24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
7 NİSAN 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER ‘Silahsız bir şekilde gelirsin, masada her şeyini konuşursun’ sözleri kafa karıştırdı 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Erdoğan’dan masa daveti ‘Hükümet, yönetemiyor’ ? İstanbul Haber Servisi DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, DYP İstanbul İl Örgütü’nde Beyazıt, Gedikpaşa ve Çevresi Esnafları Derneği yöneticileriyle, esnafın sorunlarını dinledi. Dernek Başkanı Ali Kemal Şahin, esnafın krize sürüklendiğini ve 1 milyon insanı istihdam eden bölgede, AKP’li yöneticilerin ‘‘gerilim politikası’’ uyguladığını söyledi. Ağar ise, ‘‘İstanbul artık işsizliğin ve güvensizliğin simgesi haline geldi. Hükümetin yönetememe gibi bir sıkıntısı var. Süreç sandığa taşınıyor’’ dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, DTP Eşbaşkanı Ahmet Türk’ün ‘‘terörün tanımıyla’’ ilgili açıklamalarını değerlendirirken ‘‘Eğer legal bir yaşamın içerisindeyseniz, demokratik bir yaşam sürmek istiyorsanız, zaten kaçmaya, göçmeye gerek yok. Elde bir silahla dolaşmaya gerek yok. Silahsız bir şekilde, gelirsin masada her şeyini konuşursun’’ dedi. Başbakan’ın dikkat çeken bu sözleri PKK’ye silah bırakma çağrısı olarak yorumlandı. Akşam saatlerinde açıklama yapan Başbakanlık Sözcüsü Akif Beki ise Erdoğan’ın sözlerini “düzeltmeye” çalışarak DTP’yi adres gösterdi. Erdoğan, Türkiye Süt Et Gıda Üreticileri Birliği’nin (SETBİR) olağan genel kuruluna katıldıktan sonra Hilton Oteli’nden ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir ga PKK ve DTP... Bir hafta önce televizyonlarda gördüğüm görüntüler geliyor aklıma... İçimden bir şeyler kopuyor... Diyarbakır’da, Batman’da yaşları 1518 arası değişen çocuklar işyerlerinin camlarını kırarken ne düşünüyorlar? Bu intikam ve nefret duygularının nedeni nereden kaynaklanıyor? İşte tam o sırada DTP’nin Siirt İl Başkanı Murat Avcı çevresindeki topluluğa konuşuyor... Nasıl bir konuşma bu!.. Kin, intikam ve nefret!.. Kime karşı? Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne karşı, Türklere karşı!.. Üstelik bir iç savaş kışkırtmacılığı yapıyor DTP İl Başkanı... Türkleri ve Kürtleri kanlı hesaplaşmaya girmiş bir düşman gibi görüp, çevresindeki yaklaşık 200 kişiye şöyle sesleniyor: ‘‘Esnaf kepenk kapatacak, çocuklar okula gitmeyecek...’’ Güneydoğu ve Doğu Anadolu yoksulluğun, işsizliğin en yoğun olduğu iki bölge... Buralarda doğru dürüst yatırım yok... Iğdır’dan Van’a, Batman’dan Elazığ’a, Diyarbakır’dan Şanlıurfa’ya dek tüm bölgede genç nüfus ya meydanlarda ya da kahvelerde... İş yok, güç yok!.. Iğdır Ovası’nda üretilen ürün elde kalıyor; Ardahan’da, Erzurum’da hayvancılık can çekişiyor... Bu yüzden bölgede etnik milliyetçilik ivme kazanıyor, PKK’nin güdümünden çıkamayan DTP halkı başkaldırıya çağırıyor... ??? Son dört gündür Güneydoğu’da ortalık durulmuş gibi görünse de sakın inanmayın... Kültürel hakların tanınması gibi sözler giderek bir başka boyuta taşınıyor, genel af ilan edilmesi ve Apo’nun salıverilmesi Washington’da konuşulmaya başlanıyor... Televizyon kanallarında yapılan tartışmaları izliyor musunuz? Artık kimi belediye başkanları, gazeteciler, aydınlar, DTP’liler, PKK’nin bir terör örgütü olduğunu söylemekten özellikle kaçınıp ‘‘dağdaki gerilla’’ diye konuşuyorlar... Kapalı kapılar ardında konuşulanlar ilginç... Deniyor ki: ‘‘Türklerle Kürtlerin Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu ulusu olduklarının anayasaya yazılması...’’ Tartışmalar Brüksel’de de yapılıyor, Türkiye’nin PKK’yle aynı masaya oturması isteniyor... PKK ile dirsek temasında olan kimi Avrupalı milletvekilleri, ‘‘ETA ve IRA’’ örneğinden yola çıkıp PKK’nin silah bırakması koşullarının ‘‘genel af’’la sağlanabileceğini gündeme getiriyorlar... PKK’nin, DTP’nin aracılığıyla istediklerinin siyasi olduğu bir gerçek... Kültürel haklar, Kürt kimliğinin anayasal ve yasal güvenceye alınması, Kürtçenin eğitim dili olması istemleri şimdilerde pek ağırlık kazanmıyor... Tek istek şu: ‘‘Genel af!..’’ Apo, İmralı’dan çıkacak ve DTP’nin başına geçecek... Peki bu gerçekleşmezse ne olacak? PKK, Türkiye’de kanlı bir süreci başlatacak... Tüm bunlar yaşanırken Kanada ve ABD Büyükelçiliği’nde görevli iki kişi DTP’yi ziyaret ediyor, Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk’la görüşüyor. ??? Üç gün önce Oral Çalışlar Cumhuriyet’te şöyle yazmıştı: ‘‘Süreç öyle görünüyor ki; DTP’li yöneticilerin ve DTP’li belediye başkanlarının baskı altına alınmasını, tutuklanmalarını beraberinde getirecek. Yasal temsilciler bertaraf olabilirler. PKK’nin böyle bir süreci planlamış olması mümkün!’’ Vay sen misin bunları yazan!.. Oral Çalışlar’a Ülkede Özgür Gündem gazetesi, ‘‘En büyük provokasyon’’ başlığıyla saldırdı. PKK yandaşı gazete Oral Çalışlar’ın ne JİTEM’ciliğini bıraktı, ne de kontrgerillacılığını... Demek ki PKK kendisi gibi düşünmeyen, şiddete karşı çıkan Türk ve Kürt herkesi ‘‘hain’’ olarak görüyor!.. Burada şunu söylemek istiyorum: ‘‘PKK, Türkiye’yi kan gölüne çevirmek istiyor. Elbet gücü yeterse...’’ Eli kanlı canilerin ne yapmak istediklerini kimi DTP’liler de biliyor, aydınlar da... PKK şiddet peşinde... PKK, Diyarbakır’da, Batman’da işsiz ve yoksul insanlarımızın çocuklarını sokağa döküp kan ırmağında umut arıyor... Ama nafile!.. ? Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin DTP Eşbaşkanı Türk’ün ‘terörün tanımı yapılsın’ sözlerini anımsatması üzerine, “Elde silahla dolaşmaya gerek yok. Silahsız bir şekilde masaya gelirsin, her şeyi konuşursun. Bu siyasi parti de bu noktada bir defa PKK’nin bir terör örgütü olduğunu kabul etmek durumundadır’’ dedi. zetecinin, DTP Eşbaşkanı Türk’ün, ‘‘Terörün tanımı yapılsın’’ şeklindeki görüşünü anımsatması üzerine Erdoğan şunları söyledi:‘‘Terörün ne olduğu açık ve net bellidir. Her şeyden önce illegal bir örgütün bu ülke içerisinde ülkemizin mevcut yapısı üzerinde acımasızca insanlarımıza karşı mayın döşemek suretiyle.. top tüfek acımasızca... Esnafa karşı yediden yetmişe, tüm insanlarına karşı nerede, ne zaman, nasıl olacağı belli olmayan bir şekilde uygulamış oldukları bu silahlı eylemler, bombalama hareketleri... Bunlar terör değil de nedir? On binlerce insanın öldürüldüğü, katledildiği ülkede bunu yapanlar terörist değil de nedir? Siz kalkacaksınız bunları müdafaa edeceksiniz. Eğer legal bir yaşam içindeyseniz demokratik bir yaşamı, hayatı sürdürmek istiyorsanız zaten kaçmaya, göçmeye gerek yok. Elde silahla dolaşmaya gerek yok. Silahsız bir şekilde masaya gelirsin, her şeyi konuşursun. Bu siyasi parti de bu noktada bir defa PKK’nin bir terör örgütü olduğunu kabul etmek durumundadır. Bunu AB ülkeleri, ABD kabul etmiştir. Yani bunların hiçbiri bu işi bilmiyor, anlamıyorlar, sadece bir siyasi parti mi anlıyor?’’ yorumlandı. Başbakanlık Sözcüsü Akif Beki ise akşam saatlerinde AA’ya açıklama yaparak Başbakan’ı ‘‘düzeltmeye’’ çalıştı. Beki, ‘‘Sayın Başbakan’ın mesajı gayet açıktır. Bu mesajın muhatabı da bir yandan demokratik düzen içerisinde siyaset yapmak iddiasında bulunurken diğer taraftan Sayın Başbakan’ın vurguladığı gibi keyfi tanımların arkasına saklanarak terör örgütü ve onun silahlı eylemlerini reddetmekten, kınamaktan kaçınanlardır” dedi. Erdoğan, önceki gece de Kanal 7’de yayımlanan ‘‘Sözün Özü’’ programında, Nazlı Ilıcak’ın sorularını yanıtladı. DTP eşbaşkanlarının kendilerine ran Beki DTP’yi adres gösterdi Erdoğan’ın bu sözleri, terör örgütü PKK’ye ‘‘Silah bırak, oturup konuşalım’’ mesajı olarak ‘Hilafet çağrısı’ davası başladı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara’da yapılan bir gösteride ‘‘hilafet çağrısı yaptıkları’’ gerekçesiyle gözaltına alınan 14 kişinin yargılanmasına başlandı. Sanıklar, gösterinin Ankara Valiliği’nin izni ile yapıldığını ve konuşmalardan valiliğin haberi olduğunu savunurken eylemlerinin ‘‘sadece düşüncelerini açıklamaktan ibaret olduğunu’’ iddia etti. Ankara 10. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada yargıç, sanıklara, gösteride yapılan konuşmalarda ‘‘Çözüm hilafet, tek kurtuluş hilafet, cehennemin ateşi hilafetle kesilecek’’ ve benzeri ifadelerin kullanıldığının tespit edildiğini söyledi. devu vermemesinin ardından ‘‘Hamas’ı kabul etmişti’’ açıklaması yaptıklarının anımsatılması üzerine Erdoğan, ‘‘Bunlar birbirinden farklı şeyler. Bir defa Türkiye’de buralar işgal atında olan yerler mi?” diyerek DTP’lilerin ‘‘elmayla armudu karıştırdığını’’ söyledi. Erdoğan, ‘‘Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’a çok sıkı bir şekilde sahip çıktınız. Burada ‘Surda delik açtırmam’ mantığıyla mı hareket ettiniz, yoksa gerçekten Unakıtan’ın iftiraya uğradığını mı düşünüyorsunuz’’ sorusu üzerine de Erdoğan, şöyle konuştu: ‘‘Burada biz kârzarar hanesine bakarız. Kâr, devletten yana ağır basıyorsa burada biz ısrarlı oluruz. Maliye Bakanı da bütün bu olanlardan ciddi manada rahatsızdır. Hatta bana gelip ‘istifa edeyim’ bile dedi. Burada zamanlamayı medya değil, arkadaşım kendi belirler, ben belirlerim. ’’ M EKTUP TEPKİSİ ‘Önce bu hayatı yaşasınlar’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AB parlamenterlerinin Diyarbakır’daki olaylarla ilgili güvenlik güçlerinin tutumunu eleştiren mektubuyla ilgili olarak ‘‘Verilmesi gereken platform olduğunda gereken cevabı vereceğiz’’ dedi. Erdoğan, Türkiye Süt, Et, Gıda ve Üreticileri Birliği’nin (SETBİR) Olağan Genel Kurulu’na katıldıktan sonra Hilton Oteli’nden ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, ‘‘AB parlamenterlerinden bir mektup geldiği’’ yönündeki sorusu üzerine Başbakan Erdoğan şunları kaydetti: ‘‘Bana gelmiş böyle bir mektup yok. Şu anda böyle bir mektup yok, görmedim. Şu anda anlattığınız şekliyle ve dün (önceki) akşam arkadaşların getirdiği haber bültenlerinden duydum. Bu tür mektubu gönderenlerin kişisel kanaatleridir. Bir defa şu anda bizim güvenlik güçlerimiz, polisimiz, jandarmamız, askerimiz, hiçbir ülkede görülmemiş bir yaklaşım ve hoşgörü uygulanmıştır. Yaralanma, ölüm pahasına... Nitekim dün (önceki gün) yine bir polisimiz, beş askerimiz şehit oldu. Bunlar açık, ortada. Bu tür mektup yazan veya yazma gayreti içinde olanların önce bu hayatı yaşamaları lazım. Kimse kalkıp Türk polisine, askerine, jandarmasına bu şekilde yakıştırmalar yapmasın. Bunlara da bizler kalkıp sürekli cevap yetiştirme gayreti içinde olmayacağız. Verilmesi gereken platform olduğunda gereken cevabı vereceğiz.’’ Ceza İnfaz Tüzüğü ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adalet Bakanlığı’nca hazırlanan Ceza İnfaz Kurumları Tüzüğü, Resmi Gazete’de yayımlandı. Tüzüğe göre, çıplak arama sırasında ‘‘bedene dokunulmaması’’ için özen gösterilecek. Beden çukurlarındaki arama ise cezaevi hekimince yapılacak. Personel, hükümlü veya yakınlarından, her ne ad altında olursa olsun, para ve hediye alamayacak, vermeyecek veya bunlarla alımsatım işlemleri yapmayacak. Hükümlülerin yaşam hakları ile beden ve ruh bütünlüklerini korumak üzere her türlü koruyucu önlem zorunlu olacak. Irak’ın işgali Erdoğan, önceki gece de bir televizyon kanalında dış politik gelişmeleri değerlendirdi. Irak’ta sürecin BM şemsiyesi altında işlemesini gönlünün arzu ettiğini, ancak olayın çok farklı bir zemine kaydığını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu: ‘‘Korkumuz Irak’ta bir sivil savaşın geliyor olması. Bu hiç hoş değil. Bunun tehlike boyutu çok büyük olur. Bize yansıması olmasını istemeyiz, beklemeyiz.’’ ‘Gazeteciler terörist statüsünde yargılanıyor’ Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Orhan Erinç, çok sayıda gazetecinin Terörle Mücadele Yasası’na (TMY) muhalefet ettikleri gerekçesiyle ‘‘terörist’’ statüsünde yargılandığını belirtti. ‘‘Öldürülen Gazeteciler Günü’’ kapsamında TGC Başkanı Orhan Erinç ve bir grup cemiyet üyesi, ilk basın şehidi Serbesti gazetesi başyazarı Hasan Fehmi’yi Divanyolu Caddesi’nde Sultan Mahmut Türbesi bahçesindeki mezarı başında törenle andı. 1909’da öldürülen Hasan Fehmi’nin mezarına çelenk bırakan TGC Başkanı Erinç ve üyeler daha sonra saygı duruşunda bulundular. Erinç yaptığı konuşmada, bugüne dek 62 gazetecinin şehit edildiğini belirterek ‘‘Devlet yöneticilerinden yasa değişikliği sırasında ifade özgürlüğünü sınırlayan, basın mensuplarının ‘terörist’ statüsünde yargılanmalarına yol açabilecek düzenlemelerden kaçınmalarını istiyoruz’’ dedi. Törenin ardından Erinç ve cemiyet üyeleri, öldürülen gazetecilerin portrelerinin yer aldığı Basın Müzesi’ni ziyaret etti. (Fotoğraf: NİHAN İNAL) ‘Şiddet ve terör yöntem olamaz’ Cumhurbaşkanı Sezer, uluslararası toplumda terorizme farklı yaklaşımlar olmasının, sorunun büyüklüğünü arttırarak savaşmayı güçleştirdiğini belirtti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, terör örgütlerinin varlığına gerekçe gösterilen nedenlerin hiçbirinin, şiddet ve terörün bir yöntem ya da araç olarak kullanılmasını haklılaştırmayacağını vurguladı. Sezer, Sosyoloji Derneği tarafından TÜBİTAK Feza Gürsey Konferans Salonu’nda düzenlenen ‘‘Küresel Terorizmin Sosyal Dinamikleri: Risk ve Önleyici Politikalar’’ konulu uluslararası çalıştaya Genel Sekreteri Kemal Nehrozoğlu aracılığıyla mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Sezer mesajında, terörün günümüzde hedef aldığı kitleler nedeniyle daha öldürücü ve acımasız duruma geldiğini ve artık yerel olmaktan çıktığını bildirdi. Buna karşın uluslararası toplumda terorizme farklı yaklaşımlar olmasının, sorunun büyüklüğünü arttırarak savaşmayı güçleştirdiğini belirten Sezer, mesajında şunları kaydetti: ‘‘Ortak bir anlayışa bağlı olarak tek bir tanım geliştirilmesi durumunda, terorizmle savaşım var olan tehdidin küresel boyutlarını karşılayacak nitelik kazanacaktır. Böyle bir ortak yaklaşımın başlangıç noktasını, kaynağı, gerekçesi ve hedefi ne olursa olsun, terorizmin ‘insanlığa karşı suç’ olarak kabul edilmesi oluşturmalıdır. Terör örgütlerinin varlığına gerekçe gösterilen nedenlerin hiçbiri, şiddet ve terörün bir yöntem ya da araç olarak kullanılmasını haklı kılamaz.” Demiralp isyan etti ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Avrupa Birliği Genel Sekreteri (ABGS) Büyükelçi Oğuz Demiralp, TBMM’de AB Uyum Komisyonu’na bilgi verirken hükümetin AB konusunda yavaşladığı eleştirilerine, ‘‘Yavaşlama algılaması bir vakıa. Bunun için reform paketi hazırlığındayız’’ karşılığını verdi. Türkiye’de de AB’ye desteğin önemli ölçüde azaldığını, bu desteği arttırmak gerektiğini vurgulayan Demiralp; ‘‘İmar planı, ruhsatı ve buna bağlı olarak da suyu ve doğalgazı bile olmayan bir binada hizmet veriyoruz. Yasamız bile çıkmadı’’ dedi. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 ÇOĞUNLUĞU DTP YÖNETİCİSİ Bölge insanına AKP ve CHP örgütlerini kapatma, güvenlik birimlerine karşı örgütlenme çağrısı yapıyor PKK’den ambargo tehdidi MEHMET FARAÇ Güneydoğu’da yeni tutuklamalar DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır’da başlayan ve tüm bölgeye yayılan olayların ardından gözaltılar ve tutuklamalar devam ediyor. Bölgede dün büyük çoğunluğu DTP yöneticisi 27 kişi tutuklandı. Parti binasından önceki gün gözaltına alınan DTP İl Başkan Yardımcıları Necdet Atalay ve Musa Farisoğulları, Merkez İlçe Başkanı Muhlis Altun ve parti yöneticisi Nusret Akın, Tesİş 1 No’lu Şube Başkanı ve Diyarbakır Demokrasi Platformu Sözcüsü Ali Öncü, Tüm BelSen Diyarbakır Şube Başkanı Edip Yaşar, emniyetteki sorgularının tamamlanmasının ardından, sevk edildikleri Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca tutuklandı. DTP İl Başkanı Ahmet Cengiz de halen polis tarafından ifade vermesi için aranıyor. ‘Açılımdan dönüş yok’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Türkiye’nin demokratik açılımından geriye dönüşün söz konusu olmayacağını, bununla birlikte terörle daha etkin mücadele için gerekli adımların atılacağını söyledi. Gül, Bilim ve Araştırma Müzakere Başlığı’nda ulusal müzakere pozisyonunu AB’ye gönderdiklerini de kaydetti. PKK, 1994 yılında yandaşı gazeteciler ve HEP yöneticilerinin öldürülmesi nedeniyle basına ve siyasi partilere getirdiği çalışma yasağını yeniden uygulamaya çalışıyor. Örgüt, bölge insanına AKP ve CHP örgütlerini kapatma, güvenlik birimlerine karşı örgütlenme çağrısı yapıyor, medyayı da hedef tahtasına koyuyor. Örgüt, Gabar, Besta ve Cudi bölgesinde son bir ayda 27 militanın öldürülmesiyle sonuçlanan operasyonları kapsam ve yoğunluk bakımından TSK’nin 1994’teki müdahale lerine benzetiyor. 12 yıl önce örgüte yakın gazeteciler ve siyasilerin öldürtülmesi nedeniyle bir grup gazeteciyi ve dönemin SHP Diyarbakır İl Başkanı Dağıstan Kılıçaslan’ı dağa kaçıran PKK, Demokratik Toplum Partisi’ne (DTP) yönelik 100 kişiye varan tutuklamaları gerekçe göstererek 1994’te geliştirdiği ambargo politikasını yeniden uygulamaya hazırlanıyor. Derlenen bilgilere göre PKK’liler, güvenlik birimlerinin, AKP, CHP ve medyanın topyekun savaş konsepti temelinde örgüte yönelik saldırı yürüttüğünü düşünüyor. Örgüt, as keri kanat yöneticisi ‘‘Bahoz Erdal’’ kod adlı Suriyeli Feyman Hüseyin’i kullanarak Kürt kökenli yurttaşları CHP ve AKP’den istifa ettirmek ve bu partilerin örgütlerini kapattırmak için eyleme geçeceği sinyalini veriyor. ‘‘Güneydoğu’daki olaylarda çocukların öldürülmesinin El Kaide ve Hizbullah’ın yöntemi’’ olduğu konusunda propaganda yürüten örgüt, geliştirdiği eylem konsepti kapsamında, ‘‘demokratik serhildan’’ olarak tanımladığı sokak çatışmalarını ilerleterek kitleleri ‘‘savunma birlikleri’’ adı altında mahalle, semt, köy, kasaba ve kentlerde eylem hücrelerine dönüştürmeyi tasarlıyor. Bu yapılanma için ‘‘Her şey militanlardan beklenmemeli’’ çağrısında bulunan örgüt, JİTEM mensupları ve haberalma elemanlarına yönelik eylemler konusunda tabandan yardım istiyor, ‘‘özel savaş aygıtına dönüştüğü’’ gerekçesiyle basına da gözdağı veriyor. Kan ve kaos!.. PKK, kitleleri harekete geçirme hazırlığı yürütürken, İstanbul’da bombalı saldırılar yapan TAK’ı ısrarla örgütün dışında, ‘‘nerede, ne zaman, ne yapacağı belli olmayan bir yapılanma’’ diye duyuruyor. Bir dönem örgüte para vermeyen müteahhitlerin iş makinelerini yakan PKK, Güneydoğu’da ekolojik dengenin bozulduğunu gerekçe göstererek Hasankeyf ve Munzur barajlarının yapımlarına girişecek kurumlara da saldırı mesajı veriyor. Dağdaki militanlarla DTP yöneticilerine yönelik operasyonlara yeni bir saldırı politikası geliştirerek yanıt vermeye hazırlanan PKK’nin, önümüzdeki süreçte izleyeceği yöntemin çok dikkatle irdelenmesi gerekiyor. Zira geliştirilmeye çalışan süreç, siyaset ve medya organlarına yönelik kanlı bir kaosu da haber veriyor. İstanbul’da 13 kişi tutuklandı İstanbul’da terör örgütü üyesi oldukları ve izinsiz gösteri ile molotofkokteyli atılması olaylarına karıştıkları belirtilen 13 kişi tutuklandı. CUMHURİYET 05 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear