26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 27 NİSAN 2006 PERŞEMBE 6 HABERLER Baykal, TMY’de Öcalan’a ceza indirimi sağlayabilecek düzenlemeler konusunda AKP’yi uyaracak GÖRÜŞ Prof. Dr. SADİ UZUNOĞLU Trakya Üniversitesi İİBF Öğretim Üyesi CHP’ de ‘Öcalan’a af’ kuşkusu ? Baykal, bugün düzen Dünya Ekonomisinde Yaşanan Riskler Dünya ekonomisinde en önemli sorun, başta hammadde fiyatları olmak üzere, enerji fiyatlarındaki artış eğiliminin devam etmesidir. Özellikle Çin kaynaklı büyüme ve Ortadoğu’daki gelişmeler, 2005 yılında da enerji fiyatlarındaki katılığın artmasına neden oldu. Son beş yılda dünyada hammadde fiyatları yaklaşık yüzde 85 oranında artış gösterdi. Dünya, bu artışın maliyet baskısını önemli ölçüde hissetmeye başladı. Bu da ülkelerde enflasyonist baskıyı arttırırken faiz oranlarını yukarı doğru itmeye zorluyor. Bugün dünya ekonomisinde özellikle imalat sanayii kaynaklı sorun gittikçe karmaşık hale geldi. Bir taraftan sanayinin girdi maliyetleri artarken diğer taraftan nihai satış fiyatlarında gerileme yaşanmaya başladı. Faaliyet gelirleri gerileyen imalat sanayii, dünyada artan rekabetin baskısını gittikçe daha fazla hissettiriyor, bu da kârlılığını olumsuz yönde etkiliyor. ??? Bir taraftan hızla artan arzı karşılamak için talebi desteklemeye yönelik likidite genişletici politikalar, diğer taraftan da bu gelişmelerle desteklenen maliyet artışları, dünya ekonomisinde ciddi bir kısırdöngünün yaşanmasına neden oluyor. Peki, faizler yükseltilip talep kontrol edilmeye çalışılırsa artan arz ne olacak? Faizler yükseldiğinde likiditenin daralması, hisse senedi, tahvil gibi finansal varlık fiyatlarını olumsuz yönde etkilerse dünya finans piyasasında bir kriz kaçınılmaz olabilir mi? Gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye hareketi tersine döner mi? Diğer taraftan talep kontrol edilemez ise artan maliyetler ve enflasyonist baskı nasıl ortadan kaldırılacak? Altının ons fiyatının üç yılda yüzde 100 oranında artarak 635 doları aşması, petrolün de aynı artışla 75 dolarlara yükselmesi bu belirsizliği açıkça ortaya koyuyor ??? Türkiye ekonomisi iç talebe yönelik büyümeye devam ediyor. Bu yılın ocak ayı ile nisan ortası arasında ticari kredilerdeki artış yüzde 8, tüketici kredilerindeki artış ise yüzde 15 oranında gerçekleşti. İç talebe dayalı büyüme ve bu arada hızla değerlenen Türk Lirası, Türkiye’nin cari açığını hızla arttırıyor. Geçen yılın ocakşubat aylarında ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 75 iken bu yılın aynı döneminde bu oran yüzde 66’ya gerilemiş durumda. Yine geçen yılın aynı döneminde ülkenin cari açığı 3.7 milyar dolar iken bu yılın aynı döneminde 5.9 milyar dolar olarak gerçekleşmiş bulunuyor. Genelde cari açığın bir bölümü doğrudan yabancı sermaye dahil portföy yatırımları ile kapatılırken diğer taraftan özel sektörün aldığı krediler ile açık kapatılmaya çalışılıyor. Örneğin geçen yıl Türkiye’ye giren 44 milyar dolarlık dövizin 16 milyar doları doğrudan yatırım ve hisse senedi yatırımı gibi borç yaratmayan giriş iken geriye kalan 28 milyar doları dış borç olarak gelmiştir. ??? Bu rakamlar, ekonominin yurtdışındaki gelişmelere ne kadar bağlı olduğunu gösteriyor. Dünyadaki likiditenin daralması durumunda ekonominin ciddi bir sorun ile karşı karşıya kalması kaçınılmaz görünüyor. İşin ilginç yanı, sıcak para girişlerine ve cari açığa sürdürülebilir gözüyle bakılması. Oysa ülke deneyimleri incelendiğinde kısa dönemde cari açığın finansmanı ancak borç ile mümkün olabiliyor, ancak orta ve uzun vadede bu durum ciddi bir kırılganlık yaratıyor. Bunu yalnızca ‘‘bazı iktisatçılar’’ değil, bu programı destekleyen IMF de her defasında dile getiriyor. ‘‘Cahilce’’ sorunu görmemenin maliyetinin ağır olacağını diğer ülke deneyimlerinden anlayabiliyoruz. Türkiye ekonomisinin yüksek maliyetler ve aşırı değerli TL ile dış dengeyi sürdürmesi orta ve uzun vadede mümkün olmayabilir. Reel ücretleri aşağı çekip verimliliği arttırmak da bu sorunu çözmüyor. Cari açık gittikçe artıyor. Bunun adına da yapısal değişim diyoruz. Olacak iş mi? leyeceği basın toplantısında Terörle Mücadele Yasa Tasarısı’nda başta Abdullah Öcalan olmak üzere terör örgütünün lider kadrosu ve üyelerine af sağlayabilecek düzenlemeleri açıklayacak. CHP lideri ‘etkin pişmanlık’ hükümlerine dikkat çekecek. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP lideri Deniz Baykal, Meclis komisyonlarında görüşülmeye başlanan Terörle Mücadele Yasa (TMY) Tasarısı’nda Abdullah Öcalan’a ceza indirimi sağlayabilecek düzenlemeler konusunda hükümeti uyaracak. MGK toplantısı öncesi CHP lideri Baykal saat 10.30’da düzenleyeceği basın toplantısında TMY Tasarısı’nda başta Abdullah Öcalan olmak üzere terör örgütünün lider kadrosu ve üyelerine af sağlayabilecek düzenlemeleri açıklayacak. Baykal’ın, tasarının 6. maddesinde terör örgütü üyelerinin Türk Ceza Yasası’nda da düzenlenen ‘‘etkin pişmanlık’’ hükümlerinden yararlanmasını öngören düzenlemeyi örnek göstereceği öğrenildi. Söz konusu maddede terör örgütü mensuplarının bir kereye mahsus olmak üzere etkin pişmanlıktan yararlanarak 1 ila 3 yıl arasında ceza indirimi alabilecekleri öngörülüyor. Tasarının gerekçesinde etkin pişmanlık şöyle savunuldu: ‘‘Suç işlemek için örgüt kurma suçuna ilişkin etkin pişmanlık hükümlerinin terör örgütünün kurucusu, yöneticisi veya üyeleri hakkında da uygulanabileceği kabul edilmiştir. Böylece terör örgütleriyle ilgili olarak zaman za man ‘pişmanlık yasası’ adıyla özel kanuni düzenlemeler yapılmasına duyulan ihtiyaç karşılanmış olmaktadır. Ancak, bu hükme göre, terör örgütünün kurucusu, yöneticisi veya üyesi konumundaki kişi, etkin pişmanlık hükümlerinden ancak bir defa yararlanabilecektir.’’ HİZBULLAHÇILAR YARARLANDI CHP’nin dünkü MYK toplantısında bu konu değerlendirildi. CHP’nin TBMM Adalet Komisyonu üyeleri ve hukukçu milletvekilleri yeni TCY’nin etkin pişmanlığı düzenleyen 221. maddesinin müzakereleri sırasında da ben zer tartışmaların yaşandığını anımsattılar. CHP’nin bu maddeyle ilgili itirazlarını hükümetin o zaman da karşı çıktığına belirten CHP kurmayları, ‘‘O madde hükümleri nedeniyle Hizbullahçılar dışarı çıktılar. Şimdi TMY’de de Apo için benzer bir kolaylık sağlanıyor olabilir’’ değerlendirmesini yaptılar. MYK toplantısında ayrıca, Baykal TBMM Başkanı Bülent Arınç ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın çıkışlarını değerlendirdi. Arınç’ın laiklik ilkesinin yer almadığı 1924 Anayasası’na dönüş istediğini belirten Baykal, Başbakan Erdoğan’ın da buna destek verdiğini ifade etti. TMY KOMİSYONDA GÖRÜŞÜLDÜ TAKSİM KADIKÖY ‘Tavşan çıkmaz aşırı anlam yüklemeyin’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adalet Bakanı Cemil Çiçek, dün TBMM İçişleri Komisyonu’nda Terörle Mücadele Yasası’nda (TMY) değişiklikler getiren tasarı görüşülürken ‘‘Bu tasarı, devlet ihtiyacı ve yaşadığımız şartların sonucu olarak getirilmiştir. Bir yasadan tavşan çıkmaz, aşırı anlam yüklemek sükutu hayal yaratabilir’’ dedi. CHP’liler, tasarının TBMM’ye getirilmesinin olumlu olduğunu belirtti ancak bazı eksiklikleri bulunduğuna dikkat çekti. Komisyonun bazı AKP’li üyeleri ‘‘düzenlemelerin belirsiz, sübjektif ve savunma hakkını kasıtlamaya dönük olduğu’’ eleştirisini dile getirdi. TMY’de değişiklik getiren tasarı, dün TBMM İçişleri Komisyonu’nda görüşüldü. Tasarı bugün AB Uyum Komisyonu’nda ele alınacak, gelecek hafta da Adalet Komisyonu’nda görüşülmesi bekleniyor. Adalet Bakanı Çiçek, komisyondaki görüşmeler sırasında ‘‘Daha sempatik bir tasarıyla gelmeyi arzu ederdim. Ama terör gerçeği ortada. Bu tasarı devlet ihtiyacı sonucu getirilmiştir. Hedef kesinlikle özgürlükler değildir’’ dedi. Çiçek, tasarıyla gözaltı süresinin arttırılacağı yorumlarının doğru olmadığını ve yeni bir suç da ihdas edilmediğini sözlerine ekledi. CHP’li komisyon üyelerinden Mehmet Kesimoğlu, tasarının TBMM’ye getirilmesinin olumlu bir adım olduğunu, ancak bazı eksiklikleri bulunduğunu söyledi. Kesimoğlu, ‘‘Hükümet terörle mücadele konusunda zaaf içinde. Hükümette kafa karışıklığı var’’ dedi. AKP’li Ali Yüksel Kavuştu, ‘‘Terörle mücadele için halkın yanınızda olması gerekir. Halkı suçlu görürsen nasıl yanına alacaksın’’ dedi. AKP’li üyelerden Selami Uzun, ‘‘Kafayı takmışız TMY’ye. Problem yasa değil, problem kendi çocuklarımızı vatandaş yapamamak’’ derken, tasarıdaki bazı düzenlemelerin belirsiz, sübjektif ve savunma hakkını kasıtlamaya dönük olduğunu söyledi. AKP’li Sinan Özkan da, ‘‘terör örgütünün amacının propagandası’’ ifadesinin sakıncalarına dikkat çekti. Özkan, ‘‘Masum gençler, paralı eğitime hayır, derse, aynı konu terör örgütünün programında da varsa, nasıl ayırt edeceğiz? Uygulamada sıkıntılar olabilir’’ açıklamasını yaptı. Adalet Bakanı Çiçek, eleştirileri yanıtlarken ‘‘Bir yasadan tavşan çıkmaz. Aşırı anlamlar yüklemek sükutu hayal yaratabilir’’ görüşünü dile getirdi. 1 Mayıs’ta öldürülenler törenle anıldı 1977, 1989 ve 1996 1 Mayıs kutlamalarında, Taksim, Kadıköy ve Şişhane’de katledilenler törenle anıldı. 1 Mayıs Düzenleme Komitesi Başkanı ve DİSK Genel Sekreteri Musa Çam, Türkİş 1. Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak, KESK Merkez Yürütme Kurulu üyesi Sevgi Göyce’nin de aralarında bulunduğu sendikacılar, meslek odası ve siyasi parti temsilcileri, Gümüşsuyu’ndaki Türkİş 1. Bölge Temsilciliği’nden, 36 kişinin katledildiği Taksim’deki Kazancı Yokuşu’na yürüdü. Kazancı Yokuşu’nda, 1 Mayıs 1977’de hayatını kaybeden 36 kişi için yaptırılan anıtın önüne gelen grup, burada bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. Tören, kırmızı karanfillerin anıta bırakılmasıyla sona erdi. 1 Mayıs 1989’da çıkan olaylarda hayatını kaybeden Mehmet Akif Dalcı için de Şişhane’deki Barış Anıtı’nda tören düzenlendi.1996 1 Mayıs’ında Kadıköy’de öldürülen Hasan Albayrak, Yalçın Levent ve Dursun Adabaş için de Söğütlüçeşme’de tören düzenlendi. Tabip Odası’nda AKP gölgesi Başkan Prof. Gürsoy, hafta sonunda yapılacak seçimlerde AKP’nin odayı ele geçirmek istediğini belirterek ‘Sağlık Müdürlüğü işin içinde’ dedi İstanbul Haber Servisi AKP’nin, yönetimini ele geçirmek istediği öne sürülen en çok üyeye sahip İstanbul Tabip Odası’nda seçimler hafta sonunda gerçekleştirilecek. Seçimlere ‘‘Demokratik Katılım Grubu’’, ‘‘Milliyetçi Hekimler Grubu’’ ve AKP’nin desteklediği ‘‘Hekim Hakları Grubu’’ olmak üzere 3 ayrı grup katılacak. Seçimlerde Demokratik Katılım Grubu’nun başkan adayı, Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özdemir Aktan olarak belirlendi. İTO’nun en çok üyeye sahip olan bir oda olduğunu anımsatan Başkan Prof. Dr. Gencay Gürsoy, bu nedenle AKP’nin ele geçirmek istediği muhalif kuruluşlardan biri olduğunu söyledi. Hastanelerde, Hekim Hakları Grubu’na aday vermeye zorlama gibi etik dışı olayların geliştiğini anımsatan Gürsoy, ‘‘Sağlık Müdürlüğü doğrudan işin içindedir’’ diye konuştu. Prof. Dr. Gürsoy, ‘‘yönetime geldiklerinden bu yana siyasi iktidarla iyi geçindiklerini söyleyemeyeceğini’’ belirterek bunun sorumlularının kendileri olmadığını ifade etti. Demokratik Katılım Grubu’nun yönetim kurulu listesinde Dr. Nazmi Algan, Dr. Ayşegül Bilen, Dr. Hüseyin Demirdizen, Prof. Dr. Nergiz Erdoğan, Doç. Dr. Özgür Kasapçopur ile Dr. Ali Küçük yer alıyor. Hekim Hakları Grubu ise AKP hükümetinin, İTO’yu da ele geçirmek amacıyla desteklediği bir grup olarak biliniyor. Grup üyelerinin aidatlarının bir ilaç firması tarafından ödendiği belgelerle basına yansımıştı. Eski Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı ve gazetemizin yazarı Dr. Erdal Atabek, ‘‘siyasi iktidarın İstanbul Tabip Odası seçimlerine müdahale ederek kendine yandaş bir kadroyu seçtirmeye çalıştığını’’ belirterek “Hekimlerin görevi, aralarındaki her türlü farklı görüşün üstüne çıkarak iktidardan bağımsız, laik, demokrat, Cumhuriyetçi kadroları işbaşına getirmektir. Gün görev günüdür ve yarın çok geç olacaktır’’ dedi. Fotoğraf: ULAŞ YILMAZ PERŞEMBE ORHAN BURSALI Yazarımız Orhan Bursalı’nın rahatsızlığı nedeniyle bugünkü yazısını yayımlayamıyoruz. P A N E L “GÜNCEL GELİŞMELER IŞIĞINDA MONTRÖ SÖZLEŞMESİ VETÜRK BOĞAZLARI” AÇILIŞ KONUŞMASI Av. Kazım Kolcuoğlu İstanbul Barosu Başkanı YÖNETEN Av. Hüseyin Özbek İstanbul Barosu Genel Sekreteri KONUŞMACILAR Prof. Dr. Sevin Toluner İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Devletler Hukuku E. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rauf Versan İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Devletler Hukuku Öğretim Üyesi Şükrü ELEKDAĞ E. Büyükelçi, Milletvekili VEFAT Taner Tuğcu, Tansel Çölaşan ve Nilüfer Öztan’ın babası, Tülay Tuğcu, Emin Çölaşan ve Ziya Öztan’ın kayınpederi, EdaErol Çetinok ve Ayşe Tuğcu’nun dedesi, Ali Çetinok’un büyük dedesi, Eyüp ve Aziz Tuğcu’nun amcası, “Hanımcuğu” Fikret Tuğcu’nun 65 yıllık sevgili hayat arkadaşı Canımız Babamız MAHMUT TUĞCU’yu kaybetmiş bulunuyoruz. 28 Nisan 2006 Cuma günü (yarın) Ankara Kocatepe Camii’nde kılınacak öğle namazı sonrasında Cebeci Asri Mezarlığı’nda toprağa verilecektir. Allah rahmet eylesin. Nur içinde yatsın. Dosya: 1999/758 Davacı Hazine vekili, dava konusu Yeşilkaraman (Asi Karaman) köyü 291 parsel sayılı taşınmazın davalılar Hatice Duman vs. adına olan tapusunun iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıların bilinen adreslerine tebligat yapılamamış, adresi de tespit edilememiş olduğundan, davalılar Fatma Koca, Şükriye Arnaz, Şükrü Koca, Havva Koca, Mehmet Arnaz, İskender Arnaz, Mustafa Arnaz, Mustafa Koca, Ali Koca ve Muhammet Koca'ya ilanen tebliğ yapılmasına karar verilmiştir. Davalılar Fatma Koca, Şükriye Arnaz, Şükrü Koca, Havva Koca, Mehmet Arnaz, İskender Arnaz, Mustafa Arnaz, Mustafa Koca, Ali Koca ve Muhammet Koca'ya duruşma günü olan 04.07.2006 günü saat 11.05'te Mahkememizde bizzat hazır bulunması veya vekille kendisini temsil ettirmesi, muayyen günde ibraz etmek istediği vesikaları göndermesi ve her halde mahkemede bulundurması gerektiği, gelmediği takdirde yokluğunda karar verileceği hususları, HUMK.'nun 213 ve 337. maddeleri uyarınca dava dilekçesi duruşma günü tebliği yerine kaim olmak zere İlanen Tebliğ olunur. 18.04.2006 (Basın: 19192) ANTALYA 2 ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Tanju ERDEM E. Amiral Tarih: 28 Nisan 2006 / Saat: 15.00 Yer: İstanbul Yeminli Mali Müşavirler Odası İstiklal Cad. Asmalı Mescit Mah. No: 302 Beyoğluİstanbul AİLESİ (Çelenk gönderilmemesi, isteyenlerin Türk Eğitim Vakfı’na bağışta bulunmaları rica olunur.) Nufüs cüzdanımı, ehliyetimi ve taksi çalıştırma sertifikamı kaybettim. Hükümsüzdür. CEBRAİL ŞAVKIN İ S TA N B U L B A R O S U B A Ş K A N L I Ğ I CUMHURİYET 06 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear