26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 28 HAZİRAN 2007 PERŞEMBE 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI Y PB Y PB B B A A Y 34 36 37 34 37 39 41 41 33 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB B B B PB Y PB PB A 30 34 29 30 38 36 36 32 41 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars A A A A A A A A B 35 32 39 42 36 37 30 27 24 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun kuzeybatı kesimleri parçalı çok bulutlu, Marmara’nın doğusu, Batı Karadeniz’in batısı ile Eskişehir çevreleri kısa süreli sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Yüksek hava sıcaklıkları Marmara ve Kuzey Ege’de etkisini kaybedecek, yurdun diğer kesimlerinde etkili olmaya devam edecek. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Y 18 Helsinki Y 15 Stockholm Y 22 Londra Y 18 Amsterdam Y 18 Brüksel PB 16 Paris PB 18 Bonn Y 16 Münih PB 21 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y PB B PB Y PB A A PB 20 26 32 23 24 28 26 34 21 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı PB PB Y A A Y PB A A 24 33 30 38 27 33 21 40 39 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada söz ediyor. RTE, örneğin türban sorununu çözemeyişlerine mazeret ararken “bu konuda toplumda görüş birliği olduğunu, ancak CHP’nin tutumu nedeniyle Meclis’te aynı amacı sağlayamadıklarını” sürekli yineledi. Aynı kafa, bu kez ülkenin temel yasasına da egemen. CHP’nin, MHP’nin, seçim bildirgeleri ülkenin toplumsal, ekonomik ve siyasal gereksinmelerine çözüm arayışlarını içeriyor. Dört buçuk yıl iktidarda kalan bir parti ise hiçbir konuda inandırıcı vaatte bulunamıyor. Manşetlerde yer alan tek vaat “sivil bir anayasa”! Bildirgede yer alan diğer öğelerin belli başlıları örneğin Irak, AB reformları, 2013’te ulusal gelirin 800 milyara çıkacağı, genç işadamları programının başlatılacağı gibi şu anda fazla ilgi çekmeyen konular… 45 yılda zaten her alanda sorunları çözmüş gibi Allahlık kimi vaatlerde bulunuyor. 2013’te ulusal gelirin varacağı hedefi, 2023’te temel eğitimin 12 yıla çıkarılacağını açıkladığına göre ilelebet iktidarda kalacağını varsayıyor. Bu düşsel varsayımlar güzel olmasına güzel ama; toplum acaba hangi gözle bakıyor AKP’ye: A&G araştırma şirketinin son anketine katılanların çoğunluğu, AKP icraatını “göz boyama” diye, toplumun her kesimini kucaklayan bir parti olup olmadığı sorusunu “vitrin süslüyor” diye yanıtlıyor. ??? Kuşkusuz AKP (RTE) toplumu cezbedecek şu veya bu vaatlere gereksinmiyor. AKP’nin (RTE’nin) el altından işlediği bir başka silah var. O da RTE’nin muhalefeti suçlarken “bir cumhurbaşkanı seçtirmediler” diye kullandığı sloganı; parti örgütü, Müslüman halkı etkilemek, oy ibresini AKP lehine çevirmek için “dindar” bir cumhurbaşkanı seçtirmediler diye kullanıyor ve hemen her çevrede din yoluyla halkı muhalefete karşı kışkırtıyor. Ne yazık ki, muhalefet eli kolu bağlanmış gibine cumhurbaşkanı seçimini RTE’nin dediğim dedik inadıyla bunalıma dönüştürdüğüne, ne de AKP’nin dini kullanarak oy toplama çabalarına karşı çıkıyor. AKP 2007’de yine kazanırsa bu sonucun temelinde, ne RTE’nin “yaptıklarımız yapacaklarımız” içeriğindeki bol keseden atan vaatleri, ne de ülkeyi dört beş yılda güllük gülistanlığa dönüştürdüklerini öne süren inandırıcı olmayan söylemleri yatıyor. Türban ve imam hatipler gibi dört yıldır savaşım verdiği konulara seçim bildirgesinde değinmemesi, tamamen gizlediği bir stratejinin eseri. Bildiride ve RTE’nin seçim konuşmalarında camiye, kışlaya ve okula siyaset girmesinin engelleneceğini (veya engelleyeceğini) vaat eden tek bir satıra rastlanıyor mu? Zira, bu türden saptamalara gereksinmiyor AKP (RTE): İmam hatipten gelmiş, imamlık yapmış, geçmişi geleceğinin teminatı olan bir Başbakan için hedef, din konusunu siyasal bir olaya oturtmak ve bu yoldan yitirdiği oyları geriye almak! İşsizliğe, yoksulluğa, yolsuzluğa çare bulamayan, iç ve dış politikayı açmazlara sürükleyen bu iktidar, oy uğruna din konusunu kullanıyor. Din sömürüsünün AKP tarafından bütün ülkede işlendiğini haykıracak bir parti, bir lider yok mu bu ülkede? AKP yargıya savaş açtı Yüksek Mahkeme’nin 367 kararıyla ilgili gerekçesine tepki gösteren TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu: Hukuk patlatıldı, demokrasi çatlatıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anayasa Mahkemesi’nin Cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci ve ikinci turunda toplantı yeter sayısının 367 olduğu yönündeki kararının gerekçesi, Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlanırken, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı, AKP İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu, kararın gerekçesini eleştirerek “Anayasanın omurgası kırılmıştır, hukuk patlatılmış, demokrasi çatlatılmıştır” dedi. Kuzu, Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararının hiç inandırıcı ve tatminkâr olmadığını ileri sürerek “CHP’nin gerekçelerini aynen yazmış göndermiş. Kararda üyelerin kendilerinin bir katkısı yok” görüşünü savundu. Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu’nun muhalefet şerhinde başvurunun esastan görüşülmesine karşı çıkarak “Bu davaya biz bakamayız. Meclis kararıdır” dediğini kaydeden Kuzu, bunun doğru olduğunu, mahkemenin ise eskiden beri böyle bir yol tutturduğunu, Meclis kararlarına ilişkin davalara baktığını söyledi. “Meclis, bu saatten sonra kilitlenmiştir” diyen Kuzu, 1982 Anayasası’nın ana ruhunun Meclis ve kurumları çalıştırmak olduğunu belirtti. rilmesi gerekir. Bu anayasanın yeniden baştan sona yazılması gerekir. Böyle yanlış yorum yapanlara, fırsatçılara imkân vermemek gerekir” dedi. Anayasa Mahkemesi’nin kararında kendi gerekçelerini kuvvetlendirmek için, “184 ile Meclis Başkanı seçilir” dendiğini kaydeden Kuzu, şu görüşleri dile getirdi: “Bu mantık, bu yaklaşım doğru bir yaklaşım değil. Aynı şey Cumhurbaşkanı için de var. Ne değişiyor anlamak mümkün değil. O günkü Meclis zabıtlarına, tartışmalarına baktım, hiçbir yerde ‘367’ denmiyor. Çok açık olarak ‘184’ deniyor.Anayasanın omurgası kırılmıştır. Hukuk patlatılmıştır, demokrasi çatlatılmıştır. Bu karar çok ağır bir karardır. ‘Anayasa uzlaşmaya zorluyor, mecbur kılıyor’ diye bir şey yok. Hiçbir metin kimseyi uzlaşmaya mecbur kılamaz. Getirdiği 4 aşamalı seçimle ‘uzlaşmayı sağlayın’ mesajı verilmiştir; Doğrudur. Ama son turda ‘276 ile seç’ diyor. Orada uzlaşmayı zorlayan ne? En sonda deniliyor ki ‘Cumhurbaşkanını seçemezsen seçime gidersin’ diyor. ‘Ama illa da 367 bir araya gelir’ diye bir şey yok.” GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Karar gerekçesi Anayasa Mahkemesi’nin Cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci ve ikinci turunda toplantı yeter sayısının 367 olduğu yönündeki kararının gerekçesi, Resmi Gazete’de yayımlandı. Gerekçede, iptali istenen kararın İçtüzük düzenlemesi olup olmadığı tartışıldı. Anayasanın cumhurbaşkanı seçimine ilişkin 102. maddenin birinci fıkrasında, cumhurbaşkanının TBMM üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu ve gizli oyla seçileceği belirtilirken, anayasanın 94. maddesinin dördüncü fıkrasında Meclis Başkanı’nın ‘gizli oyla’ seçileceği vurgulandıktan sonra fıkranın devamında öngörülen karar yeter sayısı ile seçileceğinin açıklandığı belirtilen gerekçede, bu farklı düzenleniş biçiminin de 102. maddenin birinci fıkrasındaki, “Cumhurbaşkanı, TBMM üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu ile seçilir” kuralının bilinçli olarak toplantı yeter sayısını belirtmek amacıyla getirildiğini gösterdiği kaydedildi. ‘Çok ağır bir karar’ Karardaki yorumun 1961 Anayasası’ndaki mantığa dönüştüğünü savunan Kuzu, “Çoğunluğu, azınlığa mahkum etme gayretidir. Bu, bugün için sağlanmıştır. Türkiye aynen 1980 öncesi tıkanmış döneme dönmüştür. Halbuki 1982 Anayasası’nın amacı bu değildi. Bir an önce bu yanlış yorumlara meydan verilmeyecek anayasanın geti ‘Amaç da gözetilmeli’ Sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için bir kuralın yorumunda, onun lafzı kadar amacının da gözetilmesi gerektiğinde duraksama bulunmadığı kaydedilen gerekçede, şöyle devam edildi: “Anayasanın cumhurbaşkanının statüsüne ilişkin hükümleri bir bütün halinde incelendiğinde cumhurbaşkanının, ulusun önemli bir çoğunluğunu yansıtan temsilcilerin katılımı ve iradeleri ile seçilmesi yaklaşımının anayasada benimsenmiş olduğu görülmektedir. Bu düzenlemeler, cumhurbaşkanı seçiminde aranması gereken uzlaşının pozitif hukuksal dayanaklarını oluşturmaktadır.” Seçim sürecinde ilk iki oylamada uzlaşma sağlanmasının, “Cumhurbaşkanı, TBMM üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu ile seçilir” kuralının toplantı yeter sayısını da kapsamasıyla olanaklı olduğu vurgulandı. Amasya şehidine ağladı Şırnak’ta terör örgütü PKK’ye yönelik yapılan operasyondan dönerken geçirdiği kalp krizi sonucu şehit olan er Muharrem Kılıç, Amasya’da toprağa verildi. Suluova ilçesi Hacımustafa Camii’nde kılınan öğle namazının ardından askeri tören düzenlendi. Törene Amasya Valisi M. Celalettin Lekesiz, 15. Er Eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Ömer Esenyel, Merzifon 5. Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Sinan Şanlı, Jandarma Komutanı Albay Hacı Abdullah, Suluova Kaymakamı Osman Aslan Canbaba, protokol üyeleri, şehit Kılıç’ın ailesi ve yurttaşlar katıldı. ULUDERE’DE ÇATIŞMA ÇIKTI Eğirdir Gölü’nün kıyısındaki komando merkezi, bölgenin coğrafi olanaklarından en ileri ölçüde yararlanılarak hazırlanmış. Merkezin dışarıdan görünüşü, kayalık bir dağ eteğinden ibaret ama, içi git git bitmiyor... Önce mayın ve el yapımı patlayıcılarla ilgili bölümü gördük. Plastik patlayıcıların kolay bir düzenek olması, yerinin çok zor saptanması, terör örgütünün Mehmetçik’le karşı karşıya gelmeden eylem yapma yöntemini öne çıkarması, bu sorunu derinleştirdi. Döşenen her 100 patlayıcıdan 70’i önceden saptanabiliyor, kalanları “acı haber”. Göller yöresi bir başka deyişle dağlaryaylalar yöresidir. Bölgenin coğrafi koşullarının Güneydoğu’nun zorluklarına yakın olması, buradaki eğitimi daha verimli kılıyor. ??? Göl kıyısındaki engelli bölümde 100’ü aşkın özel olarak inşa edilmiş engel var. Komandolar bunların her birini aşıp sonrakine geçiyor. Zorlu engellerin en kritik yerlerinde, iki elini havaya kaldıran komandolar bağırıyor: “Önce vatan, sonra can!” “Komando yenilmez, vatan bölünmez!” Sırtında 37 kilo yükle, günde en az 20 kilometre yol alacak, 12 gün süreyle hep arazide kalacak komando kolu yola çıkarken yeminini haykırıyor: “Gökleri yuva yaptık...” Boğaz Köprüsü’nden daha yüksek duvarın tepesinden ipe tutunup aşağı inmeye hazırlananlar, ilk adımı atmadan önce bağırıyor: “Her şey vatan için...” Gerçekten zorlu bir eğitim. Pek çok ülke, özel birliklerini burada eğitmek için Genelkurmay’a başvuruyormuş. Bizim gezimiz sırasında 12 Çek askeri vardı. Eğirdir’i gördükten sonra teröristlerin Mehmetçiğin karşısına çıkmadan, buradakilerin deyişiyle “kalleşçe” yöntemler seçerek eylem yapmaya girişmesinin boşuna olmadığını söyleyebiliriz! Eğitim ne kadar profesyonelceyse, başarma ruhu da bir o kadar amatör. Zaten böyle bir ruh olmasa dünyanın hiçbir ülkesi, uluslararası alandan böylesine destek alan bir terör örgütüne karşı başarılı olamaz. ??? Önceki günkü yoğun gezinin ardından dün sabah da Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, beraberinde Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, Ege Ordu Komutanı Orgeneral Şükrü Sarıışık ve Eğitim Doktrin Komutanı Orgeneral Orhan Yöney’le birlikte Eğirdir’de basın toplantısı düzenledi. Dünkü gazete ve televizyon haberleri, gezide verilmek istenen mesajların yerine ulaştığını gösteriyordu. Komutanlar bu noktanın altını çizdiler, yanlış bilgilendirmelerden yakındılar. Büyükanıt ve Başbuğ’un verdiği bilgilerden altını çizdiğimiz birkaç satırbaşı aktaralım: 1 Terörle mücadele bütündür. Devletin tüm kurumlarının ortak yürütmesi gerekir. Bu konuda hükümetten tam destek alamıyoruz. Çıkması gereken yasalar, kurulması gereken temel kurumlar var. 2 Dağdaki bir silahlı kişinin orada dolaşabilmesi için aşağıda onunla işbirliği yapan 10 kişinin olması gerekir. Başlıca sorunumuz işbirlikçiler. 3 Uluslararası desteğin mutlaka kesilmesi gerekiyor. Bunu yapanların içinde müttefiklerimiz de var. Ordu Türkiye’nin güvenliği için çok önemli bir güç ve güvence. Türkiye’de tam barış ve kalkınma, siyasal gücün bu güçle bütünleşebilmesiyle olur. ankcum?cumhuriyet.com.tr Şırnak’ta PKK’li 8 terörist öldürüldü Yurt Haberler Servisi Şırnak’ın Uludere ilçesinde çıkan çatışmada terör örgütü üyesi 8 terörist öldürüldü. Tunceli’de gerçekleştirilen operasyonda da bombalı eyleme hazırlandığı ileri sürülen 4 kişi yakalandı. Şırnak’ın Uludere ilçesi Kelmehmet dağlarında yürütülen operasyon sırasında terör örgütü üyeleriyle sıcak temas sağlandı. Güvenlik güçleriyle teröristler arasında çıkan çatışmada 8 terörist öldürüldü. Samsun’da incelemelerde bulunan Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ Vali Hasan Basri Güzeloğlu’nu makamında ziyaret sırasında Şırnak’taki operasyona ilişkin bilgi verdi. Orgeneral Başbuğ, “Türk Silahlı Kuvvetleri, güvenlik kuvvetleri, büyük bir kararlılıkla aldıkları en üstün eğitimin de onlara verdiği güven, güvenin yanında büyük bir kararlılıkla bu bölücü terör örgütüne yönelik bölgede yürüttükleri mücadeleye dün neyse bugün de, hatta yarın da artan bir kararlılıkla devam etmektedir” dedi. Hastalık taşıyan böceklerin sayısını küresel ısınma artırıyor Türkiye’de 30 kene türü var AYDIN/ANKARA (AA) Aydın’da, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı şüphesiyle 7 kişi tedavi altına alındı. Avrupa Birliği Veteriner Hekim Platformu tarafından, “Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığı ve Diğer Kene Kaynaklı Hastalıklarda Koruyucu Hekimlik” konulu rapor hazırlandı. Raporda küresel ısınmaya bağlı olarak kene popülasyonunda ciddi artışlar olabileceğine dikkat çekildi. Aydın’ın Koçarlı ilçesine bağlı böcek, Orhaniye ve İncirliova ilçesinden kene ısırması nedeniyle 7 kişinin Aydın Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alındığı bildirildi. Hastane yetkilileri, M.O, D.K, S.A. ve E.Y’nin acil serviste tedavilerinin sürdüğünü, diğer hastaların intaniye servisine yönlendirildiğini kaydettiler. ‘Daha çok karşılaşılacak’ AB Veteriner Hekim Platformu’ndan “Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığı ve Diğer Kene Kaynaklı Hastalıklarda Koruyucu Hekimlik” adlı raporla ilgili yapılan açıklamaya göre, bugüne kadar dünyada toplam 850 kene türü ve bunlardan 30’a yakın türün Türkiye’de aktif olduğu tespit edildi. Bilimsel raporda, KKKA hastalığının son yıllarda gündeme gelmesinin nedenleri arasında, küresel ısınmaya bağlı olarak kene popülasyonunda ciddi artışlar şekillenmiş olabileceğine dikkat çekildi ve “İklim değişiklikleri sonucu ısınan havalar, nemli ortamlarda kenelerin daha uzun süre canlı kalmalarına, daha hızlı gelişmelerine ve daha fazla üremelerine neden olabilmektedir. Bu durumun insanların kenelerle daha fazla karşılaşmasına yol açacağı kesindir” denildi. Baykal’a eleştiri Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Haşim Kılıç’ın karşı oy gerekçesinin genel değerlendirme bölümünde, yargıçların karar ya da karşı oylarında yazdıkları dışında düşündüklerini kamuoyu ile paylaşma olanağı bulunmadığını vurguladı. Ad vermeden CHP lideri Deniz Baykal’ı eleştiren Kılıç, şu görüşleri dile getirdi: “Mahkemenin kendi istekleri doğrultusunda karar vermemesi halinde ülkenin bir iç çatışmaya sürükleneceği biçimindeki ifadeler, yargıcın vicdani kanaatinin oluşmasını doğrudan hedef alan bir eylem biçimidir. Anayasanın 138. maddesi açıktır. Bu sorumluluğa karşın, çatışma çıkacağı tehdidi ya da ülkeyi koruma adına yapılan açıklamalar oluşacak karara dönüktür. Sonucun kamu vicdanında tereddüt uyandırmasına neden olabilecek bu ve buna benzer davranışlar ve söylemler demokratik hukuk devletinde onaylanması mümkün olmayan sorumsuzluklardır. Hukuku korumaya yönelik bu düşünceler sadece tarihe not düşmek üzere yazılmıştır.” Mahkemenin kararını verdiği tarihte Anayasa Mahkemesi Başkanı olan Tülay Tuğcu, esasa geçilmeden davanın görev yönünden reddi gerektiğini savundu. Tuğcu, bu görüşün kabul edilmemesi halinde ise çoğunluk görüşüne katıldığını kaydetti. ‘Neşter 2’davası sanıklarının yargıyı etkilemeye çalıştıkları belirtildi Eylem hazırlığında yakalandılar Tunceli’de PKK’ye yönelik düzenlenen “Dağ Faresi” adlı operasyonda bazı evlere baskın düzenlendi. Operasyonda eylem hazırlığındaki B.A, E.S, A.H.Y. ve U.M. gözaltına alındı. Zanlıların evlerinde yapılan aramada plastik patlayıcı ele geçirildiği bildirildi. Değerli arkadaşımız Vekilin ‘ricası’ baskıdır ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kamuoyunda “Neşter 2” olarak bilinen davanın sanıkları avukatlar Cenk Güryel, Özgün Öztunç ve Galip Altuntaş ile işadamı Haldun Erdavran’ın, “bazı davaların sonucunu etkilemek için yargı mensupları üzerinde nüfuz kullanarak baskı kurmak ve bu yolla haksız çıkar sağlamak” suçundan 2 yıl 1 ay ile 12 yıl 1 ay arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldığı davanın gerekçeli kararı açıklandı. Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesi’nce hazırlanan gerekçeli kararda, Ankara 7. Ticaret Mahkemesi’nin “TelekomTurkcell” davasında Turkcell lehine verdiği ihtiyati tedbir kararının, Yargıtay tarafından bozulmasının ardından mahkemenin ihtiyati tedbir kararını kaldırdığı anımsatıldı. Kararda, bunun üzerine dönemin HSYK Başkanvekili Ergül Güryel’in mahkeme başkan ve üyelerine telefon ederek “Turkcell’in haklı olduğu, Turkcell aleyhine karar verilmemesi gerektiği” yönünde telkinlerde bulunduğu kaydedildi. HSYK başkanvekilinin aldığı randevuyla sanık Haldun Erdavran’ın, davaya bakan hâkimle görüştüğü ifade edilen kararda, şöyle denildi: “Erdavran, Turkcell lehine karar vermeleri halinde Yargıtay üyeliğine seçilebileceğini bildirerek mahkeme başkanını etki ve baskı altına almaya çalışmış, kararın aleyhte çıkması üzerine de korku ve sindirme amacıyla tayininin çıkacağı yönünde haberler göndermiş ve HSYK Başkanvekili telefonla hâkimi arayarak yanlış iş yaptıklarını söyleyip bu baskıyı sürdürmüş, önceki kararda direnmelerini sağlamak üzere makamına davet ederek etkileme çabasını sürdürmüştür.” Kendinize yatırım yapmak istiyor ve bu konuda profesyonel bir yol haritasına ihtiyaç duyuyorsanız; İŞTE HAZİNENİZİN HARİTASI burada. Haydi yelkenler fora, yola çıkıyoruz... ‘Yaşam koçu’nuzla tanışın. 0 533 302 84 48 Müfettiş kaybetmenin üzüntüsü içerisindeyiz. Kendisine Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine başsağlığı dileriz. HALİL PEK’i İSKİ Genel Müdürlüğü Teftiş ve Kontrol Kurulu Başkanı ve Çalışma Arkadaşları CUMHURİYET 08 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear