01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B PAZAR ORHAN BURSALI CHP’ye Dokunmak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çevreciler, kendilerini “boş zamanla- rında bu işi yapmakla” ve “50-60 kişiyle yürüyerek Türkiye yürüyor- muş gibi göstermekle” suçlayan, kendisinin ise “çevrecinin daniska- sı” olduğunu iddia eden Başbakan Tayyip Erdoğan’a tepki gösterdiler. Greenpeace Akdeniz Genel Direk- törü Uygar Özesmi Greenpeace’in Türkiye’de 20 bin destekçisi olduğu- nu ve yaşanõlabilir bir çevre için dur- maksõzõn çalõştõklarõnõ belirtti. Özes- mi: “Başbakan’ın yaptığı bu açıkla- malar, onun kendi ülkesinin top- raklarına, havasına ve denizlerine verdiği önemi gösteriyor. Ve kendi halkının sağlığına verdiği önemi de. Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadele için yenilenebilir enerjile- re yatıracağı paraları, nükleer ve termik santrallara kaydırması mı çevreciliktir? Başbakan anayasayı dikkatli okumalı. Sağlıklı bir çevre- de yaşamayı talep etmek anayasal hak ve görevdir” dedi. Çevre Mühendisleri Odasõ Yöne- tim Kurulu Başkanõ Yılmaz Kilim de, “Anayasa ve kanunlara göre herkesin çevrenin korunması ve kirliliğin önlenmesi ile görevli ol- duğunu biliyorduk. Bunlara ilave olarak çevre konusunu bir tüketim sektörüne dönüştüren profesyonel çevrecileri de son zamanlarda sah- nede görmeye alışmıştık ama ‘Çev- recinin daniskasõ’ndan haberdar değildik” şeklinde konuştu. SAYFA CUMHURİYET 24 AĞUSTOS 2008 PAZAR 6 HABERLER Ekotopya’ya katılan çevreciler, ‘doğal’ ortamlarda kamp yaptılar. SİNOP (Cumhuriyet) - Sinop Valiliği, nükleer karşõtõ eylemlerin kentin imajõnõ bozduğu gerekçe- siyle Ekotopya Uluslararasõ Çev- reciler Buluşmasõ kampõnõ dağõttõ. Sinop’ta 9 Ağustos’ta başlayan Ekotopya Uluslararasõ Çevreciler Buluşmasõ’na 70’i yabancõ toplam 150 çevreci katõldõ. Kampa katõ- lanlar Çarşamba günü Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun bü- rosu önünde nükleer santral giri- şimlerini protesto etmek için bir pankart açtõ. 4’ü yabancõ 2’si ye- rel aktivist gözaltõna alõnõrken ye- niden toplanan eylemciler bir kez daha pankart açtõlar. Bunun üze- rine 5 kişi sorgulanmak üzere ka- rakola götürüldü. Önceki gün de valilik, nükleer enerji karşõtõ eylemlerin kentin imajõnõ ve huzurunu kaçõrmaya başladõğõnõ gerekçe göstererek kampõn dağõtõlmasõnõ istedi. Çev- recilere süre veren jandarma, dün sabah eylemcilerin eşyalarõnõ ara- yõp fotoğraf makinelerine el koy- du. Sinop Nükleer Karşõtõ Platform Sözcüsü Hale Oğuz, Başbakan’õn “Nükleer santralı Akkuyu’da yapıyoruz. Adresi yanlış almış- lar” şeklindeki ifadelerinin mü- dahaleye etkili olduğunu savundu. Erdoğan, Karadeniz gezisin- de “hortumları” kestiğini söyle- di yine! Fakat kesilen hortum- ların partisine bağlandığını ek- lemeyi unuttu! Tam da AKP başkan yardımcılığına getirdiği adamın, yönetimde oldukları belediyelerle tezgâh kurarak milyon dolarları kasalara ak- tardığı sırada “Hortumları kes- tik” demesi ve oradaki yandaş- larının da alkışlarla yanıt ver- mesi, ne kadar demokratik ve dürüst bir siyasetçiyle ve nasıl gözükara destekçi yandaşlarla karşı karışa olduğumuzun bel- gesidir! CHP yakaladığı yolsuzluk ola- yını, Dişli’nin dişlerini sökünceye kadar götüreceğe benziyor. Peki, CHP’nin bu muhalefeti AKP’nin iktidarını eritmeye, rap rap rap yürüyüşü karşısında endişeleri giderek artan geniş demokratik kitleleri cesaretlen- dirmeye, umutlandırmaya yeterli mi? Çünkü, AKP’nin, Çanka- ya’daki zanlının da büyük des- teğiyle bütün iktidar alanlarını ele geçirerek estirdiği bir korku var! Bazı üniversiteden tanıdıklar “Bak şu belge, hazırladığın kitap için gerekli olabilir” diye maka- le gönderiyor, ama ismini ver- mekten kaçınıyor! Üniversitelerin başına zorba kılıklıları getirebiliyorlar! De- mokratları, ılımlıların değil ancak zorbaların “temizleyebileceği- ni” düşünüyorlardır!? Namuslular ve demokratlar, namussuzlar ve diktatörlük he- veslileri kadar, onlardan daha çok cesur olmalı! Zorbalar, kim- liklerini ve düşüncelerini sakla- mak zorunda kalmazken, de- mokratların seslerini kısma yo- luna gitmeleri, ülkede her alan- da estirilen iktidar terörünün niteliğini ortaya sermektedir! Evet, bu koşullarda, CHP’nin muhalefeti ve tarzı, yeteri kadar cesaretlendirici mi? CHP ile geniş demokratik kit- lelerin endişeleri ve istekleri arasında bir kopukluk var. Bu kopukluk son seçimlerden önce, Türkiye demokrasi tarihi- nin en büyük ve en şanlı kitle- sel gösterileri olan Cumhuriyet (kadın) mitinglerinde görüldü! (*) Bunların hiçbirini CHP örgüt- lemedi! Demokratik kazanımla- ra sahip çıkmak için, kendili- ğinden ortaya çıkan o muaz- zam patlamalar, CHP dışında gerçekleşti! CHP istese örgütleyebilir miy- di, bir soru işaretidir! Ama, o nabzı tutamadığı bir olgudur! (O mitinglerin CHP dışında düzenlenmesinin, şüp- hesiz, anlamı, etkisi bakımından çok daha önemli olması, başka bir gerçek!) Peki, CHP bugün derinleşen endişenin nabzını tutabiliyor mu? CHP’nin AKP ve politikaları- na karşı, ülke geleceği açısından ilkesel tutumlar alması başka bir şeydir; kitlelere sahip çıkması, umut ve cesaret vermesi başka bir şey.. AKP’nin politikalarını çökertecek kararlılıklar göster- mek ve politikaları gündeme sokmak, iktidar umudunu ço- ğaltmak, hemen her alanda so- mut hesap sormak, özellikle CHP örgütlerini AKP’nin yerel soluk alış verişlerini dinleyecek bir niteliğe kavuşturmak, bilgi- belge akışını sağlamak, geniş çaplı yerel parti faaliyetlerine ağırlık vermek... özetle yereli her bakımdan diri tutacak etkinlik- lerin sistemli ve bilinçli gelişti- rilmesi, demokratik güçlere ce- saret verecektir... Konuştuğumuz CHP’li veya parti dışından insanlar, bunun için parti örgütlerinde, merkez- yerel ilişkilerinde geniş bir de- mokrasi olması gerektiği dü- şüncesinde! Kendi içinde yeterli demokrasi olmadığı konusunda çok yaygın bir algılama olan bir partinin, de- mokratik bir muhalefeti örgüt- lemesinin zorluğu, dahası müm- künsüzlüğü anlaşılır bir durum- dur! CHP, ülkeyi birleştirip bütün- leştirecek, güçlü muhalefet rüz- gârları estirecek politikalar ge- liştirmeli... En azından, toplumdaki bek- lentiler bu yönde! (*) Emekli olan paşalar, ta- mamen siviller tarafından kuru- lan ve geliştirilen Atatürkçü Düşünce Derneği gibi kuru- luşların başlarına, yönetimlerine neden geçmek ihtiyacını du- yarlar? Daha önemli soru olarak, peki ADD sivilleri, neden baş- larına paşalar getirmek yolunu seçer? Not: Cumhuriyet yazarı Vec- di Sayar, “İmzacı Aydınlar” ya- zımı, imzacı aydınlardan biri olarak köşesinde eleştiriyor. Yazımı zamansızlığından iyi oku- yamamış sanırım. Birincisi, bu iyi niyeti desteklediğimi yazıyo- rum, ancak yaptıkları açıkla- mada, benim böyle bir “ente- lektüel” çevreden gelen toplu karşı çıkışta, beklentilerime uy- gun ruh, bağımsız ve tarafsız duruş, derinlik, adalet duygusu ve tutumu göremedim! Yazının özü buydu! Ama Vecdi, bu özü görmemiş! Aklı ve gözü, “Ay- dınlar boşa konuşuyor” ibaresi- ne takılı kalmış! Vecdi’ye bu ye- terli olabilir, ama benim soru- num -sorunlarımız- farklı ve başka! [email protected] Erdoğan konuştu, kamp dağõtõldõ Başmüfettişlik görevinden alõnan DENETDE Başkanõ Ergüven sayman olarak atandõ Müfettişlere gözdağõ Çevrecilerden tepki yağdı Başbakan’õn sözleri için ‘Çevrecinin daniskasõndan haberdar değildik’ dediler ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP hükümetini kadrolaşma ve yolsuzluk konularõnda sõk sõk eleş- tiren Devlet Denetim Elemanlarõ Derneği (DENETDE) Genel Başkanõ Atılay Ergüven, Sağlõk Bakanlõ- ğõ’ndaki başmüfettişlik görevinden alõnarak Polatlõ Sağlõk Grup Baş- kanlõğõ’na “Ayniyat Saymanı” ola- rak atandõ. “Devletin her kademesinde yol- suzlukların arttığını” söyleyen DE- NETDE Başkanõ Ergüven hakkõnda geçen yõl boyunca DENETDE Genel Başkanõ olarak yaptõğõ açõklama ve faaliyetleri gerekçe gösterilerek, 4 ay- rõ soruşturma açõldõ. Soruşturmalarõn ardõndan bakanlõk Ergüven’e disip- lin cezasõ verdi. Disiplin cezasõnõn ar- dõndan Teftiş Kurulu Başkanõ’nõn gö- rüş ve teklif yazõsõ, bakan onayõ ve müşterek kararname ile başmüfet- tişlik görevinden alõndõ. Ergüven geçtiğimiz günlerde de Polatlõ’da saymanlõk görevine atandõ. Maaşını alamıyor Ergüven, izin alarak Polatlõ’daki görevine başlamadõ. Birikmiş izin- lerini kullanan Ergüven’e bu kez de maaş ödemesi yapõlmadõ. Bakanlõğõn “yeni görevine başlayarak, maaşın yeni görev yerinden alınması” yö- nündeki kararõ nedeniyle Ergüven maaşõnõ da alamõyor. DENETDE: Linç girişimi DENETDE’nin internet sitesinde yapõlan açõklamada, Ergüven’in baş- müfettişlikten saymanlõk görevine atanmasõ “linç girişimi” olarak de- ğerlendirildi. Açõklamada, teftiş ku- rullarõ ve denetim birimlerinin yete- rince değerlendirilemediği veya de- ğerlendirilmek istenmediği, daha önce yasayla başlatõlan toptan ka- patma ve yok etme gayretlerinin, şimdi bire bir müfettişlerle mücade- le haline dönüştürüldüğü, bu müca- delenin DENETDE ile mücadele şekline dönüştürüldüğü vurgulandõ. Açõklamada ayrõca, idarenin ya- saya uygun yürümesi, illegal yapõ- lanmalarõn önüne geçilmesi, artan ka- yõt dõşõlõk ve yolsuzluklar ile kaynak israfõnõn önlenmesi, daha fazla de- mokrasi, şeffaflõk ile hesap verile- bilirliğin sağlanarak ve temiz toplu- ma ulaşõlmasõ, yargõnõn hõzlõ, adale- tin tecellisinin doğru sağlanmasõ ko- nularõnda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a çağrõda bulunuldu. “Devletin her kademesinde yolsuzluklarõn arttõğõnõ” söyleyen DENETDE Başkanõ Atõlay Ergüven hakkõnda 4 ayrõ soruşturma açõlmõş, disiplin cezasõ verilen Ergüven Sağlõk Bakanlõğõ’ndaki görevinden alõnmõştõ. Ergüven, Polatlõ’ya ‘ayniyat saymanõ’ olarak atandõ. Karaca: 340 bin kişiyiz TEMA Vakfı Kuru- cu Onur Başkanı Hayrettin Karaca, Başbakan’ın sözle- rini değerlendirir- ken, şunları söyledi: “TEMA Vakfı ola- rak 50 kişi değiliz, 340 bin kişiyiz. Ar- tık gelin hep bera- ber olalım, Türki- ye’nin sorunlarına sahip çıkalım. Biz hazırız. Acaba Baş- bakan hazır mı?” İstanbul Haber Ser- visi - 3 işçinin öldüğü, 12 işçinin yaralandõğõ kazanõn meydana gel- diği GİSAN Tersane- si’nin faaliyetleri 20 gün süreyle durduruldu. Çalõşma ve Sosyal Gü- venlik Bakanlõğõ İstanbul Bölge Müdürlüğü Ko- misyonu, kazayla ilgili raporlarõn tamamlanma- sõ üzerine önceki gün akşam saatlerinde top- landõ. Komisyon, rapor- lar çerçevesinde oy çok- luğuyla işyerinin “elek- trik teması riski, basınç artışı, boğulma ve ze- hirlenme riski, tavan çökmesi riski ile kim- yasal parlayıcı ve pat- layıcı maddelerin par- lama ve patlama riski” nedeniyle faaliyetlerinin 20 gün süreyle durdu- rulmasõ yönünde karar aldõ. Karar, Tuzla Kay- makamlõğõ’na bildirile- rek, tersanenin mühür- lenmesi işleminin Tuzla İlçe Emniyet Müdürlü- ğü’nce yapõlmasõ istendi. GİSAN tersanesi 20 gün kapatıldı CHP’li gençler buluştu CHP Gençlik Kolları’nın İstinye’de düzenlediği toplantıya üniversiteli gençler büyük ilgi gösterdi. İlk kez oy kullanacak gençlerin görüşlerini almak için düzenlenen toplantıya CHP İstanbul İl Eğitim Sekreteri Gökhan Zeybek, İl Gençlik Kolları Üyesi Yücel Aslan ve Sarıyer Gençlik Kolu Başkanı Gül- tekin Sert katıldı. Zeybek, yerel seçimlerde başarı beklediklerini ifade ederek “Sarıyer’de 30 bin yeni seçmen var. Bu oyların yarısını almayı umuyoruz” dedi. Zeybek, Sarıyer’de hiçbir faaliyet yapılmama- sına rağmen Şişli’den sonra en borçlu belediye oldu- ğunu da vurguladı. Yücel Aslan yerel seçimlere iyi hazırlandıklarını, siyaseti yerinde kullanacaklarını söylerken, Gültekin Sert ise “Başarı için birlik ol- malıyız” dedi. (Fotoğraf: GÖRKEM BAYRAKTAR) Bilim şehitleri için park ISPARTA (Cumhuriyet) - Ispar- ta’da geçen yõl 30 Kasõm’da meyda- na gelen uçak kazasõnda yaşamõnõ yitiren bilim insanlarõ için Süleyman Demirel Üniversitesi Doğu yerleş- kesinde “Prof. Engin Arõk Parkõ ve Bilim Şehitleri Anõtõ” yaptõrõldõ. Tö- rende bir konuşma yapan Prof. Arõk’õn eşi Prof. Metin Arõk, “Engin bize kaybettiğimiz değerleri hatõrlat- tõ. Neydi bunlar? Çok bilmek, çok çalõşmak ve çok öğretmekti” dedi. Başkan tokat attı iddiası SAKARYA (AA) - Sakarya’nõn Pa- mukova ilçesinde bir esnaf, belediye başkanõnõn kendisine tokat attõğõnõ iddia ederek, şikâyette bulundu. İl- çede manav dükkânõ olan esnaf Cü- neyt Gürsoy, başkan Turan’õn ken- disine tokat attõğõnõ ve hakaret etti- ğini ileri sürdü. Başkan Turan ise iddialarõn asõlsõz olduğunu söyledi. Adana’da ‘namus’ cinayeti ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Adana’nõn merkez Seyhan ilçesinde meydana gelen olayda İbrahim Gökmen, namusunu temizlediğini söyleyerek iki kişiyi öldürdükten sonra polislerin önünde başõna silahõ dayayõp intihar etti. Gökmen (22), müşteri olarak bulunduklarõ taksinin içerisinde önce arkadaşõ İsmail Be- yazõd’õ (34) ardõndan taksi şoförü Nübran Yõldõz’õ (55) öldürdü. Başbuğ’dan büyük jest ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - 30 Ağustos’ta Genelkurmay Baş- kanlõğõ koltuğuna oturmaya hazõrlanan Orgeneral İlker Baş- buğ, Gazi Ordu- evi’nde verilen re- sepsiyona ilk kez astsubaylarõn da da- vet edilmesi talima- tõnõ verdi. Astsubay- lar, önceki yõllarda 30 Ağustos’u kendi aralarõnda Etimesgut Orduevi’nde kutlu- yorlardõ. Resepsiyon için Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’e bu yõl da eşsiz davetiye gönderilecek. Uçaklara önleme ANKARA (AA) - Yunanistan’a ait uçaklarõn, Ege Deni- zi’nde eğitim uçu- şundaki Türk uçakla- rõna önceki gün 2 kez önleme yaptõğõnõ bil- dirdi. Genelkurmay Başkanlõğõ’nõn açõk- lamasõna göre, Türk Hava Kuvvetleri’nin F-16 uçaklarõna, Yu- nanistan’õn Larissa meydanõndan kalkan F-16 uçaklarõ tarafõn- dan Sakõz Adasõ ku- zeybatõsõnda 2 kez önleme yapõldõ.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear