26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 6 AĞUSTOS 2006 PAZAR 14 KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr İstanbul Devlet Opera ve Balesi, ‘Ağır Roman’ dans tiyatrosuyla Hollywood’a turneye gidiyor SANATA BAKIŞ SELMİ ANDAK Hollywood’a Türk çıkarması AYÇA TEZER Tarihsel Kadın Dünyada tarih yaratan kadınlar vardır. Dünyada insanlığa hizmet etmiş ve etmekte olan kadınlar vardır. Savaşa hayır diyen, barış isteyen kadınlar vardır. İşte Jeanne D’arc, Madame Curie ve bilinen, hatta varlıkları unutulan kadınlar vardır... Ve politikada, sosyal yaşamda, sanatta ekol yaratmış ve yaratmaya devam eden kadınlar vardır... Varlıkları ile ulus yaratmış ve yeniliklerle, ileri görüşle dünya yaratmaya çalışan, emek veren kadınlar vardır... İşte, bu insanlardan biri, geçenlerde yaşamını yitiren ve arkasında onun görüşlerini paylaşan anılarını, bizlere ancak bırakan, bir kişi idi: Duygu Asena... Evet, Duygu Asena!.. Duygu Asena’yı sadece ‘‘kadın hakları’’nı savunan ve korumak için çaba sarf eden, feminist akımın bir öncüsü olarak tanımlamak ve şimdi ölümünden sonra anılarını incelemek ve yayına iletmek, magazinsel bir tutumdan öteye geçmez ve asıl Duygu Asena’yı tüm kişiliğiyle, anılarıyla değerlendirmek sınırına ulaşmaz! Bu durum çok önemli bir nokta üzerinde oynamaktır. Şimdi, hiç olmazsa Duygu Asena’nın ölümsüz kişiliği, gerçekleriyle incelenerek onun nice niteliklerini tekrar ortaya çıkarmak gerekir. Şöyle ki: Duygu Asena’nın temelden bir özelliği, onun gazeteci karakterini çok araştırmacı, bilgili ve duygulu biçimde taşıyarak yazılarına döktüğü zaman okuyucuda da heyecan uyandırma kabiliyeti idi. Duygu’nun ikinci özelliği: Dünya görüşü olarak Duygu Asena feminist düşüncenin ve kadınerkek eşitliği savunuculuğunun cesur ve ateşli bir emekçisi olarak Aydınlanma Devrimi’nin güçlü bir üyesi sayılırdı. Bu kadın haklarına dayanılarak Fransa’da oy verme ve seçilme hakkı 1944’te tanındı.. Türkiye’de 1934 yılında tanındı... Bir durumu da unutmamak gerek. O da Duygu Asena’nın kız kardeşi İnci Asena’dan gördüğü çalışma desteği idi. Duygu Asena basında yaptığı çalışmaları ile birlikte, kitap olarak yayımlanan eserleriyle de topluma yakınlaşmış bir yazar sayılırdı. Özellikle ‘‘Kadının Adı Yok’’ adlı kitabı, yayımlandığı 1987 yılında ilgi rekoru kırmıştı. Aynı zamanda Türkiye’de ilk kez yasal gösteri sayılan Kadınlar Yürüyüşü, ilk feminist eylem olarak da sayıldı ve ‘‘Dayağa Karşı Yürüyüş’’ niteliğini kazandı.. Duygu Asena 1972 yılında Hürriyet gazetesinde çalışmalarıyla birlikte ‘‘Kelebek’’te muhabirlik ve köşe yazarlığı yaptı. 197678 yıllarında Man Ajans’ta metin yazarlığı görevini üstlenmişti. Sonra Gelişim Yayınları’nda genel yayın yönetmeni oldu. Bu dönemde Sabah, Söz, Güneş, Milliyet, Vatan gazetelerinde yöneticilik, köşe yazarlığı ve söyleşi yazarlığı yaptı... Bütün bu uğraşların yanı sıra Duygu Asena’nın yaşama veda edişinden sonra, ortaya çok önemli bir soru çıkıyor? Bu sorunun da dayandığı konu, ölümsüz insan Duygu Asena için yazılan, çizilen ve yapılan etkinliklerde az çok yer almıyor?! Soralım öyleyse... Duygu Asena’nın yaşam süresinde, sanat ile yakınlığı ve ilgisi neydi, ne kadardı? Bu soruya, tek bir sözle yaklaşalım: Duygu Asena’nın, yurtiçindeki ve yurtdışından konuk olarak gelmiş, en önemli, ünlü ve başarılı sanatçılar ile yaptığı söyleşiler, onlar için yazdığı yazılar ve her türlü etkinlikler, bu sanatçıların eserleri kadar değer taşıyor... İstanbul Devlet Opera ve Balesi, ‘Ağır Roman’ adlı dans tiyatrosu ile 1827 Ağustos tarihleri arasında Hollywood’a turneye gidiyor. Metin Kaçan’ın aynı adlı romanından uyarlanan yapıt, ‘East Side Story/ Doğu Yakası Hikâyesi’ adıyla 2425 Ağustos tarihlerinde Ford Amphitheatre’da Amerikalı sanatseverlerle buluşacak. Librettosunu, koreografisini ve yönetmenliğini Aysun Aslan’ın yaptığı ‘Ağır Roman’, sistemle iletişim kuramayan, kendi koydukları kurallarla yaşayan, alışılmış kalıpların dışındaki toplum dışı insanların dünyasında kopan fırtınaları konu alıyor. Müziği Fahir Atakoğlu’na, dekoru Hayati Ata’ya, kostümü Ayşegül Alev’e, kordobale şefliği Yüksel Ersin’e, ışığı Ahmet Defne’ye ait olan yapıtta İmmine’yi Sibel Sürel Kanberi/Şeyda Sofuoğlu, Berber Ali’yi Alkış Peker, Gili Gili Salih’i Can Tunalı, Reco’yu Selim Borak, Tina’yı Ebru Cansız/Elif Korugan, Eleni’yi Çiğdem Tezcür/Şeyda Sofuoğlu, Reis’i Egemen Kement/ Barış Adikti, Boboli’yi, Mehmet Berge/Onur Tunay, Fil Hamit’i Selçuk Borak/Tayfun Savlıoğlu, Pezo’yu Cem Ü. İndere/ Bahadır Ovacıklı dönüşümlü olarak oynayacaklar. Yapıtta, ayrıca, İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin solist sanatçısı mezzo soprano Jaklin Çarkçı da rol alıyor. Her şeyiyle Türk bir yapıt M etin Kaçan’ın aynı adlı romanından uyarlanan yapıt, ‘East Side Story/ Doğu Yakası Hikâyesi’ adıyla 2425 Ağustos tarihlerinde Ford Amphitheatre’da Amerikalı sanatseverlerle buluşacak Fotoğraf: BARIŞ ACARLI olarak 50 kişilik bir kadroyla Hollywood’da her şeyiyle Türk bir yapıtı sahneleyeceğiz. Bu bir ilk. Bu nedenle çok ayrı bir misyonumuz var. İlk olmanın sorumluluğunu, heyecanını yaşıyoruz. Dünyaya Türkiye’den güzel, kaliteli ve seviyeli işler çıktığını göstereceğimize inanıyorum. Arkadaşlarıma güveniyorum. Hepsi en üst seviyede sanatçılar’’ diyor. Başından beri Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Meriç Sümen’in çok destek olduğunu dile getiren Soysal, projeyi Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın maddi desteğiyle gerçekleştirdiklerini vurguluyor. İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin bu yıl, kurulduğundan bu yana yakalamış olduğu en üst çizgide olduğunu söyleyen Soysal, ge lecek sezonda da bu yükselişini sürdüreceğini belirterek sözlerine şöyle devam ediyor: ‘‘Önümüzdeki sezon için dünyanın en zor operalarından biri olan Strauss’un ‘Elektra’ operasını repertuvarımıza aldık. ‘İstanbul’ adlı bir bale çalışmamız da olacak. Önümüzdeki sezon daha birçok yenilikler düşünüyoruz.’’ ‘Ağır Roman’ın Hollywood yol Oyunculardan rolleri üzerine yorumlar... İminne rolünü oynayan başkoreograf yardımcısı Sibel Sürel Kanberi, oyunculuk gücü gerektiren bir rol olduğu için ilk başlarda çok zorlandığını dile getiriyor. Hollywood’da temsil vermenin İstanbul Opera ve Balesi’ne ve onlara çok gurur verici olduğunu ve çok heyecanlı olduklarını sözlerine ekliyor. Ailenin küçük oğlu Gili gili Salih’i canlandıran Can Tunalı, Türkiye’den daha önce hiçbir topluluğun Hollywood’a gidip böyle bir gösteri yapmadığını, bunun çok önemli olduğunu belirterek bu temsillerden sonra dünyanın değişik ülkelerinden de teklifler gelmesini umduklarını belirtiyor. Berber Ali rolündeki Alkış Peker, bu rolün en çok zevk aldığı rollerden biri olduğunu ve oyunculuk yönü güçlü olduğu için kariyerini geliştiren bir yanının bulunduğunu vurguluyor. Hollywood’da bu yapıtı sahnelemekten büyük heyecan ve mutluluk duyduğunu sözlerine ekliyor. Ailenin büyük oğlu Reco rolünde olan Selim Borak ise Türkiye’nin arka, karanlık ve fazla ön plana çıkmayan yönlerini gösterdiklerini belirtiyor. Kendilerinin değil, dansın, balenin ön plana çıkmasına çalıştıklarına değinen Borak, herkese Türkiye’de böylesine güzel şeylerin yapılabildiğini göstereceklerini söylüyor. Hem bestecisi, hem koreografı, hem oyuncuları, hem yazarı.. kısacası her şeyiyle Türk olan bir yapıtın ilk kez Amerika’da devlete bağlı bir sanat kurumunun kendi programına girerek sahneleneceğinin altını çizen İstanbul Devlet Opera ve Balesi Müdürü Kerim Soysal, ‘‘İstanbul Devlet Opera ve Balesi larına düşmesinin öyküsünü şöyle anlatıyor yapıtın koreografı Aysun Aslan: ‘‘Her şey Alev Baymur’un ‘Ağır Roman’ın videosunu Los Angeles County Art Commission’a vermesiyle başlıyor. Los Angeles County Art Commission videoyu çok beğeniyor ve bizi Ford Amphitheatre’da sahneye çıkmamız için davet ediyor. Dikkatinizi çekerim biz bir Türk gecesine gitmiyoruz. Biz Hollywood’un önemli bir tiyatrosunun programına girerek onun sonsuz reklam olanaklarından yararlanarak orada Türkiye’yi temsil edeceğiz. Bu bir ilk. Bu hepimizi çok heyecanlandırıyor. Biz çok iyi dansçılardan, idari ve teknik ekipten kurulu ve kendine çok güvenen bir takımız. Orada yapımcılığımızı da UniCvisions üstleniyor. 50 kişilik bir kadroyla gidiyoruz.. ama Amerika’dan da elemeyle belirlenecek 22 sanatçı bize katılacak. Oraya bir hocamızı yolladık. Bize katılacak olan Amerikalı sanatçıları o seçecek.’’ Kordobale şefi Yüksel Ersin ve Turne Koordinatörü Müdür Danışmanı Tülin Yitik de, ekip arkadaşlarına çok güvendiklerini ve başarılı olacaklarından emin olduklarını dile getiriyor ve bu projenin gerçekleşmesine katkıda bulunan herkese çok teşekkür ediyorlar. Aynı zamanda yapıtta başrollerden birini oynayan Başkoreograf Selçuk Borak ise bu turne için büyük bir özveriyle çalıştıklarını dile getiriyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: ‘‘İlk olmanın zorlukları var. Bu zorlukları aşabilmek için sürekli çalışıyoruz. Şu anda Hollywood’a gitmek için gün sayıyoruz. Eksiklerimizi toparlamaya, düzeltmeye çalışıyoruz. Ben burada Fil Hamit’i oyunuyorum. Çok sevdiğim rollerden biri. Ayrıca biz bu oyunda aile boyu oynuyoruz. Kadroda eşim, oğlum ve gelinim de var. Yani ailece biz buradayız’’. 3. Uluslararası İstanbulMekânTiyatro Fesitivali bugün başlıyor Festivale 24 ülkeden 27 tiyatro topluluğu davet edildi. Arap Dünyası, Türk Dünyası, Balkanlar, Avrupa ülkeleri ve Amerika kıtasından tiyatro toplulukları İstanbul’un büyülü atmosferinde bir araya gelecek. OYUNCU VE YÖNETMEN Zekai Müftüoğlu bugün toprağa veriliyor Kültür Servisi Usta yönetmen, oyuncu ve seslendirme sanatçısı Zekai Müftüoğlu, geçirdiği kalp krizi sonucu cuma gecesi 57 yaşında yaşamını yitirdi. Devlet Tiyatrosu sanatçısı Müftüoğlu’nun cenazesi bugün Haseki Sultan Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip Hasdal Mezarlığı’nda toprağa verilecek. NTV ve Discovery Channel’da çeşitli belgeseller ve ‘İpucu’ programını seslendiren sanatçı Müftüoğlu, ‘Kurtlar Vadisi’ dizisinde ‘Akrep Bekir’ rolüyle izleyici karşısına çıktı. İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda ‘Kuvayi Milliye’ ve son alarak da Bakırköy Belediye Tiyatroları’nda ‘Teneke’ adlı oyunlarda rol alan Zekai Müftüoğlu, Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’nde öğretim üyeliği görevini sürdürüyordu. Müftüoğlu, 19881989 sezonunda İstanbul Devlet Tiyatrosu tarafından sahnelenen, Luigi Pirandello’nun ‘Altı Kişi Yazarını Arıyor’ oyununun yönetmenliğini üstlenmişti. Bob Dylan’dan yeni albüm ? Kültür Servisi 2001 yılında çıkarmış olduğu ‘Love and Theft’ adlı albümünün ardından efsanevi Amerikan folkrock sanatçısı Bob Dylan’ın, ‘Modern Times’ albümü dünyada 28 Ağustos’ta, ABD’de ise 29 Ağustos’ta piyasaya sunulacak. Albümde, Dylan ve turne ekibi tarafından geçtiğimiz kış kaydedilen 10 yeni şarkı bulunuyor. 44’üncü albümü olma özelliği taşıyan ‘Modern Times’ta Bob Dylan, şarkıları seslendirmenin yanısıra gitar, klavye ve armonika da çalıyor. 24 Mayıs’ta 65.yaşını kutlayan Dylan, altı hafta süren Kuzey Amerika turnesini geçen ay Florida’da noktalamıştı. Makedonya Hırvatistan Tiyatroya uzanan ipekten yol... Kültür Servisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nca düzenlenen 3. Uluslararası İstanbul Mekân Tiyatro Festivali, bugün ‘İpekten Tiyatroya’ adlı gösteri ve ‘IV . Murat’ adlı oyunla başlıyor. 15 Ağustos’a kadar sürecek olan festivale 24 ülkeden 27 tiyatro topluluğu davet edildi. Arap Dünyası, Türk Dünyası, Balkanlar, Avrupa ülkeleri ve Amerika kıtasından tiyatro toplulukları İstanbul’un büyülü atmosferinde bir araya gelecek. Farklı ülkelerin, farklı coğrafyaların tiyatrolarını İstanbul’da buluşturmayı hedefleyen 3. Uluslararası İstanbul Mekân Tiyatro Festivali’ne bu yıl ilk kez katılacak ülkeler Sudan, Katar, İran, Pakistan, Litvanya, Sırbistan, Hırvatistan, Azerbaycan, Bulgaristan. ‘‘Doğu ve Batı sarkacında, farklı dinlerin, ülkelerin, dillerin ve milletlerin tiyatro topluluklarının oyunlarını, ‘Dostluk ve Barışa Köprü’ temasıyla İstanbul’un tarihi mekânlarında izleyiciyle buluşturmayı’’ amaçlayan festival, bu yıl ‘‘Ruh Zamanda, Beden Mekânda Devinir’’ sloganını taşıyor. Farklı kültürler buluşuyor Genel sanat yönetmeni M. Nurullah Tuncer tarafından belirlenen tematik alan ve mekânlarda yürütülen festivalin bu yılki esin kaynağı, Doğu’dan Batı’ya doğru geli şen, ekonomik temelleri olmasına karşın önemli bir kültürel kaynaşma da sağlayan İpek Yolu... Festivalin açılış gösterisi ‘İpekten Tiyatroya Yeniden Köprü’ bir diyardan diğerine uzanan, birinden aldığını ötekine ulaştıran nice masalların, efsanelerin beşiği Doğu ile Batı arasında, dil, din, kültür, sanat, felsefe taşıyıcılığı da üstlenmiş bu tarihi İpek Yolu’nu konu alıyor. Gösterinin kurgu ve yönetimi, genel sanat yönetmen yardımcısı Eftal Gülbudak ve Ümran İnceoğlu’na ait. Gösteride İstanbul Büyükşehir Belediyesi teknik personelinin yanı sıra İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları ÇocukGenç Eğitim Birimi mezun ları, Fatih Belediyesi Tiyatro Topluluğu, İki Kalas Bir Heves Tiyatro Topluluğu ve Anatole Sokak Oyuncuları Curcunabazlar görev alıyor. Festival, Asya ve Avrupa kıtaları arasında coğrafi bir bağlaç, aynı zamanda tarih ve kültür köprüsü konumunda olan İstanbul’la tiyatro sanatı aracılığıyla farklı kültürler arasında yeni yollar bulmayı; bu yollarda bugün bütün dünyanın ortak arayışı olan ‘Barış’a ulaşmayı amaçlıyor. Tarihi Galata Köprüsü, Ihlamur Kasrı, Harbiye Açıkhava Tiyatrosu, Beylerbeyi Sarayı, Sultanahmet Meydanı ve Taksim Meydanı’nda sahnelenecek olan oyunlar ücretsiz izlenebilecek. Yazı Değirmenleri yayında ? Haber Merkezi Kurucu kadrosunda Özlem Sarak Amet, Esra Esma Kutengin, Özlem Özyurt, Ceyda Yılmaz, Melike Günay, Nermin Otay’ın bulunduğu ‘‘Yazı Değirmenleri’’ adlı internet dergisinin 5. sayısı yayımlandı. Derginin bu sayısında Cem Akaş’la yapılan bir röportajın yanında Kadir Aydemir’in şiiri de yer alıyor. Siteye ‘‘www.yazidegirmenleri.com’’ adresinden ulaşılabilir. Selçuklu Mezarlığı kazı çalışmaları kitap oluyor Kültür Servisi kitap halinde baSelçuklu döneminsılmasının söz kode ‘Kubbetül İsnusu olduğunu billam’ denilen 3 şedirdi. hirden biri olan AhDoç. Dr. Karalat’ın tarihi Selçukmağaralı, seramik lu Mezarlığı’nda ve kaya yerleşim devam eden kazı çayerlerinin, Ahlışmalarının sonuçlat’taki tarihi meları, kitap halinde zarlardan sonra, yayımlanacak. Tariilçeyle ilgili çok hi Selçuklu Mezarönemli unsur ollığı Kazısı Başkanı Ahlat’ın tarihi Selçuklu Mezarlığı’nda devam eden kazı çalış duğunu söyledi. ve Gazi Üniversite maları Doç. Dr. Nakış Karamağaralı başkanlığında sürüyor Ahlat’ta 1967 yısi Mimarlık ve Mülında başlayan ve hendislik Fakültesi Mühendislik Bölümü Öğre 1991 yılına kadar süren bir kazı döneminin oltim Üyesi Doç. Dr. Nakış Karamağaralı, Ahlat’ın duğunu belirten Doç. Dr. Karamağaralı, bu Türk ve İslam tarihi açısından çok önemli bir yer dönemdeki bütün mimari buluntuları bir başolduğunu, mezarlıkta devam eden kazıların da ka kitap olarak toparlamayı hedeflediklerini bilbunu ortaya koyduğunu söyledi. Tarihi Selçuk dirdi. Doç. Dr. Karamağaralı, Ahlat ile ilgili lu Mezarlığı’nda, kazı çalışmaları hakkında ga yayınların artmasının, ilçenin dünya çapında zetecilere bilgi veren Doç. Dr. Karamağaralı, tanınmasına da katkıda bulunacağını sözleriAhlat’ın seramikleri ve kaya yerleşim yerlerinin ne ekledi. SONUÇLAR 20 EYLÜL ’DE AÇIKLANACAK TJK 7. Resim Yarışması başlıyor... Kültür Servisi Türkiye Jokey Kulübü, geleneksel resim yarışmalarının 7.’sini bu yıl düzenliyor. Sanatsal ve kültürel birikimimize katkıda bulunmak ve Türk sanatına özgün eserler kazandırmak amacıyla düzenlenen yarışma, aynı zamanda geleneksel bir kültür olgusu olan at yarışlarından yola çıkarak at sevgisini gündemde tutmayı hedefliyor. Konusu ‘At, At Yarışı, At Yetiştiriciliği ve Hipodromlar’ olan yarışmaya tüm amatör ve profesyonel sanatçılar, daha önce hiçbir yarışmaya katılmamış ve sergilenmemiş yapıtlarıyla katılabilecekler. Yapıtlar tuval üzerıne yağlıboya ve akrilik teknikleriyle hazırlanacak ve 111 Eylül 2006 tarihleri arasında İstanbul Veliefendi Hipodromu Türkiye Jokey Kulübü Müzesi ile Ankara 75’inci Yıl, İzmir Şirinyer, Adana Yeşiloba ve Bursa Osmangazi Hipodrom müdürlüklerine elden teslim edilecek. Birinciye 12.500 YTL, ikinciye 9.000 YTL, üçüncüye 7.000 YTL ve 4.000 YTL’lik 3 adet mansiyon ödülünün verileceği yarışmada Seçici Kurul tarafından sergilenmeye değer görülen yapıtlar, daha sonra TJK tarafından düzenlenen sergide sanatseverlerin beğenisine sunulacak. (www.tjk.org) CUMHURİYET 14 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear