26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 16 EKİM 2006 PAZARTESİ 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI Y PB Y PB PB PB PB PB Y 18 16 17 18 24 21 25 21 14 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y Y Y Y B B PB PB PB 18 18 18 19 16 15 16 17 26 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y Y Y Y Y Y Y Y 28 27 23 23 21 21 17 17 9 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Tüm yurt parçalı ve çok bulutlu, Doğu Akdeniz, Orta Karadeniz kıyaları Doğu Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri ilk öğleden sonra Marmara’nın doğusu ve Batı Karadeniz kıyıları yağılı geçecek. Hava sıcaklığı yağış alan yerlerde 2 ila 4 derece azalacak, diğer yerlerde 24 derece artacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Y 9 Helsinki Y 13 Stockholm Y 13 Londra Y 19 Amsterdam B 16 Brüksel Y 18 Paris PB 20 Bonn Y 14 Münih Y 22 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y Y PB PB Y Y Y Y B 16 14 27 13 14 12 23 21 18 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Y Y Y Y Y Y Y Y PB 23 30 7 22 24 20 10 28 22 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu SEKİZ AY KALDI Yimpaş’ta adım adım zamanaşımına AYKUT KÜÇÜKKAYA Kritik PKK pazarlığı ? Baştarafı 1. Sayfada GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Almanya’nın ‘‘uluslararası tutuklama kararı’’ ile tüm dünyada aradığı Yimpaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar ile 10 Yimpaş yöneticisinin Türkiye’de 3’er yıl hapis cezası aldığı davada ‘‘7.5 yıllık’’ zamanaşımı süresinin dolmasına ‘‘8 ay’’ kaldı. Yimpaş mağdurlarının avukatı Yargıtay’a başvurarak dosya hakkında gelinen son aşamayı sordu. Avukat Acun Papakçı, ‘‘Yargıtay’da dosyanın beklediği her gün cezanın zamanaşımı ile kaldırılmasına bir adım daha yaklaşılmaktadır’’ derken Yimpaş yönetimi bu haberleri yargıyı etkileme çabası olarak yorumluyor. Dursun Uyar ve 10 Yimpaş yöneticisinin Yargıtay’da görülmeyi bekleyen dava dosyasının 7 yılı bulan gelişimi özetle şöyle: Suç tarihinin 31 Aralık 1999 olarak yer aldığı davayı gören Yozgat 1. Asliye Ceza Mahkemesi Uyar ve 10 yönetim kurulu üyesi hakkında 22 Ekim 2002 tarihinde Sermaye Piyasası Kurulu’na kayıt yükümlülüğünü yerine getirmeden yasaya aykırı olarak yurttaşlardan para toplamak suçlamasıyla 3’er yıl hapis ve 15’er milyar lira para cezası verdi. da ortaya koydu. Ankara, terör örgütünü tasfiyesi için ‘‘Kararlı ve somut adımlar atın’’ istemini yineleyecek. Ankara bunun için ilk adım olarak, daha önce ABD ve Irak makamlarına verilmiş olan 150 kişilik PKK’li listesinde yer alan isimlerin ‘‘ivedilikle yakalanarak Türkiye’ye teslim edilmesini’’ istiyor. El Maliki’nin ziyareti öncesinde, Cumhuriyet temaslarda ele alınacak konuların ayrıntılarına ulaştı. Gündemin ağırlıklı konusunu PKK ile mücadele oluşturacak. Ankara, El Maliki başkanlığındaki Irak hükümetinin PKK’yi terör örgütü olarak kabul ilan etmesinin, bu çerçevede Bağdat ve diğer bazı illerde PKK ve bölücü örgüt ile bağlantılı ofislerin kapatılmasının ‘‘tatmin edici’’ olmadığına vurgu yaparak ‘‘kararlı ve somut adım’’ beklentisini ortaya koyacak. ‘Kaynakları kesilsin’ Bu bağlamda Ankara, Kandil Dağı’nın tamamen teröristlerden temizlenmesini, daha önce hem ABD hem de Irak makamlarına verilmiş olan 150 kişilik PKK’li listesi konusunda ‘‘gereğinin yapılmasını’’, PKK’nin finans kaynaklarının kesilmesini isteyecek. El Maliki’nin geçen ay ‘‘PKK ile mücadele koordinatörü’’ olarak atadığı Şirvan El Valili de, bu görevi üstlenmesinin ardından ilk kez Türk yetkililer ile PKK konusunda masaya oturacak. Valili’nin, hükümetlerinin bu konuda atacağı adımlar konusunda Ankara’ya ‘‘Elimizden geleni yapacağız’’ mesajını ver mesi bekleniyor. Ankara’nın verdiği liste konusunda, Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, Türkiye’yi ziyareti sırasında, ‘‘Bazı zorluklarımız var ama teröristlerin teslim edilmesi için çaba göstereceğiz’’ demişti. Ancak, Irak bu konuda adım atmamıştı. Görüşmelerde, Türkiye ile Irak arasında, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) sınır ötesi sıcak takip yapmasına olanak tanıyan ikili anlaşma konusunun da gündeme gelmesi bekleniyor. İki ülke arasında Irak’taki Baas rejimi döneminde yapılan anlaşmanın hâlâ geçerli olup olmadığı konusunda bir netlik bulunmuyor. Rahatsız edici mesajlar... Görüşmelerin bir diğer önemli başlığını ise Kerkük konusu oluşturacak. El Maliki’nin, An kara’nın Kerkük konusundaki hassasiyetlerini bilmesine karşın, gelişinin hemen öncesinde, ‘‘Kerkük sadece Irak’ın bir sorunudur. Komşu ülkelerin bu soruna eğilmesi hoş değil. Bu sorunla ancak Irak hükümeti ilgilenebilir. Bizim bu konudaki hassasiyetimiz belli. Bu sorunu aşacak kudretimiz vardır. Diğer ülkeler bu konuya dahil olamaz’’ diyerek mesaj vermesi rahatsızlık yarattı. Kerkük’te yaşanan sıkıntıyı sadece Irak’ın iç sorunu olarak görmeyen Ankara ise sayım ve referandum takviminin askıya alınmasını isteyecek. Kerkük’te patlak verecek olan bir çatışma ortamının kısa sürede Irak’ın tümüne yayılması olasılığının güçlü olduğunun altını çizecek olan Ankara, ‘‘Türkiye, böyle bir duruma seyirci kalamaz’’ mesajını verecek. 25 KİŞİ YARALANDI Temyize götürdüler Mahkeme kararında şöyle denildi: ‘‘Yimpaş Holding AŞ’nin halka arz işlemlerinin 2499 sayılı yasada öngörülen şekil ve unsurların dışında usulsüz ve kanuna aykırı bir şekilde gerçekleştirildiği anlaşıldığından, sanıkların 4087 sayılı kanunla değişik, 22’nci maddesiyle değişik 2499 sayılı yasanın 47/A4 maddesi uyarınca suç işleme kasıtlarının yoğunluğu ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak, şahsi ve sosyal durumları, geçmişteki halleri nazara alınarak takdiren ve teşdiden 3’er yıl hapis ve 15’er milyar lira ağır para cezası ile cezalandırılmalarına karar verildi.’’ Mahkeme,11 Yimpaş yöneticisine verilen cezaları ertelemedi. Ve sanıkların kaçma ihtimalleri nazara alınarak yurtdışına çıkışlarına yasak konulması da karara bağlandı. Bu karar sanıklar tarafından 26 Kasım 2002 tarihinde temyiz edildi. Dosyada ilk incelemeyi 2004 yılı başında yapan Yargıtay 7. Ceza Dairesi, dosyayı tebligatlarla ilgili usul yönünden bir düzeltme için mahkemesine geri gönderdi. Bu talep mahkemece aynı tarihlerde yerine getirilerek dosya daireye iade edildi. 2002 yılının son aylarından bu yana dava, Yargıtay 7. Ceza Dairesi’nde görülmeyi bekliyor. Katliam gibi kaza: 13 ölü Haber Merkezi Sıvas’ın Kangal ilçesinde iki yolcu otobüsü ile bir kamyonun karıştığı trafik kazasında 13 kişi hayatını kaybetti, 25 kişi yaralandı. Kaza dün öğle saatlerinde SıvasMalatya karayolunun 85. kilometresinde meydana geldi. Malatya’dan Sıvas’a giden Doğan Ceylan’ın kullandığı Hekimhan İtimat firmasına ait yolcu otobüsü, Kaan Önal idaresindeki Kangal Kooperatifi yolcu otobüsünü sollamak istedi. Bu sırada karşı yönden gelen Mehmet Emin İzci yönetimindeki kamyon her iki otobüse çarptı. Kaza sonucu 13 kişi yaşamını yitirirken, 25 kişi yaralandı. Kangal ve Sıvas’taki hastanelere sevk edilen 25 yaralıdan bazılarının sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu belirtiliyor. Sıvas Kangal’daki kazada iki otobüse karşı yönden gelen kamyon çarptı. (Fotoğraf:AA) Washington Times gazetesi, Ankara’nın Paris’le çatışma yaşamaktan kaçındığını yazdı YAZAR ORHAN PAMUK: ‘Fransa’ya karşı geri adım atıldı’ Dış Haberler Servisi Türkiye’nin, Fransız Ulusal Meclisi’nin ‘‘Ermeni soykırımı’’nın kabul edilmemesini cezalandıran tasarıyı onaylanmasına misilleme tehditlerine karşın Fransa’yla uzun bir çatışma yaşamaktan geri adım attığı öne sürüldü. ABD’de yayımlanan Washington Times gazetesi, ‘‘Türkiye, yanıtını sakinleştiriyor’’ başlıklı haberinde ‘‘Misilleme tehditleri ve ulusal öfkeye karşın Türkiye sanki Fransa’yla sürecek bir çatışmadan geri adım atıyor’’ yorumunu yaptı. Gazete, diplomatik kaynaklara dayanarak Türkiye’nin artık ‘‘zararı sınırlandırmaya odaklandığını’’ savundu. Washington Times, Fransız Ulusal Meclisi’ndeki oylamada 577 parlamenterden sadece 106’sının tasarıyı onayladığına dikkat çektikten sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Fransa’ya uygulanacak yaptırımları incelediklerini belirterek ‘‘Uygun hesapları yaptıktan sonra gerekli adımları atacağız’’ dediğine dikkat çekti. lemi denendi. Belli ölçülerde etkili oldu. Bu konuda iki temel yaklaşım var: 1 Boykot kendimizi ayağımızdan vurmaktır. Pek çok Fransız ürünü bizim ülkemizde üretilirken, bunu boykot ettiğimizde kendimize zarar vermiş olmayacak mıyız? 2 Ulusal davalar para ile ölçülmez. Fransa’nın canını acıtabilecek başlıca alan ekonomidir. Ne gerekiyorsa yapmamız gerekir. Her iki yaklaşımdan öte bizim önerimiz şu: Onun malını boykot etmek, onun yerine şunun malını almak yerine, gelin daha temel bir kampanya yapalım. Yerli malı kullanalım. Türkiye’de eşiti üretilen bir ürünün ithalini değil, yerlisini yeğleyelim. Türkiye’de üretilmeyen bir ürünse ve kesin gereksinim varsa, elbette alacağız. Ancak defterden kaleme, bisküviden sabuna kendi ürünlerimizin en az ithaller kadar kaliteli olduğu alanlarda yerlisini kullanalım. Türkiye ürünlerinin uluslararası barkod numarası 869. Bu rakamla başlayan barkodu gördüğünüzde bilin ki o ürün, Türk malıdır. Eğer barkodu bununla başlamıyorsa, adı Türkçe olsa bile Türk ürünü değildir, yabancılar tutmuş olan markayı satın almış, pazarı yitirmemek için de adını değiştirmemiş demektir. ??? Fransa Cumhurbaşkanı Chirac’ın Başbakan Erdoğan’a ettiği telefon, AKP cephesine ilaç gibi gelmiş! Sızan haberlere göre, daha doğrusu Başbakanlık’ın sızdırdığı haberlere göre Chirac şöyle demiş: ‘‘Çok üzgünüm... Bu yasayı engellemek için elimden geleni yapacağım. Sizi anlıyorum...’’ Aynı Chirac önceki hafta Ermenistan’ın başkenti Erivan’da şöyle demişti: ‘‘Türkiye’nin Ermeni soykırımını tanıması, AB’ye tam üyelik için önkoşul olmalıdır.’’ Hangisi doğru? Acaba Başbakan, Chirac’a bunu sordu mu? Sanmıyoruz... Chirac’a bir mektup yazarak, yasanın sakıncaları ve sonuçları üzerinde görüşlerini ileten kim? Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer! Peki Chirac neden eşiti Sezer yerine Erdoğan’ı arıyor? Bizce, Erdoğan’ın bu telefonu hemen iç politika malzemesi yapıp, ‘‘Bakın Chirac aradı, durumu düzeltecek. Baskımız sonuç veriyor’’ yönünde kullanacağını bildiği için. Bir çift güzel söz söyle; varsın yalan olsun! Chirac, Sezer’e telefon etseydi, yukarıda aktardığımız ikili tavra dikkat çeken bir yanıt alırdı! ??? Kulis bilgilerine göre, yasaya evet oyu veren bir Fransız milletvekili çevresine şöyle demiş: ‘‘Türkiye’nin bu yasaya ciddi bir tepki vermeyeceğini bildiğim için rahatlıkla evet oyu kullandım!’’ Bazı olayların dedikodusu gerçeğinden etkilidir. Bu kulis bilgisi gerçek olmasa bile, karşı karşıya kaldığımız duruma yakışıyor! Bir yaklaşım da şu: Fransa’yı ciddiye almayalım. Böylesine saçma sapan bir yasa çıkaran ülkeyle muhatap olmanın gereği yok! Tek başına bu yasaya bakıldığında bu tavır gerçekçi olabilir ama, Fransa’nın Türkiye’ye ve bölgemize bakışını dikkate aldığımızda, Ermeni iddialarının bütünün bir parçası olduğunu söyleyebiliriz. Bu durumda yol haritamızın ilk işaret noktası şu olsa gerek: Türkiye’nin kaderi AB’ye emanet edilemez! ankcum?cumhuriyet.com.tr Türkiye coşku duymalı BERLİN (AA) Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görülen yazar Orhan Pamuk, bu gelişmenin Türkiye’de kabul görmesi ve coşkuya vesile olması gerektiğini söyledi. Pamuk, Alman Der Spiegel dergisine verdiği demeçte, ‘‘Bana layık görülen ödül Türkiye’de kabul görmeli ve coşkuya vesile olmalı. Biz bunu, olağanüstü bir geçmişi ve büyük önemi olan Türk edebiyatı için bir şeref vesilesi olarak kutlamalıyız. Ben Türkçe yazıyorum, bu edebiyatın bir parçasıyım ve ödüle layık görülen bir kişi olarak da bunun bir temsilcisiyim’’ dedi. Bir yazarın görevinin sadece güzel eserler yazmak olmadığını, bazı tartışmaları da başlatması gerektiğini söyleyen Pamuk, kitaplarında Batı ile Doğu’nun bir araya gelmesi isteminin işlendiğini kaydederek ‘‘Barışta olsun, anarşide olsun, kesişme noktaları vardır. Doğu ile Batı, İslamiyet ile Avrupa arasında çatışma olmak zorunda değil. Eserlerim bunun içindir’’ dedi.Yeni bir eser hazırlamak istediğini belirten, ancak içeriği hakkında şimdilik bir şey söylemek istemeyen Pamuk, ödülü almaya kızı Rüya ile birlikte gitmek istediğini söyledi. Observer’den Fransa’ya tepki İngiliz The Observer gazetesi, Fransız Ulusal Meclisi’nin sözde Ermeni soykırımını tanımayanları cezalandıran tasarısının ‘‘yanlış ve kötü’’ olduğunu belirterek, Fransızların Nazilerle işbirliği yaparak Yahudi leri sürdüğü Vichy rejimi dehşetini çok kolayca unuttuklarını yazdı. Gazete, Fransa’nın, kendisine uzak olayların inkârını cezalandırmaya kalkışmadan, birçok yurttaşının Nazilerle işbirliği yaptığı gerçeğini anımsaması gerektiğini vurguladı. The Observer, tasarının aynı zamanda Türkiye’nin AB üyeliği talebini zorlaştırmayı da amaçladığını belirterek, Fransızların, Türkiye’nin Ermenilerin başına gelenleri tanımayı reddetmesini AB üyeliği için bir engel olarak değerlendirirken, İkinci Dünya Savaşı sırasındaki kendi davranışlarını kusursuz olarak görmeyi sürdürmelerini ‘‘dehşet verici’’ olarak nitelendirdi. Linci güvenlik güçleri önledi ? ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesinde, 16 yaşındaki zanlının, 4 yaşında bir çocuğa tecavüz ettiği iddia edildi. Küçük çocuğun ailesinin şikâyetçi olması üzerine, ilçe emniyet müdürlüğü ekipleri zanlıyı gözaltına aldı. Zanlının Yenimahalle polis merkezine götürüldüğünü duyan küçük çocuğun yakınları, burada toplandı. Kalabalık, muayene için hastaneye götürülen zanlıyı linç etme girişiminde bulundu. Kalabalığı dağıtmak için polis havaya ateş açarken, jandarma komutanlığından takviye ekipler istedi. Olay yerine giden Şanlıurfa Emniyet Müdürü Kutlay Çelik ve Viranşehir Kaymakamı Yalçın Yılmaz’ın ikna çalışmaları sonucunda kalabalık dağıldı. ALMANYA’DAKİ TANINMIŞ TÜRKLER MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ Kadınlara ‘başınızı açın’çağrısı ? Baştarafı 1. Sayfada lenek ve âdetlerine de bağlı olunması gerektiğini’’ kaydetti. Daimagüler, ‘‘Kapanan her kadın tüm bunlardan kendini bilinçli olarak dışlayıp dışlamamak istediği konusunda iyi düşünmeli’’ dedi. Ateş de, kadınların başını kapatmasının insanların birbirleriyle yaklaşmalarını önlediğini ve siyasi malzeme olarak suiistismal edildiğini savunarak Müslüman kadınlara başlarını açmaları çağrısında bulundu. Görüşlerine yer verilen türbanlı bazı Müslüman kadınlar ise ‘‘hiçbir şekilde başlarını Sağlığa ayrılan ödenek bitti ANKARA (ANKA) Merkezi yönetim bütçesinde bu yıl en hızlı büyüyen kalem olan sağlık harcamalarına bu yılın tümü için ayrılan ödenek, özellikle yeşil kart ödemelerinin tahminleri oldukça aşması yüzünden eylülde bitti. Maliye Bakanlığı’nın verilerine göre bu yılın tümü için toplam 4 milyar 55 milyon YTL ödenek ayrılan sağlık harcamaları, ocakeylül döneminde 4 milyar 85 milyon YTL’ye kadar yükseldi. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 60 oranında artan sağlık harcamaları, eylül sonunda yılın tümü için ayrılan ödeneğin 30 milyon YTL üzerine çıktı. IMF, bu yıl sağlık harcamalarının bütçe ödeneğinin 1.4 milyar YTL üzerine çıkacağını öngörerek hükümetten mayıs ayında önlem almasını istemişti. Sağlık harcamalarının tahminleri aşmasında yeşil kartla ilgili harcamalar belirleyici oldu. Bütçeye yılın tümü için toplam 1.6 milyar YTL’lik yeşil kart ödeneği konulmuştu. Ancak yılın ilk dokuz aylık döneminde yeşil kartlılar için yapılan ödemeler yüzde 102 oranında artarak 2 milyar 403 milyon YTL’ye yükseldi. İlk dokuz ayda ödeneğin 803 milyon YTL üzerinde yeşil kart ödemesi yapıldı. Pakistan’da camiye saldırı: 6 ölü ? KETTA (AA) Pakistan’da, rakip aşiretler arasındaki kan davası nedeniyle bir cami içinde ateş açıldığı ve ilk bilgilere göre 6 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. Polis şefi Pervez Zahur, ülkenin güneybatısındaki Zehri köyünde meydana gelen olayda, akşam namazı sırasında camiyi basan silahlı kişilerin ateş açtığını söyledi. Saldırganların rakip aşiret Zehri’nin üyesi 5 kişiyi hedef aldığını belirten Zahur, saldırıda biri imam 6 kişinin öldüğünü kaydetti. ‘Benim için büyük bir rahatlama’ Tüm arkadaşlarının bu ödülü almasını istediklerini, ancak bu konunun daha önce de sürekli gündeme getirilmesinin kendisini bir süre rahatsız ettiğini ifade eden Pamuk, ‘‘Artık hiç kimsenin bana ‘Nobel Ödülü’nü ne zaman alacaksın’ diye sormaması benim için büyük bir rahatlama’’ diye konuştu. Dergide ‘‘Hak Edilen Mutluluk’’ başlığıyla yer alan bir yazıda da, Nobel Ödül Komitesi’nin bu kez ‘‘güvenli’’ hareket ettiği ve Pamuk hakkındaki tercihiyle, dünyada sesi duyulan ve kendisinden daha çok şey beklenen bir yazarı ödüllendirdiği görüşüne yer verildi. açmak istemediklerini’’ ifade ettiler.Hamburg kentinde yaşayan Kaya (28) adlı bir anne, ‘‘Dinimde önemli olduğu için başımı kapatıyorum. Ben bu konuda, uyumu teşvik ettiklerini söyleyen politikacıları değil, Allah’ı izliyorum’’ diye konuştu. Köln Üniversitesi Kliniği’nde hasta bakıcılık yapan Fatma (43) adlı bir kadın, ‘‘Uyumun bir parça bezle ilgisi yok. Eğer Almanya’da yaşanıyorsa Almanca konuşulmalı. Başımı açıp açmayacağım ise benim bileceğim bir iş. Bu benim hayatım’’ dedi. İskoçya’da imam dövüldü ? LONDRA (AA) İskoçya’nın Glasgow kentinde bir imam, görev yaptığı camide saldırıya uğradı ve dövüldü. Glasgow’un merkezindeki ‘‘Dawat ul İslam’’ camisinin imamı olan 53 yaşındaki Bangladeşli Muhammed Şemsuddin’in cuma günü akşam saatlerinde saldırıya uğradığı açıklandı. Polis, saldırıyı düzenleyen kişinin 3540 yaşlarında olduğunu belirtirken, görgü tanıkları, saldırganın önce imama ağır küfürler ettiğini, sonra da saldırıp imamı tekme ve yumruk atarak dövdüğünü ve başına sandalyeyle vurduğunu bildirdi. İmam Şemsuddin’in kaldırıldığı hastanedeki tedavisinin ardından taburcu edildiği belirtildi. CUMHURİYET 08 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear