29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 18EYLUL2005PAZAR HABERLER DUNYADA BUGUN ALt StRMEN Handan Hoca'mn MirasıSevgili, 3 Eylül günü, dostum Süleyman ll- den ile biriikte, Çanakkale'nin en güzel lokantası, Yalova Restaurant'da otur- muş, biralanmızı yudumluyoruz.. o anı- lanna dalmış, ben ise Asya'dan Avru- pa'ya bakıyorum. Bir anakaradan taş atımı uzaklıktaki bir başka anakarayı izlemek ne kadar hoş bir duygu. Bu duyguyu ilk kez, beş yıl önce, Is- panya'da Cebelitank'ta hissetmiştim. Dostlanmız Leyla ve Tevfik Uran ile biriikte, Avaıpa'dan heyecanla Afrika'yı seyretmiş, sonra bir ara da kahkahayia gülmüştük. Çünkü onlar bir zamanlar oturduklan Etiler'deki dairelerinden, biz de Cihangir'deki evimizden her zaman Avrupa'dan Asya'ya bakıyoruz. Bakı- yoruz da, bu duyguyu duymuyoruz ge- nelde, öylesine kanıksamışız ki olayı... Süleyman için de, yıllarca seyrettiği karşı kıyı, kentin bir parçası, çocukluk tablosunu tamamlayan bir görüntü, başka bir kıta değil. Süleyman çocukluğunu ve lise yıllan- nı Çanakkale'de geçirmiş, kentin hava- sını solumuyor, adeta tadryor, yutuyor. Insanlann kendi çocukluk kentlerini sevmelerinden, ona hiçbir yerin nasip olmayan önemi vermelerinden daha doğal ne olabilir? Düşün ki ilk ağacı, ilk çiçeği, ilk kediyi, ilk köpeği orada görü- yorsun, yaşamın ilk algılamalan orada oluyor. Bir nesneyi, bir kavramı kafan- da canlandınr ve kıyaslarken, o günle- re, o görünttjlere o algılamalara dönü- yorsun. • • • Dostum kadar olamaz tabii, ama Ça- nakkale'yi ben de çok seviyorum. Bir kez Istanbul'um gibi bir boğaz kenti. Cebelitank'ı görünce insan daha iyi an- lıyor, Istanbul ve Çanakkale boğazlan- nın değerierini ve güzelliklerini. Birçok kez gittiğim Çanakkale aynt zamanda çağdaşlık, uygarlık düzeyin- de Türkiye ortalamasının üstünde. Orada kendimi eski Istanbul'da gibi hissediyorum, maganda ve gulyabani oranı çok, ama çok düşük. Kentin sanayileşmemiş olması, onu dış göçlere bir ölçüde kapatmış ve de- ğerlerin, davranış biçimlerinin korun- masını sağlamış. Buna bir de üniversi- tenin varlığını eklersen, neden şaşırtıcı güzellikte sade ve şirin bir kent ile karşı karşıya olduğunu anlarsın. Eskiyi korumak için sanayileşmeye karşı çıkmak değil amacım. Ama kimi yerlerin insanlannın da kendileri için sa- nayileşmekten başka attemattfleri yeğ- lemeleri mümkün değil mi? Çanakkale'de bu yolda ciddi bir eği- lim var. Mevsimin kısalığtna karşın turizmin geliştirilmesi olanaklan da düşünülebilir bir seçenek olarak. • • • Kent küçük, merkezini yürüyerek ge- zebiliyorsun. Biz de Süleyman llden ile birlikte, mimarisi nefis iki ilkokulun önünden geçiyoruz, Cumhuriyet ve Is- tiklal ilkokullan. Oranın birbirteriyle karşı karşıya ve öğrencilerinin sürekli rekabet içinde olduklan okullar. Süleyman'ın annesi ve babası Ça- nakkale'de lisede biyoloji ve matematik öğretmenliği yapmışlar. Seksenlik bir delikanlı olan Hasan Bey, kâh Ankara, kâh Istanbul, kâh Ça- nakkale'de öğretmenlik yıllannda inşa ettirdiği evde oturuyor. Sohbeti tatlı, keyfi yerinde bir ağabe- yimiz.. daha doğrusu arkadaşımız. Annesi Handan llden i ise ne yazık ki tanryamadım. Erken göçmüş. Süley- man, lise binasınt gösterirken annesinın derslerini anlatıyor ve "Hâlâ onun yer- leştirdiği içi doldurulmuş hayvanlar durmaktadır orada" diyor. Onun Hasan Bey ile Handan Ha- nım'ın oğlu olduğunu bilenler veya öğ- renenler, kendisine müthiş itibar edi- yoriar. Bir öğretmen çocuğu olduğum için bu davranış beni de çok mutlu ediyor ve ikide bir olur olmaz yerde bu ilişkiyi getiriyorum gündeme. Halk Bahçesi'ndeki konuşmadan çıktık, Süleyman ile korteje katldık, Is- kele Meydanı'na kadar geldik. Orada, söyleşiye etkin olarak katılmış iki Ça- nakkaleli dost ile konuşuyoruz. Onlar da Hasan Bey ile Handan Hanım'ın öğ- rencileriymişler. Beni mazur görsünler adlannı kay- detmemişim, ama içlerinden öğretmen olan bey, Süleyman'a, - Handan Hocam'ın çizdirdiği ödev- leri bugün bile gözüm kapalı çizebili- rim, diyor. Sonra da ekliyor. - Ben öğretmenlik hayatımda hep, Handan Hocam'ın enerjisini, disiplinini, dürüstlüğünü ömek aldım. Süleyman'ın bir anda gözleri pariıyor. Süleyman llden, öğretmen annesi Handan llden'in kendisine bıraktığı eş- siz mirasın keyfinı çıkanyor. Bu, tadını ancak öğretmen çocuklan- nın çıkarabildiklen bir mirastır. asirmen(§ cumhuriyet.com.tr CHP'nin terör konusunu görüşmek için yaptığı olağanüstü çağnya katılacağını açıkladı AKP 'ninfiresiYalçınbayırAYŞE SA\TS ANKARA - AKP y önetimının, terör konusunu görüşmek üzere yann için olağanüstü toplantıya çağnlan TBMM Genel Kurulu'na katılmama kararına, Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınba- yır karşı çıkh. AKP Grup Yönetimi'nin bütün mületvekilleri gibi kendısinden de "MecBs'te buhınmalarTnı istedi- ğinı kaydeden Yalçınbayır, "Elbette TBMMBaşkanı'run olağanüstütoplan- ü çağnsının gereğini yerine getirip ge- nel kurul çalışmalanna da katılaca- ğun" dedi. CHP'nın son günlerde tırmanan te- rör ve genlimli süreçle ılgili genel gö- rüşme ıstemi doğrultusunda TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın olağanüstü toplantıya çağırdığı genel kurulun top- lanabilmesi için AKP desteği kritik • Meclis'in olağanüstü toplantısı için AKP içindeki muhaliflerin tavn önem kazanırken Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır, genel kurula katılacağını bildirdi. önem taşıyor. Muhalefet partilerinin sandalye sayısı CHP, DYP, ANAP. SHP ve HYP Genel Başkanı YaşarNuri Öz- türk'le birlikte genel kurulun toplana- bilmesı için gerekli olan 184'e ancak ula- şıyor. Ancak muhalefet partilerinden de fıreler olabileceği için bağımsızlar- dan ve AKP'den destek büyük önem taşıyor. Bu konuda AKP içindeki "mffl- tiyetçT kökenli mılletvekillerinın tavn önem kazanacak. AKP içindeki muha- liflerden Ankara Milletvekili Ersön- mez Yarbay, olağanüstü toplantının ge- reksiz olduğunu savunarak yann yapı- lacak toplantıya katılmayacağını bil- dirdi. Terörün "konuşularak değil, an- nacakönlemlerle" çözülebüeceginı kay- deden Yarbay, olağanüstü toplantı ya- pıbnasmın, terör örgütünün "rekla- nu"ndan başka bir işe yaramayacağını savundu. Hükümetin de ek önlemler alarak bu konuda eyleme geçmesi ge- rektiğini belirten Yarbay, "Söze değil eyleme gerek var" dedı. AKP Bursa Milletvekili Ertuğrul Yal- çınbayır ise olağanüstü toplantı ile te- rör örgütünün reklamının yapıldığı ya da terörün abartıldığı görüşlerine katıl- madığını belirterek "Terör devam edi- yor, olan bir şeyi yok saymak ya da rek- lamını yapmak dhe bir şey söz konusu olmaz" dedi. Olağanüstü toplantı çağ- nsına uyacağını ve genel kurul çalışma- lanna katılacağını belirten Yalçınbayır, "AKP grupyöoetkaeribizeMecfistebu- hınmamız için çağn yapû. Sadece o da değil, Mechs Başkanimız da anayasaya ırygun. içtûzük hükümlerine göre bir çağn yapü. Elbette onun gereğini yeri- ne getireceğiz" dedi. Bu arada AKP grubundan milletve- külerine, muhalefetin olağanüstü top- lantı için gerekli olan sayıya ulaşması olasılığına karşı "Medis'te taanr ohm" çağnsı yapıldı. Muhalefet gerekli sayı- ya ulaşır ve genel kurul toplanırsa, ku- liste bekleyen AKP'liler genel kurul çalışmalanna katılacak. Genel kurulun olağanüstü toplana- bilmesi içinbağımsızmillevekiUerinin tutumu belirleyici olacak. Bağımsız milletvekilleri ise şunlar: ZütfüLJvane- KL Ulkü Güney. Süleyman Botünmez, GöksalKüçükai Muharrem Eskiyapan, tbrahim Ozdoğan, Memduh Hacıoğhı. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyetcom.tr Lozan tartışmalannda masadaki önemli konulardan birisi, Karaağaç'ın hangi tarafta kalacağrydı. Ismet Paşa liderliğindekı müzakere heyeti. Kara- ağaç'ın savaş tazminatı olarak Türki- ye'ye verilmesini istiyordu. Lozan gö- rüşmeleri sırasında Karaağaç, Yunanis- tan tarafındaydı. Uzun müzakerelerden sonra Kara- ağaç'ın Türkiye'ye verilmesi konusun- da anlaşma sağtandı. Karaağaç'ta aynı zamanda Edime tren istasyonu yer alı- yordu. Sınır sorunlan nedeniyle bu tan- hi istasyon ıptal edildi, tren yolu değiş- tirildi ve başka bir istasyon inşa edildi. Tarihi istasyon daha sonra Trakya Üni- versitesi'ne verildi. Üniversite rektörlü- ğünün bulunduğu bu alana Lozan Ant- laşması'nı simgeleyen bir anıt, geçen yıllarda üniversite yönetimince yapıldı. Bu güzel anıt, Türkiye, Lozan ve Trakya'yı simgeleyen kollan, banşı sim- geleyen kadın figürüyle Karaağaç tarihi istasyonunun yanı başında Cumhuri- yetin kuruluşundaki bir dönüm noktası- nı ifade ediyordu. Dünkü gezimizin ikinci bölümünde Karaağaç'taydık. • • • Edime'nin 1960'lara kadar nüfusu- nun yüzde 20'sine yakınını Yahudiler oluşturuyordu. Israil'e göç, Filistin so- rununun çözümsüzlüğüyle birlikte hız- lanmıştı. Bir kısım Yahudi de Istanbul'a taşınmayı tercih etmişti. Edirneliler, Karaağaç'tan Gelibolu Mevlevihanesi'ne... kentte bugün 2.5 Yahudinin kaldığını söylediler. Istanbul'da oturup işyerini Edirne'de kuran bir hemşerilerini bu- çuk olarak kabul ettiklerini belirttiler. Edime Sinagogu kentin en görkemli binalarından biriydi. Cemaatin yok ol- ması yüzünden terk edilmiş, tahrip edilmiş ve yıkılmaya bırakılmıştı. Vakrf- lar Genel Müdürlüğü, istanbul'daki Ya- hudi cemaatinden gelecek projeyi bek- liyor. Edirne'deki gezimizin son durağı, Bulgar Kilisesi'ydi. Geçmişte Edime'de kalabalık bir Bulgar cemaatinin yaşadı- ğı biliniyordu. Şimdi 15 kişi kalmışlardı. Bulgar Kilisesi 1881 yılında inşa edil- mişti. Cemaat azalınca sinagogun ba- şına gelenler, kilisenin de başına gel- mişti. Papaz Aleksandr, Istanbul'dan sonra bu coğrafyada bir tek bu kilise- nin aktif olduğunu ifade etti. 2CX)4 yılın- da onanlan kilise ibadete açıldığından bu yana yoğun ilgi görüyordu. Bulga- ristan'dan, Yunanistan'dan, Istan- bul'dan turistler bu kiliseye ibadet et- meye geliyorlardı. • • • Rüstempaşa Kervansaray'ındaki iki günlük konukluğumuzun ardından Ge- libolu'ya doğru yola çıktık. Hedefimiz Gelibolu Mevlevihanesi. Konunun uz- manı öğretim üyesi Gülgün Yazıcı'nın rehberliğinde bu ünlü Mevlevihanenin özeliklerini öğreniyoruz. Gelibolu, Osmanlı'nın Avrupa'ya ilk adımını attığı mekân olarak geç- mişte önemli bir yere sahipti. Mev- leviler de Osmanlı'nın genişleme- sinde ideolojik ve kültürel bir işlev yerine getiriyorlardı. Bu yüzden Ge- libolu Mevlevihanesi, Osmanlı'nın Avrupa'daki yerleşmesinde etkin ol- muştu. 17. yüzyılda inşa edilen bu Mevlevi- hane, Osmanlı Imparatorluğu içindeki bina büyüklüğü ve kapladığı alan itiba- nyla en geniş alana sahip olanıydı. Asi- tane ve Mevlevihane olarak örgütlenen bu kurumlardan Osmanlı'nın egemen- iiği altındaki alanlarda 115 tane vardı. Asitane olarak adlandırılanların sayısı ise 15'ti. Bunlardan 5 tanesi Istan- bul'da, gerisi Anadolu'ya dağılmıştı. Asitanelerin amacı, Mevlevihanelere okul ve eğitim görevi yerine getirme- siydi, Gelibolu Mevlevihanesi de asita- nelerdendi. Kapladığı alan, içindeki ku- rumlann işlevi nedeniyle en etkin olan- lardan birisiydi. Buraya Osmanlı padi- şahlarından II. Mahmut ve III. Selim ilgi göstermişler, ziyaret etmişler ve ödenek ayırmışlardı. Burayı iki kez zi- yaret edenlerden birisi de ünlü beste- kâr Ismail Dede Efendi'ydi. • • • Tekke ve zaviyelerin 1924 yılında ka- patılmasıyla askeri bölge içinde yer alan Gelibolu Mevlevihanesi de tarihe karıştı. Zaten Osmanlı'nın Avrupa'da gerilemesiyle Gelibolu'nun önemi de azaldığı için Mevlevihane'nin fonksiyo- nu da büyük ölçüde ortadan kalkmıştı. 1980 yılında Vakıflar Genel Müdürlü- ğü'nün ilgilenmesiyle Mevlevihane bi- nasının kalan parçalannın saptanması ve onanlıp kazandınlması için çalışma- lar başladı. özellikle semahane olarak kabul edilen bina büyük ölçüde ayak- taydı ve askeri birliğin içindeydi. As- kerlerle yapılan anlaşma sonucu 1990'lardan sonra onanm hız kazandı. Dün ise bu ihtişamlı binanın onarımı bitirildi ve hizmete açıldı. • • • Türkiye, farklı kültürierin, uygarlıkla- nn mirasıyla zengin bir coğrafyaya sa- hip. Gelibolu Mevlevihanesi de bunlar- dan birisi. Bu tarihi binanın kültürümü- ze, ülkemize kazandınlması için emeği geçen herkese teşekkürierle. I fnçtrkcll •kul sez»nu İNIŞİSMİl! MEF ile Hazıriık ÖSS Dergisl'nde % 50 indirim! Seni de ÖSS heyecanı sardîysa'l I c ı ı oo«c tekŞİanma, bunalma! Eylul 2005-Nisan 2006 dönemir yaymlanacakMEF ile HazıriıkOSsSmS! 15 gündebir çıkan bu dergi adrese teslim! i h M . Aborjş olanlara gnçtrkcll'lilere özel i haarlanan OSS Rehber Kttapç.ğ. hediye İndlrimll < Yüksek Kazanç îşinize Geliyorsa,.. Sağlık Bakanlığı'ndan izinli, promosyona yönelik karton oto kokusu imalatı yapan tek yasal kuruluş olan firmamız; geniş müşteri portföyüne daha hızlı ulaşabilmek için bayilikler verecektir. Satış yapacağı bölgedeki firmamız müşteriierine ve bunlara ekleyeceği kendi müşterilerine en iyi şekilde hizmet verebilecek: < DİNAMİK, vizyon sahibi, > İkna kabiliyeti yüksek, 1 SEÇİL kimliğini taşıyabilecek, 1 Bayi statüsünde çalışabilecek girişimcilerle çalışmak istemektedir. Kendi işinizin patronu olmak istiyorsanız gelin görüşelim. Bilgi için: 0212 472 01 26 (3hat) www.secil.com.tr atatun 14-17 Eylül tarihleri arasında Yeşilköy CNR Expo istanbul 20. Uluslararası Promotürk Fuanndakt standımızı ziyaret edebilirsiniz.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear