Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 5 AĞUSTOS 2008 SALI
4 HABERLER
DÜNYADA BUGÜN
ALİ SİRMEN
Gelecek Liderlerimizi
ABD Yetiştiriyor, Bilin!
Mustafa Yıldırım’ı okurlarımız tanırlar ve değerli
yazarın çok ilginç yazılarına zaman zaman burada yer
verdiğimi bilirler. Bugün de kendisinin başkaca yo-
ruma gerek bırakmayan “Bush’un Partisi ve 100 Türk
Genci” başlıklı yazısını bilginize sunuyorum. Söz M.
Yıldırım’ın:
“Arizona deyince akla Amerikan kovboy filmleri ka-
dar uçsuz bucaksız çöl de gelir. Arizona deyince önü-
müzdeki birkaç ayı ve belki de yedi yılı düşünmek zo-
runda kalıyoruz; çünkü Amerikan Cumhuriyetçi Par-
ti’nin başkan adayı John S. McCain III yıllardır Ari-
zona senatörüydü.
McCain, Bush’lar yönetiminin en kışkırtıcı savaş
meraklılarındandır. Geçen yıl Bağdat’a gittiğinde Irak’a
daha çok Amerikan askeri gönderilirse barışın daha
çabuk geleceğini söylüyordu. ‘İsrail’e her türlü sila-
hı vermeliyiz’ diyen McCain, 2002’de ‘İsrail’in gü-
venliğine tehdit oluşturan İran, Irak, Suriye gibi kızıl
rejimler silahlarını geliştirirken öyle durup bekleye-
meyiz’ diyerek bir yandan Amerikan silah satıcıları-
nın önünü açıyor, bir yandan da Ortadoğu işgalinin
genişlemesi için ortam hazırlıyordu.
‘Güzel yaz sabahı nerden çıktı şu kan kokulu
Amerikan başkanlığı öyküsü?’ demeyin. Daha bir ay
önce ‘IRI’nin Staj Yemi’ başlıklı yazıda Amerikan Cum-
huriyetçi Parti organı IRI (Uluslararası Cumhuriyet-
çiler Enstitüsü) derneğinin Türkiye’de Gençlik Mec-
lisi Staj Programı’ndan (Aslında Ankara’da toplu eği-
tim) söz etmiştik.
IRI’nin Türkiye bürosunun Ayşegül Gizem Kargı
imzalı çağrısında da ‘14 Haziran 2008 - 11 Temmuz
2008 tarihinde gerçekleştirilecek olan’ programla ‘Türk
gençliğine siyaset ve yönetim alanında teorik bilgi-
lerini pratiğe çevirebilme olanağı sağlamak ve deneyim
kazanabilmeleri için fırsat yaratmayı amaçlamaktadır’
deniliyordu.
Amerikan Cumhuriyetçi Parti, seçmece 100 Türk
gencini Ankara’da TBMM’de topladı. Bir ay boyun-
ca onları masum masum eğiterek sempatilerini ka-
zandı. Onların AKP merkeziyle, MHP ile ilişkilerini kur-
dular; bir parti nasıl çalışırmış gösterdiler. Adalet, Ta-
rım, Dışişleri, Milli Eğitim bakanlarıyla çalıştılar; sivilce
örgüt yöneticileriyle halvet oldular.
Masrafları IRI’nin Amerikan hazinesinden NED ara-
cılığıyla aldığı dolarlarla karşılanan çalışma arasında
Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli ve Deniz
Baykal’la da buluşan gençler, AKP milletvekili Alev
Dedegil (aynı zamanda İstanbul Kadın Araştırma Mer-
kezi kurucusu) ve İnsan Hakları Gündemi yönetici-
si Günal Kurşun’dan birer eğitici konferans dinlediler.
Yugoslavya’da, Gürcistan’da, Azerbaycan’da,
Kırgızistan’da, Kazakistan’da vb. birçok ülkede ol-
duğu gibi bir model meclis oluşturuldu; gençler ge-
leceğin ‘demokrasi’ liderleri olarak bilgi ve becerile-
rini arttırdılar. Amerikan dolarıyla bir ay boyunca An-
kara’ya konuk olan 100 genç ayrıca, master ve dok-
tora çalışmaları için Amerika’dan burs almak ister-
lerse hangi kapıyı çalacaklarını da öğrenmiş ve
Amerikan Cumhuriyetçi Parti ile kimler aracılığıyla iliş-
ki kuracaklarının da bilincine varmış olabilirler.
Gerçekten çok; ama çok iyi niyetli(!) gençlik ça-
lışmalarıyla ABD başkan adayı, savaş çığırtkanı
John S. McCain III’ün cumhuriyetçilikten öteye bir iliş-
ki var. McCain, yurdumuzda sivil ağ kurucusu, bes-
leyicisi IRI’nin yönetim kurulu başkanıdır. Midden-
dorf, Kirkpatrick, Eagleburger, General Scowcroft
gibi eski kirli işler deneyimlileri ile Irak işgal yöneti-
cisi Paul Bremmer de aynı yönetim kurulundadır.
(Tam liste ve özellikler için S.Ö.A.)
IRI 2007’de, ABD hazinesinden yalnızca Türkiye ey-
lemleri için (Genel seçim öncesi parti eğitim(!) çalış-
maları dahil) 700.000 dolar aldı. İç siyasetimize
açıktan karışmak için çok para değil.
Bu durum karşısında en azından diyeceksiniz ki;
yurdumuzda milyarca dolara sahip işadamları, si-
yasetçiler durup dururken gençlerin masrafları için
neden işgal yanlısı Amerikan örgütlerine muhtaç olu-
nuyor? Ya da ‘40 milyon genç arasından 100 genç
seçmekle demokrasimiz mi kurtuluyor’ diye merak da
edebilirsiniz.
Böyle bir merak ‘abesle iştigal’ ise Kuran kursu bi-
nasının altında can veren küçümencik yavruların ana-
babalarının dedikleri gibi ‘Takdir-i ilahi’ diyerek vic-
danınızı rahatlatabilir misiniz?”
[email protected]
Yasa ve yönetmeliklerde yapõlan bir dizi değişiklikle yasadõşõ dini eğitim faaliyetleri özendirildi
Kaçak kurslar AKP’nin eseriANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - AKP, iktidarõ boyunca yasa ve
yönetmeliklerde yaptõğõ değişik-
liklerle kõz ya da erkek öğrenci
yurdu adõ altõnda açõlan kaçak Ku-
ran kurslarõnõ özendirdi. Tarikatla-
rõn baskõsõyla Türk Ceza Yasa-
sõ’nda (TCY) değişiklik yapõlarak
kaçak eğitim kurumlarõnõ işletenle-
re verilen cezanõn üst sõnõrõ 3 yõldan
1 yõla düşürülerek hapis cezasõ pa-
ra cezasõna çevrildi. Aynõ değişik-
likle kaçak olduğu belirlenen kurs-
larõn kapatõlmasõna ilişkin yasa
hükmü kaldõrõlarak, kurslarõn ka-
patõlmasõ mülki idare amirlerinin ini-
siyafine bõrakõldõ. Öğrenci yurdu adõ
altõnda açõlan bu kurslarõn Milli
Eğitim Bakanlõğõ müfettişlerince
denetlenmesi hükmü kaldõrõldõ. Öğ-
renci yurtlarõna polis ve jandarma-
nõn “önleme arama” yapmasõ uy-
gulamasõna da son verildi.
Konya’nõn Taşkent ilçesi Bağcõ-
lar beldesinde kõz yurdu olarak gö-
rünen, ancak kaçak Kuran kursu ol-
duğu belirlenen binanõn çökmesiy-
le birlikte AKP’nin iktidarõ boyun-
ca bu yurt ve kurslara yönelik uy-
guladõğõ politika yeniden gündeme
getirdi. Diyanet İşleri Teşkilat Ya-
sasõ’na göre ilköğretim öğrencileri,
Diyanet İşleri Başkanlõğõ’nõn açtõ-
ğõ Kuran kurslarõna devamlõ olarak
gitmek istiyorlarsa 15 yaşõna kadar
beklemek zorundalar. Diyanet’in
açtõğõ yaz Kuran kurslarõna ise an-
cak ilköğretimin 5. sõnõfõnõ bitir-
dikten sonra gidilebiliyor. AKP
sözcüleri, bu yaş sõnõrõnõn kaldõrõl-
masõ gerektiğini sõk sõk dile getiri-
yor. Yaş sõnõrõnõn daha da aşağõ çe-
kilmesini isteyen tarikatlar ise ilk-
öğretim çağõndaki çocuklarõn Kuran
kursuna gidebilmesi için bu kurslarõ
kaçak olarak açõyor. Bu kurslar
yurt adõ altõnda açõldõğõ için ço-
ğunlukla denetimden kaçõrõlõyor ya
da burada verilen Kuran eğitimine
göz yumuluyor.
AKP hükümeti, iktidarõ boyunca
yasa ve yönetmeliklerde yaptõğõ
değişikliklerle söz konusu kurslara
yönelik denetimden kaçõrõrken, kurs
işleticilerine verilen yaptõrõmlarõ
hafifletti. AKP’nin, yasa ve yönet-
meliklerde yaptõğõ bazõ değişiklik-
ler şöyle:
TCY, tarikatların baskı-
sıyla değiştirildi: Yeni
TCY’nin “kanuna aykırı olarak
kurulan eğitim kurumu” başlõklõ
263. maddesiyle önce yasalara ay-
kõrõ olarak okul veya dershane,
okulöncesi eğitim kurumu, kurs, öğ-
renci yetiştirme ve çalõştõrma veya
eğitim merkezi açanlara ve bura-
larda öğretmenlik yapanlar ile bun-
larõ çalõştõranlara 3 yõla kadar hapis
cezasõ verilmesi öngörüldü. Aynõ
maddeyle, bu yerlerin kapatõlmasõ-
na karar verilmesi hükmü getirildi.
Söz konusu madde, bu haliyle
TBMM Genel Kurulu’ndan geçti.
Ancak AKP, yeni TCY yürürlüğe
girmeden yasada değişiklik yaparak
cezanõn üst sõnõrõnõ 3 yõldan 1 yõla
düşürdü. Böylece hapis cezasõ pa-
ra cezasõ sõnõrõna çekildi, kaçak ol-
duğu belirlenen yerlerin kapatõl-
masõ hükmü de metinden çõkarõldõ.
Bu değişikliğin TBMM Genel Ku-
rulu’ndaki görüşmeleri sõrasõnda
AKP’li milletvekilleri, “Diyanet
İşleri Teşkilatı Yasası’na göre
ilkokulun 5. sınıfını bitirmeyenler
yaz kursuna alınmaz, 8. sınıfını bi-
tirmeyenler de Kuran kursuna
gitmez. Kainat boşluk kabul et-
mez, boşluk bırakırsanız birile-
ri doldurur. Bir kimse 7 yaşındaki
çocuğuna 12 yaşına kadar bekle-
yeceksin derlerse ben başka for-
müller ararım” görüşünü dile ge-
tirdiler.
10. Cumhurbaşkanõ Ahmet Nec-
det Sezer, bu değişikliği veto etti.
Başbakan Tayyip Erdoğan, tartõş-
malar üzerine düzenlemeyi savu-
narak “Meclis’ten çıkan bir yasa-
yı kalkıp bir yere yönlendirmek,
‘bu Kuran kurslarõyla alakalõ’ de-
mek yanlışın ta kendisidir. Bu ül-
kede insanlarımızın hassasiyetle-
ri üzerinde lütfen kimse oyna-
masın. Halkın büyük bir çoğun-
luğu Müslüman. Tabii ki dininin
gereğini öğrenecek, kitabını öğ-
renecek” açõklamasõnõ yaptõ. AKP,
Sezer’in veto ettiği düzenlemeyi ay-
nen TBMM’den geçirerek yasa-
laştõrdõ.
Denetim hafifletildi: AKP,
İlköğretim Müfettişleri Başkanlõk-
larõ Yönetmeliği’nde değişiklik ya-
parak Diyanet İşleri Başkanlõğõ’na
bağlõ Kuran kurslarõ, eğitim mer-
kezleri ile dernek ve vakõflarca açõ-
lan öğrenci yurtlarõnõn Milli Eğitim
Bakanlõğõ müfettişlerince denet-
lenmesi uygulamasõnõ kaldõrdõ. Da-
nõştay, “ilköğretim kurumları ara-
sında sayılan bazı kursların, ba-
zı eğitim merkezleri, okul ve sı-
nıflar ile öğrenci yurtlarının ilk-
öğretim müfettişlerinin görev
Diyanet’in açtõğõ yaz Kuran kurslarõna ancak ilköğretimin 5. sõnõfõnõ bitirdikten
sonra gidilebiliyor. AKP sözcüleri, bu yaş sõnõrõnõn kaldõrõlmasõ gerektiğini sõk sõk
dile getirirken hükümet de kaçak kurslara yönelik denetimleri gevşeten ve bu
kurslarõ işleten kişilere yönelik yaptõrõmlarõ hafifleten düzenlemeler yaptõ. Tarikatlar
da bu ortamdan yararlanarak, yurt adõ altõnda denetimden kaçõrdõklarõ yasadõşõ
Kuran kurslarõnõn sayõsõnõ artõrdõ.
alanlarından çıkarılması sonu-
cunu doğuran yönetmelik deği-
şikliği anılan kurumların hiç ve-
ya yeterince denetlenememesi gi-
bi bir duruma yol açacağı” ge-
rekçesiyle düzenlemeyi iptal etti.
Bunun üzerine yeni bir düzenlemeye
giden Milli Eğitim Bakanlõğõ, Di-
yanet İşleri Başkanlõğõ’na bağlõ,
ilköğretimin 5. sõnõfõnõ bitiren öğ-
renciler için açõlan yaz Kuran kurs-
larõnõ ilköğretim müfettişlerinin de-
netim kapsamõna alõrken, diğer Ku-
ran kurslarõ ile dernek ve vakõflar-
ca açõlan öğrenci yurtlarõnõ denetim
dõşõnda tuttu.
Öğrenci yurtlarının aran-
ması: AKP hükümeti, Polis Vazi-
fe ve Salahiyat Yasasõ’nda deği-
şiklik yaparak, polis ve jandarma-
nõn öğrenci yurtlarõ ile eklentilerinde
suçun önlenmesi amacõyla kişilerin
üstlerini, araçlarõnõ, özel kâğõtlarõ-
nõ ve eşyalarõnõ aramasõ, suç un-
surlarõna el koymasõ ve durumu
cumhuriyet savcõlõğõna bildirmesi-
ne ilişkin hükmü kaldõrdõ. Aynõ
yasada yapõlan değişiklikle özel
okullarõn da aralarõnda bulunduğu
her derecede eğitim ve öğretim ku-
rumlarõnda yapõlacak arama da okul
yöneticilerinin talep etmesi koşuluna
bağlandõ.
CHP’Lİ ATİLLA KART:
LPG tankı
sorumluları
aklayamaz
Konya’daki patlamada suçu LPG
patlamasõna yõkma eğilimine dikkat çeken
CHP’li Kart, ‘‘Kuran kursunun kaçak
oluşu teğet geçilmeye çalõşõlõyor’’ dedi.
BARIŞ YAMAN
KONYA - CHP Kon-
ya Milletvekili Atilla
Kart, Balcõlar beldesinde
Süleymancõlar’a ait yurt-
ta meydana gelen patla-
mada suçu LPG patla-
masõna yõkmanõn yetersiz
bir açõklama olduğunu
belirterek kaçak Kuran
kurslarõnõn sorgulanmasõ
gerektiğini söyledi.
CHP Konya İl Baş-
kanlõğõ’nda bir basõn top-
lantõsõ düzenleyen Kart,
bazõ medya kuruluşlarõnõn
patlamanõn nedenini yal-
nõzca LPG tankõ olarak
göstermeye çalõştõğõna
dikkat çekti. Kart, “Ya-
şanan olay hepimizi
üzen ve ibret almamız
gereken bir olaydır. Fa-
kat faciayla ilgili bazı
medya organlarında
‘Keşke şu LPG olmasay-
dõ’ gibi ifadeler kullanı-
larak tüm suç LPG tan-
kındaymış gibi gösteril-
meye çalışılıyor. Kuran
kursunun kaçak oluşu
teğet geçilmeye çalışılı-
yor” diye konuştu.
17 öğrenci ve bir Kuran
hocasõnõn öldüğü kursun
denetlenmediğini vurgu-
layan Kart, sözlerini şöy-
le sürdürdü: “Bina imar
dışı, öğrenci ve yönetici
sayısı belli değil. Kurs
Diyanet’in gözetiminde
değil. Beldede aynı şe-
kilde bir de erkek Ku-
ran kursu var. Peki bu
duruma yerel yönetim,
mülki idare, Diyanet,
neden göz yumuyor?
Neden bu durum yetki-
lilere iletilmiyor? Çün-
kü Türkiye’de oluştu-
rulan bu iklimde, ilgili
kurum yetkililerinin bu-
nu üst makamlara bil-
dirmesi düşünülemez.
‘Bu durumu Bakanlõğa
şikâyet edersem başõma
neler gelir’ diye rahat-
sızlık duyulduğundan
şikâyet olmuyor. Bugün
Türkiye’de ilgili kuru-
luşlara, ‘Bu kurslarõ ne-
den denetlemiyorsun?’
diyecek bir siyasi irade
var mı?”
Türkiye’de kaçak Ku-
ran kursu sayõsõnõn
2002’de 3 bin 654 iken,
bu sayõnõn 2007’de 7 bin
995’e yükseldiğine dikkat
çeken Kart, Diyanet’e
bağlõ yeterince kurs var-
ken ailelerin çocuklarõnõ
kaçak kurslara gönder-
mesinin felakete zemin
hazõrladõğõnõ söyledi.
Taşkent’teki kız öğrenci yurdunun çökmesi sonucunda 18 öğrenci yaşamını yitirmişti. Ce-
naze işlemlerinin ve enkaz kaldırma çalışmalarının sona erdiği Balcılar beldesi, artık de-
rin bir sessizliğe gömülerek acılarıyla baş başa kaldı. (Fotoğraf: AA)
‘İstanbul’da binlerce var’
CHP İl Başkanõ Gürsel Tekin, belediye desteği ve kamu kaynaklarõ kullanõlarak yapõlan
kurs adõ altõndaki kaçak faaliyetlerin ülkenin geleceğini tehdit ettiğine dikkat çekti
İstanbul Haber Servisi -
CHP İstanbul İl Başkanõ Gür-
sel Tekin, Konya’da 18 öğ-
rencinin ölümüyle sonuçlanan
kaçak Kuran kursu faciasõnõ
anõmsatarak bu kurslardan İs-
tanbul’da binlerce bulundu-
ğunu söyledi. Tekin, “Asıl
tehlike bu denetimsiz ve ka-
çak kurslarda. Birçoğu be-
lediyelerin desteği ve kamu
kaynaklarıyla yapılan bu
kurslarda, eğitimle ilgisi bu-
lunmayan kişilere teslim edi-
len pırıl pırıl çocukların be-
yinleri, karanlık düşünce-
lerle dolduruluyor” dedi.
Tekin, yaptõğõ yazõlõ açõkla-
mada, İstanbul’da özellikle bu
amaçla kurulmuş dernekler ta-
rafõndan Milli Eğitim Bakanlõ-
ğõ’ndan yalnõzca yurt açma
yetkisi alõnarak yapõlan bu yer-
lerin “sadece barınma izni”
olduğunu belirterek “Yurt aç-
ma izniyle yapılan bu yerler-
de barınma dışında herhan-
gi bir dini eğitim verilmesi ya-
sak. Ancak hiçbir denetime
tabi olmayan bu yurtlar kısa
süre içinde kaçak Kuran
kurslarına dönüştürülüyor.
Genellikle varoş tabir edi-
len ve sosyal hayattan uzak
bırakılmış bölgelerde, sokak
aralarında dikkat çekmeye-
cek şekilde yapılan binalarda
açılan bu kaçak kurslar, Tür-
kiye’nin geleceği için büyük
tehlike yaratıyor” uyarõsõnõ
yaptõ.
‘6-7 yaşındaki çocukların
başı örtülüyor’
Diyanet İşleri Başkanlõğõ’nõn
izni olmadan açõlan bu kaçak
kurslarda Milli Eğitim Ba-
kanlõğõ’nõn hiçbir denetimde
bulunmadõğõna da işaret eden
Gürsel Tekin; “Buralarda da-
ha 6-7 yaşlarında başlarını
örtmeye alıştırılan çocuk-
larla Türkiye’nin kanayan
yarası olan eğitimde türban
sorunu nasıl çözümlenecek?
Bu kaçak kurslar denetim al-
tına alınıp gerekli düzenle-
meler yapılmadığı sürece
eğitimdeki türban sorunu
ilerleyen yıllarda da hep gün-
demde olacak” yorumunu
yaptõ.
Tekin, bu kaçak kurslarõn
Konya’daki gibi deprem ve
yangõn raporlarõnõn bulunma-
dõğõnõ vurgulayarak, “faali-
yetleri gibi inşaatları da ge-
nellikle kaçak olan bu bina-
lar her an Konya’daki gibi
onlarca günahsız yavrumuza
mezar olma potansiyeli taşı-
yor” dedi.
HALAÇOĞLU’NUN DEVRİ KAPANDI
Ali Birinci TTK’deki
görevine başladı
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Türk
Tarih Kurumu Başkan-
lõğõ’na atanan Prof. Dr.
Ali Birinci, görevine
başladõ.
Görevi Prof. Dr. Yu-
suf Halaçoğlu’ndan
devralan Birinci, yaptõ-
ğõ açõklamada, Türk Ta-
rih Kurumu Başkanlõ-
ğõ’nõn şerefli bir görev
olduğunu belirterek
“Şerefinden daha bü-
yük mesuliyeti var”
dedi. Türk Tarih Kuru-
mu’nun Cumhuriyetin
en temel ilmi kurumla-
rõndan biri olduğunu
söyleyen Birinci, kuru-
mun 77 yõllõk tarihinde
11 başkan değiştiğini
anlattõ. Halaçoğlu’na
“Yusuf hocam, eski
dostum” diye hitap
eden Birinci, Halaçoğ-
lu’nun 15 yõl görev yap-
tõğõnõ anõmsattõ. Birinci,
“Elimizden geldiği ka-
dar bu başkanlık va-
zifesini tarihe gönül
vermiş bir insan ola-
rak yapacağız. Bu hu-
susta kimsenin şüphe-
si olmamalıdır. Bizim
esasen tarihten başka
hiçbir heyecanımız da
yoktur” dedi.
Halaçoğlu da yaptõğõ
konuşmada, devir teslim
töreninin bir uğurlama
olmadõğõnõ söyledi. Bu
tür devlet görevinde bu-
lunmanõn şeref verici
olduğunu belirterek
elinden geldiğince en
iyi çalõşmayõ yapmaya
gayret gösterdiğini kay-
detti.
Gazetecilerin sorula-
rõ üzerine, görevden
alõndõğõnõ tatildeyken
basõndan öğrendiğini
belirten Halaçoğlu, “Bu
olmasa daha güzel
olurdu. O da önemli
değil. Tatilde olması
veya burada olması
sözlerimi değiştirmez-
di” dedi.
Tutuksuzsanõklarvesanõkyakõnlarõarasõndasözlüsataşmayaşandõ
‘Akdeniz’ davasõnda arbede
ANTALYA (Cumhuriyet Büro-
su) - Akdeniz Üniversitesi yerleşke-
sinde 4 ve 6 Nisan’da yaşanan olay-
larõn ikinci duruşmasõ dün Antalya 2.
Ağõr Ceza Mahkemesi’nde yapõldõ.
Duruşmada tutuklu sanõklar, Ömer
Ulusoy, Tahir Kara, İsmail Ahmet
Turgut, Çağrı Bulut, Ahmet Bek-
mez, Münir Aktan, Muzaffer Çe-
lebi, tutuksuz yargõlanan 23 sanõk ve
avukatlarõ hazõr bulundu. Sanõk ya-
kõnlarõnõn mahkeme salonuna gir-
mesine izin verilmedi. Olaylarda ta-
bancayla ateş eden sanõk Ömer Ulu-
soy’un adliyeye getirilişi sõrasõnda ge-
niş güvenlik önlemleri alõndõ, gaze-
tecilerin görüntü almasõ engellendi.
Duruşmaya, tutuksuz sanõklarõn
ifadelerinin alõnmasõyla başlandõ.
Sanõklardan Tahir Deniz Uysal, tu-
tuklu sanõk Ahmet Bekmez’in, ken-
disi gibi üniversitede öğrenci olan eşi-
ne iki kez vurduğunu öne sürerek, şi-
kâyetçi olduğunu söyledi. Bekmez ise
suçlamalarõ reddetti.
Ömer Ulusoy’un avukatlarõ da
müvekkillerinin adam öldürmeye
kalkõşmadõğõnõ savunarak, 6136 Sa-
yõlõ Ateşli Silahlar Yasasõ’na aykõrõ
davranmak ve kavgada silah kullan-
mak suçlarõndan yargõlanmasõnõ, ad-
li kontrol hükümlerine tabi tutul-
mak suretiyle serbest bõrakõlmasõnõ is-
tediler.
Mahkeme heyeti verilen aranõn
ardõndan tutuklu sanõklardan Münir
Aktan ve Muzaffer Çelebi’nin tahli-
yesine, diğer sanõklarõn ise tutukluluk
hallerinin devamõna karar verdi.
Duruşma çõkõşõnda adliye kori-
dorlarõnda, tutuksuz sanõklar ve sanõk
yakõnlarõ arasõnda karşõlõklõ sözlü
sataşmalar oldu. Tartõşmalarõn bü-
yümesi üzerine çõkan arbedeye çevik
kuvvet ve adliye polisi müdahale et-
ti. Cezaevi araçlarõnõn adliyeden ay-
rõlmasõ sõrasõnda da araç içindeki
tutuklu sanõklar slogan attõ.
Tutuklu sanõk yakõnlarõndan birinin
annesi olduğu bildirilen bir kişi astõm
krizi geçirerek hastaneye kaldõrõldõ.
Tahliye talepleri reddedilen bazõ tu-
tuklu yakõnlarõ da adliye bahçesinde
gözyaşõ döktü.
Akdeniz Üniversitesi’ndeki çatışmaya ilişkin davanın ikinci duruş-
masında, tutuklu iki sanık serbest bırakıldı. Sanıklar cezaevine götü-
rülürken ülkücü grup arkadaşlarını sloganlarla uğurladı. (Fotoğraf:AA)