilişkin duyumlarõnõ, “sosyal bir ilişki” üze- rinden kendilerine ak- tardõğõnõ bildirdi. MİT Müsteşarlõ- ğõ’ndan dün bu konulara ilişkin açõklama yapõldõ. Açõklamada, şöyle de- nildi: “İbrahim Şahin ile kurumsal bir tema- sımız bulunmamakta- dır. Aktütün Karako- lu’na ilişkin iddia edil- diği tarzda bir bildi- rim tarafımıza yansı- mamıştır. İbrahim Şa- hin bir süre önce Gü- neydoğu’daki bazı olaylara ilişkin du- yumlarını, sosyal bir ilişki üzerinden tarafı- mıza aktarmıştır. Bi- lindiği gibi, çeşitli vesi- lelerle kurumumuza her türlü bilgi değişik kanallar üzerinden in- tikal etmektedir.” Olaylar ne? MİT bu açõklamasõy- la, Şahin ile kurumsal bir temaslarõ bulunma- dõğõnõ belirtirken Şa- hin’in “Güneydo- ğu’daki bazı olayla- ra” ilişkin bilgi verdi- ğini de kabul etmiş ol- du. Açõklamada, Şa- hin’in bilgi verdiği “Güneydoğu’daki ba- zı olayların” neler ol- duğu konusunda ise de- ğerlendirme yapõlmadõ. Şahin’in MİT’e aktar- dõğõ “Güneydoğudaki olaylar” arasõnda Ser- pil Kocadöli ile ilgili iddialarõn da olabilece- ği dile getirildi. İLHAN TAŞCI ANKARA - Yargõçlar ve Savcõlar Birliği (YAR- SAV) Başkanõ Ömer Fa- ruk Eminağaoğlu, Ada- let Bakanõ Mehmet Ali Şahin’in yargõçlar birli- ğine yönelik tepkisini eleş- tirirken “İtalya’da Mus- solini iktidara geldiğinde ilk yaptığı da yargıç ve savcıların sivil meslek örgütünü kapatmak ol- muştur” anõmsatmasõnõ yaptõ. Adalet Bakanõ Mehmet Ali Şahin birliğe yönelik olarak “YARSAV, YAR- SAP haline dönüşmüş- tür. Yani savcılar ve yar- gıçlar partisi haline dö- nüşmüştür” demişti. Şa- hin’in sözlerini değerlen- diren Eminağaoğlu, YAR- SAV’õn Türkiye’de yargõç ve savcõlarõn tek sivil mes- lek örgütü olduğunu söy- ledi. Eminağaoğlu, “Ör- nekleri diğer ülkelerde yüz yıl önce kurulmuş- tur. Ancak İtalya’da Mussolini iktidara gel- diğinde ilk yaptığı da yargıç ve savcıların sivil meslek örgütünü kapat- mak olmuştur” dedi. AB’nin olmazsa olmazı YARSAV kurulduktan sonra yayõnlanan AB İler- leme Raporlarõ’nõn tama- mõnda, birliğin yargõ ba- ğõmsõzlõğõ konusundaki çalõşmalarõnõn yer aldõğõ- nõ anõmsatan Eminağaoğ- lu, şunlarõ söyledi: “AB’de yargıda sivil mesleki örgütlenme ol- mazsa olmaz görülür- ken, bu örgütün yargı bağımsızlığı için çalış- malarının kamu birim- lerince gözetilmesi ve eleştirilerinin dikkate alınması çağdaş ülke- lerde kural haline gel- mişken yapılan açıklama hukuk ve demokrasi an- layışını yansıtması yö- nünden üzücü.” Yasalarda terör soruş- turmalarõnõn bizzat sav- cõlar tarafõndan yapõlma- sõ, Bakanlõk genelgele- rinde ise bizzat savcõlar ta- rafõndan yürütülmesinin yer aldõğõnõ anõmsatan Eminağaoğlu, “Yürütme organına ve hükümete karşı darbe iddiasını içe- ren soruşturmanın, yü- rütmenin emri altında- ki polislerin sırtına yük- lenerek sürdürülmesi- nin, hukuk devletinde ve de hiçbir çağdaş ül- kede yaşanmadığını, böyle bir sürecin yargı süreci değil, yargının kullanıldığı süreç oldu- ğunu, her şeyin yargıya bırakılması gerektiği yo- lundaki açıklamamıza verilen tepki, yargıya ve de bağımsız yargıya olan tepkidir” dedi. Kullanõlan üslubun ay- nõ zamanda HSYK Baş- kanõ sõfatõnõ taşõyan bir Adalet Bakanõ’nõn üslubu olamayacağõnõ vurgula- yan YARSAV Başkanõ, şunlarõ söyledi: “Bu ne- denle böyle bir üsluba yanıt verilemez. Yargı üzerinde gölgeler yara- tan bir Adalet Baka- nı’nın, yargıyı rahat bı- rakmasını, hukuk ve de- mokrasi için ve de hu- kuk ve demokrasi içeri- sinde önemle ve özellik- le talep etmekteyiz.” Yeni Şafak gazetesi açõkça Hürriyet gazetesini ve Doğan’õ hedef gösterdi Zaman’dan ilginç komplo teorisi İstanbul Haber Servisi - Za- man ve Yeni Şafak gazetesi Er- genekon operasyonu ile ilgili ger- çekleri çarpõtarak, komplo teori- leri üretmeye ve hedef gösterme- ye devam etti. Zaman gazetesi, Er- genekon örgütünün şubat ve mart aylarõnda eylemlerini arttõrdõğõnõ savunarak geçmişte birçok olay- la siyasi gelişmeler arasõnda akõl almaz bağlantõlar kurdu. Yeni Şafak gazetesi de açõkça Hürriyet gazetesini ve Aydın Doğan’õ he- def gösterdi. Zaman gazetesinde dün yer alan “Ergenekon’un seçime yö- nelik provokasyon planları ta- nıdık” başlõğõnõ taşõyan ve daha çok tuhaf bir komplo teorisini an- dõran imzasõz haberde, “örgü- tün 29 Mart’ta yapılacak yerel seçim hesapları yaptığı belirti- liyor. Bulunan hakem ve sis bombalarının da sivil eylem- lerde panik oluşturma amacına yönelik olduğunun altı çiziliyor” ifadeleri kullanõldõ. Zaman’õn komplo teorisine göre Türkiye, her tarihi kavşakta benzer suikast ve provokatif ey- lemlere sahne oluyor. Bu teoriden yola çõkarak şehit cenazelerinde- ki halk tepkisi, artan kapkaç ve asayiş olaylarõ, 22 Temmuz se- çimlerini gölgelemek çabasõ ola- rak nitelendi. Cumhuriyet mi- tinglerinin de cumhurbaşkanlõğõ seçimi öncesinde paravan der- nekler tarafõndan milli iradeyi etkilemek amacõyla yapõldõğõ sa- vunuldu. Hedef gösterdiler Yeni Şafak gazetesinin köşe ya- zarõ Taner Korkmaz da “Erge- nekon destekçisi Hürriyet’in, İb- rahim Şahin’in mahkemedeki ifadelerinin üzerine sürmanşe- tinden balıklama atlaması bile ortadaki numarayı anlatmaya yetiyor. Aydın Doğan’ın Hür- riyet’i Ergenekon gerçeğini le- keleyebilmek gayesiyle ne ya- pacağını şaşırmış durumda; çünkü çok büyük bir sıkıntı yaşıyorlar” dedi. Zaman gazetesi, Ergenekon ör- gütünün şubat ve mart aylarõnda eylemlerini arttõrdõğõnõ savundu. CHP’li Kemal Kılıçdaroğlu. İSTANBUL’DAKİ YOLSUZLUKLARI AÇIKLAYACAK Kõlõçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlõğõ’na (İBB) aday gösterilmeyi arzu etmediğini ifade ederek “Partimin yetkili organları seçi- me girmemi isterse saygı duyarım ama parlamentoda daha yararlı ola- cağım inancındayım” diye konuştu. Kõlõçdaroğlu “Önümüzdeki günlerde İstanbul’a ilişkin de yolsuzluk dosyalarını ortaya koyacağım...” dedi. Ergenekon zanlısına Sıvas’ta davul zurnalı karşılama SİVAS (Cumhuriyet) - Ergenekon soruşturma- sõnõn son dalgasõnda Sõvas Ermeni cemaati lideri Minas Durmaz Güler’e suikast planladõklarõ ileri sürülen Ülkü Ocaklarõ Başkanõ Oğuz Bulut ve Ersin Gönenci ile birlikte gözaltõna alõnan ve İs- tanbul’da sorgulandõktan sonra serbest bõrakõlan eski Sõvas Ülkü Ocaklarõ Başkanõ Bekir Çelik, Sõ- vas’a döndü. Çelik için kent girişinde davul zurna- lõ karşõlama yapõldõ. Türk bayraklarõ ile süslü yak- laşõk 40 araçlõk bir konvoy ile kente giriş yapan Çelik’in, Mimar Sinan Mahallesi’ndeki evinin önünde kurban kesildi. Çelik’in oturduğu apart- mana ise büyük bir Türk bayrağõ asõldõ. Yenerer’in avukatından savcılar hakkında suç duyurusu İstanbul Haber Servisi - Ergenekon davasõnõn tutuklu sanõklarõndan gazeteci Vedat Yenerer’in avukatõ Vural Ergül, soruşturmayõ yürüten Cum- huriyet Savcõlarõ Zekeriya Öz, Mehmet Ali Pek- güzel ve Nihat Taşkın hakkõnda Hâkimler ve Sav- cõlar Yüksek Kurulu’na suç duyurusunda bulundu. Ergül suç duyurusu dilekçesinde savcõlarõn yasadõ- şõ delilleri dava dosyasõna sunarak “Ergenekon te- rör örgütü” iddiasõnõ kanõtlamaya çalõştõğõ ve sa- nõklar aleyhine delil uydurduğu iddia edildi. Er- gül’ün dilekçesinde, üç savcõnõn soruşturma süreci- ni eski MİT Kontr Terör Daire Başkanõ olan Meh- met Eymür’le birlikte yönlendirdikleri savunuldu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski Baş- bakan Mesut Yılmaz, Ergenekon soruşturmasõy- la ilgili olarak “Bu davanın Türkiye’yi giderek daha çok bölmekte olduğunu” söylerken hükü- mete “Eğer Ergenekon davasında hakikaten hukuk devletini egemen kılma saikiyle hareket ettiğinize; özellikle size inanmayan, size gü- venmeyen kitleleri ikna etmek istiyorsanız, söz gelimi Deniz Feneri rezaletinde de aynı duyar- lılığı göstermeniz lazım” eleştirisinde bulundu. Bağõmsõz milletvekili Yõlmaz, NTV’de Erge- nekon soruşturmasõyla ilgili hükümetin tutumunu eleştirdi. Yõlmaz, şu görüşleri dile getirdi: “İkti- dar gerekli duyarlılığı göstermiyor... Belli olaylarda yetkinizi sonuna kadar kullanıp ger- çeklerin ortaya çıkmaması için çaba harcar- ken, bir tarafta da bütün enerjinizi, yetkinizi sonuna kadar, olup olmadığı belli olmayan şeyler kullanıyorsanız toplumdaki sağduyulu herkesin kafasında soru işaretleri doğar... Giz- li olan ön tahkikattaki sorgular, gazetelerde yayımlanıyor. Anayasadaki, ceza hukukunda- ki şeyler Ankara’nın arsaları gibi delik deşik ediliyor. Ve hükümet sesiz. Hukuku korumak hükümete düşer. Gerekirse sansür koyacak (...) Bu şartlar altında herkes hâkimlerden ta- rafsız adalet görevi yapmasını bekliyor. Böyle rezaletin dünyada olduğunu sanmıyorum.” ‘Anayasa delik deşik ediliyor’ YILMAZ’DAN ERGENEKON YORUMU
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear