24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 27 EKİM 2007 CUMARTESİ 6 HABERLER Meclis Başkanı Toptan, açıklamaları inandırıcı olmayan Washington’ın Türkiye’yi oyaladığını söyledi ‘ABD, terörü cesaretlendiriyor’ ? TBMM Başkanı Toptan, diplomatik Türkiye’nin ciddi şekilde oyalandığını belirterek, “ ‘Türkiye’ye hâlâ diplomatik yolları denemelisiniz’ diyenlerin söz ve davranışları, ciddi şekilde terör örgütünü cesaretlendirmektedir’’ dedi. Toptan, Danıştay’ın sansürü kaldırmasıyla ilgili olarak “Devletin bir kurumu olarak Danıştay’ın biraz daha dikkatli hareket etmesi gerekirdi” diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Köksal Toptan, AB ülkeleri ve ABD’nin “diplomatik yolları deneyin” diyerek terör örgütünü cesaretlendirdiğini belirterek Türkiye’nin ciddi şekilde oyalandığını söyledi. ABD’li gazetecilerin terör örgütünün karargâhına giderek görüşmeler yapabilirken ABD’nin “Terör örgütüyle bağlantı kuramıyoruz” açıklamasının inandırıcı olmadığını kaydeden Toptan, ABD’nin yol ayrımında olduğunu söyledi. TBMM Başkanı Köksal Toptan, NTV’de gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı. Toptan, Türkiye’nin ciddi şekilde oyalandığını, bütün diplomatik yolları denediğini söyledi. Toptan, “Üzülerek ifade etmek gerekir ki ‘Türkiye’ye hâlâ diplomatik yolları denemelisiniz’ diyenlerin söz ve davranışları, ciddi şekilde terör örgütünü cesaretlendirmektedir’’ diye konuştu. Bu açıklamalar olmasa, terör örgütünün bu denli bir hareket alanı bulamayacağını kaydeden Toptan, “Bunu söyleyenlerin artık iyi niyetine Türkiye inanamamaktadır’’ dedi. TP TARİHİ BİR FIRSATI KAÇIRDI’ ‘D “DTP, rehin askerlerle çağrı gelmesi halinde harekete geçilebileceğini söyledi. Bir şeyler yapmak için çağrı mı gelmesi gerekir’’ yönündeki soruyu yanıtlarken Toptan, “Masum insanları orada tutan güçlere, Türkiye’de söyleyebilecek bir şeyi olan varsa, bunu, bugün söyleyecek. Kimin çağrısını, niçin bekleyecek’’ diye sordu. DTP’yi eleştiren Toptan “Üzülerek ifade etmek gerekir ki, terörü lanetleyen açıklamalarına rağmen, terör örgütüyle ilgili çok net beyanları yok” dedi. Danıştay’ın basına uygulanan sansür kararının yürürlüğünü durdurmasını üstü kapalı eleştiren Toptan, “Beklenirdi ki Danıştay, RTÜK’ten veya hükümetten bir savunma istesin. Danıştay, terörü çok yakından tanıyan bir organımız. Devletin bir kurumu olarak Danıştay’ın biraz daha dikkatli hareket etmesi gerekirdi” diye konuştu. CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Kuramcılık Taslamak “Kuram”, teori karşılığında bulunmuş bence çok güzel bir sözcük.. “Teorisyenlik taslamak” da diyebilirdim, ama bunu yeğliyorum. Kırklı ya da daha önceki yılların solcuları arasında nasıldı bilmem, fakat bizim gençliğimize rastlayan bin dokuz yüz altmışlı yıllarda hepimiz biraz kuramcı kesilmiştik. Biraz dediysem, kimilerimiz için bu fena halde böyleydi… Öyle ya, “Kapital”i olmasa bile (zaten tam metin çevirisi yapılmamıştı henüz) Marx’tan ve Engels’ten yapıtlar okumuştuk. Lenin’in neredeyse bütün yapıtlarını okuma olanağı bulmuştuk. Ardından Mao, Dmitrov, Enver Hoca, Mariguella ve başkaları ve bizimkilerin Asya Tipi Üretim Tarzı kuramları geldi… Böylece hemen hepimiz, o kuşağın bütün ateşli gençliği, ülkeyi kurtarmanın düşünsel donanımına sahip olduğumuza inanmıştık. Ama sonrasında olup bitenler bunun hiç de böyle olmadığını gösterdi. Ülkeyi de dünyayı da okumamızda ciddi yanlışlarımız, eksiklerimiz, hatalarımız vardı… Ve sonra hepimiz, bunu bir biçimde ödemek zorunda kaldık… ??? Yukarıdaki satırlar, içlerinden biri olmakla her zaman övünç duyduğum altmışlı yıllar gençliğine yönelik bir eleştiri değil, sadece bir saptayımdır… Genç insanın enerjisine, atılganlığına hiçbir zaman itirazım olmadı, bugün de yok. Bugünlerden geçmişe baktığımda yanlış olduğunu düşündüğüm şey, kuramcılık iddiamızdı. Çünkü bu iddiada bulunmaya ne yeterli bilgi donanımımız, ne de deneyim birikimimiz vardı. Yine de gençliğin her davranışı az çok hoşgörüyle karşılanabilir, karşılanmalı da. Fakat bugünün, üstelik hiç de genç sayılamayacak kimi kuramcıları, daha doğrusu kuramcılık taslayıcıları, beni hoşgörüye yer bırakmayacak ölçüde rahatsız ediyor. Onlardan kimileri, belki de altmışlı yıllardaki gençliklerinde edindikleri kimi alışkanlıklarını, bugün en yoz ve sorumsuz biçimde sürdürmekteler. Hemen her konuda en ufak bir mantıksal irdelemeye dayanamayacak kof düşünce ve savlarını, kurammış edasıyla ileri sürerek kuramcılık taslamaktalar… ??? Düşünceleri yüz binlere ulaşan bir köşe yazarının en büyük ölçüde sorumluluk taşıması gerektiğini birçok kez yazdım. Köşe yazarı, eğer bir konunun gerçekten uzmanı değilse, o konuda kuramcılık taslamamalı; o konuya ilişkin düşüncelerini, duygularını, önerilerini, bir kuramcı edasıyla değil; düşünce, duygu, öneri olarak yazma olgunluğunu, sağduyusunu, erdemini gösterebilmelidir. PKK ve sınır ötesi operasyonu konusunda yazılıp söylenenleri bu düşünceme bir örnek olarak vermek istiyorum. Ben bir savaş kuramcısı değilim, PKK uzmanı değilim, ordumuzun donanımı vb. konularda da fazlaca bilgim yok. Bu nedenlerle de sınır ötesi operasyonuyla ilgili söyleyebileceklerim ancak bir dilek, duygu, öneri olabilir. Dileğim, savaşa, ölüme karşı olan her normal insan gibi, var olan sorunun savaşsız, ölümsüz çözülebilmesi… Peki bu olamıyorsa? Onlarca genç insanımız alçakça pusularda birbiri ardına öldürülmekteyse? Toplumsal vicdan ayaklanmışsa? O zaman, en haklı bir savaşın bile hiçbir zaman kuşku duyulamayacak acı sonuçları konusunda kaygılarımı bir aydın ve insan olarak dile getirsem ve bu anlamda savaş karşıtı olmanın sonuçlarını göze alsam da, kendimde, ‘’Aman dikkat, belki de PKK bunları Türkiye’yi sınır örtesi operasyonuna çekmek amacıyla yapıyor’’ gibi, en ucuzundan, basit, kanıtsız, dayanaksız, işporta işi sözlerle kuramcılık taslama hakkını görebilir miyim? Çünkü insana sorarlar: Nereden biliyorsun? Sen PKK uzmanı mısın? Savaş “stratejisti” misin? Hangi bilgilere, verilere dayanarak konuşuyorsun? PKK’nin sözcüsü, avukatı mısın? Kendi insanından, toplumundan neden bu kadar kopuksun? Milyonlarca insanın duygusuna, duyarlığına, tepkisine, neden bu kadar duyarsız, bu kadar duygusuz, bu kadar yabancı, bu kadar düşmansın? Kimsin? Nesin? Kendini ne sanıyorsun? Diye sorarlar… Değerli Okurlarım, TÜYAP’ta buluşalım: 27 Ekim Cumartesi 13.00 14.00 imza (Cumhuriyet Standı), 14.00 16.00 imza (Epsilon Standı). 28 Ekim Pazar 13.00 14:00 söyleşi (İnterekspo Salonu), 15:00 imza (Evrensel Standı), 17.00 18.15 söyleşi (Heybeliada Salonu). ZANA YİNE GERİYOR ‘Hiçbir Kürt kardeşini teslim etmez’ Haber Merkezi Eski DEP milletvekili Leyla Zana, terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın halkla iletişim kurabileceği bir yere nakledilmesini isteyerek “O zaman da Kürtler silaha sarılırsa, söz, biz ayaklanacağız. Yapmazsak o zaman teröristiz” dedi. Zana, Kuzey Iraklı Kürtlere de “Kardeşlerinizi vermeyin” diye seslendi. DTP tarafından Diyarbakır’da düzenlenen ve 3 gün sürecek “Demokratik Toplum Kongresi” başladı. Kongre’de Kürtçe bir konuşma yapan eski DEP milletvekili Leyla Zana, Öcalan’dan “Kürtlerin lideri” diye bahsetti. Zana, “Öcalan, halkla iletişim kurabileceği bir yere nakledilirse ve o zaman da Kürtler silaha sarılırsa, söz veriyoruz ki, hepimiz silah tutanın önünde duracak, onlara karşı ayaklanacağız, terörist diyeceğiz. Eğer bunu yapmazsak o zaman biz teröristiz” dedi. Leyla Zana, K. Irak’taki PKK’lilerin Türkiye’ye iadesi taleplerine de değinerek Kuzey Iraklılara “Güneydeki kardeşlerimize sesleniyorlar. Kardeşlerinizin başını bize verin diyorlar. İnanıyorum ki hiçbir şerefli Kürt, kardeşimi teslim edebilirim, diyemeyecek. Haysiyetli ve şerefli hiçbir Kürt, zindanlarda çürümesi için kardeşini teslim etmez” diye seslendi. Türk gençlerinin 24 Ekim’de Brüksel’deki gösterilerine polis sert müdahale etmişti. TürkKürt cepheleşmesinden korkuluyor Avrupa’da tehlikeli tırmanış OSMAN ÇUTSAY/ERDİNÇ UTKU FRANKFURT/ BRÜKSEL Kuzey Irak’a yönelik bir sınır ötesi operasyon tartışmaları çerçevesinde, sadece Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli 2.8 milyonluk bir topluluğun iç huzurunun değil, Alman kamu düzeninin de bozulabileceği uyarıları artmaya başladı. Alman makamlarıyla Alman medya kuruluşlarının PKK’yi terörist olarak nitelemekte çekingen davranmaları, Türk toplumu içindeki tepkilerin daha da büyümesine yol açarken, Almanya’nın birçok kentinde “teröre karşı” başlığı altında gösterilerde, sadece Türk bayrağı taşınması çağrılarına karşın, MHP ile o çizgiye yakın bazı dernek üyelerinin öne çıktığı gözlendi. Hannover, Hamburg, Frankfurt gibi kentlerde daha önce düzenlenen ve bugün de gerçekleştirileceği bildirilen gösterilere karşı, bazı Kürt örgütlerinin de miting hazırlığı içinde olduğu kaydedildi. Önceki akşam ARD’de yayımlanan bir haber programında, PKK’nin sadece kâğıt üzerinde yasak olduğu belirtilerek Almanya’da rahatça “para ve asker” toplayabildiğine dikkat çekildi. Programda, çeşitli görüntüler eşliğinde, Alman makamlarının yasadışı böyle bir örgüt için rahatça para ve asker toplanmasına karşı gerekli önlemleri almamasından yakınıldı. B Belçika’daki bir grup Türk, Türkiye’deki ELÇİKA’DA EYLEMLER YAYILIYOR terör eylemlerine evlerine ve işyerlerine bayrak asarak sessiz tepki gösterirken, gençlerden oluşan bir grubun spontane organize ettikleri protesto gösterilerinin kontrolden çıkmasından endişe ediliyor. 24 Ekim Çarşamba günü Brüksel’de ve Anvers’te izinsiz gösteriler düzenlenmiş, Brüksel’de polisin sert müdahalesine maruz kalan Türk gençleri Türklerin yoğun olarak yaşadıkları mahalleleri savaş alanına çevirmişti. Türkiye’nin Brüksel Büyükelçisi Fuat Tanlay, Türk kökenli siyasiler ve Türk dernek yöneticileri gençleri sağduyulu olmaya çağırıyorlar. ‘PKK’yi kınayamayız’ Bu arada TBMM Başkanı Köksal Toptan’ın partisine yönelik eleştirilerine yanıt veren DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, “Eğer onu söylersek, halk üzerindeki etkinliğimiz kırılır, halktan koparız. Bizim halk üzerindeki etkinliğimizin kırılmasına yönelik bir süreç kimseye yarar sağlamaz. Biz sürece yardımcı olup akan kanın durması için elimizden geleni yapmak istiyoruz” dedi. ORGENERAL BÜYÜKANIT ‘5 Kasım’ı bekliyoruz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Kuzey Irak’a yapılacak sınır ötesi operasyon için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 5 Kasım’da ABD’ye gerçekleştireceği geziyi beklediklerini belirterek “Başbakan’ın dönüşünü bekleyeceğiz. Artık daha fazla oyalanmayacağız” diye konuştu. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Ergin Saygun ile birlikte dün Avusturya’nın Ankara’daki büyükelçiliğinde yapılan milli gün resepsiyonuna katıldı. Orgeneral Büyükanıt, resepsiyonda terörle mücadele konusunda önemli açıklamalar yaptı. Başbakan Erdoğan’ın 5 Kasım’da yapacağı ABD ziyaretinin önemli olduğunu ve artık oyalanmayacaklarını vurgulayan Büyükanıt, şunları kaydetti: “Silahlı Kuvvetler görev verildiğinde sınır ötesi operasyon yapar. Ayrıca ihtiyaç olduğunda biz de talepte bulunuruz. Başbakan’ın ABD seyahati önemli. Onun dönüşünü bekleyeceğiz. Biz Dışışleri ile uyum içinde çalışıyoruz. Halkımızın bize karşı göstermiş olduğu duyarlılık da inanılmaz boyutlarda. Binlerce mesaj geldi. Bunlara tek tek cevap veremedik, topluca teşekkür ettik. Halkımızın Orgeneral Yaşar cenazelerde olgun, duyarlı Büyükanıt. şiddetten uzak bir tavır göstermesi de bizi memnun ediyor.” Büyükanıt, Hakkâri’deki 12 askerin şehit olmasının ardından bölgede yapılan operasyonları anımsatarak “Salı gecesi derslerini aldılar, 35 terörist ölü ele geçirildi” diye konuştu. Milli Güvenlik Kurulu’nun son toplantısında terörü destekleyenlere ekonomik tedbirler uygulanması yönünde tavsiye kararı alındığını belirten Büyükanıt, “Hükümete biz sadece yaptırım tavsiye ediyoruz. Ekonomik açıdan yaptırım kararı alındı. Ama biz şu yapılmalı, bu yapılmalı diye bir şey demiyoruz. Askerle hükümet arasında bir uyumsuzluk varmış gibi gösterilmesi de doğru değil. Devlet bir bütündür” dedi. Orgeneral Büyükanıt, “ABD mi, yoksa Irak mı yükümlülüklerini yerine getirmiyor” sorusunu ise “Herkes üzerine düşen görevi yapmalı. Olay bir terörist faaliyet. Bunu sadece silahlı mücadele olarak görmekle en büyük hatayı yaparsınız” diye yanıtladı. ataol b?cumhuriyet.com.tr Faks: (0212) 343 72 64 CUMHURİYET 06 CMYK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear