14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
13 TEMMUZ 2007 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Tek gündemi Köşk olan Erdoğan, yolsuzluk, yoksulluk ve dış politikaya hiç girmiyor 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA AKP seçim kurnazı Baydemir soruşturması ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay 1. Dairesi, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir hakkında, “Kürtçe bez afiş’’ astırdığı ve “Kürtçe davetiye bastırdığı’’ gerekçesiyle İçişleri Bakanı’nın soruşturma izni vermesine ilişkin kararını yerinde gördü. Daire, Baydemir hakkındaki dosyayı Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan seçim meydanlarında yoksulluk, dokunulmazlıklar, yolsuzluklar, terör gibi temel konulara hiç değinmezken, sürekli Cumhurbaşkanlığı seçimini tartıştırarak asıl gündemi saptırıyor. AKP iktidarı, temel konulardaki başarısızlıklarını perdelemek için Cumhurbaşkanlığı seçimini kullanıyor. Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı’na ilişkin her gün değişik bir konuyu ortaya atıyor. Bu açıklama, medya ve muhalefetin de gündemine oturuyor. Erdoğan bir süre sonra ise ilk söylediği noktaya geri dönüyor. Erdoğan, diğer temel sorunlara ise hiç de Maskesiz Soygun... Akdeniz ve Ege kıyıları kavruluyor... Antalya, İzmir ve Bodrum’daki orman yangınları, koylarımızın ve büklerimizin Arap şeyhlerine tahsisi, işsizlik, yoksulluk, tarım kesiminin çığlıkları, Bodrum’dan Kaş’a dek uzanan kıyılarda tarikatçı yapılanma... Muğla’dan 20 dakika sonra Gökova Körfezi görülür... Sakar’ı geçince sağ yanımızda Akyaka Köyü ve bazı günler esen Deli Memet rüzgârı... Aydın üzerinden Muğla’ya, oradan Marmaris ve Datça’ya... Datça Yarımadası bir yıl sonra Arap şeyhlerine teslim edilmeyecek mi? Eli kulağında!.. AKP yeniden tek başına iktidara gelirse Datça ve Çeşme Yarımadası’nın o güzelim koylarını ve büklerini Arap şeyhlerine satacak, haberiniz olsun!.. “Uyuyan Güzelimiz” yani Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, Bodrum Yarımadası’nın imar yetkisini belediyelerden aldı... Bir süre önce Şeyh El Maktum Bodrum’a geldi ve o güzelim koyları ve bükleri yatla gezdi... Marmaris üzerinden Datça’ya doğru yol alırken Cumhuriyet’in Ankara Bürosu’ndan İlhan Taşcı’nın AKP belgeseli “Maskesiz Soygun” (SiyahBeyaz Yayınları) kitabını okuyordum... Vurgunun, soygunun, yolsuzluğun belgeseli olan “Maskesiz Soygun” AKP iktidarının gerçek yüzünü ortaya koyuyor... Babacanlar’ın aile şirketinden Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın çocuklarına; Cüneyd Zapsu’nun El Kadı ortaklığından Albayraklar’a dek ne ararsanız bulabilirsiniz... Çalık Holding’in sahibi Ahmet Çalık, Genel Müdür Serhat Albayrak ve dünür... Ye babam ye!.. ??? İlhan Taşcı’nın kitabını okurken aklıma geldi; televizyonların başkonuğu “Soros’un çocukları” AKP’nin yolsuzluklarını, ihalelerden aldıkları komisyonları, vurgunun, soygunun, talanın aktörlerini neden anlatmazlar? Baskın Oran her akşam bir televizyon kanalına çıkıyor. Her akşam CHP’ye saldırıyor, Atatürk’ün partisini faşistlikle suçluyor. Suçlasın!.. Peki, neden AKP’ye toz kondurmuyor? Gazetelerin başköşelerine oturan kalemşorlar, din bezirgânlarının aile şirketlerini, terörist El Kadı’yla ilişkilerini, kendileri için çıkardıkları af yasalarını niçin yazmıyorlar? İşleri güçleri CHP’yle... Ozan Ceyhun diyor ki: “AKP kendisini ‘demokrasi havarisi’ olarak göstermeyi iyi biliyor. AKP Türkiye’sinde CHP tabanının Sosyalist Enternasyonal’e daha fazla ihtiyacı var. Bugünün Türkiye’sinde Hrant Dink’in katledilmesinin ardındaki karanlık güçlerden hesap sorulmamakta. Sıvas’ta Madımak Oteli’nin alt katındaki kebapçının önünde binlerce Alevi, haklı olarak müze istemlerini dile getirmektedir. Demokrat olduğu iddia edilen AKP ise bu iki konu söz konusu olduğunda ‘körsağır ve dilsiz’ oluyor.” Ozan Ceyhun devam ediyor: “İşte böyle bir dönemde, geniş emekçi yığınlarının, demokratların, Cumhuriyet prensiplerine değer veren kadın ve gençlerin, Alevilerin ve daha birçok kesimin, kendisini sosyal demokrat olarak tanımlayan bir CHP’ye hâlâ bağlı oldukları gerçeğini göre göre bu partiyi Sosyalist Enternasyonal’den atmak sanırım tam bir provokasyon olur. Oysa Avrupa sosyal demokratlarının şimdi Baykal’ı eleştirdikleri sertlik oranında CHP tabanına ve CHP içindeki muhalefete destek vermeleri dört dörtlük bir enternasyonal dayanışma olur.” ??? Datça’dayım... Yeryüzünün hiçbir yerinde yıldızlar bu denli yakın olmuyor insana... Düşünüyorum... Büyük Ortadoğu Projesi’nde Türkiye bir “İslam ülkesi”ne dönüştürülmek isteniyor... İslamcı bir devlet yapısına karşı çıkan CHP ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ne kendilerini entelektüel, aydın, gazeteci gören (aralarında sanayici ve işadamları da var) bir kesimin söylemleri ABD ve Avrupa Birliği’yle örtüşüyor... Unutmayın, BOP Türkiye’yi felakete götürecektir. 200 milyon varillik petrol rezervi Hazar Denizi bölgesinden İran’ı, Kuzey Irak’ı, Güneydoğu Bölgesi’ni de kapsamaktadır... Bilmiyorum, Ergün Poyraz’ın “Musa’nın ÇocuklarıTayyip ve Emine”yi (Togan Yayıncılık) okudunuz mu? Kitap, “Musa’nın Gül’üAbdullah Gül”, “Musa’nın MücahidiBülent Arınç”ı anlatıyor... Okunması gereken kitaplar bunlar. AKP’nin ve onları yönetenlerin kimliklerini ortaya koyuyor. ??? Ege’de ve Akdeniz’de AKP şaşkın. Oral Çalışlar üzülecek, ama bölgede AKP’ye yoğun bir tepki var... ? AKP iktidarı, temel konulardaki başarısızlıklarını perdelemek için Cumhurbaşkanlığı seçimini kullanıyor. Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı’na ilişkin her gün değişik bir konuyu ortaya atıyor ve bu açıklama medya ve muhalefetin de gündemine oturuyor. Erdoğan, diğer temel sorunlara ise hiç değinmiyor. ğinmiyor. Ekonomiyle ilgili söylemini, yalnızca CHP ve GP’nin mazotun fiyatının 1 YTL olacağına yönelik açıklamalarına indirgeyen Erdoğan, buna karşın ülkenin karşı karşıya bulunduğu işsizlik tehlikesine ve artan cari açığa hiç girmiyor. Benzer tutumunu dış politika konularında da sürdüren Erdoğan, gazetemizin gündeme getirdiği, CHP’nin de belgelerle bir kez daha kamuoyuna duyurduğu, Türkiye’nin Kuzey Irak’a girilmemesi karşılığında ABD ile 8.5 milyar dolarlık kredi anlaşması yapıldığına ilişkin tartışmalara da yanıt vermemeyi tercih etti. Daha önce “Askerlik yan gelip yatma yeri değildir” sözüyle büyük tepki çeken Erdoğan, terör konusunda da açıklama yapmamaya özen gösteriyor. Türkiye’nin enerji koridoru olma projesinin sona ermesi de Erdoğan’ın gündeminde yer bulamadı. Erdoğan, Türkmenistan, Kazakistan ve Azerbaycan’dan gelmesi planlanan doğalgazın büyük ölçüde Rusya’ya yönelmesini “umursamadı.” Aralık 2004 AB Zirvesi’nin ardından Ankara’da havai fişek gösterileri yapan AKP iktidarı, başta türban olmak üzere işine gelen konularda beklediği desteği bulamayınca, tavrını değiştirdi. Başbakan Erdoğan daha önce her konuşmasında dakikalarca değindiği AB konusunu miting meydanlarında dillendirmemeye özen gösteriyor. Erdoğan’ın meydanlarda unuttuğu bir diğer konu da, partisiyle ilgili yolsuzluk iddiaları oldu. Çeşitli kentlerdeki partisinin teşkilatına yönelik yolsuzluk iddialarına yanıt veremeyen Erdoğan, iddiaların yoğunlaştığı Amasya ve Gümüşhane gibi kentleri miting programına da almadı. Başbakan Erdoğan, 2002 seçimlerinden önce milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılacağı sözünü vermesine karşın bu konuya da hiç değinmiyor. Erdoğan meydanlarda bu konuya girmediği gibi seçim bildirgesine de almadı. ‘Cumhurbaşkanı dışarıdan olabilir’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın tersine yeni cumhurbaşkanının Meclis dışından da olabileceğini söyledi. Şener, Türk Dil Kurumu’nun 75. kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen törenden ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtladı. Şener, anayasanın cumhurbaşkanının Meclis içinden de dışından da seçilebilmesine olanak tanıdığını belirterek “Anayasanın imkân tanıdığı birtakım alternatiflerin yok sayılabileceği bir sürecin içinde olacağımızı ben düşünmüyorum’’ diye konuştu. KÖŞK’E VEKÂLET ARZUSU ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Arınç yine ağız değiştirdi ? Daha önce, “Cumhurbaşkanını halk seçecek” açıklamaları yapan Arınç, ağız değiştirerek “Yeni Meclis 11. cumhurbaşkanını seçebilir, seçmelidir de...” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Birkaç gün öncesine kadar cumhurbaşkanının halk tarafından seçileceğini söyleyen TBMM Başkanı Bülent Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarından sonra ağız değiştirdi. Arınç, önceki akşam Kanal 24’te soruları yanıtladı. Başbakan Erdoğan’ın, “cumhurbaşkanı seçiminde uzlaşma arayışına önem verebileceğine’’ ilişkin açıklamasıyla başlayan tartışmaları nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Arınç, Cumhurbaşkanlığı seçiminin, 22 Temmuz seçiminin de sebebi olduğunu, 16 Nisan16 Mayıs arasındaki süreçte cumhurbaşkanı seçiminin Anayasa Mahkemesi kararıyla engellendiğini söyledi. Arınç, 22 Temmuz’dan sonra oluşacak Meclis’in cumhurbaşkanını seçmek istemesi konusunu değerlendirirken de anayasanın 102. maddesini okuduktan sonra, “Boşalma halini kabul ediyorsak, ‘Sayın Sezer’in 16 Mayıs’ta görev süresi bitti, bu makam boşaldı’ diyorlarsa, 106. maddeye göre benim vekâletime karşı çıkmamaları lazım’’ diye konuştu. Başbakan Erdoğan’ın, cumhurbaşkanını yeni Meclis’in seçeceğine ilişkin görüşüne katılıp katılmadığının sorulması üzerine Arınç, şöyle konuştu: “Yeni Meclis seçebilir, gerektiğinde seçmelidir de... Görev süresi bitmiş cumhurbaşkanının görevine devam ediyor olması, bizde görülmüş bir olay değil bugüne kadar. Geçmişe dönüp baktığınız zaman, cumhurbaşkanları görev süreleri bittiğinde ayrılmışlardır. Yerlerine ya senato başkanı vekâlet etmiş ya bugünkü anayasamıza göre Meclis başkanı vekâlet etmiştir. Ama bugün bu devam ediyor görülüyor. Aralık ayının sonunu veya ocak ayının başını beklemektense, yeni Meclis tablosundan bir cumhurbaşkanı çıkabilirin kabul edilmesi halinde bu seçim yapılmalıdır. Çünkü 6 ay öncesinden artık Türkiye normalleşmelidir, cumhurbaşkanı seçimini yapmalıdır.’’ Bahçeli’den idam ve türban mesajı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’de sayısal çoğunluğun kendilerine verilmesi durumunda savaş, savaş hali ve terör suçlarının idamını geri getireceğini söyledi. Star TV’nin ana haberlerinde soruları yanıtlayan Bahçeli, “Eğitim almak için kapıya gelmiş olan tesettürlü bir hanım ile sağlık hizmeti almak için hastaneye gitmiş bir tesettürlü hanım arasında fark görmemeniz lazım’’ dedi. musakart@yahoo.com ERDOĞAN’DAN BAYKAL ’A BAYKAL ’DAN ERDOĞAN’A ‘Edep çizgisinden siyasi etikten uzak’ İZMİR (Cumhuriyet Bürosu) AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda CHP lideri Deniz Baykal’ı “kapıları kapamaya çalışmakla’’ suçladı. Partisi tarafından Muğla’da düzenlenen mitingde CHP’ye yüklenen Erdoğan, muhalefetin Atatürk üzerinden geçindiğini ileri sürdü. Cumhurbaşkanlığı seçiminde kendilerinin çıkış yolu aradığını söyleyen Erdoğan, Baykal’ın eleştirileri için, “çirkin, edepten uzak’’ ifadesini kullanması dikkat çekti. Erdoğan, “Sayın Baykal tıkamak için mızıkçılık yapmaya başladı. Mızıkçılık yapıyor daha şimdiden. Şimdiden kapıları kapıyor. Çünkü başına gelecek olanı biliyor. Millete gidemez. Eğer kendine inanıyorsan, güveniyorsan hodri meydan millete gidelim ve millet cumhurbaşkanını seçin. Hiç sağa sola kıvırma. Buyurun millete. Ben inanıyorum ki, Sayın Baykal’ın bu üslubu... Zaten çok çirkin üsluplar kullanıyor. Edep, adap çizgisinden uzak, siyasi etikten uzak. Yaş 70 olmuş ama hâlâ bakıyorsunuz siyasi etik diye bir şey yok. Zaten büyük bir meşruiyet krizi içerisinde. Göreceksiniz 22 Temmuz’da işi bitecek’’ diye konuştu. Erdoğan daha sonra partisinin Manisa’daki mitingine katıldı. ‘Başbakan’ın ipiyle kuyuya inilmez’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan’ın ipiyle artık kuyuya inilmeyeceğini, zirveye de çıkılmayacağını söyledi. Partisi tarafından düzenlenen Artvin mitingine giderken gazetecilere değerlendirmelerde bulunan Baykal, Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin Erdoğan’ın sözlerini değerlendirdi. Baykal, “Artık anlaşılmıştır ki, Başbakan’ın ipiyle kuyuya da inilmez, zirveye de çıkılmaz. Bu ipe tutunanlar, deneyenler yakından bilir. Artık Başbakan’ın ipi daha da kısa, seçimden sonra ise daha da kısalacak. Çok zorlarsa kopabilir de’’ görüşünü dile getirdi. Başbakan’ın bir söylediğinin, öbür söylediğini tutmadığını belirten Baykal, Başbakan’ın iki gün önce “Uzlaşmaya ne gerek var, uzlaşma anayasanın neresinde yazıyor’’ dediğini şimdi de “uzlaşma aradığını’’ anımsattı. Cumhurbaşkanı seçimi için partilere teklif götüreceğini açıklayan Erdoğan’ın daha önce cumhurbaşkanını halkın seçmesi için yasa hazırladığını anlatan Baykal, “Daha önce söylediklerime kulak vermedi, Türkiye’yi Cumhurbaşkanlığı krizine sürükledi, cumhurbaşkanını da seçtiremedi. Artık sözlerime kulak versin. Bu Türkiye’nin de, onun da yararına olur’’ dedi. Uzan: Erdoğan çark etti ? İstanbul Haber Servisi Genç Parti (GP) Genel Başkanı Cem Uzan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı AKP’li birisi olmayacak diyerek çark ettiğini ileri sürdü. Uzan, Türkiye’nin yazboz tahtasına çevrildiğini belirterek “GP için doğru olan tek bir şey vardır, o da cumhurbaşkanının iki turlu seçimle halk tarafından seçilmesidir” dedi. Başbakan’ın halkı dinlemediğini ifade eden GP lideri Cem Uzan, “Sanki seçim olmuş bitmiş de cumhurbaşkanını konuşuyor” dedi. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 CUMHURİYET 05 CMYK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear