24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 MART 2007 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erdoğan ‘Söz vermedik’ derken Başbakanlık ‘çalışmaların sürdüğünü’ belirtiyor POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA 5 AKP’nin ‘türban’ planı EMİNE KAPLAN Gülen, ABD ve Kuzey Irak... Eğitim Öğretim Birliği Yasası’nın altını oyanlar televizyon ekranlarında, gazetelerin köşelerinde “28 Şubat”ı, “postmodern darbe” olarak değerlendirip her biri demokrasi nutukları çekmeyi sürdürüyorlar... Bunların çoğunu tanıyorum... 12 Eylül 1980 askeri darbesini ayakta alkışlamışlardı... Cuntacıların başı Kenan Evren’le Antalya Orduevi’nde kadeh tokuşturmuşlardı... Bazıları, Türkİslam Sentezi temeline dayalı eğitim ve kültür politikalarını Kenan Evren’le yaşama geçiren Başbakan Turgut Özal’ı ayakta alkışlamışlardı... Fethullahçılar, Nakşiler Turgut Özal döneminde palazlandılar; Kenan Evren’in öncülüğünde dinci vakıflar aracılığıyla okullar açtılar... 12 Eylül 1980 darbesi tarikatlara, şeyhlere, şıhlara, Güneydoğu’da aşiretlere, toprak ağalarına dokunmadı... Kenan Evren ve arkadaşları 12 Eylül’le birlikte “Kürt İslam Sentezi”nin gelişmesini sağladı; Turgut Özal’ın ANAP’ı 1983 seçimlerinde tek başına iktidara geldikten sonra Türk ve Kürt İslam Sentezi’ne dayalı “Milliyetçi Mukaddesatçı” yapılanma ivme kazandı... 28 Şubat 1997’den sonra ABD’ye kaçan Fethullah Gülen bugün polis örgütünde, bürokraside etkindir!.. Özel eğitim kurumlarında söz sahibi olan Fethullahçılar, bankacılıkta, sanayide önemli yol almışlardır... Fethullahçı medyanın durumunu ise tartışmaya gerek yok... Fethullahçıların ABD desteğinde özellikle Orta Asya’da geliştiğini, oradan Afrika’ya uzandığını, son beş yıldır ise Avrupa ülkelerinde örgütlendiğini kaç kez yazdım anımsamıyorum... Bugün Fethullahçılar Türk Silahlı Kuvvetleri’nden 28 Şubat’ın öcünü almak için Nakşilerle birlikte hareket ediyorlar... Hatırlatayım.. 28 Şubat 1997’de Nakşi şeyhi Esat Coşan Avustralya’ya, Fethullah Gülen ABD’ye kaçmıştı... ??? Türkiye’yi beş yıldır yöneten AKP iktidarı NakşiSüleymancıMilli Görüş şemsiyesi altında değil mi? Güneydoğu milletvekillerinin tümünün Fethullahçı olduğunu bilmeyen yok!.. Bu milletvekilleri aynı zamanda Türk İslam Sentezi’ne dayalı Milliyetçi Mukaddesatçı... MHP ve ANAP eğilimli milletvekilleri de var AKP Grubu’nda... ABD merkezli hareket içinde olanların Güneydoğu milletvekilleri olduğu konuşuluyor TBMM kulislerinde... Peki Güneydoğu milletvekilleri Kuzey Irak’ı nasıl görüyorlar: “Kuzey Kürdistan...” Milliyet gazetesi 50 yılı aşkın süredir “laikdemokratikyurtsever” çizgide bir yayın politikası izler... Sedat Ergin’in Genel Yayın Yönetmeni olmasından sonra bu çizgi daha da keskinleşti... Şimdi bir soru: “Milliyet’in Ankara Temsilcisi Fikret Bila’nın yazısı vatan hainliği miydi?” Tayyip Bey öyle gördü!.. Çünkü Tayyip Bey, demokrasiyi, basın özgürlüğünü oldum olası içine sindiremiyor... Bu bakış Fethullahçıların, Nakşilerin, Süleymancıların, Milli Görüşçülerin ortak yanıdır... Barzani’den sonra ABD Dışişleri Bakanı Rice da baklayı ağzından kaçırıp “Kürdistan” vurgusu yapmadı mı? Kuzey Irak’ta PKK’nin var olduğunu saklamaya gerek yok. Zaten Barzani de bunu söylemeye başladı. Terörist eylemler Kuzey Irak’tan gelişirken, Kuzey Irak’ta bağımsız bir Kürt devletinin kurulması için zaman kollanıyor. Kuzey Irak yönetimi Hakkâri’den ‘Diyarbakır’dan, Batman’dan lise mezunu öğrencilere burs verip bölgeye getiriyor. Barzani’ye göre Kerkük bir Kürt kentidir... Bu sözler özellikle Güneydoğu’da ilgi topluyor, Barzani’ye destek giderek artıyor. DTP Diyarbakır İl Başkanı Hilmi Aydoğdu açık açık şöyle diyor: “Kerkük’e yapılacak müdahaleyi Diyarbakır’a yapılmış sayarız!” ??? Bu ne demek oluyor? Büyük Kürdistan düşü!.. Türkiye, İran, Irak (Kuzey) ve Suriye’den toprak istemi, sınırların değiştirilmesi... Yani ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi’nin bir adımı... Böyle bir projeyi ABD, İngiltere, İsrail ve bazı AB ülkeleri destekliyor!.. Mesud Barzani, NTV’de Mete Çubukçu’nun sorularını yanıtlarken ne demişti: “Bağımsızlık Kürtlerin en doğal hakkıdır. Komşularımızın bu fikre kendilerini alıştırmaları gerekir...” Ardından eklemişti Barzani: “Kerkük Kürdistan’ın kalbidir. Kerkük bir Irak kenti ve Kürdistan’ın parçasıdır. Bir Kürt kentidir.” Fethullahçılar da aynı görüş içindeler mi, değil mi? Acaba ABD’de yaşayan Fethullah Gülen bu konuda ne düşünüyor? Cem Uzan’ın davası ? İstanbul Haber Servisi Genç Parti (GP) Genel Başkanı Cem Uzan ve 16 sanığın, “Mavi Ulaştırma AŞ’den GP’ye 19 milyon 750 bin YTL kaynak aktarılarak Siyasi Partiler Kanunu’na muhalefet edildiği’’ iddiasıyla yargılandığı davada, bilirkişi raporu hazırlanarak dosyaya konuldu. Raporda, “Mavi Ulaştırma AŞ tarafından giderleştirilen parti seçim harcamalarına ait kayıtların bir kısmının sonradan geriye dönük olarak sistemde kamufle edilmesinden dolayı resmi beyannameleri etkilememesi için grup şirketleri tarafından düzenlenen sahte faturaların geriye yönelik olarak girişinin yapılarak gizlenmesi istenmiştir’’ denildi. ANKARA Her fırsatta türban yasağının kaldırılması gerektiğini savunan, yargının bu konuda verdiği kararları gözardı eden ve AİHM’nin kararlarını da eleştiren AKP hükümetinin, okullarda türban serbestisi getirmek için çalışma yaptığı ortaya çıktı. Başbakanlık’tan TBMM Dilekçe Komisyonu’na gönderilen yazıda, “Hükümetimizin kendi yaşam alışkanlıkları ve gelenekleri içerisinde farklı giyim tercihleri olan bireylerin yakınmalarının ortadan kaldırılması yönündeki çalışmaları sürmektedir” denildi. Daha önceki hükümetler döneminde Dilekçe Komisyonu’na bu konuda yapılan başvurulara, yasa ve yönetmelikler örnek gösterilerek yanıt verilmişti. ? Başbakan Tayyip Erdoğan, türban yasağının kaldırılması için söz vermediklerini belirtirken Başbakanlık’ta yasağın kaldırılması için çalışma yapıldığı ortaya çıktı. Başbakanlık’tan TBMM Dilekçe Komisyonu’na gönderilen yazıda, “Hükümetimizin kendi yaşam alışkanlıkları ve gelenekleri içerisinde farklı giyim tercihleri olan bireylerin yakınmalarının ortadan kaldırılması yönündeki çalışmaları sürmektedir” denildi. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, önceki gün bir televizyon kanalında yaptığı “2003 seçimlerinde hiçbir zaman ‘biz gelince bu işi çözeceğiz’ diye kimseye vaat etmedim. Başörtüsü oy değil, özgürlük meselesidir. Ben sözde yapmıyorum, ailece yaşamımızda uyguluyoruz. Bu yeterli mi, değil. Türban yüzünden Türkiye’yi germeyeceğiz. Burada toplumsal mutabakat, yüzde 100 olmasa bile var. Toplumun var, ama kurumsal mutabakatta sıkıntı var. Bu yoksa, bunu yapamazsınız. Kurumlar da bu noktada geçmişteki bazı yanlışlardan dolayı payı olanlar ‘Yaptığımız yanlıştı’ diyor ya, inanıyorum ki belli süre geçince ‘Yanlış yaptık’ diyecekler” açıklaması, türbanla ilgili tartışmaları yeniden gündeme taşıdı. yona sunduğu “Okullarda uygulanan başörtüsü yasağının kaldırılması” istemini içeren bir dilekçeyi Başbakanlık’a gönderdi. Başbakanlık’tan komisyona gönderilen cevabi yazıda, başvurunun incelendiği belirtilerek “Hükümetimizin, kendi yaşam alışkanlıkları ve gelenekleri içerisinde farklı giyim tercihleri olan bireylerin yakınmalarının ortadan kaldırılması yönündeki çalışmaları sürmektedir” denildi. Ancak yapılan çalışmanın içeriği konusunda herhangi bir bilgi veril ‘Çalışmalar sürüyor’ Erdoğan, “Türban yüzünden Türkiye’yi germeyeceğiz” demesine karşın hükümetin türban yasağının kaldırılması yönünde bir çalışma yapıldığı ortaya çıktı. TBMM Dilekçe Komisyonu, bir vatandaşın komis medi. Başbakanlık’tan gelen yazı, 7 Şubat 2007 tarihinde karar olarak komisyon kayıtlarına geçti. Daha önceki hükümetler döneminde de okullardaki türban yasağının kaldırılması yönünde TBMM Dilekçe Komisyonu’na başvurular oldu. DSPMHPANAP hükümeti döneminde bu başvurular karşısında yasa ve yönetmelikler anımsatılmıştı. Milli Eğitim Bakanlığı, bu dönemde imamhatip liselerindeki türban yasağının kaldırılması istemli bir başvuruya “Bütün ortaöğretim kurumlarında olduğu gibi, imam hatip liselerinde de Milli Eğitim Bakanlığı ve Diğer Bakanlıklara Bağlı Okullardaki Görevlilerle Öğrencilerin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik hükümleri uygulanmaktadır” yanıtını vermişti. C HP’Lİ ALİ TOPUZ: ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Görüşme iki haftadır yapılmadı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan arasındaki haftalık olağan görüşmeler iki haftadır gerçekleşmiyor. Başbakan Erdoğan’ın son iki haftadır, haftalık görüşmenin yapıldığı perşembe günleri Ankara dışındaki programlara katılması dikkat çekiyor. Cumhurbaşkanı Sezer ile dünkü haftalık görüşmesini yapmayan Erdoğan, toplu konut açılışlarına katılmak için Adıyaman’a gitti. 22 Şubat’ta da İstanbul’da çeşitli toplantılara katılmıştı. Rice, baklayı ağzından çıkardı ? ABD Dışişleri Bakanı, KDP Başkanı Barzani ve Erdoğan’ın söylemlerindeki ortaklığın Büyük Kürdistan Projesi’nin uygulamaya konulduğunu gösterdiğini belirten Ali Topuz, DTP’yi de iç kargaşa yaratmaya çalışmakla suçladı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kuzey Irak’a ilişkin açıklamalarına işaret ederek “Büyük Kürdistan Projesi uygulamaya konulmuştur. Rice baklayı ağzından çıkardı” dedi. Topuz dün düzenlediği basın toplantısında, KDP Başkanı Mesud Barzani, ABD Dışişleri Bakanı Rice ve Başbakan Erdoğan’ın son açıklamalarının birbiriyle ilişkilendirilerek değerlendirilmesi gerektiğini, DTP kongresindeki gelişmelerin de bunlara eklenebileceğini vurguladı. ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi’nin ardından Büyük Kürdistan Projesi’ni uygulamaya koyduğunu kaydeden Topuz, “Türkiye, Suriye, İran, Irak topraklarında bağımsız bir Kürt devleti projesinin ilk aşaması olarak Kuzey Irak’ta bir çekirdek devlet kurulacak. Rice, ağzından baklayı çıkardı” dedi. Topuz, DTP kongresinde “Hedefimiz Kuvayı Milliye” açıklamaları yapıldığını, İstiklal Marşı okunmadığını aktarırken “İstiklal Marşı saygıdeğer bir anlam taşımıyor onlar için. Atatürk onlar için saygıdeğer bir anlam taşımıyor” diye konuştu. DTP’nin Türkiye’de bir “iç kargaşa” yaratma niyetinde olduğunu dile getiren Topuz, Erdoğan’ın “Beni ilgilendiren Kürdistan tanımı değil” sözlerine de tepki gösterdi. Topuz, şu görüşleri dile getirdi: “Bir ülkenin başbakanı ülkenin birliğini savunmalı. ‘Beni ilgilendirmez, beni ilgilendiren öldürülen Müslümanlar’ diyor. Millet kavramı yerine, ümmet kavramını tercih ediyorlar.” Açık bırakılan rögar, bu kez de 5 yaşındaki yavrumuzun canını aldı. ‘Öcalan’ın sağlığı normal’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın avukatlarının müvekkillerinin saç teli tahlilinde kronik zehirlenme bulgularına rastlandığı iddiaları üzerine açıklama yapan Adalet Bakanlığı, “Öcalan, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edilen kişilerin yararlandığı tüm haklardan yararlanmaktadır. Bugüne kadar ciddi bir sağlık problemi olmamıştır’’ denildi. musakart@yahoo.com ‘Bugünü farklı dokuyacağız’ 10 yıl geçmesine rağmen 28 Şubat tartışmalarının sürmesini eleştiren Başbakan Erdoğan, ‘Düne takılıp kalmayacağız, dünün yanlışlarından ibret alacağız’ dedi ADIYAMAN (Cumhuriyet) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 28 Şubat’ın 10. yıldönümüyle ilgili olarak “Dünün yanlışlarından ibret alacağız, bugünü farklı dokuyacağız, yarına bir başka zenginlikle gireceğiz” dedi. Erdoğan, Adıyaman’da Hükümet Konağı önündeki alanda düzenlenen, TOKİ konutları, 12 okul, 7 sağlık ocağı, pompaj 1. kısım inşaatı ve bazı özel sektör tesislerinin toplu açılış törenine katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada 28 Şubat’ın yıldönümüne değindi. 10 yıl geçmesine karşın halen bu konunun tartışıldığını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “10 yıl öncesinin maalesef bugüne uygulanması gibi yanlışlarla uğraşıyorlar. Yanlıştan ibret alınır. Biz düne takılıp kalmayacağız. Dünün yanlışlarından ibret alacağız, bugünü farklı dokuyacağız, yarına bir başka zenginlikle gireceğiz. İşte bizim iktidarımızın anlamı budur. Bütün bunları yaparken ülkemize bir toplumsal mutabakat, bir kurumsal mutabakat, bunları da olgunlaştırmaya çalışıyoruz.’’ DTP kongresine soruşturma ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, önceki gün yapılan Demokratik Toplum Partisi (DTP) 1. Olağanüstü Kongresi’ne ilişkin, parti yönetimi ve divan kurulu üyeleri hakkında soruşturma başlattı. Savcılık kongre ile ilgili belge ve görüntüleri inceledikten sonra, suç unsuru bulunması halinde dava açılıp açılmayacağına karar verecek. Danıştay ve gazetemize yönelik saldırıların faillerine 4’er kez ağırlaştırılmış müebbet istendi hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Savcıdan örgüt vurgusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay ve gazetemize yönelik saldırılarla ilgili davada esas hakkındaki görüşünü açıklayan savcı Salim Demirci, tetikçi Alparslan Arslan ile 3 sanığın “anayasal düzeni cebren ortadan kaldırmak için silahlı örgüt kurmak ve yönetmek’’ suçundan 4’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmalarını istedi. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın dünkü duruşmasına, tutuklu sanıklar Alparslan Arslan, Erhan Timuroğlu, Aykut Metin Şükre, Süleyman Esen, Osman Yıldırım, İsmail Sağır, Tekin Irşi ve avukatları, saldırıda hayatını kaybeden Danıştay 2. Daire Üyesi Mustafa Yücel Özbilgin’in ailesinin avukatları, Cumhuriyet gazetesi Mayın tuzağı: 2 yaralı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Mardin’in Nusaybin ilçesinde arazi arama ve tarama faaliyetine katılan 2 uzman çavuşun, terör örgütü PKK/Kongra Gel mensuplarınca araziye döşenmiş mayına basarak yaralandığı bildirildi. Yaralıların Diyarbakır Asker Hastanesi’nde tedavi altına alındığı belirtildi. ? Savcı Salim Demirci, esas hakkındaki görüşünde sanıkların anayasal düzeni ortadan kaldırmak için örgüt kurduklarına vurgu yaparken gazetemiz avukatının saldırıda kullanılan bombalarla ilgili araştırma istemi mahkeme heyeti tarafından reddedildi. nin avukatı ile Danıştay Başkanlığı’nın avukatı katıldı. Duruşmada esas hakkındaki görüşünü açıklayan savcı Salim Demirci, sanıklar Arslan, Yıldırım, Irşi, Sağır ve Timuroğlu’nun “kamu kurumlarında başörtüsü kullanılamayacağına ilişkin kararı nedeniyle bir daha aynı veya benzer konularda kararlar vermelerine engel olmak amacıyla’’ Danıştay 2. Dairesi Başkan ve üyelerine silahlı saldırıda bulunmak konusunda eylem ve fikir birliği yaptıklarını kaydetti. Savcı, sanık Alparslan Arslan’ın, “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmak, yerine başka bir düzen getirmek, bu amaçla örgüt kurmak ve yönetmek’’ ve “Danıştay 2. Dairesi Başkanı Mustafa Yücel Özbilgin’i yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmek ve daire üyelerini yaptıkları kamu görevi nedeniyle öldürmeye teşebbüs etmek’’ suçlarından 4’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi. Savcı, diğer sanıklar Osman Yıldırım, İsmail Sağır ve Erhan Timuroğlu’nun aynı kapsamda 4’er kez ağırlaştırılmış müebbetle cezalandırılmalarını talep etti. Savcı, sanıklar Salih Kurter ve Aykut Metin Şükre’nin 5 yıldan 10 yıla kadar, Süleyman Esen’in ise 10 yıldan 22 yıla kadar, Tekin Irşi’nin 30 yıldan 75 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. Demirci, sanık Ayhan Parlak hakkında üzerine atılı suçu işlediğine dair yeterli delil bulunmadığından beraatına karar verilmesini talep etti. Gazetemiz avukatı Bülent Utku, soruşturma sırasında gözaltına alınan ve hakkında takipsizlik kararı verilen Muzaffer Tekin’in işyerinde bulunan MKE yapımı iki adet el bombasının, Cumhuriyet’e atılan bombaların modelleriyle aynı olduğuna işaret etti. Utku’nun saldırıda kullanılan bombalarla ilgili araştırma istemi mahkeme heyeti tarafından reddedildi. CUMHURİYET 05 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear