28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
25 EYLÜL 2007 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Seçime kadar süren ABD ve AB ülkeleri ile iş dünyasının desteği, yerini ‘mesafeye’ bıraktı 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA AKP soğuk başladı İsmet İnönü anıldı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Cumhuriyeti’nin 2. Cumhurbaşkanı, Mustafa Kemal Atatürk’ün silah arkadaşı İsmet İnönü, doğumunun 123. yıldönümünde, Anıtkabir’deki gömütü başında anıldı. İsmet İnönü’nün kızı Özden Toker, torunu Gülsün Bilgehan ve eşi Mustafa Bilgehan ile diğer torunu Nurperi Özlen ve eşi Sinan Özlen’in katıldığı törende, İnönü Vakfı çalışanları da hazır bulundu. Törende, İnönü Vakfı Başkanı Özden Toker’in, İnönü’nün gömütüne çelenk koymasının ardından saygı duruşunda bulunuldu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP, 22 Temmuz seçimlerinde yüzde 46.7’lik oy oranıyla ikinci kez tek başına iktidara gelmesine karşın dışarıda ve içerde beklediği atmosferi yakalayamadı. Yeni anayasa taslağı çalışmaları nedeniyle yargı organları, üniversiteler iş ve işçi dünyası AKP’ye tavır aldı. AKP’ye ilk uyarı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya ve rektörlerden geldi. Yalçınkaya, türbanın anayasaya sokulamayacağına işaret ederek “Yasak getirilen fiiller, yasalarda, hele hele anayasada değişiklikler yapılarak yasal hale getirilmemelidir’’ dedi. Yalçınkaya, mevcut anayasanın başlangıç kısmının; değiştirilemeyeceği, değiştirilmesinin teklif edilemeyeceği belirtilen ilk 4 Mimoza’da Elli Gram... Nasıldır yaşamın kıyısında olmak? Nedendir yalnızlık, can sıkıntısı ve hüzün adlı o deniz? Ya o kimsesiz parklar, bahçeler, meyhaneler! Bir başlarına ya da benzerleriyle bir arada bulunmak, aynı yazgıyı paylaşmak, sıkıntılı yaşamlarına çözümler aramak!.. Bazen bir kıyı kasabasında, bazen büyük bir kentte yalnız kadınları ve erkekleri görürüm... Kuyusuna düşmüş bir gölgenin olanca acısını yüreklerinde hissedenler, ezilmiş duyguların içinde hayali gerçek yapmaya çalışırlar... Cemil Kavukçu’nun Can Yayınları’ndan çıkan “Mimoza’da Elli Gram” adlı öykü kitabını okurken düşündüm ve şu soruyu sordum kendi kendime: “Yaşamın kıyısındaki insanlar niçin birbirlerine benzerler?” Cemil Kavukçu bir dil varsılı... Turgay Fişekçi dostumun yazdığı gibi yirminci yüzyıl ülkemiz şair ve yazarları için bir dil varsıllığıydı... Sait Faik, Orhan Kemal, Oktay Akbal, Tarık Dursun Kakınç, Nâzım Hikmet, Ahmet Hamdi Tanpınar ve pek çok edebiyatçı, toplumsal belleğimizde silinmez izler bıraktı... Hiç kuşkusuz Cemil Kavukçu da bunlardan birisi... Mimoza’da geçen on öykü kapalı mekânlarda geçiyor, gündelik yaşamdan kesitler aktarıyor... Usta bir öykücü ve romancıdır Cemil Kavukçu... Renkli ve canlı bir anlatım... Hüznün, sevincin, yalnızlığın bir tür masalı... Havada yağmur sıkıntısı var... Oturup siyaset yazacaktım. Malezya’da neler olup bittiğini, varsılların yaz aylarında seçtikleri Bodrum’u, Çeşme’yi, Alaçatı’yı, Gökova’yı anlatacaktım... Belki de yaşanan kimi aşk öykülerini... Tarikatçı kuşatmayı!.. Koyların, büklerin Arap şeyhlerine nasıl peşkeş çekildiğini; Kaz Dağları’nı işgal eden altın avcılarını... Çeşme’de varsıllar geceleri “Laiklik elden gidiyor” derken, Fethullahçıların yine Çeşme’de iki öğrenci yurdu açtıklarını anlatacaktım, vazgeçtim... ??? Cemil Kavukçu’nun Mimoza’sını okurken Paul Eluard’ın insanı yaşatan kelimelerini anımsıyorum... Yağmur iyice hızlanıyor... Üsküdar’ın üzerinden siyah bir bulut Sarayburnu’na sarkıyor... Hava serin!.. İnsanı yaşatan o kelimeler, yunmuş arınmış sözler, sıcaklık mı verir yaşama karşı, yoksa güven mi? Mesela aşk, özgürlük kelimesi!.. Sımsıcak bir dokunma!.. Çocuk kelimesi, insanlık kelimesi!.. Bazı çiçeklerin, ülkelerin ismi!.. Mesela yiğitlik, kardeşlik, arkadaşlık, sevgi, hüzün!.. Paul Eluard’ın o dizelerine ne dersiniz: “İnsanlarda tek zorlu kanun, tekmil harplere, sefaletlere rağmen kendilerini ayakta tutmaları, ölüme rağmen yaşamalarıdır.” İnsanoğlu düşleriyle yaşar... Yaşama sevinci önce düşlerle başlar... Bursa’da Mimoza adlı küçük bir meyhane... Küçük insanların dünyasından yola çıkan Cemil Kavukçu, Turgay Fişekçi’nin belirttiği gibi “Kimsesiz Adamlar Sığınağı”na taşıyor okuru... “Huysuz Kadın Terbiyecisi”nde Tufan Abi’nin kadınlarının çok sağlam olduğunu öğreniyorum. Tufan Abi de sağlam adam yani... Kadınlar onu terk edince kendi kendine sorarmış: “Hata mı yaptım, onu üzdüm mü yoksa. Neden durup dururken yok oldu?” Yaşamın kıyısındaki insanlar... Onlar hep yaşadıklarını sanırlar!.. Onlar bir balıkçı köyünde “yasak aşklar”a doğru yelken açarlarken, siyaset denizinde yüzmeye çalışırlarken, sevginin ve aşkın ne olduğunu pek anlamazlar... ??? 60’ından sonra balıkçı köylerini mesken tutan hortumcular, kara para aklayıcılarının tuzağına düşen genç kadınlar, aşk sandıkları masallarla avunurlarken erkekler bir başka kente çoktan gitmişlerdir bile... Tufan Abi, onlardan daha dürüst ve sağlamdır... Bakın çevrenize, Tufan Abi’ler göreceksiniz... Ama genç kadın peşinden koşan hortumcular o denli çoktur ki saymakla bitmez... Ali Abi’ler, Kamil Abi’ler, Ceyhan Abi’ler... Abi’ler, abi’ler, abi’ler... ? İktidarlarının ilk döneminde ABD ve Avrupa ülkeleri ile sıcak ilişkiler kuran, iş dünyasının desteğini alan AKP, ikinci iktidar dönemine sıkıntılı girdi. Yeni anayasa taslağı nedeniyle yargı organları, üniversiteler, iş ve işçi dünyası AKP’ye tavır alırken; Başbakan Tayyip Erdoğan, torununu görmek için gittiği ABD’de beklediği ilgiyi bulamadı. AB ülkelerinden de anayasa taslağı konusunda “laiklik” uyarıları geldi. maddesiyle birlikte değerlendirildiğinde, bir bütünlük, bir tamamlayıcılık oluşturduğunun dikkate alınması gerektiğine işaret etti. Rektörler Komitesi de AKP’ye anayasa değişikliği çalışmalarına referandum sonrasına kadar ara vermesi çağrısı yaptı. Komite adına açıklamayı okuyan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, anayasa taslağı hazırlama sürecinin demokratikliğine gölge düştüğünü ve AKP’nin çalışmasının toplumda tedirginliğe yol açtığını vurguladı. Teziç, AKP’nin anayasayla üniversitelerde türbanı serbest hale getirmesinin de mümkün olamayacağını belirtti. raf olması için uyardı. Yalçındağ’ın, kadrolaşmaya ve Diyanet İşleri Başkanlığı üstünden başka kuruluşlara geçiş yapıldığına vurgu yapması da ayrıca dikkat çekti. Yalçındağ’ın eleştirilerini anayasa taslağı ile sınırlamayıp, henüz icraatı görülmeyen yeni hükümetin ve programının beklentileri karşılamaktan uzak olduğunu belirtmesi, TÜSİAD’ın kaygılarının laiklikten başka, güç merkezinin İstanbul’dan Anadolu’ya kaymasından da kaynaklandığını ortaya çıkardı. TÜSİAD eleştirile rine geçen hafta sonundaki Yüksek İstişare Kurulu’nda (YİK) da devam etti. İşçi de ‘laik anayasa’ dedi Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) da, anayasa değişikliğinin gündeme gelmesiyle birlikte, gerginliğin tırmandığını ve ekonomik açıdan yıpratıcı bir sürece girildiğini belirtti, taslağa ilişkin çalışmaların durdurulmasını istedi. Anayasa tartışmaları, sermayenin ardından işçinin dikkatini de gerilen gündeme çekti. Türkİş yeni anasayanın hazırlanmasında “Cumhuriyetimizin temel niteliklerine bağlı kalınması, demokratik, laik, sosyal hukuk devleti ilkelerinin ve ulusumuzun ortak çıkarlarının azami derecede korunması ilkeleri”nin temel alınmasını istedi. 22 Temmuz seçimlerinin ardından 60. hükümeti kuran AKP, gerek ABD ile gerekse AB ile ilişkilerde, eski sıcak ve yakın havayı yakalayamadı. Hatta, özellikle anayasa taslağına ilişkin tartışmalar sırasında gerek AB Komisyonu’ndan gerekse Avrupalı parlamenterlerden, laiklik hassasiyetlerini öne çıkaran açıklamalar gelmeye başladı. AKP hükümeti, AB’nin yanı sıra ABD ile ilişkilerinde de yeni döneme soğuk bir başlangıç yaptı. Washington yönetimi AKP’nin yeni dönemde nabzını tutmak için, Dışişleri Bakan Yardımcısı Nicholas Burns’ü Ankara’ya gönderdi. Ancak Başbakan Tayyip Erdoğan’ın stratejik müttefik olarak gördüğü Washington yönetimi, AKP hükümeti ile yeni döneme ilişkin ilk temasında “Dışişleri Bakanı Yardımcısı” olarak düzeyi düşük tutunca, hayal kırıklığı yaşandı. ABD’nin AKP’ye yönelik soğuk tavrı, Burns’ün Ankara’daki temasları ve yaptığı açıklamalarla sınırlı kalmadı. ABD Başkanı Bush, New York’taki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu öncesinde “torununu görmek için” Washington’a giden ve burada 3 gün kalan Başbakan Erdoğan’a hiçbir resmi randevu vermedi. Erdoğan, Ankara’dan ayrılmadan önce Bush’tan defalarca randevu talep edilmesi talimatı verdi. Ancak Beyaz Saray’dan olumlu yanıt gelmedi. İş dünyasındaki dönüşüm Ekonomide AKP’nin ikinci dönemine karşı beklenmedik ilk çıkış TÜSİAD’dan geldi. TÜSİAD Başkanı Arzuhan Yalçındağ, İskendurun’da yaptığı konuşmada hükümeti yeni anayasa taslağı ile ilgili süreç şeffaf olmadığı için eleştirirken, cumhurbaşkanı seçilen Abdullah Gül’ü de laiklik konusunda ta KÖŞK’TE GÜL DÖNEMİ Başkan dün de seçilemedi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tülay Tuğcu’nun Anayasa Mahkemesi başkanlığından yaş haddinden emekli olmasının ardından boşalan başkanlık için yapılan seçimin dün üçüncü tur oylamaları gerçekleştirildi. Oylamalardan sonuç alınamadı. Başkanlık seçimine yarın devam edileceği bildirildi. Seçimde, Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Haşim Kılıç ile üyeler Fulya Kantarcıoğlu, Ahmet Akyalçın ve Mehmet Erten yarışıyor. Başkan seçilebilmek için yapılacak gizli oylamada, Anayasa Mahkemesi kurulundaki 11 üyeden salt çoğunluğu oluşturan 6’sının oyunu almak gerekiyor. Oylama turlarına, başkan seçilene kadar devam edilecek. Eğitime destek unutuldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in eşi Semra Sezer’in 7 yıl boyunca öncülüğünü yaptığı “Ulusal Eğitime Destek Kampanyası”na ilişkin bilgilerin yer aldığı internet sitelerine ulaşım durduruldu. Semra Sezer, Atatürk’ün 120. doğum yıldönümü nedeniyle 19 Mayıs 2001’de ilan ettiği Ulusal Eğitime Destek Kampanyası ile kadın ve çocuklarla ilgili sivil toplum örgütlerini harekete geçirmişti. Kampanyada, 374 bin okumayazma ve mesleki eğitim kursu açılmıştı. Kurslardan 7 yıl boyunca 8 milyon 55 bin kişi yararlanmıştı. Kampanyaya ilişkin bilgiler, “www. ulusalegitim .org.tr” ve Cumhurbaşkanlığı’nın resmi internet sitesi olan “www.cankaya.gov.tr” adresindeki uzantıdan veriliyordu. Ancak Gül’ün cumhurbaşkanı olmasından kısa süre sonra, iki adresten de bilgilere ulaşım durduruldu. Cumhurbaşkanlığı Basın Başdanışmanı Ahmet Sever, sitelerle ilgili teknik bir sorun yaşandığını, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eşi Hayrünnisa Gül’ün konuya ilişkin bir talimatlarının olmadığını savundu. Yaklaşık iki saat süren basın turu sırasında yetkililer Çankaya Köşkü hakkında gazetecilere bilgi verdi. Gazeteciler kabul salonunda hatıra fotoğrafı çektirdi. (Fotoğraf: AA) Köşk’te basın turu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çankaya Köşkü dün gazetecilere gezdirildi. Basın turuna yaklaşık 100 gazeteci katılırken, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile eşi Hayrünnisa Gül’ün kalacakları Pembe Köşk’te tadilat başlatılıyor. Sabah saat 10.00’da başlayan ve yaklaşık 2 saat süren basın turunda Çankaya Köşkü hakkında yetkililer gazetecilere bilgi verdi. Tur öncesinde kısa bir açıklama yapan Cumhurbaşkanlığı Basın Başdanışmanı Ahmet Sever, Köşk’ün halka açılması konusunda çalışmaların sürdüğünü belirtti. Cumhurbaşkanı Gül ve eşi Hayrünnisa Gül’ün Pembe Köşk’ü kullanacağını ifade eden Sever, Pembe Köşk’te tadilat çalışmaları için üniversitelerden mimarların çalıştığını kaydetti. Sever’in açıklamalarının ardından ilk olarak yeni hizmet binası gezildi. Cumhurbaşkanı’nın kabullerini gerçekleştirdiği ve resepsiyonlarını verdiği bu bölümde 3 ayrı salon bulunuyor. Salonlar ortak kullanıldığında 2 bin 500 kişilik bir kapasiteye ulaşıyor. Türkiye siyasetine ilişkin önemli kararların alındığı Milli Güvenlik Kurulu toplantılarının yapıldığı salon da gazetecilerden büyük ilgi gördü. Ancak tutanakla açılıp yine aynı şekilde kapatılan salonda yer alan kabartma haritalar basının ilgi odağı oldu. Cumhurbaşkanı’nın 2 ve daha fazla kişiden oluşan heyeti kabul ettiği kabul salonunda gazeteciler anı fotoğrafları çektirdi. Taksim’de F tipi eylemi ? İstanbul Haber Servisi Tutuklu Yakınları Birliği (TUYAB) üyesi yaklaşık 20 kişilik bir grup, Taksim Meydanı’nda F tipi cezaevlerini protesto etti. “Tecrit kaldırılsın talepler kabul edilsin” ve “Sürgünlere hayır tutsaklara özgürlük” şeklinde sloganlar atan grup, üzerinde “Hapishanelerdeki insanlık dışı uygulamalara son” yazılı bir pankart açtı. Grup adına yapılan basın açıklamasında, F tipi cezaevlerinde yaşanan tecride ilişkin elde edilen ve mahkumların 10 saat bir araya gelme, ziyaretler ve sosyal aktiviteler gibi haklarının cezaevi yönetimleri tarafından yeniden engellendiği belirtildi. 2008 ilkbaharındaki kurultayda demokratik bir yarış için tüzük değişikliği hedefliyorlar CHP’de muhalefet hareketlendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP yönetimi 2008 yılı ilkbaharında kurultay toplamaya hazırlanırken, parti içindeki muhalif gruplar da hareketlenmeye başladı. Muhalifler, çalışmalarını “demokratik bir yarış” için tüzük değişikliği yapılması hedefi doğrultusunda sürdürüyor. CHP Merkez Yönetim Kurulu’nun (MYK) yarınki toplantısında kurultay takviminin netleştirilmesi ve hafta sonu ya da gelecek hafta toplanacak Parti Meclisi’nde (PM) de kesinleştirilmesi bekleniyor. CHP yönetimi ilçe ve il kongrelerini 6 ay içinde tamamlayıp, 2008 yılı ilkbaharında kurultayı toplamayı planlıyor. Genel merkezin kurultay hazırlıkları sürerken, muhalifler de iki ayrı koldan çalışmalarını yoğunlaştırdı. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ekibi ile PM’deki muhalifler ve parti dışında kalmış bazı eski yöneticiler birbirinden ayrı olarak çalışmalarını sürdürüyor. Seçimlerden sonra bir dizi toplantı yapan PM’deki muhalifler, geçen hafta sonu Ankara’da da bir toplantı yaptı. PM’deki 12 muhalif üyenin yanı sıra eski Genel Başkan Altan Öymen, Sosyaldemokrasi Derneği Başkanı Erol Tuncer, eski Gaziantep Milletvekili Abdülkadir Ateş ve eski Genel Sekreter Fikri Sağlar bu toplantıya katılanlar arasında yer aldı. Toplantıya katılan PM üyelerinden İzzet Çetin, “bir ekip hareketi” yürüttüklerini, mücadelelerini sür İSTANBUL’DA İLÇE ÖRGÜTLERİ YENİLENİYOR BERİV AN TAPAN Gül’e zorunlu din dersi şikâyeti ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül dün Dünya Ehli Beyt Vakfı Başkanı Fermani Altun ve beraberindeki heyeti kabul etti.Dünya Ehli Beyt Vakfı Başkanı Fermani Altun ve beraberindeki heyet, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e, anayasada zorunlu din dersi olmaması, inanç özgürlüğüne yer verilmesi, din hizmetlerinin özerk hale getirilmesi konusundaki isteklerini iletti. CHP İstanbul İl Örgütü, ilçe yönetimlerini yenilemeyi sürdürüyor. Son olarak Bakırköy, Beykoz, Maltepe, Ümraniye, Şile, Bayrampaşa, Çatalca ve Zeytinburnu ilçelerinin yönetimlerinde değişikliğe gidildi. Yapılacak atamalar ile yeni bir yapılanmaya giden CHP İl Örgütü, atamalarla ilin güçlendirileceğini, il ve ilçe seçimleri için hazırlıkların yapılacağını belirtti. İl Başkanı Gürsel Tekin, yeni yönetimlerle yerel seçimlerine hazırlanacaklarını belirtti. Tekin, düreceklerini söyledi. PM üyelerinden Gülsün Bilgehan da “Demokratik bir şekilde tüzüğü de işleterek elimizdeki hakları kullanacağız. Öncelikli hedefimiz tüzük değişikliği” dedi. İstanbul’un unutulan sorunlarının çözümü için STK’ler ile işbirliği yaptıklarını ifade ederek, “Bütün enerjimizi iktidar olmak için harcayacağız. İlçelerimizle kenetlenmiş durumdayız” dedi. İstanbul’un kaderine terk edilmiş gecekondu ve varoşlarında “CHP Semt Evleri” açacaklarını belirten Tekin, “Bu bölgelerde 1014 yıl önce bize ciddi oy veren yurttaşlarımız var, onları yeniden kazanacağız. Seçimden 1 yıl önce bütün projelerimizle seçime hazır olacağız” dedi. CHP’de Pendik İlçe Başkanlığı’na Tuncay Aktaş, Üsküdar İlçe Başkanlığı’na Fikret Çabuk, Güngören İlçe Başkanlığı’na Selami Özdemir, Bağmedim. Ama bugünkü yöneticiler leke sürüyorlar. Arkadaşlar davet edince toplantıya katıldım” dedi. Ciddi bir taban hareketi bulunduğunu kaydeden Sağlar, şu görüşleri dile getirdi: “Son 5 seçimde CHP başarısı yok. CHP’de gerçekten emek veren, toplumla iç içe olan insanlar bir sıkıntıyı görüyor. Genel merkeze bu sıkıntıyı ulaştıramamaları durumu var. CHP yönetimiyle halkın inatlaşması arasında kalan gerçek temsilciler bu kişiler. Toplantıya katılanların her biri cılar İlçe Başkanlığı’na Zeki Çetin, Silivri İlçe Başkanlığı’na Abdullah Yıldırım, Fatih İlçe Başkanlığı’na Şerafettin Sefer, Bahçelievler İlçe Başkanlığı’na Hüseyin Özkahraman, Beyoğlu İlçe Başkanlığı’na Hasan Yalçın, Eyüp İlçe Başkanlığı’na Galip Mamal ve Şişli İlçe Başkanlığı’na Dursun Çaltı getirildi. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Talay: Hukuksuzluk yapılıyor İlçe başkanlarının görevden alınması üzerine bazı ilçelerde, il ve ilçe yönetimi arasında gerginlik yaşandı. CHP Bakırköy ilçesi belediye meclis üyesi Salim Talay, il yöneticilerinin “hukuksuz” davrandığını öne sürdü. bir nefer, halk önderleri. CHP’ye saygı duyarak, sahip çıkarak bir şeylerin değişmesini istiyorlar. CHP’de sadece korku aşılayan ama umut vermeyen bir yapı var. CHP bu yapıdan kurtulursa iktidar partisi olur. Ama böyle devam ederse, kendi programına ve tüzüğüne aykırı olmaya devam ederse, değişen toplumun ihtiyaçlarını görmezse CHP yok olur. Yeni arayışa gitmeden önce, ısrarla CHP’nin bugünkü yöneticilerinin partiyi herkese açmaları için çaba gösterilmesi gerekir” dedi. ‘CHP’nin alnına leke sürüyorlar’ Muhaliflerin toplantısına eski Genel Sekreter Fikri Sağlar’ın da davet edilmesi dikkati çekti. Sağlar, “Ben partiden ihraç edilmiştim. Ama beni sokakta gören herkes CHP’li olarak görüyor. Bugüne kadar CHP’nin alnına leke sür CUMHURİYET 05 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear