Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
12 AĞUSTOS 2008 SALI CUMHURİYET SAYFA
17
Sema Akdemir:
“Ülkeyi
dokunulmazlık
zırhı ile
yönetenlerin rahat
tatil yapması için
zırhlı yat alınmasını
öneriyorum!”
Beşiktaş’ta iki
‘ibra’him anlaşmış.
Bakalım yönetim
‘ibra’ edecek mi?
Kesin
Erol İşisağ: “Anayasa
Mahkemesi kararının
AKP tarafından
kesinlikle ciddiye
alınmadığı rektör
atamalarıyla
anlaşılmıştır.”
Bebekler
Can Tekeli:
“Ankara’daki bebek
ölümlerinin hesabı,
Zübeyde Hanım
Doğumevi’ni
kapatanlardan
sorulmalıdır!”
Başkent
Yaşar Şengel:
“Ahmedinejad ve
benzeri şeriatçılara
zahmet olmasın diye
İstanbul’u başkent
yapsınlar!”
YağmurDeniz
Edibe Sözen gündeme sokup çıkardı
LAİKLİK karşıtı eylemlerin odağı
İslamcı AKP’nin sesi pek çıkmayan
başı türbansız milletvekillerinden
Edibe Sözen, “gençleri korumak” için
hazırladığı bir yasa teklifini gündeme
sokup çıkardı.
Sokarken okullara ibadethane
açılmasını, seks dergisi alanların
fişlenmesini önerdi ve bu
uygulamanın Almanya’da da
olduğunu söyledi.
Ne var ki bunun kocaman bir yalan
olduğu ortaya çıktı. Sonuçta Edibe
Sözen, gündeme sokup sonra geri
alarak gündemden çıkardığı büyük
teklifi ile tek ayak üzerinde birkaç iş
birden becerdi.
Fatoş Sezer Ulusoy “Geri çektiği
önerisini anaokullarından başlatacak
şekilde yeniden ileri sürmelidir. Çünkü
minik Hitler’cikler lise yıllarında ancak
kıvamına gelirler.”
Bu arada aynı zamanda Genel
Başkan RTE’nin yardımcısı da olan
Edibe Sözen’in bir anda gündeme
sokup aynı anda gündemden
çıkarttığı okullarda ibadethane
açılması fikrini süresiz olarak geri
çektiği yolundaki açıklamayı ise Sami
Aktaş, AKP’lilerin pek sevdiği “lider”
üslubuyla değerlendirdi: “Tabii,
yerseniz!”
- Kredi kartı borçları
artıyormuş...
“Yiğitlik göstergesi
yükseliyor!”
KAFKASYA’DA savaş çıkmış, bizimkiler ise
haşemalarını giyip ya adamının teknesinden
denize giriyor ya da adamının otelinin
balkonunda geziniyor.
Belli ki ağababaları George W. Bush’a
fazlasıyla güveniyorlar.
Bülent Esinoğlu ise şu sıralar en
güvenilmeyecek hatta sırtını asla dönmeyeceğin
kişinin Bush olduğu kanısında:
“Alavere dalavere ile CIA’nın Amerika’da
eğittiği Mihail Saakaşvili’yi Gürcistan’ın başına
oturtan Bush Kafkasları karıştırmaya başladı.
Güney Osetya, Abhazya ve aşağı Dinyester’de
CIA eğitiminden geçmiş Gürcü ajanlar kışkırtıcı
faaliyetlerde bulunuyordu. En sonunda Gürcistan
Güney Osetya özerk bölgesini işgal etti...
Amerika’nın kuşatma planlarına şimdi Rusya
Gürcistan’dan bir yarma harekâtı yaparak cevap
vermek istiyor. Eğer Rusya Amerika’yı
Kafkaslarda da durduramaz ise varlığı tehlikeye
düşecek.
Yarın Ukrayna ertesi gün başka bir yer, derken
Rusya diye bir ülke kalmayacak. Şimdiki
Rusya’nın tepkisi blöf olamaz. Batı ile iyi
ilişkilerin hatırına her şeyi kaybedeceğini anlıyor.
Batıya teslim olmuş Gorbaçov ve Yeltsin artık
yok. Rusya, Batı ile en iyi ilişkinin savaş olduğu
noktasına geldi.
Balkanlar’daki bütün ilgisini ve etkisini yitiren
Kosova’nın bağımsızlığı ile noktalanan Balkan
macerası Rusya için bitmiştir. Rusya için
Kafkaslarda kaybetmek, Orta Asya ve Yakın
Asya’nın tamamını kaybetmek demektir. Fakat
Amerikan maşası genç Saakaşvili bu işi eline
yüzüne bulaştırdı.
Amerika, Rus-Gürcü savaşına Gürcistan’ın
yanında asla girmez. Amerika tarihinin en büyük
krizinden geçiyor. Irak İran ve Afganistan’da
savaşıyor. Bir de Kafkaslar’da Rusya ile mi
savaşacak? Bu imkânsız.
RTE Amerika için Irak’ta yapamadığını
Kafkasya’da mı yapacak?
Şimdi Kafkaslar’daki Rus-Gürcü savaşı nasıl
biter, ona bakalım. Rusya kararlı görünüyor.
Saakaşvili’nin kellesini almadan Osetya’dan
çıkmayacağı anlaşılıyor. Amerika’nın bir iki zart
zurtun ötesinde yapabileceği bir şey yok.
Ülkesini yönetmeyi Amerika’ya teslimiyet sanan
bir işbirlikçinin sonunu göreceğiz Gürcistan’da.
Gitti Saakaşvili’nin kellesi.”
Kafkasya
GÖRÜŞ
BEDRİ BAYKAM
Edibe Hanım Procesini
Neden Geri Çekti?
Arkadaşlar, “Şu AKP de sırf kötü şeyler yapıyor”
diyenler, emin olun halt etmişler. Bu kadar luna-
parkta dönen fırıldak dolaplar ya da, korku tünel-
leri gibi, inişli-çıkışlı maceralar hazırlayan, bu ka-
dar yaratıcı senaryolarla, kütüphaneler dolusu “eh
daha daha nasılsın Osman” gibi geyik muhab-
betleriyle iddianameler hazırlattırıp, bir milyon ki-
şiye “dinleme işi” konusunda istihdam yaratan, on-
ca vekili ve belediye başkanı her gün birkaç inci
patlatan kaç tane partiniz oldu bugüne kadar?
80’lerde bir Özal’la idare ederdiniz. Şimdi ise en
üstünden en sıfatsızına kadar sağolsunlar, her
AKP’li, Uykusuz, Penguen ve Leman dergilerine
her gün malzeme sağlıyorlar…
Bakın en yeni yıldızımız, en edepli AKP’li Edibe
Sözen. Edibe Hanım yememiş, içmemiş, 1.5 yıl ça-
lışıp bir “proce” geliştirmiş ve gerçekten “Zihni Si-
nir”i solda sıfır bırakan bir yaratıcılıkla etrafa ken-
di çapına göre çeki düzen vermeye kalkışmıştı. Sı-
kı durun, bu yasa tasarısı “polis lojmanları” veya
“Çocuk Esirgeme Kurumu” için değil. Edibe Ha-
nım büyük bir alçakgönüllülükle tüm yurdum in-
sanı için bir “edepli davranış biçimiyle taze ya-
şam tarzı” uydurmuş. “Proce”yi basında oku-
muşsunuzdur. Harika buluşlarla dolu: Porno oku-
yanlar TC kimlik numarası ile fişlenecek, 18 yaş al-
tı olanlar velisiz otellere giremeyecekler, 16 ya-
şından küçükler, yanlarında velileri bile olsa lo-
kantalara gece alınmayacaklar, basın şiddet ve cin-
sellik içerikli yayın yapamayacak, yasalara uy-
mayanlara altı aylık cirosu kadar para cezası ve-
rilecek, vs… Tam heyecanlanmıştık ki Edibe Ha-
nım’ın proceyi geri çektiğini öğrenip üzüldük!
Merak ediyorum, Edibe Hanım’ı “ıslah etmek” için
kim düğmeye bastı da vekil aniden kendi kâbu-
sundan uyanıverdi?
Neden çekindiler ki? Böyle bir “toplu ıslah” ha-
reketine şapka çıkartılmaz da ne yapılırdı? Helal
olsun bu fışkıran zekâya! Adaletsiz Korku Pati-
kasında İran yaşam tarzımıza hızla ulaşmak üze-
re, halkımızın zaafı olan “edep” konusunda bun-
dan daha fıstık bir uygulama düşünülebilir miydi?
Ha pardon! En önemlisini unuttum. “Her dinden
öğrenci için” (!) devlet, okullarda ibadethane de
açacaktı!
Bu kadar müthiş fikirler bir tek Atatürk kızında
nasıl filizlenebilmiş, anlayana aşkolsun. Buna
rağmen, Edibe Hanım’ın “laiklik karşıtı odak” olduğu
en yüce mahkeme tarafından saptanmış partisi,
zaten bu kadarcıkla yetinmemeliydi. Bu haksızlık
olurdu! Bakın kürtaja uğrayan proce bize neler dü-
şündürdü: Bir kere öyle kuru kuru fişlemek, por-
no yayınlar için yetmez. Bunların kullanımı da özel
izne tâbi olmalı. Örneğin muhtarlar, kendi kendi-
lerini tatmin etmek isteyen gençlere belirli saatlerde,
günde iki defalık izin vermeli. Ayrıca liselerde öğ-
rencilerin kimlerle sevişmeyi hayal ettikleri yakın
takibe alınmalı, son yıllarda gelişen yöntemlerle sı-
nıflara, yatakhanelere gizli mikrofonlar konulma-
lı, öğretmenleri veya başka “VİP”lerle ilgili edep-
siz rüyalar görenler hemen zapt-u rapta alınmalı,
cennete giriş kartı verilmemekle tehdit edilmeli, bu-
nu tekrarlayanlar “Edibe Sözen Islah Evi”nde
uyuşturucu iğneler eşliğinde dinlenmeye çekilmeli.
Aynen Arabistan’daki gibi, kentlerde 70 yaşından
genç insanların “birbirleriyle tanışmak için” baha-
ne olarak kullandıkları köpek gezdirmeler yasak-
lanmalı, genç kızlar ve erkekler ayrı kaldırımlarda
dolaşmalı. Okul giriş çıkışlarında özel bir x-ray ta-
rama yapılmalı, ereksiyon halindekiler derhal em-
niyet müdürlüğünde falakaya yatırılmalı.
Sakın abarttığımı sanmayın. Mütevazı katkılar-
da bulunuyoruz hükümetin kursağında kalan ıs-
lah hayallerine! Herhalde “Devlet İstatistik Ensti-
tüsü o porno dergilerin kaç kişi tarafından, kaçar
kere kullanıldığını merak ediyordu” veya “O fişle-
meyle alıcılara yılbaşında hediye erotik fıkralar ki-
tabı yollamak istiyorlardı” diyeceksiniz. Hayır siz ne
zannettiniz? Biz de onlar gibi kalkıp “Cumaya-
Hacca gidenler fişlensin” diyecek halimiz yok ya?
Bu sayma hastalığı onlara has… Ya da şimdi ya-
sa çıkartıp “Sabah 07, gece 21 arası haşemayla de-
nize girmek yasaktır” mı diyelim? Veya “Camiden
taşıp sokakta namaz kılanlar bir yıllık ciroları kadar
ceza ödesinler” diye fetva verecek değiliz ya!
e-mail:[email protected] - Faks: 0212 227 34 65
PERİHAN ERGUN
Ne gezer (!)…Tutumuyla,
yaşantısıyla AKP yandaşı ol-
duğunu hep kanıtlamış olan
Anayasa Mahkemesi Başka-
nı Haşim Kılıç kapatma da-
vasının sonucunu basına açık-
lamak için -15 dakika- ka-
nundaki kapatma fikrinin ip-
talini sağlayıcı yeni anayasa
oluşturulmasını buyurduktan
sonra; “AKP kapatılmadı Ha-
zine yardımından yoksun bı-
rakıldı. Bu karar 6 kapatma,4
Hazine yardımı ve sadece -
övünürcesine(!)- benim de ret
oyumla alındı. 10 üye AKP’nin
laiklik karşıtı odak olduğunu
kabul etti” derken partinin bu
karardan ders almasını da di-
ledi. Hemen aynı gün partili-
lerin sevinç gösterileri sürer-
ken Sayın Başbakan, “Yola
devam” diyerek, ılımlı İslam
yolunda stratejik ortağı ABD
ile ipine sarıldığı AB’nin is-
temlerini sürdüreceğini açık-
ça belirtiverdi. İngiliz The Gu-
ardian gazetesi, YARSAV Baş-
kanı Ö. Faruk Eminağaoğ-
lu’yla yaptığı söyleşide onun
Türkiye’nin hoşgörüsüz bir İs-
lami yönetim altına girmesi
tehlikesi uyarısını manşetten
verdi...
Hemen karardan kısa süre
sonra Konya’nın Ballıca’sında
yapısı, eğitimi kaçak yatılı Ku-
ran kursu binasının çökme-
siyle 10 ile 16 yaş arası 17 kı-
zımızı yitirmedik mi? Nilgün
Cerrahoğlu’nun 09.08.08
günlü köşesinde AHY (Ahiret
Hava Yolları) başlığı altında
enkazdan çıkan ders notla-
rında çocuklarımızı yaşamla-
rından koparıp, Yaradan’ın
inananlara vaat ettiği nimet-
lerin, güzelliklerin haram ol-
duğunu telkin eden sapkın-
lıklara MEB’in hâlâ sessiz kal-
ması bu yasadışılıkları onaylı-
yormuş izlenimini veriyor. He-
le babalarının canından kopan
yavrusunun kendilerine Sü-
leyman cemaatince vaat edi-
len ayda 20 milyon uğruna
can verişinden şikâyetçi ol-
mayışı çok şaşırtıcı. Bir de “Kı-
zım diskoda, köpük banyo-
sunda, balede kâfir olarak öl-
medi. Allah yolunda şehit ol-
du” diyebilişi(?!)... Diğer yan-
dan Çorum’da Ensar Vakfı
Şube Başkanı Zekai İşler,
evli ve iki çocuklu olmasına
karşın kursiyer iki kıza tece-
vüzde bulunup birini de hamile
bırakıyor. Bu trajik olaylar ya-
rım yüzyıldır çağdaş eğitimden
yoksun bırakılan toplumun,
bir de cehaletin kuyusunda
son beş yıldır açlıkla boğuş-
malarının ve dinin iyi ahlak yo-
lundaki hümanizmasından ko-
partılarak, dogmalarla hura-
felerin günah karanlığında ön-
lerini görememelerinin sonu-
cu olsa gerek. Bundan da ik-
tidardakiler sorumludur.
Cumhuriyetin aydınlanma
ilkelerinin en önemlilerinden
olan “Eğitim Birliği” son yıl-
larda altüst edildi. Sömür-
genlerin en büyük silahı, ele
geçirmek istedikleri ülkeyi
ilimden, akıldan uzaklaştırıp
cehaletin karanlığında boğ-
makmaktır... İşte iktidara ılım-
lı İslam safsatasıyla içirilen
şerbet bunda baş unsurdur.
Bu nedenle ortaöğretimden
sonra önce türban sonra da
kurallar altüst edilerek, sıra dı-
şı olduğu halde kendilerinin
adamı olan YÖK Başkanı’nca
hazırlanan listeyle yine kendi
dünya görüşlerine uygun olan-
ları başkanlıklara Cumhur-
başkanı’nın mutluluk belgesi
niteliğindeki onayıyla getiril-
diler. İstenen icraat da ilkin ye-
ni atanan Gazi Üniversitesi
Rektörü’nün tehdit niteliğinde
fen ve edebiyat fakültesi de-
kanlarına “İsifa edin, aksi hal-
de sizin için sonuç üzücü ola-
bilir” önerisiyle geldi. Böylece,
bilim yuvası olan yükseköğ-
retim geri kalmış ülkelerdeki-
lere benzetilme yoluna so-
kuldu. Ülkemiz bu uygulama-
larla karanlığa gömülmek is-
tense de elbet bir gün -19 Ma-
yıs’ta olduğu gibi- güneş ufuk-
tan yeniden doğacak, bu ka-
ranlıkları yok edecektir.
Bu duygu ve düşüncelerin
sıkıntıları içindeyken bugün
10 Ağustos 1920’de satılmış-
ların imzaladıkları ölüm fer-
manımız sayılan Sevr Antlaş-
ması’nın 88. yılında olduğu-
muzu anımsadım. Vatanımızı
1. Dünya Savaşı’ndan sonra
tüm güçleriyle istila ederek taş
taş üstünde bırakmayarak,
bölüşenlere boyun eğenlerin
yüz karalarıydı. Bu “çılgın
Türkler”i tanımadıklarının da
belgesiydi. Ne acıdır ki bugün
de Başbakan’ın stratejik ortağı
ABD’nin asker dergilerinde
aynı Sevr haritalarındaki gibi
Doğu ve Güneydoğu’daki top-
raklarımızın bölünmesinin çi-
zildiğini esefle görüyoruz..
Bir onursuzluğu bir de ge-
çen günlerde İran’ın Ahme-
dinejad’ının yurdumuza ge-
lince kendi inançlarınca Anıt-
kabir’i uluslararası protokole
rağmen ziyaret etmeyeceğini
dayatmasıyla yaşadık. Gö-
rüşme ayıp kapatmak için.
Ankara yerine İstanbul’a alın-
dı. Bir de Dışişleri Bakanı A.
‘Bebecan’ bu durumu kına-
yanları gereksiz ayrıntılarla
ugraşmakla suçladı. Bu söz-
leriyle Anıtkabir’i ziyaretin iki
yönü olduğunu bilmediğini de
gösterdi. Atamızın mozolesi iki
yönden ziyaret edilir. Birinci-
si onu yürekten seven ve
borçluluk duyanlarca. Bunu
“Atatürk’ün önünde put gibi
duruyorlar” diye kınayanlara
O’nun hiç gereksinimi yoktur.
İkincisi de dış ülkelerden ge-
lenlerin ziyaretleridir. Bu ül-
keye ve Cumhuriyetimize say-
gı duyulması zorunluluğunu
simgeler.. Bunları bilmekten
yoksunlara duyurulur.
ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI kamilmasaraci mynet.com
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN www.mumtaz-arikan.com12 Ağustos
Yat
SESSİZ SEDASIZ (!)
OTOBÜSTEKİLER KEMAL URGENÇ k_urgenc yahoo.com
Sonuçtan Ders
Alındı mı?!
HAYAT EPİK TİYATROSU MUSTAFA BİLGİN [email protected]
BULMACA SEDAT YAŞAYAN
SOLDAN SAĞA:
1/ Futbolda, sõrtõ ka-
leye dönük oyun-
cunun ayaklarõnõ
yerden keserek vo-
le vuruşu yapmak
için sõçramasõ. 2/
“Pancar pezik değil.
mi/Yürek --- değil
mi/Ben sevdim eller
aldõ/Bana yazõk de-
ğil mi” (Türkü)...
Dar ve kalõnca tah-
ta. 3/ Kõsa kõr şiiri...
Kõrgõzistan’õn para biri-
mi. 4/ Su taşkõnõ... Hayat
arkadaşõ... Kuzu sesi. 5/
Orta Anadolu’ya özgü ço-
ban köpeği. 6/ Aşk ateşi...
İnce kabuklu bir erik cin-
si. 7/ Espri... Ticaret mal-
larõnõ saklamak için rõh-
tõmda yapõlan büyük depo.
8/ Teknelerle suyun di-
binde sürüklenerek çekilen
balõk ağõ... Arjantin’in plaka imi. 9/ Deniz ticaretinde, mas-
rafõ çõktõktan sonra kazancõn sermaye ve tayfa arasõnda böl-
üştürülmesi.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Bir bankanõn elinde bulundurduğu, ödeme sõrasõ henüz
gelmemiş senetleri bir başka bankaya İskonto ettirmesi. 2/
“Kementle bağlasam kolum bağ tutmaz/Yârin zülfünden
--- bağ mõ olur” (Karacaoğlan)... Gelinin çeyizi. 3/ Yaz-
lõkta ya da kent dõşõnda bahçeli ve güzel ev... Damõzlõk er-
kek koyun. 4/ Yankõ... Çekirdekli pamuk. 5/ Atõ tõmar et-
mekte kullanõlan kõldan kese. 6/ Bir renk... Doğu Kara-
deniz’e özgü ipek başörtüsü... İlkel benlik. 7/ İçine sulu
şeyler koymaya yarayan kap... Sevinçli, neşeli. 8/ “Ays-
berg” de denilen, lahana görünümlü bir tür marul... Yer-
leşmiş ilke ya da yasaya uygun durum. 9/ Franz Kafka’nõn
bir romanõ.
1 2 3 4 5 6 7 8 9
1
2
3
4
5
6
7
8
9
S O L A R İ S B
A V A R I Z K İ
L A Z K A Z A N
S A R A B İ K A
A B R A E K O
R E Y E İ F A
B A T S A R O S
O V O L İ T N E
R O A R A B İ S
1 2 3 4 5 6 7 8 9
1
2
3
4
5
6
7
8
9
Necati Cebe: “Seçim sandığını gecekonduda
kutsallaştırıp üniversitede hiçe saymaları, demokrasiyi
araç olarak kullandıklarının kanıtıdır.”
Kanıt
T.C. ALANYA 1.İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
GAYRİMENKULUN AÇIK ARTTIRMA İLANI
Dosya No: 2008/206
Satõlmasõna karar verilen gayri menkulün cins, adedi, evsafõ, imar durumlarõ:
2_ Alanya ilçesi Yeşilöz köyü/829 numaralõ parselde kayõtlõ 15136 m2 alanlõ “tarla” vasõflõ taşõnmaz olup, Mehmet oğlu Mustafa Karaboğa adõna
2209/2400 hisse kayõtlõ taşõnmazõn kuzeyi 827 ve 828 numaralõ parseller, doğusu 862 ve 891 numaralõ parseller, güneyi yol, batõsõ 830 numaralõ par-
sel ile çevrili olup, pafta ve çaplõ krokisine aynen uymaktadõr. Taşõnmaz üzerinde muhtelif harnup vb. ağaçlar bulunup tahminen 600 m2. alanlõ bölü-
mü teraslanarak ocak taşõ ile kuru duvarlõdõr. Geriye kalan bölümü doğan hali ile durup, kuzeyden güneye alçalan tahminen % 15_20 eğimlidir. İmar
planõnda “tarõmsal niteliği korunacak arazi” olarak gösterilen alanda kalmaktadõr. Parsele toprak (stabilize) yolla ulaşõlmaktadõr. Parselde yapõlaşma
yoktur. Parselde elektrik, su alt yapõ, PTT ve belediye hizmetleri vs. mevcuttur. Hakim manzara kõsmi dağ manzarasõdõr. Gürültü ve hava kirliliği yok-
tur, Taşõnmazõn bulunduğu yer, konumu vb değerine etki eden hususlar nazara alõndõğõnda taşõnmaz üzerindeki muhdesatlarõ ile birlikte (20 YTL/M2)
302.720,00 YTL değerinde olup borçlu Mustafa Karaboğa'ya ait 2209/2400 hisse ise (278.628.53=) 278.630.00 YTL (İkiyüzyetmişsekizbin Altõyüz-
otuz Yeni Türk Lirasõ) muhammen bedel üzerinden satõlacaktõr.
SATIŞ ŞARTLARI: A-Birinci arttõrma 16 / 09 /2008 günü saat: 10.40. 10.50 arasõnda Alanya Belediye Müzayede salonunda açõk arttõrma suretiy-
le, Bu arttõrmada tahmin edilen kõymetin %60'õnõ rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ mecmuunu ve satõş masraflarõnõ geçmek şartõ ile ihale olu-
nur.Böyle bir bedelle alõcõ çõkmaz ise en çok arttõranõn taahüdü baki kalmak şartõ ile 26 / 10 / 2008 günü aynõ yer ve saate 2.arttõrmaya çõkartõlacak-
tõr.Bu arttõrmada da bu miktar elde edilememiş ise gayrimenkul en çok arttõrana ihale edilecektir.Şu kadarki arttõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõy-
metinin %40'õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanlõ olan alacaklarõ toplamõndan fazla olmasõ ve bundan başka paraya çevrilme ve paylaştõr-
ma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr.Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2-Arttõrmaya iştirak edeceklerin,tahmin edilen kõymetin
%20'si nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar Milli bir bankanõn teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr.Satõş peşin para iledir.Alõcõ istediğinde
10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir.Tellaliye Resmi,İhale Pulu,Tapu Harç ve Masraflarõ, Eğitime Katkõ Payõ, Özel İşlem Vergisi ve %1 KDV
alõcõya aittir.Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3-İpotek sahibi alacaklõlar ile diğer ilgililerin(*)bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ hususi,ile
faiz ve masraf dahil olan iddialarõnõn dayanağõ belgeleri 15 gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr.Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olma-
dõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaktõr. 4-İhaleye katõlõp ta ihale bedelini yatõrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri, tek-
lif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrõca hükme hacet kalmaksõzõn dairemizce tahsil olunacak bu fark var-
sa öncelikle teminat bedelinden alõnacaktõr. 5-Şartname ile tarihinden itibaren herkesin görmesi için dairede açõk olup, masrafõ verildiğinden isteyen
alõcõya bir örneği gönderilir. 6-Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ,başkaca bilgi almak isteyenlerin
2006/123 sayõlõ dosya numarasõ ile müdürlüğümüze başvurmalarõ ilan olunur. 19.05.2008 (İc.İf.K.126) (*) İlgililer irtifak hakkõ sahipleri de dahildir.
NOT:Tebliğ yapõlamayan ilgililere İ.İ.K.nun 114,126 ve 127. Maddesi gereğince ilanen tebliğ olunur. Yönetmelik Örnek No: 126 Basõn: 43170