Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 12 AĞUSTOS 2008 SALI
14 KÜLTÜR
AYNA
ADNAN BİNYAZAR
Kör İnançla Katılaşan
Yürekler...
İnsanın sağlamı, çürüğü felaket anında belli olur. Bal-
cılar beldesinde LPG gazı patlaması, ardında yaralı-
lar bırakarak 18 kızı aramızdan alıp götürdü.
Yürekleri kör inançla nasıl katılaşmış olmalı ki, kız-
ları araba farlarının ışığı altında toprağa verilirken, ba-
baları bunu takdir-i ilahi (Allah’ın öyle istediği) sayıp,
sorumlulardan şikâyetçi olmadılar.
Kör inanç, ne babalık duygusu dinliyor, ne çocuk
ölümü!
Gaz patlaması, bu gerçeği koydu ortaya.
Bir yurttaş da, yıllar önce, din uğruna bir başbaka-
nın gözü önünde oğlunu vahşice boğazlamaya kalk-
mamış mıydı!
Babalar, söz birliği etmişçesine;
“Takdir-i ilahi. Ölüme inanıyoruz, şikâyetçi olmaya-
cağız.”
“Kızım şehit oldu. Sakın kurs için kötü bir şey yaz-
mayın.”
“18 şehit verdik, güllerimiz açmadan soldu. Cena-
zelerimizin birinin yüzünde Arapça harflerle kendili-
ğinden ‘Lâilaheillallah’ yazılmış. Bu büyük bir mucizedir.”
“Çocuklarımız cennette bizi bekliyor. Bize Allah sa-
bır ve güzellik verdi. Kalan yaralılarımızla bize şefaat ede-
cekler” diyorlar.
Acıyı nasıl da mutluluğa dönüştürüyor kör yürek!
Evlat ölümü tadan babaların, bir yerlerden bir şey-
ler koparma ya da tarikat ehlinin dediğini yerine ge-
tirme uğruna böyle bir tutuma girdiğini düşündüren
beynimi, avuçlarımın içine alıp sıkmak istiyorum!
“Adı Ahmet Özbağrıaçık... Konya’nın Taşkent il-
çesinin bir köyünde yaşıyor. 6 çocuğu var. Bulabilir-
se mevsimlik tarım işçiliği ya da hamallık yapıyor.
Patlama haberini, Balcılar’daki kız öğrenci yurdunun
çöktüğünü, saatler sonra haber alıyor. Ciğeri yanıyor.
Çünkü onun iki kızı orada! Meryem 13, Fatma 16 ya-
şında.
Her yaz iki kızını da buraya yatılı gönderiyor.
Nedeni mi?
Yurtta kurs boyunca yemek - içmek - yatmak be-
dava...
‘Yurt çökmüş’ dediler. Önce şaşırdım. Sonra, ‘Benim
kızlarım orada,’ dedim. Koştum... Geldim ki, benim kız-
lardan haber yok. Yandım... ‘Üzülme, senin kızlar ya-
ralı, kurtulmuş’ dedi biri. ‘Nerede peki?’ Kimse bile-
medi hemen. Sonra, Fatma’nın Konya’ya, Meryem’in
Ankara’ya hastaneye götürüldüğünü öğrendim.
Hemen Konya’ya uçmak istedim. Sonra aklıma gel-
di. Cebime baktım. Para yoktu. Vardı da üç - beş li-
ra! Konya’ya otomobiliyle gidecek biri çıktı.
Meryem’i, küçük kızımı gördüm. Hafifti yaraları. Yü-
reğim serinledi. Öptüm, kokladım onu. Ben yavrula-
rımı iki buçuk haftadır görmüyordum. Burnumda tü-
tüyorlardı. Onlar kursta, ben ne iş bulursam onun pe-
şindeydim.
Şimdi tek düşüncem Ankara’ya gitmek. Büyük kı-
zım Fatma orada. Ağır yaralıymış. Başkent Üniversi-
tesi Hastanesi’nde tedavi görüyormuş...
Sonra, yüzü yine yere düşüyor. Boğazına bir yum-
ru takılıyor sanki. Anlayan anlıyor onu. Ankara’ya, kı-
zı Fatma’yı görmeye gidemiyor işte.
Söyleyemiyor; Ankara’ya gidecek parası yok ce-
binde.” (Hürriyet, 02.08.08)
Başımıza gelenler hep bilgisizlikten, duygu kütlü-
ğünden.
Nasıl kararmışsa beyinleri; dayatılan her şeyi din sa-
nıyorlar.
Beynini taassubun cenderesinden kurtarabilse, İs-
lamlığın düşünce evreni sayılan tasavvuf ruhunun “in-
san”ı öne çıkardığını bilecek, o zaman, hayatın ölüme
göre değil, dirime göre biçimlendiğini anlayacak, ba-
şına gelenlere “takdir-i ilahi” deyip geçmeyecek...
Kör inanç, düşünce akışımının önünü kesiveriyor!
[email protected]
[email protected]
T.C. EYÜP 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ
MENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI
SAYI: 2008/ 2709 Tal.
Bir borçtan dolayõ hacizli ve aşağõda cins, miktar ve kõymetleri yazõlõ mallar satõşa çõkarõl-
mõştõr. Birinci açõk arttõrma 22.08.2008 günü, saat 10.50-11.00’de, TOPÇULAR KIŞLA CAD-
DESİ NO: 5, EYÜP adresinde açõk arttõrma ile yapõlacaktõr. Birinci açõk arttõrmada menkul,
tahmin edilen kõymetin %60’õnõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklar varsa bu
alacaklar mecmuunu ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmek
şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle istekli bulunmadõğõ takdirde 27.08.2008 günü, aynõ yer
ve saatte 2. arttõrma yapõlarak satõlacaktõr. Şu kadar ki, ikinci açõk arttõrmada arttõrma bedeli-
nin malõn tahmin edilen kõymetinin %40’õnõ geçmesi ve bundan başka paraya çevirme ve pay-
laştõrma masraflarõnõ geçmesinin şart olduğu, mahcuzun satõş bedeli üzerinden %18 KDV’nin
alõcõya ait olacağõ ve satõş şartnamesinin icra dosyasõndan görülebileceği, masrafõ verildiği
takdirde, şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderileceği, fazla bilgi almak isteyenlerin yu-
karõda yazõlõ dosya numarasõyla Dairemize başvurmalarõ ilan olunur. 06.08.2008
KONULAN DEĞERİ ADEDİ CİNSİ VE ÖZELLİKLERİ
75.000,00 YTL 1 Prototip test ünitesindeki İNSOCOAT marka şanzõman
test cihazõ demonte vaziyette bilgisayar ve kontrol
paneli ile birlikte
15.000,00 YTL 1 Talaşlõ imalat bölümünde takõm bileme kõsmõnda TOOL Mastar
250 PWB marka takõm ucu sõfõrlama makinesi
15.000,00 YTL 1 Talaşlõ imalat takõm bileme bölümünde MicroTeknika marka
QUADRA - CHECK 2000 model projeksiyon makinesi
15.000,00 YTL 1 Kalite laboratuvarõnda SİP 302-M marka kalibrasyon cihazõ
10.000,00 YTL 1 TESA marka Micro Hite 2 Mihengir cihazõ ve Crown
Windley granit playt (Kalite kontrol merkezinde)
Basõn: 44013
OTEL ve APARTSIFIR
TURUNÇ - -
-
Tüm Odalarda
Dijital Receiver_Uydu TV, Saç Kurutma
www.diplomathotel.com.tr
252-476 7145 veya 537-825 7979
ADAPAZARI 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN
GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI
DOSYA NO: 2004/710 Tal.
Satõlmasõna karar verilen gayrimenkulün cinsi, kõymeti, adedi, evsafõ; Borçlularõn tapuda 1/4
payõ Abdullah kõzõ Şaheser Sabuncuoğlu ve 1/4 payõ Sõtkõ kõzõ Aynur Sabuncuoğlu adlarõna ka-
yõtlõ taşõnmaz Adapazarõ merkez Mithatpaşa Mah. Zübeyde Hanõm caddesinde kain, tapunun 77
pafta, 778 ada 55 parsel numarasõnda kayõtlõ 4994 m2 alanõndaki arsa üzerinde bulunan G blok
adlõ bir bodrum ve beş normal kat olmak üzere toplam 6 katlõ betonarme binanõn, kurulan kat
mülkiyetine göre 3 kat 6 nolu bağõmsõz bölümünü teşkil eden meskenin, içinde yer aldõğõ bina
Bahtiyar sitesi (Harb-İş Bloklarõ) olarak bilinen site içinde yer almakta, konum olarak minibüs ve
dolmuş hatlarõnõn geçtiği Zübeyde Hanõm caddesine cepheli, bu cadde güneye doğru yaklaşõk
100 metre sonra şehrin ana griş arteri olan Adnan Menderes caddesi ile birleşmekte, yakõnlarõn-
da Sakarya devlet hastanesi, Orman İşletmesi, şehirlerarasõ otobüs terminalõ, meslek yüksek oku-
lu, kapalõ spor salonu vs. gibi sosyal yapõlar yer almakta, çarşõ merkezine 1,5 km, mesaede etra-
fõ tamamen konut ve işyerleri şeklinde yapõlaşmõş durumda, ana caddelere cepheli olduğundan
ulaşõm imkanlarõ çok iyi, mevcut imar durumuna göre parsel imar planlarõnda iskan sahasõnda ay-
rõlan alanda kalmakta ve ayrõk nizam 2 katlõ (A-2) yapõ iznine tabi, ana binanõn dõş cepheleri sõ-
valõ ve boyalõ, üzerinde ahşap çatõsõ mevcut ve marsilya kiremit örtülü, apartmanõn 3 normal ka-
tõnda bulunan 6 bağõmsõz bölüm nolu mesken 3 oda, bir salon, mutfak, banyo-wc'den ibaret, ay-
rõca biri ön cephede diğeri arka cephede 2 balkonlu bulunmakta, dõş pencereler kõsmen PVC kap-
lõ ve kõsmen de ahşap ve yalõ boyalõ, iç kapõ doğramalarõ ahşap ve yağlõ boyalõ oda zeminleri
marley, mutfak, koridor ve õslak zeminler seramik kaplõ, oda duvar ve tavanlarõ sõvalõ ve plastik-
boyalõ, mutfak tezgahõ mevcut ve üzeri seramik kaplõdõr. 100 m2. kullanõm alanõna sahip mesken
soba õsõtmalõ, ancak binada doğalgaz kapõya kadar gelmiş durumda, apartmanda asansör bulun-
mayan yaklaşõk 22-23 yõllõk binadõr. Sayõlan bu özelliklerinin yanõ sõra meskenin büyüklüğü, bi-
nadaki konumu, kullanõm durumu, yõpranma payõ, ana caddeye olan cephesi etrafõnda benzeri
taşõnmazlara olan talep, emlak alõm satõm rayiçleri vs. gibi hususlarda gözönüne alõndõğõnda mev-
cut hali ve arsa payõ da dahil olmak üzere meskenin rayiç değeri 38.000,00-YTL.’dir. Bundan
borçlularõn toplam 2/4(1/4+1/4) olan hisselerine isabet eden değer de: 38.000,00X(2/4) =
19.000.00 YTL. kõymetinde bulunduğu bilirkişilerce tesbit edilmiştir.
İlanen Tebliğ: Tebliğ edilemeyen borçlular ve hissedarlara işbu satõş ilanõ tebliğ yerine kain ol-
mak üzere ilan olunur. (İİK. 127 Mad.)
Satõş Mahalli: Adapazarõ Merkez Yağcõlar Mah. Turan Cad. Yorgalar Mezarlõğõ yanõ Adapa-
zarõ merkez belediye ikmal müdürlüğü içinde belediye mezat salonunda açõk artõrma suretiyle
satõlacaktõr.
Satõş Şartlarõ: 1. Satõş 12.01.2009 Pazartesi günü saat 14.10’dan 14.20’ye kadar yukarõdaki
adreste açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen kõymetin %60'õnõ ve rüç-
hanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ mecmuunu ve satõş masraflarõnõ geçmek şartõ ile ihale olunur.
Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü baki kalmak şartõyla 22.01.2009 Per-
şembe günü aynõ yer ve saatte de ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da bu miktar elde
edilememişse gayrimenkul en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak üzere artõrma ilanõnda göste-
rilen müddet sonunda en çok artõrana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artõrma bedelinin malõn tah-
min edilen kõymetinin %40'õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacõğõna rüçhanõ olan alacaklarõn top-
lamõndan fazla olmasõ ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi la-
zõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2. Artõrmaya iştirak edecekle-
rin, tahmin edilen kõymetin %20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir banka-
nõn teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinden 10 günü geç-
memek üzere mehil verilebilir. Tellâliye resmi, ihale pulu/tapu harç ve masraflarõ alõcõya aittir.
birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3. İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu gay-
rimenkul üzerindeki haklarõnõ hussiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile
onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit ol-
madõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaklardõr. 4. İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedelini yatõr-
mamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son
ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrõca temerrüt faizinden müteselsilen
meşgul olacaklardõr. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme hacet kalmaksõzõn dairemizce tah-
sil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alõnacaktõr. 5. Şartname, ilan tarihinden
itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup masrafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir
örneği gönderilebilir. 6. Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş
sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2004/710 Tal. sayõlõ dosya numarasõyla Müdürlü-
ğümüze başvurmalarõ ilan olunur.
(İc. İf. K. 126)
(*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir.
Yönetmelik Örnek No: 27 Basõn: 44257
ZEHRA İPŞİROĞLU
V. Lösch’ün sahnelediği, Dürrenmatt’õn ka-
ragüldürüsü “Yaşlı Kadının Ziyareti”ni izlemek
için Düsseldorf Schauspielhaus’dayõz. Oyun
başlamadan sahneye çõkan bir oyuncu tõpkõ
otuzlu yõllarda M. Ertuğrul’un yaptõğõ gibi iz-
leyicileri uyarõyor: “Sizden ricam oyun süre-
since birbirinizle konuşmamanız, bir şeyler ye-
memeniz, cebinizi kullanmamanız.” Bu uya-
rõ şaşõrtõcõ değil, çünkü izleyicilerin bir bölümü-
nü gençler, özellikle de göçmen kökenliler oluş-
turuyor. Ama Düsseldorf’un şõk burjuva izleyi-
cisi bu uyarõ üzerine bõyõkaltõndan gülmeye baş-
lõyor. Önce şaşkõnlõkla başlayan, giderek bu-
ruklaşarak yoğunlaşan bir güldürü havasõ oyun
boyu sürdürüyor etkisini. Dilimize çevrilmiş
olduğu halde tiyatrolarõmõzõn oyun dağarcõğõn-
da nedense hiç yer almayan bu oyunda paranõn
tek değer olduğu kapitalist toplum gösteriliyor.
İyice borca batmõş olan Güllen kasabasõ kurtu-
luşu eski bir kasabalõ olan multimilyarder Clair’in
kasabaya dönüşünde görür. Clair kasabaya para
yatõrõmõ yapmaya hazõrdõr, tek koşulu kendisini
vaktiyle yüzüstü bõrakmõş olan eski sevgilisi ku-
yumcu Alfred Ill’in öldürülmesidir. Kasaba hal-
kõ bu ahlaksõz öneriyi önce öfkeyle karşõlarsa da
zamanla paranõn öylesine tutsağõ olur ki Alfred’i
bir çõrpõda harcayõverir.
Ünlü bir fahişe olan Clair’i karşõlama hazõr-
lõklarõyla başlayan oyun, izleyiciyi, salona da-
ğõlmõş oyuncularla bir anda yakalayõveriyor. İz-
leyici Güllen halkõyla bütünleşerek kasabanõn ile-
ri gelenleriyle birlikte şarkõlar söylüyor. Bitişte,
Clair’in satõn aldõğõ kasaba yöneticileri Alf-
red’in idam kararõnõ verdiğinde belediye başka-
nõnõn izleyiciye “Bu karara karşı olan varsa he-
men oyunu terk etsin!” demesi oyunun taşla-
ma boyutunun altõnõ çiziyor. Çünkü Güllen hal-
kõ hepimiziz.
TİYATRONUN ELEŞTİREL İŞLEVİ
Oyunda söyledikleriyle davranõşlarõ birbirini tut-
mayan ahlaksõz bir toplum, gözleri paradan baş-
ka şey görmeyen kapitalist toplumun insanlarõ
gösteriliyor. Sahne yorumunda olaylarõn gün-
celleştirilerek günümüz tüketim toplumuna ta-
şõnmasõ oyunun en ilginç yanõ. Alfred’i çoktan
kurban etmeye hazõr olan kasaba yöneticilerinin
nasõl bir dönüşüm geçirdikleri, gençleşmeleri ve
güzelleşmeleriyle göz önüne seriliyor. Sözgeli-
mi; ağõrbaşlõ, gözlüklü belediye başkanõ kaslarõ
gelişmiş yakõşõklõ bir delikanlõya, kõrõtkan eşcinsel
gazeteci alõmlõ bir kadõna dönüşüveriyor. Oyu-
nun ikinci yarõsõndaysa, Alfred panik içinde
hõzla yaklaşan ölümden kaçarken kasaba halkõ
lüks bir yaşam içinde har vurup harman savuru-
yor. Bu sahne yorumunun belki de en ilginç ya-
nõ, oyunun özünden ödün vermeden metinde ya-
põlan değişiklikler. Güllen halkõnõn “vatan-mil-
let-sakarya edebiyatı” yaparak ötekini dõşlayan
milliyetçi ve õrkçõ söylemi tutucu Avrupalõ ke-
simin söylemine bire bir gönderme. Ancak “Biz
Müslüman değil, hümanistiz” sözleri tiyatro-
ya belki de yaşamõnda ilk kez gelen göçmen kö-
kenlileri öylesine tedirgin etti ki, arada öğrenci-
lerimi toplayõp sahne yorumuyla ilgili açõklamalar
yaptõm. Üniversite düzeyindeki gençlerin kur-
macayla gerçek arasõnda ayrõm yapmakta zor-
lanmalarõ göz ardõ edilmemesi gereken bir olgu.
Ne var ki tiyatronun eleştirel işlevi de işte tam bu
noktada devreye giriyor. Bu sahne yorumu üze-
rine çok yönlü düşünme sürecine çekilen genç-
lerin yaşama bakõşlarõ zamanla değişecektir.
Gönül isterdi ki Dürrenmatt’õn bu oyunu yaratõ-
cõ bir yönetmenin yönetiminde güncelleştirilerek
bizde de oynansõn.
Dilimizeçevrilmiş,ancakhiçsahnelenmemişolan‘YaşlõKadõnõnZiyareti’adlõoyundakapitalisttoplumsergileniyor
Tüketim toplumuna bir taşlama
‘TÜRKİYEONURUYARALI,KİRLETİLMİŞBİRBİÇİMDEKİTAPFUARINAGİDİYOR’
Keyfiuygulamalarsürüyor
MEHMET MENEKŞE
DİDİM - Yazar Nihat
Behram, 68 kuşağõnõn dev-
rimci önderleri Deniz Gez-
miş, Yusuf Aslan ve Hü-
seyin İnan’õn son günlerini
anlatan “Dar Ağacında Üç
Fidan” adlõ kitabõnõn Di-
yarbakõr’da toplatõlmasõna
tepki gösterdi. Behram, Tür-
kiye’nin konuk ülke olduğu
Uluslararasõ Kitap Fuarõ’na
da “onuru yaralı” gittiğini
belirterek, “Bütün dünya-
da Türkiye ile adı özdeş-
leşmiş Nâzõm Hikmet hâlâ
Türk vatandaşı değil ve
vatan hainliği ile vatandaşlıktan atılmış.
Mezarı hâlâ Türkiye’ye gelmemiş. Tür-
kiye onuru yaralı, kirletilmiş bir biçimde
uluslararası kitap fuarına gidiyor” dedi.
Altõnkum Yazarlar Festivali’ne katõlan
Behram, kitabõnõn defalarca mahkeme ka-
rarlarõyla aklanmasõna karşõn, keyfi ve ka-
nunsuz uygulamalarõn sürdüğünü söyledi.
Behram, “Bu kitap 1976 yılında yayınla-
nır yayınlanmaz 22 yıl süren yasak geldi.
Üzerinden darbeler geçti. Ve daha sonra
mahkeme kararıyla aklan-
dı, ama kitabın üzerindeki
baskı her dönem sürdü. Si-
yasi iktidarın durumuna
göre kitabın üstündeki bas-
kı şekillenerek yoğunlaştı.
Şu günlerde Diyarbakır’da
kitap yayınının yasak ol-
duğu iddiasıyla toplamış-
lar” diye konuştu.
Kitap nedeniyle defalarca
gözaltõna alõndõğõnõ, avukatõ
aracõlõğõyla İstanbul savcõlõ-
ğõndan, “Dar Ağacında Üç
Fidan kitabı ve yazarı hak-
kında hiçbir hukuk dışı bir
şey yoktur. Beraat etmiş,
serbest bir kitaptır. Kitap
ve yazarı hakkında keyfi bir uygulama,
keyfi bir gözaltı olursa bu uygulamayı ya-
pan kuruluş ve kişiler hakkında yasal iş-
lem yapılacaktır” yazõlõ bir belge aldõğõnõ
ve bunu sürekli yanõnda taşõdõğõnõ anlatan
Behram, yaşadõklarõnõ “trajikomik” olarak
niteledi.
Behram, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bakın
68’in 40. yılı bütün dünyada kutlanıyor.
Böyle insanların hayatının yasak oldu-
ğunu bir insan nasıl söyleyebilir” dedi.
MÜZİKADAMLARINIANIMSAYALIM
Osman Zeki
Üngör’esaygı
ERSİN ANTEP
M
üzik alanõnda ödüllendirme meka-
nizmasõnõn, gereğince geliştiği söy-
lenemez. Devlet kademesinde bel-
li zamanlarda anõmsananlarõn dõşõnda, sa-
dece Müzik Eğitimcileri Derneği (MÜ-
ZED) ile Sevda Cenap And Müzik Vak-
fõ’nõn (SCA) ödülleri bulunuyor. SCA; her
yõl 6 Aralõk’ta düzenli olarak ödül vererek,
takdir müessesini yürütüyor. Besteci, pe-
dagog, usta çalõcõ, şef ve müzikbilimciler
yanõnda, müzik dõşõndan kişiler de katkõ-
larõndan ötürü ödüle değer görüldü. Ödül
sahiplerine armağan kitaplar da hazõrlan-
dõ. Hem devlet kuruluşlarõ, hem SCA, hem
de MÜZED’e; şu zamana kadar hak et-
mesine karşõn ödül verilmemiş bir kişiyi,
ölümünden sonra da olsa onurlandõrmanõn
yerinde olacağõnõ anõmsatalõm.
İLK KEMAN SOLİSTİ OLARAK
YURTDIŞINDA KONSERLER VERDİ
Geçen yazõlarõmõzõ izleyenler Osman Zeki
Üngör’den ve verdiği ürünlerden söz et-
tiğimizi bilir. Üngör; ilk Türk keman so-
listi olarak yurtdõşõnda konserler vermiş ve
şef olarak davet edilmiş, Cumhuriyet’in ilk
yõllarõnda 10 yõl süreyle müzik kurumla-
rõnõ kurmuş ve yöneticiliğini üstlenmiş. En
önemlisi, İstiklal Marşõ’nõ bestelemiştir.
Gelgelelim Üngör hep gözden kaçmõştõr.
TBMM bahçesinde geçen yõllarda yapõlan
İstiklal Marşõ köşesinde dahi, marşõn bes-
tecisi olarak yer bulamamõştõr. Müzik ta-
rihimizde yinelenen yanlõş bilgiler sonu-
cu unutulan, gazetemizde çeşitli yazõlar-
la anõmsatmaya çalõştõğõmõz Osman Zeki’yi
eksiğiyle artõsõyla kabullenmekle; ruhuna
duyduğumuz saygõyõ bir nebze olsun gös-
teremez miyiz? Çağrõmõz Cumhurbaş-
kanlõğõ, TBMM, Başbakanlõk, Kültür ve
Turizm Bakanlõğõ ile SCA ve MÜZED’e…
TEOMAN AÇIKHAVA’DA
Kültür Servisi - Ül-
kemizin tanõnmõş rock
yorumcu - bestecilerinden
Teoman, yarõn Harbiye
Açõkhava Tiyatrosu’nda 50
kişilik bir klasik müzik or-
kestrasõ eşliğinde şarkõlarõnõ ses-
lendirecek. Tasarõnõn müzik di-
rektörlüğünü Çağ Erçağ üstlenir-
ken İzmir Devlet Senfoni Orkes-
trasõ’nõn müzik yönetmeni İbra-
him Yazıcı orkestrayõ yönetiyor.
İstanbul Senfoni Orkestrasõ ve
Borusan Filarmoni Orkestrasõ üye-
lerinden oluşan orkestra Teo-
man’a ‘Paramparça’, ‘17’, ‘İki
Yabancı’ gibi klasikleşmiş par-
çalarõnda eşlik edecek.
V. Lösch’ün sahnelediği, Dürrenmatt’ın karagüldürüsü “Yaşlı Kadının
Ziyareti” Düsseldorf Schauspielhaus’da sahnelendi.
‘ParamparçaSenfoni’