23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Yıllarca aynı haberi duymaktan artık insana fenalık gelmişti: “Türk yüzücüleri yarışmada yedinci ve sekizinciliği paylaştılar.” Başka yüzücüler havuzlarda rekor üstüne rekorlar kırarken, al- tın üstüne altın, gümüş üstüne gümüş kazanırken, bir Amerika- lı yüzücü tek başına yedi altın madalya alırken, üç tarafı denizlerle çevrili Türkiye’nin yüzücüleri ne- dense hep yedinciliği ve sekizin- ciliği paylaşıyorlardı. Bu sonunculuk demekti. Sonuncu Türk yüzücü. Sondan ikinci yine Türk yüzücü. Artık herkes gibi bu durumu ka- nıksamış ve ‘kader’e razı olmuşken, bir gün televizyondan kulağıma bir ses gelmişti: “Türk yüzücüleri bilmem kim ve bilmem kim, yarışlarda beşinciliği ve altıncılığı paylaştılar.” Bu inanılmaz bir haberdi. Hemen televizyonun karşısına koştum, can kulağıyla haberin ayrıntılarını din- lemek istedim. Bu büyük başarıy- dı. Belki ilk kez Türk yüzücüleri so- nuncu olmaktan kurtulmuşlardı. Beşinci ve altıncı olmuşlardı. Ma- dalya zaten beklenemezdi ama en azından, yedinciliği ve sekizinciliği artık başkaları paylaşacaktı, baş- kaları sonuncu olacaktı. Sevincim uzun sürmedi. Meğer o yarışların yapıldığı ha- vuz, sekiz değil, altı kulvarlıymış. Türk yüzücüler, beşinciliği ve altıncılığı kimseye kaptırmamış- lardı. Olay sadece yüzücülerin olayı değil elbette. Diğer birçok spor da- lında benzer bir tablo olduğunu her- kes biliyor. Koca ülke, bazı spor- cuların bireysel başarılarıyla mutlu oluyor. Onların da çoğunlukla baş- ka ülkelerde doğup büyüdüklerini, oralarda yetiştirilip eğitildiklerini, sonradan Türk vatandaşı olup ya- rışlara katıldıklarını biliyor. Onlar da çıkınca geriye üç-beş bireysel başarı öyküsü, birkaç ma- dalya kalıyor. Yetmiş milyonluk ül- keye birkaç madalya... Sporu bir yaşam biçimi haline getiren ülkeler ise madalyaya doymuyor. Onlar için madalya, sağlıklı yaşamın dı- şa vurumu anlamına geliyor. On- ların ‘ithal’ sporculara ihtiyacı yok, çünkü kendi sporcularını kendileri yetiştiriyorlar. Oralarda spor, topluma mal edilmiş. Oralarda spor, ilköğretimden üniversiteye kadar her aşamada okullarla iç içe geçmiş. Oralarda sporun her dalı için bü- yük ve sürekli yatırımlar yapılmış. Öyle olduğu için oralardan bir yü- zücü çıkıp sekiz altın alabiliyor. Ya da bir atlet çıkıp rüzgârla dalga ge- çerek dünya rekorları kırabiliyor. On yıl önce 1988 Olimpiyatla- rında Çin Halk Cumhuriyeti’nin madalya sayısı 28’di. Sadece 5 al- tını vardı. On yıl sonra 2008 Olim- piyatlarında şu ana kadar kazan- dığı sadece altın madalya sayısı 46. Ayrıca 15 gümüş, 22 de bronzu var. Toplam 83 madalya. Çin, ma- dalyalarını sürekli arttırmış. Toplam beş-on madalya alınca Türkiye bayram ediyor. Çok yazık... hikmet.bila@ntv.com.tr CMYB C M Y B 24 AĞUSTOS 2008 PAZAR SAYFA 3 GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Madalya Fukarası Yerine konan silah patladõ Polis, arkadaşını yanlışlıkla vurdu MURAT UYGUN SAKARYA - Sapan- ca’da uzayan asker eğ- lencesini sonlandõrmak isteyen polislerle gençler arasõnda arbede yaşandõ. Kalabalõğõ dağõtmak için havaya ateş açan polis Murat İpek (32), mes- lektaşõ Ahmet Sargın’õ (41) göğsünden vurarak ölümüne neden oldu. Kestanelik Mahalle- si’nde oturan Neşat Tonguç, izinle askere gidecek mahalleli genç- ler için eğlence düzen- ledi. Eğlencenin uzama- sõ üzerine polisler Sargõn, Nahit Konca ile Murat İpek mahalleye gönde- rildi. Eğlencenin sona erdirilmesi istenince ka- labalõk arasõndan sarhoş olduğu belirtilen bir ki- şi, polislere küfür edin- ce arbede çõktõ. 8 yõllõk polis İpek, havaya üç el ateş açtõ. İpek’in, yeni- den yerine koymak iste- diği tabanca patladõ ve kurşun, 13 yõllõk mes- lektaşõ Sargõn’õn göğsü- ne isabet etti. Sargõn, tüm müdaha- lelere karşõn kurtarõla- madõ. Çeşitli yerlerin- den yaralanan polis me- murlarõ Konca ve İpek ise hastaneye kaldõrõlarak tedavi altõna alõndõ. İnönü Zaferleri anısına konser ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) - Anadolu Üniversitesi Senfoni Orkestrasõ, İnönü Za- ferleri anõsõna Eskişehir’in İnönü ilçesinde bir konser verdi. Yaklaşõk 2 bin kişinin izle- diği konser, 10. Yõl Marşõ’yla son buldu. 35 haneli köyde 14 ev yandı ÇORUM (Cumhuriyet) - Bayat ilçesi- ne bağlõ Ahacõk köyü Karabalçõk Mahallesi’nde önceki gece çõkan ve nedeni bilinmeyen yan- gõnda 35 haneli köyde 14 ev tamamen yandõ. Can kaybõ olmazken, çok sayõda hayvan öldü. ‘Canavar’ cinneti: 5 ölü İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Ki- raz’da cinnet getiren Ramazan Canavar (30), eşi Fikret’le (27) oğullarõ Recep (7) ve Emrah (3), kõzõ Ayşe’yi (4) tüfekle öldürdü. Canavar daha sonra aynõ silahla yaşamõna son verdi. (CANHACIOĞLU)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear