03 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
12 KASIM 2006 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Doğum Günü – Ölüm Günü Sevgili, Bilmiyorum, benim gibi, doğum günleri ulusumuzun en büyük yas gününe rastlayanlar ne hissederler, nasıl davranırlar. Bütün öğrencilik yaşamım boyunca doğum günlerimde yas törenlerine katıldım. Daha sonraki yıllarda da, radyolardan, televizyonlardan klasik müzik dışında eğlence yayınlarının yapılmadığı 10 Kasım’larda dostlarımla dışarıda içkili bir yerde yemek olanağını bulamadım. Neyse ki, yetmişli yılların sonlarına doğru öğrendim, o zamanlar henüz yıkılmamış olan Park Otel’in, Atatürk’ün gittiği bir mekân olması dolayısıyla yas yasağı kapsamı dışında kaldığını. Orası kapanana kadar, 10 Kasım’ları, şimdi penceremden yerine yükselen beton blokunu seyrettiğim Park Otel’e gitmeye başladık. Zaten daha sonra da, yas uygulaması bırakıldı, 10 Kasım Atatürk’ü anma gününe dönüştü. Son yıllarda, 10 Kasım’ları, benimle aynı yılda değil ama aynı günde doğmuş aziz dostum Mine Gözen ve evlenme yıldönümleri aynı güne rast gelen dostlarım Mısra ve Süleyman İlden ile birlikte geçirir olmuştuk. Bir araya geldiğimizde, yaşamımızın en büyük zenginliklerinden biri olmuş olan Erim Gözen’i anımsıyor, ama Mine üzülmesin diye duygularımızı fazla dile getiremiyorduk. Mine’yi iki yıl önce, 10 Kasım’a bir hafta kala yitireli beri, artık doğum günü kutlamaz olduk. Çünkü doğum günü hep yitirdiklerimizin acısını çağrıştırır oldu. ??? Fark etmiyor, bu yıl da herhangi bir toplantı ve kutlama yapmasam da, yine kaçınılmaz olarak ölüm düşüncesiydi egemen olan; üstelik Bülent Ecevit’in ölümü de eklenmişti, ulusal yasa. İlk bakışta insanın doğum gününde ölümü düşünmesi biraz garip, hatta irkiltici gibi görünebilir. Oysa biraz üzerinde düşününce, bunda çok şaşırtıcı bir yön olmadığını görürsün. Doğmayanlar ölemeyeceklerine ve bütün doğanlar da öleceklerine göre, doğum ölüm sürecinin işlemeye başladığı an oluyor. Yani hepimiz ölüm mahkumuyuz. Ölümün idamdan tek farkı, insanlar tarafından verilen bir ceza olmayıp, kaçınılması olanaksız, doğal bir sonuç olması. Ama sonuç değişmiyor ve bizler de ölüm mahkumları olarak dolaşıyoruz ortada. Melih Cevdet Anday bu durumu, enfes deneme yazılarından birinde, dolmuşta şoförle önde oturan yolcunun, öndeki kamyonda kafes içinde kesilmeye götürülen tavuklara bakarken yaptıkları konuşmayla şöyle anlatır: “ Şunlara bak ölüme gidiyorlar da farkında değiller. Tıpkı bizim gibi....” ??? Vatandan ayrılmayı ölümün kendisinden daha da acı bulan Yahya Kemal ise, yaşamın en güç işinin ölüm olmadığını şöyle dile getirir: “Ölmek değil, ömrün en güç işi... Müşgil o ki ölmeden önce ölür kişi” Aziz Nesin, başyapıtlarından biri olan tiyatro oyunu “Biraz Gelir misiniz”de bu durumu, bir tür nefesli çalgı olan, ama sesini anlayamayanların duyamadığı supiler yapan Mate Usta’nın öyküsünde anlatır. Mate Usta’nın yaşamdaki tek tutkusu, supileridir, ne iyi baba, ne iyi koca olmak umurundadır onun, varsa yoksa supileri; onları biraz daha geliştirip, en iyisini yapmaktır çabası. Bıkmadan usanmadan, kendini harap edercesine çalışır.... Mate Usta’nın ülkesi tuhaf bir yerdir, vadesi gelen insanı, hiç beklenmedik bir anda, “Biraz gelir misiniz” diye çağırırlar, her çağrılan da tıpış tıpış gider... Gidiş o gidiş... Mate Usta, isyan eder bu duruma; “Ben gitmem, yapacak daha çok işim var, derim, direnirim” der. Ne var ki, bir süre sonra Mate Usta, artık supi yapmayı bırakır, artık gününü gün etmek peşindedir. Mutsuz da değildir, yaşamının ana hedefinden vazgeçtiği için. Öylece geçmeye başlar günler ve bir gün ona da seslenirler: Biraz gelir misiniz? Hiç itiraz etmeden gider Mate Usta ve perde iner... Demek ki Sevgili, ölmek değilmiş hayatın en güç işi... Şimdi “Doğum gününü nasıl geçirdin” diye sorarsan , “İşte bütün bunları düşünerek geçirdim” derim. Törenler sırasında zaman zaman protesto edilen Başba Eski Cumhurbaşkanları Kenan Evren ve Süleyman Dekan Tayyip Erdoğan, Rahşan Ecevit’e başsağlığı diledi. mirel ile eski Başbakan Tansu Çiller de törene katıldı. Bülent Ecevit’le bir dönem hükümet ortaklığı yapan MHP lideri Devlet Bahçeli, TBMM’de hazır bulundu. . Son kez TBMM’ de Ecevit, 49 yıl önce ilk kez milletvekili olarak girdiği Meclis’te devletin zirvesinin, eski ve yeni siyasetçilerin katıldığı törenle uğurlandı. Törene katılan Hüsamettin Özkan, Rahşan Ecevit’e taziye dileklerini iletmedi ülent Ecevit’in cenazesi GATA ve DSP Genel Merkezi’ndeki törenin ardından TBMM’ye getirildi. TBMM’deki törene Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, TBMM Başkanı Bülent Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile eski cumhurbaşkanları Süleyman Demirel ve Kenan Evren, KKTC’nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, KKTC Başbakanı Ferdi Sabit Soyer ile CHP, DYP, MHP, Anavatan Partisi ve Hürparti genel başkanları katıldı. Rahşan Ecevit, TBMM’ye DSP Genel Başkanı Zeki Sezer ve eski DSP milletvekillerinden Emrehan Halıcı ile birlikte geldi. Genelkurmay Baş B kanı ve kuvvet komutanları TBMM’deki törene katılmadı. Eski Anavatan Partisi Genel Başkanı, Ecevit’in koalisyon ortağı Mesut Yılmaz ile eski Başbakan Tansu Çiller ve bir dönem en yakınındaki isimlerden olan eski Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan da törene katılanlar arasında yer aldı. 1 dakikalık saygı duruşundan sonra Ecevit’in naaşı cenaze arabasına taşındı. Törene katılan çok sayıda siyasetçi de Rahşan Ecevit’e taziyelerini iletti. Rahşan Ecevit’e taziye dileklerini iletmeyen, bir dönem Bülent Ecevit’in sağ kolu olan Hüsamettin Özkan, gazetecilerin soruları üzerine ‘‘Hiçbir kırgınlığım yoktur, öyle düşünmeyin. Sizler de bir yakınınız öldü ğünde ne hissederseniz ben de onu hissediyorum’’ dedi. Ecevit’in eski koalisyon ortaklarından Necmettin Erbakan ise törene katılmadı. TBMM kapısında gerginlik Ecevit’in cenazesinin TBMM’ye getirilişi sırasında emniyet güçleriyle partililer arasında gerginlik yaşandı. TBMM’deki törene katılmak isteyen partililer, emniyet güçlerinin Genelkurmay Kavşağı’nda barikat kurması nedeniyle Dikmen kapısından Meclis’e giriş için izin istedi. Barikatı geçerek TBMM Dikmen Kapısı önüne gelen partililer, burada da emniyet güçlerinin barikatıyla karşılaştı. ‘‘Türkiye laiktir laik kalacak’’ sloganları atan partililer, DSP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Macit tarafından sakinleştirildi. Partililer buradan Kocatepe Camisi’ne doğru yürüyüşe geçti. Ecevit’in naaşı, TBMM’deki törenin ardından saat 10.17’de Kocatepe Camisi’ne götürülmek üzere Meclis’in Dikmen kapısından çıkarıldı. Cenaze arabası, Akay Kavşağı’ndaki alt geçitten Kocatepe Camisi’ne doğru hareket etti. Partililer ve yurttaşlar da aracın ardından yürüdü. TBMM ve DSP Genel Merkezi’nden gelen iki ayrı kortejin ön tarafı, yaklaşık 40 dakika sonra Kocatepe’ye ulaştı. DSP önünden gelen kortej Kocatepe’ye ulaştığı sırada sonu hâlâ Maltepe’deydi. Caminin av lusuna girebilen yurttaşlar, burada kendilerini bekleyenler tarafından alkışlarla karşılandı. Yürüyüşe katılan binlerce yurttaş, kalabalık nedeniyle cami avlusuna giremezken Kocatepe’ye açılan çok sayıda cadde yurttaşlarla doldu taştı. Özbilgin’in ailesi de katıldı Danıştay saldırısında yaşamını yitiren yüksek yargıç Mustafa Yücel Özbilgin’in eşi Sema Özbilgin ile oğulları da Kocatepe’deki törene katıldı. Mustafa Özbilgin’in cenazesinde hükümete yönelik protestoların benzerinin yaşanmaması için protokol ve yurttaşların arasında geniş bir güvenlik kordonu oluşturuldu. TRT SANSÜRLEDİ YALNIZ BIRAKMADI Erdoğan protesto edildi ğle namazının ardından CumÖ hurbaşkanı Sezer ve devlet erkânı cenaze namazı için saf tutarken Başbakan Erdoğan için bir süre beklendi. Sezer ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ve kuvvet komutanları camiye girişleri sırasında yurttaşlardan yoğun alkış aldı. Yurttaşlar, bu sırada ‘‘Türkiye laiktir laik kalacak’’ sloganları da attı. Başbakan Erdoğan, beraberindeki ‘‘koruma ordusuyla’’ birlikte yurttaşların bulunduğu avlu yerine, arka kapıdan camiye girerek öğle namazını kıldı. Öğle namazının ardından TBMM Başkanı Arınç ve Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, camiden çıkarak saf tutmaya yöneldikleri sırada yurttaşlarca yuhalandı.Yurttaşlar, ikiliyi ıslıklarla protesto etti. Protestolar, Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün çıkışı sırasında daha da arttı. Başbakan’ın korumaları, olası bir pet şişe saldırısına karşı Erdoğan’ı şemsiyelerle korumaya çalıştı. Erdoğan hazmedemedi Başbakan Erdoğan, kendisine yöneltilen ‘‘Türkiye laiktir, laik kalacak’’ sloganlarına tepki gösterdi. AKP kongresinde konuşan Erdoğan, ‘‘Bazı yerlerde bağrışmalar çağrışmalarla karşılaşılıyor. Türkiye laiktir, laik kalacak sloganı atılıyor. Bunu kime söylüyorsun? Bu işin kavgasını, mücadelesini verenlere söylüyorsun. Veyahut da söylemenin ne anlamı var? Bu iş zaten yaşanır. Bunun dışında bir şeyler yapan mı var, bunu söylüyorsunuz? İlgili ilgisiz, her yerde, adeta futbol maçı seyreder gibi, maçlardaki sloganlar gibi bunu bağırıp çağıranlar var. Bunlar hoş şeyler değil. Bunları bir siyaset terimi olarak kullanma gibi bir yanlışın içine düşmeyelim’’ diye konuştu. Ecevit’in son yolculuğuna uğurlandığı töreni, çok sayıda televizyon canlı verirken televizyonlara yayını veren TRT, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve hükümet üyelerine yönelik protestoları ‘‘sansürledi’’. Protestoların yükseldiği sırada görüntü yayınına devam eden TRT, sesi ise kesti. Islık ve slogan sesleri yerine TRT spikerinin sesi ön plana çekildi. Protestoların kesilmesi ve imamın konuşmaya başlaması üzerine TRT de yeniden sesli yayına döndü. Dünkü törenlerin son durağı Devlet Mezarlığı oldu. Rahşan Ecevit, toprağa verilen eşinin mezarını sularken yurttaşlar da ziyarete açılan mezara karanfiller ve Türk bayrakları bıraktılar. Bülent Ecevit’in 60 yıllık yaşam arkadaşı Rahşan Ecevit, tüm ısrarlara karşın eşinin tabutunun başından bir an olsun ayrılmadı. Tören sırasında salıverilen ak güvercinler de Rahşan Ecevit’e eşlik etti. Rahşan Ecevit de yürüdü cevit’in cenazesi E TBMM’de düzenlenen törenden sonra top arabasıyla birlikte cenaze arabasına taşındı. Cenaze aracı polis korteji eşliğinde Mediha Eldem Sokak, Mithatpaşa Caddesi ve Ziya Gökalp Caddesi güzergâhından Kızılay’a doğru hareket etti. Ecevit’in eşi Rahşan Ecevit de cenaze aracını tutarak arkasından yürüdü. Rahşan Ecevit’e, uzun yıllar Bülent Ecevit’in koruma müdürlüğünü yapan Recai Birgül eşlik etti. Herkesin gözlerini yaşartan Rahşan Ecevit, arabaya binmesi yönündeki ısrarlara ‘‘Hayır binmeyeceğim. Madem bu kadar kişi geldi, ben de sonuna kadar yürüyeceğim’’ diye karşılık verdi. Ecevit, Semra Sezer’in, ‘‘Üşüdünüz ve yoruldunuz, biraz dinlenin’’ önerisini de geri çevirdi. Törenin ardından Rahşan Ecevit, OrAn Sitesi’ndeki evine döndü. Yorgun olduğu gözlenen Ecevit, gazetecilerin soruları üzerine ‘‘iyi olduğunu’’ belirtti. DSP lideri Sezer, ‘‘Ecevit’e, Ecevit gibi bir uğurlama olduğunu’’ söyledi. asirmen?cumhuriyet.com.tr CUMHURBAŞKANI AHMET NECDET SEZER VE EŞİ SEMRA SEZER, RAHŞAN ECEVİT’İN KOLUNA GİRDİLER Dev bayraklar taşındı Kızılay Meydanı’nda korteji, dev Türk bayrağı, KKTC bayrağı, Atatürk ve Ecevit posteri karşıladı. Bu arada Kızılay Meydanı’ndaki ‘‘Sola Dönüş Yasaktır’’ yazılı levhaların ‘‘yasaktır’’ bölümü kapatılarak ilginç bir görüntü oluşturuldu. Ecevit’i taşıyan aracın Kızılay Meydanı’ndan geçişi sırasında onlarca ak güvercin uçuruldu. Ağır adımlarla ilerleyen kortej, Gazi Mustafa Kemal Bulvarı boyunca ‘‘Yaşasın Atatürk Cumhuriyeti’’, ‘‘Türkiye laiktir, laik kalacak’’ sloganları attı. Bulvarın etrafındaki binaların cam ve balkonlarını dolduran binlerce yurttaş da korteje alkışlarla eşlik etti. Ecevit’i taşıyan cenaze aracının üzeri bir süre sonra tamamen karanfille kaplandı. (Fotoğraf: AA) ‘Çankaya laiktir, laik kalacak’ umhurbaşkanı Sezer ve eşi Semra Sezer, tabutun top arabasına götürülmesi sırasında Rahşan Ecevit’in koluna girerek bir süre yürüdüler. Yurttaşların önünden geçtikleri sırada ‘‘Çankaya laiktir laik kalacak’’, ‘‘Türkiye sizinle gurur duyuyor’’ sloganları yükseldi. Rahşan Ecevit ve Semra Sezer, camideki törenler sırasında başörtüsü kullandı. Camide Rahşan Ecevit’e taziye dileklerini iletenler arasında Ermeni Patriği Mesrob Mutafyan da yer aldı. Cumhurbaşkanı Sezer ve eşi Semra Sezer kortejin ulaşmasından yaklaşık 2 saat önce, Devlet Mezarlığı’na geldi. Sezer ve eşini burada Ge C yaklaşık 4 saatnelkurmay Başlik yürüyüşün kanı Orgeneral ardından DevYaşar Büyükalet Mezarlınıt ve eşi Filiz ğı’na ulaştı. Büyükanıt karEcevit’in naaşı şıladı. burada cenaze TBMM Başaracından alıkanı Bülent narak daha top Arınç, KKTC arabasına koCumhurbaşkaBülent Ecevit’in mezarına 81 ilden ve nuldu ve bir nı Mehmet Ali KKTC’den getirilen topraklar serpildi. süre taşındı. Talat, CHP GeEcevit’in naaşı, ‘‘simge’’ olarak adnel Başkanı Deniz Baykal, emekli gelandırılan anıtın altındaki musalla taneraller, bazı eski bakan ve milletvekilleri de kortejden önce mezarlığa gelşına yerleştirildi. Buradaki 1 dakikadi. Saat 12.40’ta Kocatepe Camilık saygı duruşundan sonra tabutu si’nden yürüyüşe geçen yüz binler, kaplayan Türk bayrağı çıkarıldı. Bay rak, özel bir kutuya konularak Rahşan Ecevit’e verildi. Daha sonra Ecevit’in naaşı 5 asker tarafından tabuttan çıkarılarak mezara konuldu. 81 il ve KKTC’den getirilen topraklar mezara serpildi. Daha sonra Rahşan Ecevit mezarın üzerine su döktü. Defin işleminin ardından, korteje katılan yurttaşların Ecevit’in mezarını ziyaret etmelerine izin verildi. Yurttaşlar, taşıdıkları Türk bayrakları, DSP flamaları ve Ecevit’in fotoğraflarıyla mezarı ziyaret etti. Yurttaşlar Ecevit’in mezarına kırmızı ve beyaz karanfiller ile Türk bayrakları bıraktı. Ecevit’in mezar taşını öpen yurttaşlar da dikkat çekti. CUMHURİYET 07 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear