02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15 MAYIS 2007 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr 10 yıllık mutsuz evlilikte sona gelindi. Ortaklığını bir türlü kâra geçiremeyen ABD’li taraf 7.4 milyar dolara satılıyor 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER DaimlerChrysler boşanıyor EVLİLİKLERİN YÜZDE 91’İ MUTSUZ Dünyada ve Türkiye’de son yıllarda şirket evlilikleri veya satın almalar giderek hız kazanıyor. Ancak bu evliliklerin pek de iyi gitmediğine dikkat çekiliyor. Dünyanın önde gelen yönetim danışmanlığı şirketlerinden Hay Group’un yaptığı araştırmaya göre, şirket evliliklerinin yüzde 91’i ‘başarısızlıkla’ sonuçlanıyor. Yani birleşmelerin sadece yüzde 9’u ‘tamamen başarılı’ olabiliyor. Başarısızlığın en önemli nedeni ise kurum kültürlerinin ve organizasyon yapılarının doğru olarak entegre edilememesi. Şapka Çıkarmak Halk muhtıraları, milyonlar karşısında kimsenin bir diyebileceği kalmadı. Herkes şapka çıkarma yarışında. Ders çıkaran var mı? İçlerinden gerçeği itiraf etseler de, halkın muhtıralarında sıralananların çoğunluğu işlerine gelmediğinden, kimi slogan ve pankartların anlamlarını da çarpıtma pahasına, hem halkın ne demek istediğine ilişkin okumalar çok farklı, hem de yönlendirmeler çok fazla. Şimdilerde halkın tepkisinden yola çıkılarak, destekliyor, benimsiyor, en azından hak veriyormuş ayaklarında, bazen milyonların söylediklerinin tam tersi sonuçlara bile ulaşabilme oyunları sahnede, siyasi rant, bireysel pay çıkarma yarışı ön planda. Kimler halkın milyonlarla sokağa dökülerek, en örgütsüz, en sivil halleri ile ortaya koyduğu tepkilerine, muhtıralarına gerçekten şapka çıkarıyor, kimler en adisinden halk dalkavukluğu, oyunlarla kendi çıkarlarına yontmanın, rant sağlamanın, çok farklı yönlerde yönlendirmenin yollarını arıyor, ayırdına varmak gerekiyor. Atladıkları önemli bir küçük ayrıntının altını çizmek isterim; siyasi irade, çıkar odaklarının ittifaklarına, medya yönlendirmelerine yıllarca sesiz kalmış, bir şeyleri değiştirebilecek gücü olmadığını varsayan, umutsuz, örgütsüz kitleler karşısında değiller. Kendi kimliğinin, neleri isteyip neleri istemediğinin, neleri tehdit olarak görüp, nelere karşı çıktığının farkındalığında, kendi gücünün ayırdına varmış, milyonlar olarak bir araya gelmeyi başarmış, kelimenin tam anlamı ile sivil toplumla karşı karşıyalar. Yıllarca yaşamları hiç çakışmamış, üyelikleri varsa siyasi partileri, örgütleri çok farklı, aynı çizgide oy bile kullanmamış kitlelerin buluşmasından söz ediyoruz. Çok doğru, çoğunluk hiç sokağa çıkmamış, hiç muhalefet yapmamış, olup bitene seyirci kalmanın ötesinde umursamamış, kendi işine bakmış milyonların buluşması söz konusu. Siyasal ortak bilinç, ortak ideolojik yaklaşımı unutun, ortak gelecek algılaması, ortak çıkarlar ittifakından, hatta pek çok konuda ortak tepkilerden bile söz etmenin olanağı yok. Ama öylesine güçlü, olmazların çok net sayılabildiği, ortak bir çimento, değerlerde buluşma söz konusu ki... Cumhuriyet, laiklik, Atatürk devrimleri, ırkçılıkla ilişkisi olmayan ulus bilinci, ülke bütünlüğünde, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlık kimliği, ülke geleceğinin, çocuklarının geleceğinin kaygısını paylaşmada tartışmasız buluşma var ki... Ortak değerlerin oluşturduğu çimento öylesine sağlam ki... Çoğunlukla siyasetin çözüm üretmesini beklemiş, kendi çıkarları adına doğru yanlış çözüm üreteceğini varsaydığı partilere, kerhen de olsa oy kullanarak bir şeylerin değişmesini beklemiş bu milyonlar, en çok da deneye deneye başlarının dönmüş olmasının, siyasiler ve medyanın kendilerini yanıltması, düş kırıklığına uğratmasının tepkisinde, ayırdındalar. Dünyada ve ülkemizde bir bir yaşananların bütününden çıkardıkları sonuçla, tehlikenin büyüklüğü karşısında artık seyirci kalamayacaklarının refleksi ile buluşmanın, gücünün, bir şeyler yapma gereğinin, ilk kez belki de anlamlı sorumluluğunun farkına varmaya başlamanın, halk muhtırasından söz ediyoruz. Eski tas eski hamam yutturmacalar o kadar kolay değil yani. En azından bugünkü ortak yürek çarpmalarının ürünü, halk muhtıralarında öncelik almış, ortak değerlerle oluşmuş çimentonun, olmazlarına kulak vermeyen, eski tas eski hamam yöntemlerle siyasi çözümler, aldatmaca reçeteler geçersiz kılınmak istenecek. Yani bir önceki seçimde denenmiş partileri cezalandırma adına, ABD’den son dakikada programlanıp sunulmuş parti öyle kolay oy toplayamayacak. Yani tehdidin büyüklüğü karşısında, milyonlar ortak değerlerde çözüm üretecek güçlü bir ittifak isterken, birleşmeye sırtını dönen siyasiler ödüllendirilmeyecekler. Dahası tehlikenin farkında olan milyonlar bu kez yanlış tahtaya basmak istemiyorlar. Sonuç almak, önlerini görmek istiyorlar. Solda birliktelik için liderlerin, partilerin ne dediklerine, kendilerince çok haklı olabilecek gerekçelerine bakmadan, “birleşin” çağrısında diretiyorlar. Belki medyatik ayrımına varmadık, ancak İzmir meydanlarında solda üç partinin liderlerini kol kola göremediklerinde, geldiklerini de bir anlamda görmezlikten geldiler, en azından önemsemediler. Tablo üç partinin de başarı hanesine yazılmadı. CHP’liler, DSP’liler, SHP’liler partileri ve liderleri ile övünemediler. Partilerine sandıkta oy onayı vermek yerine, “birleşin” uyarısının altını kalın çizgilerle çizmeyi yeğlediler... [email protected] ? Alman Amerikan otomotiv şirketi DaimlerChrysler, zarardan bir türlü kurtulamayan ABD kolu Chrysler’ın hisselerinin yüzde 80.1’ini 7.4 milyar dolara yatırım şirketi Cerberus’a satıyor. Ekonomi Servisi Otomotiv sektöründeki en büyük şirket evliliklerinden DaimlerChrysler’ın mutsuz evliliği sona eriyor. Şirketten yapılan açıklamada, Chrysler Grubu’nun Chrysler Holding LLC adıyla yeni bir şirket kimliğine kavuşturulacağı ve bu yeni şirketin yüzde 80.1 hissesinin Cerberus’a, yüzde 19.9 hissesinin DaimlerChrysler’a ait olacağı belirtildi. Bu durum, ünlü Mercedes otomobillerinin üreticisi Alman Daimler Benz’in 1998 yılında ABD’nin 3’üncü büyük otomotiv şirketi Chrysler’ı bünyesine katmasıyla başlayan ‘mutsuz evliliğin’ on yıl içinde sona ermesi anlamına geliyor. Birleşmeyle DaimlerChrysler adını alan şirket, Chrysler’ın bir türlü kâra geçirilememesiyle aradığını bulamamıştı. Chrysler’ın çoğunluk hissesini elden çıkaracak olan DaimlerChrysler’ın tekrar eskisi gibi sadece Daimler adını alabileceği, bunun hissedarlar kurulunun kararına bağlı olduğu bildiriliyor. BİRLEŞMELERİN TEMPOSU DÜŞTÜ ABD’nin en büyük şirketi Exxon, Mobil’i satın aldı. Daha önce de İngiliz sermayeli BP ABD’li Amoco ile birleşme kararı almıştı. Aol ile Time Warner evliliği de ses getirdi. Önce Ukraynalı Kyvoriznstal’i alan Mittal Steal, daha sonra en büyük rakibi ve sektörün ikinci büyük şirketi Arcelor’u satın aldı. Oyak’ın Ermedir’i alması da sektördeki büyük ortaklıklardan biri olarak değerlendirildi. Koç Grubu, bankacılıkta önce Unicredito ile ortaklık kurdu, ardından bu ortaklık Yapı Kredi’yle evlendi. Carrefour, Gima ile Migros Tansaş ile ortaklık kurdu. Citi Group Akbank’la evlendi. Otomotivde 15 yıl içinde 60 olan üretici firma sayısı birleşmelerle 20’ye indi. Sektör içinde ağırlığı olan PeugeotCitroen, VolkswagenAudiSeatSkoda birleşmelerini 1998 yılında Daimler BenzChrysler birleşmesi izledi. İlk Linea, sendika başkanına teslim Ekonomi Servisi Bursa’da üretilerek 3 kıtaya ihraç edilen, C sınıfı yeni Sedan Fiat Linea’nın üretim bandından çıkan ilk aracı Türk Metal Sendikası Başkanı Mustafa Özbek’e teslim edildi. Linea, Fiat Auto ve Koç Holding ortaklığı ile TOFAŞ’ın Bursa’daki fabrikasında Türk işçi ve mühendisi tarafından üretiliyor. Törene katılan Tofaş CEO’su Ali Pandır, Fiat Linea’nın, Türkiye yollarına çıktığı 3 Mayıs’tan bu yana 10 günde 2 bin adet sipariş aldığını söyledi. Bu arada Türk otomotiv sektörü bu yılın ilk dört ayında geçen yılın aynı dönemine kıyasla 193 binden fazla otomobil üretirken, toplam üretimini de 336 bine kadar çıkardı. Toplam satış 149 bin olurken geçen yıla göre yüzde 29 azaldı. Otomobil satışları ise aynı dönemde yüzde 32.6 azalarak 80 bin adete geriledi. İthalatın pazar payı yüzde 69 gibi çok yüksek bir oranda gerçekleşti. İş Bankası’nda 367 milyon YTL net kâr Ekonomi Servisi Aktif büyüklüğü 78.6 milyar YTL ’ye ulaşan Türkiye İş Bankası’nın; 2007 yılının ilk çeyreğindeki brüt kârı 694 milyon YTL olurken, karşılıklar sonrası net kârı ise 367 milyon YTL olarak gerçekleşti. Türkiye İş Bankası AŞ Genel Müdürü Ersin Özince, İş Bankası’nın belirlediği progra Ersin Özince. ma uygun olarak 2006 yılının ikinci yarısında olduğu gibi, 2007 yılının ilk çeyreğinde de kârlı ancak temkinli büyümeyi öngören bir risk yönetimi yaklaşımını ve aktif kalitesinin korunmasına dönük stratejisini sürdürdüğünü açıkladı. M A L İ Y E Y A Ş A M I N D A N / M U S T A F A P A M U K O Ğ L U pamukm?superonline.com Geçen hafta Erzurum’a Doğu Anadolu Tarımsal Üreticiler ve Besiciler Birliği’nin çalışmalarını incelemeye gittim. Olağanüstü çalışma ve sonuçları görünce ülkem adına çok umutlandım. Bugün bunları sizinle paylaşmak istiyorum. Doğu tarımını örgütlemek, Doğu Anadolu üreticilerini mağduriyetten kurtarmak için Nazmi Ilıcalı öncülüğünde kurulan bu birlik 3500 üyesi ile çok önemli işler yapmaya başlamış. Nazmi Ilıcalı emekli bir edebiyat öğretmeni. Bir aydın ve ülkesine çok bağlı. Her şeyin cevabının halktan alınabileceğine inanan bir demokrat ve sosyal girişimci. Onun yaptıklarını ve projelerini incelerken hayranlık duymamak mümkün değil. Organik tarımı ilk kez başlatan o. Organik tarıma başlamadan önce Erzurum’da Et Balık Kurumu’nun özelleştirilmesini engelleyen, Kemal Derviş zamanında kapatılmak istenen Ziraat Bankası şubelerinin tasfiye edilmemesi için binlerce köylüyü örgütleyen ve bunu başaran da o. Şimdi kendisini tarıma adamış durumda ve kurduğu bu birlik çalışmalarıyla bölgesel rekabette Doğu Anadolu üreticisinin katma değer yaratmasını sağlayan bir tarımcı. Böyle girişimciler ve yurtseverleri görünce ülke geleceği için umutlanıyorsunuz. Ama bu umudu yaşatan Erzurum’un bir de umutsuzluk ve karamsarlık yara Organik Tarım ve Bir Sosyal Girişimci tan diğer yüzü var. Sosyal demokrat partilerin halkla diyaloğu yok. Halkın derdini dinleyen, çiftçinin mağduriyetine çözüm arayan hiç kimse yok. Bütün kaleler teslim edilmiş. Kapı kapı dolaşan, onlara yardım elini(!) uzatanlar çalışmalarının semeresini almış durumdalar. Zaten Başbakan’ın seçim kampanyasına Erzurum’dan başlaması da boşuna değil. Bütün bunun yanında ortada çırpınan, bölgesine ve ülkesine siyasilerden çok daha katkıda bulunan Nazmi Ilıcalı ve arkadaşları var. Bu ekip ilginç şeyler yapıyor. Başta Erzurum’u organik tarımın merkezi yapmayı başarmışlar. Organik tarım nedir? Üreticilerin çevre ve insana zararlı kimyasal gübre ve tarım ilacı kullanmadan, kontrol ve sertifikasyon kuruluşu denetiminde üretim yapmalarına, ürettiği ürünleri organik ürün sertikası ile belgelendirmelerine denmektedir. Organik tarım nasıl doğdu? Bilindiği gibi kimyasal gübreler yalnızca bitkiyi besler. Fakat bunu yaparken toprağın yapısında önemli hasarlar oluşturur. Bu nedenle bir süre geçince de gübre işe yaramaz hale gelir. Kimyasal tarım ilaçları ise tüm canlıları yok etmektedir. Faydalı canlılar yok olunca zararlı canlıların çoğalması için elverişli ortam doğmaktadır. Bu ilaçlar bitkiye zarar veren böcekleri yok ederken, bitkinin bünyesine geçerek insanlara zarar vermektedir.. İnsan vücuduna giren bu ilaçlar, her türlü hastalığa sebep olmakta ve ölümlerin artmasına yol açmaktadır. Kansere yol açan hadise şöyle gerçekleşiyor: Kansere sebep olan en önemli madde vücuttaki nitrattır. Çok ürün almak için tarlasına amonyum nitrat gübresi atan üreticinin elde ettiği buğdayda bu maddenin kalıntısı kalıyor. Bu buğdaydan üretilen ekmeği tüketen bir anne bebeğine süt verdiğinde, bu süt ile bebeğe nitratı geçirmekte ve bebeğin kanser tehlikesi içine girmesine sebep olmaktadır. İşte Avrupalı bunu anlayınca organik tarımı desteklemeye başladı. Her şeyde bizi sömüren Batı, kendi sağlığı söz konusu olunca tarımcı ülkelere hibeler yaparak organik tarımın gelişmesini amaçlıyor. Erzurum nasıl organik tarımın en elverişli bölgesi oldu? Ülkemizde bölgeler arasında sosyoekonomik farklılıklar vardır. Tarımsal yönden farklılığı yaratan en önemli etmen coğrafi konumdur. Ülkemizde bazı bölgeler deniz seviyesinde olup bu ralarda kâr ve don olaylarına rastlanmaz. Bu nedenle bu bölgelerde topraktan 3 veya dört ürün alınır. Buna karşılık Erzurum gibi yüksek rakım ve karın etkili olduğu yerlerde yılda ancak bir kez ürün alınır. Üç dört ürün alan çiftçi ile Doğu Anadolu çiftçisi aynı faiz oranından zirai kredi kullanır, aynı fiyattan mazot alır. Bunun yanında verimlilik farkı da cabası. Gelişmiş bölge çiftçisi ekmiş olduğu 1 kg. tohumla 35 40 kg. ürün alırken, gelişmemiş bölgenin çiftçisi 1 kg. tohumdan 57 kg. ürün almaktadır. İşte bu dengesizliği gidermek, ancak organik tarımla mümkün. Organik tarım yapmak da 150 gün kar altında kalan Erzurum ve Doğu bölgesinin toprağında daha olanaklı. Doğu Anadolu Birliği birçok projeye daha girmiş Bu birlik, yukarıda belirttiğimiz bölgesel farklılıkları giderecek, katma değeri bölgede bırakacak birçok projeye girmiş ve girmek için çalışmalara başlamış durumda. Sevgili okuyucular bir taraftan bu çalışmalar, sosyal girişimciler, ülkesi için çırpınan insanlar, bir taraftan günlük yaşam derdindeki halkın kapısını aşındıran, onun duygularına seslenen, ona yardım eden, erzak ve kömür veren siyasi anlayış, bir diğer yandan halktan kopuk sosyal demokratlar ve yaklaşan 22 Temmuz. Gel de işin içinden çık... DUYURU GMİS’nin 56/05/2007 tarihinde yapılan 8. Olağan Genel Kurulu’nda, sendika zorunlu organlarına aşağıda ad ve soyadları yazılanlar seçilmişlerdir. Genel Kurul’da Ana Tüzüğün 22. Md.’nin (d) bendinin birinci cümlesi kalarak devamındaki cümlelerin iptal edilmesiyle değişiklik yapılmıştır. 2821 Sayılı Sendikalar Kanunu’nun 9. maddesi gereğince ilan olunur. SENDİKA ZORUNLU ORGANLARINA SEÇİLENLER: Adı Soyadı: Sendikadaki Görevi: Mesleği YÖNETİM KURULU ASİL ÜYELERİ: Ramazan Denizer Genel Başkan Motorcu Rahmi Yaman Genel Bşk. Yrd. Barutçu Dursun Oğuz Genel Bşk. Yrd. İş Etütçüsü Mustafa Dağlıoğlu Genel Sekreter Ser. Şefi DAK Muharrem Sarıçam Genel Mali Sekreter İlk Yardım Gör. Ramis Muslu Genel Teşk. Sek. As. Mad. Eyüp Alabaş Genel Eğitim Sekreteri Nakliyatçı SENDİKA DENETLEME KURULU ÜYELERİ: Tuncer Topçu Denetleme Kurulu Üyesi Fehmi Kahveci Denetleme Kurulu Üyesi Raif Akbulut Denetleme Kurulu Üyei SENDİKA DİSİPLİN KURULU ÜYELERİ: İbrahim Ertürk Disiplin Kurulu Üyesi İsmail Demircan Disiplin Kurulu Üyesi Serdar Çetin Disiplin Kurulu Üyesi Şahin Özcan Disiplin Kurulu Üyesi Ali Dibekli Disiplin Kurulu Üyesi TC KADIKÖY 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ 2006/805 Vas. Tayini Mahkememizce verilen 03.04.2007 tarih, 2006/805 E., 2007/269 K. sayılı karar ile Cemal ve Fatma Zekiye kızı, İstanbul1923 doğumlu, NEZAHAT BABANER TMK 405. maddesi gereğince vesayet altına alınarak kendisine 1949 doğumlu SELMİNUR GÜZEY vasi olarak tayin edilmiştir. 12.04.2007 (Basın: 24815) SULTANHİSAR İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2002/14 Tal. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: TAPU KAYDI: l Aydın ili Sultanhisar ilçesi, Uzunlar köyü, 136 ada, 2 parselde kayıtlı 190,14 m2 yüzölçümünde avlulu kargir ev. ÖZELLİKLERİ: Taşınmazın içerisinde alt katı depo, üst katı konut olacak şekilde düzenlenmiş, betonarme sistemle yapılmış 2 katlı bir yapı bulunmaktadır. Depo olarak düzenlenmiş bölüm 120 m2 alanlı olup yalnızca dış duvarları örülmüş, yapı üzerinde başkaca bir işlem yapılmamıştır. Kaba inşaat halindedir. Yapı dışı sıvasız ve boyasızdır. Ortak merdivenle irtibatlandırılmış, elektrik ve sıhhi tesisatı mevcut olup kullanılır durumdadır. Yapım şekliyle 3A özelliğindedir. Köy yerleşim alanı içerisinde merkeze yakın, yol cephesi mevcut konut yapmaya elverişli durumdadır. İMAR DURUMU: Köy sınırları içerisinde 3194 S,Y. doğrultusunda konut yapmaya elverişlidir. MUHAMMEN BEDELİ: 58.026,24 YTL. Satış şartları: 1 1. Satış 15/06/2007 günü saat 10.0010.10 arasında Sultanhisar İcra Dairesi önünde; açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen değerin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla 25/06/2007 günü aynı yerde aynı saatlerde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla %40 artırana ihale olunur. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve %10 faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2002/14 Tal sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. İİK. m.126 (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. (Basın: 24768) İkametgâh Adresi: Yayla Mah. İhsan Soyak Sok. 36 D. Apt. 7/CZONGULDAK Kepez Mah. Solak Sok. Kdz. EREĞLİ Güney Mah. Emek Cad. Mert Sok. No: 14 İNCİVEZ ZONGULDAK Bahçelievler Mah. Hacımemiş Sok. Ayfer Apt. Kat 2 D. 8 ZONGULAhmetoğlu Köyü DEVREK Yayla Mah. Fener Cad. TTK. Lojmanı Kat 2 ZONGULDAK Eski Mh. Sok No: 16 DEVREK YALOV A AİLE MAHKEMESİ ESAS NO: 2004/258 KARAR NO:2004/670 Davacı Abdulhadi Yüzüak vekili tarafından davalı Maria Yüzüak aleyhine mahkememizde açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, davalı adına PTT kanalı ile tebligat yapılamamıştır. Davalının açık adresinin davacı tarafça bilinmediği, yapılan tüm araştırmalara rağmen tebligata yarar açık adresinin tespit edilemediği anlaşılmıştır. Davacı Abdulhadi Yüzüak ile davalı Maria’nın Yalova Aile Mahkemesinin 30.12.2004 tarih ve 2004/258 esas2004/670 karar sayılı ilamı ile boşanmalarına ilişkin olarak verilen ilamın tebliği yerine geçerli olmak üzere yayımdan itibaren bir ay içinde temyiz hakkından faydalanabileceği hususu İLANEN TEBLİĞ OLUNUR. 24/04/2007 (Basın: 24786) Başmadenci Bilgi İşlem Kazmacı Çınartepe Mah. Aydıntepe Sok. No: 17 G ZONGULDAK Kılıç Mah. Buselik Sok. TTK. Loj. 2172/D Kozlu/ZONGULDAK Tepebaşı Mah. Ahmet Galatalı Sok. No: 67 ZONGULDAK Hazırlık İşçisi Lavvar Yıkayıcısı Pano Ayak Üretim Nakliyat Mekanizasyon Karaelmas Dağdelen Sok. No: 3 ZONGULDAK Binelli Evler A 7 Blok No: 102 ALAPLI Merkez Mah. Şans Cad. No: 19 KOZLU/ZONGULDAK Yeşilyurt Köyü Kozcağız BARTIN Mithatpaşa Mah. Rüzgarlımeşe Sok. No: 18A ZONGULDAK MUSTAFA DAĞLIOĞLU Y. Genel Sekreter TC TERME SULH HUKUK MAHKEMESİ İLAN ESAS NO: 2005559 RAMAZAN DENİZER Y. Genel Başkan GENEL MADEN İŞÇİLERİ SENDİKASI GENEL BAŞKANLIĞI Davacı İçişleri Bakanlığı tarafından davalı Serkan KUYU aleyhine açılan alacak davasının karara çıktığı, davalının adresinin tespit edilip karar tebligatı yapılamadığından ilanen ilamın tebliği gerektiğinden; Karar içeriğinden, davanın kabulü ile, 837,56 YTL alacağın 18.04.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verildiği, işbu kararın ilan tarihinden itibaren temyiz hakkının olduğu, aksi takdirde 8 gün sonra kesinleşeceği ilanen tebliğ olunur. 04.09.2006 (Basın: 44300) CUMHURİYET 13 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear